Bizim de amacımız insanlara ulaşıp onlara hak din ve hayat nizamı olan İslam'ı tebliğ etmektir. Bu gibi yorumları aldığımızda çok mutlu oluyoruz ve gayretimiz artıyor. Allah razı olsun
ALLAH SUBHANA VE TEALA DAN DILERIM SENI CENNET VE CENNETIN NIMETLERINDEN MAHRUM EYLEMESIN İNŞAALLAH ❤❤❤DEGERLI HOCAMIZ ❤MEKANIN CENNET OLSUN İNŞALLAH ❤❤
Peygamberimiz (s.a.s.)’in nübüvveti, gönderileceği yer ve bir kısım sıfatları hem Tevrat’ta hem de İncil’de yazılı bulunmaktaydı. Yahudi ve hıristiyan din adamları bunları okuyup durmakta ve pekiyi bilmekte idiler. (bk. A‘râf 7/157) Fakat onlar, bu gerçekleri insanlardan gizliyorlar ve insanları ona tabi olmaktan uzaklaştırmaya çalışıyorlardı. Rivayete göre Ensâr’dan bir grup, yahudi âlimlerinden bazılarına Peygamberimiz’in Tevrat’taki vasıflarını ve ahkamla ilgili bazı âyetleri sormuşlardı. Yahudiler bunu gizlediler ve söylemekten çekindiler. Bu hâdise üzerine âyet-i kerîme nâzil oldu. (Taberî, Câmi‘u’l-beyân, II, 72-73) Fakat sebebin hususi oluşu, hükmün umumi olmasını engellemeyeceğinden dolayı âyetin hükmü, dini hükümler ve bilgilerle alakalı olarak bildiği herhangi bir gerçeği gizleyip söylemeyen herkesi içine almaktadır. Allah Resûlü (s.a.s.) bu hususta şöyle ikazda bulunur: “Bildiği bir ilimden sorulup da onu gizleyen kimseye, Allah kıyamet günü ateşten bir gem vurur.” (Ebû Dâvûd, İlim 9; Tirmizî, İlim 3) Bu sebple meşhur muhaddis sahâbe Ebu Hüreyre (r.a.): “İnsanlar Ebu Hureyre’nin çok hadis rivayet ettiğini söylüyorlar. Eğer Kur’ân’da şu iki âyet-i kerîme olmasaydı, hiçbir hadis rivayet etmezdim” demiş, sonra da bu âyeti okumuştur. (Buhârî, İlim, 42) Diğeri ise Âl-i İmrân sûresi 178. âyet-i kerîmedir. (Taberî, Câmi‘u’l-beyân, II, 74) Dolayısıyla Allah Teâlâ’nın, gerek Tevrat ve İncil, gerekse Kur’ân gibi ilâhî kitaplarda haber verdiği apaçık delilleri; Allah’ın emirlerine, hükümlerine, bunlara iman edip tabi olmanın lüzumuna işaret eden ve hidâyetin ta kendisi olan âyetleri gizlemek haramdır ve büyük bir günahtır. Bunları gizleyen, ihtiyaç anında söylemeyen, yaymayan ya da yayılmasına engel olan, yahut onu tamamen veya kısmen değiştirip karıştırmak gibi yollarla gizleyenler büyük bir yanlışlık içinde bulunmaktadırlar. Bu âyetler onlara va‘dedilen dehşet verici azap ve tehlikeleri haber vermektedir. Gelen âyetler ise, ebedi saadet yolunu göstermek üzere bütün insanları böyle küfür, inkâr ve anlaşmazlık uçurumlarından vazgeçip tevhid inancının aydınlık dünyasına çağırır:
@@huseyinturan6141 ulan sizin gibiler yüzünden millet camiden soğuyor bırakın şu boş işleri zaten namaz kılan yok bide milleti cemaati camiye ALLAH ın evine düşman etmeyin bunun vebalini ödeyemezsiniz
@@emrahbunsuz9427 kardeşim dinini iyi araştır yoksa yaşadığını din sanırsın.Cuma namazı devlet namazıdır,ve müslümanların güçlü olduğunu gösteren bir namazdır.Allahin hukumlerinin cignendigi bir ulkede cuma geçersizdir.
@@emrahbunsuz9427 git tevhidi araştır ,yoksa yaşadığıni din sanırsın.Benim zaten vasiyetim dir bu diyanet imamları cenazemi kıldırmasın.o benim görüşüm.seni ilgilendirmiyor.
Slm ben hoca yani inam değilim okuyan araştıran ve bütün fikir inanaç gurup kişileri öder kişileri’de gözlemliyen sade vatandaşım her kim birisinin videosunun altına yorum veya doru sorduysam cevap alamadım sadece bir tevhit ehli videosuna yazdığım cevaba birkaç gün sonra ne dediğinizi maksadınızı anlamadım diye cevap verdi bende anladınız ama daha net yazayım dedim ve yazdım hala soruma görüşüme cevap yok yazarsa açaga düşer ondan dolayı tehlil yaparak susma görmeme duymama vs yolunu izliyor bu tür yayın yapanlar’da aynı yolu izliyorlar övgü iyi Dilek temenli yazılara anında kalp anında teşekkür Allah razı olsun vs cevap verilir peygamberi örnek alıyoruz deninıyor peygambere bile ihanet ediliyor o hiç soru soranın sorusunu cevapsız bırakmışmıdır Allah’ın Ayetleri dişında başka bir söz söylemişmidir din adına sizlerde gizliyorsunuz sizlerde farklı yorumluyorsunuz Allah ayetlerimi ben açıklarım ben açıkladım diyiyor sizler bu ayeti tehvil yaparak araya hadis koyarak hatta işinize gelmiyen ayetleri hadislerle hükümsüz yapıyorsunuz hocam Allah rızası şöyle bir geriye çekilin beş dakika tarafsız bir düşünün tenkit ettiğiniz imamların davranış ve tutumlarının ona benzerinin siz veya sizin gibi düşünenlerinde yaptığına şahit olup güreceksiniz İşaallah Allah bizlere doğruyu görüp doğru üzerine yaşamayı doğru ve hak olan Allah’ın söylediğinden başkasını söylememeyi ona ilaveler yapmamayı bizlere nasip etmesin razı olacak şekilde anlatmayı yaşamayı nasip eylesin Amin
Meseleyi genelleyip, hadislerden bahsedip sonrada sanki tamamında hadisler ile konuşuluyormuş gibi söylüyorsun. Halbu ki muhkem(açık ve net) ayetler var bu ayetleri okuduğunuzda zaten açık ve net anlıyorsunuz ama birde açıklanması gereken ayetler olabiliyor çünkü çağın ve toplumun algılarına, alışkanlıklarına, atalar dininden kalma adetlerine göre insanlar muhkem olmayan ayetleri hevalarına göre anlayabilirler ki öyle de oluyor heva ehli için, hatta muhkem olan ayetleri bile dönemin koşullarına göre, zorluklarına, tagutlarına, ailesinin baskısına veya heva ve heveslerine göre insan batıl bir şekilde anlayabiliyor. (Peygamberleri) apaçık deliller ve Kitaplarla (yolladık). Sana da bu zikri/Kur’ân’ı indirdik ki, *insanlara indirileni onlara açıklayasın.* Umulur ki düşünürler. (16/Nahl, 44) Peygamber’in (sav) Kur’ân’a dönük iki temel vazifesi vardır: a. Onu eksiksiz bir şekilde insanlara ulaştırmak yani tebliğ. (bk. 5/Mâide, 67) b. İndirilen Kur’ân’ı açıklayıp beyan etmek. Allah Resûlü’nün (sav) söz ve davranışlarını yani Sünneti’ni değerli kılan da budur. O (sav), Allah’ın gözetimi altında 23 yıl boyunca bir yandan inen ayetleri insanlara okumuş, diğer yandan söz ve davranışlarıyla (Sünnet ile) Allah’ın (cc) ayetlerden neyi murat ettiğini belirtmiştir. Her iki vazifesini de en güzel şekilde ve eksiksiz olarak ifa ettiğinden, Allah (cc) onu her konuda insanlığa örnek göstermiştir. (bk. 33/Ahzâb, 21) Evlerinizde okunmakta olan Allah’ın ayetlerini ve *hikmeti* (Nebi’nin açıklaması olan Sünnet’i) hatırlayın. Şüphesiz ki Allah, (lütuf ve ihsan sahibi, en küçük şeylere ilmiyle nüfuz edip haberdar olan) Latîf, (her şeyden haberdar olan) Habîr’dir. (33/Ahzâb 34) Mesela Allah burada Kuran'ı yani ayetleri verdiğiniz söylüyor kime? insanlara, topluma peki hikmeti verdiğini de söylüyor peki bu nedir? tabiki de peygamberin açıklamasıdır, sünnetidir. Hatta geçmişte gelmiş ümmetler için o dönemin peygamberleri için de aynı şey geçerliydi nitekim 4/Nisa 54; Yoksa Allah’ın lütuf ve ihsanından insanlara verdiklerini mi kıskanıyorlar? Hiç şüphesiz biz, İbrahim ailesine Kitap ve *hikmet* verdik. Ve onlara büyük bir mülk verdik. (4/Nisâ 54) Ve şu ayet ile de düşün bakalım; İsa apaçık delillerle geldiği zaman dedi ki: “Muhakkak ki size hikmeti getirdim ve ihtilaf ettiğiniz konuların bazısını açıklamak için geldim. Allah’tan korkup *sakının ve bana uyun.* ” (43/Zuhruf 63) Allah zaten yahudilere kitab'ı indirmişti peki bu insanlar daha önce ki kitab'ı bilmiyorlarmı ki? İsa peygamberimiz (s.a.s) hikmeti getirdiğini ve sonra da kendilerinde zaten olan kitab ile birlikte ortaya çıkardıkları ihtilafın bazısını açıklamak için gelmiş? O yüzden çağlar, toplumlar, taguti düzenler, otoriteler bunların baskıları, heva ve hevesler vs. işin içine girdiğinde ayetler farklı şekiller ile tevil edilerek dönemin belamları tarafından iyi niyet ile veya kötü niyet ile farketmeksizin doğru birşey yapıldığı zannedilerek *açıklanabiliyor* yani sen eğer yok olmaz ben son peygamberin açıklamasını değil, sünnetini değil, bu günün çağın etkisinde olabilecek milyonlarca insanın kurandan anladığına göre ortaya koyacağı sünnete tabi olacağım diyorsan o zaman şunu sormalısın sen Allah'a mı itaat ediyorsun, peygamberin yolundan mı gidiyorsun yoksa bu gün kuranı türlü türlü farklı açıklamalarıyla her birinin bir çok noktada akidevi farklı görüşlerinin olduğu mealcileri mi? Yani sen diyorsunki ben bilemem ama kalkıyorsun bugün farklı farklı insanların sünnetini, akidesini takip ediyorsun? Allah sana hidayet etsin, hakka isabet ettirsin. Allahumme amin. O yüzden kıyamete kadar Allah'ın dosdoğru yoluna ve resülünün sünnetine göre yaşayan müslümanlar olacağı için insan resulün anladığı, itikat ettiği ve amel ettiği gibi yaşayanlar kimlerse onu arayıp ona göre yaşamalıdır. Muhacir ve Ensar’dan öncüler, *ilkler ve onlara ihsan üzere tabi olanlar (var ya)!* Allah onlardan razı olmuş, onlar da Allah’tan razı olmuşlardır. Allah onlar için altından ırmaklar akan ve içinde ebedî kalacakları cennetler hazırlamıştır. En büyük kurtuluş budur işte. (9/Tevbe 100) Allah (cc), razı olduğu kulları üç sınıfa ayırmıştır: a. Muhacir b. Ensar c. Onlardan sonra gelip, onlara ihsan üzere tabi olanlar Biz müminlerin, üçüncü sınıftan olabilmesi iki şarta bağlanmıştır: 1. Dini anlarken ve yaşarken Muhacir ve Ensar’ı ölçü kabul edip, onların anladığı ve yaşadığı şekilde yaşamak. Bu, (2/Bakara, 137); “İhsan üzere uyma” ile mümkün olur. 2. Muhacir ve Ensar’ı sevmek, onlara kin duymamak ve onlar için istiğfarda bulunmak. (bk. 59/Haşr, 10) 4 mezhep imamlarının akide de bir ihtilafları yoktu ve şuana kadar da yok hep aynıdır ama ihtilaf ettikleri şeyler sadece namaz kılarken elin kolun hareketleri nasıl durulacağı, abdestin nasıl olacağı hususlarında detaylar gibi fıkhi meselelerdir. Peygamberimizden bu yana Tevhid hususunda, akide hususunda selef alimlerinden itibaren 4 mezhebin öğretilerinde hiç bir akidevi farklılık yok. Kaldı ki 4 mezhepten illa sadece birine tabi olup sadece onun fıkhi detaylarını almak zorunda değil oruç tutarken şafii, namaz kılarkan hanefi, cemaat ile namaz kılarken hanbeli olabilirsin yani bu senin hakka hangisinin daha çok isabet ettiğine yönelik kanaatin ile deliler üzerinde değerlendirip verebileceğin kararlar. Zaten düşünsene şöyle bir: Mealcilerin mantığı ile yaşarsan o zaman kuran'a neden inanıyorsun? yani Allah kuranı bu güne koruyarak taşıma mucizesini ve nimetini geçmişteki ümmetlere vermediği bir mucizeyi o selef alimleri, sahabeler ve sahabelere sonradan uyanlar, sonradan gelenlerin hıfzını sebeb kılarak, koruyarak bize böyle bir söz ve mucize olan bir nimet verdi. Aynı alimler aynı titizlikle korkarak ve sakınarak hadis bilimi ve usüller ile peygamberin anladığını, itikat ettiğini ve amel ettiğini bize ulaştırdı. Andolsun ki sizin için, Allah’ı ve Ahiret Günü’nü uman ve Allah’ı çokça zikredenler için Allah Resûl’ünde güzel bir örneklik vardır. (33/Ahzâb, 21) (Bu ayet ile ilgili İbni Kesir (rh) tefsirinde şunları aktarmaktadır: “Bu ayet-i kerime Allah Resûl'ünü (sav) sözlerinde, fiillerinde ve hâllerinde örnek edinme konusunda büyük bir asıldır. İşte bundan dolayı insanlar Ahzâb Günü, sabrında, direnişinde, Allah’a (cc) olan bağlılığında, çabasında ve Allah’ın (cc) sıkıntıları gideren yardımını beklemesinde Kıyamet Günü’ne kadar onu (sav) örnek almakla emrolundular. Allah’ın salâtı ve selamı onun üzerine olsun. İşte bundan dolayı Allah (cc), Ahzâb Günü korkanlara, daralanlara, sarsılanlara ve işlerinde zor durumda kalanlara şöyle demiştir: “Şüphesiz ki sizin için Allah Resûl’ünde güzel bir örnek vardır.” Yani: “Ona (sav) tabi olup, onun hayatını örnek edinseniz ya!” Ayrıca bk. 24/Nûr, 63) Allah ve Resûl'ü bir şeye hükmettiğinde, mümin erkek ve mümin kadının o işlerinde seçim hakları yoktur. Kim de Allah’a ve Resûl’üne isyan ederse, muhakkak ki apaçık bir sapıklıkla sapmıştır. (33/Ahzâb, 36)
@@muhammetfatihkoyuncu3607 slm tesekkur once Nebi Resul Peygamber’i tarif edermisiniz sonra kuranda bunlar geciyormu geciyorsa kime uyacagiz bu sorularima cevap verdikten sonra size bu yaziniza ve sordigum soru’ya vereceginiz cevabi aldik sonra cevabimi yazacagim
@@omerfarukyasar2700Bu kitabı peygamber açıklıyor yoksa Kur'an birçok manaya gelebilir bunu resul açıklamazsa el kesmeden gerçek mana da el kesmeyi de anlayabilirsin ya da mecaz olarak uzak tutmayı da anlayabilirsin ya da ikisini birden anlayabilirsin , peygamber örnek olmasaydı da melek direk bu Kur'an ı verseydi peygamberde ne örnekliği bulabilirdin ? Hayatı bize örnek olan bir peygamber var resul ne verdiyse al neyden nehyederse uzak dur
@@omerfarukyasar2700sorduğunuz sorulara cevap alamamanizin nedeni buradaki herkesin her konuda yeterli bilgiye sahip olmamasi, bu yuzden isterseniz yuz yuze bazi tevhid ehli hocalarla cemaatlerle gorusurseniz size yardimci olabilirler sorunuzu cevaplarlar eğer niyetinizde samimiyseniz
İman meseleleri hiç bir zaman fıkıh konusu olamaz ibni kayyim el cevziyye rahimehullah derki şeriata aykırı işlerde maslahat olmaz birde şunu söyler İslam davasi yücelmek için batıla muhtaç değildir.
hoca hani derler ya yarım hoca dinden eder,,, sen bu ayeti yanlış biliyorsun bu ayette bildirilen Allah'ın ayetleri sorulduğunda bildiğini bile bile soylemiyen hakkı gizleyen insanları sapikliga inkara surukliyen lerkastedilmistir
Sadece Sorulduğunda değil , ihtiyaç duyulduğunda susuyorsa o da hakkı ketmekmek olur. “Emri bil maruf ve nehyi an elmünker” İyiliği emretmek kötülükten nehyetmek . Alimler pergamberlerin varisleridir, onların görevi ümmeti uyarmaktır. Toplum küfür ve şirke batmış iken , imam sünnet ve nafilelerden bahsedip insanları uyutamaz
Sizi bugün tanıdım, çok geç kalmışım Rabbim sayılarınızı arttırsın,Rabbim rahmeti ve mağfireti ile size muamele eylesin
Amin Allah razı olsun
Bizim de amacımız insanlara ulaşıp onlara hak din ve hayat nizamı olan İslam'ı tebliğ etmektir. Bu gibi yorumları aldığımızda çok mutlu oluyoruz ve gayretimiz artıyor. Allah razı olsun
Amin
@@ehl-itevhidmudafaas6020 siz selefi misiniz?
Bende bu gün tanıdım, ALLAH ecrini versin in şa ALLAH güzel anlatmış .. Rahmetlimi oldu acaba ?😕
Allah tevhid ehli alimlerimizin sayısını artırsın. Tevhide susamış bu millete hakkı haykıran hocalara selam olsun
ALLAH SUBHANA VE TEALA DAN DILERIM SENI CENNET VE CENNETIN NIMETLERINDEN MAHRUM EYLEMESIN İNŞAALLAH ❤❤❤DEGERLI HOCAMIZ ❤MEKANIN CENNET OLSUN İNŞALLAH ❤❤
ALLAH cc razı olsun
Allah Azze ve Celle sana rahmet etsin ey hoca
SÜBBHANALLAH☝️
Allah razi olsun boyuk insan gozel hocam allah bizi kovser hovuzunda bir arada olanlardan etsin amin
Maşa olmaktan bizi koru ya Rab
Allahu Ekber ☝️
Böyle iyi hocaları geç tanıdığım için çok üzülüyorum
Allah size Rahmet elesin ŞEYX
Allahume amin
Allah razi olsun hocam
Peygamberimiz (s.a.s.)’in nübüvveti, gönderileceği yer ve bir kısım sıfatları hem Tevrat’ta hem de İncil’de yazılı bulunmaktaydı. Yahudi ve hıristiyan din adamları bunları okuyup durmakta ve pekiyi bilmekte idiler. (bk. A‘râf 7/157) Fakat onlar, bu gerçekleri insanlardan gizliyorlar ve insanları ona tabi olmaktan uzaklaştırmaya çalışıyorlardı. Rivayete göre Ensâr’dan bir grup, yahudi âlimlerinden bazılarına Peygamberimiz’in Tevrat’taki vasıflarını ve ahkamla ilgili bazı âyetleri sormuşlardı. Yahudiler bunu gizlediler ve söylemekten çekindiler. Bu hâdise üzerine âyet-i kerîme nâzil oldu. (Taberî, Câmi‘u’l-beyân, II, 72-73) Fakat sebebin hususi oluşu, hükmün umumi olmasını engellemeyeceğinden dolayı âyetin hükmü, dini hükümler ve bilgilerle alakalı olarak bildiği herhangi bir gerçeği gizleyip söylemeyen herkesi içine almaktadır.
Allah Resûlü (s.a.s.) bu hususta şöyle ikazda bulunur: “Bildiği bir ilimden sorulup da onu gizleyen kimseye, Allah kıyamet günü ateşten bir gem vurur.” (Ebû Dâvûd, İlim 9; Tirmizî, İlim 3)
Bu sebple meşhur muhaddis sahâbe Ebu Hüreyre (r.a.): “İnsanlar Ebu Hureyre’nin çok hadis rivayet ettiğini söylüyorlar. Eğer Kur’ân’da şu iki âyet-i kerîme olmasaydı, hiçbir hadis rivayet etmezdim” demiş, sonra da bu âyeti okumuştur. (Buhârî, İlim, 42) Diğeri ise Âl-i İmrân sûresi 178. âyet-i kerîmedir. (Taberî, Câmi‘u’l-beyân, II, 74)
Dolayısıyla Allah Teâlâ’nın, gerek Tevrat ve İncil, gerekse Kur’ân gibi ilâhî kitaplarda haber verdiği apaçık delilleri; Allah’ın emirlerine, hükümlerine, bunlara iman edip tabi olmanın lüzumuna işaret eden ve hidâyetin ta kendisi olan âyetleri gizlemek haramdır ve büyük bir günahtır. Bunları gizleyen, ihtiyaç anında söylemeyen, yaymayan ya da yayılmasına engel olan, yahut onu tamamen veya kısmen değiştirip karıştırmak gibi yollarla gizleyenler büyük bir yanlışlık içinde bulunmaktadırlar. Bu âyetler onlara va‘dedilen dehşet verici azap ve tehlikeleri haber vermektedir.
Gelen âyetler ise, ebedi saadet yolunu göstermek üzere bütün insanları böyle küfür, inkâr ve anlaşmazlık uçurumlarından vazgeçip tevhid inancının aydınlık dünyasına çağırır:
☝️☝️☝️☝️☝️🤲🤲🤲🤲🤲
☝️☝️☝️☝️☝️
❤
Allah sana rahmet eylesin timurtaş hoca gibi adamdın
Valla hic birsey anlamadim kilinmalimi kilinmamalimi ?
kılınmamalı.
Kardeşim diyanet imamlarini da iyi araştır hakkı gizlediklerini söylüyor burada hoca
Ben kilmiyorum... İmamların memurluk yeminine bak... İman gidiyor... Memurluk yemininde laik olacağını kabul ediyor
@@huseyinturan6141 ulan sizin gibiler yüzünden millet camiden soğuyor bırakın şu boş işleri zaten namaz kılan yok bide milleti cemaati camiye ALLAH ın evine düşman etmeyin bunun vebalini ödeyemezsiniz
Kılınmaz belam onlar
Merak ettim bu Ahmet kalkan vefat ettiginde camide imammi kildirdi cenaze namazini bilen soyleyebilirmi
Hayır imam değil. Ahmet Turgut Ulucak Hoca kıldırdı.
Ahmet Kalkan cenaze töreni diye RUclips'a girin orda var
Peki hocam ben bu imamların yüzünden cumayada gitmiyorum.Baska bir cemaatte bulamıyorum.ne yapmalıyım.Peki müşrik bir ülkede cuma namazı farzmıdır
Kardeşim o zaman vasiyet et benim cenaze namazımı kilmdirmayin diye madem cumaya gitmiyon imamlar yüzünden cenaze namazında kilinmasin
@@emrahbunsuz9427 kardeşim dinini iyi araştır yoksa yaşadığını din sanırsın.Cuma namazı devlet namazıdır,ve müslümanların güçlü olduğunu gösteren bir namazdır.Allahin hukumlerinin cignendigi bir ulkede cuma geçersizdir.
@@emrahbunsuz9427 git tevhidi araştır ,yoksa yaşadığıni din sanırsın.Benim zaten vasiyetim dir bu diyanet imamları cenazemi kıldırmasın.o benim görüşüm.seni ilgilendirmiyor.
Selanıda verdirme.
@@emrahbunsuz9427işine bak işine susluman dil ile müslüman
Namazlarımı evimde kılıyorum artık
Slm ben hoca yani inam değilim okuyan araştıran ve bütün fikir inanaç gurup kişileri öder kişileri’de gözlemliyen sade vatandaşım her kim birisinin videosunun altına yorum veya doru sorduysam cevap alamadım sadece bir tevhit ehli videosuna yazdığım cevaba birkaç gün sonra ne dediğinizi maksadınızı anlamadım diye cevap verdi bende anladınız ama daha net yazayım dedim ve yazdım hala soruma görüşüme cevap yok yazarsa açaga düşer ondan dolayı tehlil yaparak susma görmeme duymama vs yolunu izliyor bu tür yayın yapanlar’da aynı yolu izliyorlar övgü iyi Dilek temenli yazılara anında kalp anında teşekkür Allah razı olsun vs cevap verilir peygamberi örnek alıyoruz deninıyor peygambere bile ihanet ediliyor o hiç soru soranın sorusunu cevapsız bırakmışmıdır Allah’ın Ayetleri dişında başka bir söz söylemişmidir din adına sizlerde gizliyorsunuz sizlerde farklı yorumluyorsunuz Allah ayetlerimi ben açıklarım ben açıkladım diyiyor sizler bu ayeti tehvil yaparak araya hadis koyarak hatta işinize gelmiyen ayetleri hadislerle hükümsüz yapıyorsunuz hocam Allah rızası şöyle bir geriye çekilin beş dakika tarafsız bir düşünün tenkit ettiğiniz imamların davranış ve tutumlarının ona benzerinin siz veya sizin gibi düşünenlerinde yaptığına şahit olup güreceksiniz İşaallah Allah bizlere doğruyu görüp doğru üzerine yaşamayı doğru ve hak olan Allah’ın söylediğinden başkasını söylememeyi ona ilaveler yapmamayı bizlere nasip etmesin razı olacak şekilde anlatmayı yaşamayı nasip eylesin Amin
Meseleyi genelleyip, hadislerden bahsedip sonrada sanki tamamında hadisler ile konuşuluyormuş gibi söylüyorsun. Halbu ki muhkem(açık ve net) ayetler var bu ayetleri okuduğunuzda zaten açık ve net anlıyorsunuz ama birde açıklanması gereken ayetler olabiliyor çünkü çağın ve toplumun algılarına, alışkanlıklarına, atalar dininden kalma adetlerine göre insanlar muhkem olmayan ayetleri hevalarına göre anlayabilirler ki öyle de oluyor heva ehli için, hatta muhkem olan ayetleri bile dönemin koşullarına göre, zorluklarına, tagutlarına, ailesinin baskısına veya heva ve heveslerine göre insan batıl bir şekilde anlayabiliyor.
(Peygamberleri) apaçık deliller ve Kitaplarla (yolladık). Sana da bu zikri/Kur’ân’ı indirdik ki, *insanlara indirileni onlara açıklayasın.* Umulur ki düşünürler. (16/Nahl, 44)
Peygamber’in (sav) Kur’ân’a dönük iki temel vazifesi vardır:
a. Onu eksiksiz bir şekilde insanlara ulaştırmak yani tebliğ. (bk. 5/Mâide, 67)
b. İndirilen Kur’ân’ı açıklayıp beyan etmek. Allah Resûlü’nün (sav) söz ve davranışlarını yani Sünneti’ni değerli kılan da budur. O (sav), Allah’ın gözetimi altında 23 yıl boyunca bir yandan inen ayetleri insanlara okumuş, diğer yandan söz ve davranışlarıyla (Sünnet ile) Allah’ın (cc) ayetlerden neyi murat ettiğini belirtmiştir. Her iki vazifesini de en güzel şekilde ve eksiksiz olarak ifa ettiğinden, Allah (cc) onu her konuda insanlığa örnek göstermiştir. (bk. 33/Ahzâb, 21)
Evlerinizde okunmakta olan Allah’ın ayetlerini ve *hikmeti* (Nebi’nin açıklaması olan Sünnet’i) hatırlayın. Şüphesiz ki Allah, (lütuf ve ihsan sahibi, en küçük şeylere ilmiyle nüfuz edip haberdar olan) Latîf, (her şeyden haberdar olan) Habîr’dir. (33/Ahzâb 34)
Mesela Allah burada Kuran'ı yani ayetleri verdiğiniz söylüyor kime? insanlara, topluma peki hikmeti verdiğini de söylüyor peki bu nedir? tabiki de peygamberin açıklamasıdır, sünnetidir.
Hatta geçmişte gelmiş ümmetler için o dönemin peygamberleri için de aynı şey geçerliydi nitekim 4/Nisa 54;
Yoksa Allah’ın lütuf ve ihsanından insanlara verdiklerini mi kıskanıyorlar? Hiç şüphesiz biz, İbrahim ailesine Kitap ve *hikmet* verdik. Ve onlara büyük bir mülk verdik. (4/Nisâ 54)
Ve şu ayet ile de düşün bakalım;
İsa apaçık delillerle geldiği zaman dedi ki: “Muhakkak ki size hikmeti getirdim ve ihtilaf ettiğiniz konuların bazısını açıklamak için geldim. Allah’tan korkup *sakının ve bana uyun.* ” (43/Zuhruf 63)
Allah zaten yahudilere kitab'ı indirmişti peki bu insanlar daha önce ki kitab'ı bilmiyorlarmı ki? İsa peygamberimiz (s.a.s) hikmeti getirdiğini ve sonra da kendilerinde zaten olan kitab ile birlikte ortaya çıkardıkları ihtilafın bazısını açıklamak için gelmiş?
O yüzden çağlar, toplumlar, taguti düzenler, otoriteler bunların baskıları, heva ve hevesler vs. işin içine girdiğinde ayetler farklı şekiller ile tevil edilerek dönemin belamları tarafından iyi niyet ile veya kötü niyet ile farketmeksizin doğru birşey yapıldığı zannedilerek *açıklanabiliyor* yani sen eğer yok olmaz ben son peygamberin açıklamasını değil, sünnetini değil, bu günün çağın etkisinde olabilecek milyonlarca insanın kurandan anladığına göre ortaya koyacağı sünnete tabi olacağım diyorsan o zaman şunu sormalısın sen Allah'a mı itaat ediyorsun, peygamberin yolundan mı gidiyorsun yoksa bu gün kuranı türlü türlü farklı açıklamalarıyla her birinin bir çok noktada akidevi farklı görüşlerinin olduğu mealcileri mi?
Yani sen diyorsunki ben bilemem ama kalkıyorsun bugün farklı farklı insanların sünnetini, akidesini takip ediyorsun? Allah sana hidayet etsin, hakka isabet ettirsin. Allahumme amin.
O yüzden kıyamete kadar Allah'ın dosdoğru yoluna ve resülünün sünnetine göre yaşayan müslümanlar olacağı için insan resulün anladığı, itikat ettiği ve amel ettiği gibi yaşayanlar kimlerse onu arayıp ona göre yaşamalıdır.
Muhacir ve Ensar’dan öncüler, *ilkler ve onlara ihsan üzere tabi olanlar (var ya)!* Allah onlardan razı olmuş, onlar da Allah’tan razı olmuşlardır. Allah onlar için altından ırmaklar akan ve içinde ebedî kalacakları cennetler hazırlamıştır. En büyük kurtuluş budur işte. (9/Tevbe 100)
Allah (cc), razı olduğu kulları üç sınıfa ayırmıştır:
a. Muhacir
b. Ensar
c. Onlardan sonra gelip, onlara ihsan üzere tabi olanlar
Biz müminlerin, üçüncü sınıftan olabilmesi iki şarta bağlanmıştır:
1. Dini anlarken ve yaşarken Muhacir ve Ensar’ı ölçü kabul edip, onların anladığı ve yaşadığı şekilde yaşamak. Bu, (2/Bakara, 137); “İhsan üzere uyma” ile mümkün olur.
2. Muhacir ve Ensar’ı sevmek, onlara kin duymamak ve onlar için istiğfarda bulunmak. (bk. 59/Haşr, 10)
4 mezhep imamlarının akide de bir ihtilafları yoktu ve şuana kadar da yok hep aynıdır ama ihtilaf ettikleri şeyler sadece namaz kılarken elin kolun hareketleri nasıl durulacağı, abdestin nasıl olacağı hususlarında detaylar gibi fıkhi meselelerdir. Peygamberimizden bu yana Tevhid hususunda, akide hususunda selef alimlerinden itibaren 4 mezhebin öğretilerinde hiç bir akidevi farklılık yok. Kaldı ki 4 mezhepten illa sadece birine tabi olup sadece onun fıkhi detaylarını almak zorunda değil oruç tutarken şafii, namaz kılarkan hanefi, cemaat ile namaz kılarken hanbeli olabilirsin yani bu senin hakka hangisinin daha çok isabet ettiğine yönelik kanaatin ile deliler üzerinde değerlendirip verebileceğin kararlar.
Zaten düşünsene şöyle bir: Mealcilerin mantığı ile yaşarsan o zaman kuran'a neden inanıyorsun? yani Allah kuranı bu güne koruyarak taşıma mucizesini ve nimetini geçmişteki ümmetlere vermediği bir mucizeyi o selef alimleri, sahabeler ve sahabelere sonradan uyanlar, sonradan gelenlerin hıfzını sebeb kılarak, koruyarak bize böyle bir söz ve mucize olan bir nimet verdi. Aynı alimler aynı titizlikle korkarak ve sakınarak hadis bilimi ve usüller ile peygamberin anladığını, itikat ettiğini ve amel ettiğini bize ulaştırdı.
Andolsun ki sizin için, Allah’ı ve Ahiret Günü’nü uman ve Allah’ı çokça zikredenler için Allah Resûl’ünde güzel bir örneklik vardır. (33/Ahzâb, 21)
(Bu ayet ile ilgili İbni Kesir (rh) tefsirinde şunları aktarmaktadır: “Bu ayet-i kerime Allah Resûl'ünü (sav) sözlerinde, fiillerinde ve hâllerinde örnek edinme konusunda büyük bir asıldır. İşte bundan dolayı insanlar Ahzâb Günü, sabrında, direnişinde, Allah’a (cc) olan bağlılığında, çabasında ve Allah’ın (cc) sıkıntıları gideren yardımını beklemesinde Kıyamet Günü’ne kadar onu (sav) örnek almakla emrolundular. Allah’ın salâtı ve selamı onun üzerine olsun. İşte bundan dolayı Allah (cc), Ahzâb Günü korkanlara, daralanlara, sarsılanlara ve işlerinde zor durumda kalanlara şöyle demiştir: “Şüphesiz ki sizin için Allah Resûl’ünde güzel bir örnek vardır.” Yani: “Ona (sav) tabi olup, onun hayatını örnek edinseniz ya!” Ayrıca bk. 24/Nûr, 63)
Allah ve Resûl'ü bir şeye hükmettiğinde, mümin erkek ve mümin kadının o işlerinde seçim hakları yoktur. Kim de Allah’a ve Resûl’üne isyan ederse, muhakkak ki apaçık bir sapıklıkla sapmıştır. (33/Ahzâb, 36)
@@muhammetfatihkoyuncu3607 slm tesekkur once Nebi Resul Peygamber’i tarif edermisiniz sonra kuranda bunlar geciyormu geciyorsa kime uyacagiz bu sorularima cevap verdikten sonra size bu yaziniza ve sordigum soru’ya vereceginiz cevabi aldik sonra cevabimi yazacagim
Doğru tespit ben de sade birisi olarak araştıran sorgulayan birisi olarak sorduğumda çoğunluğu cevap vermiyor geciştiriyorlar.
@@omerfarukyasar2700Bu kitabı peygamber açıklıyor yoksa Kur'an birçok manaya gelebilir bunu resul açıklamazsa el kesmeden gerçek mana da el kesmeyi de anlayabilirsin ya da mecaz olarak uzak tutmayı da anlayabilirsin ya da ikisini birden anlayabilirsin , peygamber örnek olmasaydı da melek direk bu Kur'an ı verseydi peygamberde ne örnekliği bulabilirdin ? Hayatı bize örnek olan bir peygamber var resul ne verdiyse al neyden nehyederse uzak dur
@@omerfarukyasar2700sorduğunuz sorulara cevap alamamanizin nedeni buradaki herkesin her konuda yeterli bilgiye sahip olmamasi, bu yuzden isterseniz yuz yuze bazi tevhid ehli hocalarla cemaatlerle gorusurseniz size yardimci olabilirler sorunuzu cevaplarlar eğer niyetinizde samimiyseniz
Rabim insanları diyanete bağlı imamların fitnelerinden muafuza eylesin amin
Allahümme amin🤲
Size uyup size inananların vay haline Allah ıslah etsin ne diyelim
Allah bizi de ıslah etsin tağutların destekçilerine de hidayet versin. Ne diyelim
İman meseleleri hiç bir zaman fıkıh konusu olamaz ibni kayyim el cevziyye rahimehullah derki şeriata aykırı işlerde maslahat olmaz birde şunu söyler İslam davasi yücelmek için batıla muhtaç değildir.
hoca hani derler ya yarım hoca dinden eder,,, sen bu ayeti yanlış biliyorsun bu ayette bildirilen Allah'ın ayetleri sorulduğunda bildiğini bile bile soylemiyen hakkı gizleyen insanları sapikliga inkara surukliyen lerkastedilmistir
Diyanet memurları tamda dediğin gibi
Sadece Sorulduğunda değil , ihtiyaç duyulduğunda susuyorsa o da hakkı ketmekmek olur.
“Emri bil maruf ve nehyi an elmünker”
İyiliği emretmek kötülükten nehyetmek .
Alimler pergamberlerin varisleridir, onların görevi ümmeti uyarmaktır.
Toplum küfür ve şirke batmış iken , imam sünnet ve nafilelerden bahsedip insanları uyutamaz
Hangi imam yasin suresi 21. Ayeti okudu açıkladı şimdiye kadar ? Hiç duydunmu ? Hoca bunlardan bahsediyor
Ben bundan sonra kilmiycam cunku imamlar maide 44 45 ayetlerini soylemezler gidin bakin maide suresi 44 ve 45 ayet
Ampul skıntıdır
Bakmayin böyle masum konuşmalarına tekfirci bunlar
yuh sana camiden soğutuyordum başına tekye koy
İmamlar hangi hakkı ketm ediyorlar Tevrat yada İncil mi okuyorlar ulan her cuma ayet hadisten anlatıyorlar