Selam Aleyküm hocam Araf ehli melekler veya peygamber olamaz çünkü ayetin sonunda "şeytan sizi kandırdı" diyor... Melekler ve peygamberler Allah tarafından korunmuşlardir. Araf ehli ilk söylediğiniz gibi günahi ve sevabı eşit olup nereye gidecekleri henüz belli olmayan kişilerdir
Değerli kardeşimiz, Ashâbü’l-a‘râftan kimlerin kastedildiği hususunda da müfessirler farklı görüş ileri sürmüşlerdir. Rivayet tefsirlerinde yer alan on iki ayrı görüşe göre bunları şu dört grup altında toplamak mümkündür: 1. İyi ve kötü amelleri eşit olan müminler. Bunlar başlangıçta cennete veya cehenneme konulmayıp ikisi arasında bir müddet bekleyecek, sonra Allah’ın lutfuyla cennete girecek olan müminlerdir. Tefsir ve kelâm âlimlerinin çoğu bu görüşü benimsemişlerdir. 2. Âhirette müminlerle kâfirleri yüzlerinden tanıyacak olan melekler. 3. Cennet ve cehennem ehlini birbirinden ayırarak haklarında şahadette bulunacak olan peygamberler, şehidler ve âlimler gibi yüksek şahsiyetler. Bu görüşü benimseyenler arasında Hasan-ı Basrî ve Fahreddin er-Râzî de bulunmaktadır. 4. Cennete veya cehenneme girmeyi gerektirecek durumda olmayan belli kişiler. Bunlar da herhangi bir peygamberin tebliğini duymadan ölenler (fetret ehli), müşriklerin bulûğ çağından önce ölen çocukları veya gayri meşrû evlilikten doğan çocuklardan ibarettir. Tefsirlerde söz konusu dört görüşün her biriyle ilgili çeşitli rivayetler bulunmaktaysa da âyet, hadis ve sahâbe sözleriyle teyit edilen birinci görüş daha isabetli görünmektedir. Zira “tartılar”ı ağır gelenlerle hafif gelenlerin durumları âyetlerde açıkça ifade edildiği halde (bk. el-A‘râf 7/8; el-Mü’minûn 23/102; el-Kāria 101/6), günahları sevaplarına eşit olanların âkıbeti hakkında herhangi bir açıklama yapılmamış olması, bunların ashâbü’l-a‘râfı teşkil edeceği ihtimalini kuvvetlendirmektedir. Âyetlerde belirtildiği üzere (bk. el-A‘râf 7/46-47) a‘râfta bulunanların cennete girmeyi şiddetle arzu ettikleri halde oraya henüz girmeden cennetlikleri selâmlamaları, gözleri cehennem ehline çevrilince, “Rabbimiz, bizi bu zalimler zümresiyle beraber bulundurma!” diye dua etmeleri de bu görüşü doğrular mahiyettedir. Âyetin bu ifadesi karşısında, a‘râf ehlinin meleklerden ibaret olduğunu söylemek veya bu zümreyi peygamberler, şehidler ve âlimlerin teşkil ettiğini savunmak mümkün görünmemektedir. Çünkü günah işleme gücüne sahip olmayan ve cehenneme girme endişesi taşımayan meleklerin böyle bir niyazda bulunmasına gerek yoktur. Bunun gibi, cennette en yüksek makam ve mertebeleri elde edecekleri ve buraya öncelikle girecekleri şüphesiz olan peygamberlerin, şehidlerin ve sâlih kulların da cehenneme girme korkusu içinde bulunmaması gerekir. Esasen, “Bizi bu zalimler zümresi ile beraber bulundurma!” ifadesi, bu niyazı yapanların âkıbeti hakkında henüz hüküm verilmemiş olduğunun delili sayılır. Ayrıca Hz. Peygamber’den rivayet edilen ve günahı ile sevabı eşit olanların a‘râfta kalacaklarını bildiren hadis de ilk görüşün doğruluğunu gösteren delillerden birini teşkil eder (bk. Müttakī el-Hindî, VII, 213). (bk. Yusuf Şevki Yavuz, "A'raf Md.", DİA, III, 259). Selam ve dua ile...
@@mimarsinanilimhizmet Allah razı olsun 1ci ve 4 şıktaki açiklamar çok güzel ve net açiklamiş. İnsanların yanliş görüşü savunma sebebi genellikle bilgi eksikliğinden kaynaklanıyor. Rabbim hakkı görebilmeyi ve hakkı kabullenmeyi nasip etsin. Yanlişta ısrar ettirmesin.
SübhanAllah çok güzel anlatım.
Rabbım ömrünüzü uzun bereketli eylesin kıymetlılerım. ❤
Hocam sizlerden Allah razı olsun.
Allah celle celalihu razı olsun hocam teşekkür ederim ❤️💛
Rabbim Gazze deki müslüman kardeşlerimizin yardımcısı olsun 🤲🌹🌹
AMİNN
Amin selam olsun şuhurlu dayarlı birlikte hareket eden helal dürüst mert cömert iyi faydalı güzel temiz kardeşlere insanlara Amin iyi kalpli hoca
ALLAH c.c razı olsun hocam ağzınıza yüreğinize sağlık"
Çok deyerli hocalarımız sohbet ediyor burda içden samimi bırakalım artık ismaili hakkı dinliyelim şurdan 😢
Çok acı türkiyede namaz oranı yüzde 25 sözde Müslüman
Yüce Allah sizden razı olsun saygıdeğer hocamız 🌷
Allah razi olsun sizlerden
🤲
❤
🤲❤️
🌿🍁
Bin yıl ömrü olan insanlar bile artık bu dünyada değiller Demek ki bin yıl çok kısa
Mimarsinan derneği ismailağayamı bağlı lütfen bilgilendirirmisiniz
Allah ve Rasulüne bağlıyız ! Bu bilgi sizin için yeterli olur mu 😊
Allah ve Resulüne bağlı olan, İsmailâğa cemaatinden yetişen hocalar (alimler)
Allah sonumuzu hayır etsin
Selam Aleyküm hocam Araf ehli melekler veya peygamber olamaz çünkü ayetin sonunda "şeytan sizi kandırdı" diyor...
Melekler ve peygamberler Allah tarafından korunmuşlardir.
Araf ehli ilk söylediğiniz gibi günahi ve sevabı eşit olup nereye gidecekleri henüz belli olmayan kişilerdir
Değerli kardeşimiz,
Ashâbü’l-a‘râftan kimlerin kastedildiği hususunda da müfessirler farklı görüş ileri sürmüşlerdir. Rivayet tefsirlerinde yer alan on iki ayrı görüşe göre bunları şu dört grup altında toplamak mümkündür:
1. İyi ve kötü amelleri eşit olan müminler. Bunlar başlangıçta cennete veya cehenneme konulmayıp ikisi arasında bir müddet bekleyecek, sonra Allah’ın lutfuyla cennete girecek olan müminlerdir. Tefsir ve kelâm âlimlerinin çoğu bu görüşü benimsemişlerdir.
2. Âhirette müminlerle kâfirleri yüzlerinden tanıyacak olan melekler.
3. Cennet ve cehennem ehlini birbirinden ayırarak haklarında şahadette bulunacak olan peygamberler, şehidler ve âlimler gibi yüksek şahsiyetler. Bu görüşü benimseyenler arasında Hasan-ı Basrî ve Fahreddin er-Râzî de bulunmaktadır.
4. Cennete veya cehenneme girmeyi gerektirecek durumda olmayan belli kişiler. Bunlar da herhangi bir peygamberin tebliğini duymadan ölenler (fetret ehli), müşriklerin bulûğ çağından önce ölen çocukları veya gayri meşrû evlilikten doğan çocuklardan ibarettir.
Tefsirlerde söz konusu dört görüşün her biriyle ilgili çeşitli rivayetler bulunmaktaysa da âyet, hadis ve sahâbe sözleriyle teyit edilen birinci görüş daha isabetli görünmektedir. Zira “tartılar”ı ağır gelenlerle hafif gelenlerin durumları âyetlerde açıkça ifade edildiği halde (bk. el-A‘râf 7/8; el-Mü’minûn 23/102; el-Kāria 101/6), günahları sevaplarına eşit olanların âkıbeti hakkında herhangi bir açıklama yapılmamış olması, bunların ashâbü’l-a‘râfı teşkil edeceği ihtimalini kuvvetlendirmektedir.
Âyetlerde belirtildiği üzere (bk. el-A‘râf 7/46-47) a‘râfta bulunanların cennete girmeyi şiddetle arzu ettikleri halde oraya henüz girmeden cennetlikleri selâmlamaları, gözleri cehennem ehline çevrilince, “Rabbimiz, bizi bu zalimler zümresiyle beraber bulundurma!” diye dua etmeleri de bu görüşü doğrular mahiyettedir. Âyetin bu ifadesi karşısında, a‘râf ehlinin meleklerden ibaret olduğunu söylemek veya bu zümreyi peygamberler, şehidler ve âlimlerin teşkil ettiğini savunmak mümkün görünmemektedir. Çünkü günah işleme gücüne sahip olmayan ve cehenneme girme endişesi taşımayan meleklerin böyle bir niyazda bulunmasına gerek yoktur. Bunun gibi, cennette en yüksek makam ve mertebeleri elde edecekleri ve buraya öncelikle girecekleri şüphesiz olan peygamberlerin, şehidlerin ve sâlih kulların da cehenneme girme korkusu içinde bulunmaması gerekir.
Esasen, “Bizi bu zalimler zümresi ile beraber bulundurma!” ifadesi, bu niyazı yapanların âkıbeti hakkında henüz hüküm verilmemiş olduğunun delili sayılır. Ayrıca Hz. Peygamber’den rivayet edilen ve günahı ile sevabı eşit olanların a‘râfta kalacaklarını bildiren hadis de ilk görüşün doğruluğunu gösteren delillerden birini teşkil eder (bk. Müttakī el-Hindî, VII, 213).
(bk. Yusuf Şevki Yavuz, "A'raf Md.", DİA, III, 259).
Selam ve dua ile...
@@mimarsinanilimhizmet
Allah razı olsun 1ci ve 4 şıktaki açiklamar çok güzel ve net açiklamiş. İnsanların yanliş görüşü savunma sebebi genellikle bilgi eksikliğinden kaynaklanıyor. Rabbim hakkı görebilmeyi ve hakkı kabullenmeyi nasip etsin. Yanlişta ısrar ettirmesin.
❤