Bir "Medine Müdafaası şiiri” Ben İhtiyat mülazımı İdris Sabih Bey Buraya öleceğimi bilerek geldim Yaşadım, hasretlik nedir; aşk nasıl bir şey Yüreğimi tam ikiye bölerek geldim Yârim senden ayrılırken bir seher vakti Yüreğim kan ağladı da, gözüm yaş döktü Oğulcuğum bir kapının ardından baktı Bedenimi bir boşluğa salarak geldim Yola çıktığımda henüz, gün ışıyordu Güneş karlı dağları tek tek aşıyordu Bir gardaşım Yemen'deydi ve yaşıyordu Bahçedeki karanfili yolarak geldim Saçına yak; tam bir avuç kına bıraktım Sevdiceğim yavrumuzu sana bıraktım Bütün hayallerimi bir yana bıraktım Bir gül misali çaresiz solarak geldim Anam, bacım, gardaşlarım yurdumda kaldı Şimdi bütün sevinçlerim derdimde kaldı Güzel olan ne varsa ardımda kaldı Vatan için bir maziyi silerek geldim Anadolu'm yara bere, kanar da durur Kudüs'ü, Şam'ı, Bağdat'ı anar da durur Sarıkamış donar, Yemen yanar da durur Çanakkale'de denize dalarak geldim Bir yanım gurbet ve hasret, bir yanım hüzün Burada gündüzler sıcak, geceler uzun Işığında hilalin ve birkaç yıldızın Gölgesinde namazımı kılarak geldim Burası Medine; ıssız, orta yerdeyim, Duadan unutma gülüm, bugün dardayım Kahpelik etme İngiliz; işte buradayım Anamın son duasını alarak geldim Kumandanım Fahreddin Bey; elli yaşında Elleri duada daim, fesi başında Bir ışk var, aha şurda, tam da döşünde Onun peşinden doğruyu bularak geldim Bu ıssız çölde geceler, serin oluyor Bir çul serersen eğer, bir yerin oluyor Uykun çok hafif; düşüncen derin oluyor Gamla, kederle, hüzünle dolarak geldim Arkadaşım Sarı Selim siper kazıyor Terledi ellerim yâre mektup yazıyor Anam yine tütün içme diye kızıyor Babamın tabakasını çalarak geldim Düşman çıldırmış bu gece, bomba atıyor Alevler göğe yükselip yeri yutuyor Ön saftakiler vurulmuş yerde yatıyor Taa geriden bir siperi delerek geldim Düşman safında açtık bir, gedik bu sabah Sana fedayız Ey Nebi, dedik bu sabah Bulgur yoktu da çekirge yedik bu sabah Üç gün boyunca aç susuz kalarak geldim Çöl bedevisine burada urban diyorlar Bir taş kirli suya, al İç, çorban diyorlar Sen Mehmedciksin, vatana gurban diyorlar Vatan ise mevzubahis, gülerek geldim ! Ne anlattıysam yalan yok; böyledir durum Mahzundur Halep, Şam, Bağdat; eşirdir Kırım Anam, babam, çocuklarım ve bir de karım; Yüreğimi kaç parçaya dilerek geldim ! Savaşsa savaş, dönerim; ne var ki bunda Ben dayanırım sevdiğim; dua et sen de Peygamberimin adını duyduğum anda; Yaşamak da neymiş dedim; ölerek geldim Ömer Koca
Canım atalarım, yolunuza kurban atalarım. Resulü sevdiniz, yoluna ömrünüzü verdiniz. Rabbin kelamını yücelttiniz, hilalı salibe mağlub etmediniz. Bin yıl haremeyne hizmet ettiniz, Beni de kendinize hayran ettiniz.
Bir "Medine Müdafaası şiiri”
Ben İhtiyat mülazımı İdris Sabih Bey
Buraya öleceğimi bilerek geldim
Yaşadım, hasretlik nedir; aşk nasıl bir şey
Yüreğimi tam ikiye bölerek geldim
Yârim senden ayrılırken bir seher vakti
Yüreğim kan ağladı da, gözüm yaş döktü
Oğulcuğum bir kapının ardından baktı
Bedenimi bir boşluğa salarak geldim
Yola çıktığımda henüz, gün ışıyordu
Güneş karlı dağları tek tek aşıyordu
Bir gardaşım Yemen'deydi ve yaşıyordu
Bahçedeki karanfili yolarak geldim
Saçına yak; tam bir avuç kına bıraktım
Sevdiceğim yavrumuzu sana bıraktım
Bütün hayallerimi bir yana bıraktım
Bir gül misali çaresiz solarak geldim
Anam, bacım, gardaşlarım yurdumda kaldı
Şimdi bütün sevinçlerim derdimde kaldı
Güzel olan ne varsa ardımda kaldı
Vatan için bir maziyi silerek geldim
Anadolu'm yara bere, kanar da durur
Kudüs'ü, Şam'ı, Bağdat'ı anar da durur
Sarıkamış donar, Yemen yanar da durur
Çanakkale'de denize dalarak geldim
Bir yanım gurbet ve hasret, bir yanım hüzün
Burada gündüzler sıcak, geceler uzun
Işığında hilalin ve birkaç yıldızın
Gölgesinde namazımı kılarak geldim
Burası Medine; ıssız, orta yerdeyim,
Duadan unutma gülüm, bugün dardayım
Kahpelik etme İngiliz; işte buradayım
Anamın son duasını alarak geldim
Kumandanım Fahreddin Bey; elli yaşında
Elleri duada daim, fesi başında
Bir ışk var, aha şurda, tam da döşünde
Onun peşinden doğruyu bularak geldim
Bu ıssız çölde geceler, serin oluyor
Bir çul serersen eğer, bir yerin oluyor
Uykun çok hafif; düşüncen derin oluyor
Gamla, kederle, hüzünle dolarak geldim
Arkadaşım Sarı Selim siper kazıyor
Terledi ellerim yâre mektup yazıyor
Anam yine tütün içme diye kızıyor
Babamın tabakasını çalarak geldim
Düşman çıldırmış bu gece, bomba atıyor
Alevler göğe yükselip yeri yutuyor
Ön saftakiler vurulmuş yerde yatıyor
Taa geriden bir siperi delerek geldim
Düşman safında açtık bir, gedik bu sabah
Sana fedayız Ey Nebi, dedik bu sabah
Bulgur yoktu da çekirge yedik bu sabah
Üç gün boyunca aç susuz kalarak geldim
Çöl bedevisine burada urban diyorlar
Bir taş kirli suya, al İç, çorban diyorlar
Sen Mehmedciksin, vatana gurban diyorlar
Vatan ise mevzubahis, gülerek geldim !
Ne anlattıysam yalan yok; böyledir durum
Mahzundur Halep, Şam, Bağdat; eşirdir Kırım
Anam, babam, çocuklarım ve bir de karım;
Yüreğimi kaç parçaya dilerek geldim !
Savaşsa savaş, dönerim; ne var ki bunda
Ben dayanırım sevdiğim; dua et sen de
Peygamberimin adını duyduğum anda;
Yaşamak da neymiş dedim; ölerek geldim
Ömer Koca
Canım atalarım, yolunuza kurban atalarım.
Resulü sevdiniz, yoluna ömrünüzü verdiniz.
Rabbin kelamını yücelttiniz, hilalı salibe mağlub etmediniz.
Bin yıl haremeyne hizmet ettiniz,
Beni de kendinize hayran ettiniz.
El aman ya Rabbi. Ne Eroğlu erler var tarihimizde. Mekanları cennet, makamları ali olsun
Mükemmel derinliği ve maneviyatı olan bir şiir ancak yüksek ruh halinde yazılır.
Şiir güzel de yorumlayan çok güzel hale getirmiş
Abim bir daha silme 2 senedir kanalının her bildirisine bu güzel mektup için bakıyorum :)
Allahim sen bizi ecdadımıza layık olmayı nasip eyle.. nerde simdi böyle yiğitler
Canım hocamın Ömer Koca'nın kaleminden
Ağzınıza sağlık
Rahmet olsun size ey Medine şehitleri. Fahreddin Paşa, Naci Bey, İdris Sabih Bey ve niceleri. 🇹🇷
Atalarımızın ruhları şad olsun
Medine Müdafası, kitabını okumuş biri olarak, gözyaşlarıma engel olamadım.
Rahmet olsun size Eyy Medine Şehitleri Fahreddin Paşa ve Tüm silah Arkadaşları, #davavatanislam ,EL MUZAFFER DAİMA
Üstad, İdris Sabih Bey'in Sen okursun yüreğimizi şiirini de seslendirsende mesut olsak.
Hüngür hüngür ağladım bu nasıl şiir
Beklenilen şiirler bir bir geliyor. Bir beklediğimiz gelmiyor..
Reis sen bizi titretmek mi istiyorsun . İliklerime kadar , diken diken..
Şanı büyük Fahrettin Paşa askerinle binler yaşa!!
Allah gani gani rahmet etsin hepsine.
Rabbim bizi onların yolundan ayırma.
İşte tekrar yüklenmiş
Ne güzel okudunuz öyle
En sevdiğim şiirlerden sizin seslendirmeniz ile tanımıştım. Şimdi tekrardan dinlemek içimi titretti. Sesinize sağlık, tebrik ederim.
Uzun zamandır bekliyordum. En güzel seslendirmelerinizden biri.
Çok güzel şiir kalbimi bıraktım❤
Yine muhteşem bir seslendirme olmuş Hüsameddin abi. sesine soluğuna sağlık
Sesine sağlık👏👏👏
Muhteşem ❤
Yüreğine sağlık kardeşim...
Sen Medineye giderken tarih hafızasına senin ismini nakşediyordu
Peygamberimin adını duyduğum anda...
❤❤❤
👏👏👏
Bir çul serersen eğer bir yerin oluyor
...Serersen🖐️
İdris sabih bey gibi yüce şahsiyet hatırana
Babamın tabakasını alarak geldim diye okunması daha uygun olur diye düşünüyorum....
Bir şiir gönderdim. Seslendirmelerinize hayranım sesinizden dinlemek çok güzel gelir. Rica ediyorum seslendirebilirmisiniz.
Hangi isimle yolladınız, maillerin hepsine geri dönüş sağladım.