Pyrrhon'un felsefesi gerçekten ilginç. Ona göre; uçurumun kenarına geldiğimizde yürümeye devam etmeliyiz çünkü düşüp düşmeyeceğimizi, düşsek bile yaralanıp yaralanmayacağımızı, yaralansak bile ölüp ölmeyeceğimizi bilemeyiz. Pyrrhon bunu sadece söylemekle kalmamış aynı zamanda eyleme dökmüş, kendi felsefesini dibine kadar yaşamış bir insan. Böyle bir hayat sürüp nasıl bu kadar uzun yaşamış diye sorarsanız da bunun yegâne cevabı olarak dostlarının Pyrrhon'u her daim korumalarını veririm. Öğretisini mantıklı bulmayabilirsiniz fakat felsefesini bu kadar benimsemesi gerçekten hayranlık uyandırıcı. Şüpheci Filozof denildiğinde akla gelmesi gereken ilk isim. Ya da belki de bunların hiçbiri doğru değildir, bilmemizin bir imkanı yok.
Şüpheler amaç değil de araç olduğunda doğru bilgiye ulaşmada etkilidirler. Bu yüzden de Rene Descartes'in "Metodik Septisizm" yönteminden oldukça faydalanırım. Bana kalırsa belirgin haliyle şüphecilik de bir döngüyü oluşturuyor. Algılarımızla anlam arıyorsak o algıların da geçerliliğinden şüphe etmemiz gerekiyor. Algılarımızı kabul ediyor ve gösterdiği yolun doğruluğundan da eminsek bu sefer şüphelerimiz ortadan kalkıyor. Algıladıklarımızı kabul edip algılayamadıklarımızı da reddedersek bu sefer de kesin yargılarla felsefeyi göz ardı etmiş oluruz. O zaman üzerine düşünmenin de mantığı yok, bilemiyorsak kafamız rahat, huzurluyuz. Buradan da mutluluğun formülü çıkar. Şüpheciliğin sonu şüphesizliğe gidiyor gibi :)
Gerçekten çok ulvi bir iş yapıyorsun. Öğretmek herkeste olan bir meziyet değil ve sen bunu gayet iyi başarıyorsun .Videoya gelince ufaktan kafam karışsada bilgimin az olduğunu bana farkettirdin bu konuya biraz daha yöneleceğim sağlıcakla kalın.
6:53 "Düzensiz olmaya meyilli, sürekli genişleyen bir şeyin kendisine ilişkin kesin bir yargıda bulunamayız demenin kendisi bir yargı değil mi?" cümlesinden sonra videoyu durdurup dinlendim. Ayrıca 9:38 deki kendiniz oluşunuzla ilgili septik yaklaşımınız da takdire şayan hocam.
Pyrron'a göre "doğru bir yargıda bulunamıyoruz çünkü şeylerin yapısı bilinebilir bir yapıda değildir" argümanı bana Platon'un yansımalar dünyasını çağrıştırdı. Her şey bir yansımadan ibaret olduğuna göre hiçbir şeyi tam anlamıyla bilemeyiz bu yüzden de gerçek doğruya ulaşmamızın bir yolu yoktur.
@@giuseppe350 malumunuz malesef felsefeyle ilgilenen okadar az insan var ülkemde, bu durum beni üzmekte vede yalnız hissetmeme neden olmakta idi.. Şimdi yalnız olmadığımı hissettim))
@wks 89😀bu maddi bir mertebe değil,)) bireysel bir konumdur, mekansız, zamansız bir olgudur.. İnsanın kendisini yeniden yorumlama vede yeniden yapılanmasıdır😀. Sorudaki mananız ğüzel hoşuma gitti 😀üst insan
Ferhat kardeşim, felsefe ile ilgilenen insan sayısı hiçte az değil sandığınız gibi, ben 66 yaşındayım ve 20li yaşlardan beri ilgilenirim ve benim çevremde oldukça geniş bir arkadaş çevrem var. Önceden (bizim gençlik evremizde) kaynaklar sınırlıydı. Şimdi herkes daha şanslı, olanak sınırsız. Kolay değil tabi yine de ama eskiyle de kıyaslanamaz. Kolay gelsin
Hocam emeğinize sağlık. Çok keyifli ve yormadan anlatıyorsunuz hatta öyleki cesaretlenip metin okuması yapasım geldi:) gunumuzde sosyoloji , psikoloji, din gibi bir coj alanda karsimiza cikan bu fenomenolojinin nerden çıktığı kısmına dair soylediklerinizle birlikte zihnimde oturdu . Çok teşekkür ederim 🌹🌹🌹🌹🌹
Aşırı şekilde septik ve pragmatist olduğumu farkettim. Bilgileri alırım, ama o konuda yargıya varmak zorunda değilsem/işime yaramıyorsa yargısız kalırım. Sadece bilgileri alırım. Bence önemli olan da budur zaten. Videoda takıldığım yer septiklerin üşengeçlikle suçlanması. Tüm filozofları bilmiyorum, ama bence tam tersi bi durum vardır burada. (Tamamen felsefeden ve filozoflardan uzak şahsi görüşümdür). Çünkü bi yargıya varmak birçok açıdan çok tartışmalıdır. Her zaman karşıt argümanlar vardır. O yüzden bir yargıya varmak bir üşengeçlik, sorgulamadan kaçınmadır bana göre. Çünkü artık kestirip atmışızdır o konuyu. Ama "şeyler" hakkında bilgileri toplayıp toplayıp yargıya varmamak bana daha mantıklı geliyor. Mesela Tanrının veya dinlerin olup olmaması hakkında yüzlerce argüman sunulabilir. "Tanrıya inanıyorum" desem, karşıt görüşün argümanlarını tamamen yok sayıp düşünmemem lazım. Ama insanız, düşünürüz dimi :) peki inanmasak ? Yine Tanrıyı veya dinleri savunan argümanların hepsini yok sayamayız. Sonuç olarak yargısız kalmak; ömür boyu argümanları toplamak, argümanlar sunmak bana daha faydalı geliyor. Konuyu kestirip atmadığımız için ömür boyu sorgulama içinde oluruz ve kesin yargıya varmadığımız için de mesuliyet veya vicdan azabı olmaz
Fenomenoloji, felsefeye kendi çapımda heves etmeme neden olmuştu. Henüz yolun başındayım. Fenomenloji ile ilgili temel algımın kuvvetlenmesine vesile oldu video. Teşekkürler. Çok iyi bir bölümdü.
Özneden ve zihinden de emin olamayız. Kendimi varlığımız ve düşüncelerimizin de var olduğunu bilemeyiz. Beyini maddesel olarak düşünürsek buna bağlı olarak zihni de beynin işlevinde ortaya çıkan şey olarak görürsek. Kendi zihinsel olaylarımız, düşüncelerimiz ve kendimizin de var olduğunu bilemeyiz. Fakat öyle görünüyor ki var olan var. Aslında her şey var. Var olunmayan bir şey olamaz. Yani yok yoktur. Buna hiçlik de denilebilir fakat hiçliğin var olmaması kendi ilkesine ters düşmez. Hiçlik zaten yoktur, olmayandır. Var olan vardır fakat ne olduğunu bilemeyiz. Kendi varlığımızın olduğundan ve bunun farkında olunduğundan da emin olamayız. Bunu nasıl anlatırım bilmem, bilmediğim bir şey daha :)
Her felsefeci Kur’an’ın bazı ayetlerini açıklamaya çalışmış.Bu yüzden tüm filozoflar haklı geliyor bana.Bu videoda “Birisi size bir haber getirdiğinde onu iyice araştırın.”ayetini aklıma getirdi.
Başımızdan eski olma. 74000 abonen var, 74000 kişinin hayatını değiştirdiğine inanıyorum. Yazacak o kadar çok şey var ki keşke seninle bir gün boyunca oturup konuşabilsek. Yurtdışında çalışıyorum 25 yaşındayım yakın bir tarihte türkiye’ye dönme olasılığım var. Ve dönünce sosyoloji okumaya başlayacağım, umarım aynı okulda karşılaşırız. Sağlıcakla kal, yaptığın işten vazgeçme bizi mahrum bırakma. Hep mutlu ol. İyi ki varsın!
Felsefe yapabilmek için okumak ve sonrada okunan üzerinde düşünmek gerek. Çağdaş Türk toplumu sözel bir kültüre sahip...Okumuş 'takımı' bile konuşmayı okumaktan daha kolay ve sonuca varıcı görüyor. Demek istediğim genç bir insan olarak zor bir alanda zor bir çalışma yapıyorsunuz. İşinizi sevmekten vazgeçmeyin...
Sizin şaka yapabileceğinizi düşünemiyorum gerçekten. İyiki edit yapmışsınız. Bu kadar septik deyip içinden geçilen pandemide "antiseptik" stoacıları beklerdim mesela 😂
insan bişeyin varlığını veya yokluğunu kanıtlıyamıyosa bence inanmak istediğine inanmalı, bence var sence yok veya tam tersi, bana saygı duy benden muhabbet bul bu kadar, bana el kaldır o elini kırayım bunuda bil, hayat bundan ibaret
sanat videolarını izlerken acaba ne zaman video atacak diye düşünüyordum ve bildirimde hemen senin videonu görünce açtım izledim. yine çok güzel ama Aristo'dan beri kafa karıştırıcı bir videolar devam ediyor :)))) teşekkürler :)) ayrıca septisizmin çökmesi ile ilgili espri güzeldi ve umarım fenomenolojiyi anlayabilirim. diğer videoları sabırsızlıkla bekliyorum.
Renkler beyaz ışığın kırılmasıyla, belirli bir dalga aralığında tayflardan ibaret. Ama renkler üzerine yargılar, nerden geldiği, herkesin gördüğü kırmızı algısının aynı olup olmadığı gibi bir sürü feksefik mevzu. Septik olmamak için biri beni ikna etsin. Algılarımızın dışındaki dünyayı anlatsın bana.
Yani anladığım kadarıyla septisizmin veya septiklerin dediği şu: Ben, algılarım. Ancak ben, bilebilir miyim bilemez miyim; bu ekstra üzerinde durulması gereken bir soru. Yani ben bal dediğim şeyden/unsurdan bir şey algılarım (tatlılık diye) ancak buradan yola çıkıp da doğrudan "Bal tatlıdır." diyemem ancak "Bal benim üzerimde tatlılık etkisi bırakabilen bir şey." diyebilirim. Yani benim septisizme getirdiğim yorum bu da diyebilirim. Yani bal, tatlılık diye adlandırabileceğim bir etki bırakabilen bir şey ama bunu balın kendiliğine yoramam. Kalkıp da "Balın kendisi tatlıdır." şeklinde bir cümle kurmam, fazlaca abartılı ve iddialı olur.
Sizce felsefeye başlarken felsefe tarihi kitapları ile mi yoksa örneğin bilgi felsefesi varlık felsefesi veya ahlak felsefesi gibi kitaplarla mı başlamak daha mı doğru olur?
Sofie nin dünyasını okurken birçok felsefi kesim ve isimi duymuştum. Felsefe için güzel bir kitap diyebilirim sanırım. Küçük bir uyarı: Sofie çok rahatsız bir karakter gibi gelebilir kitabı okurken. Bana bunu iliklerime kadar hissettirmişti. Onun dışında kitap ilerledikçe güzelleşiyor.
emir jobass felsefi merakları vardı bence tamda yaşına göreydi tamda o yaşlarda sorgulamaya başlıyoruz en azından ben öyleydim. merak ettim beş yaşında gini ne tarz merakları vardı yanlış anlamazsanız
@@versa72 annesine dünyaya şaşırmadığı için ''sen gerçekten de köpek tüylerinin arasındaki bitmişsin'' dediği yeri okuduktan sonra 15 yaşında olduğuna inancım kalmadı.
@@versa72 yaş konusunda da filozofum diyemeyeceğim. Bir filozof şunu yapar bir filozof bunu yapar diyebilecek kadar filozofları araştırmadım. Ancak küçüklüğümden beri birçok şey hakkında düşünmüşümdür. Pek fazla okumadım ama genelde film, dizi gibi şeylerde karşıma çıkan kurgusal ya da gerçek birçok fikir üzerinde defalarca düşünmüşümdür. Psikolojiyi de çok sevdiğim için bilinç benlik gibi konular ilgimi çekiyordu ve bunlar üzerine de düşünüyordum. Yavaş yavaş felsefe okuyup neyin isminin ne olduğunu okudukça aa bunu biliyorum, ben de böyle düşünmüştüm, çok mantıklı dediğim birçok konu oldu. Yani ismini bilmediğim birçok felsefi düşünceyi daha önce düşünmüş kafamın yattığı kadar ileri götürmüştüm de. Ama Sofie de bir tuhaflık var. 15 yaşında olmasına rağmen hayatında ilk defa bir şeyler düşünüyormuş gibi tepkiler veriyor. üstüne üstlük sanki kitabın başında yaratılmış ve öncesinde hiç varolmamış gibi bir karakter. (bu kitabın kendi içinde harika bir şey aslında. Ama yazarın bunu isteyerek yaptığını sanmıyorum.)
Kant'ın "kendinde şey" kavramı burada beliriyor. "kendinde şey" kendisini nasıl gösterirse biz onu öyle tanımlarız. "Kendisi bilinemeyeceği halde düşünülebilen düşüncede var olan, bir tane numen var benim için o da ding an sich. Sistemdeki bütün numenal olan her şey gitti bir tane numen kadı o da kendinde şey. Kant diyordu ki; bu şeyler bana benim ruhumda mevcut olan uzay zaman formunda görünürler. Bu sayede de ben şeylerin kendinde olduğu halinde düşünebilirim. "
16:38 yaptığın espiriyi açıklama gereğinde bulunma acısı:/ (bu arada bu videoyu belki de 4. izleyişim. amac anlamam deği her seferinde bu bilgileri tazelemek istemem harikasınız)
Kanalı yeni keşfettim. Sizi tebrik ederim, gerçekten çok emek verilmiş. Fakat böyle kaliteli içerikli kanalların , saçma sapan kanallara göre az izlenilmesi toplumumuz adına çok üzücü....
septikler suyu bulandiran felsefenin yaramaz cocuklari. onlar olmasaydi farkli dusunceler farkli yollar üretilmezdi kavramlari tekrar tekrar sorgulatan bu yaramazlar gerceklige farkli perspektiflerden bakmamamiz acisindan degerlidirler ve düşünce tembellerine de nefes alacak alan açarlar 😊
Septisizm hakikatin ne olduğunu bilmediklerine yönelik şüpheleri onları askı metoduna götürürken ilerde başka bir septik filozofun “Bir şey bilmediğimizi de bilemeyiz “ görüşü insanı tümden pasif kılar bir duruma getirmektedir. Bu halde durağan bir yaklaşım ile de bir arpa boyu kadar yol alamayacağımızı da ifade etmek isterim.
Henüz hayatın başından haber veriyorum, bu asrın büyük şairlerinden olacağım. Natüralizm kesin görülecek şiirlerimde, felsefe de görülecek büyük oranda ve felsefe kısmı tamamen sana ait Dilara abla. Senin sayende başladım, yine sen ve egom sayemde sevdim. Senin yüzünden sokaklarda yatabilirim, tabiki gururla :d 🌟
"Emin oldugum tek yargı bu yargı dışında hiçbir şeyi bilemenin mümkün olmadıgı" bu yargıdan nasıl emin oldun ? Diger yargılardan emin olmayarak emin oldugum bir yargı ürettim ve bunu ifade ederken hiçbir şeyden emin olmadıgımı şeklinde ifade etseydim kendimi çürütmüş olurdum bir tek emin oldugum şey var emin oldugum tek şey dışında başka şeyleri bilmedigim gibi ifade edilebilir aslında
Kayıtsız olmak veya kesin bir anlam arayışı içinde bulunmak kutupları arasında salınmak. Bu program devam edip etmemesi konusunda kayıtsız kalamam mesela.
Sizi izlerken vicdanım sızlıyor. Keşke elimde olsa ve bana kazandırdığınız zamanın bir kısmını size bağışlaya bilsem: böyle bir şey mümkünse, ilgili varlıklardan rica ederim. ))
Aklıma şu soru takıldı : aslında nesneler bize algılandığıyla tamamen aynı değilse örn: ateş bize sıcaktır duyularmla algıladığım takdirde ancak ateşin özü gerçekten de sıcak olmayabilir. Peki böyle bir belirsizlik varsa algılayan bizler ateşin sıcak olduğunu nasıl emin olacak bir şekilde hissediyoruz veya anlamlandiriyoruz. Nesnenin özü belirsiz olduğu halde biz nasıl bu kadar eminiz. Aslında ateş belki soğuk, o halde sıcak olarak nasıl bilebiliyoruz? Belki videoda değinilmiştir, kaçırmış olabilirim o kısmı. Aklıma takılmıştı o yüzden.
Algılayışımızın veya hissedişimizin kendi içinde yasaları vardır. Bu sebeple o yasalara dayanarak özellikleri belirleyebiliyoruzdur. Zaten burda bahsettiğimiz şüphe emin olmamamızdan kaynaklı olarak doğmuyor mu?
Uzay bilimi ve fizik eski Yunan zamanında bu güne göre çok geriyken şüpheciliğin bu kadar gelişmesi teorilerinin yaygınlaşması o gün için büyük bir başarı diyebilirmiyiz ¿
Antik çağın son videosu dedin ama Aristo yu hatta Platonu bile çok hızlı geçtin. Yeni platonculuğu da atlayacaksın galiba. Eee rönesans a geldiğinde bu tarih boyunca devam eden Aristo-Platon Realizm-idealizm uzlaştırması çabası ne olmuş olacak? Ortaçağ içinde mi flashback yapacaksın?
Türkiye'nin okuyan ve sorgulayan kesiminin buluştuğu nadide kanallardan biri 🥰 İnsana kendini iyi hissettiriyor. Teşekkürler Dilara 👏🏻
Pyrrhon'un felsefesi gerçekten ilginç. Ona göre; uçurumun kenarına geldiğimizde yürümeye devam etmeliyiz çünkü düşüp düşmeyeceğimizi, düşsek bile yaralanıp yaralanmayacağımızı, yaralansak bile ölüp ölmeyeceğimizi bilemeyiz. Pyrrhon bunu sadece söylemekle kalmamış aynı zamanda eyleme dökmüş, kendi felsefesini dibine kadar yaşamış bir insan. Böyle bir hayat sürüp nasıl bu kadar uzun yaşamış diye sorarsanız da bunun yegâne cevabı olarak dostlarının Pyrrhon'u her daim korumalarını veririm. Öğretisini mantıklı bulmayabilirsiniz fakat felsefesini bu kadar benimsemesi gerçekten hayranlık uyandırıcı. Şüpheci Filozof denildiğinde akla gelmesi gereken ilk isim. Ya da belki de bunların hiçbiri doğru değildir, bilmemizin bir imkanı yok.
az önce Felsefenin Kısa Tarihi kitabından Pyrrhon'u bitirdim ve yorumunu gülümseyerek okudum :)
Pyrrhon’un bir filozof olup olmadığı da şüphelidir o zaman…
EĞER şüpheciler olmasaydı bu günlere zor gelirdik bize birşeyler öğrenmenin yolunu açmışlar. esenlikler .
Abone sayınız arttıkça gençlerle ilgili iyi yönde umudum artıyor .
ercan caner benimde 👍
@ bir şeyler
herkesin izlemesi gereken bir kanal! buradaki videoları izleyince okulda bize hiçbir şey öğretmediklerini daha iyi anlıyorum...
Gayet güzel devam eden bir seri, teşekkürler.
Şüpheler amaç değil de araç olduğunda doğru bilgiye ulaşmada etkilidirler. Bu yüzden de Rene Descartes'in "Metodik Septisizm" yönteminden oldukça faydalanırım.
Bana kalırsa belirgin haliyle şüphecilik de bir döngüyü oluşturuyor. Algılarımızla anlam arıyorsak o algıların da geçerliliğinden şüphe etmemiz gerekiyor. Algılarımızı kabul ediyor ve gösterdiği yolun doğruluğundan da eminsek bu sefer şüphelerimiz ortadan kalkıyor. Algıladıklarımızı kabul edip algılayamadıklarımızı da reddedersek bu sefer de kesin yargılarla felsefeyi göz ardı etmiş oluruz. O zaman üzerine düşünmenin de mantığı yok, bilemiyorsak kafamız rahat, huzurluyuz. Buradan da mutluluğun formülü çıkar. Şüpheciliğin sonu şüphesizliğe gidiyor gibi :)
Ahmet Cevizci'nin Felsefe Tarihi kitabında septikler bölümünü okurken izledim videoyu çok başarılı bir anlatım. Tebrikler
Kitabi ayaginiza dusurmeyin sakin😊
"Bizi gerçeklerden ayıran algının kapılarıdır." William Blake
Devamını sabırsızlıkla bekliyorum, her sabah güne bu videolarla başlamak hayattan zevk almamı sağlıyor. Teşekkürler!
Ülkecek bu tarz videolara alışkın değiliz :) Ciddi kafa karıştırıcı oluyor ve bundan dolayı bir kaç kez seyretme ihtiyacı duyuyorum videoları...!
Gerçekten çok ulvi bir iş yapıyorsun. Öğretmek herkeste olan bir meziyet değil ve sen bunu gayet iyi başarıyorsun .Videoya gelince ufaktan kafam karışsada bilgimin az olduğunu bana farkettirdin bu konuya biraz daha yöneleceğim sağlıcakla kalın.
6:53 "Düzensiz olmaya meyilli, sürekli genişleyen bir şeyin kendisine ilişkin kesin bir yargıda bulunamayız demenin kendisi bir yargı değil mi?" cümlesinden sonra videoyu durdurup dinlendim. Ayrıca 9:38 deki kendiniz oluşunuzla ilgili septik yaklaşımınız da takdire şayan hocam.
10 bölüm geriden takip ediyorum gayet güzel gidiyor çok teşekkür ederim.
keşke sizin gibi hocam olsaydı. olaylara bakış açım değişirdi...
Bu videoya başlamadan önce bahsettiğiniz Stoa videosuna gideyim dedim. Hiç de acemice vs bulmadım ben. Gayet samimi. Teşekkür ederim.
Eğitim felsefesi hakkında video yapmayı düşünüyor musunuz?
Pyrron'a göre "doğru bir yargıda bulunamıyoruz çünkü şeylerin yapısı bilinebilir bir yapıda değildir" argümanı bana Platon'un yansımalar dünyasını çağrıştırdı. Her şey bir yansımadan ibaret olduğuna göre hiçbir şeyi tam anlamıyla bilemeyiz bu yüzden de gerçek doğruya ulaşmamızın bir yolu yoktur.
+
Herşey algılarımızdan ibaretse... Ve bize öğretilen şeyleri , biz gerçek olarak algıladıysak. Peki ya algılarımız dışındakiler asıl gerçek olan ise?
Böyle içerikleri çok seviyorum. Teşekkürler Dilozof
Felsefeye başlangıç serisinin videoları daha sık gelmeli orta çağa bir an önce geçmek için sabırsızlanıyorum ✨
Ben 20. Yüzyıl için sabırsızlanıyorum
Bence Bertrand Russell okumalısınız. Video evet daha iyi ama felsefe tarihini Russel'dan okumak da eğlenceli ve bilgilendirici.
absürdizm için hele de nihilizm için heyecanla bekliyorum umarım zaman hızlı geçer
Hangi yıldız dan düştünüz de tanıdım sizi!! Üst insan dan size saygı ve hürmet,,,
Aşık falan olmadın değil mi kadına ?
Şüphe ediyorum bah ha🤩
@@giuseppe350 malumunuz malesef felsefeyle ilgilenen okadar az insan var ülkemde, bu durum beni üzmekte vede yalnız hissetmeme neden olmakta idi.. Şimdi yalnız olmadığımı hissettim))
@wks 89😀bu maddi bir mertebe değil,)) bireysel bir konumdur, mekansız, zamansız bir olgudur.. İnsanın kendisini yeniden yorumlama vede yeniden yapılanmasıdır😀. Sorudaki mananız ğüzel hoşuma gitti 😀üst insan
Ferhat kardeşim, felsefe ile ilgilenen insan sayısı hiçte az değil sandığınız gibi, ben 66 yaşındayım ve 20li yaşlardan beri ilgilenirim ve benim çevremde oldukça geniş bir arkadaş çevrem var. Önceden (bizim gençlik evremizde) kaynaklar sınırlıydı. Şimdi herkes daha şanslı, olanak sınırsız. Kolay değil tabi yine de ama eskiyle de kıyaslanamaz. Kolay gelsin
Pelin hanım, Muhafazakarlık, Modernizm, Post-modernizm, Post-Truth anlayışlarını sizin yorumunuzda dinlemek hayli keyif verici olurdu.
İsminin Dilara olması dışında güzel yorum 👍
“El maksadül esna fi şerhi esmalillahil hüsna “ isimli eserinde gazali tamda bundan bahseder 13:24 ve Tanrı olmadan Tanrının bilinemeyeceğini savlar.
Umarım kısa sürede 500 bin abone sayısına ulaşırsınız. Başarılar diliyorum.
Çektiğin videolar için teşekkür etmek istiyorum. Üç günde 18. videoya gelmişim bile, çok keyifli ve bilgilendirici. Başarılarının devamını dilerim🌸
Hocam emeğinize sağlık. Çok keyifli ve yormadan anlatıyorsunuz hatta öyleki cesaretlenip metin okuması yapasım geldi:) gunumuzde sosyoloji , psikoloji, din gibi bir coj alanda karsimiza cikan bu fenomenolojinin nerden çıktığı kısmına dair soylediklerinizle birlikte zihnimde oturdu . Çok teşekkür ederim 🌹🌹🌹🌹🌹
Leonardo da vinci hakkında bir video çeker misin abla merakla bekliyorum umarım mesajımı görürsün ;)
"Ek" yaparak felsefe ahlakına ne kadar uygun bir iş yaptığını gösteriyorsun, tebrikler :)
Aşırı şekilde septik ve pragmatist olduğumu farkettim. Bilgileri alırım, ama o konuda yargıya varmak zorunda değilsem/işime yaramıyorsa yargısız kalırım. Sadece bilgileri alırım. Bence önemli olan da budur zaten. Videoda takıldığım yer septiklerin üşengeçlikle suçlanması. Tüm filozofları bilmiyorum, ama bence tam tersi bi durum vardır burada. (Tamamen felsefeden ve filozoflardan uzak şahsi görüşümdür). Çünkü bi yargıya varmak birçok açıdan çok tartışmalıdır. Her zaman karşıt argümanlar vardır. O yüzden bir yargıya varmak bir üşengeçlik, sorgulamadan kaçınmadır bana göre. Çünkü artık kestirip atmışızdır o konuyu. Ama "şeyler" hakkında bilgileri toplayıp toplayıp yargıya varmamak bana daha mantıklı geliyor. Mesela Tanrının veya dinlerin olup olmaması hakkında yüzlerce argüman sunulabilir. "Tanrıya inanıyorum" desem, karşıt görüşün argümanlarını tamamen yok sayıp düşünmemem lazım. Ama insanız, düşünürüz dimi :) peki inanmasak ? Yine Tanrıyı veya dinleri savunan argümanların hepsini yok sayamayız. Sonuç olarak yargısız kalmak; ömür boyu argümanları toplamak, argümanlar sunmak bana daha faydalı geliyor. Konuyu kestirip atmadığımız için ömür boyu sorgulama içinde oluruz ve kesin yargıya varmadığımız için de mesuliyet veya vicdan azabı olmaz
Fenomenoloji, felsefeye kendi çapımda heves etmeme neden olmuştu. Henüz yolun başındayım. Fenomenloji ile ilgili temel algımın kuvvetlenmesine vesile oldu video. Teşekkürler. Çok iyi bir bölümdü.
Nedense çok çekici geliyor bu hatun bana
Zen felsefi ile alakalı ayrıntılı bir video yapar mısınız gerçekten bu konu ile alakalı video çok az bilgi veriyor
Başarılarınızın devamını diliyorum
Özneden ve zihinden de emin olamayız. Kendimi varlığımız ve düşüncelerimizin de var olduğunu bilemeyiz. Beyini maddesel olarak düşünürsek buna bağlı olarak zihni de beynin işlevinde ortaya çıkan şey olarak görürsek. Kendi zihinsel olaylarımız, düşüncelerimiz ve kendimizin de var olduğunu bilemeyiz. Fakat öyle görünüyor ki var olan var. Aslında her şey var. Var olunmayan bir şey olamaz. Yani yok yoktur. Buna hiçlik de denilebilir fakat hiçliğin var olmaması kendi ilkesine ters düşmez. Hiçlik zaten yoktur, olmayandır. Var olan vardır fakat ne olduğunu bilemeyiz. Kendi varlığımızın olduğundan ve bunun farkında olunduğundan da emin olamayız. Bunu nasıl anlatırım bilmem, bilmediğim bir şey daha :)
Her felsefeci Kur’an’ın bazı ayetlerini açıklamaya çalışmış.Bu yüzden tüm filozoflar haklı geliyor bana.Bu videoda “Birisi size bir haber getirdiğinde onu iyice araştırın.”ayetini aklıma getirdi.
Başımızdan eski olma. 74000 abonen var, 74000 kişinin hayatını değiştirdiğine inanıyorum. Yazacak o kadar çok şey var ki keşke seninle bir gün boyunca oturup konuşabilsek. Yurtdışında çalışıyorum 25 yaşındayım yakın bir tarihte türkiye’ye dönme olasılığım var. Ve dönünce sosyoloji okumaya başlayacağım, umarım aynı okulda karşılaşırız. Sağlıcakla kal, yaptığın işten vazgeçme bizi mahrum bırakma. Hep mutlu ol. İyi ki varsın!
Şüphecilik, özelikle son 10 yılda yanıltmıyor, sahibini taklaya getirmiyor.
Felsefe yapabilmek için okumak ve sonrada okunan üzerinde düşünmek gerek. Çağdaş Türk toplumu sözel bir kültüre sahip...Okumuş 'takımı' bile konuşmayı okumaktan daha kolay ve sonuca varıcı görüyor. Demek istediğim genç bir insan olarak zor bir alanda zor bir çalışma yapıyorsunuz. İşinizi sevmekten vazgeçmeyin...
Sofie'nin Dünyası romanı tadında bir seri büyük keyifle takip ediyoruz
Bu kanalı bulduğum için çok şanslıyım
Anlatımını, tarzını çok beğendim.
Abone olundu :)
Kuantum fiziğinde gözlemci etkisi dediğimiz şey var ya işte tam o her şey mümkün
Bende septist bir insanım, gerçekten iyi anlatmışsın. Ben birine bunu anlatmaya çalıştığımda hiçbir şekilde anlamıyorlar çünkü anlatamıyorum 😂
Sevgili Dilara , gerçekten çok başarılısın, tez zamanda milyon takipçiye ulaşman dileğiyle 🙏🙏🙏🙏
Sizin şaka yapabileceğinizi düşünemiyorum gerçekten. İyiki edit yapmışsınız. Bu kadar septik deyip içinden geçilen pandemide "antiseptik" stoacıları beklerdim mesela 😂
insan bişeyin varlığını veya yokluğunu kanıtlıyamıyosa bence inanmak istediğine inanmalı, bence var sence yok veya tam tersi, bana saygı duy benden muhabbet bul bu kadar, bana el kaldır o elini kırayım bunuda bil, hayat bundan ibaret
sanat videolarını izlerken acaba ne zaman video atacak diye düşünüyordum ve bildirimde hemen senin videonu görünce açtım izledim. yine çok güzel ama Aristo'dan beri kafa karıştırıcı bir videolar devam ediyor :)))) teşekkürler :)) ayrıca septisizmin çökmesi ile ilgili espri güzeldi ve umarım fenomenolojiyi anlayabilirim. diğer videoları sabırsızlıkla bekliyorum.
Yani tatlılık, benim bala yüklediğim yorumdur. Ama balın kendisidir diyemeyiz.
Renkler beyaz ışığın kırılmasıyla, belirli bir dalga aralığında tayflardan ibaret. Ama renkler üzerine yargılar, nerden geldiği, herkesin gördüğü kırmızı algısının aynı olup olmadığı gibi bir sürü feksefik mevzu. Septik olmamak için biri beni ikna etsin. Algılarımızın dışındaki dünyayı anlatsın bana.
Yani anladığım kadarıyla septisizmin veya septiklerin dediği şu:
Ben, algılarım. Ancak ben, bilebilir miyim bilemez miyim; bu ekstra üzerinde durulması gereken bir soru. Yani ben bal dediğim şeyden/unsurdan bir şey algılarım (tatlılık diye) ancak buradan yola çıkıp da doğrudan "Bal tatlıdır." diyemem ancak "Bal benim üzerimde tatlılık etkisi bırakabilen bir şey." diyebilirim. Yani benim septisizme getirdiğim yorum bu da diyebilirim. Yani bal, tatlılık diye adlandırabileceğim bir etki bırakabilen bir şey ama bunu balın kendiliğine yoramam. Kalkıp da "Balın kendisi tatlıdır." şeklinde bir cümle kurmam, fazlaca abartılı ve iddialı olur.
Sonunda bom çım çım şarkısı geri dönmüşşş🥺😢😁 teşekkürler
Sanki yargıya varmamaktan kastettikleri öznel bir yargıya varmamakmış ama yeterince iyi açıklayamamışlar gibi :D
Teşekkürler dilara abla. Sabah sabah beynimi açtın ohhh
Bir şeyleri anlatmak için kafayı patlattığının farkındayım,🙂teşekkürler
Sizce felsefeye başlarken felsefe tarihi kitapları ile mi yoksa örneğin bilgi felsefesi varlık felsefesi veya ahlak felsefesi gibi kitaplarla mı başlamak daha mı doğru olur?
Hem çok şüpheciyim hem de tuhaf şekilde güvenme potansiyelim var
Seni seviyorum, o guzel kafanin bende de olmasini isterdim ))
Sofie nin dünyasını okurken birçok felsefi kesim ve isimi duymuştum. Felsefe için güzel bir kitap diyebilirim sanırım. Küçük bir uyarı: Sofie çok rahatsız bir karakter gibi gelebilir kitabı okurken. Bana bunu iliklerime kadar hissettirmişti. Onun dışında kitap ilerledikçe güzelleşiyor.
emir jobass neden öyle hissettirmişti bence gayet normaldi
@@versa72 çok yapay bir merakı vardı. Sanki 15 yaşına giriyor gibi değil de 5 yaşına giriyor gibi tepkileri vardı.
emir jobass felsefi merakları vardı bence tamda yaşına göreydi tamda o yaşlarda sorgulamaya başlıyoruz en azından ben öyleydim. merak ettim beş yaşında gini ne tarz merakları vardı yanlış anlamazsanız
@@versa72 annesine dünyaya şaşırmadığı için ''sen gerçekten de köpek tüylerinin arasındaki bitmişsin'' dediği yeri okuduktan sonra 15 yaşında olduğuna inancım kalmadı.
@@versa72 yaş konusunda da filozofum diyemeyeceğim. Bir filozof şunu yapar bir filozof bunu yapar diyebilecek kadar filozofları araştırmadım. Ancak küçüklüğümden beri birçok şey hakkında düşünmüşümdür. Pek fazla okumadım ama genelde film, dizi gibi şeylerde karşıma çıkan kurgusal ya da gerçek birçok fikir üzerinde defalarca düşünmüşümdür. Psikolojiyi de çok sevdiğim için bilinç benlik gibi konular ilgimi çekiyordu ve bunlar üzerine de düşünüyordum. Yavaş yavaş felsefe okuyup neyin isminin ne olduğunu okudukça aa bunu biliyorum, ben de böyle düşünmüştüm, çok mantıklı dediğim birçok konu oldu. Yani ismini bilmediğim birçok felsefi düşünceyi daha önce düşünmüş kafamın yattığı kadar ileri götürmüştüm de. Ama Sofie de bir tuhaflık var. 15 yaşında olmasına rağmen hayatında ilk defa bir şeyler düşünüyormuş gibi tepkiler veriyor. üstüne üstlük sanki kitabın başında yaratılmış ve öncesinde hiç varolmamış gibi bir karakter. (bu kitabın kendi içinde harika bir şey aslında. Ama yazarın bunu isteyerek yaptığını sanmıyorum.)
Çok güzel bir anlatım teşekkürler. Sondaki ekleme de yerinde olmuş 😉
Yer Altından Notlar aracılığıyla buldum bu kanalı. Keşke daha önce haberim olsaydı bu kanalın varlığından
Muhtesemsin. Ilk kez denk geldim. Pisagorla ilgili videon yoksa bekliyoruz
Kant'ın "kendinde şey" kavramı burada beliriyor. "kendinde şey" kendisini nasıl gösterirse biz onu öyle tanımlarız. "Kendisi bilinemeyeceği halde düşünülebilen düşüncede var olan, bir tane numen var benim için o da ding an sich. Sistemdeki bütün numenal olan her şey gitti bir tane numen kadı o da kendinde şey. Kant diyordu ki; bu şeyler bana benim ruhumda mevcut olan uzay zaman formunda görünürler. Bu sayede de ben şeylerin kendinde olduğu halinde düşünebilirim. "
16:38 yaptığın espiriyi açıklama gereğinde bulunma acısı:/ (bu arada bu videoyu belki de 4. izleyişim. amac anlamam deği her seferinde bu bilgileri tazelemek istemem harikasınız)
Kanalı yeni keşfettim. Sizi tebrik ederim, gerçekten çok emek verilmiş. Fakat böyle kaliteli içerikli kanalların , saçma sapan kanallara göre az izlenilmesi toplumumuz adına çok üzücü....
Teşekkürler.
septikler suyu bulandiran felsefenin yaramaz cocuklari. onlar olmasaydi farkli dusunceler farkli yollar üretilmezdi kavramlari tekrar tekrar sorgulatan bu yaramazlar gerceklige farkli perspektiflerden bakmamamiz acisindan degerlidirler ve düşünce tembellerine de nefes alacak alan açarlar 😊
Aklı temel alarak rasyonel temelde analitik düşünmek daha iyidir kanaatimce , septisizm metodolojik olarak diğer türlerine göre daha tutarlıdır
Septisizm hakikatin ne olduğunu bilmediklerine yönelik şüpheleri onları askı metoduna götürürken ilerde başka bir septik filozofun “Bir şey bilmediğimizi de bilemeyiz “ görüşü insanı tümden pasif kılar bir duruma getirmektedir. Bu halde durağan bir yaklaşım ile de bir arpa boyu kadar yol alamayacağımızı da ifade etmek isterim.
Zaten bir arpa boyu kadar yol almaya çalışmanın anlamsızlığını ifade etmiyor mu?
sizi çok takdir ediyorum iyi ki varsınız.
Zeynep Direk'i de çok dinliyorum, sizdeki anlatım daha anlaşılır ama
@@pelindilaracolak felsefeci değilim ama alanda çok etkili bir hoca anladığım kadarıyla
Nedensellik... Ateş pamuk meselesi yani. Ama bana siz biraz farklı yorumladınız gibi geldi.
Okasyonalizm rasyonel bir görüştür bu arada
Ateş ve pamuk olgusuna tam anlamıyla katılıyorum ateş yanar su ışınlayabilir ateş hep yaktığı birşeyi gün gelir yakmaz
Sana bakınca hep Yasemin Yalçın aklıma geliyor Çok benziyorsun
Henüz hayatın başından haber veriyorum, bu asrın büyük şairlerinden olacağım. Natüralizm kesin görülecek şiirlerimde, felsefe de görülecek büyük oranda ve felsefe kısmı tamamen sana ait Dilara abla. Senin sayende başladım, yine sen ve egom sayemde sevdim. Senin yüzünden sokaklarda yatabilirim, tabiki gururla :d 🌟
müthiş ! daha sık devamı gelir umarım
"Emin oldugum tek yargı bu yargı dışında hiçbir şeyi bilemenin mümkün olmadıgı" bu yargıdan nasıl emin oldun ? Diger yargılardan emin olmayarak emin oldugum bir yargı ürettim ve bunu ifade ederken hiçbir şeyden emin olmadıgımı şeklinde ifade etseydim kendimi çürütmüş olurdum bir tek emin oldugum şey var emin oldugum tek şey dışında başka şeyleri bilmedigim gibi ifade edilebilir aslında
Teşekkürler 😊
Kayıtsız olmak veya kesin bir anlam arayışı içinde bulunmak kutupları arasında salınmak. Bu program devam edip etmemesi konusunda kayıtsız kalamam mesela.
Sizi izlerken vicdanım sızlıyor. Keşke elimde olsa ve bana kazandırdığınız zamanın bir kısmını size bağışlaya bilsem: böyle bir şey mümkünse, ilgili varlıklardan rica ederim. ))
Yargıda bulunmaktan kaçınmaliyiz derken kendileri de yargıda bulunmuş oluyor buda onların çelişkisi bence
Şu sınav bitsin gece gündüz videolarını izlemek istiyorum😌😌😊
şüphecinin ulaşabileceği en yüksek zirve sarsılmazlıktır.
Aklıma şu soru takıldı : aslında nesneler bize algılandığıyla tamamen aynı değilse örn: ateş bize sıcaktır duyularmla algıladığım takdirde ancak ateşin özü gerçekten de sıcak olmayabilir. Peki böyle bir belirsizlik varsa algılayan bizler ateşin sıcak olduğunu nasıl emin olacak bir şekilde hissediyoruz veya anlamlandiriyoruz. Nesnenin özü belirsiz olduğu halde biz nasıl bu kadar eminiz. Aslında ateş belki soğuk, o halde sıcak olarak nasıl bilebiliyoruz?
Belki videoda değinilmiştir, kaçırmış olabilirim o kısmı. Aklıma takılmıştı o yüzden.
Algılayışımızın veya hissedişimizin kendi içinde yasaları vardır. Bu sebeple o yasalara dayanarak özellikleri belirleyebiliyoruzdur. Zaten burda bahsettiğimiz şüphe emin olmamamızdan kaynaklı olarak doğmuyor mu?
ateş gibi video
Uzun zamandır beklediğim video😜🤗🥰
Uzay bilimi ve fizik eski Yunan zamanında bu güne göre çok geriyken şüpheciliğin bu kadar gelişmesi teorilerinin yaygınlaşması o gün için büyük bir başarı diyebilirmiyiz ¿
Süphe ve vesvese hayra açılacak gözlerin perdesidir.@
Sevgili Ulus Baker geldi aklima
aklım almıyor ama izlemesi zevkli
hangimizin aklı alıyor ki:)
Epikür de hiç haketmez atlanmayı!
Çok iyi bir video daha tebrik ederim.
Harikasın
harikasın teşekkürler
herseyi bilemiyecegini iddia ediyorsun ama görmedende inanmayiz diyorsunuz
Elinize emeğinize sağlık hocam :)
Seni seviyorum
epokhe ; bir yargıya varmak demek değildir , doğayı araştırmak , hakikatini belirlemeyi amaçlamak değildir , sadece hayatımızı kolaylaştırmak ve veya kalitelileştirmek içindir.
Dilara abla felsefede seni çok sevmemin bir karşılığı var mı ? 💕💕💕
Antik çağın son videosu dedin ama Aristo yu hatta Platonu bile çok hızlı geçtin. Yeni platonculuğu da atlayacaksın galiba. Eee rönesans a geldiğinde bu tarih boyunca devam eden Aristo-Platon Realizm-idealizm uzlaştırması çabası ne olmuş olacak? Ortaçağ içinde mi flashback yapacaksın?
Keske hergün video gelse..🤗
Pyrrhon en mutlu adamlardan biri olarak yaşamış olabilir öğrenecek bir şey kalmadıysa geriye hayatı yaşamak kalıyor 😂😅😅😅