Eşitlik ve adalet kuramları kayboldukça bu ütopik zannettiğimiz hayati yaşamamız çok da imkânsiz gelmiyor. Insanlar çoktan özgürlüğünden vazgeçip hasta olmaya başladı bile. Bizden istenen şey de zaten bu. Özgürlük hakkımızı ellerimizden almak kontrol mekanizmali bir dünya yaratılıyor. Insanlar ya hasta ya fakir ya umutsuz ya da kaygılı bunu fark ettiğim için bir nebze şanslı hissediyorum. Seçilmişler ve al sınıf yaratılıyor. Çoktan adalet yok olmuş. Savaşlar bile suç sayılmıyor. Bize kalan pek bir seçenek yok .
ne kadar güzel özetledin malesef ki öyle bir düzen oluşturulmaya çalışılıyor insanların özgürlükleri yaşama umutları sevinci ellerinden alınmaya çalışılıyor ve böyle hayatlarını devem ettirmeye ve de alt sınıfa itilmeye bunu yapanlar da malesef biz insanlar yapıyoruz ne diyebilirimki çok şey var...
Belki linç yerim, belki yorumum silinir ama anlamadığını söyleyenler olduğu için hikayenin ne anlattığını söyleyeceğim. Eskiden (olması gerektiği gibi) iyi, güzel, yetenekli kişiler ödüllendirilirken; günümüz dünyasında ezilmişlerin gönlünü almak, hiçbir şey olamamışları da memnun etmek (ve belki de sadece kendi çıkarı yani prim kasmak) için bunları öne çıkaranlar var. Yarışmalarda "birinci olan" vasat kişiler, konuşmayı bilmediği halde şarkı söyleme yarışmasına çıkarılan sağırlar, kıyafet reklamlarında mankenlik yapan obezler, kadın güzellik yarışmasını kazanan trans erkekler gibi. Aman bunlar da mutlu olsun, aman bunlar da biraz sahnede görünsün diye dünyada ne estetik anlayışı, ne güzellik ne bir şey kaldı. Sanat, mimari, her konuda böyle. Halbuki bir şeyin en iyisini seçmek hem kaliteyi artırır, hem de diğerlerini daha çok çalışıp çabalamaya iter. Şimdiyse birileri sırf engelliyim, zenciyim, kadınım diye bir şeyler hakettiğini düşünüyor ve alıyor da. Bunu yapanlar iyilik yaptığını düşünürken, aslında bu sefer de gerçek başarılıya, oraya kadar emek vererek gelene haksızlık etmiş oluyor. Baktılar bu hep belirli bir kesim oluyor... neyse. Burada da eğer böyle giderse nasıl bir dünyada yaşayacağımız anlatılıyor. Artık sadece en kötüler yüceltilecek, güzellik, iyilik suç sayılacak. Aynı şimdi de olduğu gibi, "kötüyü iyileştirmeye değil, iyiyi kötüleştirmeye" çalışarak eşitliği sağlamış olacaklar ve ortaya bok gibi bir dünya çıkacak.
Zaten normal hayatta da insanların algısı bu yönde Ben Almanya dayim çalıştığım yerde her milletten insan var Kendini mazlum yada benim karakterim böyle napayım kafasında olanlara diğerleri çok çabuk yaklasiyor veya yakınlık kuruyor Hatalarinin yada bilinçli kötü hareketleri görmezden geliniyor Eğer zeki kültürlü ve kibarsaniz bir köpeğin kediyi gormesi gibi aksiyon alınıyor En önemlisi insanlar içlerindeki kalitesiz yanlarını bir başkası sergilerken kendinlerine yakin görüyorlar ve gerisi zaten malûm.
Peki "başarılı" kişiler gerçekten başarılı oldukları için mi o konuma gelebiliyorlar? bugün ve bundan çok değil 50 yıl önce hala siyahlar, kadınlar, işçiler gibi gibi kişiler ikinci sınıf insan muamelesi görüyordu pozitif ayrımcılığın temeli haksızlığa uğrayan sınıfların bir başkaldırısı olarak nitelendirebiliriz burda amaç iyinin kafasına kafasına vuralım da salaklar başa geçsin değil ki zaten günümüzde hala daha dezavantajlı gruplara karşı nefret besleyen kişiler tarafından bu tarz propagandalar yapılıp pozitif ayrımcılığın saçmalık olduğunu filan savunurlar tabii ki de beyaz götünü yayıp sana kıyasla hedeflerine ulaşması zor gruplara sallamak kolay bu propagandayı ancak sizin gibi hayata tek düze bakan empati yoksunu kişiler yapmaya devam edip sistemin çarkını bir hamster misali döndürebilirU
Bethovene ne diyeceksiniz peki sayın dahi?Ya Sthephan Hawking?Kusura bakma ama saçmalamışsın.İnsanları yargılayıp ezmeyi bırakmalısın.Hiç inanmadığın biri çok önemli bir şey yapa bilir.Maratonda olan 92 yaşında ki kadın gibi.92 yaşında ki cerrah gibi.Ya da bakal çıraklığından gelen Lincoln gibi.İnsanlara saygı duymalıyız ve olduğu gibi kabul etmeliyiz.O tip insanlar t'cizci,sapık,kibirli ve hiç bir faydası olmayanlardan daha faydalı ola bilirler.
Okulda defterime Sırama, ağaçlara Yazarım adını Okunmuş yapraklara Bembeyaz sayfalara Yazarım adını Yaldızlı imgelere Toplara, tüfeklere Kralların tacına En güzel gecelere Günün ak ekmeğine Yazarım adını Tarlalara ve ufka Kuşların kanadına Gölgede değirmene yazarım Uyanmış patikaya Serilip, giden yola Hınca hınç meydanlara adını Kapımın eşiğine Kabıma, kacağıma İçimdeki aleve Camların oyununa Uyanık dudaklara Yazarım adını Yıkılmış evlerime Sönmüş fenerlerime Derdimin duvarına Arzu duymaz yokluğa Çırçıplak yalnızlığa Yazarım adını Geri gelen sağlığa Geçen her tehlikeye Yazarım ben adını Bir sözün coşkusuyla Dönüyorum hayata Senin için doğmuşum haykırmaya EY ÖZGÜRLÜK!..
Sonsuz özgürlük diye birşey olamaz zaten.Eşitlik zaten yok.Zannettik ki dünyada İnsanlar bilinçlendikçe,birbirimize saygılı oldukça özgürlük eşitlik gibi kavramlar yerine oturacak ve insanlar mutlu olacak.Ama öyle olmuyor.Dünyada kurulmuş tuhaf bir düzen var.Gün be gün özgürlüğümüzü kaybediyoruz.Bu hikeyete doğru gidiyor gibiyiz. 1984 ü yaşıyoruz zaten.
mutlak özgürlük hayvanlara mahsustur toplum içinde kurallar çerçevesi içinde eşitçe yaşamak insanoğlu için daha hayırlıdır mutlak özgürlük hakkı insanlara anca ahirette sunulacaktır
Ama özgürlük hakkı da eşit olmalı. Zekası aynı olacak diye insanların aynı olan özgürlük haklarını yiyemezlerdi. Tamamen eşitlik hiçbir zaman mümkün olamaz.
Eşitlik diye bişey yok zaten. O bir yanımsama tıpkı meridyenler gibi biz öyle olduğunu kabul ediyoruz. Doğaya bak hiç bir canlı eşitlik talep etmiyor. Bi alfa var ve onun etrafında dönüyor düzen. Tavuklarda da bu böyle bi aslan sürüsünde de.
Eşitlik demek herkesi eşit yapmak demek olsaydı herkesi bir cinsiyete çevirip, görünüşlerini de eşit yapman gerekirdi ameliyatlarla. Videodaki tarzda bir eşitlikten hiç kimse bahsetmedi, komünizm fikri böyle bir şey değildi mesela. Bu fantezi sadece.
Başlığı ilk gördüğümde 'insanların eşitlik değerleri için kendi özgürlüklerini feda eden kahramansal karakterler' canlandı gözümde. Eşitliği içgüdüsel olarak o kadar pozitif algılıyoruz ki negatif yanlarini da göze alıp objektif değerlendirmek pek zor oluyor maalesef.
İnsan özellikleri asla eşit olamaz her zaman birileri digerinden daha fazla geliştirir kendini bu sefer diger kişi kendini geliştirmemiş olur ve zaman harcamamiş ama eger geliştirmeyen geliştiren ile eşit olursa eşitlik bozulmaz mi ?
Sonuna kadar izledimde bir şey anlamadım bazı filmlerdeki olaylarıda anlamıyorum mesela matrix evreni inception gibi filmleri izlerkende anlamıyorum bitiyor film bilinmezlik kaplıyor bu kanalda biraz öyle gibi anlatılan hikayeler düşünmeye sevk ediyor düşünemeyince kalıyorsun ama zevkli yinede anlamaya çalışıyorum en azından beyin yok ama olsun.kral adam.
Salam mən bir filim axdarıram adını xatırlıya bilmirəm.uşaqları kacırırlar ailələrin zihnindən cocuqları sililər kimsə cocuqları oldugunu hatırlamıyorlar yalnız bir anne biZim oglumuz var deyir kimsə inanmır kocasıda inanmır oglunun sinif yoldaşının atasını tapır ona danışır ki bizim uşaqlarımız var idi indi kimsə xatırlamır.sonra o ataya evlərinin 1otagını kagızdarı sokur gosderirki bura sənın qızının otagı idi o da xatirlayir birlikdə axdarmaga başlayirlar o filmə yarı baxmışdım indidə adını bilmirəm deyə baxa bilmirəm
İnsanların eşit haklara sahip olmaları gerektiği iddiasını, yanlış bir şekle büründürüp o değiştirilmiş halini eleştiren bir hikaye bence. Buna bilimde “saman adam safsatası” deniyor. Dünyada, tarih boyunca hiç kimse İnsanların eşitliği derken, böyle bir ucubenin hayali kurmadı. Neyin kafasında, bu hikayenin yazarı? İnsanlarıın hukuk önünde eşit oldukları, hayata başlarken fırsat eşitliğine sahip olmaları. Hayal daima bu olmuştur ve böyle bir hayal asla hikayedeki gibi bir sonuç doğurmaz. Tam tersine, insanların fırsat eşitliği olmazsa, yeteneği olmayan ama hayata zengin bir babanın oğlu olarak başlamış bir çocuğu müzisyen yapmak zorunda kalırız. O eğitimi alamayacak kadar yoksul bir çocuk, yetenekli olduğu halde müzisyen olamaz. Hayalini bile kuramaz. Fırsat eşitliğinin olmadığı yerde liyakatsiz insanlar her alanda en yükseklere gelirler.
Hikayenin devamında Türkiye'den bahsedilmesi bekledim bu garip ülkede çoğu insana hiçbir handikap takılmadığı halde handikaplı halimizle aynı olduklarını okudum falan diye bir gönderme bekledim 😂😂
Dinlerken beni epey korkutan ama gerçekleşmesinin de mümkün olacağını düşündüğüm bir hikaye, gerçekten etkisindeyim hala tüylerim diken diken oldu.
Sizi kız arkadaşım sayesinde keşfettim. Paylaşımlarınız için çok teşekkür ederim. Bana çocukluk yıllarımdaki radyo tiyatrosunu hatırlattınız.
Eşitlik ve adalet kuramları kayboldukça bu ütopik zannettiğimiz hayati yaşamamız çok da imkânsiz gelmiyor. Insanlar çoktan özgürlüğünden vazgeçip hasta olmaya başladı bile. Bizden istenen şey de zaten bu. Özgürlük hakkımızı ellerimizden almak kontrol mekanizmali bir dünya yaratılıyor. Insanlar ya hasta ya fakir ya umutsuz ya da kaygılı bunu fark ettiğim için bir nebze şanslı hissediyorum. Seçilmişler ve al sınıf yaratılıyor. Çoktan adalet yok olmuş. Savaşlar bile suç sayılmıyor. Bize kalan pek bir seçenek yok .
ne kadar güzel özetledin malesef ki öyle bir düzen oluşturulmaya çalışılıyor insanların özgürlükleri yaşama umutları sevinci ellerinden alınmaya çalışılıyor ve böyle hayatlarını devem ettirmeye ve de alt sınıfa itilmeye bunu yapanlar da malesef biz insanlar yapıyoruz ne diyebilirimki çok şey var...
@@hakanunsal9856ne zaman ki kadın özgürlüğü konuşulmaya ve yapılmay basladi toplumun dengesi şasti ve durum bu işte
Belki linç yerim, belki yorumum silinir ama anlamadığını söyleyenler olduğu için hikayenin ne anlattığını söyleyeceğim. Eskiden (olması gerektiği gibi) iyi, güzel, yetenekli kişiler ödüllendirilirken; günümüz dünyasında ezilmişlerin gönlünü almak, hiçbir şey olamamışları da memnun etmek (ve belki de sadece kendi çıkarı yani prim kasmak) için bunları öne çıkaranlar var. Yarışmalarda "birinci olan" vasat kişiler, konuşmayı bilmediği halde şarkı söyleme yarışmasına çıkarılan sağırlar, kıyafet reklamlarında mankenlik yapan obezler, kadın güzellik yarışmasını kazanan trans erkekler gibi. Aman bunlar da mutlu olsun, aman bunlar da biraz sahnede görünsün diye dünyada ne estetik anlayışı, ne güzellik ne bir şey kaldı. Sanat, mimari, her konuda böyle. Halbuki bir şeyin en iyisini seçmek hem kaliteyi artırır, hem de diğerlerini daha çok çalışıp çabalamaya iter. Şimdiyse birileri sırf engelliyim, zenciyim, kadınım diye bir şeyler hakettiğini düşünüyor ve alıyor da. Bunu yapanlar iyilik yaptığını düşünürken, aslında bu sefer de gerçek başarılıya, oraya kadar emek vererek gelene haksızlık etmiş oluyor. Baktılar bu hep belirli bir kesim oluyor... neyse. Burada da eğer böyle giderse nasıl bir dünyada yaşayacağımız anlatılıyor. Artık sadece en kötüler yüceltilecek, güzellik, iyilik suç sayılacak. Aynı şimdi de olduğu gibi, "kötüyü iyileştirmeye değil, iyiyi kötüleştirmeye" çalışarak eşitliği sağlamış olacaklar ve ortaya bok gibi bir dünya çıkacak.
Mükemmel bir açıklama tam olarak düşündüğümü yazmışsınız 🙏
Bu düşünce sadece batıda var iyiki
Zaten normal hayatta da insanların algısı bu yönde Ben Almanya dayim çalıştığım yerde her milletten insan var Kendini mazlum yada benim karakterim böyle napayım kafasında olanlara diğerleri çok çabuk yaklasiyor veya yakınlık kuruyor Hatalarinin yada bilinçli kötü hareketleri görmezden geliniyor Eğer zeki kültürlü ve kibarsaniz bir köpeğin kediyi gormesi gibi aksiyon alınıyor En önemlisi insanlar içlerindeki kalitesiz yanlarını bir başkası sergilerken kendinlerine yakin görüyorlar ve gerisi zaten malûm.
Peki "başarılı" kişiler gerçekten başarılı oldukları için mi o konuma gelebiliyorlar? bugün ve bundan çok değil 50 yıl önce hala siyahlar, kadınlar, işçiler gibi gibi kişiler ikinci sınıf insan muamelesi görüyordu pozitif ayrımcılığın temeli haksızlığa uğrayan sınıfların bir başkaldırısı olarak nitelendirebiliriz burda amaç iyinin kafasına kafasına vuralım da salaklar başa geçsin değil ki zaten günümüzde hala daha dezavantajlı gruplara karşı nefret besleyen kişiler tarafından bu tarz propagandalar yapılıp pozitif ayrımcılığın saçmalık olduğunu filan savunurlar tabii ki de beyaz götünü yayıp sana kıyasla hedeflerine ulaşması zor gruplara sallamak kolay bu propagandayı ancak sizin gibi hayata tek düze bakan empati yoksunu kişiler yapmaya devam edip sistemin çarkını bir hamster misali döndürebilirU
Bethovene ne diyeceksiniz peki sayın dahi?Ya Sthephan Hawking?Kusura bakma ama saçmalamışsın.İnsanları yargılayıp ezmeyi bırakmalısın.Hiç inanmadığın biri çok önemli bir şey yapa bilir.Maratonda olan 92 yaşında ki kadın gibi.92 yaşında ki cerrah gibi.Ya da bakal çıraklığından gelen Lincoln gibi.İnsanlara saygı duymalıyız ve olduğu gibi kabul etmeliyiz.O tip insanlar t'cizci,sapık,kibirli ve hiç bir faydası olmayanlardan daha faydalı ola bilirler.
Okulda defterime
Sırama, ağaçlara
Yazarım adını
Okunmuş yapraklara
Bembeyaz sayfalara
Yazarım adını
Yaldızlı imgelere
Toplara, tüfeklere
Kralların tacına
En güzel gecelere
Günün ak ekmeğine
Yazarım adını
Tarlalara ve ufka
Kuşların kanadına
Gölgede değirmene yazarım
Uyanmış patikaya
Serilip, giden yola
Hınca hınç meydanlara adını
Kapımın eşiğine
Kabıma, kacağıma
İçimdeki aleve
Camların oyununa
Uyanık dudaklara
Yazarım adını
Yıkılmış evlerime
Sönmüş fenerlerime
Derdimin duvarına
Arzu duymaz yokluğa
Çırçıplak yalnızlığa
Yazarım adını
Geri gelen sağlığa
Geçen her tehlikeye
Yazarım ben adını
Bir sözün coşkusuyla
Dönüyorum hayata
Senin için doğmuşum haykırmaya
EY ÖZGÜRLÜK!..
Zülfü livaneli
Paul Eluard’ın şiiridir
Götaneli
Teşekkürler Üstat.. George Orwell'in 1984 romanı gibi❤
Half life belgeselinden sonra dinleyince, handikaplar combine'ın insanlara uygulayacağı türden bir kısıtlamaymış gibi geliyor
Thorfinn
İlk takipçilerindenim şu youtube camiasında kaliteli içerik üreten nadir insanlardansın vesselam.
Vesselam😊
Ne kadar uzak ve distopik gelse de çok olası bir avrupa birliği geleceği gibi geldi bana.
Aynen kardeşim, en ufak bir sıkıntıda kıyameti koparan eylemler yapan Avrupa halkı boynuna mermi dolu zincir takacak. Aynen..
Oda Avrupanın bileceği iş.Biz oturduğumuz yerden karışmayalım.Onlar yeterince bilimde,teknolojide vb ileri.
Bayılıyorum böyle kısa hikaye incelemelerine. Sesine emegine sağlık.
Özgürlük kendini özgür hissetmekten fazlası değildir.
😂😂
Aşıdan sonra geçmeyen kulak çınlaması ve bu hikaye korkutucu.
Nietzsche'ye saygı duruşu niteliğinde olmuş
Arkadaşlar aynı olmak ile eşit olmak farklı şeylerdir. Bunun karıştırıldığını ve eşitliğin yanlış anlaşıldığını düşünüyorum.
Sonsuz özgürlük diye birşey olamaz zaten.Eşitlik zaten yok.Zannettik ki dünyada
İnsanlar bilinçlendikçe,birbirimize saygılı oldukça özgürlük eşitlik gibi kavramlar yerine oturacak ve insanlar mutlu olacak.Ama öyle olmuyor.Dünyada kurulmuş tuhaf bir düzen var.Gün be gün özgürlüğümüzü kaybediyoruz.Bu hikeyete doğru gidiyor gibiyiz. 1984 ü yaşıyoruz zaten.
mutlak özgürlük hayvanlara mahsustur toplum içinde kurallar çerçevesi içinde eşitçe yaşamak insanoğlu için daha hayırlıdır mutlak özgürlük hakkı insanlara anca ahirette sunulacaktır
Aslına bakarsanız bu senaryo çoktan gerçekleşti.
Bu kanalda dinlediğim en korkunç hikaye bu olabilir.
Pozitif özgürlük ve negatif özgürlük ayrımı. Pozitif özgürlük kulağa adil gelse bile totaliter yapıyı nasıl doğuracağını güzel anlatmış.
teşekkür ederiz...
Sesi büyüleyici 🎉
Ama özgürlük hakkı da eşit olmalı. Zekası aynı olacak diye insanların aynı olan özgürlük haklarını yiyemezlerdi. Tamamen eşitlik hiçbir zaman mümkün olamaz.
Eşitlik eşittir.
- hayvançiftliğindekiDomuz
Eşitlik diye bişey yok zaten. O bir yanımsama tıpkı meridyenler gibi biz öyle olduğunu kabul ediyoruz. Doğaya bak hiç bir canlı eşitlik talep etmiyor. Bi alfa var ve onun etrafında dönüyor düzen. Tavuklarda da bu böyle bi aslan sürüsünde de.
@@Abdullah-22ymtr"Bütün hayvanlar eşittir ama bazı hayvanlar diğerlerinden daha eşittir.
-Napolyon
Eşitlik demek herkesi eşit yapmak demek olsaydı herkesi bir cinsiyete çevirip, görünüşlerini de eşit yapman gerekirdi ameliyatlarla. Videodaki tarzda bir eşitlikten hiç kimse bahsetmedi, komünizm fikri böyle bir şey değildi mesela. Bu fantezi sadece.
@@muhammedalicanturk3097 " fikir başka başka olmasa koyun kurt ile gezer di "
Bi "Sihirli Hikaye" olmasa da gayet güzel 😅 Emek Emek
Başlığı ilk gördüğümde 'insanların eşitlik değerleri için kendi özgürlüklerini feda eden kahramansal karakterler' canlandı gözümde. Eşitliği içgüdüsel olarak o kadar pozitif algılıyoruz ki negatif yanlarini da göze alıp objektif değerlendirmek pek zor oluyor maalesef.
Seviyorum seni üstad var ol.
cesur yeni dünya kitabındaki soma ve 1984 deki propaganda projeleri gibi bi hikaye
Cesur yeni dünya biraz daha liberalizm eleştirisi gibi aslında
Teşekkürler.
Şahane bi hikaye olmuş. ♥
Çok iyi hikaye çok iyi anlatım
Uyku için yeni bir video daha!
Konu çok iyi ya❤
Abiiiii
portal belgeselinde var mısın? ne zaman çıkacakkkk
Sevgili shockvoice bunun bir de kısa filmi yok muydu
İnsan özellikleri asla eşit olamaz her zaman birileri digerinden daha fazla geliştirir kendini bu sefer diger kişi kendini geliştirmemiş olur ve zaman harcamamiş ama eger geliştirmeyen geliştiren ile eşit olursa eşitlik bozulmaz mi ?
eşitlik bozulmaz adalet bozulur.
Rüya'nın Öte Yakası kitabıyla benzerlik göstermiş
Eşütlik ile adaleti karıştırmak ahmaklıktan öte değildir her eşitlik iyi değildir
Black Mirror bölümü gibi
Teşekkürler
Çok güzel hikaye
Merhaba, alıntıysa kaynağı yazar mısınız 🙏
Açıklamalarda yazıyor.
imparator ve balerinin dansını sanki oscar wilde yazmış gibi
Dünyanın bir köşesinde bir gün bu hikaye gerçekliğin ta kendisi olacak, umuyorum ki ne ben ne de sevdiklerim bugünleri görmez.
150 IQ ölçüldükten sonra tinnitus’a yakalanmama benzettim. Kulağa gelen o ses odaklanmayı imkansızlaştırıyor.
2081 Tanrı hala ayni yerde!
Ghost in the shell içerikleri olsa Matrix tadı verir.
Emeğine sağlık
güzel hikayeydi
Kitabın adı nedir?
Mad max in yapımcıları bu nu film yapar. :) bence yapilmali
Bu kitapsa kitap ismi nedir hikaye veya devami da varsa ogrenebilirmiyim
Harrison Bergeron
@@celekula knkam çıkmadı
Açıklama kısmına bakabilirsin
"Handikap"
Güzeldi
Bu ikisi sevgilimi anlamadım şimdi ?
Korkunç bir gelecekmiş.
Enteresan
Sonuna kadar izledimde bir şey anlamadım bazı filmlerdeki olaylarıda anlamıyorum mesela matrix evreni inception gibi filmleri izlerkende anlamıyorum bitiyor film bilinmezlik kaplıyor bu kanalda biraz öyle gibi anlatılan hikayeler düşünmeye sevk ediyor düşünemeyince kalıyorsun ama zevkli yinede anlamaya çalışıyorum en azından beyin yok ama olsun.kral adam.
Salam mən bir filim axdarıram adını xatırlıya bilmirəm.uşaqları kacırırlar ailələrin zihnindən cocuqları sililər kimsə cocuqları oldugunu hatırlamıyorlar yalnız bir anne biZim oglumuz var deyir kimsə inanmır kocasıda inanmır oglunun sinif yoldaşının atasını tapır ona danışır ki bizim uşaqlarımız var idi indi kimsə xatırlamır.sonra o ataya evlərinin 1otagını kagızdarı sokur gosderirki bura sənın qızının otagı idi o da xatirlayir birlikdə axdarmaga başlayirlar o filmə yarı baxmışdım indidə adını bilmirəm deyə baxa bilmirəm
Julianne Moore oynamıştı, onun filmlerinden bulursunuz ben de filmin adını unuttum
Buldum ismini Forgatten.. iyi seyirler
@@selmasahin7729 sag olun
@@selmasahin7729 təşəkkür edirəm.
@@selmasahin7729 baxdım can o deyil
🙏
Sonunda kafasına mı sıkmış yani
hayırr polisler yakaladi vurdu
abi liberal misin?
Ben konuyu hiç anlamadım. Neden dans ediyorlar?
Metafrum var kanka
Ayn rand ego okuyunnnn
İnsanların eşit haklara sahip olmaları gerektiği iddiasını, yanlış bir şekle büründürüp o değiştirilmiş halini eleştiren bir hikaye bence. Buna bilimde “saman adam safsatası” deniyor. Dünyada, tarih boyunca hiç kimse İnsanların eşitliği derken, böyle bir ucubenin hayali kurmadı. Neyin kafasında, bu hikayenin yazarı? İnsanlarıın hukuk önünde eşit oldukları, hayata başlarken fırsat eşitliğine sahip olmaları. Hayal daima bu olmuştur ve böyle bir hayal asla hikayedeki gibi bir sonuç doğurmaz. Tam tersine, insanların fırsat eşitliği olmazsa, yeteneği olmayan ama hayata zengin bir babanın oğlu olarak başlamış bir çocuğu müzisyen yapmak zorunda kalırız. O eğitimi alamayacak kadar yoksul bir çocuk, yetenekli olduğu halde müzisyen olamaz. Hayalini bile kuramaz. Fırsat eşitliğinin olmadığı yerde liyakatsiz insanlar her alanda en yükseklere gelirler.
Hikayenin devamında Türkiye'den bahsedilmesi bekledim bu garip ülkede çoğu insana hiçbir handikap takılmadığı halde handikaplı halimizle aynı olduklarını okudum falan diye bir gönderme bekledim 😂😂
İlk yorum selamlar
Anti kominist propaganda sezdim bi tık
Zaten öyle, ve olmalı da
@@ahmeterenlacinbala hayırdır sen otorite misin
@@ozgurozce hayır, fikrimi belirtiyorum. Otorite istesem sol fikirlere sempati duyardım
@@ahmeterenlacinbala ve olmalı da ifaden ortada
@@ozgurozce özür diliyorum. Ve olması gerektiğini düşünüyorum. Oldu mu şimdi?
ilk,
Teşekkürler.