Yaratıcılık ve Sembolik Çocuk
HTML-код
- Опубликовано: 16 окт 2024
- #NihanKaya #Jung #sembolikcocuk
Reel çocuk, sembolik çocuk, içimizdeki çocuk, çocuk arketipi nedir?
Bu çocuk kim?
"Yaratıcılık, yeni bir şey vücuda getirme kabiliyetidir." Frank Barron
Her şey zıddıyla birlikte vardır.
İlham gelebilmesi için çok çalışmak da gereklidir.
İçimizdeki anne-baba içimizdeki çocuğu bastırıyor ve kendimiz olmamıza izin vermiyor.
"Hiçbir şey çocuğun dünyaya gelmesini istemez ama çocuk buna rağmen doğar."
İnsanın içindeki tanrısal taraf tekamül edebilmesindedir.
Bir şeye Tanrı dediğimizde onu tanımlamış oluruz ve onun tanımlanamaz özelliğiyle çelişmiş oluruz.
Jung da zihnimizdeki Tanrı imgesini tanrının kendisi zannetmemizden rahatsızdır.
"İyi bir teori kadar pratik bir şey yoktur." - Kurt Lewin
Bahsi geçen kitaplar:
Fildişi Kuyu - Nihan Kaya
Nietzsche and Jung - Lucy Huskinson
Mysterium Coniunctionis - Jung
Essays on a Science of Mythology - Jung and Kerenyi
-
/ nihanka7
/ nihanka
içimdeki bu zıtlıkları fark ettiğimden beri bunu olumsuz bir şeymiş gibi yorumluyordum, oysa sizin anlattığınıza göre bu yaratıcılığa açılan bir kapıymış. 22 yaşındayım ve hayattan ne istediğimi, neyi sevdiğimi tam olarak bilemiyorum. bunu bilemediğim için suçlu ben değilmişim, ailemin ve toplumun bana yaklaşım biçimi bunu oluşturmuş. çok teşekkür ederim, farkındalık oluşturuyorsunuz bende. bilgilerinizi paylaşmaya devam edin lütfen 🙏🏻 kadın-erkek ve zıtlıklar üzerine videolarınızı bekliyorum. sevgiler💖
Sinan Canan beyle yaptığınız bir röportajınızı dinleyerek keşfettim sizi Nihan hanım . Son bir haftadır videolarınızı izliyorum. Sabahları yürüyüş yaparken spotify dan tekrar dinleyerek ögrendiklerimin üstünden geçiyorum .. Kitaplarınizin da bazılarını temin ettim okuyacağım hepsini. Sizi o kadar iyi dinleyip içselleşirmek istiyorum ki, söylediğiniz gibi teoride iyi öğrenip pratikte de daha iyi anne olabilmenin yollarını arıyorum. 5 ve 2,5 yaşlarında iki çocuğum var . Çocuklarımdan içtenlikle özür diledim. Onları geçiştiren cevaplarla sabırsız davranarak yaşadığımı farkettirdiniz bana. Şimdi onları keşfedilecek, bana çok şey öğretecek, benim içimdeki çocuğu iyilestirmem için hayatıma gelmiş iki mucize gibi bakınca daha sabırlı biri olmaya başladım. Sorduklarını dikkatle cevaplamaya çalışıyorum. Daha az yoruldugumu ve çocuklarımla geçirdiğim zamandan keyif almaya başladıgımı görüyorum.Hayatıma sunduğunuz bu farkındalık için size en içten duygularimla teşekkür ederim.
Ah nihan hocam ah!!!
Hem de ne bastırılma!!!
Bayıldım. Sizi dinlerken birçok kapı açıldı zihnimde. Önceden biriktirdiğim fikirler bir adım daha ilerlediler. Yüreğinize sağlık, teşekkürler.
Hocam görüşleriniz ufuk genişletici. Teşekürler
Çocuklarınız sizin çocuklarınız değil,
Onlar kendi yolunu izleyen Hayat’ın oğulları ve kızları.
Sizin aracılığınızla geldiler ama sizden gelmediler
Ve sizinle birlikte olsalar da sizin değiller.
Onlara sevginizi verebilirsiniz, düşüncelerinizi değil.
Çünkü onların da kendi düşünceleri vardır.
Bedenlerini tutabilirsiniz, ruhlarını değil.
Çünkü ruhlar yarındadır,
Siz ise yarını düşlerinizde bile göremezsiniz.
Siz onlar gibi olmaya çalışabilirsiniz ama sakın onları kendiniz gibi olmaya zorlamayın.
Çünkü hayat geriye dönmez, dünle de bir alışverişi yoktur.
Siz yaysınız, çocuklarınız ise sizden çok ilerilere atılmış oklar.
Okçu, sonsuzluk yolundaki hedefi görür
Ve o yüce gücü ile yayı eğerek okun uzaklara uçmasını sağlar.
Okçunun önünde kıvançla eğilin
Çünkü okçu, uzaklara giden oku sevdiği kadar
Başını dimdik tutarak kalan yayı da sever. Halil CİBRAN
Sizin vidiolarınızı izlemek inanılmaz bir içgörü, farkındalık ve ilham kaynağı benim için. Vidiolarınızdaki samimiyet ve doğallık sebebi ile sizinle karşılıklı sohbet ediyormuşum hissini veriyor bana. Fikirlerinizi, bizzat sizin ağzınızdan dinliyor olmak anlaşılırlığınızı çok çok arttırıyor. Emeğinize sağlık. İyi ki varsınız. Dilerim öğrenme, yazma, anlatma ve kendi içsel yolculuğunuzda şans, umut, mutluluk, keyif, huzur hep sizinle olsun. Sevgilerimle.
🤍🌱..... tüm bahsettiklerinizi hem yatay hem dikey olarak, son derece anlaşılabilir son derece keyifli anlatımınız beni benden alıyor Nihan hocam , yine çok teşekkürler ... 🙌💕
Çok kaliteli bir izlenim oldu. Bence kendi benliğinden uzak olan insanın çektiği eziyet çok buyuk.
Harikulade 👏❤️
Emeğinize sağlık 🎈
Hele son bir kaç cümleniz
mükemmel bir video olmuş. teşekkürler.
Güzel video için teşekkür ederim. Benim kendime aldığım en temel üç ders şu oldu. 1) A+B=AB'yi kabul etme. A ve B biraraya geldiği zaman miktar olarak üstüste konulmanın ötesinde yeni işbirlikleri, yeni bağlantılar ve farklı olasılıklar da getirir. bu bir zihniyet. Arkadaşınla mesela yemek söylerken bile, sen A'yı o B'yi söylediği zaman ayrı ayrı A ve B yemektense, ikiniz yemek paylaşımı yapabilir ve hem A'nın hem B'nin tadına varabilirsiniz. Basit bir çıkarım ama her yerde bunun peşinde olmak 2) Hiçbir şey saf halde değildir. Güzeli, daha güzelin yanına koysan görece çirkinlik ortaya çıkar, zengini Jeff Bezos'un yanına koysan dilenci kalır. Genellemelerden uzak dur. 3) "Sembolik çocuk" güzel bir terim oldu benim için. Hayatımızda gördüğümüz herşeyin bir de sembolik anlamı var. ilgisiz şeyler bu anlam boyutunda birleşir. Önümdeki olaylar ve şeylerin bir de "sembolik anlamını" soracağım.
videoları not alarak dinliyorum desem.. hepsi ders niteliğinde benim için
Tum bu farkindaliga nasil vardiniz merak ettim. Gercekten cok farkli bilgiler aktariyorsunuz..
Peki bu aileler ve bu eğitim sistemi ile nasıl olacak da yaratıcılığımızı çıkarabilicez herhangi bir şey yapmak istesek bile bi şekilde para kazanmamız gerekiyor o yaptığımız iş para getirmeyen bir iş olabilir.
Sembolik çocuk tan bahsetmek konuşmalarınızı anlamamızda çok aydınlatıcı oldu. Belki yaratıcılığı beslemek,"cocugu" yaşatmak veya "Yeni çocuklar dogurmak" için teorik yaklaşımlar veren önerileri paylasmayi dusunebilirsiniz. Teşekkürler
Başka türlü size nasıl ulaşabilirim, size ulaşmak mıdır amacım yoksa bir "public" düşünme halı midir bilmeden ama şimdi size maddeler halinde, 4 yıllık bir tam zamanlı babanın mutluluklarını, çıkmazlarını, sorularını yazacağım; bunlardan birilerine (sizinde ilginizi celp eden bir madde olursa şayet) birşeyler yazarsanız beni heyecanlandırmış olursunuz (ilk adam akıllı RUclips yorumum onunda etkisi olsa gerek heyecan derken). Başlamadan şunu diyeyim birçok videonuzu izledim. Kitaplarınızdan ikisini gelirlerse okumaya niyet ettim. Birde niye maddeler halinde yazmayı tercih ettim onu anlattım 1 daha kolay çünki düşüncelerim yarım yamalak 2 hemence daldan dala atlama kolaylığı var. Şimdi…
1_ çocukları koruma konusunda hem fikiriz. Onların maruz kaldıkları şiddetin (kaş çatmak dahil) daha yıkıcı bir etki yarattığını kliniksel olarak ıspatlı olduğunu kaç kere dediniz. Bir baba olarak soruyorum. İnsanın içindeki şiddeti, kızgınlığı, agresyonu, hayıflanmayı, kırılmaları nasıl ifade etmesini beklersiniz. Bu hisler "bakması en zor olan" insan yavrusuna karşı belli sıklıklarla vuku bulur bilirsiniz ki. Bir keresinde şuna benzer bir ifade kullandığınızı hatırlıyorum: bu negatif hislerin kaynağı o değil sizsiniz. Bunu günlük hayattaki açılımını pek idrak edemiyorum. Mesela kurallar kunusunda. Bu kuralları hemen kabul etmesinide beklemiyorum efendi beyin hatta kurallara karşı çıkmasına hemen hemen her gün hakkı olduğunu düşünüyorum gelin görün ki günün sonunda piller bitmişken ikimizde de yatağa girmeden önceki hazırlıkları 3üncü kez ard arda red etmesi mesela. Bir yatak yorgan ustası olarak beni çileden çıkartabiliyor. Babanın yaşadığı çaresizlik ve kızgınlığı yüksek sesle ve kaş çatarak ifade etmesi ne kadar büyük bir suçtur ve bu hisleri bastırmak onu birazda kandırmak değil midir? Öyle ya neredeyse yalan söylemeye denk, sonuçta içten içe kızıyorum ama ona canım cicim diyorum.
2_ Ondan sıkça özür diliyorum sıkça hata yaptığım için. Bir yerden sonra özürlelerimin laçkalaştığı hissine kapılıyorum. Şöyle düşünün sanki artık özür dilemelerim değersizleşiyorlarmış gibi. Bu derdin bir dermanı var mıdır yoksa derdim bana derman mıdır😸?
3_ on adımda onbir adım atmak gibi bir kolay yöntem sormuş gibi olmayım... hanımlanda her konuda hem fikir değiliz bu beni çok zorluyor (allahtan sadece bazı günler). Bunun bey efendi tarafından bilinmesi çok hızlı oluyor. Bu onun için bir kazanç belki ama ben eşitliğin erkek tarafı olarak kendimi nasıl koruyabilirim?
Çok yoruldum devam edeceğim.
P.S. yazdıklarımdan pek memnun olmadım. İfade ederken yazılı kendimi, düşüncelere karşı gelmedi pek cümleler.
Aynılaşma, tek tipleşme ile çocukluk yani yaratıcılık sona eriyor demek ki.. Bence Jung kesinlike haklı. O zaman çocuktaki farklılıkları, dalgalanmaları, bizim alışık olmadığımız her buluşunu kesinlikle gözardı edemeyiz. Onun bizi var etmesine olanak tanımaktan başka bir seçeneğimiz olmamalı. Belki bir eğitimci olduğumdan çocuk arkatipinden her seferinde reel çocuğa geçiyorum. Çocukluk hep engellenen bir durum aslında. Fuco'nun dediği gibi iktidar her yerdedir ama direniş de öyle derken burada bile direnişi bence çocukluk temsil ediyor. Sanırım sizi anlıyorum. Bu biraz zaman alsa da... 😊 Eğitimci bir yazar olarak birçok insana kitaplarınızı öneriyorum. Lütfen çocukla kalmaya devam edelim.. Dilinize ve yüreğinize sağlık.. Teşekkürler.. 🙏
Karanlık varlik mıdır Nihan hanim,yoksa ışıksızlık mıdır o
Nasıl pencereler açıyorsunuz zihnimde.