Devami Y/n: yorgun görünüyorsun istersen eve bugün erken git ben idare ederim Jk: hala aklım almıyor gözümün önünde elini tuttu jeon jungkook un karısının elini, nasıl bi cüret lan bu Hala daha aynı seyleri gevelemesi artık sinirimi bozuyordu Y/n: jeon bitti gitti adam bilmiyormuş bile sende dinlenmeyi mi düşünsen artık Jk: ya ben olmasaydım o toplantıda adam seni yemeğe davet etti yemeğe üstüne üstlük baş başa Y/n: sence ben gidermiydim bu kadar mı bana olan güvenin? Jk: güvenle alakası yok ben olmasaydım bana söylemezdin bile belkide anlaşma yapardın o y@vş@k herifle Y/n: jeon bunları düşünmeyi bırak anlaşma falan yapmadık sende o toplantıda vardın aksini düşünme Sinirle bana bakıp kapıyı çarpıp çekip gitti. Neye sinirleniyordu? Yanlış bişey mi yapmıştım? HAYIR! Kendi kendine sinirleniyordu sanki gözüm ondan başkasını görüyormuş gibi bana başka damgalar vurması sinirimi bozuyordu. Bi saniye! Ne diyorum ben? Ah jeon ah ayarlarımla oynuyorsun. Kendi odama geçtiğimde asistanım hemen yanıma geldi. Seyoun: y/n hanım karşı taraf gittiler bu hafta bu kadar büyük ortaklar gelmeyecek gelecek hafta ise- Y/n: seyoun tamam bunlara sonra bakarız öğleden sonra toplantım varmı varsada ertele kendimi iyi hissetmiyorum jeon beyde çıktı siz halledersiniz Seyoun: tabi y/n hanım Şirketten çıkıp arabama gittim. Eve geçtiğimde jeon yoktu eve gelmemişti. Pek umursamayıp mutfakta kendime soğuk kahve yaptım. Sonuçta gelecekti arayıp onu rahatsız etmek istemedim sinirlendiğinde yalnız başına kalmak istediği biliyorum bu yüzden onu rahat bırakacaktım. Saat 11 olunca kapı çalmıştı. Geldiğini anladığımda kapıyı açtım siniri yatışmış yumuşak suratla beni karşılamıştı. İçeri girdiğinde hızla yukarı çıkmıştı bi kaç dakika sonra su sesi geldiğinde duşa girdiği anlamıştım. Bende rahat kıyafetlerimi giyip yatağa girmiştim. Ayrı odalarda kalıyorduk bunu aslında ben istemiştim jeon da ısrar etmemişti. Uykuya daldıktan bi kaç dakika sonra kapım yıktıkları zar zor gözlerimi açıp kim olduğunu sordum. Jk: y/n müsait misin gelebilir miyim ? Y/n: müsaitim gel Yatakta oturur pozisyona geldiğimde içeri girmişti. Ayak ucumda duran koltuğa geçip oturmuştu değişik davranıyordu. Jk: bugün yaşananlar için üzgünüm, o adam sana öyle davranınca kendime hakim olamadım ve ayrıca sana kendimden çok güveniyorum senin öyle bişey yapmayacağını biliyordum sinirle bi anda ağzımdan çıktı sadece benim kadınıma dokunması aklımı yerinden oynattı. Y/n: jungkook seni zaten anlıyorum fakat bana başka muamele yapman beni sinirlendirdi neyse ya bu konuyu artık konuşmayalım olan oldu daha da büyütmenin bi anlamı yok Kafasını salladığında ona gülümsemiştim. Fakat hala bana bakıyordu bu adam niye bu sıralar bi değişik davranıyor sanki dalgın gibi. Jk: bu arada unutmadan söyleyeyim yarın iş yemeği olacak birçok önemli şirket gelecek davete ona göre hazırlanırsın Y/n: anladım, güzel ol diyorsun yani? Flörtöz bir biçimde söylediğim cümleye karşılık cevap hemen geldi. Jk: öyle demek istemediğimi biliyorsun ‘Senin güzel olmama gibi bi şansın mı var’ İçinden söylediği son cümleyi duyamamamıştım. Sadece gülümsemekle yetindim. Ayaklandığında kapıya doğru ilerledi kapıyı açıp bana döndü. Jk: iyi geceler Arkasını dönüp kısık sesle ‘sevgilim’ dedi ve çıktı. O an sanki kalbim yerinden çıkacaktı. İş haricinde benimle fazla sohbet etmeyen jeon jungkook bana sevgilim dedi. Jeonun bu sıralar tavırları baya değişmişti tabi her zaman nazik bi adamdı ama soğuktu pek fazla konuşmayan iş aşığı bi adamdı. İlk zamanki halimize kıyasla ikimizde değişmiştik. Jeon benim odama bile gelmezdi şimdi bu olanlar.. ahh neyse y/n bunları düşünme ve uyu yarın önemli bir gün seni bekliyor. ~~ Sabah uyandığımda hemen duşa girip kendime gelmiştim. Cilt bakımımı yaparken asistanımdan gelen bugünkü yemek hakkında mesajları okuyordum. İş kadını olarak bir tek ben varmışım orada olacak. Diğerleri iş adamlarının eşleriymiş bu cümle bile kendimle gurur duymama yeterken o anı hayal ettikçe mutlu oluyordum. Davet saat akşam 7 de olacağı için daha çok vaktim vardı. Odamda işim gittikten sonra aşağı indim. Hizmetliler kahvaltıyı hazırlamıştı bile. Hzm: y/n hanım kahvaltı hazır jeon beyi çağırmamı istermsiniz? Y/n: gerek yok ben çağırırım Dediğimde şaşırmıştı. Çünkü daha önce hiç böyle bişey yapmamıştım. Y/n: lütfen sizde kahvaltınızı yapmaya başlayın gerisini ben hallederim Hzm:peki y/n hanım afiyet olsun Jeonun odasına ilerlediğimde heyecan basmıştı. Kapıyı tıklatıp ses gelmesini bekledim fakat hiç ses gelmedi. Bir kez daha vurdum yine gelmedi. Bu sefer yavaşça kapıyı açtığımda jeon odada yoktu. Banyosuna da baktım ama orada da yoktu. Odadan dışarı çıktığımda jeonun benim odamdan çıktığını gördüm. Y/n-jk: bende seni arıyordum.. Aynı şeyi söylediğimizde ikimizde aniden gülmüştük. Y/n: kahvaltıya çağıracaktım seni Jk: bende seni çağıracaktım Tekrar güldüğümüzde beraber kahvaltı masasına dönmüştük. Karşılıklı oturduğumuzda ilk defa iş hakkında değilde normal şeylerden konuşarak yemeğimizi yemiştik. Çok değişik geliyordu. Jeon söylediklerime gülerek cevap veriyordu. Jk: ilk zamanlardaki halimizi hatırlıyor musun doğru düzgün konuşamazdık bile şimdi şu halimize bak Gülerek söylediği şeyle bende gülmüştüm. Demek ki oda aynı şeyleri düşünüyordu. Y/n: giderek birbirimize alıştık desene Jk: o zamanlar yüzüme bile bakmıyordun Y/n: sen bakmıyordun asıl bende kocama eşlik edeyim dedim nolmuş yani Küçük bir kahkaha attığı sırada onu izliyordum. Çok güzel gülüyordu.. Jk: biliyormusun sanırım son yıllarda ilk defa bu kadar gülerek konuştum yada konuştum demeliyim iş haricinde Y/n: yani bende sanırım son zamanlarda ilk defa gülüyorum Jk: birbirimize iyi geliyoruz yani... Dediği şeyle duraksamıştım sanırım öyleydi. Telefonuma gelen bildirimle dikkatim dağılmıştı bildirime baktığımda çıkma saatinin geldiğini söylüyordu. Y/n: jungkook hadi kalkalım geç kalmayalım Jk: peki, bu seferlik benim arabamla gelir misin? Y/n: tabii Bu kadar yakın olacağımızı hiç düşünmezdim. Hızla masadan kalkıp jeonun arabasına geçmiştik. Yola çıktığımızda iş hakkında konuşmaya başlamıştık bile. Y/n: bu hafta fazla bi yoğunluk yok boş zamanımız fazlasıyla olacak fakat haftaya bi kaç müşteri gelecek onlarla anlaşma yapmamız bizim için iyi olacaktır Jk: o zaman bakarız bunlara şimdilik şu daveti bi atlatalım da Y/n: doğru diyosun Şirkete vardığımızda hemen odama geçip dosyaları hallettim. Ve kalan işimi yaptım bugün toplantım yoktu geçen hafta fazlasıyla yoğun olduğu için hepsini halletmiştim. Saat 6 ya doğru geldiğinde hazırlanmak için çıkmam gerekiyordu. Eşyalarını toplayıp asistanıma çıkacağımı bildirdim ardından jeonun odasına gittim. Kapıyı çaldığımda soğuk ses tonuyla gir dedi. İçeri girdiğimde beni görünce bi anda yumuşadı. Jk: bişey mi oldu? Y/n: yok sadece çıkacağımı söylemek için geldim gidip hazırlanacağım Jk: tamam bitanem Dediğinde duraksadım ne dediğini farkedince oda bi anda duraksadı. Ama sonra bozuntuya vermeden devam etti Jk: bişey lazım olursa arasın Kafa sallayıp odadan çıkacaktım ki aklıma gelen şeyle geri girdim. Y/n: jeon ben senin arabanla geldim arabam yok Jk: ah doğru ya o zaman bekle biraz şunu halledeyim beraber çıkalım Y/n: tamam.. 2.yoruna kosunn
2. Yorum İşini halletmesini beklerken onu izliyordum. Daha önce ona hiç ayrıntılı incelememiştim herşeyi o kadar güzeldi ki. Saçlarının önüne düşen taneleri bile onu mükemmel kılıyordu. Sonunda işini bitirdiğinde eve geçtik hemen hazırlanmaya başladım oda kendi odasına gidip hazırlamaya başladı. Hemen elbise seçmekle işe koyuldum. Büyük ihtimalle jeon siyah takım giyecekti bende siyah giymeyi düşünüyordum taa ki şarap kırmızısı mükemmel elbise gözüme çarpana kadar. Elime aldığımda daha önce hiç böyle bişey giymediğimi farkettim. Mini bir elbiseydi. Oldukça dar oluşunun yanında göğüs dekoltesi fazlaydı sırtı açıktı vucudü saran bir elbiseydi. Hemen giydiğimde alışık olmadığım kendime bakıyordum. Göğüslerimi fazlasıyla dolgun gösteriyordu fiziğim bu elbiseyle daha da bekli oluyordu sanki tam benim bedenim için yapılmıştı bacaklarımın uzunluğu bu elbiseyle öne çıkmıştı diz kapaklarımın kat be kat üstündeydi. Sıra saçlara geldiğinde dalgalandırıp perçemlerimi havaya kaldırdım ve yana attım (Petek Alemdar gibi düşünün). Makyajımın keskin olmasına dikkat ederek yaptığımda dolgun dudaklarıma koyu kırmızı ruj sürerek tamamlamıştım. Gözlerim eyeliner’ın etkisiyle daha da keskinleşmişti. Kendime tam anlamıyla aşık olmuştum. Topuklu ayakkabı olarak şarap kırmızısı iple saran bir ayakkabı tercih etmiştim. Üzerime k@lçamın hafif altına gelen bol bir deri ceket atmıştım. Çanta alarak işi tamamlamıştım. Saate baktığımda 6.45 idi. Odadan çıktığımda jeonu salonda gördüm yavaşça merdivenden indiğimde. Jeonun gözleri beni buldu. Onu incelerken onun bana hayran hayran bakışlarını fakredebiliyordum. O ise tam anlamıyla Yunan tanrısı gibi görünüyordu. Siyah paltolonunun üzeri siyah gömlek giymişti. İlk üç düğmesini açmış kollarını kıvırmıştı. Saçlarını özenle yapmış kaş ve dudak piercinglerini takmıştı. İkimizde birbirimize bakıp yutkunduğumuzda etkilendiğimizi çok rahat hissettirilebiliyorduk. Elini uzattığında yavaşça elini tutmuştum. Şaka gibi ama ilk el ele tutuşumuzdu. Hiç bişey demeden arabaya geçtik. Yol boyunca o bana baktı ben ona. Sonunda davet yerine geldiğimizde Işık’larla donatılmış mekandan kol kola girmiştik. Bize ayrılan masaya geçtiğimizde asistanlarımızı ve müşterilerimizi gördük. Hepsiyle selamlaştıktan sonra oturmuştuk. Jeon hala gözlerini benden alamıyordu ben ise o hariç her yere bakıyordum. Çünkü eğer bakarsam farklı şeyler olacağını biliyordum. Ben kendimle cebelleşirken masamıza dün bana yemek teklif eden adam geldi jeon gördüğü anda ayağa kalkacakken onu durdurdum. Sinirlerinin gerildiğimi boynunda çıkan damrlardan çok rahat anlayabiliyordum. Adama dönüp ne var dercesine bi bakış attım. Wongyoun: çok güzel olmuşsunuz y/n hanım geldiğinizden beri gözlerimi sizden alamadım benimle bir dansa varmısınız? Diyip elini bana uzattığında. Şaşkın şaşkın ona bakıyordum. Nasıl bu kadar yüzsüz olabiliyordu. Jeona döndüğümde onunda aynı şekil baktığını gördüm. Gözlerini kapatıp diliyle piercingini oynattı. Kavga çıkacağını anladığım için hemen sandalyeden kalkıp köşeye geçtim. Jeonu tutmayacaktım isterse bayıltsın hakediyordu bu kadarıda fazlaydı. Çok sürmeden jeon yumruğunu adamın suratına geçirmişti hem adama s@vüp hemde adamı deli gibi yumrukluyordu. Adamı kurtarmak için gelen başka bir adama bakıp Y/n: elini süreyim deme canından olursun! Sert bi tonla konuştuğumda aynı zamanda sert bakışlarım ona gönderiyordum. Hiç bir kelime etmeden geri çekildi. Asistanlarımız ve müşterilerimiz jeonu tutmuş durdurmaya çalışıyordu fakat mümkün değildi. Adam bayılacak kıvama geldiğinde araya girme vaktinin gelmiş olduğunu anladım Y/n: jeon dur! Kılımı bile kıpırdatmadan söylediğim şeyle aniden eli havada kaldı ama durdu. Ayağa kalkıp tiksinircesine o adama baktı. X: jeon bey siz nasıl bir adammışsınız hiç acıma yokmu sizde adamın haline bakın kınıyorum siz- Y/n: sakın lafını bitireyim deme! Pişman ederim seni jeonun bu ş€r€faizi neden dövdüğünü sorgulayacağınıza jeonu suçlu bulursanız sizde bi kaç parça eksiktir Emin’im! Yavaş yavaş jeonun yanına ilerlediğimde o bana gururla bakıyordu. Y/n: bu yerde yatan adam diyemediğim şahıs jeonun kadını olduğumu bildiği halde bana sarkıntılık yapmakla kalmayıp arsızca tekrar tekrar bana yemek teklifi etti siz söyleyin karınıza böyle ad!ce bi teklif ediliyor sizin gözünüz önünde sadece oturup bakarmısınız? Bu söylediğim şeyle herkes yerde yatan şahsı kınamaya linçlemeye başlamıştı. O jeona laf eden adam ise başını eymiş özür diliyordu X: jeon bey kusura bakmayın ben bilemedi- Jk: kes tamam! El ele birbirimize bakarak o mekandan çıktığımızda. İkimizde birbirimize gururla bakıyorduk. Arabaya bindiğimizde jeon hızla eve sürdü. Eve geldiğimizde tek kelime edemeden odamıza çekildik. Sadece yatağıma oturmuş düşünüyordum. Bence artık bişeyleri oturtma vakti gelmişti. Kabul ediyordum jeona deli gibi aşık olmuştum! Ona söylemenin vakti çoktan gelmişti. Odadan çıktığımda jeonun kapısına vuracağım sıra onun kapısı açıldı. Bana öyle bir baktı ki sanki herşey yerine oturmuştu. Bi Anda beni belimden tutup kendine çektiğinde itiraz etmeden ayak uydurdum. Dudaklarıma kapandığında kollarımı boynuna dolamıştım. Bi süre sonra ayrıldığımızda hala kollarım boynunda elleri belimdeydi. Alınlarımızı birbirine yaslayıp gözlerimizi kapattık o kadar güzel bir andı ki o an zamanın durmasını istedim.ilk jeon konuşmaya başladı Jk: ilk ay birbirimize alışma sürecimizdi bunu sende biliyorsun. 2. Ay yavaş yavaş sana bağlanıyordum aşık oldupumun farkında değildim ama bağlanmıştım. 3. Ay sen olmadan olmuyordu.4. Ay sana aşık olduğumun farkına vardım. Ama asla belli etmedim. Çünkü bana çok uzaktın hiç yüzüme bakmıyordum benimle konuşmuyordun söylememde bişey değişmeyeceğini sandım. Kendimi ona inandırdım. Fakat son zamanlarda artık sabrım taşmıştı teninin değdiği yatağına bile sinirlenirken sana dokunamamak, öpememek canımı yakıyordu. Sessizce konuştuğu sırada onu dinliyordum son cümlesini eklerken başımı omzuna yasladım. Jk: ama artık.. artık gerçekten benimsin tam anlamıyla benimsin.. Y/n: seninim.. ilk zamanlar tek hedefim çalışmaktı ama sonra bende sana alıştım bağlandım. Seni düşünür oldum.. tabi bu sırada senin benden nefret ettiğini düşünüyordum evlenmek zorunda olduğun için hayatını kararttığımı düşünüyordum. Bu yüzden sana yaklaşma cesaretini kendimde göremedim. Dediğin gibi bu sıralar birşey oldu sana kendimi daha yakın hissettim sensiz yapamıyordum ç. Şuan bu halde olduğumuzu 2 ay önceki bana söyleseydik büyük ihtimalle dalgaya alır Güler geçerdim Jk: kızım seni elinle tuttuğun kalemden kıskanırken ne nefret etmesinden bahsediyorsun... Birbirimize sarılırken bi anda ayrıldı. Ona noldu dercesine bakarken hemen beni cevapladı Jk: bundan sonra ayrı yatmak yok daha dayanamıyorum her gece senin kokunla uyumanın hayalini kurarken bu fırsat elime geçmişken geri çeviremem çabuk üstünü değiştir gel bekliyorum Onun bu çocuk hallerine gülerken kendi eski odama geçip üstünü değiştirdim makyajımı sildim saçlarımıza rahat edebileceğim şekilde salık bıraktım. Onun odasına geçtiğimde oda rahat kıyafetler giymişti. Yatağa geçip kollarını bana açtı. Hemen yanına gidip ona sarıldım. Göğsünde yatarken saçlarımı kokluyor seviyordu en sonunda ikimizde uyuya kalmışık. ~~ Sabah jeonun öpücükleriyle uyandığımda bana bakan iki heyecanlı göz gördüm ç. Yeni yeni ayılırken jeon bana bileyler diyordu. Jk: hadi sevgilim uyan artık sabırsızlanıyorum Y/n: ha? Güldüğünde sonunda kendime gelmiştim. Y/n: ne oluyor jungkook Beni elimden tutup koridorun en sonundaki odaya götürdü. Kapısını açtında bize özel yapılmış bi oda gördüm. Kıyafetlerimizi bile birlik dolaba koydurtmuştu. Düzenlemesi mükemmeldi. Herşey tam istediğim gibiydi ama bunları nasıl biliyordu özellikle led ışık sevdiğimi. Jk: beğendin mi sevgilim Y/n: jeon bunları sen atarların ama nerden biliyorsun benim böyle bi oda istediğimi Jk: ufak bir yardım almış olabilirim Tam o anda ilk zamanlarda hizmetli ablalardan birine istediğim şeyleri anlattığım an geldi. Jeona bakıp sıkıca sarıldım. Oda vakit kaybetmeden bana sarılmıştı Y/n: sen bu hayattaki bana verilmiş en güzel şeysin Jk: sende bana verilmiş bir çiçek..ona iyi bakmalıyım ki solmasın. Ama çiçek farkında değil ki onun için ömrümü vermeye hazırım.. Bittii.. Umarım beğenmişsinizdirrr Yazım hataları için çok özür dilerimm Kendinize iyi bakınnn Sizleri çoooook seviyorum desteklerinizi esirgemeyinn YAZAR: JİMİN
Devami
Y/n: yorgun görünüyorsun istersen eve bugün erken git ben idare ederim
Jk: hala aklım almıyor gözümün önünde elini tuttu jeon jungkook un karısının elini, nasıl bi cüret lan bu
Hala daha aynı seyleri gevelemesi artık sinirimi bozuyordu
Y/n: jeon bitti gitti adam bilmiyormuş bile sende dinlenmeyi mi düşünsen artık
Jk: ya ben olmasaydım o toplantıda adam seni yemeğe davet etti yemeğe üstüne üstlük baş başa
Y/n: sence ben gidermiydim bu kadar mı bana olan güvenin?
Jk: güvenle alakası yok ben olmasaydım bana söylemezdin bile belkide anlaşma yapardın o y@vş@k herifle
Y/n: jeon bunları düşünmeyi bırak anlaşma falan yapmadık sende o toplantıda vardın aksini düşünme
Sinirle bana bakıp kapıyı çarpıp çekip gitti. Neye sinirleniyordu? Yanlış bişey mi yapmıştım? HAYIR! Kendi kendine sinirleniyordu sanki gözüm ondan başkasını görüyormuş gibi bana başka damgalar vurması sinirimi bozuyordu. Bi saniye! Ne diyorum ben? Ah jeon ah ayarlarımla oynuyorsun. Kendi odama geçtiğimde asistanım hemen yanıma geldi.
Seyoun: y/n hanım karşı taraf gittiler bu hafta bu kadar büyük ortaklar gelmeyecek gelecek hafta ise-
Y/n: seyoun tamam bunlara sonra bakarız öğleden sonra toplantım varmı varsada ertele kendimi iyi hissetmiyorum jeon beyde çıktı siz halledersiniz
Seyoun: tabi y/n hanım
Şirketten çıkıp arabama gittim. Eve geçtiğimde jeon yoktu eve gelmemişti. Pek umursamayıp mutfakta kendime soğuk kahve yaptım. Sonuçta gelecekti arayıp onu rahatsız etmek istemedim sinirlendiğinde yalnız başına kalmak istediği biliyorum bu yüzden onu rahat bırakacaktım. Saat 11 olunca kapı çalmıştı. Geldiğini anladığımda kapıyı açtım siniri yatışmış yumuşak suratla beni karşılamıştı. İçeri girdiğinde hızla yukarı çıkmıştı bi kaç dakika sonra su sesi geldiğinde duşa girdiği anlamıştım. Bende rahat kıyafetlerimi giyip yatağa girmiştim. Ayrı odalarda kalıyorduk bunu aslında ben istemiştim jeon da ısrar etmemişti. Uykuya daldıktan bi kaç dakika sonra kapım yıktıkları zar zor gözlerimi açıp kim olduğunu sordum.
Jk: y/n müsait misin gelebilir miyim ?
Y/n: müsaitim gel
Yatakta oturur pozisyona geldiğimde içeri girmişti. Ayak ucumda duran koltuğa geçip oturmuştu değişik davranıyordu.
Jk: bugün yaşananlar için üzgünüm, o adam sana öyle davranınca kendime hakim olamadım ve ayrıca sana kendimden çok güveniyorum senin öyle bişey yapmayacağını biliyordum sinirle bi anda ağzımdan çıktı sadece benim kadınıma dokunması aklımı yerinden oynattı.
Y/n: jungkook seni zaten anlıyorum fakat bana başka muamele yapman beni sinirlendirdi neyse ya bu konuyu artık konuşmayalım olan oldu daha da büyütmenin bi anlamı yok
Kafasını salladığında ona gülümsemiştim.
Fakat hala bana bakıyordu bu adam niye bu sıralar bi değişik davranıyor sanki dalgın gibi.
Jk: bu arada unutmadan söyleyeyim yarın iş yemeği olacak birçok önemli şirket gelecek davete ona göre hazırlanırsın
Y/n: anladım, güzel ol diyorsun yani?
Flörtöz bir biçimde söylediğim cümleye karşılık cevap hemen geldi.
Jk: öyle demek istemediğimi biliyorsun
‘Senin güzel olmama gibi bi şansın mı var’
İçinden söylediği son cümleyi duyamamamıştım. Sadece gülümsemekle yetindim. Ayaklandığında kapıya doğru ilerledi kapıyı açıp bana döndü.
Jk: iyi geceler
Arkasını dönüp kısık sesle ‘sevgilim’ dedi ve çıktı. O an sanki kalbim yerinden çıkacaktı. İş haricinde benimle fazla sohbet etmeyen jeon jungkook bana sevgilim dedi. Jeonun bu sıralar tavırları baya değişmişti tabi her zaman nazik bi adamdı ama soğuktu pek fazla konuşmayan iş aşığı bi adamdı. İlk zamanki halimize kıyasla ikimizde değişmiştik. Jeon benim odama bile gelmezdi şimdi bu olanlar.. ahh neyse y/n bunları düşünme ve uyu yarın önemli bir gün seni bekliyor.
~~
Sabah uyandığımda hemen duşa girip kendime gelmiştim. Cilt bakımımı yaparken asistanımdan gelen bugünkü yemek hakkında mesajları okuyordum. İş kadını olarak bir tek ben varmışım orada olacak. Diğerleri iş adamlarının eşleriymiş bu cümle bile kendimle gurur duymama yeterken o anı hayal ettikçe mutlu oluyordum. Davet saat akşam 7 de olacağı için daha çok vaktim vardı. Odamda işim gittikten sonra aşağı indim. Hizmetliler kahvaltıyı hazırlamıştı bile.
Hzm: y/n hanım kahvaltı hazır jeon beyi çağırmamı istermsiniz?
Y/n: gerek yok ben çağırırım
Dediğimde şaşırmıştı. Çünkü daha önce hiç böyle bişey yapmamıştım.
Y/n: lütfen sizde kahvaltınızı yapmaya başlayın gerisini ben hallederim
Hzm:peki y/n hanım afiyet olsun
Jeonun odasına ilerlediğimde heyecan basmıştı. Kapıyı tıklatıp ses gelmesini bekledim fakat hiç ses gelmedi. Bir kez daha vurdum yine gelmedi. Bu sefer yavaşça kapıyı açtığımda jeon odada yoktu. Banyosuna da baktım ama orada da yoktu. Odadan dışarı çıktığımda jeonun benim odamdan çıktığını gördüm.
Y/n-jk: bende seni arıyordum..
Aynı şeyi söylediğimizde ikimizde aniden gülmüştük.
Y/n: kahvaltıya çağıracaktım seni
Jk: bende seni çağıracaktım
Tekrar güldüğümüzde beraber kahvaltı masasına dönmüştük. Karşılıklı oturduğumuzda ilk defa iş hakkında değilde normal şeylerden konuşarak yemeğimizi yemiştik. Çok değişik geliyordu. Jeon söylediklerime gülerek cevap veriyordu.
Jk: ilk zamanlardaki halimizi hatırlıyor musun doğru düzgün konuşamazdık bile şimdi şu halimize bak
Gülerek söylediği şeyle bende gülmüştüm. Demek ki oda aynı şeyleri düşünüyordu.
Y/n: giderek birbirimize alıştık desene
Jk: o zamanlar yüzüme bile bakmıyordun
Y/n: sen bakmıyordun asıl bende kocama eşlik edeyim dedim nolmuş yani
Küçük bir kahkaha attığı sırada onu izliyordum. Çok güzel gülüyordu..
Jk: biliyormusun sanırım son yıllarda ilk defa bu kadar gülerek konuştum yada konuştum demeliyim iş haricinde
Y/n: yani bende sanırım son zamanlarda ilk defa gülüyorum
Jk: birbirimize iyi geliyoruz yani...
Dediği şeyle duraksamıştım sanırım öyleydi. Telefonuma gelen bildirimle dikkatim dağılmıştı bildirime baktığımda çıkma saatinin geldiğini söylüyordu.
Y/n: jungkook hadi kalkalım geç kalmayalım
Jk: peki, bu seferlik benim arabamla gelir misin?
Y/n: tabii
Bu kadar yakın olacağımızı hiç düşünmezdim. Hızla masadan kalkıp jeonun arabasına geçmiştik. Yola çıktığımızda iş hakkında konuşmaya başlamıştık bile.
Y/n: bu hafta fazla bi yoğunluk yok boş zamanımız fazlasıyla olacak fakat haftaya bi kaç müşteri gelecek onlarla anlaşma yapmamız bizim için iyi olacaktır
Jk: o zaman bakarız bunlara şimdilik şu daveti bi atlatalım da
Y/n: doğru diyosun
Şirkete vardığımızda hemen odama geçip dosyaları hallettim. Ve kalan işimi yaptım bugün toplantım yoktu geçen hafta fazlasıyla yoğun olduğu için hepsini halletmiştim. Saat 6 ya doğru geldiğinde hazırlanmak için çıkmam gerekiyordu. Eşyalarını toplayıp asistanıma çıkacağımı bildirdim ardından jeonun odasına gittim.
Kapıyı çaldığımda soğuk ses tonuyla gir dedi. İçeri girdiğimde beni görünce bi anda yumuşadı.
Jk: bişey mi oldu?
Y/n: yok sadece çıkacağımı söylemek için geldim gidip hazırlanacağım
Jk: tamam bitanem
Dediğinde duraksadım ne dediğini farkedince oda bi anda duraksadı. Ama sonra bozuntuya vermeden devam etti
Jk: bişey lazım olursa arasın
Kafa sallayıp odadan çıkacaktım ki aklıma gelen şeyle geri girdim.
Y/n: jeon ben senin arabanla geldim arabam yok
Jk: ah doğru ya o zaman bekle biraz şunu halledeyim beraber çıkalım
Y/n: tamam..
2.yoruna kosunn
2. Yorum
İşini halletmesini beklerken onu izliyordum. Daha önce ona hiç ayrıntılı incelememiştim herşeyi o kadar güzeldi ki. Saçlarının önüne düşen taneleri bile onu mükemmel kılıyordu. Sonunda işini bitirdiğinde eve geçtik hemen hazırlanmaya başladım oda kendi odasına gidip hazırlamaya başladı. Hemen elbise seçmekle işe koyuldum. Büyük ihtimalle jeon siyah takım giyecekti bende siyah giymeyi düşünüyordum taa ki şarap kırmızısı mükemmel elbise gözüme çarpana kadar. Elime aldığımda daha önce hiç böyle bişey giymediğimi farkettim. Mini bir elbiseydi. Oldukça dar oluşunun yanında göğüs dekoltesi fazlaydı sırtı açıktı vucudü saran bir elbiseydi. Hemen giydiğimde alışık olmadığım kendime bakıyordum. Göğüslerimi fazlasıyla dolgun gösteriyordu fiziğim bu elbiseyle daha da bekli oluyordu sanki tam benim bedenim için yapılmıştı bacaklarımın uzunluğu bu elbiseyle öne çıkmıştı diz kapaklarımın kat be kat üstündeydi. Sıra saçlara geldiğinde dalgalandırıp perçemlerimi havaya kaldırdım ve yana attım (Petek Alemdar gibi düşünün). Makyajımın keskin olmasına dikkat ederek yaptığımda dolgun dudaklarıma koyu kırmızı ruj sürerek tamamlamıştım. Gözlerim eyeliner’ın etkisiyle daha da keskinleşmişti. Kendime tam anlamıyla aşık olmuştum. Topuklu ayakkabı olarak şarap kırmızısı iple saran bir ayakkabı tercih etmiştim. Üzerime k@lçamın hafif altına gelen bol bir deri ceket atmıştım. Çanta alarak işi tamamlamıştım. Saate baktığımda 6.45 idi. Odadan çıktığımda jeonu salonda gördüm yavaşça merdivenden indiğimde. Jeonun gözleri beni buldu. Onu incelerken onun bana hayran hayran bakışlarını fakredebiliyordum. O ise tam anlamıyla Yunan tanrısı gibi görünüyordu. Siyah paltolonunun üzeri siyah gömlek giymişti. İlk üç düğmesini açmış kollarını kıvırmıştı. Saçlarını özenle yapmış kaş ve dudak piercinglerini takmıştı. İkimizde birbirimize bakıp yutkunduğumuzda etkilendiğimizi çok rahat hissettirilebiliyorduk. Elini uzattığında yavaşça elini tutmuştum. Şaka gibi ama ilk el ele tutuşumuzdu. Hiç bişey demeden arabaya geçtik. Yol boyunca o bana baktı ben ona. Sonunda davet yerine geldiğimizde Işık’larla donatılmış mekandan kol kola girmiştik. Bize ayrılan masaya geçtiğimizde asistanlarımızı ve müşterilerimizi gördük. Hepsiyle selamlaştıktan sonra oturmuştuk. Jeon hala gözlerini benden alamıyordu ben ise o hariç her yere bakıyordum. Çünkü eğer bakarsam farklı şeyler olacağını biliyordum. Ben kendimle cebelleşirken masamıza dün bana yemek teklif eden adam geldi jeon gördüğü anda ayağa kalkacakken onu durdurdum. Sinirlerinin gerildiğimi boynunda çıkan damrlardan çok rahat anlayabiliyordum. Adama dönüp ne var dercesine bi bakış attım.
Wongyoun: çok güzel olmuşsunuz y/n hanım geldiğinizden beri gözlerimi sizden alamadım benimle bir dansa varmısınız?
Diyip elini bana uzattığında. Şaşkın şaşkın ona bakıyordum. Nasıl bu kadar yüzsüz olabiliyordu. Jeona döndüğümde onunda aynı şekil baktığını gördüm. Gözlerini kapatıp diliyle piercingini oynattı. Kavga çıkacağını anladığım için hemen sandalyeden kalkıp köşeye geçtim. Jeonu tutmayacaktım isterse bayıltsın hakediyordu bu kadarıda fazlaydı. Çok sürmeden jeon yumruğunu adamın suratına geçirmişti hem adama s@vüp hemde adamı deli gibi yumrukluyordu. Adamı kurtarmak için gelen başka bir adama bakıp
Y/n: elini süreyim deme canından olursun!
Sert bi tonla konuştuğumda aynı zamanda sert bakışlarım ona gönderiyordum. Hiç bir kelime etmeden geri çekildi. Asistanlarımız ve müşterilerimiz jeonu tutmuş durdurmaya çalışıyordu fakat mümkün değildi. Adam bayılacak kıvama geldiğinde araya girme vaktinin gelmiş olduğunu anladım
Y/n: jeon dur!
Kılımı bile kıpırdatmadan söylediğim şeyle aniden eli havada kaldı ama durdu. Ayağa kalkıp tiksinircesine o adama baktı.
X: jeon bey siz nasıl bir adammışsınız hiç acıma yokmu sizde adamın haline bakın kınıyorum siz-
Y/n: sakın lafını bitireyim deme! Pişman ederim seni jeonun bu ş€r€faizi neden dövdüğünü sorgulayacağınıza jeonu suçlu bulursanız sizde bi kaç parça eksiktir Emin’im!
Yavaş yavaş jeonun yanına ilerlediğimde o bana gururla bakıyordu.
Y/n: bu yerde yatan adam diyemediğim şahıs jeonun kadını olduğumu bildiği halde bana sarkıntılık yapmakla kalmayıp arsızca tekrar tekrar bana yemek teklifi etti siz söyleyin karınıza böyle ad!ce bi teklif ediliyor sizin gözünüz önünde sadece oturup bakarmısınız?
Bu söylediğim şeyle herkes yerde yatan şahsı kınamaya linçlemeye başlamıştı. O jeona laf eden adam ise başını eymiş özür diliyordu
X: jeon bey kusura bakmayın ben bilemedi-
Jk: kes tamam!
El ele birbirimize bakarak o mekandan çıktığımızda. İkimizde birbirimize gururla bakıyorduk. Arabaya bindiğimizde jeon hızla eve sürdü. Eve geldiğimizde tek kelime edemeden odamıza çekildik. Sadece yatağıma oturmuş düşünüyordum. Bence artık bişeyleri oturtma vakti gelmişti. Kabul ediyordum jeona deli gibi aşık olmuştum! Ona söylemenin vakti çoktan gelmişti. Odadan çıktığımda jeonun kapısına vuracağım sıra onun kapısı açıldı. Bana öyle bir baktı ki sanki herşey yerine oturmuştu. Bi Anda beni belimden tutup kendine çektiğinde itiraz etmeden ayak uydurdum. Dudaklarıma kapandığında kollarımı boynuna dolamıştım. Bi süre sonra ayrıldığımızda hala kollarım boynunda elleri belimdeydi.
Alınlarımızı birbirine yaslayıp gözlerimizi kapattık o kadar güzel bir andı ki o an zamanın durmasını istedim.ilk jeon konuşmaya başladı
Jk: ilk ay birbirimize alışma sürecimizdi bunu sende biliyorsun. 2. Ay yavaş yavaş sana bağlanıyordum aşık oldupumun farkında değildim ama bağlanmıştım. 3. Ay sen olmadan olmuyordu.4. Ay sana aşık olduğumun farkına vardım. Ama asla belli etmedim. Çünkü bana çok uzaktın hiç yüzüme bakmıyordum benimle konuşmuyordun söylememde bişey değişmeyeceğini sandım. Kendimi ona inandırdım. Fakat son zamanlarda artık sabrım taşmıştı teninin değdiği yatağına bile sinirlenirken sana dokunamamak, öpememek canımı yakıyordu.
Sessizce konuştuğu sırada onu dinliyordum son cümlesini eklerken başımı omzuna yasladım.
Jk: ama artık.. artık gerçekten benimsin tam anlamıyla benimsin..
Y/n: seninim.. ilk zamanlar tek hedefim çalışmaktı ama sonra bende sana alıştım bağlandım. Seni düşünür oldum.. tabi bu sırada senin benden nefret ettiğini düşünüyordum evlenmek zorunda olduğun için hayatını kararttığımı düşünüyordum. Bu yüzden sana yaklaşma cesaretini kendimde göremedim. Dediğin gibi bu sıralar birşey oldu sana kendimi daha yakın hissettim sensiz yapamıyordum ç. Şuan bu halde olduğumuzu 2 ay önceki bana söyleseydik büyük ihtimalle dalgaya alır Güler geçerdim
Jk: kızım seni elinle tuttuğun kalemden kıskanırken ne nefret etmesinden bahsediyorsun...
Birbirimize sarılırken bi anda ayrıldı. Ona noldu dercesine bakarken hemen beni cevapladı
Jk: bundan sonra ayrı yatmak yok daha dayanamıyorum her gece senin kokunla uyumanın hayalini kurarken bu fırsat elime geçmişken geri çeviremem çabuk üstünü değiştir gel bekliyorum
Onun bu çocuk hallerine gülerken kendi eski odama geçip üstünü değiştirdim makyajımı sildim saçlarımıza rahat edebileceğim şekilde salık bıraktım. Onun odasına geçtiğimde oda rahat kıyafetler giymişti. Yatağa geçip kollarını bana açtı. Hemen yanına gidip ona sarıldım. Göğsünde yatarken saçlarımı kokluyor seviyordu en sonunda ikimizde uyuya kalmışık.
~~
Sabah jeonun öpücükleriyle uyandığımda bana bakan iki heyecanlı göz gördüm ç. Yeni yeni ayılırken jeon bana bileyler diyordu.
Jk: hadi sevgilim uyan artık sabırsızlanıyorum
Y/n: ha?
Güldüğünde sonunda kendime gelmiştim.
Y/n: ne oluyor jungkook
Beni elimden tutup koridorun en sonundaki odaya götürdü. Kapısını açtında bize özel yapılmış bi oda gördüm. Kıyafetlerimizi bile birlik dolaba koydurtmuştu. Düzenlemesi mükemmeldi. Herşey tam istediğim gibiydi ama bunları nasıl biliyordu özellikle led ışık sevdiğimi.
Jk: beğendin mi sevgilim
Y/n: jeon bunları sen atarların ama nerden biliyorsun benim böyle bi oda istediğimi
Jk: ufak bir yardım almış olabilirim
Tam o anda ilk zamanlarda hizmetli ablalardan birine istediğim şeyleri anlattığım an geldi. Jeona bakıp sıkıca sarıldım. Oda vakit kaybetmeden bana sarılmıştı
Y/n: sen bu hayattaki bana verilmiş en güzel şeysin
Jk: sende bana verilmiş bir çiçek..ona iyi bakmalıyım ki solmasın. Ama çiçek farkında değil ki onun için ömrümü vermeye hazırım..
Bittii..
Umarım beğenmişsinizdirrr
Yazım hataları için çok özür dilerimm
Kendinize iyi bakınnn
Sizleri çoooook seviyorum desteklerinizi esirgemeyinn
YAZAR: JİMİN
Ne alakası var yani ne alakası var ben bir hikayeye düşecek kız mıyım hiç ?
Evet düştüm ve kalkmak istemiyorum 😅
@@Drew_brucemarshall_0 😘😘😘💖 ~ jimin
@@Gloomylove143ayyy çok ronatikti mükemmel bir hikaye ❤
@@Gloomylove143Yazar Jimin’se Jimin’i bana ayarlanabilir misiniz ?
Kadın karakterin böyle güçlü olması,konunun uzamaması,Jeon'un öpücükleri Tek kelimeyle mükemmel
İstek alıyor musun alıyorsan min yoongi ile hayal et , takın arkadaşım ile bir gün flörtleşiriz yapar mısın ?
Offf yine bir hikayeye düştüm sürekli düşüyorum ilerde gerçekte mükemmel bir ilişki nasip olurmu ki buarada çok güzel sayende paspas oldum bilesinn💜💗
💕💕💕😘 paspas olma balım kalk bakim ~ jimin
@@Gloomylove143 kalkıyım bari, hikaye attığın zaman haber verde düşeceğim zaman için önlem alıyım 💖💓♥️🤍💜💗💕💞🧡❤️💛💚💙✨🌸
Knk abartmayın ya o kadar güzel degil(!)
Çık dışarı CIKKKMKK
Çok hikaye okudum ama bu ayri güzeldi
Agagagagagaga çok güzel olmuşşş bayıldımmm ellerine emeğine sağlık güzelimmm mükemmelsinnn💋💋
Cookkkk teşekkürer ederimm bitanemmm ~ jimin
@@Gloomylove143 Rica ederim bebeğim ne demekk💋❤️🩹💍
Ya bende ikinci yorum açılmıyor biri bana atabilir mi
Bu harika bir şey. Her detayı ayrıca düşünülmüş gibi, Bayıldım 🐇💜
Abone de oldum başarılar dilerim 🐈⬛
Offf cok iyiydiii
Cidden okudugum en iyi hikaye olabilir çok begendim ellerine saglik❤
Teşekkür ederimm 💖 ~ jimin
Rica ederim ❤🎉
Bende böyle bisey istiyorum😊
Tek kelime ile MÜ-KEM-MEL balım ❤
MÜ-KEM-MEL
Aşkm istek alıyormusun?
Evet bitanem istersen yazabilirim ~ jimin
Ilk