Sene 2006, Taksim Yky önünde yaz ayında broşür dağıtıyorum, Murat abilerin taksimde müzik yaptığı zamanlar, kulenin oraya doğru yürüyordum, orada müzik yapıyorlardı, cebimde diskmen, içinde Siyasiya bend şarkılarının çaldığı bir diskmen vardı. Geçtim oturdum yanlarına, yarım saat kadar dinledim müziklerini, durdular Murat abi geldi yanıma: 'Bize 4'er tane maden suyu alsana koçum, bir tane de kendine al, kutudan para al, git gel' dedi. Olur abi dedim, gittim geldim, nasıl müzikler beğendin mi dedi ? Beğendim abi dedim. Gitar kılıfından bir cd al da dinle dedi o zaman. Yeni kayıtlar var mı abi dedim? Bana güldü, demolar var dedi. Çantasından, içinde Beyoğlu Müzik yazan bir kılıflı bir cd çıkartıp bana vermişti. Bütün cd'leri bende hala durur. Sonrasında da bir sürü Eskisehir'de, Antalya'da , İzmir'de dinledim kendilerini. Geldim 33 yaşına, hayatım boyunca, Kara Güneş'i de, Siyasiya bend'i de kendimden hiç ayırmadım. Var olasınız hepiniz..
Gökyüzünü kucaklayarak şarkı söylediği geceyi hiç unutmuyorum. Beyoğlun'da gece sabaha karşı, Tünel'e doğru bir yerlerde incin top oynuyordu. Murat karanlığın ıssızlığında, rayların ortasında durmuş, gökyüzüne doğru kollarını açıp, onu bir bütün olarak aşağı, daracık sokağa çekecek bir dev gibi "ver ver veeeer" diye bir azgın gök gürültüsü, bizon gibi gürlüyordu. Sesi aydan duyulan bir sevgi seliydi. Bu anda yoldan geçen bir genç adam kepenklere uyumla vurmaya başladı. Ardından bir kız belirdi, operacı sesiyle ona eşlik etti. Ve karşılıklı bir şekilde birbirlerine bağırarak atıştılar. Bizon Murat ününün yettiği kadar haykırıyor, kız ona aynı şekilde yanıt veriyor, kepenklere vuran çocuk ikisinin can suyunu ezgiliyordu. Küçülmüştü Beyoğlu. Yaşamın, taş yapıların üzerine sürdüğü yosunlu deriye, bu üç kişi, ben ve bir de emel sindik o anda. Tarih içinde unutulan tüm güzel anlara selam olsun.
Keşke gerçekte görebilsem şu an bir hastalıkla boğuşan abimizi. Sanki düştüm ırak ellerede ulaşamıyorum istediğime. Anlattıkların ve içindeki insanlık sanki bizim haykırışlarımız. İyi ki varsın güzel insan iyi abim.
Sene 2013’de dinlenirdim.. Bir park bir kulaklık. Hafif serin hava. Elde eldiven vs. Zaman tek geçen şey. Hiçbir şey geçmedi. Bir tek zaman geçti. Bir de kimler kimler geçti kalpten
Bizleri burada toplayan hepimizin hasret kaldığı o samimiyet, içtenlik, yitirdiğimiz eskiye dair naif umutlar ve küçük mutluluklar. Odakule pasajında Murat'ın sesini ilk kez duyduğumun üzerinden 25 yıl geçmiş. Her dinleyişim, o akşamüstü ayaklarımın beni müziğe doğru götürdüğü ana ışınlıyor. 20 yaşında, bu sesin kaynağını bulmam gerek diyerek Tomtom'dan aşağı İstiklal'i adımlayan ben. Ne heyecan!
26 yıl önce bir pazar akşamı Murat ve Devrim'in Beyoğlundaki bir radyo stüdyosunda yaptıkları müziğin, müzikten öte bir yere vardığını anlamıştım. Siya Siyabend'in popüler kültüre karşı bir başkaldırı olduğunu anlamamak zaten büyük bir çelişki. Max Stirner gibi düşünürlerin ''çürüğe ayrıldığı'' Hallacı Mansurların kimliksizleştirildiği saçma sapan bir çağda yaşıyoruz ve ne yazıkki Siya Siyabend ''en devrimci'' geçinen akıl sahiplerinin anlayamadığı bir dünyanın parçası...
Hayatımın dönüm noktalarından birinde ilk kez beşiktaşta karşılaşmıştık. Ufak sohbetimizin ardından ben yoluma giderken.Her son yeni bir başlangıçtır diye bağırışın halen kulaklarımda. Çok güzel adamsın murat abi.Her zaman kalbin gibi güzelliklerle karşılaşman dileğiyle.Tekrardan geçmiş olsun. (Başka bir kanaldaki videona yaptığım yanıt. Senin sayfanda da olsun istedim)
Hayatımda kendim için yaptığım en iyi şey siya siyabend dinlemek olabilir. Kafamdaki bütün sıkıntılar bir anda yok oluyor, bu adamın sesi güç veriyor resmen. Hayat mücadelemdeki en büyük destekçim sizsiniz
Okul Bahçesi Yağmurlu bir Kasım günü, Cebimde ıslanmış bir mektup, Zar zor toparlamışım kendimi, Sol yanım alev, alev, Seni bekliyorum okul bahçesinde, İçimde deli bir cesaretle, Hayatım boyunca unutamayacağım O ses yankılanıyor uzaklardan ve gittikçe yaklaşıyor, Merdivenlerde bir koşuşturmaca, Acı siren sesleriyle bir ambulans geliyor okulun bahçesine, Bilinmez bir korku kaplıyor içimi, Ve sedyede görüyorum seni rengin soluk bembeyaz, bir melek gibi, Koşuyorum hiç durmak sızın boş sokaklarda yağmura karışan göz yaşlarımla, mezarlıkta alıyorum soluğu Annemin başucunda, Bir yandan dua ediyorum, bir yandan kendime, kaderime kızı yorum, ben sevdiğim için mi ölüyor insanlar önce Annem şimdi sen, Sevmem bir daha kimseyi, Mezarlıkta biraz ağladıktan sonra eve gidiyorum, dua ediyorum sabaha dek, Ve ertesi sabah okulda alıyorum acı haberi küçük kalbin hayata dayanamayıp durmuş kalp krizi geçirmiş sin ve melek olmuşsun. Şimdi yıllar geçti hala aynı mahalledeyim, evlendim çocuklarım oldu, hatta kızım bizim okulda okuyor o bahçede geziyor, seni son gördüğüm yerde, Annemi her ziyaretimde, senin yanında uğruyorum, her seferinde iki gülle gidiyorum mezara, biri sana biri Anneme iki beyaz gül, hayatıma giren iki meleğe. Birde o mektup var senden kalan, Sana vermek için beklediğim o ıslak mektup hala saklıyorum onu, Merak ediyorsundur ne yazıyor diye, Şöyle başlıyor; Bunları yazı yorum çünkü seninle konuşacak cesaretim yok, sana saçma gelebilir ama öyle işte, Annemi kaybettikten sonra fazla çevrem olmadı yalnız gezdim hep, sessiz yalnız bir çocuk oldum , bu yüzden okulda deli diyende oldu bir sürü şey zırvalayanda oldu, ama sen, sen başkaydın benim için, Annemin gülüşleri vardı sende, belki bu yüzden farklıydın, seni her gördüğümde boğazım düğümleniyor konuşamıyordum bu yüzden bu mektubu yazma kararı aldım bilmiyorum cesaret bulup da vere bilir miyim sana, ha birde ricam var senden tek sen okursan sevinirim, sana olan hislerime karşılık vermesen bile aşkıma saygı duymanı isterim... Sen hatırlar mısın bilmiyorum ama, benim hiç unutamadığım bir gün var. Hani okul gezisine çıkmıştık ya, sıcak bir haziran günüydü, okulların kapanmasına sayılı günler kala, hayatımda ilk defa uzun bir yolculuğa çıkacaktım çok korkuyordum. Cam kenarında oturuyordum, korkularım epilepsi nöbetlerimi tetiklemişti, kriz geçiriyordum ve sen yaklaştın o an, gözlerinden süzülen bir iki damla yaşa inat, güçlü gözüküyordun. Elini saçlarıma atıp kulağıma fısıldadın " ölmek için çok küçüksün lütfen yaşa" dedin . Boynuma , yüzüme kolonya sürüyordun. Öğretmenler dahi panik olmuşken, sen o minicik kalbinle, minnacık ellerimle bana şifa olmuştun. O gün aşık olmuştum sana, evet sana aşığım...... Yazıyordu o mektupta, bak ben hâlâ yaşıyorum, bak hâlâ ölmedim. O gün, o minik ellerini tutup sana şifa olamadım, " ölmek için çok küçüksün" diyemedim. Sanki sen doğa üstü güçlere sahiptin, sanki orada bütün gücünü bana verip beni hayata döndürdün, sanki bu yüzden, benim yüzümden yorgun düştün... Sen, sen öldün. Maalesef ben hâlâ yaşıyorum... (Sana Adanmış Şiirler - Cem BOSTAN ).
Bir onceki silinende yazmistim simdi buraya yine yazayim. Bizon'un sesi turkiyede en iyi ilk 5 erkek sesi grubuna girer. Adam silindir gibi geciyor uzerimizden sesiyle. Harikulade.
Yıl 2006 istiklal caddesi girişde cafe ist,te çalışıyorum ve sürekli siya siyabend CD, leri diye bağırıp CD satan biri vardı hep merak etmiştim bu nedir fln diye 😀 buymuş
bu parçayı dığer yorumlayanlardan dınledım hıç biri böyle etkilemedi ağzına yüreğine sağlık umarım ölmeden sizi canlı dinleme firsatım olur ağladığım tek parca allaha emanet
4 yıl önce Kpss ye çalıştığım, sıkıntılı stresli yanlız olduğum zamanlarda çıkmıştı karşıma bu şarkı, Bizon. Atandıktan sonra rahat kafayla dinlerim dedim, atandım şarkıyı unuttum. 3 yıl sonra mesleği bırakıp italyaya geldim. Şimdi yine yanlız takıldığım bu zamanlarda karşıma çıktı. Sanırım bu şarkıda bir yanlızlık var; Ağrı dağı gibi, siyabend gibi, ben gibi:)
Sene 2006, Taksim Yky önünde yaz ayında broşür dağıtıyorum, Murat abilerin taksimde müzik yaptığı zamanlar, kulenin oraya doğru yürüyordum, orada müzik yapıyorlardı, cebimde diskmen, içinde Siyasiya bend şarkılarının çaldığı bir diskmen vardı. Geçtim oturdum yanlarına, yarım saat kadar dinledim müziklerini, durdular Murat abi geldi yanıma: 'Bize 4'er tane maden suyu alsana koçum, bir tane de kendine al, kutudan para al, git gel' dedi. Olur abi dedim, gittim geldim, nasıl müzikler beğendin mi dedi ? Beğendim abi dedim. Gitar kılıfından bir cd al da dinle dedi o zaman. Yeni kayıtlar var mı abi dedim? Bana güldü, demolar var dedi. Çantasından, içinde Beyoğlu Müzik yazan bir kılıflı bir cd çıkartıp bana vermişti. Bütün cd'leri bende hala durur. Sonrasında da bir sürü Eskisehir'de, Antalya'da , İzmir'de dinledim kendilerini. Geldim 33 yaşına, hayatım boyunca, Kara Güneş'i de, Siyasiya bend'i de kendimden hiç ayırmadım. Var olasınız hepiniz..
ah be canlar..
Brom brom güzel günler kokan bir yazı. Ne güzel yazmışsınız.
birde oraya kuan ekle kardesim
Huzur dolu bir yazı. Yine yeşerdi umutlarım. Güzel günleriniz olsun.
Gökyüzünü kucaklayarak şarkı söylediği geceyi hiç unutmuyorum. Beyoğlun'da gece sabaha karşı, Tünel'e doğru bir yerlerde incin top oynuyordu. Murat karanlığın ıssızlığında, rayların ortasında durmuş, gökyüzüne doğru kollarını açıp, onu bir bütün olarak aşağı, daracık sokağa çekecek bir dev gibi "ver ver veeeer" diye bir azgın gök gürültüsü, bizon gibi gürlüyordu. Sesi aydan duyulan bir sevgi seliydi. Bu anda yoldan geçen bir genç adam kepenklere uyumla vurmaya başladı. Ardından bir kız belirdi, operacı sesiyle ona eşlik etti. Ve karşılıklı bir şekilde birbirlerine bağırarak atıştılar. Bizon Murat ününün yettiği kadar haykırıyor, kız ona aynı şekilde yanıt veriyor, kepenklere vuran çocuk ikisinin can suyunu ezgiliyordu. Küçülmüştü Beyoğlu. Yaşamın, taş yapıların üzerine sürdüğü yosunlu deriye, bu üç kişi, ben ve bir de emel sindik o anda. Tarih içinde unutulan tüm güzel anlara selam olsun.
"Gurbet desen değil canım, yurt desen bırakmazlar bana" İstanbulu bu cümlede buluyorum hep.
CD satıyordu param yoktu alamadım hediye etti böyle bir adam
bu nasıl bir fakirlik nk
Keşke gerçekte görebilsem şu an bir hastalıkla boğuşan abimizi. Sanki düştüm ırak ellerede ulaşamıyorum istediğime. Anlattıkların ve içindeki insanlık sanki bizim haykırışlarımız. İyi ki varsın güzel insan iyi abim.
Sene 2013’de dinlenirdim.. Bir park bir kulaklık. Hafif serin hava. Elde eldiven vs. Zaman tek geçen şey. Hiçbir şey geçmedi. Bir tek zaman geçti. Bir de kimler kimler geçti kalpten
Bizleri burada toplayan hepimizin hasret kaldığı o samimiyet, içtenlik, yitirdiğimiz eskiye dair naif umutlar ve küçük mutluluklar. Odakule pasajında Murat'ın sesini ilk kez duyduğumun üzerinden 25 yıl geçmiş. Her dinleyişim, o akşamüstü ayaklarımın beni müziğe doğru götürdüğü ana ışınlıyor. 20 yaşında, bu sesin kaynağını bulmam gerek diyerek Tomtom'dan aşağı İstiklal'i adımlayan ben. Ne heyecan!
Ne güzel bir gündü,o gün...
26 yıl önce bir pazar akşamı Murat ve Devrim'in Beyoğlundaki bir radyo stüdyosunda yaptıkları müziğin, müzikten öte bir yere vardığını anlamıştım. Siya Siyabend'in popüler kültüre karşı bir başkaldırı olduğunu anlamamak zaten büyük bir çelişki. Max Stirner gibi düşünürlerin ''çürüğe ayrıldığı'' Hallacı Mansurların kimliksizleştirildiği saçma sapan bir çağda yaşıyoruz ve ne yazıkki Siya Siyabend ''en devrimci'' geçinen akıl sahiplerinin anlayamadığı bir dünyanın parçası...
yine buraya düştüm. işler yolunda gitmiyor, hatta şu an yol bile yok
Ne zaman yolunda gitmişti ki
@@yaskobr o kadar uzun zaman oldu ki hatırlamıyorum
Bi' yol bulmamız lazım
@@yaskobr inşallah buluruz
Düştüm bende bu saatte buralara
Yıllar geçse de aradan şu şarkıyı dinleyip halen gözümde bir damla yaş içimde umut beliriyor. Var ol Murat, iyi ki varsın
şarkıyı her açtığımda bedenim sabit kalsa da ruhumu söküp ordan oraya savuruyor. büyük adamsın be murat abi.
Murat abim seni gerçekten seviyorum. Hayatımda yerin var. Aklıma geldin selam olsun sana.
Ağlamaklı oluyorum. Birileri artık güneşi doğursun..🌑🌙
Bitik bi haldeyken kendımı burda buluyorum içinden çıkılmaz bı hal aldı dünya her seyı kaybettım herkesi de 06.02🥀
eskilere götüren nostalji kamikaze harika sanatçı çocukluk arkadaşım daha biz çocukken dinletirdi güzel insan İçimdeki Kadirim selam olsun sana 🌹
Kaç yıllık video silinmiş. Ne anılar vardı oysa o yorumlarda. Yine de buradan dinlemeye devam.
Zeki 2012’de üniversitedeyken şarap içerken dinlerdim sabahlara kadar. Öncesi de vardır,daha eski.
Gerçekten o kadar üzüldüm ki
Cancağızım Şarkıları Burada toplamaya Çalışıyoruz,elbetteki hatıralar candır..
evet yaa çok üzüldüm ben de
@@siyasiyabendbiz10 Abi hazreti şahın avazı parçası varsa yükler misin lütfen
Hayatımın dönüm noktalarından birinde ilk kez beşiktaşta karşılaşmıştık. Ufak sohbetimizin ardından ben yoluma giderken.Her son yeni bir başlangıçtır diye bağırışın halen kulaklarımda. Çok güzel adamsın murat abi.Her zaman kalbin gibi güzelliklerle karşılaşman dileğiyle.Tekrardan geçmiş olsun. (Başka bir kanaldaki videona yaptığım yanıt. Senin sayfanda da olsun istedim)
Yıllardır değiştiremedigim şey; şarkıyı her açtığımda Che hayatta gibi hissettirmesi sanırım. Emeğinize sağlık dostlar...
Che'nin sağlığında da yanıbaşındaydın sanki
Hayatımda kendim için yaptığım en iyi şey siya siyabend dinlemek olabilir. Kafamdaki bütün sıkıntılar bir anda yok oluyor, bu adamın sesi güç veriyor resmen. Hayat mücadelemdeki en büyük destekçim sizsiniz
Eskimiyor yahu… var olun siz🙏🏻
Nefes alamadığımda sizi dinliyorum soluklanıyorum iyi ki varsınız
Ben yine nefes alamıyorum
Yine niye nesef alamadım acaba ama bu sefer alıyorum biraz
@@agazragaa. nefes alabiliyor musun ?
@@canerkacan5634 şu aralar nefes darlığı problemim var ama yokmuş gibi davranıyorum şimdilik
Daha önce keşfedemediğime çok üzüldüm, harikasınız arkadaşlar, hele sen Murat♥️
2008 senesinde dinlerdik Izmir provoteryalarinda simdi Moskova metrosunda
Hayat...
Ne sana diyecek söz,
Ne bana gidecek yer var.
Normal beyinler dahi insanları kavrayacak kapasite de değildir, işin tuhaf tarafı bunun için kimseyi suçluyamazsınız...
Okul Bahçesi
Yağmurlu bir Kasım günü,
Cebimde ıslanmış bir mektup,
Zar zor toparlamışım kendimi,
Sol yanım alev, alev,
Seni bekliyorum okul bahçesinde,
İçimde deli bir cesaretle,
Hayatım boyunca unutamayacağım
O ses yankılanıyor uzaklardan ve gittikçe yaklaşıyor,
Merdivenlerde bir koşuşturmaca,
Acı siren sesleriyle bir ambulans geliyor okulun bahçesine,
Bilinmez bir korku kaplıyor içimi,
Ve sedyede görüyorum seni rengin soluk bembeyaz, bir melek gibi,
Koşuyorum hiç durmak sızın boş sokaklarda yağmura karışan göz yaşlarımla, mezarlıkta alıyorum
soluğu Annemin başucunda,
Bir yandan dua ediyorum, bir yandan kendime, kaderime kızı yorum, ben sevdiğim için mi ölüyor
insanlar önce Annem şimdi sen,
Sevmem bir daha kimseyi,
Mezarlıkta biraz ağladıktan sonra eve gidiyorum, dua ediyorum sabaha dek,
Ve ertesi sabah okulda alıyorum acı haberi küçük kalbin hayata dayanamayıp durmuş kalp krizi
geçirmiş sin ve melek olmuşsun.
Şimdi yıllar geçti hala aynı mahalledeyim, evlendim çocuklarım oldu, hatta kızım bizim okulda okuyor
o bahçede geziyor, seni son gördüğüm yerde, Annemi her ziyaretimde, senin yanında uğruyorum, her
seferinde iki gülle gidiyorum mezara, biri sana biri Anneme iki beyaz gül, hayatıma giren iki meleğe.
Birde o mektup var senden kalan,
Sana vermek için beklediğim o ıslak mektup hala saklıyorum onu,
Merak ediyorsundur ne yazıyor diye,
Şöyle başlıyor;
Bunları yazı yorum çünkü seninle konuşacak cesaretim yok, sana saçma gelebilir ama öyle işte,
Annemi kaybettikten sonra fazla çevrem olmadı yalnız gezdim hep, sessiz yalnız bir çocuk oldum , bu
yüzden okulda deli diyende oldu bir sürü şey zırvalayanda oldu, ama sen, sen başkaydın benim için,
Annemin gülüşleri vardı sende, belki bu yüzden farklıydın, seni her gördüğümde boğazım
düğümleniyor konuşamıyordum bu yüzden bu mektubu yazma kararı aldım bilmiyorum cesaret bulup
da vere bilir miyim sana, ha birde ricam var senden tek sen okursan sevinirim, sana olan hislerime
karşılık vermesen bile aşkıma saygı duymanı isterim...
Sen hatırlar mısın bilmiyorum ama, benim hiç unutamadığım bir gün var. Hani okul gezisine çıkmıştık
ya, sıcak bir haziran günüydü, okulların kapanmasına sayılı günler kala, hayatımda ilk defa uzun bir
yolculuğa çıkacaktım çok korkuyordum. Cam kenarında oturuyordum, korkularım epilepsi nöbetlerimi
tetiklemişti, kriz geçiriyordum ve sen yaklaştın o an, gözlerinden süzülen bir iki damla yaşa inat, güçlü
gözüküyordun. Elini saçlarıma atıp kulağıma fısıldadın " ölmek için çok küçüksün lütfen yaşa" dedin .
Boynuma , yüzüme kolonya sürüyordun. Öğretmenler dahi panik olmuşken, sen o minicik kalbinle,
minnacık ellerimle bana şifa olmuştun. O gün aşık olmuştum sana, evet sana aşığım...... Yazıyordu o
mektupta, bak ben hâlâ yaşıyorum, bak hâlâ ölmedim. O gün, o minik ellerini tutup sana şifa
olamadım, " ölmek için çok küçüksün" diyemedim. Sanki sen doğa üstü güçlere sahiptin, sanki orada
bütün gücünü bana verip beni hayata döndürdün, sanki bu yüzden, benim yüzümden yorgun
düştün... Sen, sen öldün. Maalesef ben hâlâ yaşıyorum...
(Sana Adanmış Şiirler - Cem BOSTAN ).
Küçükken abim dinlerdi ben gülerdim şimdi sıra bize geldi de ne yazık ki yaşadığımız devirde gülebilecek çocuklar yok
naif,huzurlu bi sarhoşluk veren parça..
@@duygukocaoglan5459 ahhhh :)
Her yıl en zor anımda hep bu şarkı yanımda. Teşekkür ederim
Dön yüzünü bizden yana günekan.
Siya Siyabend istiklal caddesinin en anarşist müzik gurubuydu❤
Sen şu İstanbul elinde insan bul bize...
Müthiş
Büyük eserleri yeni tanımam üzüyor beni de suç bende de değil ki 16 yaşinda biri olarak ve Murat abi kendine iyi bak
slmkardişim.GeçOlsunGüçOlmasın
Dünüm bugünüm yarınımsınız 20 yaşlarıma geldiğim bu günlerde çocukluğumdan tek hatıramsınız daha başkası değil saygı sevgilerimle…
Instagramını verir misin
@@Elif-hh5kp emirrksknn
@@Elif-hh5kp emirrksknn
Jurnal'den ada'ya, gönüllerden can'lara sevgiler, özledik sizi ( metin, ebru )
Siz ne güzel insanlarsınız öyle 🙏
Biz hala burdayız yıllar geçti abi döndük dolaştık geldik...
Üniversite ortamında duyduğum en müthiş parçalardan.Selamlar 💙
Sesinle hissiyatınla bin yaşa abim
Hep birlikte kardeş
böyle bir ses yok,delirecem ha!
Kaç sene önce dinlerdim 2020 yazıyor, birisine söylesem yürü git der :)
Üni de dinlerdim. Şimdi askerdeyim hâlâ dinliyorum dinleyeceğim.
Murat abi umarım sağlığın iyidir. Seni çok seviyoruz. Binlerce güzel selam yolluyorum sana güzel abim.
Slm dostum
Bunca yıl sönmemiş umudum
Nisan değilse Mayıs
Perşembe değilse pazar
İlk defa dinledim, iyi ki karşıma çıktın🩵
seçimden sonra kendimi buraya attım herşeyin güzel olması dileğiyle
😢😢
Hatirllattin😢
İlk kez duyuyorum harika ❤
Bir onceki silinende yazmistim simdi buraya yine yazayim. Bizon'un sesi turkiyede en iyi ilk 5 erkek sesi grubuna girer. Adam silindir gibi geciyor uzerimizden sesiyle. Harikulade.
katılıyorum
Sizi bu kadar geç tanımanın verdiği hüzün...
Sanatçı tek kelimeyle sanatçının tanım halo
Yıl 2006 istiklal caddesi girişde cafe ist,te çalışıyorum ve sürekli siya siyabend CD, leri diye bağırıp CD satan biri vardı hep merak etmiştim bu nedir fln diye 😀 buymuş
Gittim üniversite yıllarım 2000'lere..
İçimde eksik ve ekşi bir hüzün,
Garip bir burukluk,
Düşman olduklarımı bile dost yapan düşlerim...
Sevgilimle ayrılığımızın ilk sabahı içim buruk, tadım tuzum yok, gözlerim doldu şimdiden özledim sesini. En sevdiğimiz şarkıcı beraber dinlediğimiz şarkılarından birisinin altına yazıyorum 'hâlâ resmini yanımda taşıyorum'
Kendi müziğini kendi satan efsane insan
Dostlarrr! ölüyorum kederimden...
Çok özel bir insansın Murat
Bu videoyu tekrar gördüğüme o kadar çok sevindim ki..
O zaman, ilk dinlediğinde kıyacaktın. Canına.
bu parçayı dığer yorumlayanlardan dınledım hıç biri böyle etkilemedi ağzına yüreğine sağlık umarım ölmeden sizi canlı dinleme firsatım olur ağladığım tek parca allaha emanet
Bende Edirne de görevde dinliyorum. Cumartesi
24.04.2024 Ne sana diyecek söz ne bana gidecek yer var!!!
Hâlâ birirleri var 😊
Var ol doost ! ☘️
Şu sonradan gelen ucube kadın sinirimi bozdu artık böyle sanatçıların olmayacağı gerçeği de canımı sıktı respect
Başlangıçtaki akor ritim çok tatlı ya. Çıkarabilecek var mı çalması çok zevkli olur.
Akormerkezi.com sayfasında tabı var tam doğru gibi gelmedi kulağıma ama oldukça benzer
Ne sana diyecek söz
Ne bana gidecek yer var
Bu kadar doğal güzellik olunmaz
Gurbet desen degil canım,yurt desen bırakmazlar bana
🙏
bu nasıl bir şeydir aşık oldumm
Vay siz hoşgeldiiiiiz. Hep kalsanız.
Bütün şarkıları, yeni şarkıları buradan bekliyor olacağım. Sevgiyle 📗💚
Yeni video aynı dertler nerdesin bizon bu dünya derbedersiz ne eyler
Gel de insan bul bize...
Yıl olmuş 2023 hala mı hacı; boşver koyver gitsin!
ne güzel be ne güzelllll
Umarım hepiniz iyisinizdir be abiler
artık can çekmiyor yaşamayı
4 yıl önce Kpss ye çalıştığım, sıkıntılı stresli yanlız olduğum zamanlarda çıkmıştı karşıma bu şarkı, Bizon. Atandıktan sonra rahat kafayla dinlerim dedim, atandım şarkıyı unuttum. 3 yıl sonra mesleği bırakıp italyaya geldim. Şimdi yine yanlız takıldığım bu zamanlarda karşıma çıktı. Sanırım bu şarkıda bir yanlızlık var; Ağrı dağı gibi, siyabend gibi, ben gibi:)
Kesinlikle öyle olmalı yalnızlık ve birazda moral bozukluğu zamanlarımda ortaya çıkıp duruyor bu şarkı
Gecenin 3 ünde aklıma düştü be bu doğaçlama yine kurtulamıyorum
Beni zamanda tepetaklak eden şarkı.
Bir Kürt olarak parçayı sevdim. Sevdanın dili olmaz. Yaşasın halkların kardeşliği.
konuşma lan kürt
Gurbet desen değil canım, yurt desen bırakmazlar bana...
1:33 söyleyen che dinleyen steve jobs
Yeniden silinme ihtimaline karşı indirmelik bir eser..
Hayat sevince güzel 🎶
dön yüzünü günebakan
dön bizden yana
Ah ulan bizon... 🍂
kanat bulmaya geldim. malumunuz uçuyoruz
Kanat is Loading...
Lan bu video altında eski sevgilimle bir birimize şifreli mesajlar yolluyorduk😁 silinmiş
Seni burada anıyorum
İçimde Ölen kadın 🖤
Şu şarkıyı senle söylemek vardı be Murat abim♥️
Söyleriz ciğerim.
Sene 2014 tü yanlış hatırlamıyorsam canım sıkkın arkadaşım açmıştı rahmetli bana kazandırdığı hediyesiniz teşekkürler
Bisey bu kadar guzel olabilir mi?
ne dinlersek dinleyelim kurkcu dukkani misali donup dolastigimiz hep sensin siyabend
Şapka fena yakışmış
Güzel şey oldu, eyvallah..
"Sen şu İstanbul elinde insan bul"
Gelde insan bul bize
Mükemmelsiniz be
Sen degeri bilinmeyen bi müzisyensin
♡Ağrıııııııdağııııııııııındanuçtummm♡
🤗Performans iyi..🙏
Canımız siya ✌️✌️
Gurbet desen değil canım
Yurt desen birakmazlar bana