Üniversiteyi 2 kazak ile bitirmiştim. Biri kirlenince diğerini giyiyordum. Bir gün sınıf arkadaşım ( triko fabrikası vardı babasının :) aa sen hep bu kazağını giyiyorsun neden dediğinde seviyorum demiştim. Hiç üzülmemiş ya da kötü hissetmemiştim. Yurtta bir arkadaş alışverişten gelmişti ; mont almış, çok garipsemiştim montu varken neden 2. montu aldı diye. Hele ki 4 çocuk okutan emekli bir baba varsa. Mekanın cennet olsun babam. Biraz cimrilikle biraz yoklukla az tüketen bireyler olduk sayende. Tüketim alışkanlığı eskiden aileden geliyordu, şimdi maalesef öyle değil. 2010 yılında sadece 2 hırka almıştım. Müthiş bir keyif alışveriş yapmamak da. Maddenin azaldığı yerde insanlık çoğalır. Süper .....
İki oğlum var.simdilik büyüğü kıyafet alıyoruz. Küçüğü abinin kucukeriyle idare ediyor . Kış için büyüğü 2 swet bir kaban aldık. Ve bunları en az 3 yıl giyecek. Senede bir kere ayakkabı alıyoruz. Ayakları büyümese ayakkabıları yırtılana kadar giyecek. Bayramlarda bile almıyoruz artık.
Ben de sizin gibi büyüdüm. Üç çocuk öğretmen baba ev hanımı anne ile hep minimumda yaşamayı deneyimledik. Burs çıkınca üniversitede üzerime başıma düzgün görünen birşeyler alabilmiştim ve paltom da halamdan gelmişti. Ona göre kombin yapmıştım. Alışveriş diye bir alışkanlık yoktu , ihtiyaç olunca alınırdı. Ben okulda ve iş yerinde ihtiyaç fazlası alış verişi gördüm ve garipsedim hep. O hazzı yüzlerinde okuyordum. Sahip olmaktan gelen haz. Yurtta kalırken eleştiri de alıyordum onlara katılmıyor diye ama paranın olmamasını anlayamıyorlardı. Babam o ara işsiz kalmıştı (94 krizi) emekli maaşı bağlanmasını bekliyordu. Düşünün maaş yok eve giren! Ne günler... Sonra Allah'a şükür para kazandık ama hep tutumlu yaşadık.. Alış verişle var olmamayı seçtik.
Maddenin azaldığı yerde insanlık çoğalıyor evet mesela hindistandaki adını hatırlamadığım, x kabilesinin maddenin m'sinden haberi yok,ilkel bir yaşam sürüyorlar ve çocuklarla evleniyorlar, gerçekten insanlık seviyeleri arşa çıkmış.
Pandemi döneminde yeni hobi geliştirdim; En sevdiğim sanal alışveriş sitelerinde saatlerce gezip, beğendiğim ürünleri sepete atıyorum sonra hiçbir şey almadan sitelerden çıkıyorum. :) Vallaha alışveriş yapıyor kadar rahatlıyorum. Deneyin bence :)))
Özlem hanım yine pozitif enerjisi sayesinde programı tebessümle izledim. Ayrıca kitap yazarı beyefendi hipergerçeklikten bahsettiği kısımda bir an sanki Yalın Alpay’ı dinliyormuşum gibi hissettim. Yine çok güzel bir konu. Çok keyifli bir sohbet. Okan bey orkestra şefi gibi mübarek. Ağzınıza sağlık :)
İhtiyaçlarını minimize eden insan mutlu olur. Mutluluk insanın kendi elinde olan her neyse ondadır. Sahip olmadıklarımızda/olamadıklarımızda mutluluk aranmaz.
Alışveriş bağımlılığı, tüketim çılgınlığı, insanın içindeki dolduramadığı boşluğa da denk geliyor bence. Çünkü gitgide anlamsızlaştırılan bir yerdeyiz. Kapitalizmin ihtiyacımız olmayan şeyleri ihtiyacımız var gibi sunması zaten kazanmak amaçlı Bunu bu çağda hepimiz biliyoruz. Kadınlarda daha fazla olmasının sebebi daha duyarlı ve hassas olmamız bence toplumsal var olma çabamız, hayattan aldıklarımızın bize negatif etkisi, kadınları daha çok etkiliyor, renkler, şekiller anlık iyi hissettirebiliyor çünkü o yeninin de bir enerjisi var. Hocanın dediğini anlamadım parası zaten var marka giyiniyor gibi bir durum da psikolojik, o marka ile o toplumsal statüde kişi kendini var ediyor. Yani chanel’i belki beğenmiyor ama sınıfsal olarak giyiyorsa bu da rahatsızlık. Manyak, acınası influencerları dinleyen ve sırf marka diye giyinen psikoloğa gitsin.
lanet olsun bütün bir nesil benzin pompalıyor garsonluk yapıyor ya da beyaz yakalı köle olmuş reklamlar yüzünden araba ve kıyafet peşinde nefret ettiğimiz işlerde çalışıp gereksiz şeyler alıyoruz bizler tarihin ortanca çocuklarıyız bir amacımız ya da yerimiz yok Ne büyük savaşı yaşadık ne de büyük buhranı bizim savaşımız Ruhani bir savaş en büyük Buhranımız hayatlarımız.. Fight club 1999
ben almanyada yasiyorum ve sunu farketdim. Türkiye deki reklamlar cok agresif sekilde insanlari alisveris yapmaya sagliyorlar. Her reklamin bile kendi sarkisi var.
fonksiyonel tıp konusunda da yayın yapılmasını isterdim.hastalıklar oluşmadan önlemek hem kişisel hem milli kaynaklarımızın korunması açısından çok önemli,
Eskiden hiç denk gelmezdim Lâkin son 2, 3 yıldır denk geliyorum. İnsanlar kredi kartlarının bakiyesi yetmediği halde çılgınca alışveriş yapıyor. Kardeşim cebinde paran yoksa niye alıyorsun. Dün lwc da önümdeki bey 2 dolu çanta almış. Kredi kartı provizyon vermedi. Bakige yetersiz. Bense sadece mont aldım. Oğlumun ihtiyacı . Çok daha fazla şeye ihtiyacım var fakat almıyorum. Para yok çünkü.
Alışveriş bağımlılığının, belli bir dönemin yarattığı içsel sıkıntıyı atmak için içgüdüsel otomatik bir yönelim olduğunu düşünürüm. Günümüzde bir şeye sahip olmanın ya da ona sahip olması gerekliliği hissinin yaratılması bu mekanizmayı tamamlar.
Takip ettiğim bir arkadaşım var ev hanımı güzel bi kız. Küçük bir kızı var bakıyor . Fakat her gün öyle çok alışveriş yapıyor ki sanırsın günde 20 farklı yere gidiyor. Gittiği sadece hafta sonu kocasıyla bir kahve içmek ..Anlamıyorum bu kadar kazanıyor mu kazandırıyor mu? neden internetteki herkesle sanki kahve içiyormuşcasına gününü geçiriyor bunu hiç anlayamayacağım.. Nasıl bir işsizliktir
Birde reklam metibleri zaten çok değişik. Bugun huwaiinin reklamında şöyel diyordu Nasıl ödüycem diye düşünme be kadar keyif alırım dşye düşün. Siz buna değersiniz bunlar normal mi
Alisveris bagimliligim yok. Ben aylarca ormanlarda yasadim. Önceleri metaryalisttim. Sonradan, bir seye ne kadar az ihtiyacim varsa o kadar gucluyum felsefesi çakti kafamda. Ormanda yasadim bilgisini laf olsun diye söyledim :)
Abi millet çöpten artık topluyor, dolar 13 TL olmuş. Alışveriş manyağı olmuşuz (!). Gerçekten insanımızı çok ilgilendiren bir konu seçimi yapmışsınız. Tebrik ederim.
videoyu izlemenizi tavsiye ederim, parasi olmayip da inadina alisveris yapmaya ihtiyac duyanlari konu aliyorlar. Evet Turkiye ekonomik felaketin icinde, ancak bu bile yurdum insaninin cebindeki 3 kurusu sacma sapan seylere harcamasinin onune gecemiyor, sadece bir bucuk saat, izleyin bence
Yuz tane ayakkabimi attim sadece bej ve siyahi biraktim 6 kapili gardolabimi 2 kapaga dusurdum 5 kilotum 2 sutyenim 5 corabim var bir tane yemek setim var misafire ozel hic birseyim yok hayatimi minimal yaptiktan sonra banka hesabimdaki param her gecen gun kabardi hayatim kolaylasti
İyileşmişsiniz. Tebrik ederim. 100 tane ayakkabı cidden iddialı. 😳 Tabii yaşınıza da bağlı. Kendi hayatımı düşündüm. 50 yaşına yaklaşıyorum. Acaba kaç ayakkabım oldu? Her sene iki ayakkabı aldım mi?
Alış veriş bağımlılığı yerine elbiseleri arkadaşlarınızla takas yapma bağımlısı olursanız,problem çözülür. Üstelik alış veriş bağımlılığında istediğin kadar alamassın,fakirsen paran azdır,kredi çeksen borcun altında kalırsın ama takas yönteminde sınır yok,istediğin kadar al-ver.
bu tür durumları israf bagımlılığı kabul edip, tüm bağımlılıkları birde böyle değerlendirsek. Bağımlılık, 20 gün kadar bazen daha da az kullanmakla oluşuyor. bu kadar ki kullanım nasıl oluyor da insanı, canından bezdirecek ,bunalıma girecek ,malına ,canına ,çevresine zarar verecek hale getiriyor. denilecek ki kana karışıp vücudu etkiliyor. bu miktar alkol ,uyuşturucu bazı sağlık sorunlarında tedavi amaçlı kullanılıyor , vücuda alınıyor, hatta güçlü eroin olan diamorfin haftalarca bazen aylarca hastaya veriliyor ancak bu kişiler bağımlı olmuyor. Özgür iradeyle haz almak için değilde, zaruriyetten kullanıldığında bağımlılık yapmıyor. ayrıca bedenle ilgisi olmayan zararlı alışkanlıklar da aynı olumsuz etkiyi veriyor. vücuda birşey alınmadığı halde kumar bağımlısı da büyük zararlara uğruyor. Zina da benzer sorunlar yaşatıyor. Sigara ,fazla aşırı yemek de değerlendirilmeli. bu verileri, bilinenleri dikkate alarak , aklen ,vicdanen varılması gereken : Kutsal yaratıcı'nın sınırları aşıldığında ,yasakları işlendiğinde bu sorunlar oluşuyor . helal dairesindeki davranışlar ise bağımlılık yapmıyor. tıbbı tedaviyle beraber kurtuluşu bu yönde aramakta İnşaallah netice verecektir. Allah (c.c) dan özür dileyip ,yalvarıp dua edilmeli.tevekkul etmeli Bilhassa namazla Allah (c.c.) ‘ın yardımını istemeliyiz. . bağımlı, bu bilinç de değilse , yakını ,seveni olarak Allah'ın sevdiği kul olmaya gayret edip , dualarımızla ona yardımcı olmalıyız.
Ogluslarimda para harcamiyor hiç. Çocuklar paramizin tam karşılığını alamiyoruz diye kantine gitmiyor. Evden yiyecek goturuyorlar. Çöp şeylere para vermek içlerine sinmiyormus 😀
1970lerde toplum tüketim toplumu değildi daha. Üretilen ürün, sunulan ürün azdı, ihtiyaç çerçevesinde idi, reklamlar daha naif, bu kadar agresif ve psikolojiyi etkileyecek, almaya itecek raddeye gelmemişti. Dünyanın her yerinden bir dolu ürün bizim ülkeye girmiyordu (Gümrük birliği ile girdi hatırlarsınız). İnsanların bir kat takım elbesesi (düğün bayram için), bir iki de günlük kıyafeti olurdu. Annem babamdan biliyorum. Çocuklarin tek önlüğü olurdu. Dikiş de dikilirdi. Daha TV bile yeni giriyordu evlere. Şimdi dünya cidden küresel, teknolojik devrim ile herkesin elinde internet, reklamların hepsi insan psikolojisine göre en agresif şekilde yapılıyor, görünerek var olunan bir sosyal medya var... Yani 70ler bambaşka bir dünya. O insanlar da belki mutsuzdu ya da mutluydu ama zaten imkanları da hiç yoktu. Dünya çok değişti. Şu anda herkesin medya ve finans okuryazarlığı öğrenmesi lazım. Bayağı mücadele gerekiyor kendimiz olarak kalmak için.
Benimki icerik elestirisi olmayacak. Biraz alakasiz olacak belki ama yinede soylemek istedim. Uykusuzlar kulubunden sonra ayni dekorda orkestrayi, masa sandalyeleri, katilimcilari vs cikartip Muhabbetbet Kralini cekmeniz bence pek guzel olmuyor. Eldeki dekoru degerlendirelim, bu zaten guzel. Hem kimse de cikip bundan dolayi rahatsizligini dile getirmez diye dusunmus olabilirsiniz fakat yaniliyorsunuz. Insanlar bunu gundeme getirmiyort olabilirler ama bu Muhabbet kralini uykusuzlar kulubunun artigi hissinden kurtarmaz!!! Halbuki Muhabbet Krali Uykusuzlar Kulubunden farkli ve kendine has bir format. Okan Bayulgen markasi ne yaparsa yapsin ayri ayri ozeni hakediyorr!( Buna okan beyin giyindigi demode fakat bir o kadar da demode olmayi haketmeyen deri ceket dahil!)
Bu programları gündüz kuşağı yayınlayın ya asıl bilinçlenmesi gereken kitle için 🙌🏻
EL_ hanım gündüzleri o kişiler müğede, esrada, serapta, didem le oyalanıyorlar..
Bu çok doğru👍
Katilmamak elde degil. Malesef izlenmez.
Özellikle bunları duyup sinirlenen insanları biliyorum.
Çok doğru
Üniversiteyi 2 kazak ile bitirmiştim. Biri kirlenince diğerini giyiyordum. Bir gün sınıf arkadaşım ( triko fabrikası vardı babasının :) aa sen hep bu kazağını giyiyorsun neden dediğinde seviyorum demiştim. Hiç üzülmemiş ya da kötü hissetmemiştim. Yurtta bir arkadaş alışverişten gelmişti ; mont almış, çok garipsemiştim montu varken neden 2. montu aldı diye. Hele ki 4 çocuk okutan emekli bir baba varsa. Mekanın cennet olsun babam. Biraz cimrilikle biraz yoklukla az tüketen bireyler olduk sayende. Tüketim alışkanlığı eskiden aileden geliyordu, şimdi maalesef öyle değil. 2010 yılında sadece 2 hırka almıştım. Müthiş bir keyif alışveriş yapmamak da. Maddenin azaldığı yerde insanlık çoğalır. Süper .....
Harikasınız..imrendim size
@@sule2226 Teşekkür ederim:)
İki oğlum var.simdilik büyüğü kıyafet alıyoruz. Küçüğü abinin kucukeriyle idare ediyor . Kış için büyüğü 2 swet bir kaban aldık. Ve bunları en az 3 yıl giyecek. Senede bir kere ayakkabı alıyoruz. Ayakları büyümese ayakkabıları yırtılana kadar giyecek. Bayramlarda bile almıyoruz artık.
Ben de sizin gibi büyüdüm. Üç çocuk öğretmen baba ev hanımı anne ile hep minimumda yaşamayı deneyimledik. Burs çıkınca üniversitede üzerime başıma düzgün görünen birşeyler alabilmiştim ve paltom da halamdan gelmişti. Ona göre kombin yapmıştım. Alışveriş diye bir alışkanlık yoktu , ihtiyaç olunca alınırdı. Ben okulda ve iş yerinde ihtiyaç fazlası alış verişi gördüm ve garipsedim hep. O hazzı yüzlerinde okuyordum. Sahip olmaktan gelen haz. Yurtta kalırken eleştiri de alıyordum onlara katılmıyor diye ama paranın olmamasını anlayamıyorlardı. Babam o ara işsiz kalmıştı (94 krizi) emekli maaşı bağlanmasını bekliyordu. Düşünün maaş yok eve giren! Ne günler... Sonra Allah'a şükür para kazandık ama hep tutumlu yaşadık.. Alış verişle var olmamayı seçtik.
Maddenin azaldığı yerde insanlık çoğalıyor evet mesela hindistandaki adını hatırlamadığım, x kabilesinin maddenin m'sinden haberi yok,ilkel bir yaşam sürüyorlar ve çocuklarla evleniyorlar, gerçekten insanlık seviyeleri arşa çıkmış.
Pandemi döneminde yeni hobi geliştirdim; En sevdiğim sanal alışveriş sitelerinde saatlerce gezip, beğendiğim ürünleri sepete atıyorum sonra hiçbir şey almadan sitelerden çıkıyorum. :) Vallaha alışveriş yapıyor kadar rahatlıyorum. Deneyin bence :)))
:))
Karşıt tezdeki konukların birbiriyle nezaket içinde bilgi alışverişinde bulunmalarını çok etkilendim. Nefis bir program olmuş.
Her zaman çok beğeniyorum tuşu yok. Olsa basacaktım. OKAN BAYÜLGEN'e bayılıyorum 👏👏👏💖
Özlem hanım yine pozitif enerjisi sayesinde programı tebessümle izledim. Ayrıca kitap yazarı beyefendi hipergerçeklikten bahsettiği kısımda bir an sanki Yalın Alpay’ı dinliyormuşum gibi hissettim. Yine çok güzel bir konu. Çok keyifli bir sohbet. Okan bey orkestra şefi gibi mübarek. Ağzınıza sağlık :)
Okan bey programlarinizi çok beğeniyorum..özellikle bu tarz programlariniz beni çok etkiliyor..
İlgiyle dinledim.Devamı gelirse mutlu olurum.Okan bey var olun
Bu programi dinlerken trendyol da geziyor olmam bir yandanda mehur soru istekmi ihtiyacmi diye sormam 😁
"Çok temiz ama çok az" lafına bayıldım 🖤
Oooooo
Maddenin azaldığı yerde insanlık büyüyor.
💪
Kendimi sorgulamama sebep olan bir program olmuş,bazen durup dinlemek-düşünmek gerekiyor🙇🏻♀️
İhtiyaçlarını minimize eden insan mutlu olur. Mutluluk insanın kendi elinde olan her neyse ondadır. Sahip olmadıklarımızda/olamadıklarımızda mutluluk aranmaz.
Alışveriş bağımlılığı, tüketim çılgınlığı, insanın içindeki dolduramadığı boşluğa da denk geliyor bence. Çünkü gitgide anlamsızlaştırılan bir yerdeyiz. Kapitalizmin ihtiyacımız olmayan şeyleri ihtiyacımız var gibi sunması zaten kazanmak amaçlı Bunu bu çağda hepimiz biliyoruz. Kadınlarda daha fazla olmasının sebebi daha duyarlı ve hassas olmamız bence toplumsal var olma çabamız, hayattan aldıklarımızın bize negatif etkisi, kadınları daha çok etkiliyor, renkler, şekiller anlık iyi hissettirebiliyor çünkü o yeninin de bir enerjisi var. Hocanın dediğini anlamadım parası zaten var marka giyiniyor gibi bir durum da psikolojik, o marka ile o toplumsal statüde kişi kendini var ediyor. Yani chanel’i belki beğenmiyor ama sınıfsal olarak giyiyorsa bu da rahatsızlık. Manyak, acınası influencerları dinleyen ve sırf marka diye giyinen psikoloğa gitsin.
lanet olsun
bütün bir nesil benzin pompalıyor
garsonluk yapıyor
ya da beyaz yakalı köle olmuş
reklamlar yüzünden araba ve kıyafet peşinde
nefret ettiğimiz işlerde çalışıp gereksiz şeyler alıyoruz
bizler tarihin ortanca çocuklarıyız
bir amacımız ya da yerimiz yok
Ne büyük savaşı yaşadık ne de büyük buhranı bizim savaşımız Ruhani bir savaş en büyük Buhranımız hayatlarımız..
Fight club 1999
ben almanyada yasiyorum ve sunu farketdim. Türkiye deki reklamlar cok agresif sekilde insanlari alisveris yapmaya sagliyorlar. Her reklamin bile kendi sarkisi var.
Özellikle trendyol ve hepsiburada her yerde her dakika reklamı çıkıyor
Pazarlama tekniği olarak bir hikaye üretmeye değinilmese konu eksik ele alınmış olurdu. Bu kısım genellikle atlanıyor. Katkı sağlayanlara teşekkürler.
fonksiyonel tıp konusunda da yayın yapılmasını isterdim.hastalıklar oluşmadan önlemek hem kişisel hem milli kaynaklarımızın korunması açısından çok önemli,
Eskiden hiç denk gelmezdim Lâkin son 2, 3 yıldır denk geliyorum. İnsanlar kredi kartlarının bakiyesi yetmediği halde çılgınca alışveriş yapıyor. Kardeşim cebinde paran yoksa niye alıyorsun. Dün lwc da önümdeki bey 2 dolu çanta almış. Kredi kartı provizyon vermedi. Bakige yetersiz. Bense sadece mont aldım. Oğlumun ihtiyacı . Çok daha fazla şeye ihtiyacım var fakat almıyorum. Para yok çünkü.
Çok keyifliydi konuklariniza bayıldım ..
Harika program. Kendimden parçalar buldum vallahi.😬
Bu program Okan bey'e çok yakıştı 👏
Vay bee ne programdı... Tadı damağımda kaldı doğrusu!
Ufuk açıcı ve keyifli bir programdı.
Artık sabal alış veriş sitelerinde gezmekde bir bağımlılık
Bu kadinin konusma tarzini beyendim... disarda yasamasina Ramen , türkiyedekilerden daha güzel konusuyor ..tonlamasini beyendim
Alışveriş bağımlılığının, belli bir dönemin yarattığı içsel sıkıntıyı atmak için içgüdüsel otomatik bir yönelim olduğunu düşünürüm. Günümüzde bir şeye sahip olmanın ya da ona sahip olması gerekliliği hissinin yaratılması bu mekanizmayı tamamlar.
Orta sınıf için bir tür nevroz türü .. davranış bozukluğu gibi bir şey...
Takip ettiğim bir arkadaşım var ev hanımı güzel bi kız. Küçük bir kızı var bakıyor . Fakat her gün öyle çok alışveriş yapıyor ki sanırsın günde 20 farklı yere gidiyor. Gittiği sadece hafta sonu kocasıyla bir kahve içmek ..Anlamıyorum bu kadar kazanıyor mu kazandırıyor mu? neden internetteki herkesle sanki kahve içiyormuşcasına gününü geçiriyor bunu hiç anlayamayacağım.. Nasıl bir işsizliktir
Okan bey, level isimli belgeseli duydunuz mu acaba. Belki bir gun ele alirsiniz . sadece fikir benimki
Sahip olduklarimizi gozden gecirme vaktidir.
Birde reklam metibleri zaten çok değişik.
Bugun huwaiinin reklamında şöyel diyordu
Nasıl ödüycem diye düşünme be kadar keyif alırım dşye düşün. Siz buna değersiniz bunlar normal mi
Okan bey harikasınız yine iyi ki varsınız
Böyle proglamlar yapılmalı Türkiye'de
İstekmi ihtiyaçmı?.. birçok insanın isteği ihtiyacından kaynaklı. Bu soruyu soran sen bunu idrak edemezsin. Deney yap canım sen.
Çok teşekkür ederim
Alisveris bagimliligim yok. Ben aylarca ormanlarda yasadim. Önceleri metaryalisttim. Sonradan, bir seye ne kadar az ihtiyacim varsa o kadar gucluyum felsefesi çakti kafamda. Ormanda yasadim bilgisini laf olsun diye söyledim :)
Abi millet çöpten artık topluyor, dolar 13 TL olmuş. Alışveriş manyağı olmuşuz (!). Gerçekten insanımızı çok ilgilendiren bir konu seçimi yapmışsınız. Tebrik ederim.
Kardeş Black Friday haftasıydı ya, ondan olabilir belki hea?
@@Piedpiperx1 neden olmasın?
videoyu izlemenizi tavsiye ederim, parasi olmayip da inadina alisveris yapmaya ihtiyac duyanlari konu aliyorlar. Evet Turkiye ekonomik felaketin icinde, ancak bu bile yurdum insaninin cebindeki 3 kurusu sacma sapan seylere harcamasinin onune gecemiyor, sadece bir bucuk saat, izleyin bence
Abi Perşembe yayinlasaydin ya
evi toplayamıyordum ben de 😵💫
Ben alışveriş diyeti uyguluyormusum meğer :))
Maşallah kızınıza ♡
Alma değil de para biriktirme taraftariyim 💸💸almanın sonu yok.
Guzel bir konuya deginilmis
Yuz tane ayakkabimi attim sadece bej ve siyahi biraktim 6 kapili gardolabimi 2 kapaga dusurdum 5 kilotum 2 sutyenim 5 corabim var bir tane yemek setim var misafire ozel hic birseyim yok hayatimi minimal yaptiktan sonra banka hesabimdaki param her gecen gun kabardi hayatim kolaylasti
İyileşmişsiniz. Tebrik ederim. 100 tane ayakkabı cidden iddialı. 😳 Tabii yaşınıza da bağlı. Kendi hayatımı düşündüm. 50 yaşına yaklaşıyorum. Acaba kaç ayakkabım oldu? Her sene iki ayakkabı aldım mi?
@@esraseven5396 senede aldigim ayakkabi sayisi keske iki olsaydi:(
Alış veriş bağımlılığı yerine elbiseleri arkadaşlarınızla takas yapma bağımlısı olursanız,problem çözülür.
Üstelik alış veriş bağımlılığında istediğin kadar alamassın,fakirsen paran azdır,kredi çeksen borcun altında kalırsın ama takas yönteminde sınır yok,istediğin kadar al-ver.
en sevdiyim program
Ne koni bakimdan
😂😂😂 Türkçe diline çevir diye seçenek çıkıyor 😂😂😂
bu tür durumları israf bagımlılığı kabul edip, tüm bağımlılıkları birde böyle değerlendirsek. Bağımlılık, 20 gün kadar bazen daha da az kullanmakla oluşuyor. bu kadar ki kullanım nasıl oluyor da insanı, canından bezdirecek ,bunalıma girecek ,malına ,canına ,çevresine zarar verecek hale getiriyor. denilecek ki kana karışıp vücudu etkiliyor. bu miktar alkol ,uyuşturucu bazı sağlık sorunlarında tedavi amaçlı kullanılıyor , vücuda alınıyor, hatta güçlü eroin olan diamorfin haftalarca bazen aylarca hastaya veriliyor ancak bu kişiler bağımlı olmuyor. Özgür iradeyle haz almak için değilde, zaruriyetten kullanıldığında bağımlılık yapmıyor. ayrıca bedenle ilgisi olmayan zararlı alışkanlıklar da aynı olumsuz etkiyi veriyor. vücuda birşey alınmadığı halde kumar bağımlısı da büyük zararlara uğruyor. Zina da benzer sorunlar yaşatıyor. Sigara ,fazla aşırı yemek de değerlendirilmeli. bu verileri, bilinenleri dikkate alarak , aklen ,vicdanen varılması gereken : Kutsal yaratıcı'nın sınırları aşıldığında ,yasakları işlendiğinde bu sorunlar oluşuyor . helal dairesindeki davranışlar ise bağımlılık yapmıyor. tıbbı tedaviyle beraber kurtuluşu bu yönde aramakta İnşaallah netice verecektir. Allah (c.c) dan özür dileyip ,yalvarıp dua edilmeli.tevekkul etmeli Bilhassa namazla Allah (c.c.) ‘ın yardımını istemeliyiz. . bağımlı, bu bilinç de değilse , yakını ,seveni olarak Allah'ın sevdiği kul olmaya gayret edip , dualarımızla ona yardımcı olmalıyız.
Gozu tokluk bu olsa gerek afferin istanbul'a
Ufuk açıcı bir Program .
Ahmet Mümtaz Taylan'ın sesine bir tek ben mi benzettim Yüce Zerey'in sesini.
bu ya çok fazla alışveriş yaptım %80 ihtiyaç dışı
Atakan kayalar gelse ne güzel olur indigo çocuk
Tatminlerini alışverişte arıyorlar cep boş kafa boş
ve geldigimiz nokta Alışveriş Bir Bağımlılık mı videos izlerken 37 adet reklama denk gelmemiz
Bu konu 10 yıl öncesinin konusu neyseki Recep Tayyip erduvan bizi bu sıkıntıdan kurtardı
Aynen sanırsın sene 2008
Bırakın rüyalara reklam yerlestirmelerini bazen zihnimin okunduğunu bile düşünüyorum
Aynen öyle dile getirmedigim reklam önüme düşünce bu duygu
Çok iyi bir program
"hoş bir şamdan" 😂😂
Ogluslarimda para harcamiyor hiç. Çocuklar paramizin tam karşılığını alamiyoruz diye kantine gitmiyor. Evden yiyecek goturuyorlar. Çöp şeylere para vermek içlerine sinmiyormus 😀
Okan neden Canan Karatay gibi konuşuyor yA acayip sıkıldım.eeeee eeee badı badı diye diye uzata uzata
Alışveriş manyaklığı neden var? Mutsuzluktan. İnsanlar çıkış noktası arıyor. 1970 lerde böyle birşeyler varmıydı? Bu arada takı çok güzel. Sanatsal👍
1970lerde toplum tüketim toplumu değildi daha. Üretilen ürün, sunulan ürün azdı, ihtiyaç çerçevesinde idi, reklamlar daha naif, bu kadar agresif ve psikolojiyi etkileyecek, almaya itecek raddeye gelmemişti. Dünyanın her yerinden bir dolu ürün bizim ülkeye girmiyordu (Gümrük birliği ile girdi hatırlarsınız). İnsanların bir kat takım elbesesi (düğün bayram için), bir iki de günlük kıyafeti olurdu. Annem babamdan biliyorum. Çocuklarin tek önlüğü olurdu. Dikiş de dikilirdi. Daha TV bile yeni giriyordu evlere. Şimdi dünya cidden küresel, teknolojik devrim ile herkesin elinde internet, reklamların hepsi insan psikolojisine göre en agresif şekilde yapılıyor, görünerek var olunan bir sosyal medya var... Yani 70ler bambaşka bir dünya. O insanlar da belki mutsuzdu ya da mutluydu ama zaten imkanları da hiç yoktu. Dünya çok değişti. Şu anda herkesin medya ve finans okuryazarlığı öğrenmesi lazım. Bayağı mücadele gerekiyor kendimiz olarak kalmak için.
siyah kazaklı Brian De Palma değil mi yahu?
OKAN BAYULGEN İSMET ÖZEL PROGRAMİ GORMEK İSTİYOR GOZLERİMMM
👍
Benimki icerik elestirisi olmayacak. Biraz alakasiz olacak belki ama yinede soylemek istedim. Uykusuzlar kulubunden sonra ayni dekorda orkestrayi, masa sandalyeleri, katilimcilari vs cikartip Muhabbetbet Kralini cekmeniz bence pek guzel olmuyor. Eldeki dekoru degerlendirelim, bu zaten guzel. Hem kimse de cikip bundan dolayi rahatsizligini dile getirmez diye dusunmus olabilirsiniz fakat yaniliyorsunuz. Insanlar bunu gundeme getirmiyort olabilirler ama bu Muhabbet kralini uykusuzlar kulubunun artigi hissinden kurtarmaz!!! Halbuki Muhabbet Krali Uykusuzlar Kulubunden farkli ve kendine has bir format. Okan Bayulgen markasi ne yaparsa yapsin ayri ayri ozeni hakediyorr!( Buna okan beyin giyindigi demode fakat bir o kadar da demode olmayi haketmeyen deri ceket dahil!)
Adam tüketim, modayi eleştiriyor ve genel yorum. Orası okanın kaberesi. Ayrıca okan yıllardır 5 gun program yapar ve hep aynı dekorda yapar.
Kahve makinasi bana hediye ederseniz çok mutlu olurum
Bence onu İstanbul’a bırakacak hatıra olarak 😊
@@sule2226 bellimi olur ben istedim isteyenin bir yüzü... Hem zaten yok benimde yıllar sonra torunlarıma bahsederim okanin hediyesi diye
Kaptalizim degil
Yine mi bay okan programları püff
Okan bayülgen uyudu uyuyacak
Cinsiyetcilik yapmiyorum fakat hanfendi her konusmasinda sacmaladi ve hatta yaptigi gereksiz espiriler resmen balyoz gibi insanin kafasina vuruyor.
Zuppe Okan,
Birgunde kagit toplayan cocuklari konuk et !
Psikiyatrist saka gibi. :D:D
boş teneke çok ses çıkarır ..
Yine o kablama kadın gelmiş!
Herkesi aynı sanan salakça sohbet
Hasta hastadır işte yas
Okan bey her programınızda kadın konukların sözünü kesiyorsunuz ve sürekli cinsiyetçi söylemlerde bulunuyorsunuz. Lütfen vazgeçin!
Cuku degil
Mansur bey Allah demek çok mu zor ki Tanrı gibi ucube bu kelime kullanıyorsunuz
Cöp yayin okan haric herkez cöp
Bir sen çöp değilsin. Bir sen akıllısın.
Bir sen çöp değilsin. Bir sen akıllısın.