Teşekkür ederim. Siz bu işi gerçekten güzel yapıyorsunuz. Dün Hülya hanımın proğramında sizi tanıdım. Önceden neden tanımafığıma üzüldüm bundan sonra peşinizdeyim
“Nereden geldim ben buraya, kimim ben, bunlar da kim? ” Filmlerde görürüz ya hani, hafıza kaybına uğrayan insanlar gözlerini açtıklarında peşpeşe sorular sormaya başlarlar. Peki aynı şekilde bomboş bir hafızayla bu dünyaya geliriz de neden bu soruları sormayız? Bazı insanları gerçekten hiç anlayamıyorum... Aslında bazı insanları değil de çoğu insanı desem daha doğru olacak belki de... Nasıl olur da insan, nasıl var olduğunu; neden var olduğunu düşünmeden yaşayabilir? İnsanın cevap bulması gereken ya da merak etmesi gereken bundan daha önemli hangi soru olabilir? Az biraz düşünüp de kafasını çok yormak istemeyenleri hadi yine bir kenara bırakalım. Bunun dışında bu konuyu hiç umursamayıp hayatına devam eden o kadar çok insan var ki... “Yaşıyorum ya işte, neden nasıl farketmez” dercesine… Bu hayatın sonunda ölüm olmasa, sürekli etrafında bu dünyadan göçenleri görmüyor olsalar, keyiflerine baksınlar diyeceğim ama bu hayatın bir sonu olduğu da apaçık ortada ve yine de umurlarında bile değil. Herhangi bir yerde çalışan bir görevliyi düşünelim. Şirketten bir eleman gelip de “Al bunlar biletlerin, yarın Patagonya’ya gitmen gerekiyormuş” dese, adam Patagonya’ya sorgusuz sualsiz gidip de orada kafasına göre takılıp gelir mi? “Kim beni oraya gönderdi, neden gönderdi, orada ne yapmam gerekiyor, görevlerim neler, ne kadar kalacağım?” diye sormaz mı azıcık kafası çalışan bir insan? Ama insanlar kendilerine verilen hayata dair soru sorma gereği duymadan, sürekli bir gaflet halinde yaşayabiliyorlar. Küçük işleri kendilerine hedef edinip hayatlarını o küçük hedefler peşinde koşarak harcıyorlar. Hayvandan farksız bir şekilde yiyip, içip kendilerine verilen süreyi dolduruyorlar. Bu gaflet aynı zamanda çok büyük bir nankörlüğü de barındırıyor ama yazıyı çok da uzatmak istemiyorum. İnşallah bu yazımı okuyup da bu sorulara cevap aramaya başlayanlar olursa kendilerine kaynakların en güzeli Kuran-ı Kerim’i öneriyorum. Kerem Aydınlar
Sayın Cansu Canan Özgen Hanım, emekli olduğunuzda iyi ki bu programı yapmışım diyeceksiniz emin olun. Yorum attığım bu program linkinden bahsetmiyorum. Siz bir futbol kulübündende öte olarak gördüğümüz Beşiktaş kültürünün değerli bir evladısınız. 120 yıllık Beşiktaş tarihini konu alan bir program yapma imkanınız var. Konsepte uymaz demeyin, anlamlı özgül ağırlığınız bu programı rahatlıkla halleder. Bu ülkede son 30 yılda ötekileştirilen sizinde bildiğiniz üzere düalizm çabaları sonrası iteklenen Beşiktaşa destek olduğunuz bir program istiyoruz. Torunlarınızla beraber sohbet ederken "inandığım değerler uğruna mücadele ettim kuzucuklarım" dediğinizde emsal olarak bu programı göstereceksiniz. Beşiktaş bizim güneşimiz. Lütfen bu programı yapın. Bu ülkede sadece düalizm yok Beşiktaş var ve yaşıyor diye bağırıyorsak sizin gibi asil karakterlerin mevcudiyeti en büyük yapı taşı olduğundan...
Teşekkür ederim. Siz bu işi gerçekten güzel yapıyorsunuz. Dün Hülya hanımın proğramında sizi tanıdım. Önceden neden tanımafığıma üzüldüm bundan sonra peşinizdeyim
muhteşem program. lütfen beğenin ve paylaşın. birçok insana ulaşmalı.
Ayasofya müzesi çok güzel. Ust kattaki mozaikler essiz. Hıristiyanlar doya doya dua ediyorlar.
Cansu hnm bu işi severek ve ilgiyle yapıyor biliyorum
Cansucum seni haberturkten beri takipteyim Saffet emreyle daha cok program yapar mısın güzel kızım. ❤❤
“Nereden geldim ben buraya, kimim ben, bunlar da kim? ” Filmlerde görürüz ya hani, hafıza kaybına uğrayan insanlar gözlerini açtıklarında peşpeşe sorular sormaya başlarlar. Peki aynı şekilde bomboş bir hafızayla bu dünyaya geliriz de neden bu soruları sormayız?
Bazı insanları gerçekten hiç anlayamıyorum... Aslında bazı insanları değil de çoğu insanı desem daha doğru olacak belki de... Nasıl olur da insan, nasıl var olduğunu; neden var olduğunu düşünmeden yaşayabilir? İnsanın cevap bulması gereken ya da merak etmesi gereken bundan daha önemli hangi soru olabilir? Az biraz düşünüp de kafasını çok yormak istemeyenleri hadi yine bir kenara bırakalım. Bunun dışında bu konuyu hiç umursamayıp hayatına devam eden o kadar çok insan var ki... “Yaşıyorum ya işte, neden nasıl farketmez” dercesine… Bu hayatın sonunda ölüm olmasa, sürekli etrafında bu dünyadan göçenleri görmüyor olsalar, keyiflerine baksınlar diyeceğim ama bu hayatın bir sonu olduğu da apaçık ortada ve yine de umurlarında bile değil.
Herhangi bir yerde çalışan bir görevliyi düşünelim. Şirketten bir eleman gelip de “Al bunlar biletlerin, yarın Patagonya’ya gitmen gerekiyormuş” dese, adam Patagonya’ya sorgusuz sualsiz gidip de orada kafasına göre takılıp gelir mi? “Kim beni oraya gönderdi, neden gönderdi, orada ne yapmam gerekiyor, görevlerim neler, ne kadar kalacağım?” diye sormaz mı azıcık kafası çalışan bir insan? Ama insanlar kendilerine verilen hayata dair soru sorma gereği duymadan, sürekli bir gaflet halinde yaşayabiliyorlar. Küçük işleri kendilerine hedef edinip hayatlarını o küçük hedefler peşinde koşarak harcıyorlar. Hayvandan farksız bir şekilde yiyip, içip kendilerine verilen süreyi dolduruyorlar. Bu gaflet aynı zamanda çok büyük bir nankörlüğü de barındırıyor ama yazıyı çok da uzatmak istemiyorum.
İnşallah bu yazımı okuyup da bu sorulara cevap aramaya başlayanlar olursa kendilerine kaynakların en güzeli Kuran-ı Kerim’i öneriyorum.
Kerem Aydınlar
🦋🌼🦋 parmak döndürdugumuz taş yanan notredame kilisesindede görmüştüm
Güzel paylaşım👍👍👍👍👏👏👏
Keyifli lakin çok kısa bir video
😊❤
👏👏👏
Boşuna dememiş ler balık 🐟 baştan kokar diye
😊😊😊😊
Hayır kesenin anlamı o değil yanlış yorum yapıyorsunuz
Atom bombası mı var yoksa?
Sayın Cansu Canan Özgen Hanım, emekli olduğunuzda iyi ki bu programı yapmışım diyeceksiniz emin olun. Yorum attığım bu program linkinden bahsetmiyorum. Siz bir futbol kulübündende öte olarak gördüğümüz Beşiktaş kültürünün değerli bir evladısınız. 120 yıllık Beşiktaş tarihini konu alan bir program yapma imkanınız var. Konsepte uymaz demeyin, anlamlı özgül ağırlığınız bu programı rahatlıkla halleder. Bu ülkede son 30 yılda ötekileştirilen sizinde bildiğiniz üzere düalizm çabaları sonrası iteklenen Beşiktaşa destek olduğunuz bir program istiyoruz. Torunlarınızla beraber sohbet ederken "inandığım değerler uğruna mücadele ettim kuzucuklarım" dediğinizde emsal olarak bu programı göstereceksiniz. Beşiktaş bizim güneşimiz. Lütfen bu programı yapın. Bu ülkede sadece düalizm yok Beşiktaş var ve yaşıyor diye bağırıyorsak sizin gibi asil karakterlerin mevcudiyeti en büyük yapı taşı olduğundan...
Programın müziğini hiç beğenmedim fazla trajik 👎 yani Dune gibi besey seçmeye çalışmış siniz ama olmamış 😂