Wow, a whole different look and different orchestration than what they put on at Eurovision. They look more comfortable with this, but I guess they went with someone's idea of what would be more appealing to Western Europeans.
Hem düzenleme, hem koreografi, hem de kıyafetler açısından Eurovision'da sahnelenen versiyona göre çok daha iyiymiş. Herhalde yarım akıllının biri "olmaz öyle" diye düşünmüş olacak ki, Eurovision'da alabildiğine sıkıcılaştırılmış bir versiyonu icra etmek zorunda kaldılar. Halbuki bu haliyle, sonraki yıllarda Türkiye'yi hemen hemen her yarışmada ilk 5, hadi bilemedin ilk 10 arasına sokacak olan, tümü o veya bu şekilde yerel öğelerle zenginleştirilmiş şarkı/bestelerin öncüsü bile denebilir. Yine de 37 puanla yarışmayı 12. sırada bitirerek, o yıla değin Türkiye'nin aldığı en iyi dereceyi yapmayı başarmışlar bu şarkı ile.
Arif Sağ'ın haricinde altyapı yine İstanbul Gelişim Orkestrası tarafından icra edilmiş, klavyelerde Garo Mafyan, davul Asım Ekren, baslarda Selçuk Başar, ritm gitarda Uğur Başar,...
Günümüz gözüyle bakınca evet öyle. Çünkü özgünlüğün değerini şimdi daha iyi anlıyoruz. Ama o günleri yaşayanlar öyle düşünmedi. Şarkıyı güne uygun modernleştirdiler. O günkü modaya uygun olması daha önemliydi.
Allah aşkına bunun nesini savunuyorsun kardeşim? Saçmalığın önde gideni. Sizin gibi insanlar yüzünden bu memleketten yıldız çıkmıyor. Kimsenin halayı taktığı yok. Neyin peşindesiniz. Halay mı? Gençliğimizi çürüttünüz. 10 yıl önce 85 milyon yıl sonraymış. 3 kuruş etmeyen şeylerle milleti uyuttunuz. Buyurun bütün karşı fikirler..
I think they would have done better if they sent "1945" instead of this. However, this was a good entry in its own right. Both the NF version and the ESC version are good, but I understand why they westernized the song for the contest. That version is a little more upbeat to this one. Either way, a fun entry (and vast improvement from what they sent the year before).
Bu olayın hikayesini bizzat Tolga Sağdan dinledim.Grup- Arif abi seni değil sazını götürelim sadece ..Arif Sağ-Ben gitmezsem sazımda gitmeyecek..12 Eylül sonrası Batıcı entellektüellerin2.marifeti.1.si 1983 te OPERA.
Boy sırasına geçmişler sanki.Ama anımsadığım ilk yıl 1984 Halay şarkısını çok beğenmiştim. ve de burdaki giyimleri ile Avrupa'ya gitmelerini istemiştim. Şimdi bile bu düşüncedeyim Arif SAĞ bğalama ve bu giyimlerle bizi yansıtıyorlar bence çok daha başarılı olurlardı. Buna örnek:Şebnem PAKER.3,. olmuştu.
Kıyafetler etkiler, figürler etkiler. şarkının hareketliliği etkiler vs. Aslında şarkı üzerinde biraz çalışılsaydı çok daha başarılı olabilirdi. Şebnem de neredeyse aynı formda şarkısını söyledi ancak 3. oldu...
Kinda wondering why they didn't wear those quite frankly better outfits at Eurovision. Bright blue is just no. Like the instrumental break in this one, but I prefer the final version (just not the outfits they wore there...)
Yarışmadaki versiyondan epey farklıymış. Nakarat kısmı burada yok. Yarışma versiyonu çok daha iyiymiş. Bu versiyonda arka plandaki bas gitar sesi güzel...
Bu giyeceklerle ve bu düzenleme ile yarışmaya katılsalardı belki ilk üçe bile girerlerdi. Ama bizim batı öykünmecileri sözde daha batılı bir düzenlemeyle katıldılar. Sonuç olmadı.
Yorumunuzu okuduktan sonra erovizyondaki performansı tekrar seyrettim. Şöyle bir mantık kurdum. Biz bu veya buna benzer bir kıyafet grubu da götürmüşüzdür tahminim. Fakat oradaki orkestrasyon da ne bağlama ne de kültürümüze uygunmuş doğal olarak ( 90 larda olsa,hadi al Arif sağı oradaki orkestreya monte et) .Ayriyeten daha da hızlı akmış müzik orada.Dolayısıyla o mavi kıyafetleri ve farklı bir dans koreagrafisini tercih etmişler doğal olarak.Ama şu var,bant kayıtın üzerine canlı da söyleyebilirlerdi buna benzer olarak.Ama o zaman ki erovizyon buna izin verir miydi ya uygulama da böyle bir seçenek var mıydı,,ya da verse bile bizimkiler sanki işin kolayına kaçıyoruz diye kabul eder miydi? :)
1997'deki durum farklıydı, orijinal düzenlemeyi yapan Ahmet Koç, klavyeyi bırakıp göbek atan Süleyman Alnıtemiz; kısacası orijinal orkestra bizzat hazır bulunup çalmıştı. Arif Sağ rivayete göre esameye yazılmadığı için akredite edilmemiş ve finalde yer almamış.
şarkının yarışma versiyonu türkiye'de finali geçemezdi. zaten şarkı kötü. bence bunu opera faciasından sonra sırf bağlama kullanılıyor diye seçtiler, sonra da "avrupalılar bağlamadan anlamaz" diye aranjmanı değiştirdiler :D
A real ESC evergreen. Another wonderful song from Turkey.
Wow, a whole different look and different orchestration than what they put on at Eurovision. They look more comfortable with this, but I guess they went with someone's idea of what would be more appealing to Western Europeans.
Absolutely. Fell in love with the grand final version, but seeing this one is actually really good too!
Aferin lan Timothy, sen de yerli milli bir kardeşimizsin.
I prefer the contest version, but this is interesting too. You're probably right that the contest arrangement would have had broader appeal.
Hem düzenleme, hem koreografi, hem de kıyafetler açısından Eurovision'da sahnelenen versiyona göre çok daha iyiymiş. Herhalde yarım akıllının biri "olmaz öyle" diye düşünmüş olacak ki, Eurovision'da alabildiğine sıkıcılaştırılmış bir versiyonu icra etmek zorunda kaldılar.
Halbuki bu haliyle, sonraki yıllarda Türkiye'yi hemen hemen her yarışmada ilk 5, hadi bilemedin ilk 10 arasına sokacak olan, tümü o veya bu şekilde yerel öğelerle zenginleştirilmiş şarkı/bestelerin öncüsü bile denebilir.
Yine de 37 puanla yarışmayı 12. sırada bitirerek, o yıla değin Türkiye'nin aldığı en iyi dereceyi yapmayı başarmışlar bu şarkı ile.
Sonuna kadar katılıyorum size.
Arif Sağ'ın haricinde altyapı yine İstanbul Gelişim Orkestrası tarafından icra edilmiş, klavyelerde Garo Mafyan, davul Asım Ekren, baslarda Selçuk Başar, ritm gitarda Uğur Başar,...
Davulcu asım.
Eurovision versiyonundan çok daha güzelmiş, kıyafetler, enstrümanlar, herşeyi çok daha iyi. Keşke bu şekilde katılsalarmış.
Günümüz gözüyle bakınca evet öyle. Çünkü özgünlüğün değerini şimdi daha iyi anlıyoruz. Ama o günleri yaşayanlar öyle düşünmedi. Şarkıyı güne uygun modernleştirdiler. O günkü modaya uygun olması daha önemliydi.
Allah aşkına bunun nesini savunuyorsun kardeşim? Saçmalığın önde gideni. Sizin gibi insanlar yüzünden bu memleketten yıldız çıkmıyor. Kimsenin halayı taktığı yok. Neyin peşindesiniz. Halay mı? Gençliğimizi çürüttünüz. 10 yıl önce 85 milyon yıl sonraymış. 3 kuruş etmeyen şeylerle milleti uyuttunuz. Buyurun bütün karşı fikirler..
@@MT-ij1kgdoğru, ve hala öyle, eğer Türkiye şimdiye kadar eskisi gibi Eurovision'a katılsa, aynı idealoji ile durardılar
AZ önce Avrupa düzenlemesini izledim ve bir daha anladım burdaki düzenleme giyimler söyleyişleri çok çok iyi.
Thanks for uploading! Greetings from Spain!
Keşke bu versiyonla katılsaymışız. Bu şekliyle bizim müziğimizi kültürümüzü daha iyi yansıtıyor.
I think they would have done better if they sent "1945" instead of this. However, this was a good entry in its own right. Both the NF version and the ESC version are good, but I understand why they westernized the song for the contest. That version is a little more upbeat to this one. Either way, a fun entry (and vast improvement from what they sent the year before).
Arif Sağ ulusal finalde vardı ama yarışmaya katılmadı. O zamanki gazetelerde Arif Sağ'ın şarkının yaratıcıları ile tartıştığını okumuştuk.
Teşekkür for the upload, interesting version, quite different from the Luxemburg version.
En sevdiğim yarışma şarkılarından biri.
Bu olayın hikayesini bizzat Tolga Sağdan dinledim.Grup- Arif abi seni değil sazını götürelim sadece ..Arif Sağ-Ben gitmezsem sazımda gitmeyecek..12 Eylül sonrası Batıcı entellektüellerin2.marifeti.1.si 1983 te OPERA.
Kesinlikle yarışmadaki versiyondan daha güzel.
Boy sırasına geçmişler sanki.Ama anımsadığım ilk yıl 1984 Halay şarkısını çok beğenmiştim. ve de burdaki giyimleri ile Avrupa'ya gitmelerini istemiştim. Şimdi bile bu düşüncedeyim Arif SAĞ bğalama ve bu giyimlerle bizi yansıtıyorlar bence çok daha başarılı olurlardı. Buna örnek:Şebnem PAKER.3,. olmuştu.
Kıyafetler etkiler, figürler etkiler. şarkının hareketliliği etkiler vs. Aslında şarkı üzerinde biraz çalışılsaydı çok daha başarılı olabilirdi. Şebnem de neredeyse aynı formda şarkısını söyledi ancak 3. oldu...
I might like this better than the Eurovision version
@@ponyclub3198 The key word was "I". Thanks for the comment though
I'm very happy they made it to the International Final.
Kinda wondering why they didn't wear those quite frankly better outfits at Eurovision. Bright blue is just no. Like the instrumental break in this one, but I prefer the final version (just not the outfits they wore there...)
Çok güzell
Fabulous
Bağlama çalan yanlış hatırlamıyorsam Arif Sağ idi..
Evet,TRT bağlamamızın finallere gitmesini engellemişti,o zamanın zihniyeti
Yarışmadaki versiyondan epey farklıymış. Nakarat kısmı burada yok. Yarışma versiyonu çok daha iyiymiş. Bu versiyonda arka plandaki bas gitar sesi güzel...
Harika!
Bu giyeceklerle ve bu düzenleme ile yarışmaya katılsalardı belki ilk üçe bile girerlerdi. Ama bizim batı öykünmecileri sözde daha batılı bir düzenlemeyle katıldılar. Sonuç olmadı.
Yorumunuzu okuduktan sonra erovizyondaki performansı tekrar seyrettim. Şöyle bir mantık kurdum. Biz bu veya buna benzer bir kıyafet grubu da götürmüşüzdür tahminim. Fakat oradaki orkestrasyon da ne bağlama ne de kültürümüze uygunmuş doğal olarak ( 90 larda olsa,hadi al Arif sağı oradaki orkestreya monte et) .Ayriyeten daha da hızlı akmış müzik orada.Dolayısıyla o mavi kıyafetleri ve farklı bir dans koreagrafisini tercih etmişler doğal olarak.Ama şu var,bant kayıtın üzerine canlı da söyleyebilirlerdi buna benzer olarak.Ama o zaman ki erovizyon buna izin verir miydi ya uygulama da böyle bir seçenek var mıydı,,ya da verse bile bizimkiler sanki işin kolayına kaçıyoruz diye kabul eder miydi? :)
Şebnem Paker 1997 yılıydı sanırım 3. olmuştu. Bağlama ney gibi sazlar kullanılmıştı.Parçanın adı DİNLE idi.
1997'deki durum farklıydı, orijinal düzenlemeyi yapan Ahmet Koç, klavyeyi bırakıp göbek atan Süleyman Alnıtemiz; kısacası orijinal orkestra bizzat hazır bulunup çalmıştı. Arif Sağ rivayete göre esameye yazılmadığı için akredite edilmemiş ve finalde yer almamış.
Erkan Kılıç'ın yorumuna katılıyorum, zira 1980'deki yarışmada da Hollanda'daki orkestrasyon Petrol'ün oryantal ezgilerini çalamayarak rezil olmuştu.
İyide avrupanın müzik kulağı farklı bizimki farklı misal onlar fa notadan .dinler..biz.mi.den.biz onlar gibi şarkıda yaptık.mesela.halley.
ne iyi akorlar basmış adamlar fi tarihinde...
❤❤❤
Bu versiyon çok daha güzel. Temiz bir kaydı var mı acaba..?
iyi iyi iyi çok iyi
avrupada saz hoş gitmez diye arif sağ ı götürmemişler finale...
O saz yıllar sonra eurovisuon 3.lugu getirdi bize.....
Bu aranje de güzelmiş ama öbürünün yarışmada daha fazla şansı varmış öbürüyle gitmeleri daha iyi oldu
yarışma versiyonundan daha iyi
Live version in Luxembourg is better than this.
Hocam bu ne ya!!
Eurovizyondaki versiyon daha guzel. Bu versiyonu tesmen vasat.
Kafayı eurovision ile bozdugumuz yıllardan bir on yıl takıktık.
şarkının yarışma versiyonu türkiye'de finali geçemezdi. zaten şarkı kötü. bence bunu opera faciasından sonra sırf bağlama kullanılıyor diye seçtiler, sonra da "avrupalılar bağlamadan anlamaz" diye aranjmanı değiştirdiler :D
Şarkı kötü mü ? Vah vaah :((