Bu Yaşam Görüşünde İhtişam Var: evrimagaci.org/s/348 | Martin Hanczyc TED Konuşması (Türkçe): www.ted.com/talks/martin_hanczyc_the_line_between_life_and_not_life?language=tr | Daha fazla bilgi ve kaynaklarımız için: evrimagaci.org/yazi-dizisi/abiyogenez-teorisi-18 💪 *DESTEKÇİLERİMİZE KATILIN:* Evrim Ağacı'nın Türkiye'deki bilim anlatıcılığı çalışmaları, _yalnızca_ okurları ve izleyenleri tarafından maddi olarak desteklenmektedir. Bu destekler olmaksızın çalışmalarımızı sürdürmemiz mümkün değildir. Eğer yaptıklarımızı faydalı buluyorsanız ve daha fazlasını yapmamıza katkı sağlamak isterseniz, destekçilerimiz arasına katılabilirsiniz (önem/fayda sırasına göre dizilmiştir; ancak size en kolay/faydalı gelenle destek olabilirsiniz): 📌 Kreosus ($): kreosus.com/evrimagaci2 📌 Patreon ($): www.patreon.com/evrimagaci 📌 Kreosus (₺): kreosus.com/evrimagaci 📌 RUclips Katıl (₺): ruclips.net/user/evrimagacijoin 📌 Kriptopara, Diğer Yöntemler (IBAN) ve "Neden Destek İstiyoruz" Metnimiz: evrimagaci.org/destekol Yanımızda duran harika insanlar arasına katılmayı seçtiğiniz için çok teşekkürler! ❤
Avustralyanin batisinda bulunan ve analiz edilen metoer taslarinda organik madde kalintilari bulumus. Bu da yasamin dünyaya uzaydan meteorlar vasitasiyla geldigi terorsini destekliyor. Bu dedigim bulgular daha yeni ve Ocak 2022 de yayinlandi.
Söz Darwin'in olmasa da yine de evrimi güzel bir şekilde özetleyen bir söz. evrimagaci.org/ne-en-guclu-olan-tur-hayatta-kalir-ne-de-en-zeki-olan-degisime-en-cok-adapte-olabilendir-hayatta-kalan-sozu-kime-ait-8641
Değişime açık olan hayatta kalmaz. Bir tür kendi kısacık ömründe değişime uğramaz. Bireyin adaptasyonu diye bişey yoktur türün adaptasyonu diye bişey var. Birey için hayatta kalmak bir şans sadece
"The way you attain survival is by making yourself indispensable to everybody else. So it's not by triumphing over the ecosystem but by integrating yourself so thoroughly into it that it can't function without you. Then you're on your way to being a dominant species." kötü çeviri: Kurtuluş kendini diğer herkese vazgeçilmez kılmadadır. Yani ekosisteme karşı galip gelmek değil, kendini onun öyle bir parçası haline getirmek ki sensiz faal olamasın. İşte o zaman baskın bir ırk olursun. Terrence McKenna
@UCfZ4Vz3Ni7QlNJEOwGjh5Iw Yaratıcının varlığı ispatlandımı ? Yaratıcının Yoktan nasıl Var olduğu konusunda bir açıklamanız varmı ? Yada niçin tek bir yaratıcı var , Neden birden çok yaratıcı olamıyor, engelmi var ?
@@rdvangercek8990 şahsen deistken ben de tek yaratıcı neden olsun diye soruyordum ama şimdi ateistim.Yani şahsen varlığını da yokluğunu da umursamıyorum.Somut şeylere odaklanmami engellemiyor bu konular böylece
Ben nispeten buradakilerden daha küçük bir kardeşinizim sitenizdeki çoğu potcasti dinliyorum, ilgimi çeken makaleleri okuyorum, hayata bakış açımı kökten değiştiren işler yapıyorsunuz. Teşekkürler evrim ağacı ekibi. Sizin sayenizde ufkum açıldı. Başarılarınızın devamını dilerim. İnşallah bilim anlatıcılığında daha büyük konumlara gelirsiniz. Esenliklerle kalın👍.
Yorumlar ne güzel öyle ya ❤️ herkes kendi düşüncelerini açıkça belli edebilmiş, birbirlerine destekleyen ya da karşı çıkan cevaplar vermişler, ortaya attıkları düşünceleri savunmuş... böyle güzel ortamlar hala umudu kesmemem gerektiğini hatırlatıyor 🥺
e sen bi yorum atınca seni destekleyen de olur karşı çıkanda, kendisinin haklı olduunu savunan da evrim ahacının yorumlarındaki ortam özellii neeymiş ben anlamadım ?
@@Catastrophe-000 Merhabalar rahatsız ediyorsam kusura bakmayın RUclipsda Bilim,Teknoloji ve Astronomi alanlarında içerikler üretmekteyiz. Fakat RUclips algoritmasının azizliğine uğrayıp iyi yerlere gelemiyoruz. Bu alanda oldukça emek sarf ediyoruz.
Sevgili Evrim ağacı videolarınızı izlerken ufkum genişliyor ve yeni bakış açıları kazanıyorum ve bu gercekten çok değerli bir şey size çok çok teşekkür ediyorum 🧠
yaşamı tanımlamaya kalkmak, aslında herhangi bir şeyi tanımlamaya kalkmak doğanın hamuruna aykırı. bizler evreni algılamak için sınırlar koyarız. buna dilin sebep olduğunu söyleyen görüşler var. aslında evrende hiçbir şey arasında keskin çizgiler yok. anlamak için parçalara böleriz. organik ve inorganiğin aslında doğası aynıdır, dereceleri farklıdır. bu ilk bakışta anlaşılmaz görünüyor, ama üzerine biraz düşündüğünüzde tüm zıtlıkların doğasının aynı, derecelerinin farklı olduğunu görebileceksiniz. bu sebeple aslında herhangi bir şeyi tanımlamaya çalışmak bize objektif bilginin yolunu açarken, bir taraftan da belirli bilgileri erişim dışı bırakıyor. bu yaşam için de geçerli. tanımladığımız her şeyin etrafına adeta bir çit öreriz, bu da onu zihnimizde varoluşun geri kalanından ayırır. ancak özünde çitin hemen ardındaki toprak içeridekiyle neredeyse aynıdır. bilimin metodolojisi çitlerin varlığına dayalı olduğundan subjektif bilgiden mahrum, hakikati; "hayat evren ve her şeye dair nihai sorunun cevabını" bulmak için doğru yaklaşım olmaktan çok uzaktır. ateş canlı olabilir mi sorusu nihai soru değildir elbette, ama cevabı çiti bizim nereye diktiğimize bağlıdır. tabiri caizse bilgi seksi değil, mastürbasyonudur. geldim yine felsefe yapıyorum ya, sen de buraya kadar okudun kusura bakma :) sevgiler
Kesinlikle tanımların insan uydurması olduğu açık. Bu bakımdan, "biyoloji" ve "kimya" ve "fizik" gibi ayrımlar da anlamsız. Ama işte, küçük beyinlerimiz dolayısıyla yapmak zorunda kalıyoruz. Parçalara ayırmadan çözmekte çok zorlanıyoruz. Bu tür tanımlar da ondan gerekiyor.
merhaba evet evreni algılamak için sınırlar koyarız ama bu gerçekten de doğanın hamuruna aykırı mıdır? organikle inorganiğin ana maddesi aynı peki davranışları da mı aynı?(bilmediğim için soruyorum) temelde neden bir şeyleri sınırlandırmaya bi yer ettirmeye çalışırız ki düzene olan muhtaçlığımızdan kaynaklı bence. Ve bu dürtü yaşamın doğasının en ana maddesi değil mi çağrı mert abinin de dediği gibi entropiye karşı bi direnç. baktığımızda en küçük canlı birimi olan hücre de hücre zarıyla yerini belirlemek, bunu korumak ister aynı tarlasını çitlerler kuşatan çiftçi gibi. Yani tanımlamalar doğaya aykırı mıdır bilmem ama yaşamın doğasına aykırı olmadığını söyleyebilirm. buarada ben sosyal hayattabir şeyleri, kendimi tanımlayı sevmem. bir hapishane gibiler
@@Ugurbocegi1873 evet haklısınız, doğanın içinde olan hiçbir şey doğanın hamuruna aykırı değil. Mutlak bilginin hamuruna aykırı diyelim. Bölmek, segmentlere ayırmak, varoluşun kendini bilmek için uyguladığı bir yaklaşım. Yanlıştır demek istememiştim, biraz öyle demişim gibi olmuş tekrar okuduğumda. bence sınırlandırmak düzene olan muhtaçlıktan kaynaklanıyor olamaz. Sınırlar ortadan kalktığında çokluktan tekliğe gidilir, bu da aslında mutlak düzeni işaret eder. Sınırlar koyma ihtiyacımız, sınırlı doğamızdan kaynaklanıyor olabilir. Ya da belki sadece alışkanlıktandır. Sınır koymamayı öğreten bir kültürümüz yok. Sen, ben, aile, ülke gibi kavramlar yaşayışımızın merkezinde duruyor. Ösosyal olmayı becerdiğimizde belki de bu durum değişecek... Entropi doğanın önemli bir kanunudur, ama en ana maddesi diyemeyiz bence. Zira her şey zıttıyla kaim denir. Entropinin karşısında mutlak düzeni görürüz. Bilim paradoksları öcü olarak gördüğünden bu duruma parmağını tam da koyamamıştır. Kaostan düzen doğar. Düşünsenize her şey bozulma tandansı gösteriyor ama ben her sabah muhteşem bir dengeler bütününe uyanıyorum. Farkında olduğumuz tüm varoluş zıtlıkların dansıyla karşımızda dönüyor. Bu paradoksal yapıyı algılamaya çalışırken koyduğumuz sınırlar belki de anlayışımızı sınırlandırıyor. Kendi sınırlarını koruyan hücre duvarları gördüğümüz yerde yalnızca hücreyi düşünüp geri kalan her şeyi dışarıda bırakıyoruz anlamaya çalışırken. Bu hücrelerin oluşturduğu bütünü ıskalıyoruz, organizmaya bakıyoruz, sosyal çevresini ıskalıyoruz, sosyolojisini inceliyoruz, inorganikle etkileşimi parantezimizin dışında kalıyor. İçerisi ile dışarısının aynı şey olduğunu farketmeden, paradoksları uzlaştırmadan idrakimizin sınırlı kalacağını söylemek yanlış olmaz sanırım. Muhteşem sorular sordunuz, cevaplarken çok eğlendim. ❤️💫🥰
Benim bu kanalda çok sevdiğim bir başka olay yaptıkları bilimsel açıklamalardan çok kullandıkları dil, Türkçeyi daha zengin ve daha güçlü yapıyorsunuz tebrik ederim çok iyi kullanıyorsunuz
Evrim varsada mı evrim zaten kesin bir şey artık varlığı veya yokluğu tartışılmaya kapalı ve evrimin varolması tanrının mükemmel yaratıma sahip olmadığı anlamına geliyor çünkü evrim kusurlarla ve başarısızlıklar la dolu bir süreç neyse daha fazla yazmicam bir müslümanla bilim tartışmak maalesef zaman kaybından başka bir şey değil bunu söylemek doğru değil ama yüzlerce müslümanla tartışmış biri olarak maalesef ben bunu kabul ettim artık
Aslında hiç düşünmeden kabul ettiğimiz gerçekleri düşünüp araştırınca çok daha farklı olduğunu görüyoruz. Teşekkürler Evrim Ağacı, çok güzel bir video olmuş. :)
4:55'de nazikçe kovulmuş olduk ama yine de sonuna kadar notlar alarak izledim😅 Anlatımınız ve hiç sıkmayan akıcılığı bağımlılığı tetikleyerek daha çok içerik izlememizi sağlıyor 👏🏻 Ben bir Teistim ve saygılı tavrınız Evrim Ağacı ailesini çok sevmemi sağladı. Teistleri ufak bir şey bırakmak isterim: Üfleme olayına değinmek istiyorum. İnandığım kitapta ilk emir "OKU!" olarak gelmiştir. Okumak fiili, kitabın genelinde düşünmek ve sorgulamak ile kombine bir eylem olarak aktarılmış; "Yaratan Rabbi'nin adıyla oku!" ifadesi okuduklarında O'nun rızasını gözeterek, kötülüğe bulaşmadan oku, okuduğunu anla ve onu öğret anlamını açmaktadır. Nitekim bu kısmı bu şekilde yorumlamamız, kendisine bu cümleler vahyedilen peygambere sonraki aktif eylemi tarif eden ayetler gelene değin içinde bulunduğu derin düşünme sürecini anlamlandırması için verilmiştir. Bu ayetlerin devamında ise *"BİZ SİZE UFLEDİK"* denmez. "O sizi bir alaktan yarattı" denir. Bu alak kelimesi meal yapanlarca çoğu zaman kan pıhtısı olarak yorumlanıp, embriyoya işaret edilmiş olsa da; kelimenin etimolojisi sıcakla soğuk arasında (*ılıktan biraz sıcak*) bir sudan (sıvı formu daha çok) yaratıldığı aktarılır. Yani evrime karşı değil aksine onu destekler ve komik mitolojik anlatıları reddeder. Ancak biz Teistleri ayıran nokta da şudur ki, bunca şeyin kendi iradesiyle değil de _daha büyük ve sınırsız bir iradenin idare etmesiyle_ kendi halinde hareket ettiğidir.
Kitabınızı ve kutsal inancınızı ne olarak görmeliyiz? İnsanlara mucizeler sunan, ve insan yaşamının neredeyse her anına karışmaya muktedir bir din ve kitap mı; yoksa okumak, sorgulamak, tefekkür etmek gibi eylemleri ön plana çıkaran, son derece özgürlükçü bir din ve kitap mı... Kitabınızın bilimsel içeriği ve bugün bir mucizeymiş gibi atfedilen tüm ifadeleri 7. yüzyıl insanın bilebileceği şeylerden ibaret. Asıl kötü olan şey, Kur'ân meallerinin bilimsel gelişmelere paralel olarak yeniden güncellenmesi. Bu, "Siz yeni keşfettiniz ama, biz zaten biliyorduk.'' diyen insanların acınası durumunu gözler önüne seriyor.
Saf ve damıtık bir anlatım olmuş, teşekkürler, canlı ve cansızlık gibi kontrast tanımların ifade eksikliklerinin ilkel 3boyut algılarımızın sınırlarını zorlaması çok doğal ve bu tanımların temel kuvvetler ile etkileşim halinde olmaları kaçınılmaz. Temel kuvvetler ile etkileşime girmeyen, az yada kısa süreli etkileşim gösteren başka kuvvetler varsa işimiz daha zor olacak. Bence bilinç ve ölümün tanımını yapamadan canlılığı anlamaya çalışmak sadece bir teselli. Emeğinize sağlık, saygılar..
Gece gece beynim yandı.Yorumlari okudum bilinçli bir izleyici kitlenizin olmasi gerçekten cok hoşuma gitti izledigim bu güzel video soneasi yorumlar ilgınç ďüşünen sorgulayan insanlariñ varlığı tespit edildi
Kanalın içerikleri o kadar kaliteli ki; ister istemez takip edenler de o kadar kaliteli oluyor. Yorum okurken de bir şeyler öğrenebiliyor insan, boşa giden an olmaması harika bir duygu…
Çağrı Hocam ülkedeki en iyi evrim anlatıcısısınız. Bir kere konuya çok hakimsiniz ve ülkemizin evrimi bilmeye ihtiyacı var. Bu ilerlememiz için ön şart. Bunu anlayamayan uluslar gelişmedi, gelişmeyecek. Ülkede evrimin bilinmesinin önemini sizden daha iyi kavrayan belki de kimse yoktur. Bu yüzden Evrim Ağacı’na verdiğiniz eforu sadece evrimle alakalı içerikler çekmek için kullansanız ve artakalan bilimsel konuları başka arkadaşlarınız anlatsa bence herkes için çok daha faydalı olabilirdi.
Yine harika bir videoydu, teşekkürler. Aklıma Into the wormhole'da tüm okyanusların tek bir canlı olabileceği ile ilgili teorinin anladıltığı bölüm geldi. Konuyu ilginç bulanlar için tavsiye edebilirim.
Sizi gerçekten kutluyorum. Bilim konulu bir videoyu bir sanat eseri dinler gibi dinledim. Elbette, dediğiniz gibi, aslında meselenin sanatı da, edebiyatı da, felsefeyi de ilgilendirmesinden. Aynı sorular değil mi roman, şiir yazdıran, Antik Yunan'da felsefeyi başlatan? Hatta dinlerden bile önce mitolojiyi doğuran? Ama bütün bunları 15 dakikalık bir videoda bu denli iyi toparlamanız hayranlık verici. İlgi ve heyecanla izliyoruz. Teşekkürler.
Harika bir videoydu, emeğinize sağlık🥳 Son cümleniz beni çok heyecanlandırdı; Üremenin evrimi. Gerçekten çok merak ettiğim bir konuydu özellikle canlılar cinsiyetlere nasıl ve ne zaman ayrıldı? Aynı şartları yaşayan, aynı şartlar altında evrimleşen, aynı türden canlılar nasıl ikiye bölündü, cinsiyetlere ayrıldı?
Bu sorunun net bir cevabını ben de yıllardır merak ediyordum. Hatta açıklamak için kendimce bir hipotez kurdum bir şeyin canlı olabilmesi için iç aktivitesini belli bir güç aralığında devam ettirebilen organizma olarak tanımlamıştım ancak videonuzdan gördüğüm kadarıyla hipotezim epeyce eksikmiş, entropi kavramıyla açıklanabiliyor olması beni epey etkiledi diyebilirim. Kafamdaki soruları giderdiğiniz için teşekkürler Evrim Ağacı.
Ben de her şeyin bir ruhu olduğunu düşünürüm masanın da koltuğun da. Bazen onlardan korkar bazen de özür dilerim😂 demek yalnız değilmişim, inanışımın bir adı varmış sevindim. Teşekkürler evrim ağacı 🥰💜
Bence çok güzel bir yaşam tanımı yapmışsınız. Organizasyon ve iç aktivite... Yine de bu şekilde düşününce de benim aklımda tam yerine oturmuyor çoğu şey. Bana yaşam daha çok bir skala üstünde gibi geliyor, mesela daha çok canlı olanlar ve daha az canlı olanlar gibi. Diğer yandan canlıları "cansız" atomların meydana getirmesi ve en temelde sadece "inorganik" kimyasal tepkimelerin olması da garip bir şey. Bir canlının nerede bitip nerede başladığını tanımlamak da ayrıca zor bir şey, örneğin biz tek tek ayrı canlılardan ve cansızlardan mı meydana geliyoruz bir insan olarak? Veya dünyayı düşünürsek dünyanın üzerinde bakteriler veya virüsler gibiyiz. Dünya ilginç şekilde iç aktivitesini korumaya çalışan ve bizim meydana getirdiğimiz entropiyi ortadan kaldırmaya çalışan bir kontrol mekanizmasına sahip gibi... Peki ya güneş sistemi? Canlılığı tanımlamak için mikroskopla mı teleskopla mı bakmalıyız? Şöyle bir sonuca varıyorum. Galiba her şeyde olduğu gibi canlılık konusunda da insan merkezci düşünüyoruz. "Bizim gibi" canlı olanlara canlı deme eğilimindeyiz. Ama her şey canlı aslında ve canlı olmayan diye bir şey yok. Ama bu demek değil ki bir "taşın" ruhu var. Ağaç, mantar, virüs, taş... giderek durağanlaşıyor, sanki farklı frekanslarda yaşamlar gibiler. Belki de yaşam yerine başka bir kelime bulunmalı. Sonuçta kelime itibariyle "yaşam" kelimesi "insan" ve "insan benzeri yaşam" anlamını taşıyor...
Benim de tüm hayatım boyunca kafamı kurcalayan soruydu bu , nasıl cansız birkaç atom , molekül bir araya gelip canlı bir hücreyi oluşturabiliyor ? İnanılmaz cidden. DNA moleküllerinin de hücrenin yönetimini sağlaması da İnanılmaz bir olay benim gözümde. Bazen canlılığı aklım almıyor. Hem mikro hem de makro boyuttaki yaşamı.
İnsan , Hayatta kalmak için min. enerji tüketmek üzerine evrimleşmiştir.. Min Enerji tüketmek için başkasının ürettiğine el konması gerekir. Savaşların temel nedenide budur.. Örneğin, insanlar Kendileri için çalmanın, sınavda kopya çekmenin, sınırsız kadın/erkek ile evlenmenin,,... serbest olmasını isterken diğer insanlar için yasak olmasını isterler. Kanunların ortaya çıkmasının nedeni, güçsüzlerin , kendilerini güçlülere karşı koruma ihtiyacından kaynaklanmaktadır.. İnsanları Ahlaklı olmaya zorlayan, Toplumsal taahhütnamelerdir.. ve sonucunda ortaya konan cezalardır.. Aslında Hayatta kalma savaşıdır, bizlere , güçsüz çoğunluğa, Ahlak yasalarını icat ettiren ve kurumsal bir yapıya kavuşmasını sağlayan.. İnsan hakları Evrensel Beyannameside bunun, tüm dünya halkları tarafından, kurumsallaştırılmasıdır..
@@rdvangercek8990 insanları ahlaklı olmaya zorlayan toplumsal taahütnameler değildir bence evet bazı insanlar için bu doğru olabilir ama genelleyemeyiz. eğer bu kanunlar olmasaydı da ben sırf para veya güç için ben birisini öldürmezdim mesela veya benim annemle babama saygılı olmamı zorunlu kılan bir kanun yok (varsa bile ben bilmiyorum) istesem onlara bağırıp çağırabilirim kimse bana karışmaz ama ben yapmamayı seçiyorum ahlakım gereği. yani ahlaklı olmak için kanunlar gerekmez. ayrıca çoğu insan ( yani en azından bir sınav için emek verenlerin ) kopya çekmenin serbest olmasını istemez çünkü eğer kopya çekebilcekse çalışmanın ne anlamı var veya sınırsız kadın/erkek ile evlenmeyide çoğu kişi istemez çünkü 1 tane insana aşık olmak ve evlenmek fazlasıyla güzel ve tatmin edici bir şey zaten
@@osmancn4010 Konu sadece öldürmek değilki .. Türkiyede şuan itibariyle mahkemelerde karşılıksız çek yazmadan dolayı devam eden dava sayısı 250 binin üzerinde.. Başka bir yoruma gerek varmı ? Yada soruyu şöyle soralım, Türkiyede kaç kişi, evlerinin emlak vergisi beyanını gerçek değeri üzerinden yapıyor ? Yüzlerce örnek daha vereilebirlir.. Anne baba ile oluşan ilişkiler, karşılıklı çıkar ilişkisidir. Anne-Baba çocuğuna bakar, okutur, çocukta buna karşılık gerekli saygıyı gösterir veya göstermek zorundadır.. Aksi durumda, elde ettiği avantajları kaybeder.. Kopya çekme konusuna gelince ben, okul hayatımda sınıfımdaki bir kaç kişi dışında kopya çekmeyen birini hatırlamıyorum. Siz çok şanslıymışsınız, kopya çeken insanlarla karşılaşmamışsınız..
@@rdvangercek8990 knk zaten sen dediğinde insanlığın büyük bir kısmı için haklısın ki zaten benim sınıfımda aynıydı ama bunu genelleyemezsin ahlakın tek kaynağı kanunlar değil aynı zamanda insanın vicdanıdır bence
@@osmancn4010 Çoğunluk olan güçsüzler, azınlık olan güçlülerin vicdanına güvenerek yaşayamazlar. İşçi sendikalarıolmasa, işçiler zam alabilirmi ? Yada kaç işveren, yanında çalışan insanlara hakettiği maaşı veriyor.. Evrimsel süreç hep çalışıyor vede insanlar diğer insanların ürettiklerini , mümkün mertebe bedelsiz olarak almaya çalışıyor.. Hayatın her alanında karşımıza bu gerçekler çıkıyor zaten. Bizler ise duygularımızla , bu gerçekleri görmezden geliyoruz.. Zayıf olan görmek istemez, güçlü olan ise sürekli olarak görür.. Doğanın yasası bu şekilde çalışır AVCI ve AV.. Avcı pusuda avını bekler, AV ise bundan habersizdir..
Bir iki soru soracağım: 1-) canlı olan ilk şey tek başına mıydı yoksa birkaç farklı canlı aynı zamanda ya da farklı zamanlarda birbirlerinden bağımsız olarak var oldu 2-) canlılığın ortak özelliklerinden bazıları (DNA protein atp üretme enzim vb.) Olaylar evrimle mi geldi yoksa ilk canlıdan mi geliyor.
Bir de bu anlatım yeteneğinizi takdir etmek lazım. Elbette bir metin hazirliyorsunuzdur ama bunu spontane bir şekilde mimik ve jestlerle böyle etkili bir tarzda anlatabilmek takdire şayan bir tiyatral yetenek 👋👋👍
Eğer videoda bahsedildiği gibi canlılık tanımı organizasyon ve iç aktivite olarak belirlenirse dünyamız gibi gezegenler ve hatta güneşimiz gibi yıldızlar da canlı olarak değerlendirilebilir. Yanlış anlaşılmasın, olur mu öyle şey anlamında bunu yazmıyorum, yalnızca konunun varabileceği boyutu belirtmek amacıyla yazıyorum. Bununla birlikte, ateş canlı mıdır konusundan bahsedilmesi uzun zamandır düşündüğüm bir fikri de hatırlattı: Sizin de videoda belirttiğiniz gibi dünya dışı yaşam illa dünyamızda gördüğümüz gibi olmak zorunda değil. Dünyadaki canlılığın oluşabilmesinde en önemli etken olan suyun sağladığı hareketliliği baz alırsak; güneş ve diğer tüm yıldızların hareketli plazma yapısı içinde de insan gibi bilinçli veya bilinçsiz canlılık oluşmuş olabilir. Bu plazma ortamını yeterince detaylı inceleyemediğimizden ve hatta bu plazma ortamında canlılar varsa ve plazma olmadan yaşamlarını sürdüremedikleri için plazma ortamının dışına çıkamadıklarından bu canlılıktan haberdar olamamış olabiliriz. Biraz karmaşık oldu fakat elimden geldiğince fikrin özünü yazmaya çalıştım :) Bir videonuzda bu konuları irdeleyebilirseniz, bu yönde çalışmalar varsa bahsedebilirseniz sevinirim.
Gezegen ve yıldızlar bu tanıma göre canlı sayılmıyor çünkü Çağrı Bey o tanımı yaparken bu 'iç aktivite' nin entropiyi geçici olarak durdurabilmesi veya bu entropiye karşı gelmesini baz alarak bu tanımı yapıyor. Herhangi bi yıldızın veya gezegenin varolduğu günden itibaren entropiye kendi iç aktivetisini kullanarak karşı gelebildiği şimdiye kadar gözlemlenemedi diye biliyorum.
@@okankara5661 Kesinlikle öyledir diye bir savım olamaz tabi, ancak entropiye karşı gelmeyi rastgeleliğe ve düzensizliğe karşı gelmek olarak değerlendirince de yine dünya veya güneş bu tanımdan çok uzak değilmiş gibi geliyor. Her ne kadar mikro ölçekte rastgelelik varmış gibi görünse de makro ölçekte her ikisinde de bir düzen eğilimi ve bu düzenin kendi bütünlüğünü korumaya yönelik olduğunu düşündüğümden bu şekilde değerlendirilebileceğini belirttim. Ayrıca her ne kadar aynı fikirde olmasak da bunu yaygın olan tarz dışında gayet güzel bir dille ifade ettiğiniz için teşekkür ederim.
Güneş ve diğer gök cisimlerinde gerçekleşen şey tıpkı ateşte de gerçekleşen kimyasal bir olay , güneşte atomlar arası yüksek çekim kuvveti ve kütlesinden dolayı bir enerji ve güç ortaya çıkarır
@@turquazyin8960 Bir önceki mesajımda da belirttiğim gibi mikro ölçekte bakıldığında rastgele gerçekleşen kimyasal olaylar var ama makro ölçekte baakılınca bütünlüğünü koruyan bir döngü var, bu sebeple tanıma uyduğunu düşünüyorum. Ayrıca canlı hücerelerine de moleküler boyutta baktığınızda bir çok rastgele kimyasal tepkime gerçekleşiyor ama bütününe bakınca bu gerçekleşenlerin toplamı hücrenin yapısal bütünlüğünü korumasını ve devam ettirmesini sağlıyor. Güneş örneğine dönersek bir çok fizyon füzyon gibi olaylar gerçekleşiyor ama kendi kütlesi altında parçalanmadan kendi bütünlüğünü koruyarak varlığını devam ettirebiliyor. Bu bağlamda bakılınca videodaki tanımlamadan çok uzak olmadığını düşünüyorum sadece. Yoksa illa böyledir gibi bir iddam yok tabi ki :D
Isparta'da ki elektrik kesintilerinden ötürü bir gece mum ışığında geçti ve mumun çıkardığı o basit ateş karşısında bile baya bi büyülenmiştim. Burada geçen bir çok soruyu sordum ve en sonunda keşke ateşi mikroskop altında inceleyebilseydim dedim. Sahi bu mümkün mü acaba?
eğer iradenize güvenmiyorsanız uzun süre ateş izlemekten imtina edin. ateşe bakarken farklı zihin durumlarına gireriz ve bu hallerde iken düşündüklerimizin hayatımızda şaşırtıcı derecede etkileri olabilir. beynimizi yeniden programladığımız bir yazılım moduna giriyoruz gibi düşünebilirsiniz. bu söylediklerim saçma gelmiyorsa ve denemek istiyorsanız önce boğazınızı ve uçkurunuzu kontrol edebildiğinizden emin olun, sonrasında ateş karşısında hayatınızda değiştirmek istediklerinizi düşünün. ateşi daha yakından incelemekten daha iyi anlamanın yolları olabilir :) demesi benden.
@@kutlubul dayı sen ne diyon yaw ben sürekli kampta ateşe bakıyorum sabaha kadar gece yakıyorum bu dediklerin hiç olmadı :D herşey psikoloji nasıl bakarsan öyle görürsün en yakın cevap
Sayın Evrim Ağacı Bey son zamanlarda çok ilgi çekici konular hakkında bilgilerinizi ve görüşlerinizi bizimle paylaşıyorsunuz gerçekten çok ilgi çekici ve beyin fırtınası yaptıran birazda felsefi konular.
Entropi kavramı sıklıkla yanlış kullanılan bir kavram, araştırabildiğimiz evrende entropiye geçici de olsa karşı koyabilen bir sistem bulunmamaktadır. Mantarın içinde gerçekleşen her olay da entropiyi istisnasız olarak arttırmaktadır. Bu yüzden bu kavramın yerine başka bir kavramın kullanılması elzemdir. Bence canlıların direndiği bozunma veya disorganizasyondur. Mutlaka daha iyi kelimeler de bulunabilir ama o kelime kesinlikle entropi değildir.
Bundan yıllar yıllar önce İlköğretim 5. sınıftayken (bizim zamanımızda ortaokul yoktu ilköğretim vardı) Evrim Ağacı bloğunu keşfettiğimde ileride burada çalışmak, buraya yazılar yazacak kadar bilgili olmak istiyorum demiştim. Şimdi Evrim Ağacı RUclips kanalı karşıma çıkınca çok şaşırdım. Biyolojide yüksek yerlere gelemedim belki ama bilimin bu noktalara geldiğini görmek epey gururlandırdı. Çok büyük işler yapıyorsunuz yapacaksınız da inanıyorum. Beyninize, kaleminize sağlık.
Bir sorum var, evrim ağacı soru cevap kısmında da sordum fakat cevap verilmedi henüz. Travma veya başka bir nedenden dolayı kaybedilen anıları (özellikle de çocukluk yıllarındaki anılarını) geri kazanabileceğimiz yöntemler var mıdır, nelerdir? Ve ileri okuma için kaynak önerebilir misiniz?
Çağlar abi çok ince konular var ara ara harika ben biraz geriden geliyorum sanırım ama youtubenin algoritmasi işe yarıyor bazen 6 yıl bazen 3 yıl bazen se 1 yıl önceki videolarını önüne atıyor ve keyifle pür dikkat izliyorum ve aşırı keyifli 🎉❤😊
Yaşam, enerjinin organize olabilme ve organize davranabilme özelliğidir... Bu benim daha önce ulaştığım bir tanım ki zaten bu videoda da benim tanımıma yakın bir açıklama yapılıyor... Çağrı'nın dediği gibi, bir tanım mümkün olabildiğince kısa, fakat olabildiğince kapsayıcı olmalıdır. Yani tüm alt soruları cevaplayabilmelidir.
Aslında bu sorunun cevabı sadece bir kitapta var ama nasil soylesem nasil anlatsam bilmiyorum. Belki bunu söylemeliyim ya da söylememeliyim ondanda emin değilim toplumun buna hazır olduğunu ne kadar düşünmesemde sanırım cevabı yazmam gerekiyor ama önce buna evrim agaci ve ekibinin kızmaması gerekiyor bunu eleştiri olarak almalı derken şöyle bir sıkınti var ben konuyu unuttum
@2022 candır Zaten ben biliyorum dememiş "bence"demiş. Bir kelimeyi yanlış yazdığı için senin gibilerin gözünde aptal sayılmaz. (Cümleye büyük harfle başlanır bu arada;)
Merhaba Evrim Ağacı, Kapanışta üreme deyince uzun zamandır sormak istediğim bir soruyu sormak istedim.. Öncelikle şunu belirtmek isterim ki söyleyeceklerim belki de daha önceden bilim adamları tarafından araştırılmış ve bir sonuca bağlanmış olabilir.. Fakat ben henüz bu konuyla ilgili her hangi bir yazı veya makale türü bir bilgiye rastlamadım.. Baştan söylemeliyim ki Türkiye de ki eğitim sisteminin bir zahiyatı olarak liseye kadar ancak okuyabildim.. Soracağım soru sizlere belki saçma gelecektir, Lütfen cahilliğimi hoş görün.. 🙏🙏🙏 Bilindiği üzere erkekler cinsel birleşme sonunda milyonlarca sperm salgılıyor.. Ha keza kadınlarda bir o kadar yumurta.. Düşündüğümde bunun bir sebebi olmalı diyorum. Kendi aklımca şöyle bir teoride bulunmak istiyorum.. O milyonlarca sperm ve yumurtalar canlılık oluşmaya başladığından günümüze kadar üreyen her canlının geçirmiş olduğu evrimsel süreçlerinin tabiri caizse yedek harddiski olamaz mı ? Doğal seçilimde günümüz şartlarıyla uyumlu şifreleri birbirini tutan sperm ve yumurta zaten buluşacak (Anahtar ve Kilit olayı gibi).. Fakat doğa şartları canlıların geriye doğru evrilleşmesi için çok müsait bir yapıda.. Böyle bir durum oluşursa doğal seçilim daha önce başarılı olmuş uygun sperm ve yumurtaların eşleşmesini sağlayacak olamaz mı? Günümüzde bile yanlış sperm eşleşmesi sonucu İnsanlığın ilk türlerine benzeyen birçok insan görebiliyoruz.. Bu konu hakkında düşüncelerinizi ve cevabınızı merakla bekliyorum.. Saygılarımla, 🙏
Dediğine kısmen katılıyorum fakat insan gibi sperm hücreleride her geçen gün evrim geçiriyor. İnsanlığın ilk türünden şuana kadar geçen zaman diliminde ilk türe ait genlerin dizilimi değişmiş olabilir. Şu an bile ilk türlere benzeyen kişiler olduğunu iddaa etmişsin fakat şu an ki homospiensler o zamanın türlerinden daha mükemmeller.
+ birbirini zaten bulacak ifadesi bilimsel bir ifade değildir, bilim tikel (felsefi) sorulara cevap vermez. Evrim, doğru yolda ilerleyen bir gemi değil; fırtınanın ardından gemiden geriye kalandır
Sizinle baya ilerledim ve ilerliyorum. Etrafimdeki çok şeyleri gerçeklerini oğreniyorum. İyiki varsiniz...🤗
Год назад
Mükemmel olmuş emeğinize sağlık..Okullarda izletmek çok doğru bir karar olur, sorgulamayan gelişemez... Okullarda izletilmesi mümkün se genç nesillerle paylaş mak ve bilimsel tartışma yolu açmak yararlı olur.
Videonun başlarında canlılığı 2'ye ayırıyordum. Bir fiziksel canlılık diğeri ise ruhsal canlılık. Şöyle açıklıcak olursam Fiziksel canlılık sizin anlattığınız tanıma benzeyen yani sadece hayatta kalıp üreyenler için yaptığım bir tanım. Diğeri daha çok bu özelliklerin dışına çıkmak mesela en temel olarak düşünmek gibi biz insanlar gibi düşündüm. Videodaki tanım canlılığı gerçekten kısa ve öz genel tanımı yapıyor. Benim düşündüğüm tanım ise sadece onu detaylandırıyor. Ve aslında yanlış da değil. Birşey cıkartılabilir eklenebilir araştırmaya ve düşünmeye açık bir konu ama genel olarak doğru. Gerçekten yine ufuk açan ve başka bakış açılarından düşündüren video olmuş. Elinize, ağzınıza ve emeğine sağlık diğer videolarda görüşmek üzere..
Bu videoya ilerde var olabilecek robotlar gibi bilinçli yapay zekalarda dahil edilmeliydi (Bilim kurgu film,video oyunu veya romanlarda geçenler gibi). Eline sağlık güzel ve yararlı bir video olmuş.
Kardeşim liseyi yeni kazandı.. Uzun süredir sizi takip etmesi için küçük çakallıklar ile beynine işliyordum bugün şöyle bir cümle kurdu; abi öğrenmek aslında eğlenceliymiş. Teşekkür ederim 🙏
Yaptığın her video ders niteliğinde seni tebrik ediyorum RUclips’dan keşke sana destek olabilsem ama nasıl yapıldığını bilmiyorum o yüzden videolarını seyrederek beğeni atıyorum bu da bir katkıdır herhalde bir dahaki videoda görüşmek üzere👋
Sevgili evrim ağacı videolarını izlemeyi çok sevdim diyebilirim. Halkın bilimi kolayca anlayabileceği dilin ve tarafsız duruşunla daha ilk izlediğim video ile saygımı kazandın. Sanmam ama bir gün video konusu bulmakta zorluk yaşarsan,duyma engelli birinin nasıl müzik yapabildiğini bilimsel olarak açıklayan bir paylaşım yapsan aklımda ki bir soruya cevap vermiş ve kavrayışıma katkı sağlamış olursun. Şimdiden teşekkürler.
Sizi çok seviyorum, gercekten normal hayatimdada bu tarz seyleri dusunuyorum bazen cikmaza girip beynimin durduğunu bile hissedebiliyorum ,dusunmesi ve bilgi edinmesi cok garip ,bazen hayati şöyle düşünüyorum nasıl doğduğumuzdan haberimiz olmuyor ve bu bile cok garip ,bilimsel aciklamalarla dinledigimizde pekde oyle gelmeyebilir ama bence basit bir örnek ,herşey bir bilinmezliğin icinde ,bu yaziyi bile size nasil anlatiyorum? Nasil anliyorsunuz biraz dhaa derin dusunun geceleri beyninizi yorun cok enteresan Delirdim galiba😱
Evrensel canlı tanımı: İnsanlık olarak canlı kabul etmek işimize geliyorsa canlıdır. Biraz fazla insan merkezcil ama "zeki" insanlık konu olunca efektif bir tanım.
Bence yaşam, organik formların doğumu, gelişimi, çoğalması ve ölümüne yol açan koşulların ve bu koşulların vücut bulduğu evrensel zaman ve mekândır. Canlı ise bu bütünün parçalarıdır.
*İzlediğim en faydalı videolardan..Aşırı faydalı verimli işler yapiyorsunuz..Özellikle geri kalmış bir ülke olduğumuzu da göz önünde bulundurursak müthiş iş çıkarıyorsunuz..Harikasınız gerçekten..Sizlerden ricam bu gibi konularda anlaşılabilir gerçek kaynak lar önermeniz (kitaplar) bir de anlattiğınız konuları tıpkı ders kitabı içeriği gibi sıraya koyup ders1,2,..N diye yayınlamaniz..Sırayla dinlersek ikinci bir "okulu" hizlica tekrar etmiş oluruz..*
Birkaç hafta önce kanalınızı keşfettim ama 3 yıl önceki videonuzdan bile bilgi sahibi oldum keşke her dakika veya saat video atsanız sürekli kanalınıza bakıyorum bildirimler açık olsa da ☺️ Zaten çok başarılısınız ama umarım hiç bırakmazsınız bize de öğretmeyi sevgileer 💙 Ayrıca 1dakikalık videolarınız youtubedeki en güzel şey olabilir hepsini izledim emeğinize sağlık 👏🏻
Bu Yaşam Görüşünde İhtişam Var: evrimagaci.org/s/348 | Martin Hanczyc TED Konuşması (Türkçe): www.ted.com/talks/martin_hanczyc_the_line_between_life_and_not_life?language=tr | Daha fazla bilgi ve kaynaklarımız için: evrimagaci.org/yazi-dizisi/abiyogenez-teorisi-18
💪 *DESTEKÇİLERİMİZE KATILIN:* Evrim Ağacı'nın Türkiye'deki bilim anlatıcılığı çalışmaları, _yalnızca_ okurları ve izleyenleri tarafından maddi olarak desteklenmektedir. Bu destekler olmaksızın çalışmalarımızı sürdürmemiz mümkün değildir. Eğer yaptıklarımızı faydalı buluyorsanız ve daha fazlasını yapmamıza katkı sağlamak isterseniz, destekçilerimiz arasına katılabilirsiniz (önem/fayda sırasına göre dizilmiştir; ancak size en kolay/faydalı gelenle destek olabilirsiniz):
📌 Kreosus ($): kreosus.com/evrimagaci2
📌 Patreon ($): www.patreon.com/evrimagaci
📌 Kreosus (₺): kreosus.com/evrimagaci
📌 RUclips Katıl (₺): ruclips.net/user/evrimagacijoin
📌 Kriptopara, Diğer Yöntemler (IBAN) ve "Neden Destek İstiyoruz" Metnimiz: evrimagaci.org/destekol
Yanımızda duran harika insanlar arasına katılmayı seçtiğiniz için çok teşekkürler! ❤
Aga hep bı sonraki video diye diye baya video borcun oluyor bak bence faize binmeden at
Videolara girişiniz hep aynı konuşma tarzınızı artık değiştirin lütfen
Avustralyanin batisinda bulunan ve analiz edilen metoer taslarinda organik madde kalintilari bulumus. Bu da yasamin dünyaya uzaydan meteorlar vasitasiyla geldigi terorsini destekliyor. Bu dedigim bulgular daha yeni ve Ocak 2022 de yayinlandi.
Please can you allow for English subtitles on all your videos? I was told to check out your channel. English speakers want to know😊
Hocam videolariniza ingilizce alt yazi ekleyin, dünya capinda takipcileriniz olur.
" Ne en güçlü olan tür hayatta kalır , ne de en zeki olan ; değişime en çok adapte olabilendir , hayatta kalan ."
- *CHARLES DARWİN* -
Söz Darwin'in olmasa da yine de evrimi güzel bir şekilde özetleyen bir söz.
evrimagaci.org/ne-en-guclu-olan-tur-hayatta-kalir-ne-de-en-zeki-olan-degisime-en-cok-adapte-olabilendir-hayatta-kalan-sozu-kime-ait-8641
Değişime açık olan hayatta kalmaz. Bir tür kendi kısacık ömründe değişime uğramaz. Bireyin adaptasyonu diye bişey yoktur türün adaptasyonu diye bişey var. Birey için hayatta kalmak bir şans sadece
Değişim bir rüzgar gibidir karşısında duran yıkılır arkasına alan yürür gider. - Muharrem İnce
Nabak
"The way you attain survival is by making yourself indispensable to everybody else. So it's not by triumphing over the ecosystem but by integrating yourself so thoroughly into it that it can't function without you. Then you're on your way to being a dominant species."
kötü çeviri:
Kurtuluş kendini diğer herkese vazgeçilmez kılmadadır. Yani ekosisteme karşı galip gelmek değil, kendini onun öyle bir parçası haline getirmek ki sensiz faal olamasın. İşte o zaman baskın bir ırk olursun.
Terrence McKenna
Kesinlikle okullarda izletilmesi gereken bir çalışma olmuş. Harikasınız yine.
Çok teşekkürler!
@@mirsatmlbb6024 sübhanallah
abartmanın manası yok,ki gerçekten bu fikir çok saçma
@@hierapolice20 Saçma olan ne?
🫀
Sitenizde gördüğüm ''bu yaşam görüşünde ihtişam var'' sözünün Darwin'den geldiğini bilmiyordum. Yine harika bir video olmuş!
@UCfZ4Vz3Ni7QlNJEOwGjh5Iw
Yaratıcının varlığı ispatlandımı ?
Yaratıcının Yoktan nasıl Var olduğu konusunda bir açıklamanız varmı ?
Yada niçin tek bir yaratıcı var , Neden birden çok yaratıcı olamıyor, engelmi var ?
@@rdvangercek8990 yaratıcı yok
evrim ağacının ilk takipçileri bilir
@@rdvangercek8990 lütfen şu soru eklerini ayır kanser oldum
@@rdvangercek8990 şahsen deistken ben de tek yaratıcı neden olsun diye soruyordum ama şimdi ateistim.Yani şahsen varlığını da yokluğunu da umursamıyorum.Somut şeylere odaklanmami engellemiyor bu konular böylece
Bu sefer erken yakaladım. İzlemek için sabırsızlanıyorum kesin çok güzeldir. Elinize sağlık.
Ben nispeten buradakilerden daha küçük bir kardeşinizim sitenizdeki çoğu potcasti dinliyorum, ilgimi çeken makaleleri okuyorum, hayata bakış açımı kökten değiştiren işler yapıyorsunuz. Teşekkürler evrim ağacı ekibi. Sizin sayenizde ufkum açıldı. Başarılarınızın devamını dilerim. İnşallah bilim anlatıcılığında daha büyük konumlara gelirsiniz. Esenliklerle kalın👍.
harikasın ! hep böyle aydınlanmaya , kendini geliştirmeye devam et, senin gibi aydınlık zihinlere çok ihtiyacımız var...
Yorumlar ne güzel öyle ya ❤️ herkes kendi düşüncelerini açıkça belli edebilmiş, birbirlerine destekleyen ya da karşı çıkan cevaplar vermişler, ortaya attıkları düşünceleri savunmuş... böyle güzel ortamlar hala umudu kesmemem gerektiğini hatırlatıyor 🥺
e sen bi yorum atınca seni destekleyen de olur karşı çıkanda, kendisinin haklı olduunu savunan da
evrim ahacının yorumlarındaki ortam özellii neeymiş ben anlamadım ?
Bilginizi insanlara aktarmaya çalıştığınız için teşekkür ederim sevgili evrim ağacı ekibi,sizin sayenizde bakış açımı genişlettim
Aga 2 saat önceki videoya nasıl 12 saat önce yorum yaptın
@@Burak.kandemiir Üyeler videolara erken erişim sağlayabiliyor
@@Catastrophe-000 Merhabalar rahatsız ediyorsam kusura bakmayın
RUclipsda Bilim,Teknoloji ve Astronomi alanlarında içerikler üretmekteyiz. Fakat RUclips algoritmasının azizliğine uğrayıp iyi yerlere gelemiyoruz. Bu alanda oldukça emek sarf ediyoruz.
Ülkem için yapılan en iyi hizmet , iyi ki varsınız , bilgi ile aydınlatan kahramanlar .
Sevgili Evrim ağacı videolarınızı izlerken ufkum genişliyor ve yeni bakış açıları kazanıyorum ve bu gercekten çok değerli bir şey size çok çok teşekkür ediyorum 🧠
Evet bende knk
Her izledigimde, hayranlik duyuyorum. Evrimin bu ihtisamli evadina. Tebrikler.
yaşamı tanımlamaya kalkmak, aslında herhangi bir şeyi tanımlamaya kalkmak doğanın hamuruna aykırı. bizler evreni algılamak için sınırlar koyarız. buna dilin sebep olduğunu söyleyen görüşler var. aslında evrende hiçbir şey arasında keskin çizgiler yok. anlamak için parçalara böleriz. organik ve inorganiğin aslında doğası aynıdır, dereceleri farklıdır. bu ilk bakışta anlaşılmaz görünüyor, ama üzerine biraz düşündüğünüzde tüm zıtlıkların doğasının aynı, derecelerinin farklı olduğunu görebileceksiniz. bu sebeple aslında herhangi bir şeyi tanımlamaya çalışmak bize objektif bilginin yolunu açarken, bir taraftan da belirli bilgileri erişim dışı bırakıyor. bu yaşam için de geçerli. tanımladığımız her şeyin etrafına adeta bir çit öreriz, bu da onu zihnimizde varoluşun geri kalanından ayırır. ancak özünde çitin hemen ardındaki toprak içeridekiyle neredeyse aynıdır. bilimin metodolojisi çitlerin varlığına dayalı olduğundan subjektif bilgiden mahrum, hakikati; "hayat evren ve her şeye dair nihai sorunun cevabını" bulmak için doğru yaklaşım olmaktan çok uzaktır. ateş canlı olabilir mi sorusu nihai soru değildir elbette, ama cevabı çiti bizim nereye diktiğimize bağlıdır. tabiri caizse bilgi seksi değil, mastürbasyonudur. geldim yine felsefe yapıyorum ya, sen de buraya kadar okudun kusura bakma :) sevgiler
Kesinlikle tanımların insan uydurması olduğu açık. Bu bakımdan, "biyoloji" ve "kimya" ve "fizik" gibi ayrımlar da anlamsız. Ama işte, küçük beyinlerimiz dolayısıyla yapmak zorunda kalıyoruz. Parçalara ayırmadan çözmekte çok zorlanıyoruz. Bu tür tanımlar da ondan gerekiyor.
çakmağı çaktım sordum, canlıyım abi dedi :D
merhaba evet evreni algılamak için sınırlar koyarız ama bu gerçekten de doğanın hamuruna aykırı mıdır? organikle inorganiğin ana maddesi aynı peki davranışları da mı aynı?(bilmediğim için soruyorum) temelde neden bir şeyleri sınırlandırmaya bi yer ettirmeye çalışırız ki düzene olan muhtaçlığımızdan kaynaklı bence. Ve bu dürtü yaşamın doğasının en ana maddesi değil mi çağrı mert abinin de dediği gibi entropiye karşı bi direnç. baktığımızda en küçük canlı birimi olan hücre de hücre zarıyla yerini belirlemek, bunu korumak ister aynı tarlasını çitlerler kuşatan çiftçi gibi. Yani tanımlamalar doğaya aykırı mıdır bilmem ama yaşamın doğasına aykırı olmadığını söyleyebilirm.
buarada ben sosyal hayattabir şeyleri, kendimi tanımlayı sevmem. bir hapishane gibiler
@@Ugurbocegi1873 evet haklısınız, doğanın içinde olan hiçbir şey doğanın hamuruna aykırı değil. Mutlak bilginin hamuruna aykırı diyelim. Bölmek, segmentlere ayırmak, varoluşun kendini bilmek için uyguladığı bir yaklaşım. Yanlıştır demek istememiştim, biraz öyle demişim gibi olmuş tekrar okuduğumda. bence sınırlandırmak düzene olan muhtaçlıktan kaynaklanıyor olamaz. Sınırlar ortadan kalktığında çokluktan tekliğe gidilir, bu da aslında mutlak düzeni işaret eder. Sınırlar koyma ihtiyacımız, sınırlı doğamızdan kaynaklanıyor olabilir. Ya da belki sadece alışkanlıktandır. Sınır koymamayı öğreten bir kültürümüz yok. Sen, ben, aile, ülke gibi kavramlar yaşayışımızın merkezinde duruyor. Ösosyal olmayı becerdiğimizde belki de bu durum değişecek... Entropi doğanın önemli bir kanunudur, ama en ana maddesi diyemeyiz bence. Zira her şey zıttıyla kaim denir. Entropinin karşısında mutlak düzeni görürüz. Bilim paradoksları öcü olarak gördüğünden bu duruma parmağını tam da koyamamıştır. Kaostan düzen doğar. Düşünsenize her şey bozulma tandansı gösteriyor ama ben her sabah muhteşem bir dengeler bütününe uyanıyorum. Farkında olduğumuz tüm varoluş zıtlıkların dansıyla karşımızda dönüyor. Bu paradoksal yapıyı algılamaya çalışırken koyduğumuz sınırlar belki de anlayışımızı sınırlandırıyor. Kendi sınırlarını koruyan hücre duvarları gördüğümüz yerde yalnızca hücreyi düşünüp geri kalan her şeyi dışarıda bırakıyoruz anlamaya çalışırken. Bu hücrelerin oluşturduğu bütünü ıskalıyoruz, organizmaya bakıyoruz, sosyal çevresini ıskalıyoruz, sosyolojisini inceliyoruz, inorganikle etkileşimi parantezimizin dışında kalıyor. İçerisi ile dışarısının aynı şey olduğunu farketmeden, paradoksları uzlaştırmadan idrakimizin sınırlı kalacağını söylemek yanlış olmaz sanırım. Muhteşem sorular sordunuz, cevaplarken çok eğlendim. ❤️💫🥰
@@kutlubul cevap için teşekkürler elinze sağlık :)
Şu zamana kadar hiç böylesine içerik görmemiştim. Kaliteli ve çok keyifli izlemek her zaman ki gibi.
Benim bu kanalda çok sevdiğim bir başka olay yaptıkları bilimsel açıklamalardan çok kullandıkları dil, Türkçeyi daha zengin ve daha güçlü yapıyorsunuz tebrik ederim çok iyi kullanıyorsunuz
Her şeyi yaratan Allahtır canlılığıda.
Evrim varsada bunu yaratan gene Allahtır.
Allahuekber ☝🏼
Evrim varsada mı evrim zaten kesin bir şey artık varlığı veya yokluğu tartışılmaya kapalı ve evrimin varolması tanrının mükemmel yaratıma sahip olmadığı anlamına geliyor çünkü evrim kusurlarla ve başarısızlıklar la dolu bir süreç neyse daha fazla yazmicam bir müslümanla bilim tartışmak maalesef zaman kaybından başka bir şey değil bunu söylemek doğru değil ama yüzlerce müslümanla tartışmış biri olarak maalesef ben bunu kabul ettim artık
Aslında hiç düşünmeden kabul ettiğimiz gerçekleri düşünüp araştırınca çok daha farklı olduğunu görüyoruz. Teşekkürler Evrim Ağacı, çok güzel bir video olmuş. :)
Evet insanın düşünebilme özelliği vardır ve kullanıldığında doğru sandığımız bütün yanlışlardan caymamıza çok yardımı oluyor
@@kabilaktas428 Mesela hangi doğru bildiğimiz yanlışlar?
@@imdatbeşikci bana özel
Astrolojinin yaydığı bilgi kirliliğini yok edecek bir video istiyoruzz
Tam da bunu yazmaya gelmiştim. Kesinlikle gelmeli
Eynən 😊👍
gerçketen çok aydınlatıcı bi kanal her şey için teşekkür ederiz.
Ufkumu defalarca kez açtınız ve açmaya da devam ediyorsunuz Evrim Ağacı. İyi ki varsınız 🖤🖤
4:55'de nazikçe kovulmuş olduk ama yine de sonuna kadar notlar alarak izledim😅
Anlatımınız ve hiç sıkmayan akıcılığı bağımlılığı tetikleyerek daha çok içerik izlememizi sağlıyor 👏🏻 Ben bir Teistim ve saygılı tavrınız Evrim Ağacı ailesini çok sevmemi sağladı. Teistleri ufak bir şey bırakmak isterim:
Üfleme olayına değinmek istiyorum. İnandığım kitapta ilk emir "OKU!" olarak gelmiştir. Okumak fiili, kitabın genelinde düşünmek ve sorgulamak ile kombine bir eylem olarak aktarılmış; "Yaratan Rabbi'nin adıyla oku!" ifadesi okuduklarında O'nun rızasını gözeterek, kötülüğe bulaşmadan oku, okuduğunu anla ve onu öğret anlamını açmaktadır. Nitekim bu kısmı bu şekilde yorumlamamız, kendisine bu cümleler vahyedilen peygambere sonraki aktif eylemi tarif eden ayetler gelene değin içinde bulunduğu derin düşünme sürecini anlamlandırması için verilmiştir. Bu ayetlerin devamında ise *"BİZ SİZE UFLEDİK"* denmez. "O sizi bir alaktan yarattı" denir. Bu alak kelimesi meal yapanlarca çoğu zaman kan pıhtısı olarak yorumlanıp, embriyoya işaret edilmiş olsa da; kelimenin etimolojisi sıcakla soğuk arasında (*ılıktan biraz sıcak*) bir sudan (sıvı formu daha çok) yaratıldığı aktarılır. Yani evrime karşı değil aksine onu destekler ve komik mitolojik anlatıları reddeder. Ancak biz Teistleri ayıran nokta da şudur ki, bunca şeyin kendi iradesiyle değil de _daha büyük ve sınırsız bir iradenin idare etmesiyle_ kendi halinde hareket ettiğidir.
Kitabınızı ve kutsal inancınızı ne olarak görmeliyiz? İnsanlara mucizeler sunan, ve insan yaşamının neredeyse her anına karışmaya muktedir bir din ve kitap mı; yoksa okumak, sorgulamak, tefekkür etmek gibi eylemleri ön plana çıkaran, son derece özgürlükçü bir din ve kitap mı... Kitabınızın bilimsel içeriği ve bugün bir mucizeymiş gibi atfedilen tüm ifadeleri 7. yüzyıl insanın bilebileceği şeylerden ibaret. Asıl kötü olan şey, Kur'ân meallerinin bilimsel gelişmelere paralel olarak yeniden güncellenmesi. Bu, "Siz yeni keşfettiniz ama, biz zaten biliyorduk.'' diyen insanların acınası durumunu gözler önüne seriyor.
Sayenizde bilime olan ilgim harlandı kesinlikle türkçe dilinde en iyilerdensiniz. sevgiler
Saf ve damıtık bir anlatım olmuş, teşekkürler, canlı ve cansızlık gibi kontrast tanımların ifade eksikliklerinin ilkel 3boyut algılarımızın sınırlarını zorlaması çok doğal ve bu tanımların temel kuvvetler ile etkileşim halinde olmaları kaçınılmaz. Temel kuvvetler ile etkileşime girmeyen, az yada kısa süreli etkileşim gösteren başka kuvvetler varsa işimiz daha zor olacak. Bence bilinç ve ölümün tanımını yapamadan canlılığı anlamaya çalışmak sadece bir teselli. Emeğinize sağlık, saygılar..
Gece gece beynim yandı.Yorumlari okudum bilinçli bir izleyici kitlenizin olmasi gerçekten cok hoşuma gitti izledigim bu güzel video soneasi yorumlar ilgınç ďüşünen sorgulayan insanlariñ varlığı tespit edildi
Biyoloji hocamın sinav sorusuydu, "yaşam nedir?". Hepimiz kalmıştık. "Yaşam, entropiye dirençtir" demişti sinav sonuçlarını okuduktan sonra.
Kısa ve öz. ♥
Yanlış cevap vermiş biyoloji hocanız, ve bu yanlışla da sizi değerlendirmiş malesef. Entropiye direnç gösteren ve canlı olmayan kimyasal sistemler var
Bizden de beş on satırlık tanım yapmamız istenmişti..
@@evrimagaci abi su canlımı:)?
Yaşam bir sınavdır. Allahın kulunu sınamasıdır.
Kanalın içerikleri o kadar kaliteli ki; ister istemez takip edenler de o kadar kaliteli oluyor. Yorum okurken de bir şeyler öğrenebiliyor insan, boşa giden an olmaması harika bir duygu…
Bilmek ayrıcalık değil haktır. Yakınmadan, böbürlenmeden yaşayalım. Bilecek şeylerde hiç bitmez.
Entropi direnci sağlamak koşuluyla var olan, vücut bütünlüğü ve iç aktivite toplamına yaşam denir! Müthiş bir tanımlama olmuş. Aklına diline sağlık.
Sizi Bu kadar geç farketmez üzücü oldu. Hiç düşünmediğim şeyleri düşündürür araştırmama sebebiyet verdiniz tesekkür ederim 🤗
Hiç geç değil, tam zamanında geldiniz! ♥
Çağrı Hocam ülkedeki en iyi evrim anlatıcısısınız. Bir kere konuya çok hakimsiniz ve ülkemizin evrimi bilmeye ihtiyacı var. Bu ilerlememiz için ön şart. Bunu anlayamayan uluslar gelişmedi, gelişmeyecek.
Ülkede evrimin bilinmesinin önemini sizden daha iyi kavrayan belki de kimse yoktur. Bu yüzden Evrim Ağacı’na verdiğiniz eforu sadece evrimle alakalı içerikler çekmek için kullansanız ve artakalan bilimsel konuları başka arkadaşlarınız anlatsa bence herkes için çok daha faydalı olabilirdi.
Yine harika bir videoydu, teşekkürler.
Aklıma Into the wormhole'da tüm okyanusların tek bir canlı olabileceği ile ilgili teorinin anladıltığı bölüm geldi. Konuyu ilginç bulanlar için tavsiye edebilirim.
Eski turk denizcileride ayni gorusteydiler denizin yasadigini bir ruhu olduguna inanilirdi
Sizi gerçekten kutluyorum. Bilim konulu bir videoyu bir sanat eseri dinler gibi dinledim. Elbette, dediğiniz gibi, aslında meselenin sanatı da, edebiyatı da, felsefeyi de ilgilendirmesinden. Aynı sorular değil mi roman, şiir yazdıran, Antik Yunan'da felsefeyi başlatan? Hatta dinlerden bile önce mitolojiyi doğuran? Ama bütün bunları 15 dakikalık bir videoda bu denli iyi toparlamanız hayranlık verici. İlgi ve heyecanla izliyoruz. Teşekkürler.
Harika bir videoydu, emeğinize sağlık🥳 Son cümleniz beni çok heyecanlandırdı; Üremenin evrimi. Gerçekten çok merak ettiğim bir konuydu özellikle canlılar cinsiyetlere nasıl ve ne zaman ayrıldı? Aynı şartları yaşayan, aynı şartlar altında evrimleşen, aynı türden canlılar nasıl ikiye bölündü, cinsiyetlere ayrıldı?
Bu konu hakkında bir video bekliyoruz
Canlılar cinsiyette üreme organları ayrılınca ayrılmıştır o da ne zamandır bilen biri umarım vardır
Bu sorunun net bir cevabını ben de yıllardır merak ediyordum. Hatta açıklamak için kendimce bir hipotez kurdum bir şeyin canlı olabilmesi için iç aktivitesini belli bir güç aralığında devam ettirebilen organizma olarak tanımlamıştım ancak videonuzdan gördüğüm kadarıyla hipotezim epeyce eksikmiş, entropi kavramıyla açıklanabiliyor olması beni epey etkiledi diyebilirim. Kafamdaki soruları giderdiğiniz için teşekkürler Evrim Ağacı.
Ben de her şeyin bir ruhu olduğunu düşünürüm masanın da koltuğun da. Bazen onlardan korkar bazen de özür dilerim😂 demek yalnız değilmişim, inanışımın bir adı varmış sevindim. Teşekkürler evrim ağacı 🥰💜
Şu Ted gösterisi korkunç derecede güzel. Bu tarz abiyogenez videolarına tutkulu şekilde bağımlıyım. Benim için en en büyük sır kesinlikle bu konu.
Bence çok güzel bir yaşam tanımı yapmışsınız. Organizasyon ve iç aktivite... Yine de bu şekilde düşününce de benim aklımda tam yerine oturmuyor çoğu şey. Bana yaşam daha çok bir skala üstünde gibi geliyor, mesela daha çok canlı olanlar ve daha az canlı olanlar gibi. Diğer yandan canlıları "cansız" atomların meydana getirmesi ve en temelde sadece "inorganik" kimyasal tepkimelerin olması da garip bir şey. Bir canlının nerede bitip nerede başladığını tanımlamak da ayrıca zor bir şey, örneğin biz tek tek ayrı canlılardan ve cansızlardan mı meydana geliyoruz bir insan olarak? Veya dünyayı düşünürsek dünyanın üzerinde bakteriler veya virüsler gibiyiz. Dünya ilginç şekilde iç aktivitesini korumaya çalışan ve bizim meydana getirdiğimiz entropiyi ortadan kaldırmaya çalışan bir kontrol mekanizmasına sahip gibi... Peki ya güneş sistemi? Canlılığı tanımlamak için mikroskopla mı teleskopla mı bakmalıyız?
Şöyle bir sonuca varıyorum. Galiba her şeyde olduğu gibi canlılık konusunda da insan merkezci düşünüyoruz. "Bizim gibi" canlı olanlara canlı deme eğilimindeyiz. Ama her şey canlı aslında ve canlı olmayan diye bir şey yok. Ama bu demek değil ki bir "taşın" ruhu var. Ağaç, mantar, virüs, taş... giderek durağanlaşıyor, sanki farklı frekanslarda yaşamlar gibiler. Belki de yaşam yerine başka bir kelime bulunmalı. Sonuçta kelime itibariyle "yaşam" kelimesi "insan" ve "insan benzeri yaşam" anlamını taşıyor...
Benim de tüm hayatım boyunca kafamı kurcalayan soruydu bu , nasıl cansız birkaç atom , molekül bir araya gelip canlı bir hücreyi oluşturabiliyor ? İnanılmaz cidden. DNA moleküllerinin de hücrenin yönetimini sağlaması da İnanılmaz bir olay benim gözümde. Bazen canlılığı aklım almıyor. Hem mikro hem de makro boyuttaki yaşamı.
Düşünüp kelimelere dökemediğim bir şeyi güzel açıklamışsınız. Katılıyorum.
Herşey özünde atom sonuçta titreşen sicimleriz
Çağrı Hocanın 50 Soruda Evrim Kitabı'nda da bu konuda harika bilgiler var herkese öneririm
Çağrı Mert abi çok fena sarıyorsun. Uyurken seni dinlemeye bayılıyorum, böyle devam edin lütfen. Başarılarınızın devamını dilerim..
Bu ecnebiyi dinleyeceğine Sözler köşkünü dinlesen de aydınlansan yüzüne nur gelse
@@nurullahakca7219 ahahshgds gece gece güldürdün saol be
SELAMUN ALEYKÜM HAYIRLI YAYINLAR KARDEŞİM
Vicdanın (ya da ahlak) evrimi ile ilgili video gelir mi? Bu gerçekten lezzetli olurdu.
İnsan , Hayatta kalmak için min. enerji tüketmek üzerine evrimleşmiştir..
Min Enerji tüketmek için başkasının ürettiğine el konması gerekir.
Savaşların temel nedenide budur..
Örneğin, insanlar Kendileri için çalmanın, sınavda kopya çekmenin, sınırsız kadın/erkek ile evlenmenin,,... serbest olmasını isterken diğer insanlar için yasak olmasını isterler.
Kanunların ortaya çıkmasının nedeni, güçsüzlerin , kendilerini güçlülere karşı koruma ihtiyacından kaynaklanmaktadır..
İnsanları Ahlaklı olmaya zorlayan, Toplumsal taahhütnamelerdir.. ve sonucunda ortaya konan cezalardır..
Aslında Hayatta kalma savaşıdır, bizlere , güçsüz çoğunluğa, Ahlak yasalarını icat ettiren ve kurumsal bir yapıya kavuşmasını sağlayan..
İnsan hakları Evrensel Beyannameside bunun, tüm dünya halkları tarafından, kurumsallaştırılmasıdır..
@@rdvangercek8990 insanları ahlaklı olmaya zorlayan toplumsal taahütnameler değildir bence evet bazı insanlar için bu doğru olabilir ama genelleyemeyiz. eğer bu kanunlar olmasaydı da ben sırf para veya güç için ben birisini öldürmezdim mesela veya benim annemle babama saygılı olmamı zorunlu kılan bir kanun yok (varsa bile ben bilmiyorum) istesem onlara bağırıp çağırabilirim kimse bana karışmaz ama ben yapmamayı seçiyorum ahlakım gereği. yani ahlaklı olmak için kanunlar gerekmez. ayrıca çoğu insan ( yani en azından bir sınav için emek verenlerin ) kopya çekmenin serbest olmasını istemez çünkü eğer kopya çekebilcekse çalışmanın ne anlamı var veya sınırsız kadın/erkek ile evlenmeyide çoğu kişi istemez çünkü 1 tane insana aşık olmak ve evlenmek fazlasıyla güzel ve tatmin edici bir şey zaten
@@osmancn4010
Konu sadece öldürmek değilki ..
Türkiyede şuan itibariyle mahkemelerde karşılıksız çek yazmadan dolayı devam eden dava sayısı 250 binin üzerinde..
Başka bir yoruma gerek varmı ?
Yada soruyu şöyle soralım, Türkiyede kaç kişi, evlerinin emlak vergisi beyanını gerçek değeri üzerinden yapıyor ?
Yüzlerce örnek daha vereilebirlir..
Anne baba ile oluşan ilişkiler, karşılıklı çıkar ilişkisidir.
Anne-Baba çocuğuna bakar, okutur, çocukta buna karşılık gerekli saygıyı gösterir veya göstermek zorundadır..
Aksi durumda, elde ettiği avantajları kaybeder..
Kopya çekme konusuna gelince ben, okul hayatımda sınıfımdaki bir kaç kişi dışında kopya çekmeyen birini hatırlamıyorum.
Siz çok şanslıymışsınız, kopya çeken insanlarla karşılaşmamışsınız..
@@rdvangercek8990 knk zaten sen dediğinde insanlığın büyük bir kısmı için haklısın ki zaten benim sınıfımda aynıydı ama bunu genelleyemezsin ahlakın tek kaynağı kanunlar değil aynı zamanda insanın vicdanıdır bence
@@osmancn4010
Çoğunluk olan güçsüzler, azınlık olan güçlülerin vicdanına güvenerek yaşayamazlar.
İşçi sendikalarıolmasa, işçiler zam alabilirmi ?
Yada kaç işveren, yanında çalışan insanlara hakettiği maaşı veriyor..
Evrimsel süreç hep çalışıyor vede insanlar diğer insanların ürettiklerini , mümkün mertebe bedelsiz olarak almaya çalışıyor..
Hayatın her alanında karşımıza bu gerçekler çıkıyor zaten.
Bizler ise duygularımızla , bu gerçekleri görmezden geliyoruz..
Zayıf olan görmek istemez, güçlü olan ise sürekli olarak görür..
Doğanın yasası bu şekilde çalışır
AVCI ve AV..
Avcı pusuda avını bekler, AV ise bundan habersizdir..
Her videonu sıkılmadan heyecan ve merak ile izliyorum. Çok güzel sade ve anlaşılır bir anlatım var. Tebrikler.
Bir iki soru soracağım:
1-) canlı olan ilk şey tek başına mıydı yoksa birkaç farklı canlı aynı zamanda ya da farklı zamanlarda birbirlerinden bağımsız olarak var oldu
2-) canlılığın ortak özelliklerinden bazıları (DNA protein atp üretme enzim vb.) Olaylar evrimle mi geldi yoksa ilk canlıdan mi geliyor.
Videolarinizi izledikce bir Yaraticinin varligina olan inancim artiyor. Ellerinize ve akliniza saglik!
AYN BENİMDE KUDRETLİ ZEUS,A ŞÜKÜRLER OLSUN 🙏🙏🙏
Her videoda daha da yüce Tengriye inancım artıyor çünkü bu nimetler bir yaratıcısız yapılamaz. Tengri bizi korusun
Önce kafamdaki canlı tanımını kırıp tekrar inşa ettin helal olsun evrim ağacı
Çağrı abi, Nikola Tesla'nın 3-6-9 hakkında olan fikrini ve neden olduğunu anlatırsan çok iyi bir konu olur🥰 Seviliyorsun:))
Videoyu izlerken siz organizasyon ve iç aktivite demeden iç tetikleme gibi bir şey düşündüm. Yakın bir şey düşünmek mutlu etti. Bayağı güzel videoydu
Yine muhteşem bilgiler, muhtesem bir video. Harikasın Evrim Ağacı ❤
Bir de bu anlatım yeteneğinizi takdir etmek lazım. Elbette bir metin hazirliyorsunuzdur ama bunu spontane bir şekilde mimik ve jestlerle böyle etkili bir tarzda anlatabilmek takdire şayan bir tiyatral yetenek 👋👋👍
Eğer videoda bahsedildiği gibi canlılık tanımı organizasyon ve iç aktivite olarak belirlenirse dünyamız gibi gezegenler ve hatta güneşimiz gibi yıldızlar da canlı olarak değerlendirilebilir. Yanlış anlaşılmasın, olur mu öyle şey anlamında bunu yazmıyorum, yalnızca konunun varabileceği boyutu belirtmek amacıyla yazıyorum.
Bununla birlikte, ateş canlı mıdır konusundan bahsedilmesi uzun zamandır düşündüğüm bir fikri de hatırlattı:
Sizin de videoda belirttiğiniz gibi dünya dışı yaşam illa dünyamızda gördüğümüz gibi olmak zorunda değil. Dünyadaki canlılığın oluşabilmesinde en önemli etken olan suyun sağladığı hareketliliği baz alırsak; güneş ve diğer tüm yıldızların hareketli plazma yapısı içinde de insan gibi bilinçli veya bilinçsiz canlılık oluşmuş olabilir. Bu plazma ortamını yeterince detaylı inceleyemediğimizden ve hatta bu plazma ortamında canlılar varsa ve plazma olmadan yaşamlarını sürdüremedikleri için plazma ortamının dışına çıkamadıklarından bu canlılıktan haberdar olamamış olabiliriz. Biraz karmaşık oldu fakat elimden geldiğince fikrin özünü yazmaya çalıştım :)
Bir videonuzda bu konuları irdeleyebilirseniz, bu yönde çalışmalar varsa bahsedebilirseniz sevinirim.
Gezegen ve yıldızlar bu tanıma göre canlı sayılmıyor çünkü Çağrı Bey o tanımı yaparken bu 'iç aktivite' nin entropiyi geçici olarak durdurabilmesi veya bu entropiye karşı gelmesini baz alarak bu tanımı yapıyor. Herhangi bi yıldızın veya gezegenin varolduğu günden itibaren entropiye kendi iç aktivetisini kullanarak karşı gelebildiği şimdiye kadar gözlemlenemedi diye biliyorum.
@@okankara5661 Kesinlikle öyledir diye bir savım olamaz tabi, ancak entropiye karşı gelmeyi rastgeleliğe ve düzensizliğe karşı gelmek olarak değerlendirince de yine dünya veya güneş bu tanımdan çok uzak değilmiş gibi geliyor. Her ne kadar mikro ölçekte rastgelelik varmış gibi görünse de makro ölçekte her ikisinde de bir düzen eğilimi ve bu düzenin kendi bütünlüğünü korumaya yönelik olduğunu düşündüğümden bu şekilde değerlendirilebileceğini belirttim.
Ayrıca her ne kadar aynı fikirde olmasak da bunu yaygın olan tarz dışında gayet güzel bir dille ifade ettiğiniz için teşekkür ederim.
Güneş ve diğer gök cisimlerinde gerçekleşen şey tıpkı ateşte de gerçekleşen kimyasal bir olay , güneşte atomlar arası yüksek çekim kuvveti ve kütlesinden dolayı bir enerji ve güç ortaya çıkarır
@@turquazyin8960 Bir önceki mesajımda da belirttiğim gibi mikro ölçekte bakıldığında rastgele gerçekleşen kimyasal olaylar var ama makro ölçekte baakılınca bütünlüğünü koruyan bir döngü var, bu sebeple tanıma uyduğunu düşünüyorum. Ayrıca canlı hücerelerine de moleküler boyutta baktığınızda bir çok rastgele kimyasal tepkime gerçekleşiyor ama bütününe bakınca bu gerçekleşenlerin toplamı hücrenin yapısal bütünlüğünü korumasını ve devam ettirmesini sağlıyor. Güneş örneğine dönersek bir çok fizyon füzyon gibi olaylar gerçekleşiyor ama kendi kütlesi altında parçalanmadan kendi bütünlüğünü koruyarak varlığını devam ettirebiliyor.
Bu bağlamda bakılınca videodaki tanımlamadan çok uzak olmadığını düşünüyorum sadece. Yoksa illa böyledir gibi bir iddam yok tabi ki :D
@@MoTab78 Makro ölçekte düşünüldüğünde dediğiniz mantıklı geldi. Ben teşekkür ederim :)
Ailecek seviyoruz 💜 çocuklar için evrim videoları istiyoruz 🙏🏻
Arkadaşıma sormuştum canlıyı cansız dan nasıl ayırırsın diye... Çimdik atarsın acıyorsa canlıdır dedi🥴😀. Ciddi ciddi.
Çağrı bu kadar güzel konuları böylesine güzel anlatınca geleceğe dair umutlanıyorum.
Isparta'da ki elektrik kesintilerinden ötürü bir gece mum ışığında geçti ve mumun çıkardığı o basit ateş karşısında bile baya bi büyülenmiştim. Burada geçen bir çok soruyu sordum ve en sonunda keşke ateşi mikroskop altında inceleyebilseydim dedim. Sahi bu mümkün mü acaba?
eğer iradenize güvenmiyorsanız uzun süre ateş izlemekten imtina edin. ateşe bakarken farklı zihin durumlarına gireriz ve bu hallerde iken düşündüklerimizin hayatımızda şaşırtıcı derecede etkileri olabilir. beynimizi yeniden programladığımız bir yazılım moduna giriyoruz gibi düşünebilirsiniz. bu söylediklerim saçma gelmiyorsa ve denemek istiyorsanız önce boğazınızı ve uçkurunuzu kontrol edebildiğinizden emin olun, sonrasında ateş karşısında hayatınızda değiştirmek istediklerinizi düşünün.
ateşi daha yakından incelemekten daha iyi anlamanın yolları olabilir :) demesi benden.
@@kutlubul dayı sen ne diyon yaw ben sürekli kampta ateşe bakıyorum sabaha kadar gece yakıyorum bu dediklerin hiç olmadı :D herşey psikoloji nasıl bakarsan öyle görürsün en yakın cevap
@@rapperjakka3968 başka kanunlar devrede olabilir sanki. Tekamül süreçleriyle ilgili :)
@@kutlubul Biraz daha açabilir misiniz lütfen?
@@sameterten1662 açmasam, siz araştırsanız yarım bilgimle sizi yanlış bilgilendirmemiş olurum. Araştırmakta özgürsünüz ama.
Sayın Evrim Ağacı Bey son zamanlarda çok ilgi çekici konular hakkında bilgilerinizi ve görüşlerinizi bizimle paylaşıyorsunuz gerçekten çok ilgi çekici ve beyin fırtınası yaptıran birazda felsefi konular.
Entropi kavramı sıklıkla yanlış kullanılan bir kavram, araştırabildiğimiz evrende entropiye geçici de olsa karşı koyabilen bir sistem bulunmamaktadır. Mantarın içinde gerçekleşen her olay da entropiyi istisnasız olarak arttırmaktadır. Bu yüzden bu kavramın yerine başka bir kavramın kullanılması elzemdir. Bence canlıların direndiği bozunma veya disorganizasyondur. Mutlaka daha iyi kelimeler de bulunabilir ama o kelime kesinlikle entropi değildir.
Bundan yıllar yıllar önce İlköğretim 5. sınıftayken (bizim zamanımızda ortaokul yoktu ilköğretim vardı) Evrim Ağacı bloğunu keşfettiğimde ileride burada çalışmak, buraya yazılar yazacak kadar bilgili olmak istiyorum demiştim. Şimdi Evrim Ağacı RUclips kanalı karşıma çıkınca çok şaşırdım. Biyolojide yüksek yerlere gelemedim belki ama bilimin bu noktalara geldiğini görmek epey gururlandırdı. Çok büyük işler yapıyorsunuz yapacaksınız da inanıyorum. Beyninize, kaleminize sağlık.
Bir sorum var, evrim ağacı soru cevap kısmında da sordum fakat cevap verilmedi henüz.
Travma veya başka bir nedenden dolayı kaybedilen anıları (özellikle de çocukluk yıllarındaki anılarını) geri kazanabileceğimiz yöntemler var mıdır, nelerdir? Ve ileri okuma için kaynak önerebilir misiniz?
Psikolojiye giriş
@@arduh nörobilim daha çok
@@erengures4116 klinik psikolojiye giriş
Çağlar abi çok ince konular var ara ara harika ben biraz geriden geliyorum sanırım ama youtubenin algoritmasi işe yarıyor bazen 6 yıl bazen 3 yıl bazen se 1 yıl önceki videolarını önüne atıyor ve keyifle pür dikkat izliyorum ve aşırı keyifli 🎉❤😊
Bence yapay zekalarda canlıdır
Yaşam, enerjinin organize olabilme ve organize davranabilme özelliğidir... Bu benim daha önce ulaştığım bir tanım ki zaten bu videoda da benim tanımıma yakın bir açıklama yapılıyor... Çağrı'nın dediği gibi, bir tanım mümkün olabildiğince kısa, fakat olabildiğince kapsayıcı olmalıdır. Yani tüm alt soruları cevaplayabilmelidir.
Aslında bu sorunun cevabı sadece bir kitapta var ama nasil soylesem nasil anlatsam bilmiyorum. Belki bunu söylemeliyim ya da söylememeliyim ondanda emin değilim toplumun buna hazır olduğunu ne kadar düşünmesemde sanırım cevabı yazmam gerekiyor ama önce buna evrim agaci ve ekibinin kızmaması gerekiyor bunu eleştiri olarak almalı derken şöyle bir sıkınti var ben konuyu unuttum
Söylersen "Yobaz" diye saldırırlar. Bırak kendi bildiklerini okusunlar.
Merak ettim. Söyler misiniz?
@@ufukderin2001 Eğer aşağılamayacaksan söyleyebilirim.
@@wakelogger8357 e söyleyin
@@ufukderin2001 O kitap Kur'an-ı Kerimdir.
Gerçekten harika bir iş yapıyorsunuz, hayran olmamak imkansız. Her şey için teşekkürler evrim ağacı, zihinlerimize dokunuyorsun.
Abi neden dünyanın çoğunluğu sağlak ama sadece yüzde %20-%25 lik kısmı solak bununla ilgili video yaptın mı yada yapmadıysan yapar mısın?
Bence sokakların beyninde sorun var çoğunluğu şizofren ,otistik yada bipolar sağ beyin lobundaki sıkıntı
@@ecenazertul3849 çoğunluğu mu? :D
@@arduh çoğunluğun
arkadaşlar birde beğenirseniz artık görmesini istiyorum çağrı abinin çünkü 4 defa yazdım bu soruyu ben
@2022 candır Zaten ben biliyorum dememiş "bence"demiş. Bir kelimeyi yanlış yazdığı için senin gibilerin gözünde aptal sayılmaz. (Cümleye büyük harfle başlanır bu arada;)
Sizi her zaman okulda izlemek istiyorum Her öğretmenime tanıtıyorum ve Arkadaşlarıma da öyle Çok iyisiniz
Merhaba Evrim Ağacı,
Kapanışta üreme deyince uzun zamandır sormak istediğim bir soruyu sormak istedim.. Öncelikle şunu belirtmek isterim ki söyleyeceklerim belki de daha önceden bilim adamları tarafından araştırılmış ve bir sonuca bağlanmış olabilir.. Fakat ben henüz bu konuyla ilgili her hangi bir yazı veya makale türü bir bilgiye rastlamadım.. Baştan söylemeliyim ki Türkiye de ki eğitim sisteminin bir zahiyatı olarak liseye kadar ancak okuyabildim.. Soracağım soru sizlere belki saçma gelecektir, Lütfen cahilliğimi hoş görün.. 🙏🙏🙏
Bilindiği üzere erkekler cinsel birleşme sonunda milyonlarca sperm salgılıyor.. Ha keza kadınlarda bir o kadar yumurta.. Düşündüğümde bunun bir sebebi olmalı diyorum. Kendi aklımca şöyle bir teoride bulunmak istiyorum.. O milyonlarca sperm ve yumurtalar canlılık oluşmaya başladığından günümüze kadar üreyen her canlının geçirmiş olduğu evrimsel süreçlerinin tabiri caizse yedek harddiski olamaz mı ? Doğal seçilimde günümüz şartlarıyla uyumlu şifreleri birbirini tutan sperm ve yumurta zaten buluşacak (Anahtar ve Kilit olayı gibi).. Fakat doğa şartları canlıların geriye doğru evrilleşmesi için çok müsait bir yapıda.. Böyle bir durum oluşursa doğal seçilim daha önce başarılı olmuş uygun sperm ve yumurtaların eşleşmesini sağlayacak olamaz mı? Günümüzde bile yanlış sperm eşleşmesi sonucu İnsanlığın ilk türlerine benzeyen birçok insan görebiliyoruz..
Bu konu hakkında düşüncelerinizi ve cevabınızı merakla bekliyorum..
Saygılarımla, 🙏
Dediğine kısmen katılıyorum fakat insan gibi sperm hücreleride her geçen gün evrim geçiriyor. İnsanlığın ilk türünden şuana kadar geçen zaman diliminde ilk türe ait genlerin dizilimi değişmiş olabilir. Şu an bile ilk türlere benzeyen kişiler olduğunu iddaa etmişsin fakat şu an ki homospiensler o zamanın türlerinden daha mükemmeller.
+ birbirini zaten bulacak ifadesi bilimsel bir ifade değildir, bilim tikel (felsefi) sorulara cevap vermez. Evrim, doğru yolda ilerleyen bir gemi değil; fırtınanın ardından gemiden geriye kalandır
Çok güzel bir pazar sabahı: Evrim Ağacı ve Barış Özcan❤❤
Abim video kapagini benim profil resmim yapmis
Hahaha mükemmel
Müthişsniz. Nutkum tutuldu. Sizlere böyle videolar için çok teşekkür ederiz.
Belki de canlılık diye bir şey yoktur. Mekanizmalar vardır sadece.
Sizinle baya ilerledim ve ilerliyorum. Etrafimdeki çok şeyleri gerçeklerini oğreniyorum. İyiki varsiniz...🤗
Mükemmel olmuş emeğinize sağlık..Okullarda izletmek çok doğru bir karar olur, sorgulamayan gelişemez... Okullarda izletilmesi mümkün se genç nesillerle paylaş mak ve bilimsel tartışma yolu açmak yararlı olur.
Virüsler " bilinçli " kimyasal süreç, ateş hızlı paslanma benim bakış açimla yine harika bir bölümüdu ❤️
Hine kafa yorucu bir konu ve bir o kadar da önemli bir konuyu bize tekrardan hatırlattırdığınız için teşekkür ederiz...👏🏻👌🏻 :)
Kafanızı evrim saçmalığına yoracağınıza Dinle ilgilenseniz namaza başlasanız daha hayırlı olur
Bu konular çok ilginç ve çok muazzam sorular bazen cevaptan daha güzel yolculuklara sebep, teşekkürler...✨👏🔥
Canlının en büyük özelliği dusunebilmesi iç güdü hareketleri bunları taşımayan madde canli değil videolarınızı izlemek büyük keyif
Dinliyorum izliyorum bilimi seviyorum aynı zamanda inancım var ve 2 sini celistirmiyorum
bir sonraki video yu sabırsızlıkla bekliyorum teşekkürler efendim.
Hayatımda hiç düşünmemiştim sağol evrim ağacı
Videonun başlarında canlılığı 2'ye ayırıyordum. Bir fiziksel canlılık diğeri ise ruhsal canlılık. Şöyle açıklıcak olursam Fiziksel canlılık sizin anlattığınız tanıma benzeyen yani sadece hayatta kalıp üreyenler için yaptığım bir tanım. Diğeri daha çok bu özelliklerin dışına çıkmak mesela en temel olarak düşünmek gibi biz insanlar gibi düşündüm. Videodaki tanım canlılığı gerçekten kısa ve öz genel tanımı yapıyor. Benim düşündüğüm tanım ise sadece onu detaylandırıyor. Ve aslında yanlış da değil. Birşey cıkartılabilir eklenebilir araştırmaya ve düşünmeye açık bir konu ama genel olarak doğru. Gerçekten yine ufuk açan ve başka bakış açılarından düşündüren video olmuş. Elinize, ağzınıza ve emeğine sağlık diğer videolarda görüşmek üzere..
Faydalı bir video olmuş Çağrı bey.Akıcı anlatımınızda işin bonusu niteliğinde,Teşekkürler.
Çok teşekkürederim Evrim Ağacı 👏👏👏 bilgi verici, aydınlatıci ve çok faydalı video yu bizlere emek verip hazırladığınız için👍
Bu videoya ilerde var olabilecek robotlar gibi bilinçli yapay zekalarda dahil edilmeliydi (Bilim kurgu film,video oyunu veya romanlarda geçenler gibi). Eline sağlık güzel ve yararlı bir video olmuş.
Kardeşim liseyi yeni kazandı.. Uzun süredir sizi takip etmesi için küçük çakallıklar ile beynine işliyordum bugün şöyle bir cümle kurdu; abi öğrenmek aslında eğlenceliymiş. Teşekkür ederim 🙏
Yaptığın her video ders niteliğinde seni tebrik ediyorum RUclips’dan keşke sana destek olabilsem ama nasıl yapıldığını bilmiyorum o yüzden videolarını seyrederek beğeni atıyorum bu da bir katkıdır herhalde bir dahaki videoda görüşmek üzere👋
8:19 tüylerim diken diken oldu, gözlerim doldu ve boğazım düğümlendi 🥹💚
🥹
@@evrimagaci yaaa🥹💗💗🌷🥰🤗🤗
Bakış açımı genişletiyorsun teşekkür ederim
9:50 tanımınız çok güzel ve kapsamlı .
Bilgileriniz ile ufkumu genişletip sorgulamamı sağladığınız için çok teşekkür ederim sevgili evrim ağacı 🤗
Sevgili evrim ağacı videolarını izlemeyi çok sevdim diyebilirim. Halkın bilimi kolayca anlayabileceği dilin ve tarafsız duruşunla daha ilk izlediğim video ile saygımı kazandın.
Sanmam ama bir gün video konusu bulmakta zorluk yaşarsan,duyma engelli birinin nasıl müzik yapabildiğini bilimsel olarak açıklayan bir paylaşım yapsan aklımda ki bir soruya cevap vermiş ve kavrayışıma katkı sağlamış olursun. Şimdiden teşekkürler.
Sizi çok seviyorum, gercekten normal hayatimdada bu tarz seyleri dusunuyorum bazen cikmaza girip beynimin durduğunu bile hissedebiliyorum ,dusunmesi ve bilgi edinmesi cok garip ,bazen hayati şöyle düşünüyorum nasıl doğduğumuzdan haberimiz olmuyor ve bu bile cok garip ,bilimsel aciklamalarla dinledigimizde pekde oyle gelmeyebilir ama bence basit bir örnek ,herşey bir bilinmezliğin icinde ,bu yaziyi bile size nasil anlatiyorum? Nasil anliyorsunuz biraz dhaa derin dusunun geceleri beyninizi yorun cok enteresan
Delirdim galiba😱
İşini severek icra eden insanlara bayılırım❤️
Yine yeni bir şey öğrendik sayenizde Azerbeycandan izliyoruz severek 💚
Evrensel canlı tanımı: İnsanlık olarak canlı kabul etmek işimize geliyorsa canlıdır.
Biraz fazla insan merkezcil ama "zeki" insanlık konu olunca efektif bir tanım.
Bence yaşam, organik formların doğumu, gelişimi, çoğalması ve ölümüne yol açan koşulların ve bu koşulların vücut bulduğu evrensel zaman ve mekândır. Canlı ise bu bütünün parçalarıdır.
Teşekkür ederim Evrim Ağacı
*İzlediğim en faydalı videolardan..Aşırı faydalı verimli işler yapiyorsunuz..Özellikle geri kalmış bir ülke olduğumuzu da göz önünde bulundurursak müthiş iş çıkarıyorsunuz..Harikasınız gerçekten..Sizlerden ricam bu gibi konularda anlaşılabilir gerçek kaynak lar önermeniz (kitaplar) bir de anlattiğınız konuları tıpkı ders kitabı içeriği gibi sıraya koyup ders1,2,..N diye yayınlamaniz..Sırayla dinlersek ikinci bir "okulu" hizlica tekrar etmiş oluruz..*
Birkaç hafta önce kanalınızı keşfettim ama 3 yıl önceki videonuzdan bile bilgi sahibi oldum keşke her dakika veya saat video atsanız sürekli kanalınıza bakıyorum bildirimler açık olsa da ☺️ Zaten çok başarılısınız ama umarım hiç bırakmazsınız bize de öğretmeyi sevgileer 💙 Ayrıca 1dakikalık videolarınız youtubedeki en güzel şey olabilir hepsini izledim emeğinize sağlık 👏🏻
Abi geçenlerde böyle bir video arattım ya çooook sağol resmen duydun
Her biyoloji dersinde sorduğum bu sorunun cevabını alamamak üzücü.Evrim Ağacı'na yakışır bir konu.
Gerçekten ateş hakkında bir çok araştırma yapmıştım bu video benim için ayrıca bilgilendirici oldu teşekkürler Evrim ağacı