Bir Elif gibi yalnızım.. Ne esrem var, ne ötrem.. Ne beni durduran bir cezmim, Ne de bana ben katan bir şeddem var.. Ne elimi tutan bir harf, ne anlam katan bir harekem.. Kalakaldım sayfalar arasında.. Bir okuyan bekledim, bir hifz eden belki.. Gölgesini istedim bir dostun med gibi.. Sızım Elif sızısı…
“Arapçada Elif harfinin yanına noktayı andıran he harfi gelince “ah!”diye okunur,bu yüzden ‘Elifim noktalandı’demek ‘ah çekiyorum,acı çekiyorum manası taşır.
Genç bir adam Elif isminde bir kızı sever. Elif de ona sevdalanır. Fakat genç adam o eski zamanların ince hastalığı olan Verem e yakalanmıştır. Elif'in ailesi, bu durumu görür ve kızını onunla evlendirmek istemez. " Git tedavini ol gel öyle Elif'i al " derler. Bunun üzerine genç adam çok sevdiği Elif inin aşkı için hastaneye yatar. O dönem şartlarında iyileşmesi imkansızdır. Öleceğini bile bile genç adam tedaviye devam ettiği için Elif'e bir haber gönderir.. Elif ten cevap gelmez. Fakat zaman ilerledikçe genç adamın hastalığı artar. Genç adam hastanede yattığı sürede sadece Elif' ten haber almak bir de içindeki yangını söndürmek için ( yaşamının kaynağı olan ) yanlız su içmek ister. Yemekten kesilir. Ancak kızın ailesi bir kez bile görmesi için Elif'i onun yanına yollamaz. Hastalığının arttığını, tabutunun bile hazır olduğunu Elif'ine türkü içinde ağıt halinde yazan genç adam, hastanede yattığı sürede bu türkünün sözlerini yazıp şapkasının içine saklar. İyileşemez ve çok sevdiği Elif ini göremeden ölür. Cenazesi köyüne getirilir. Şapkasının içerisinden yazdığı sözler bulunur ve ailesi tarafından bestelenmesi istenir. Elif dedim be dedim aman Kız ben sana ne dedim Guş ganedi kalem olsa aman Ah yazılmaz benim derdim Elif im noktalandı aman Az derdim çokçalandı Yetiş anam yetiş bubam aman Ah mezarım tahtalandı..(milliyet)
Babam bildiği herşeyi unutmadan önce seni dinliyordu Ezgi. Adımı sorsam bilmiyor ama hala şarkını duyduğunda ilginç bir şekilde hatırlayıp eşlik ediyor sana. Mutlu olduğunu hissediyoruz; bu nasıl büyük bir minnet doğuruyor bizde sana karşı... keşke ifade edebilsem. Sesinize sağlık, sizi seviyoruz❤️
Bu video ilk çıktığı zaman babamla daha yeni ayrı düşmüştük. O kadar çok ağlayarak dinlemiştim ki. Aradan 6 yıl geçmiş, ben güzel yürekli babamla hala ayrıyım. Seni çok özledim babam. Allah bizi bu dünyada kavuştursun inşallah.
Konservatuar mezunu müzik öğretmeniyim.Çok ender dinleyip beğendiğim seslersiniz.Muhteşem yorumunuz için sizleri yürekten kutluyorum.Allah yolunuzu açık etsin.En derin saygılarımla.
Şarkının adına takılmayın. Herkesin hayatına bir elif, bir eyşan illa ki girmiştir ama farklı isimlerle. Allah herkes için hayırlı bir eş nasip etsin İnşallah.
Eser Eyüboğlu çok beğendiğim ve her izlediğimde gerçek insanlardan biri olarak saydığım, çok saygı duyduğum sanatçılardan biridir. Özellikle oyunculuğu bence hak ettiği derecede henüz fark edilemeyen ve halkın içinden karakterleri canlandırmakta çok başarılı, çok bizden. Sesi de çok güzel ve kardeşi Ezgi Eyüboğlu ile o kadar güzel yorumluyorlar ki bu türküyü bayıldım, emeğinize ve sesinize sağlık. İyi ki varsınız, hep var olun!
Ezgi Eyüboğlu'nun da sesine bayıldım . Dinlendirici ve güçlü .
6 лет назад+408
Hastane odasında yatanın çektiği acıyı bir tek o odada kalanlar anlar. Bu acı maddi olarak tezahür etmez de en çok manevi olarak kendini gösterir. Karşıdaki; köşeleri peseni tutmuş duvara bakar, kalırsın. Günde birkaç kere gelen hemşire veya doktor bir kelime etsin diye can atarsın. İçin kararır da kararır. Bir de buna sevdiklerinin hasreti eklenir ki en dayanılmazı odur. Rüzgar estiği için duyduğun en ufak hışırtıda acaba geldi mi diye kapıya kilitlenirsin. Kalbin gümlemeye, kabarıp coşmaya başlar. Saniyeler geçtikçe anlarsın kimsenin gelmediğini... Erkam'ın hikayesi yukarıda anlatılan durumun en acıklı, en dolu örneklerindendir. Erkam bir Anadolu köyünde yaşayan genç bir delikanlıdır. Genç bir delikanlı dedik, Anadolu dedik, hikaye dedik; e tabi bir de Erkam'ın aşık olduğu genç kızımız var: Elif. Erkam onu ilk gördüğünde daha on ikisine bile girmemişti. Arkadaşlarıyla oynarken bir maceraya atılmaya karar vermişlerdir. Köyün delisi İsa’ nın evinin içine kadar girip onu orada göreceklerdir. İsa kendi halindeydi, kimseye zararı olmazdı. Ama köy kahvehanesinde ettiği kavgalar dillere destan olmuştu. Demir gibi pazıları vardı. Bu yüzden özellikle köyün çocukları arasında efsane olmuştu. Erkam ve arkadaşları köyün yukarı mahallesindeki İsa’ nın evine doğru yola koyulurlar. Yolda çoğu korkup geri kaçar. Erkam ve iki arkadaşı kalır. Ne olursa olsun eve gireceklerdir. Sürgülü kapıyı açarlar, ahırdan geçerler. Kalpler güm güm atmaktadır. Tahta merdivenlerden çıkılırken yukarıdan döşeme gıcırtısı gelmesiyle birlikte grup saniyesinde kendini evin dışına atar. O anın heyecanıyla hala İsa’ nın kendilerini takip ettiğini zannedip köyün içine doğru durmadan koşarlar. Erkam bu sırada iki arkadaşını gözden kaybeder. Yalnız kalmanın paniğiyle kapısını açık gördüğü bir eve girer. Hayatta otururken soluklanır. Tam o sırada merdivenin üstünden kendisine bakarken yeşil yazmalı Elif’i görür. Elif utanıp, Erkam korkup kaçar. Elif dedim be dedim. Erkam kendisi için yepyeni bir hayatın başladığını o gün anlar. O hayat Elif’le başlar. Artık Erkam her gün evin etrafında dolanmaya başlar. Elif’i görmeden eve gitti mi gecesi zindan olur. Elif de Erkam’ı görmeye can atar. Bu çocuksu sevgi yaşları ilerledikçe büyük bir sevdaya dönüşür. Gizli gizli buluşup birbirlerinin kulaklarına aşklarını fısıldarlar. Evlilik hayalleri kurarlar. Lakin hayat her zaman olduğu gibi yine bir engel çıkarır. Erkam verem hastasıdır. O yılların illetidir verem. Zamanının şartlarında tedavisi çok zordur. Bu nedenle köyde yayılmaya başlayan Erkam Elif aşkına Elif’in ailesi karşı çıkar. Erkam bu duruma çok üzülür. Veremli, ileride işe yaramayacak, illetli bir yaratıktır kendince fakat Elif hastalığı verenin şifayı da vereceğine inanarak Erkam’ın moralini yüksek tutmaya çalışır. Zaten Erkam’ı hayatta tutan tek şey Elif’e kavuşma ihtimalidir. Erkam veremli birisine kız verilmeyeceğini gayet iyi bilse de bir umut diyerek Elif’i istemeye ailesiyle birlikte gider. Elif’in babası Erkam’ın tedavi olmadan Elif’le evlenemeyeceğini söyler. Erkam’ın hastalığı çok ilerlemiştir. Ailesi tedavi olmasının ancak daha fazla acı getireceğini düşündükleri için tedavi olmasını istemez. Bunu aslında Erkam da bilmektedir ama Erkam’ın amacı Elif’ine kavuşmaktır. Bu yüzden yaşamak için her şeyi göze alır. Şehre gidip hastaneye yatması gerekmektedir. Ailesi ellerinde avuçlarında ne varsa hastane, ilaç masrafları için Erkam’a verir. Erkam arkasında uğruna yaşamayı göze aldığı Elif’i bırakıp şehre gider. *** Erkam’ın koğuşu küçücük… Belki de aynı koğuşta 6 kişi yattıkları için ona öyle geliyor. Duvarlar bir yandan, Elif’in hayali diğer yandan basıyor. Hemşireler ölenin üzerini örtüyor. Doktor gelip bakıyor, ölüyü kaldırıp götürüyorlar. Yerine hemen yenisi geliyor. Erkam’ın akşam dertleştikleri sabaha ölü çıkıyor. Erkam kendi derdine mi yansın, onlara mı? Kuş kanadı kalem olsa yazılmaz derdi… Uzaklarda bıraktığı sevdiği bir an çıkmıyor aklından. Geldiğinde var olan hastaların hepsi öldü. Doktorlar da şaşırıyor. Nasıl dayandı bu kadar diye ama o buradan çıkıp gideceği günün hayaliyle yaşıyor. İsteği hastalıktan kurtulmak değil, Elif’ine kavuşmak onu tekrar görebilmek. Köy ile mektuplaşıyor. Anası babası okuma yazma bilmez Erkam’ın. Muhtemelen muhtara yazdırıyorlar. Erkam her mektuba Elif beni son kez görmeye gelsin ben ağırlaştım yazıyor. Anası bunu okuyunca sabahlara kadar ağlıyor, ciğeri yanıyor. Daha önce defalarca kovulduğu kapıya yine oğlu için gidiyor. Ne olur Elif’i şehre gönderin son kez görsün oğlum, rahat ölsün diyor. Ama Elif’in babası izin vermiyor. Elif tehdit ediyor, asarım kendimi. Tık yok, taşlaşmış kalbinde babasının. Göndermem diyor. Erkam’ın anası her mektupta bir bahane buluyor: Oğlum Elif hasta, oğlum iş zamanı gönderemiyorlar… Erkam biliyor bahane olduğunu bunların. Acaba evlendi mi? Belki de babasıgil göndermiyordur. Belki de Elif soğumuştur, istemiyordur artık bekleyememiştir. Ne olursa olsun iyileşecek Elif’i son kez görecek öyle ölecek. Allah’tan son dileği bu, her gece göz yaşlarıyla iletiyor son isteğini. Ölmek en kolayı. O direniyor hayali için. O da geceleri uyumadan önce beni düşünüyor mu? Beni daha fazla hayal edebilmek için uykusunun gelmemesini istiyor mu? Sabah uyandığında acaba rüyamda Erkam’ı gördüm mü diye rüyasını hatırlamaya çalışıyor mu? Elif Erkam’ın aklından çıkmıyor. Çıkmıyor çıkmasına ama zaman geçiyor. Artık Elif’in sesini unutmaya başlıyor. Zihnindeki Elif’in hayali yavaş yavaş yok oluyor. İnsan zihni böyle çalışır zaten. Unutmak istemezsin ama elinde değildir. Sonbahar yaprakları gibi dökülür dallarından. Madem artık Elif’in hayalini bile kuramayacak Erkam; yaşamanın ne anlamı var. Bunca direnme, yaşama tutunmaya çalışma bunun için değildi. Elif içindi, Elif yoksa artık ne önemi var çabalamanın. Elif’im noktalandı. Erkam’ın derdi hasta olmasıydı, ölüme giderek yaklaşmasıydı. Halbuki bu dert ne kadar küçük imiş. Ölmeden önce Elif’i göremeyecek, zihninde Elif’in bir kısmını unutmuş olarak göçecek öte dünyaya. Bundan büyük dert mi olur? Az derdim çokçalandı. Her şey bitti. Azrail’i beklemekten başka yapacak bir şey mi var? Duvarlar her zamankinden soğuk şimdi. Hemşireler, doktorlar laf atsın da istemiyor insan. Bir an önce bitsin. Belki onunla ötelerde kavuşuruz… Yetiş anam, yetiş babam. Ah mezarım tahtalandı. *** Erkam’ın babası hastaneden cenazeyi almaya geldiğinde ona bir torba verirler. Torbanın içinde Erkam’ın eşyaları vardır. Pantolonu, ceketi, gömleği, kasketi. Oğlunun kokusu bunlardadır hala. Fakirliğin, ezilmişliğin, hastalığın kokusu… Hepsini bir yoklar. Kasketin köşesine sıkışmış bir kağıt parçası görür. Kağıtta şu satırlar dizilmiştir: Elif dedim be dedim Kız ben sana ne dedim Kuş ganedi kalem olsa Ah yazılmaz benim derdim Elif'im noktalandı Az derdim çokçalandı Yetiş anam yetiş babam Ah mezarım tahtalandı (Ah çeyizim bohçalandı)
2 hafta sonra kpss önlisans sınavına giricem test arasında hafif yağmur yağarken kendimi balkonda yağmuru izleyip kulaklıkla bu türküyü dinlerken buldum.. Resmen aşk acısı çeker gibi gelecek kaygısına dertleniyoruz Allah başka dert vermesin.
Anneniz ne kadar güzel evlatlar dünyaya getirmiş maşallah, O da sizi dinlerken nasıl gururlanıyordur, gözleri yaşarıyordur görür gibiyim. Ezgi’yi saatlerce dinleyebilirim... Sesinize yüreğinize sağlık, başarılarınız daim olsun.
Nasıl derinden etkiliyor insanı bu türkü. Beni kaç yıl öncesine götürdü.. ahh ahh yazılmaz benim derdim. ALLAHIM hepimizin gönlüne inşirah ferahlığı versin..
Hz mevlana derki; aşkta tıpkı Elif gibidir isminde gizlidir ama okunmaz o olmadan besmele size gelmez o herseyin içindedir ama görünmez Elif im sen herseyin içindesin ama hiçbirseyde görunmessin
Bu türkü kurtlar vadisi ile var oldu özdeşleşti öylede devam edecek selam size vadiciler ve kulaklarımızın pasını silen siz değerli sanatçılarımız var olun.
Ezgi hanım türkü sever türkü dinlerim hiç bir zaman türkü dinlerken boğazım düğümleneceğini tahmin etmezdim var olun bizleri bu güzel yorumlarınızdan mahrum etmeyip daha çok türkü dinleriz sizlerden inşallah kalın sağlıcakla .
2 hafta önce katıldığım bir yarışmada bir tane arkadaş bu türküyü söyleyip 2. oldu. O olmasa bu şarkının varlığından bir haber yaşıyordum. Ve o kadar muazzam söyledi ki.. Teşekkürler Alara Mihriban 💗
Kız kulesinin karşısına geçer akşama kadar bu şarkıyı dinlerdim adı Elif değildi ama Polat gibi sevdik değeri bilinmedi rabbim herkesi iyi insanlarla karşılaştırsın inşallah.
Sevdaya sevdalanandan sevdasına sevdalanana... MEZARDA BİTEN BİR TÜRKÜ HİKAYESİ: ELİF Hastane odasında yatanın çektiği acıyı bir tek o odada kalanlar anlar. Bu acı maddi olarak tezahür etmez de en çok manevi olarak kendini gösterir. Karşıdaki; köşeleri peseni tutmuş duvara bakar, kalırsın. Günde birkaç kere gelen hemşire veya doktor bir kelime etsin diye can atarsın. İçin kararır da kararır. Bir de buna sevdiklerinin hasreti eklenir ki en dayanılmazı odur. Rüzgar estiği için duyduğun en ufak hışırtıda acaba geldi mi diye kapıya kilitlenirsin. Kalbin gümlemeye, kabarıp coşmaya başlar. Saniyeler geçtikçe anlarsın kimsenin gelmediğini... Erkam'ın hikayesi yukarıda anlatılan durumun en acıklı, en dolu örneklerindendir. Erkam bir Anadolu köyünde yaşayan genç bir delikanlıdır. Genç bir delikanlı dedik, Anadolu dedik, hikaye dedik; e tabi bir de Erkam'ın aşık olduğu genç kızımız var: Elif. Erkam onu ilk gördüğünde daha on ikisine bile girmemişti. Arkadaşlarıyla oynarken bir maceraya atılmaya karar vermişlerdir. Köyün delisi İsa’ nın evinin içine kadar girip onu orada göreceklerdir. İsa kendi halindeydi, kimseye zararı olmazdı. Ama köy kahvehanesinde ettiği kavgalar dillere destan olmuştu. Demir gibi pazıları vardı. Bu yüzden özellikle köyün çocukları arasında efsane olmuştu. Erkam ve arkadaşları köyün yukarı mahallesindeki İsa’ nın evine doğru yola koyulurlar. Yolda çoğu korkup geri kaçar. Erkam ve iki arkadaşı kalır. Ne olursa olsun eve gireceklerdir. Sürgülü kapıyı açarlar, ahırdan geçerler. Kalpler güm güm atmaktadır. Tahta merdivenlerden çıkılırken yukarıdan döşeme gıcırtısı gelmesiyle birlikte grup saniyesinde kendini evin dışına atar. O anın heyecanıyla hala İsa’ nın kendilerini takip ettiğini zannedip köyün içine doğru durmadan koşarlar. Erkam bu sırada iki arkadaşını gözden kaybeder. Yalnız kalmanın paniğiyle kapısını açık gördüğü bir eve girer. Hayatta otururken soluklanır. Tam o sırada merdivenin üstünden kendisine bakarken yeşil yazmalı Elif’i görür. Elif utanıp, Erkam korkup kaçar. Elif dedim be dedim. Erkam kendisi için yepyeni bir hayatın başladığını o gün anlar. O hayat Elif’le başlar. Artık Erkam her gün evin etrafında dolanmaya başlar. Elif’i görmeden eve gitti mi gecesi zindan olur. Elif de Erkam’ı görmeye can atar. Bu çocuksu sevgi yaşları ilerledikçe büyük bir sevdaya dönüşür. Gizli gizli buluşup birbirlerinin kulaklarına aşklarını fısıldarlar. Evlilik hayalleri kurarlar. Lakin hayat her zaman olduğu gibi yine bir engel çıkarır. Erkam verem hastasıdır. O yılların illetidir verem. Zamanının şartlarında tedavisi çok zordur. Bu nedenle köyde yayılmaya başlayan Erkam Elif aşkına Elif’in ailesi karşı çıkar. Erkam bu duruma çok üzülür. Veremli, ileride işe yaramayacak, illetli bir yaratıktır kendince fakat Elif hastalığı verenin şifayı da vereceğine inanarak Erkam’ın moralini yüksek tutmaya çalışır. Zaten Erkam’ı hayatta tutan tek şey Elif’e kavuşma ihtimalidir. Erkam veremli birisine kız verilmeyeceğini gayet iyi bilse de bir umut diyerek Elif’i istemeye ailesiyle birlikte gider. Elif’in babası Erkam’ın tedavi olmadan Elif’le evlenemeyeceğini söyler. Erkam’ın hastalığı çok ilerlemiştir. Ailesi tedavi olmasının ancak daha fazla acı getireceğini düşündükleri için tedavi olmasını istemez. Bunu aslında Erkam da bilmektedir ama Erkam’ın amacı Elif’ine kavuşmaktır. Bu yüzden yaşamak için her şeyi göze alır. Şehre gidip hastaneye yatması gerekmektedir. Ailesi ellerinde avuçlarında ne varsa hastane, ilaç masrafları için Erkam’a verir. Erkam arkasında uğruna yaşamayı göze aldığı Elif’i bırakıp şehre gider. *** Erkam’ın koğuşu küçücük… Belki de aynı koğuşta 6 kişi yattıkları için ona öyle geliyor. Duvarlar bir yandan, Elif’in hayali diğer yandan basıyor. Hemşireler ölenin üzerini örtüyor. Doktor gelip bakıyor, ölüyü kaldırıp götürüyorlar. Yerine hemen yenisi geliyor. Erkam’ın akşam dertleştikleri sabaha ölü çıkıyor. Erkam kendi derdine mi yansın, onlara mı? Kuş kanadı kalem olsa yazılmaz derdi… Uzaklarda bıraktığı sevdiği bir an çıkmıyor aklından. Geldiğinde var olan hastaların hepsi öldü. Doktorlar da şaşırıyor. Nasıl dayandı bu kadar diye ama o buradan çıkıp gideceği günün hayaliyle yaşıyor. İsteği hastalıktan kurtulmak değil, Elif’ine kavuşmak onu tekrar görebilmek. Köy ile mektuplaşıyor. Anası babası okuma yazma bilmez Erkam’ın. Muhtemelen muhtara yazdırıyorlar. Erkam her mektuba Elif beni son kez görmeye gelsin ben ağırlaştım yazıyor. Anası bunu okuyunca sabahlara kadar ağlıyor, ciğeri yanıyor. Daha önce defalarca kovulduğu kapıya yine oğlu için gidiyor. Ne olur Elif’i şehre gönderin son kez görsün oğlum, rahat ölsün diyor. Ama Elif’in babası izin vermiyor. Elif tehdit ediyor, asarım kendimi. Tık yok, taşlaşmış kalbinde babasının. Göndermem diyor. Erkam’ın anası her mektupta bir bahane buluyor: Oğlum Elif hasta, oğlum iş zamanı gönderemiyorlar… Erkam biliyor bahane olduğunu bunların. Acaba evlendi mi? Belki de babasıgil göndermiyordur. Belki de Elif soğumuştur, istemiyordur artık bekleyememiştir. Ne olursa olsun iyileşecek Elif’i son kez görecek öyle ölecek. Allah’tan son dileği bu, her gece göz yaşlarıyla iletiyor son isteğini. Ölmek en kolayı. O direniyor hayali için. O da geceleri uyumadan önce beni düşünüyor mu? Beni daha fazla hayal edebilmek için uykusunun gelmemesini istiyor mu? Sabah uyandığında acaba rüyamda Erkam’ı gördüm mü diye rüyasını hatırlamaya çalışıyor mu? Elif Erkam’ın aklından çıkmıyor. Çıkmıyor çıkmasına ama zaman geçiyor. Artık Elif’in sesini unutmaya başlıyor. Zihnindeki Elif’in hayali yavaş yavaş yok oluyor. İnsan zihni böyle çalışır zaten. Unutmak istemezsin ama elinde değildir. Sonbahar yaprakları gibi dökülür dallarından. Madem artık Elif’in hayalini bile kuramayacak Erkam; yaşamanın ne anlamı var. Bunca direnme, yaşama tutunmaya çalışma bunun için değildi. Elif içindi, Elif yoksa artık ne önemi var çabalamanın. Elif’im noktalandı. Erkam’ın derdi hasta olmasıydı, ölüme giderek yaklaşmasıydı. Halbuki bu dert ne kadar küçük imiş. Ölmeden önce Elif’i göremeyecek, zihninde Elif’in bir kısmını unutmuş olarak göçecek öte dünyaya. Bundan büyük dert mi olur? Az derdim çokçalandı. Her şey bitti. Azrail’i beklemekten başka yapacak bir şey mi var? Duvarlar her zamankinden soğuk şimdi. Hemşireler, doktorlar laf atsın da istemiyor insan. Bir an önce bitsin. Belki onunla ötelerde kavuşuruz… Yetiş anam, yetiş babam. Ah mezarım tahtalandı. ***
Ah be Elif, ne çok sevdalık sığdırdın hem evveline hem ötekine.. Bizim de olur mu türkü yazanımız bee..🚬 Esercim tee Kırmızı odalardan geldim dinlemeye. Bir like alırım 😁
Ne türkü yazacak bir yürek nede elifler kaldı nede sevdalısı.Belki birgün bir türkü yazanın çıkmasada, gönlüne göre,kalbini çalacak olan değilde değerleri bilen çıkar karşına
Bu türküyü bana ilk o dinletmişti.. sanki şimdi bunu dinlerken bir araya geliyormuşuz gibi hissediyorum. Sanki sıcaklığını hissediyorum. İçime akıyor, içimi sızlatıyor. Rabbim kimseyi severken susmaya, severken ayrılmaya mecbur bırakmasın. Kimsenin içi bu yoklukla sızlamasın
Sesiniz kız kardeşinizin sesiyle çok uyumlu. Türküyü çok güzel okudunuz. Ağzınıza sağlık. Türküleri düet şeklinde ikinizden dinlemek çok hoştu. Devamı gelirse seve seve dinlerim.
Şu an askerde olan abimle söylediğim türküler geldi aklıma birden,özlemim bi kat daha arttı.Bir kızın en büyük desteğidir abisi...Sesinize,yüreğinize sağlık dilinizden türküler düşmesin 💜💜
Bu muhteşem türkü Kütahya yöresine ait türkünün yazarı Kütahyalı Halk Ozanı Hisarlı Ahmet'tir sizde hakkını vererek muhteşem seslendirmişsiniz ağzınıza yüreğinize sağlık. Filmler yada diziler sayesinde bu muazzam türkülerimizden haberdar olunuyor hiç bilimemesinden iyidir sizler sayesinde de tekrar tekrar dinleniyor teşekkürler :)
Kurtlar vadisinde olduğu gibi. Benimde bir zamanlar çok sevdiğim elifim vardı. Bu türkü gibi yaktı kül etti. Rabbim sonra Deryam'ı verdi... Derya suyuyla tekrar hayat buldum. Çok şükür. Yine de türküyü çok seviyorum
Kurtlar Vadisi müziği olarak değil de, HİSARLI AHMET türküsü olarak hafızalarda yer etmesi lazım bu türkünün... Çok güzel söylemişsiniz, ağzınıza yüreğinize sağlık 👏
Gönül dağına kadar tanıyamadık seni affına sığınıyorum, ama gönüllerede girdin tam girdin. Güzel yetenekli adamsın vesselam. Başarılarının devamını dilerim...
MAŞALLAH, ALLAH İKİSİNEDE ÇOK GÜZEL YETENEK VERMİŞ, İNŞALLAH BİRÇOK TÜRKÜMÜZÜ BU İKİ SES İLE DİNLEMEK NASİP OLUR.ESER, EZGİ KARDEŞLERE BAŞARILAR DİLERİM.
Ninni sadece çocuklara söylenmez.39 yaşında yım,6 çocuğum var.akşam işlerimi bitirip yatağa yattığımda,kulaklığı takıp bu türküyü dinleyerek uyuyorum.bana ninni gibi geliyor.
Eser eyüboğlu bu vatanın yetistirdigi nadide sanatçılarından birisin her alanda çok başarılı buluyorum .biliyorum seslendirdigin bütün parcalarida çok mukemmel teşekkürler eser eyüboğlu.
Elif olmak.Şu yuvarlak dünyaya inat dimdik durmak.Doğru olmak ve dosdoğru yürümek patika yollarda.Bir başak gibi salınmak nazlı nazlı rüzgarla.Minareyi andırır suretiyle her daim şahadeti vurgulamak. Elif olmak; kar tanesi kadar soğuk, bir o kadar narin olmak. Elif olmak; hırçın dalgalar kadar asi, durgun sular kadar mağrur olmak. Elif olmak; güneş kadar yakıcı, bir o kadar aydınlık olmak. Elif olmak; başı çekmektir.Zorluklara, sıkıntılara dur deyip her yerde her suretle ve her daim işte buradayım diyebilmektir ve işte ben buradayım. (Elif'leri üzmeyiniz.)
Gecenin bir vakti "Elif'im noktalandı, az derdim çokçalandı..." dile dolanır ve anında dinlenir. Huzur veren bir yorum harika bir beste herkesin emeklerine sağlık ✨
Müthiş söylemişsiniz.Günümüzde yeni nesiller gerçek ses sahibi , şarkı yorumlamayı bilen , eğitimli sanatçıların değerini bilmiyor . Dijital ortamda kaydedilen seslerle, sanatı soyunmak zanneden kişileri meşhur ettikçe .Malesef sizin gibi değerli sanatçıların kiymeti bilinmiyor. Ben çok beğendiğim . Takipçinizim. Daha fazla eski ve yeni eserleri seslendirmenizi merakla bekliyorum.
Sizi dinleyince çok seviniyorum. Türkiye de gerçek sanatçılar varmış diyorum. Her önüne gelen fenomen şarkı çıkarınca umudum yoktu. Siz benim umudum oldunuz. İyiki varsınız🤗
![Seungmin "그렇게, 천천히, 우리(As we are)" | [Stray Kids : SKZ-PLAYER]](http://i.ytimg.com/vi/kAzmhLHePqU/mqdefault.jpg)
![BLACK BAG - Official Trailer [HD] - Only in Theaters March 14](http://i.ytimg.com/vi/Du0Xp8WX_7I/mqdefault.jpg)
Bir Elif gibi yalnızım..
Ne esrem var, ne ötrem..
Ne beni durduran bir cezmim,
Ne de bana ben katan bir şeddem var..
Ne elimi tutan bir harf, ne anlam katan bir harekem..
Kalakaldım sayfalar arasında..
Bir okuyan bekledim, bir hifz eden belki..
Gölgesini istedim bir dostun med gibi..
Sızım Elif sızısı…
hay hak
Etkilendim guzel
Çok güzel
Eline sağlık yazandan Allah razı olsun çok güzel...
Çok anlamlı ve kaliteli olmuş
“Arapçada Elif harfinin yanına noktayı andıran he harfi gelince “ah!”diye okunur,bu yüzden ‘Elifim noktalandı’demek ‘ah çekiyorum,acı çekiyorum manası taşır.
آه
Herkes farklı bi yorum yapıyo kardeşim hani başkasına yar oldu demekti
Doğru
Yorum atayım da bildirim gelince dinle reis
Yunus Emre Kaymak eyvallah Aslan parçası
Rabbim hepimize Elif gibi dimdik durmayı vav gibi bir-tek Allahın huzurunda eğilmeyi nasip etsin.
Amin
ÂMİN ECMAİN.
Amin ecmain.
Aminnnnnnn
Genç bir adam Elif isminde bir kızı sever. Elif de ona sevdalanır. Fakat genç adam o eski zamanların ince hastalığı olan Verem e yakalanmıştır.
Elif'in ailesi, bu durumu görür ve kızını onunla evlendirmek istemez. " Git tedavini ol gel öyle Elif'i al " derler. Bunun üzerine genç adam çok sevdiği Elif inin aşkı için hastaneye yatar. O dönem şartlarında iyileşmesi imkansızdır. Öleceğini bile bile genç adam tedaviye devam ettiği için Elif'e bir haber gönderir..
Elif ten cevap gelmez.
Fakat zaman ilerledikçe genç adamın hastalığı artar. Genç adam hastanede yattığı sürede sadece Elif' ten haber almak bir de içindeki yangını söndürmek için ( yaşamının kaynağı olan ) yanlız su içmek ister. Yemekten kesilir. Ancak kızın ailesi bir kez bile görmesi için Elif'i onun yanına yollamaz. Hastalığının arttığını, tabutunun bile hazır olduğunu Elif'ine türkü içinde ağıt halinde yazan genç adam, hastanede yattığı sürede bu türkünün sözlerini yazıp şapkasının içine saklar.
İyileşemez ve çok sevdiği Elif ini göremeden ölür. Cenazesi köyüne getirilir. Şapkasının içerisinden yazdığı sözler bulunur ve ailesi tarafından bestelenmesi istenir.
Elif dedim be dedim aman
Kız ben sana ne dedim
Guş ganedi kalem olsa aman
Ah yazılmaz benim derdim
Elif im noktalandı aman
Az derdim çokçalandı
Yetiş anam yetiş bubam aman
Ah mezarım tahtalandı..(milliyet)
Ce Dokuz Gözyaşlarım döküldü okurken emeğinize sağlık
Ce Dokuz kopyalayabilir miyim bu yazıyı. Emeğinize sağlık paylaşmak istiyorum bu güzel türkümuzu
Asuman Bektas tabiki benim değil zaten ben de internetten buldum biraz düzelttim o kadar
♥
beynim uyuştu eyvallah
Babam bildiği herşeyi unutmadan önce seni dinliyordu Ezgi. Adımı sorsam bilmiyor ama hala şarkını duyduğunda ilginç bir şekilde hatırlayıp eşlik ediyor sana. Mutlu olduğunu hissediyoruz; bu nasıl büyük bir minnet doğuruyor bizde sana karşı... keşke ifade edebilsem. Sesinize sağlık, sizi seviyoruz❤️
Babanızın ellerinden öpüyorum, çok duygulandım🙏🏻
🕊🤍
Rabbim sifa versin babaniza
@ sesin gibi gönlünde güzel 👏
❤
Bu video ilk çıktığı zaman babamla daha yeni ayrı düşmüştük. O kadar çok ağlayarak dinlemiştim ki. Aradan 6 yıl geçmiş, ben güzel yürekli babamla hala ayrıyım. Seni çok özledim babam. Allah bizi bu dünyada kavuştursun inşallah.
Kalpten amin🙏 Bir kızım olmasını çok isterdim😔
Konservatuar mezunu müzik öğretmeniyim.Çok ender dinleyip beğendiğim seslersiniz.Muhteşem yorumunuz için sizleri yürekten kutluyorum.Allah yolunuzu açık etsin.En derin saygılarımla.
Kız kardeşinin sesi de çok temiz yanlız su gibi berrak tertemiz bir ses mükemmel olmuş tebrikler
Serdar mazi oldu Dr Kenan var şimdi
İki kardeşinde sesinin güzelliğinden ziyade seslendirdikleri eseri bizde hissettirebilmeleri... Öyle mi güzel yorumlanır.. Başa sar sar dinle..
Adı Elif olmasa yinede herkesi buraya getiren bir Elifi vardır...
onur iyi dedin
Artık yok
Onur ARSLAN ne güzel söyledin be
Çok güzel dedin
Onur ARSLAN o Elifleri öldüren Merveler var bu zamanda
Abla o nasıl ses Sur'a üfler gibi, can alır gibi. Yüreğine mimiklerine sağlık yaşattın türküyü.
Bu türkülere klip neden çekilmez bilirmisiniz çünkü herkesin klibi gözünü kapattığında başlar
Ben bu yoruma düştüm.
doğru söze ne denir
Ne kadar güzel ve anlamlı bir yorum👍🌼🌹💙
👌
İşte bu doğru...
Eser Eyüboğlu’nu yalnızca oyuncu olarak bilirdim . Bayıldım ya abi kardeş ne güzel sesleri var , maşallah diyeyim :)
Şarkının adına takılmayın. Herkesin hayatına bir elif, bir eyşan illa ki girmiştir ama farklı isimlerle. Allah herkes için hayırlı bir eş nasip etsin İnşallah.
ismail Beşen amin kardeşim amin
Aminn
AMİN 🤲🏻
Eyşanı, Elif’in yanında anmasan iyi olurdu.
Bende elifim değil de acem kızı diye seslendim ama eyşan çıktı kardeş
Eser Eyüboğlu çok beğendiğim ve her izlediğimde gerçek insanlardan biri olarak saydığım, çok saygı duyduğum sanatçılardan biridir. Özellikle oyunculuğu bence hak ettiği derecede henüz fark edilemeyen ve halkın içinden karakterleri canlandırmakta çok başarılı, çok bizden. Sesi de çok güzel ve kardeşi Ezgi Eyüboğlu ile o kadar güzel yorumluyorlar ki bu türküyü bayıldım, emeğinize ve sesinize sağlık. İyi ki varsınız, hep var olun!
Ezgi Eyüboğlu'nun da sesine bayıldım . Dinlendirici ve güçlü .
Hastane odasında yatanın çektiği acıyı bir tek o odada kalanlar anlar. Bu acı maddi olarak tezahür etmez de en çok manevi olarak kendini gösterir. Karşıdaki; köşeleri peseni tutmuş duvara bakar, kalırsın. Günde birkaç kere gelen hemşire veya doktor bir kelime etsin diye can atarsın. İçin kararır da kararır. Bir de buna sevdiklerinin hasreti eklenir ki en dayanılmazı odur. Rüzgar estiği için duyduğun en ufak hışırtıda acaba geldi mi diye kapıya kilitlenirsin. Kalbin gümlemeye, kabarıp coşmaya başlar. Saniyeler geçtikçe anlarsın kimsenin gelmediğini...
Erkam'ın hikayesi yukarıda anlatılan durumun en acıklı, en dolu örneklerindendir. Erkam bir Anadolu köyünde yaşayan genç bir delikanlıdır. Genç bir delikanlı dedik, Anadolu dedik, hikaye dedik; e tabi bir de Erkam'ın aşık olduğu genç kızımız var: Elif.
Erkam onu ilk gördüğünde daha on ikisine bile girmemişti. Arkadaşlarıyla oynarken bir maceraya atılmaya karar vermişlerdir. Köyün delisi İsa’ nın evinin içine kadar girip onu orada göreceklerdir. İsa kendi halindeydi, kimseye zararı olmazdı. Ama köy kahvehanesinde ettiği kavgalar dillere destan olmuştu. Demir gibi pazıları vardı. Bu yüzden özellikle köyün çocukları arasında efsane olmuştu. Erkam ve arkadaşları köyün yukarı mahallesindeki İsa’ nın evine doğru yola koyulurlar. Yolda çoğu korkup geri kaçar. Erkam ve iki arkadaşı kalır. Ne olursa olsun eve gireceklerdir. Sürgülü kapıyı açarlar, ahırdan geçerler. Kalpler güm güm atmaktadır. Tahta merdivenlerden çıkılırken yukarıdan döşeme gıcırtısı gelmesiyle birlikte grup saniyesinde kendini evin dışına atar. O anın heyecanıyla hala İsa’ nın kendilerini takip ettiğini zannedip köyün içine doğru durmadan koşarlar. Erkam bu sırada iki arkadaşını gözden kaybeder. Yalnız kalmanın paniğiyle kapısını açık gördüğü bir eve girer. Hayatta otururken soluklanır. Tam o sırada merdivenin üstünden kendisine bakarken yeşil yazmalı Elif’i görür. Elif utanıp, Erkam korkup kaçar. Elif dedim be dedim. Erkam kendisi için yepyeni bir hayatın başladığını o gün anlar. O hayat Elif’le başlar. Artık Erkam her gün evin etrafında dolanmaya başlar. Elif’i görmeden eve gitti mi gecesi zindan olur. Elif de Erkam’ı görmeye can atar.
Bu çocuksu sevgi yaşları ilerledikçe büyük bir sevdaya dönüşür. Gizli gizli buluşup birbirlerinin kulaklarına aşklarını fısıldarlar. Evlilik hayalleri kurarlar. Lakin hayat her zaman olduğu gibi yine bir engel çıkarır. Erkam verem hastasıdır. O yılların illetidir verem. Zamanının şartlarında tedavisi çok zordur. Bu nedenle köyde yayılmaya başlayan Erkam Elif aşkına Elif’in ailesi karşı çıkar.
Erkam bu duruma çok üzülür. Veremli, ileride işe yaramayacak, illetli bir yaratıktır kendince fakat Elif hastalığı verenin şifayı da vereceğine inanarak Erkam’ın moralini yüksek tutmaya çalışır. Zaten Erkam’ı hayatta tutan tek şey Elif’e kavuşma ihtimalidir. Erkam veremli birisine kız verilmeyeceğini gayet iyi bilse de bir umut diyerek Elif’i istemeye ailesiyle birlikte gider. Elif’in babası Erkam’ın tedavi olmadan Elif’le evlenemeyeceğini söyler.
Erkam’ın hastalığı çok ilerlemiştir. Ailesi tedavi olmasının ancak daha fazla acı getireceğini düşündükleri için tedavi olmasını istemez. Bunu aslında Erkam da bilmektedir ama Erkam’ın amacı Elif’ine kavuşmaktır. Bu yüzden yaşamak için her şeyi göze alır. Şehre gidip hastaneye yatması gerekmektedir. Ailesi ellerinde avuçlarında ne varsa hastane, ilaç masrafları için Erkam’a verir. Erkam arkasında uğruna yaşamayı göze aldığı Elif’i bırakıp şehre gider.
***
Erkam’ın koğuşu küçücük… Belki de aynı koğuşta 6 kişi yattıkları için ona öyle geliyor. Duvarlar bir yandan, Elif’in hayali diğer yandan basıyor. Hemşireler ölenin üzerini örtüyor. Doktor gelip bakıyor, ölüyü kaldırıp götürüyorlar. Yerine hemen yenisi geliyor. Erkam’ın akşam dertleştikleri sabaha ölü çıkıyor. Erkam kendi derdine mi yansın, onlara mı? Kuş kanadı kalem olsa yazılmaz derdi… Uzaklarda bıraktığı sevdiği bir an çıkmıyor aklından. Geldiğinde var olan hastaların hepsi öldü. Doktorlar da şaşırıyor. Nasıl dayandı bu kadar diye ama o buradan çıkıp gideceği günün hayaliyle yaşıyor. İsteği hastalıktan kurtulmak değil, Elif’ine kavuşmak onu tekrar görebilmek.
Köy ile mektuplaşıyor. Anası babası okuma yazma bilmez Erkam’ın. Muhtemelen muhtara yazdırıyorlar. Erkam her mektuba Elif beni son kez görmeye gelsin ben ağırlaştım yazıyor. Anası bunu okuyunca sabahlara kadar ağlıyor, ciğeri yanıyor. Daha önce defalarca kovulduğu kapıya yine oğlu için gidiyor. Ne olur Elif’i şehre gönderin son kez görsün oğlum, rahat ölsün diyor. Ama Elif’in babası izin vermiyor. Elif tehdit ediyor, asarım kendimi. Tık yok, taşlaşmış kalbinde babasının. Göndermem diyor. Erkam’ın anası her mektupta bir bahane buluyor: Oğlum Elif hasta, oğlum iş zamanı gönderemiyorlar…
Erkam biliyor bahane olduğunu bunların. Acaba evlendi mi? Belki de babasıgil göndermiyordur. Belki de Elif soğumuştur, istemiyordur artık bekleyememiştir. Ne olursa olsun iyileşecek Elif’i son kez görecek öyle ölecek. Allah’tan son dileği bu, her gece göz yaşlarıyla iletiyor son isteğini. Ölmek en kolayı. O direniyor hayali için.
O da geceleri uyumadan önce beni düşünüyor mu? Beni daha fazla hayal edebilmek için uykusunun gelmemesini istiyor mu? Sabah uyandığında acaba rüyamda Erkam’ı gördüm mü diye rüyasını hatırlamaya çalışıyor mu?
Elif Erkam’ın aklından çıkmıyor. Çıkmıyor çıkmasına ama zaman geçiyor. Artık Elif’in sesini unutmaya başlıyor. Zihnindeki Elif’in hayali yavaş yavaş yok oluyor. İnsan zihni böyle çalışır zaten. Unutmak istemezsin ama elinde değildir. Sonbahar yaprakları gibi dökülür dallarından. Madem artık Elif’in hayalini bile kuramayacak Erkam; yaşamanın ne anlamı var. Bunca direnme, yaşama tutunmaya çalışma bunun için değildi. Elif içindi, Elif yoksa artık ne önemi var çabalamanın. Elif’im noktalandı. Erkam’ın derdi hasta olmasıydı, ölüme giderek yaklaşmasıydı. Halbuki bu dert ne kadar küçük imiş. Ölmeden önce Elif’i göremeyecek, zihninde Elif’in bir kısmını unutmuş olarak göçecek öte dünyaya. Bundan büyük dert mi olur? Az derdim çokçalandı.
Her şey bitti. Azrail’i beklemekten başka yapacak bir şey mi var? Duvarlar her zamankinden soğuk şimdi. Hemşireler, doktorlar laf atsın da istemiyor insan. Bir an önce bitsin. Belki onunla ötelerde kavuşuruz… Yetiş anam, yetiş babam. Ah mezarım tahtalandı.
***
Erkam’ın babası hastaneden cenazeyi almaya geldiğinde ona bir torba verirler. Torbanın içinde Erkam’ın eşyaları vardır. Pantolonu, ceketi, gömleği, kasketi. Oğlunun kokusu bunlardadır hala. Fakirliğin, ezilmişliğin, hastalığın kokusu… Hepsini bir yoklar. Kasketin köşesine sıkışmış bir kağıt parçası görür. Kağıtta şu satırlar dizilmiştir:
Elif dedim be dedim
Kız ben sana ne dedim
Kuş ganedi kalem olsa
Ah yazılmaz benim derdim
Elif'im noktalandı
Az derdim çokçalandı
Yetiş anam yetiş babam
Ah mezarım tahtalandı
(Ah çeyizim bohçalandı)
Enis Demirtaş kardeş be mısra mısra okudum ne kadar hüzünlü bir yaşam hikayesi hep yaşanmışlar işte bir zamanlar :(
Masallah bu iki yetenekli kardeşlere
🚬
Gerçek mi alıntımı
😢😭
Kuş kanadı kalem olsa yazılmaz benim derdim .. Bul bakalım popcularda boyle güzel , ince sözler .. Türküler yaşasın ..
2 hafta sonra kpss önlisans sınavına giricem test arasında hafif yağmur yağarken kendimi balkonda yağmuru izleyip kulaklıkla bu türküyü dinlerken buldum.. Resmen aşk acısı çeker gibi gelecek kaygısına dertleniyoruz Allah başka dert vermesin.
Anneniz ne kadar güzel evlatlar dünyaya getirmiş maşallah, O da sizi dinlerken nasıl gururlanıyordur, gözleri yaşarıyordur görür gibiyim. Ezgi’yi saatlerce dinleyebilirim... Sesinize yüreğinize sağlık, başarılarınız daim olsun.
Nasıl derinden etkiliyor insanı bu türkü. Beni kaç yıl öncesine götürdü.. ahh ahh yazılmaz benim derdim. ALLAHIM hepimizin gönlüne inşirah ferahlığı versin..
Hz mevlana derki; aşkta tıpkı Elif gibidir isminde gizlidir ama okunmaz o olmadan besmele size gelmez o herseyin içindedir ama görünmez Elif im sen herseyin içindesin ama hiçbirseyde görunmessin
Bize niye kimse böyle sözler söylemedi ki 🥺
Sevgiden, vefadan, sadâkatten nasibini almayanlar Eliflerden uzak dursun.
🙏
Ezgi Eyüboğlu'nun nağmeleri gerçekten çok güzel ve yerinde nağmeler. Kulağa hoş bir ahenkle ulaşıyor.
Kız kulesine karşı bir gece vakti bu şarkıyı dinlemek nasip olur inşallah bana.
Kulaklarımızın pasını alıyorsun Eser abi. Adeta bülbül gibi ötercesine. Seviliyorsun abim❤️
Bu türkü kurtlar vadisi ile var oldu özdeşleşti öylede devam edecek selam size vadiciler ve kulaklarımızın pasını silen siz değerli sanatçılarımız var olun.
Ne zaman dinlesem kurtlar vadisi gelir aklıma.
aleyküm selam 👍
Kız kulesinin karşısındaki o bank
Nokta
Türkiye nin gelmiş geçmiş en iyi dizisidir vadi.
Dinlerken ağlamak dedikleri bu işte. Dalıp dalıp gözden bir damla yaş süzüldü be. Sesinize sağlık.
Mest oldum, bu nasıl bir uyum, bu nasıl bir ses, ağzınıza yüreğinize sağlık 🙏🏻🌷
Ezgi hanımın sesi insanda ağlama isteği uyandırıyor ya da ben bugün duygusalım bilmiyorum 🙄 Ağzınıza sağlık
Senin sesinin şahaneligini biliyoruz da, kardeşinin sesi de mükemmelmis gerçekten.nasıl duru ,berrak ve tok bir ses Allahım ..maşallah👍👌
🌟🌟🌟🌟🌟🌟
Ah be abi bu kadar güzel soylenirmi be olmayan acının efkarini çektiriyorsunuz yemin ederim ağzıniza yüreğinize sağlik
Yüreğine dokunuyorsa vardır derinlerde bi yerlerde bişeyler...
SÜPER KARDEŞLER.
Harikasınız.
Türkü yorumunuzu anlatacak kelimeler bulamıyorum.
👍👍👍👍👍 - ⭐⭐⭐⭐⭐
Selami reise bak beeeeeee adeta biz eskiden beri starız dercesine!!!
Ezgi hanım türkü sever türkü dinlerim hiç bir zaman türkü dinlerken boğazım düğümleneceğini tahmin etmezdim var olun bizleri bu güzel yorumlarınızdan mahrum etmeyip daha çok türkü dinleriz sizlerden inşallah kalın sağlıcakla .
Gönül Dağı oyunculugu ve şarkıları ile aklıma yazdım selami abi....
Bayıldım sesleriniz çok güzel
Evet
👍
Kizin sesi daha da güzelmiş
Evet sayfama beklerim
*Dinliyoruz Üstad ; hemde kesintisiz dinliyoruz... Kardeşinin sesi de senin sesin de çok güzel...*
*Sazı icra eden kişiye de ayrıca teşekkürler*
Elif dedim türküsü ( Bir Kütahya Türküsü'dür (Hisarlı Ahmet'e aittir )
Aynı şehirde ve aynı yerde yaşamak güzel duygu...
bu kadar iyi yorum asla kimse soyleyemezdi biravo gencler tebrikler masaalh
Bu nöbet gecesi de Ciğerimiz kalmamıştır 😞 o nasıl ses öyle .. harikasınız
😂
2 hafta önce katıldığım bir yarışmada bir tane arkadaş bu türküyü söyleyip 2. oldu. O olmasa bu şarkının varlığından bir haber yaşıyordum. Ve o kadar muazzam söyledi ki.. Teşekkürler Alara Mihriban 💗
Ne güzel bir bütünsünüz! Allah, bütünlüğünüzün daima sürmesine yardım etsin. Muhteşem bir dinleti sunmuşsunuz hep var olun.
Beni 2003 senelerine goturdugun icin sagol abi. Lan kim unutur o seneleri. Kim unutur Polat ve Elif aşkını. Ulan ne guzel senelerdi beee 😢😢😢
Maşallah size👏Gönül dağı dizisinden sesinizin güzelliğini farkettim Selami . Severek dinliyorum şimdi. Yüreğinize emeğinize sağlık 👏
Gönül dağında şu Türküyü patlat gali Kütahyamıza tanıtıma faydanız olsun .Bu Türkü ye yorumunuz güzel olmus.Oyuncular içinde nasıl olsa Elif de var.
Benim de adım Elif annem hep bu türküyle uyuturmuş ben bebekken Allah başımdan eksik etmesin canım anacım
Kız kulesinin karşısına geçer akşama kadar bu şarkıyı dinlerdim adı Elif değildi ama Polat gibi sevdik değeri bilinmedi rabbim herkesi iyi insanlarla karşılaştırsın inşallah.
Her aklıma geldiğinde dinliyorum ağzınıza sağlık, küfür etseniz bu kadar can yakmaz
Sevdaya sevdalanandan sevdasına sevdalanana...
MEZARDA BİTEN BİR TÜRKÜ HİKAYESİ: ELİF
Hastane odasında yatanın çektiği acıyı bir tek o odada kalanlar anlar. Bu acı maddi olarak tezahür etmez de en çok manevi olarak kendini gösterir. Karşıdaki; köşeleri peseni tutmuş duvara bakar, kalırsın. Günde birkaç kere gelen hemşire veya doktor bir kelime etsin diye can atarsın. İçin kararır da kararır. Bir de buna sevdiklerinin hasreti eklenir ki en dayanılmazı odur. Rüzgar estiği için duyduğun en ufak hışırtıda acaba geldi mi diye kapıya kilitlenirsin. Kalbin gümlemeye, kabarıp coşmaya başlar. Saniyeler geçtikçe anlarsın kimsenin gelmediğini...
Erkam'ın hikayesi yukarıda anlatılan durumun en acıklı, en dolu örneklerindendir. Erkam bir Anadolu köyünde yaşayan genç bir delikanlıdır. Genç bir delikanlı dedik, Anadolu dedik, hikaye dedik; e tabi bir de Erkam'ın aşık olduğu genç kızımız var: Elif.
Erkam onu ilk gördüğünde daha on ikisine bile girmemişti. Arkadaşlarıyla oynarken bir maceraya atılmaya karar vermişlerdir. Köyün delisi İsa’ nın evinin içine kadar girip onu orada göreceklerdir. İsa kendi halindeydi, kimseye zararı olmazdı. Ama köy kahvehanesinde ettiği kavgalar dillere destan olmuştu. Demir gibi pazıları vardı. Bu yüzden özellikle köyün çocukları arasında efsane olmuştu. Erkam ve arkadaşları köyün yukarı mahallesindeki İsa’ nın evine doğru yola koyulurlar. Yolda çoğu korkup geri kaçar. Erkam ve iki arkadaşı kalır. Ne olursa olsun eve gireceklerdir. Sürgülü kapıyı açarlar, ahırdan geçerler. Kalpler güm güm atmaktadır. Tahta merdivenlerden çıkılırken yukarıdan döşeme gıcırtısı gelmesiyle birlikte grup saniyesinde kendini evin dışına atar. O anın heyecanıyla hala İsa’ nın kendilerini takip ettiğini zannedip köyün içine doğru durmadan koşarlar. Erkam bu sırada iki arkadaşını gözden kaybeder. Yalnız kalmanın paniğiyle kapısını açık gördüğü bir eve girer. Hayatta otururken soluklanır. Tam o sırada merdivenin üstünden kendisine bakarken yeşil yazmalı Elif’i görür. Elif utanıp, Erkam korkup kaçar. Elif dedim be dedim. Erkam kendisi için yepyeni bir hayatın başladığını o gün anlar. O hayat Elif’le başlar. Artık Erkam her gün evin etrafında dolanmaya başlar. Elif’i görmeden eve gitti mi gecesi zindan olur. Elif de Erkam’ı görmeye can atar.
Bu çocuksu sevgi yaşları ilerledikçe büyük bir sevdaya dönüşür. Gizli gizli buluşup birbirlerinin kulaklarına aşklarını fısıldarlar. Evlilik hayalleri kurarlar. Lakin hayat her zaman olduğu gibi yine bir engel çıkarır. Erkam verem hastasıdır. O yılların illetidir verem. Zamanının şartlarında tedavisi çok zordur. Bu nedenle köyde yayılmaya başlayan Erkam Elif aşkına Elif’in ailesi karşı çıkar.
Erkam bu duruma çok üzülür. Veremli, ileride işe yaramayacak, illetli bir yaratıktır kendince fakat Elif hastalığı verenin şifayı da vereceğine inanarak Erkam’ın moralini yüksek tutmaya çalışır. Zaten Erkam’ı hayatta tutan tek şey Elif’e kavuşma ihtimalidir. Erkam veremli birisine kız verilmeyeceğini gayet iyi bilse de bir umut diyerek Elif’i istemeye ailesiyle birlikte gider. Elif’in babası Erkam’ın tedavi olmadan Elif’le evlenemeyeceğini söyler.
Erkam’ın hastalığı çok ilerlemiştir. Ailesi tedavi olmasının ancak daha fazla acı getireceğini düşündükleri için tedavi olmasını istemez. Bunu aslında Erkam da bilmektedir ama Erkam’ın amacı Elif’ine kavuşmaktır. Bu yüzden yaşamak için her şeyi göze alır. Şehre gidip hastaneye yatması gerekmektedir. Ailesi ellerinde avuçlarında ne varsa hastane, ilaç masrafları için Erkam’a verir. Erkam arkasında uğruna yaşamayı göze aldığı Elif’i bırakıp şehre gider.
***
Erkam’ın koğuşu küçücük… Belki de aynı koğuşta 6 kişi yattıkları için ona öyle geliyor. Duvarlar bir yandan, Elif’in hayali diğer yandan basıyor. Hemşireler ölenin üzerini örtüyor. Doktor gelip bakıyor, ölüyü kaldırıp götürüyorlar. Yerine hemen yenisi geliyor. Erkam’ın akşam dertleştikleri sabaha ölü çıkıyor. Erkam kendi derdine mi yansın, onlara mı? Kuş kanadı kalem olsa yazılmaz derdi… Uzaklarda bıraktığı sevdiği bir an çıkmıyor aklından. Geldiğinde var olan hastaların hepsi öldü. Doktorlar da şaşırıyor. Nasıl dayandı bu kadar diye ama o buradan çıkıp gideceği günün hayaliyle yaşıyor. İsteği hastalıktan kurtulmak değil, Elif’ine kavuşmak onu tekrar görebilmek.
Köy ile mektuplaşıyor. Anası babası okuma yazma bilmez Erkam’ın. Muhtemelen muhtara yazdırıyorlar. Erkam her mektuba Elif beni son kez görmeye gelsin ben ağırlaştım yazıyor. Anası bunu okuyunca sabahlara kadar ağlıyor, ciğeri yanıyor. Daha önce defalarca kovulduğu kapıya yine oğlu için gidiyor. Ne olur Elif’i şehre gönderin son kez görsün oğlum, rahat ölsün diyor. Ama Elif’in babası izin vermiyor. Elif tehdit ediyor, asarım kendimi. Tık yok, taşlaşmış kalbinde babasının. Göndermem diyor. Erkam’ın anası her mektupta bir bahane buluyor: Oğlum Elif hasta, oğlum iş zamanı gönderemiyorlar…
Erkam biliyor bahane olduğunu bunların. Acaba evlendi mi? Belki de babasıgil göndermiyordur. Belki de Elif soğumuştur, istemiyordur artık bekleyememiştir. Ne olursa olsun iyileşecek Elif’i son kez görecek öyle ölecek. Allah’tan son dileği bu, her gece göz yaşlarıyla iletiyor son isteğini. Ölmek en kolayı. O direniyor hayali için.
O da geceleri uyumadan önce beni düşünüyor mu? Beni daha fazla hayal edebilmek için uykusunun gelmemesini istiyor mu? Sabah uyandığında acaba rüyamda Erkam’ı gördüm mü diye rüyasını hatırlamaya çalışıyor mu?
Elif Erkam’ın aklından çıkmıyor. Çıkmıyor çıkmasına ama zaman geçiyor. Artık Elif’in sesini unutmaya başlıyor. Zihnindeki Elif’in hayali yavaş yavaş yok oluyor. İnsan zihni böyle çalışır zaten. Unutmak istemezsin ama elinde değildir. Sonbahar yaprakları gibi dökülür dallarından. Madem artık Elif’in hayalini bile kuramayacak Erkam; yaşamanın ne anlamı var. Bunca direnme, yaşama tutunmaya çalışma bunun için değildi. Elif içindi, Elif yoksa artık ne önemi var çabalamanın. Elif’im noktalandı. Erkam’ın derdi hasta olmasıydı, ölüme giderek yaklaşmasıydı. Halbuki bu dert ne kadar küçük imiş. Ölmeden önce Elif’i göremeyecek, zihninde Elif’in bir kısmını unutmuş olarak göçecek öte dünyaya. Bundan büyük dert mi olur? Az derdim çokçalandı.
Her şey bitti. Azrail’i beklemekten başka yapacak bir şey mi var? Duvarlar her zamankinden soğuk şimdi. Hemşireler, doktorlar laf atsın da istemiyor insan. Bir an önce bitsin. Belki onunla ötelerde kavuşuruz… Yetiş anam, yetiş babam. Ah mezarım tahtalandı.
***
Rüveyda Aslı çok tesekkurler bizi bilgilendirdigin icin ben boyle sarkilarin hikayelerini ogrenince sarki daha anlamli oluyor.
Eyvallah . Her türkünün beni etkileyen yanı hikayesi. İnternette/kitaplarda bulduğum kadarıyla paylaşmaya çalışıyorum.
@@aysekaya156 kanka helal valla üşenmemiş yazmış her beğeni bir helal olsun
Kütahya türkümüz sesinize sağlık güzel seslendirmissiniz maşallah 🧿
Ah be Elif, ne çok sevdalık sığdırdın hem evveline hem ötekine.. Bizim de olur mu türkü yazanımız bee..🚬 Esercim tee Kırmızı odalardan geldim dinlemeye. Bir like alırım 😁
Ne türkü yazacak bir yürek nede elifler kaldı nede sevdalısı.Belki birgün bir türkü yazanın çıkmasada, gönlüne göre,kalbini çalacak olan değilde değerleri bilen çıkar karşına
Bu ülkenin işini sizin gibi aşkla yapan sanatçılara ihtiyacı var, sanattan başka her şeyi yapan ünlülere değil.
Ölüm ölüm dediğin nedir ki gülüm ben senin için yaşamayı göze almışım.
--Polat alemdar
-Ali Candan
Efe karahanlı
@@abdullahcevik1243 Efe Yakup KARAHANLI
@@pisikolik Efe Yakup Polat Karahanlı Alemdar Candan
kafam karıştı boşver
Yakup efe karahanlı, Ali candan, Polat alemdar
Bu türküyü bana ilk o dinletmişti.. sanki şimdi bunu dinlerken bir araya geliyormuşuz gibi hissediyorum. Sanki sıcaklığını hissediyorum. İçime akıyor, içimi sızlatıyor. Rabbim kimseyi severken susmaya, severken ayrılmaya mecbur bırakmasın. Kimsenin içi bu yoklukla sızlamasın
Ezgi hanım nazar değmesin.. bu kadar buğulu, bu kadar yüreğe dokunan ses çok az duydum... ❤️❤️
Hay maşallah ağzınıza sağlık yüreğimin pasını söktünüz. Çok teşekkürler muhteşem olmuş.
Muhteşem siniz.
Ezgi hanım bir başka.
Eser abi bambaşka.
Yürekten kucak dolusu sevgiler
NE kadar uyumlu su gibi birlikte söylemeniz insanın kalbine direkt baglantı kuruyor ... cok güzelsiniz masallah
İyiki türkülerle yüreğimize dokunuyosun oğlum seni dinlemek huzur veriyo yolun açık olsun
Valla kelimeler kifayetsiz kalıyor dedikleri bu olmalı müthiş yorum heleki iki kardeşten şapka çıkartıyorum 👏🏼👏🏼👏🏼👏🏼👏🏼👏🏼
Sesiniz kız kardeşinizin sesiyle çok uyumlu. Türküyü çok güzel okudunuz. Ağzınıza sağlık. Türküleri düet şeklinde ikinizden dinlemek çok hoştu. Devamı gelirse seve seve dinlerim.
ikiniz de hafizama kazidiniz bu sarkiyi..... sevgilerimi iletirim ! allaha emanet ve her zaman güler olun....
saygılar
Adeta çok duygulandım dercesine. Harikasınız
Abi sizin ailede nasıl bir genetik var sesler efsane ya
Canlar 🧿🧿🧿👌Maşallah Sesinize Sağlık,,, Güzel Türkü Düetlerine Devam,, Sevgiler.,
Her dinlediğimde insanı ağlatıyorsunuz....utanmuyormusunuz bukadar güzel söyleme...
Şu an askerde olan abimle söylediğim türküler geldi aklıma birden,özlemim bi kat daha arttı.Bir kızın en büyük desteğidir abisi...Sesinize,yüreğinize sağlık dilinizden türküler düşmesin 💜💜
Elifim noktalandı Ömer Baba😢😢😢
Saçmasalak insanlar meşhur olurda bu ezgi hanım gibi sese sahip olanlar neden meşhur olmaz anlamıyorum. Müthiş bir sesi var maşallah.
Bu muhteşem türkü Kütahya yöresine ait türkünün yazarı Kütahyalı Halk Ozanı Hisarlı Ahmet'tir sizde hakkını vererek muhteşem seslendirmişsiniz ağzınıza yüreğinize sağlık. Filmler yada diziler sayesinde bu muazzam türkülerimizden haberdar olunuyor hiç bilimemesinden iyidir sizler sayesinde de tekrar tekrar dinleniyor teşekkürler :)
Ahmet Hisarlı, yazarı değil derleyenidir.
Arkadaş hepi topu 4 cümlelik türkü insanın hikayesini ne güzel anlatıyor. Ağzınıza sağlık
Kurtlar vadisinde olduğu gibi.
Benimde bir zamanlar çok sevdiğim elifim vardı. Bu türkü gibi yaktı kül etti. Rabbim sonra Deryam'ı verdi... Derya suyuyla tekrar hayat buldum. Çok şükür. Yine de türküyü çok seviyorum
Heyyt bee...Kurtlar Vadisi'nin efsane müziğini Özer Özel'den sonra efsaneleştirmeye devam eden 2 güzel insan...Ağzınıza,emeğinize sağlık...
Kurtlar Vadisi Pusu zaten bu türkü eski bi türküdür diziye mal etmemek lazım
Doğru söylüyorsun hocam fakat yine de eski olsa da unutulmuş bir türkü iken,bu dizi tekrardan hafızalarda yer ettirdi.
Tabiki
Kurtlar Vadisi müziği olarak değil de, HİSARLI AHMET türküsü olarak hafızalarda yer etmesi lazım bu türkünün... Çok güzel söylemişsiniz, ağzınıza yüreğinize sağlık 👏
Selamiye bak seeen, şiveli türkü söylemende ayrı güzel
keriman icin soylemis dercesine
Gönül dağına kadar tanıyamadık seni affına sığınıyorum, ama gönüllerede girdin tam girdin. Güzel yetenekli adamsın vesselam. Başarılarının devamını dilerim...
Bu şarkıyı bu kadar güzel söyleyenlerle hiç karşılaşmadım . Çok güzel olmuş 👏👏
Gerçekten çok hisli söylemişler. Gülcan kayadan da bir dinleyin siz..
TÜRKÜ nün Hakkını vermişsiniz
Adımın ağırlığını hep omuzlarımda taşıdım beni sevecek kişiyide bir ömür gönlümde taşımayı nasip etsin rabbim 🙏
Ne harika sesler bunlar böyle aman Allahım... Türkümü bu kadar güzel söyleyen daha önce hiç görmemiştim... ❤️
Ezgi hanımın içtenliği nasılda anlam katmış sözlerine 👏
MAŞALLAH, ALLAH İKİSİNEDE ÇOK GÜZEL YETENEK VERMİŞ, İNŞALLAH BİRÇOK TÜRKÜMÜZÜ BU İKİ SES İLE DİNLEMEK NASİP OLUR.ESER, EZGİ KARDEŞLERE BAŞARILAR DİLERİM.
Eser harika
Türkü acının söz ve estetiğin buluştuğu dildir
Ninni sadece çocuklara söylenmez.39 yaşında yım,6 çocuğum var.akşam işlerimi bitirip yatağa yattığımda,kulaklığı takıp bu türküyü dinleyerek uyuyorum.bana ninni gibi geliyor.
Maşallah 6 Çocuk. Allah bağışlasın
Eser eyüboğlu bu vatanın yetistirdigi nadide sanatçılarından birisin her alanda çok başarılı buluyorum .biliyorum seslendirdigin bütün parcalarida çok mukemmel teşekkürler eser eyüboğlu.
Ne hüzünlü bir pazar türkü noktaladi derdimizi . Yüreğinize sağlık ıyiki varsiniz 😊
ya bu nasıl muhteşem bir düet olmuş tüylerim diken diken yedıgınız her lokma sıze helal hoş olsun..
Bu Turku yu ilk defa bastan sona dinlemem . Harikasiniz
Elif olmak.Şu yuvarlak dünyaya inat dimdik durmak.Doğru olmak ve dosdoğru yürümek patika yollarda.Bir başak gibi salınmak nazlı nazlı rüzgarla.Minareyi andırır suretiyle her daim şahadeti vurgulamak.
Elif olmak; kar tanesi kadar soğuk, bir o kadar narin olmak.
Elif olmak; hırçın dalgalar kadar asi, durgun sular kadar mağrur olmak.
Elif olmak; güneş kadar yakıcı, bir o kadar aydınlık olmak.
Elif olmak; başı çekmektir.Zorluklara, sıkıntılara dur deyip her yerde her suretle ve her daim işte buradayım diyebilmektir ve işte ben buradayım. (Elif'leri üzmeyiniz.)
Birgün birini seversen onu Elif siz birakma olurmu
@@ahmetaydin2587 Beni üzmezse bırakmam.😊
Insallah üzmez çünkü Elif ler üzülmez
Gecenin bir vakti "Elif'im noktalandı, az derdim çokçalandı..." dile dolanır ve anında dinlenir. Huzur veren bir yorum harika bir beste herkesin emeklerine sağlık ✨
Ezgi Eyüboğluo nasıl bir sestir öyle maşallah...Kulaklarımızın pasını sildin...
Türkünün duygu yüklü bir hikayesi var her sözde bir anlam yüklü...
Elif olmak zordur, Elif sevmek daha zor hayatında bir Elif olanlara hayatından bir Elif geçenlere selam olsun..
Süper sesler muhteşem türkülerin inin herbirini keyfle dinliyorum ender seslerden maşallah sanatcimiza 👍👏👏👏👏👏🎶🎶🎶🎵
Müthiş söylemişsiniz.Günümüzde yeni nesiller gerçek ses sahibi , şarkı yorumlamayı bilen , eğitimli sanatçıların değerini bilmiyor . Dijital ortamda kaydedilen seslerle, sanatı soyunmak zanneden kişileri meşhur ettikçe .Malesef sizin gibi değerli sanatçıların kiymeti bilinmiyor. Ben çok beğendiğim . Takipçinizim. Daha fazla eski ve yeni eserleri seslendirmenizi merakla bekliyorum.
Kimsenin Elif’i olamadık ya bu da bizim kaderimiz olsun...
Elif demek yanlız demek degilmi zaten ne esresi olur ne ötresi...
@@ascim_66 Birgün birini seversen onu Elif siz bırakma olurmu
Bizm ayıbımız olsun 🍂
Biz hep noktalanan olduk vesselâm
Ben de olmadım yillarca ama sonunda birinin elifi oluyorum cok şükür ....
Çooooook güzel yorum mükemmel iki ses ağzınıza yüreğinize sağlık teşekkürler
Kürkçü dükkanı gibisiniz dönüp dolaşıp yine size geliyorum mükemmel yorumlamışsınız 👌
Sizi dinleyince çok seviniyorum. Türkiye de gerçek sanatçılar varmış diyorum. Her önüne gelen fenomen şarkı çıkarınca umudum yoktu. Siz benim umudum oldunuz. İyiki varsınız🤗
aynen valla
Me me var mı
Nasıl güzel bir yorum ruhu dinlendiriyor👍👏🏻👏🏻
Aynı anda gözler kapanıyor aynı anda açılıyor içerde neler olup neler bitiyor asla bilinmez. Sesiniz muhteşem😍