İlgi ve alakanıza teşekkür ederim arkadaşlar! Beni belgesellerine dahil eden sevgili Sinan ve sevgili Eran'a da teşekkür ederim. Sizlerle yeniden buluşmak benim için güzel bir değişiklik oldu! Herkese sevgiler, saygılar! Ehuehueheuh!!!
GÖktuğ yükseli istiyoruz. O adam dönmeli. Pc oyun dergisinde aslan kral oyununu incelemişti ve bende 4mb ram olmadığı için çalışmıyordu. Haliyle onu kıskanmıştım(1993)
33 Yaşındayım. lise yıllarım CD Oyun dergisi ile geçti. O dönem Göktuğ Yüksel'in GİM'i çok iyiydi. +Her sene E3'e gidip fuar turu yapıp videoya kaydederdi. Derginin yarısını Göktuğ Yüksel yazıyordu. Zaten bir çok kişi de onun yazılarını okumak için alıyordu. Müthiş geyik yapıyordu. APT ve NEM köşelerini ayıla bayıla okurdum. Hiç abartmıyorum; anıra anıra gülüyordum. Burayı okuyorsan selam olsun sana Göktuğ Yüksel.
Ben de bir gazetecilik öğrencisi olarak oyun medyasında çalışmak istiyorum ve bunun için RUclips kanalımda içerikler paylaşıyorum. Biliyorum başta ailem ve çevremdekilerin de dediği gibi zor ve biraz da imkansız bir alan ama sıkılarak herhangi bir işte çalışmak yerine canı gönülden istediğim mesleği yapmak istiyorum. Bu yüzden de kendi kendime oyun haberleri ve oyun videoları yaparak ilerlemeye çalışıyorum. Bu belgeseli yapıp bize güzel şeyler kattığınız için de size teşekkür ederim Disket Kutusu.
Ah be, dergi okuma alışkanlığını bana kazandıran CdOyun dergisini zamanında neredeyse tek başına yazan Göktuğ hocamın hala daha tatile çıkıp Banu Alkan ile karşılaştığını anlattığı yazısını hatırlarım hahaha. Belgeselin bu bölümünde konuşan hepsi değerli insanlarin arasında, Göktuğ hocamı, Enis hocamı, ak sakallı koca Ejderha'yı ve Talha hocamı görmek de ayrı bir tat kattı, emeğiniz için teşekkürler.
Adventure oyunlarının tam çözümlerini bedavadan yazardım. Bunu gönüllü olarak yapmıştım. Bir nevi macera oyunları severlere kamu hizmetiydi. Son dönemlerde para da almaya başlamıştım. Ancak site çok fazla zarar etmeye başlayınca kapanmıştı. Rahmetli babama ilk kazancımdan bahsedince gülümsemişti. Bu beni daha da cesaretlendirmişti. O dönemler için internette oyun yazarlığı insanlara tuhaf gelirdi. Şimdi normal geliyor artık!.
TrGamer´de 5 sene kadar yazarlık yapmıştım, hey gidi günler! Hot Spot bölümünde korku hikayeleri yazardım; bunu yaparken aldığım hazzı hiçbir şey veremez. Göktuğ Yüksel´i ta PC Gamer´dan beri biliyorum. Yanlış hatırlamıyorsam ondan önce Pro Gamer ya da Game Pro adlı bir dergide yazarlık yapıyordu. Derginin bazı baskıları hala evin bir köşesinde durur. Hüzünlendim bak.
Bölümler daha çabuk gelsin istiyor insan emeğinize sağlık. Sevdiğimiz uzun yıllardır takip ettiğimiz insanları tek video içinde görebilmek güzel oluyor.
Okuma alışkanlığım sizlerin sayesinde oldu. 13-15 yaşında dergiyi bir günde okurdum. Şu an 33 yaşındayım ve okuma alışkanlığım devam ediyor. Amerika’da insanlar buna alışık olmasına rağmen, okuma alışkanlığımın kaynağını soruyor. Şöyle bir dönüp baktığımda, gençliğimde gerçekten çok iyi insanların yörüngesine girmişim. Kendimo çok şanslı hissediyorum. Sinan, Tugbek, goktug, serpil, berkant, mehmet kentil, ant ve niceleri.. her şey icin teşekkürler. İzlemeye devam ediyoruz:)
Sinan Akkol yazılı basında neyse Sevgili Ejderhamız Murat Abi de dijital basın için aynı şekilde bir can damarıdır. Özellikle 18-19 yıllık bir oyuncu ve 10-11 yıldır oyun basınını takip eden birisi olarak Murat Abi ve Onur Abi'nin yani Konsolüssü'nün yeri bende bambaşkadır. Başta Konsolüssü ailesine sonra da oyun basınında yer alan bu işe gönül vermiş herkese selamlar, sevgiler...
Icerik muhtesem ama keske daha uzun olsaydi. Herkes icin farklidir ama oyun basini ya da online basin olarak bakinca Murat Sonmez, Enis ve Talha'nin tecrubelerindense , Sinan Akkol, Levent Pekcan, Sefik Akkoc gibi bu piyasayi daha iyi bilen ve dergicilikten gelen, uzun suredir de icerik ureten kisilerin tecrubelerini dinlemek daha hos olurdu bence... Devamini merakla bekliyorum..
Koskoca Göktuğ Yüksel'e bu kadarcık zaman mı ayırdınız? Abi, Göktuğ Yüksel bu işin babasıdır, godfather'ıdır, kendisi Online Basın dediğiniz şeyin vücut bulmuş halidir. Ayrı bir video yapıp Online Basın #2 başlığıyla, 20 dakika bırakın adam anlatsın neymiş bu iş herkes de bir efsaneye tanıklık etsin tekrardan.
Önceki yorumum bilinçli olarak veya yanlışlıkla silindiği için önceki yorumumla aşağı yukarı aynı düzlemde bir mesaj daha atıyorum. TrGamer’ın adının geçmemesi açıkçası üzdü. Anımsatmak gerekirse TrGamer, Merlin’in Kazanı ile birlikte Türkiye’nin en eski oyun sitelerinden biriydi. Keza Level ve Oyungezer dergilerinde yazarlık yapan bazı isimlerin de yolu, TrGamer’dan geçmişti. Hatta onlardan bazılarıyla birlikte çalışmışlığım, ortak içerik çıkarmışlığım var. Belgeselde Nejat Serpen’leri, Murat Ata’ları da görmek iyi olurdu. Bu iki ismi anmamın nedeni, yanlışım yoksa zamanında Murat Oktay’la yolları kesişen kişiler olmalarıydı ki her iki isim de TrGamer’ın kurucularıydı. Maalesef TrGamer da içinde yer alan binlerce inceleme, yüzlerce serbest yazı ve röportaj, onlarca tam çözüm-rehber ve mesaj panosunda sayısı belki milyonları bulan-aşan mesajla tarihe karıştı. Belgesel kapsamında, muhtemelen belgeseli hazırlayan ekip tarafından da pek anımsanmayan önemli bir platformun logosunu-görselini yarım saniyeliğine olsa bile görmeyi beklerdim, umardım.
Maalesef, bir TrGamer yazarı olarak ben de bahsedilmesini beklemiştim. Nedense TrGamer, binlerce külliyat çıkarmasına rağmen her zaman üvey evlat muamelesi görmüş, Merlinin Kazanı'nın ardına itilmiştir. Bu sebepten dolayı sürpriz de olmadı.
Harika belgesel :) Ama Enis vs yerine Göktuğ yüksel gibi duayenlerin daha çok konuşmasını tercih ederdim. Zaten özlemişiz o oyun hariç her şeyi anlattığı incelemelerini, NEM köşelerini :))
Şahsen online oyun dergilerindeki inceleme yazılarını okumak yerine, zamanı daha verimli kullanarak youtube'da hızlıca ilgi duyduğum veya yeni çıkan bir oyunla ilgili videoları izlemeyi/anlatılanları dinlemeyi tercih ediyorum. RUclips'un dijital oyun dergiciliğinin de önüne geçtiğini düşünüyorum
Hocam RUclips la ilgili yakın çevreme bir soru soruyorum cevaplar çok ilginç. Soru şu RUclips paralı olsa Netflixi mi severdin yoksa RUclips mu hepsi RUclips diyor. Çünkü RUclips çok kişisel ve her insanın ilgilendiği alanla ilgili birden fazla içerik üreticisi var.
3. bölümde mainstreamcilere ulaşacak mısınız? Şimdi Burak Aydoğan nerede ne yiyip ne içiyordur acaba ?? Eski tv programlarındaki o 15 dakikalık zamanda gecenin 3ünde yayınlanan programları hayal meyel hatırlıyorum kim sunuyordu kim ediyordu bu kişiler o zamanlar benim oyunların ne hale geldiğini görmemi sağlayan adamlardı iş ülkede bir kültür haline gelmeden önce.. Yoksa bu videodaki kişileri az çok tanıyoruz.
@@DisketKutusu Sinan Abi, o zaman senden habersiz yorum siliniyor kanalda. Yorumun akıbeti belli olmazsa aşağı yukarı aynı formda bir yorum daha eklerim. Ama işin açığı, zamanında online oyun basını tarafında yıllarca emek vermiş biri olarak yorumumun silinmesine üzüldüm. - Oğuz
Firmalardan para alma muhabbetiyle ilgili kimseyi hedef almadan, isimler vermeden, kendi gördüğüm veya hissettiğim şeyleri yazmak istiyorum. Öncelikle bu iddiayı ortaya atıp "yok abi ne parası biz kimizki" gibi sözlerle zeytinyağı misali yukarı çıkmaya çalışanları hiç samimi bulmuyorum. Zaten soğukkanlılıkla düşünüp size eleştri getirecek olan hiçkimse "siz para yiyorsunuz " diyemez. Çünkü bunu ispat edecek bir delil yok ve çok büyük ihtimal olmayacakta. Ne yapacağız, sizin banka hesaplarınızı falan mı araştıracağız? Oyununa bakan, keyif almaya bakan insanlarız sadece hepimiz. Buradaki olay sizin çarpıtmaya çalıştığınızdan daha farklı. Samimiyet meselesi. Çoğul adına konuşma hakkını kendimde göremediğim için kendi adıma söylüyorum bunu. Hepinizin olmasada, içlerinizlerden bazılarınızın bilerek veya bilmeyerek oyunlara bakış açılarını özgün zevklerinizle değil, genel kanı ile (başlıca oyun inceleme siteleri falanda diyebilirsiniz tam olarak kastettiğim o olmasada, daha rahat anlamanız için) yer değiştirmeniz ve neticesinde bizlerin daha özel tespitler, fikirler duymamız gerekiyorken -ki bu en önemli kısım çünkü sizi bizde siz yapan kısmın tamamını kaplıyor - başka yerlerden duyduğumuz şeyleri duymaya başlıyoruz. "İlk başlarda" farklı şeyler duyduğumuz insanlardan bir müddet sonra bu özelliklerinin silikleşmeye başladığını ve diğerlerine benzediklerini görünce bu işe olan bakış açılarının kişisel sevgi ve zevklerinden ziyade para kazanma içgüdüsüne dönüşmeye başladığını sezmeye başlıyor insan. Akabinde hizmetini verdiği mecranın büyümeye başladığını ve söylediği şeylerin tekerleme gibi birbirini tekrar etmeye başladığını görüp, birde üstüne zaten halihazırda herkesçe eleştirileni eleştirip, herkesçe sevileni sevdiğini belli ettiği cümlelerinide görünce bu işin bir otomatiğe bağlandığı ve artık bu kişiden ekstra birşey alamayacağınız konusunda bir şüpheniz kalmamış oluyor. İşte buraya kadar yazdığım kısım, bu aynı arkadaşlar tarafından çok çok iyi bilmelerine rağmen, bir olayın içinden sıyrılma refleksi olarak "para almıyoruz biz abi ne parası, ubisoft bizi napsın" a dönüştürülüp kullanılıyor... Mesele ubisoft veya başka bir firma değil. Senin söylediklerinde ne kadar samimi olup olamadığın. Senden duyduklarımın - sadece benzetme olarak yazıyorum - iş ahlakını ilke edinmiş bir gazetecinin ne olursa olsun doğruları söyleme gayesi ile mi söylenmiş şeyler mi? Ben şahsen "tek para kazandığımız şey youtube" diyen kişilerin ve bunu dile getirme ihtiyacı hissedenlerin böyle olduklarını zannetmiyorum. Çünkü bu imkansız. Zaten temel amacı para kazanmak olan bir kişinin daima doğru bildiğini söyleyeceğinden emin olmak biraz fazla saflık bana kalırsa. Nitekim bu kafadaki arkadaşların yaptıkları işe para kazanma aracı olarak bakış seviyelerinin asıl temel olması gereken diğer kısma baskın hale geldiğini gördüğünüz eşikten sonra etliye sütlüye dokunmadan işlerini icra etmeye başladıklarınıda görmeye başlıyorsunuz. Dediğimin özü aslında ilkeli olmak ve samimi olmak. Fakat bunları yitirip birde üstüne söylenenleri görmezden gelip, suçlayıcı tavırlarla söylenmek istenilenden başka birşey söylenmiş gibi hareket etmek (veya konunun ağırlığını oraya çekmek) o kişiyle olan güven, samimiyet gibi bağlarını kırmaktan öte, düzelebileceğine dair olan inancınızıda bitiriyor. Birde üstüne orada burada bilirkişi olarak "Türk oyun sektörü" nün otoritelerinden birisiymiş gibi davranması komik ve sinirbozucu bir tebessümü kaçınılmaz kılıyor. Bence önce biz kendimizi birşeyler ilan edip işi şova dönüştürmeden önce bir kendimize bakalım. Ne kadar yeterliyiz, bu işi hangi sebeple yapıyoruz ve ne derece iyi yapıyoruz. Ondan sonra bir bilirkişi olup olmadığımıza başkaları karar verir. Ben olaya "tamamen para" olarak bakan birilerine hiçbir zaman bu gözle bakmayacağım, umurlarında da değildir bunun farkındayım. Ama asıl umurlarında olması gereken bizleriz, bunun farkında değilsiniz. Olayın sadece para olmadığını anladığınız zaman bizde sizin umurunuzda olmaya başlayacağız.. tabiiki otomatiğe bağlanmış para akışı insana tatlı gelir. bu yüzden belkide o gün hiç gelmeyedebilir. Refah sahibi bir ülke olsaydıl, oyunlar 1000 lira olmasaydı bu kadar içerlemez, deşmez ve yazmazdım. Aynı sizin takındığınız tavır gibi "banane abi ben oyunuma bakarım" derdim. Ama öyle değil. Öyle olmadığı içinde aslında farkında olmasanızda sizinde sorumluluğunuz çok büyük. Hem soyulmamamız için, hemde kendi zevkimize uygun doğru oyunu alabilmemiz için. Ama sizin çoğunuzda bu sorumluluk bilincinin kırıntısı bile yok. Sevdiğiniz oyunu sanki dünyanın en iyi oyunuymuş gibi sevip, sevmediğinizi ise çok kötü oyunmuş gibi anlatıyor ve insanları farketsenizde farketmesenizde yönlendiriyorsunuz. Aslında yapmanız gereken tanıtmak ve fikir vermek iken, siz çocuk gibi davranıyorsunuz. Oyunlara bok gibi, rezalet tarzı yaklaşımlarda bulunanından tut (hatta insanlığa hakaret diyenini bile gördüm..), sanki istisnasız herkes tarafından sevilecekmiş gibi övgüler yağdıranlarına varıncaya kadar. Şunu kabul etmeliyizki, bok gibi bir oyun yoktur. İnsanlığa hakaret bir oyun yoktur. Yapacağınız oyuna sokayım gibi iğrenç ötesi sözcükleri hakeden oyun yoktur. (Diline, dinine, milliyetine, hassas değerlerine vs. hakaret etmediği sürece) bu tarz ifadeler kullanmak, bende çok ciddi rahatsızlık uyandırıyor. Bakın kötü oyun elbette vardır, ama hepsi bu kadar. Bu işi abartmak yaptığınız işin etiğine uygun değil. Üslup başka birşeydir, saygı başka birşey. Oyunlar hangi sebeple yapılırsa yapılsın saygı duyulması gereken şeylerdir. Sadece para kazanmak için yapılan bir oyun bile saygıyı hakeder. Sen oynamazsın ve beğenmedim dersin, kötü bir oyun dersin, bu başka. Ama sonuçta onu yapan adamlar para kazanmak için bile olsa aylarca belki yıllarca çalıştılar. Buradaki mevzu emeğe saygı bayatlığı değil. Biz böyle deyince hemen savunma mekanizmasını çalıştırır gibi "abi sıktı bu emeğe saygı muhabbeti" diyip aynı "para yemedim" muhabbetindeki gibi işin içinden sıyrılıveriyorsunuz. Çok savruksunuz harbidende, herşeyden sıyrılıvermek istiyor sadece paranızı kazanmaya odaklanıyorsunuz. Öte yandan gerçekten sevdiğiniz bir oyunuda öyle bir övüyorsunuzki yani diyecek sözcük kalmıyor. O oyunu sevmemiş bir insanın, oluşacak bir ortamda bunu dile getirme hakkını baltalıyorsunuz. Ondan sonra insanlar forumlarda birbirlerine giriyor. Sırf o oyunu sevmediğini belirttiği için bir insana topluca linç girişimi, oyundan anlamamak gibi ithamlar, türlü tatsızlıklar.. bunların sebebi sizsiniz ama çoğu kişi farkında bile değil. Keşke söylediklerinize biraz daha dikkat etseniz. Yıllar geçiyor, yaşınız ilerliyor ama olgunlaşamıyorsunuz bir türlü. Çocuk gibi, olaya sadece "para kazanmak" olarak bakmaya devam ediyorsunuz... Bütün bunlardan sonra para yemişsiniz yememişsiniz banane, yemişsiniz gibi bir gıcıklığa erişmiş oluyorsunuz zaten.
video içeriği dergi yerini alamaz. koskoca game trailers 2010 yılın top hit oyun video sitesi trailerı ilk çıkaran yer şuanda youtubeda kanal açtı easy alleis adıyla aynı kadro aynı içerik ama adamlar 260bin abonede kaldı. youtube içerikleri ileriye dönük kalıcılık sağlamıyor. zaten canlı yayınlar youtube kendi tutmuyor. canlı yayın yapanlar aslında içerik üretmiyo bir nevi. ancak kitlesi gelip o anda izliyor. bir dergi öyle miydi. çok farklı. benim oyun inceleyenlerde yada 20dakikalık kısa ön inceleme yapanlarda anlmadığım şey neden oyunun tam sürümünü inceliyolar demosu yerine. sadece demoları inceleyen bir içerik olsa tutar ve gelir derdinde olmaz. level dergisinin eskiden aşırı tutmasının sebebi buydu incelenen oyunarın çoğunun demosunu da verdikleri için aslında demo incelmesini oynuyordun. dergicilği bitiren steamin kendisidir demoları kendisi dışında vermeye izin vermedi şuanda bunu geçen senelerdeki demolar geri gelsin şeyiyle kaldırdılar. chip ve level oyungezer 2015de dvd çıkarmayı bıraktıklarında kısaca kendi ayaklarına sıktılar. şuanki durum level poster veriyor tek değeri oyungezer basılı çıkmıyor chip gibi pc dergileri 3 ayda bir çıkıyor. youtubeda oyun içeri yapanlardan firmaların yada seyircinin doğru düzgün tek kale aldığı yer digital foundary kanalı onlarda teknik ilk sözü geçen yer olduğu için. onlarda dergicilikten geliyor yoksa sadece yotubue kanalı olarak o bağlantıları yapmaları zor. youtube trendi bitince bu sefer dergi çıkaracak ortam bulamazlar. herkes youtube da kendi oyun içeriğini yapması kesinlikle aynı şey olamaz. örnek veriyorum adam onlline oyun ben işim olmaz diyor battlefield 1 çıkmış türkler var çanakkale savaşı vs incelemeyi bırak bahsi yok kanalda. bu mesela dünya capında dark souls oyununda yaşandı o zamanlar 2011de youtube tam patlmaştı ama herkes skyrim falan oyunuydu youtubeda dark souls diye oyun çıktı çığır açan ancak çok sonradan bunun değerini bilip youtubeda souls kanalları çıktı. kısaca youtube incelme falan yapmıyor herkes ne oyunuyorsa populer ne ise ona doğru oyun içeriği çıkartıyor. bunların çoğuda online oyun içeriği canlı yayın.
İlgi ve alakanıza teşekkür ederim arkadaşlar! Beni belgesellerine dahil eden sevgili Sinan ve sevgili Eran'a da teşekkür ederim. Sizlerle yeniden buluşmak benim için güzel bir değişiklik oldu! Herkese sevgiler, saygılar! Ehuehueheuh!!!
35 yaşındayım yıllar sonra seni görmek mutlu etti, E3 videoların yazıların...oyun sektörü için Efsanesin hocam.
Eheheuheheueheu
Üstad özledik 🤘
Çocuk doğmadan evvel ne güzel videolar yapıyordun. Hey gidi hey..
başganım yıllar oldu bizi yad ellerde bıraktın.
Vayy be Göktuğ abi, e3 2013 -Oyungezer videoları geldi aklıma vay beeee
GÖktuğ yükseli istiyoruz. O adam dönmeli. Pc oyun dergisinde aslan kral oyununu incelemişti ve bende 4mb ram olmadığı için çalışmıyordu. Haliyle onu kıskanmıştım(1993)
33 Yaşındayım. lise yıllarım CD Oyun dergisi ile geçti. O dönem Göktuğ Yüksel'in GİM'i çok iyiydi. +Her sene E3'e gidip fuar turu yapıp videoya kaydederdi. Derginin yarısını Göktuğ Yüksel yazıyordu. Zaten bir çok kişi de onun yazılarını okumak için alıyordu. Müthiş geyik yapıyordu. APT ve NEM köşelerini ayıla bayıla okurdum. Hiç abartmıyorum; anıra anıra gülüyordum. Burayı okuyorsan selam olsun sana Göktuğ Yüksel.
Çok güzeldi.
Göktuğ yükseli özledim ya disket kutusunda arada onu da görsek keşke
ne güzel sevdiğimiz özlediğimiz tanıdığımız takip ettiğimiz herkesi tek videoda görmüş dinlemiş olduk
Ben de bir gazetecilik öğrencisi olarak oyun medyasında çalışmak istiyorum ve bunun için RUclips kanalımda içerikler paylaşıyorum. Biliyorum başta ailem ve çevremdekilerin de dediği gibi zor ve biraz da imkansız bir alan ama sıkılarak herhangi bir işte çalışmak yerine canı gönülden istediğim mesleği yapmak istiyorum. Bu yüzden de kendi kendime oyun haberleri ve oyun videoları yaparak ilerlemeye çalışıyorum. Bu belgeseli yapıp bize güzel şeyler kattığınız için de size teşekkür ederim Disket Kutusu.
Ah be, dergi okuma alışkanlığını bana kazandıran CdOyun dergisini zamanında neredeyse tek başına yazan Göktuğ hocamın hala daha tatile çıkıp Banu Alkan ile karşılaştığını anlattığı yazısını hatırlarım hahaha. Belgeselin bu bölümünde konuşan hepsi değerli insanlarin arasında, Göktuğ hocamı, Enis hocamı, ak sakallı koca Ejderha'yı ve Talha hocamı görmek de ayrı bir tat kattı, emeğiniz için teşekkürler.
Aslinda kaliteli insanlarimiz var. Kaliteli oyun icerigi cikaran siteler youtube kanallarida var. Harikasiniz iyi ki varsiniz.
Devamını sabırsızlık ile bekliyorum. Emeği geçen herkese teşekkür ederim.
Adventure oyunlarının tam çözümlerini bedavadan yazardım. Bunu gönüllü olarak yapmıştım. Bir nevi macera oyunları severlere kamu hizmetiydi. Son dönemlerde para da almaya başlamıştım. Ancak site çok fazla zarar etmeye başlayınca kapanmıştı. Rahmetli babama ilk kazancımdan bahsedince gülümsemişti. Bu beni daha da cesaretlendirmişti. O dönemler için internette oyun yazarlığı insanlara tuhaf gelirdi. Şimdi normal geliyor artık!.
TrGamer´de 5 sene kadar yazarlık yapmıştım, hey gidi günler! Hot Spot bölümünde korku hikayeleri yazardım; bunu yaparken aldığım hazzı hiçbir şey veremez.
Göktuğ Yüksel´i ta PC Gamer´dan beri biliyorum. Yanlış hatırlamıyorsam ondan önce Pro Gamer ya da Game Pro adlı bir dergide yazarlık yapıyordu. Derginin bazı baskıları hala evin bir köşesinde durur. Hüzünlendim bak.
Bölümler daha çabuk gelsin istiyor insan emeğinize sağlık. Sevdiğimiz uzun yıllardır takip ettiğimiz insanları tek video içinde görebilmek güzel oluyor.
Göktuğ abi, PC Oyun zamanından beri takipçinim, saçmalamalarını o kadar çok özledim ki bilemezsin :) Umarım yakın zamanda geri dönersin...
Okuma alışkanlığım sizlerin sayesinde oldu. 13-15 yaşında dergiyi bir günde okurdum. Şu an 33 yaşındayım ve okuma alışkanlığım devam ediyor. Amerika’da insanlar buna alışık olmasına rağmen, okuma alışkanlığımın kaynağını soruyor.
Şöyle bir dönüp baktığımda, gençliğimde gerçekten çok iyi insanların yörüngesine girmişim. Kendimo çok şanslı hissediyorum. Sinan, Tugbek, goktug, serpil, berkant, mehmet kentil, ant ve niceleri.. her şey icin teşekkürler. İzlemeye devam ediyoruz:)
GOK++ o kadar garip geldi ki sanki aileden birisini görmüş gibi oldum.
Sinan Akkol yazılı basında neyse Sevgili Ejderhamız Murat Abi de dijital basın için aynı şekilde bir can damarıdır. Özellikle 18-19 yıllık bir oyuncu ve 10-11 yıldır oyun basınını takip eden birisi olarak Murat Abi ve Onur Abi'nin yani Konsolüssü'nün yeri bende bambaşkadır. Başta Konsolüssü ailesine sonra da oyun basınında yer alan bu işe gönül vermiş herkese selamlar, sevgiler...
elinize sağlık muhteşem içerik yapıyorsunuz umarım sadece basın tarafıyla kalmaz kişisel oyun içeiriği üreticlerini dahil edersiniz
Icerik muhtesem ama keske daha uzun olsaydi. Herkes icin farklidir ama oyun basini ya da online basin olarak bakinca Murat Sonmez, Enis ve Talha'nin tecrubelerindense , Sinan Akkol, Levent Pekcan, Sefik Akkoc gibi bu piyasayi daha iyi bilen ve dergicilikten gelen, uzun suredir de icerik ureten kisilerin tecrubelerini dinlemek daha hos olurdu bence... Devamini merakla bekliyorum..
Seri çok güzel teşekürler ederiz. Ama ben müzikleri öveceğim. Kulaklarım bayram etti be!
Koskoca Göktuğ Yüksel'e bu kadarcık zaman mı ayırdınız? Abi, Göktuğ Yüksel bu işin babasıdır, godfather'ıdır, kendisi Online Basın dediğiniz şeyin vücut bulmuş halidir. Ayrı bir video yapıp Online Basın #2 başlığıyla, 20 dakika bırakın adam anlatsın neymiş bu iş herkes de bir efsaneye tanıklık etsin tekrardan.
Keşke Mega Eminle de konuşsanıız.Dergicilikte konsol oyunlarının incelenmesinde önemli bir yeri vardır bana göre.
Harika bir belgesel olmuş, ellerinize sağlık ❤
2:37
Talha Aynacı: İlk iki üç saatte Far Cry'ı anlayamazsın.
Lafın gelişi dedi tabii de Far Cry'ı anlarsın. :D
Levent Pekcan'ı da görmek isteriz, sevgiler
Harika hazırlanmış bir video olmuş belgesel tadında
Gerçekten o zamanlarda yaşamak isterdim ama nasip değilmiş. Bu arada çok iyi video olmuş devamını bekleriz.
Emeğinize sağlık, çok güzel bir belgesel olmuş
Çok sağol Bramble :)
Çok güzel bir çalışma elinize sağlık. Yalnız Oyungezer ekibinden kimsenin olmaması enteresan. Her halde teklif götürülmüştür.
Teşekkürler Gerçekten Özel bir Video Türk Oyun Basını Hakkında Bilgilendirici Merak Uyandırıcı 👍
Göktuğ abii
Çok kıymetli içerik.
Önceki yorumum bilinçli olarak veya yanlışlıkla silindiği için önceki yorumumla aşağı yukarı aynı düzlemde bir mesaj daha atıyorum.
TrGamer’ın adının geçmemesi açıkçası üzdü. Anımsatmak gerekirse TrGamer, Merlin’in Kazanı ile birlikte Türkiye’nin en eski oyun sitelerinden biriydi. Keza Level ve Oyungezer dergilerinde yazarlık yapan bazı isimlerin de yolu, TrGamer’dan geçmişti. Hatta onlardan bazılarıyla birlikte çalışmışlığım, ortak içerik çıkarmışlığım var.
Belgeselde Nejat Serpen’leri, Murat Ata’ları da görmek iyi olurdu. Bu iki ismi anmamın nedeni, yanlışım yoksa zamanında Murat Oktay’la yolları kesişen kişiler olmalarıydı ki her iki isim de TrGamer’ın kurucularıydı. Maalesef TrGamer da içinde yer alan binlerce inceleme, yüzlerce serbest yazı ve röportaj, onlarca tam çözüm-rehber ve mesaj panosunda sayısı belki milyonları bulan-aşan mesajla tarihe karıştı. Belgesel kapsamında, muhtemelen belgeseli hazırlayan ekip tarafından da pek anımsanmayan önemli bir platformun logosunu-görselini yarım saniyeliğine olsa bile görmeyi beklerdim, umardım.
TRgamer da nfsu2 hilesi indiriyorduk güzel günlerdi :'(
Maalesef, bir TrGamer yazarı olarak ben de bahsedilmesini beklemiştim. Nedense TrGamer, binlerce külliyat çıkarmasına rağmen her zaman üvey evlat muamelesi görmüş, Merlinin Kazanı'nın ardına itilmiştir. Bu sebepten dolayı sürpriz de olmadı.
baştaki sentrygunu görünce bi yakınlaştık seninle
Emeğinize sağlık hocam, sektörün tanıdık yüzlerinden bilgilendirici bir belgesel olmuş yine; keyifle izledim. Devamını bekliyoruz. Sağlıcakla :)
Harika belgesel :) Ama Enis vs yerine Göktuğ yüksel gibi duayenlerin daha çok konuşmasını tercih ederdim. Zaten özlemişiz o oyun hariç her şeyi anlattığı incelemelerini, NEM köşelerini :))
Süper bir bölüm daha
göktuğğğğğğğ başgaaannnnnn
Çok güzeldi elinize sağlık.
Tuna Şentuna vardi Level da,bu işin önemli isimlerindendi.
Gamepro dönemi iyiydi
Göktuğ konuk olarak görmek isteriz :)
Çok kısa bu ama :P Bu seriyi sevdim. Videolara eski yazarlarla ve yayıncılarla umarım devam edersiniz.
Kaliteli, güzel, sarıyor.
Kral öldü, yaşasın yeni kral!
Şahsen online oyun dergilerindeki inceleme yazılarını okumak yerine, zamanı daha verimli kullanarak youtube'da hızlıca ilgi duyduğum veya yeni çıkan bir oyunla ilgili videoları izlemeyi/anlatılanları dinlemeyi tercih ediyorum. RUclips'un dijital oyun dergiciliğinin de önüne geçtiğini düşünüyorum
16:57 dön be reis :')
🔥
Hocam RUclips la ilgili yakın çevreme bir soru soruyorum cevaplar çok ilginç. Soru şu RUclips paralı olsa Netflixi mi severdin yoksa RUclips mu hepsi RUclips diyor. Çünkü RUclips çok kişisel ve her insanın ilgilendiği alanla ilgili birden fazla içerik üreticisi var.
Taha çaktırmadan enis krazogluna mi giydirmiş
Ah be oyungezer ekibi bu yapıma neden katılmadınız anlamadım
Çok iyi!
3. bölümde mainstreamcilere ulaşacak mısınız? Şimdi Burak Aydoğan nerede ne yiyip ne içiyordur acaba ?? Eski tv programlarındaki o 15 dakikalık zamanda gecenin 3ünde yayınlanan programları hayal meyel hatırlıyorum kim sunuyordu kim ediyordu bu kişiler o zamanlar benim oyunların ne hale geldiğini görmemi sağlayan adamlardı iş ülkede bir kültür haline gelmeden önce.. Yoksa bu videodaki kişileri az çok tanıyoruz.
Harikaaaaa
TrGamer ile ilgili yorum yazdım, silinmiş. Yorumun silinme sebebi nedir, gerçekten merak ettim.
Benim haberim yok? - Sinan
@@DisketKutusu Sinan Abi, o zaman senden habersiz yorum siliniyor kanalda. Yorumun akıbeti belli olmazsa aşağı yukarı aynı formda bir yorum daha eklerim. Ama işin açığı, zamanında online oyun basını tarafında yıllarca emek vermiş biri olarak yorumumun silinmesine üzüldüm. - Oğuz
Sen yaz yeniden, teknik bir sorun mu oldu acaba?
@@DisketKutusu Vallahi bilemiyorum, yorumu attıktan birkaç saat sonra yorumun yerinde yeller esiyordu. Aynı minvalde bir yorum daha ekledim.
Firmalardan para alma muhabbetiyle ilgili kimseyi hedef almadan, isimler vermeden, kendi gördüğüm veya hissettiğim şeyleri yazmak istiyorum. Öncelikle bu iddiayı ortaya atıp "yok abi ne parası biz kimizki" gibi sözlerle zeytinyağı misali yukarı çıkmaya çalışanları hiç samimi bulmuyorum. Zaten soğukkanlılıkla düşünüp size eleştri getirecek olan hiçkimse "siz para yiyorsunuz " diyemez. Çünkü bunu ispat edecek bir delil yok ve çok büyük ihtimal olmayacakta. Ne yapacağız, sizin banka hesaplarınızı falan mı araştıracağız? Oyununa bakan, keyif almaya bakan insanlarız sadece hepimiz. Buradaki olay sizin çarpıtmaya çalıştığınızdan daha farklı. Samimiyet meselesi.
Çoğul adına konuşma hakkını kendimde göremediğim için kendi adıma söylüyorum bunu. Hepinizin olmasada, içlerinizlerden bazılarınızın bilerek veya bilmeyerek oyunlara bakış açılarını özgün zevklerinizle değil, genel kanı ile (başlıca oyun inceleme siteleri falanda diyebilirsiniz tam olarak kastettiğim o olmasada, daha rahat anlamanız için) yer değiştirmeniz ve neticesinde bizlerin daha özel tespitler, fikirler duymamız gerekiyorken -ki bu en önemli kısım çünkü sizi bizde siz yapan kısmın tamamını kaplıyor - başka yerlerden duyduğumuz şeyleri duymaya başlıyoruz. "İlk başlarda" farklı şeyler duyduğumuz insanlardan bir müddet sonra bu özelliklerinin silikleşmeye başladığını ve diğerlerine benzediklerini görünce bu işe olan bakış açılarının kişisel sevgi ve zevklerinden ziyade para kazanma içgüdüsüne dönüşmeye başladığını sezmeye başlıyor insan. Akabinde hizmetini verdiği mecranın büyümeye başladığını ve söylediği şeylerin tekerleme gibi birbirini tekrar etmeye başladığını görüp, birde üstüne zaten halihazırda herkesçe eleştirileni eleştirip, herkesçe sevileni sevdiğini belli ettiği cümlelerinide görünce bu işin bir otomatiğe bağlandığı ve artık bu kişiden ekstra birşey alamayacağınız konusunda bir şüpheniz kalmamış oluyor.
İşte buraya kadar yazdığım kısım, bu aynı arkadaşlar tarafından çok çok iyi bilmelerine rağmen, bir olayın içinden sıyrılma refleksi olarak "para almıyoruz biz abi ne parası, ubisoft bizi napsın" a dönüştürülüp kullanılıyor...
Mesele ubisoft veya başka bir firma değil. Senin söylediklerinde ne kadar samimi olup olamadığın. Senden duyduklarımın - sadece benzetme olarak yazıyorum - iş ahlakını ilke edinmiş bir gazetecinin ne olursa olsun doğruları söyleme gayesi ile mi söylenmiş şeyler mi? Ben şahsen "tek para kazandığımız şey youtube" diyen kişilerin ve bunu dile getirme ihtiyacı hissedenlerin böyle olduklarını zannetmiyorum. Çünkü bu imkansız. Zaten temel amacı para kazanmak olan bir kişinin daima doğru bildiğini söyleyeceğinden emin olmak biraz fazla saflık bana kalırsa. Nitekim bu kafadaki arkadaşların yaptıkları işe para kazanma aracı olarak bakış seviyelerinin asıl temel olması gereken diğer kısma baskın hale geldiğini gördüğünüz eşikten sonra etliye sütlüye dokunmadan işlerini icra etmeye başladıklarınıda görmeye başlıyorsunuz.
Dediğimin özü aslında ilkeli olmak ve samimi olmak. Fakat bunları yitirip birde üstüne söylenenleri görmezden gelip, suçlayıcı tavırlarla söylenmek istenilenden başka birşey söylenmiş gibi hareket etmek (veya konunun ağırlığını oraya çekmek) o kişiyle olan güven, samimiyet gibi bağlarını kırmaktan öte, düzelebileceğine dair olan inancınızıda bitiriyor. Birde üstüne orada burada bilirkişi olarak "Türk oyun sektörü" nün otoritelerinden birisiymiş gibi davranması komik ve sinirbozucu bir tebessümü kaçınılmaz kılıyor. Bence önce biz kendimizi birşeyler ilan edip işi şova dönüştürmeden önce bir kendimize bakalım. Ne kadar yeterliyiz, bu işi hangi sebeple yapıyoruz ve ne derece iyi yapıyoruz. Ondan sonra bir bilirkişi olup olmadığımıza başkaları karar verir. Ben olaya "tamamen para" olarak bakan birilerine hiçbir zaman bu gözle bakmayacağım, umurlarında da değildir bunun farkındayım. Ama asıl umurlarında olması gereken bizleriz, bunun farkında değilsiniz. Olayın sadece para olmadığını anladığınız zaman bizde sizin umurunuzda olmaya başlayacağız.. tabiiki otomatiğe bağlanmış para akışı insana tatlı gelir. bu yüzden belkide o gün hiç gelmeyedebilir.
Refah sahibi bir ülke olsaydıl, oyunlar 1000 lira olmasaydı bu kadar içerlemez, deşmez ve yazmazdım. Aynı sizin takındığınız tavır gibi "banane abi ben oyunuma bakarım" derdim. Ama öyle değil. Öyle olmadığı içinde aslında farkında olmasanızda sizinde sorumluluğunuz çok büyük. Hem soyulmamamız için, hemde kendi zevkimize uygun doğru oyunu alabilmemiz için. Ama sizin çoğunuzda bu sorumluluk bilincinin kırıntısı bile yok. Sevdiğiniz oyunu sanki dünyanın en iyi oyunuymuş gibi sevip, sevmediğinizi ise çok kötü oyunmuş gibi anlatıyor ve insanları farketsenizde farketmesenizde yönlendiriyorsunuz. Aslında yapmanız gereken tanıtmak ve fikir vermek iken, siz çocuk gibi davranıyorsunuz. Oyunlara bok gibi, rezalet tarzı yaklaşımlarda bulunanından tut (hatta insanlığa hakaret diyenini bile gördüm..), sanki istisnasız herkes tarafından sevilecekmiş gibi övgüler yağdıranlarına varıncaya kadar.
Şunu kabul etmeliyizki, bok gibi bir oyun yoktur. İnsanlığa hakaret bir oyun yoktur. Yapacağınız oyuna sokayım gibi iğrenç ötesi sözcükleri hakeden oyun yoktur. (Diline, dinine, milliyetine, hassas değerlerine vs. hakaret etmediği sürece) bu tarz ifadeler kullanmak, bende çok ciddi rahatsızlık uyandırıyor. Bakın kötü oyun elbette vardır, ama hepsi bu kadar. Bu işi abartmak yaptığınız işin etiğine uygun değil. Üslup başka birşeydir, saygı başka birşey. Oyunlar hangi sebeple yapılırsa yapılsın saygı duyulması gereken şeylerdir. Sadece para kazanmak için yapılan bir oyun bile saygıyı hakeder. Sen oynamazsın ve beğenmedim dersin, kötü bir oyun dersin, bu başka. Ama sonuçta onu yapan adamlar para kazanmak için bile olsa aylarca belki yıllarca çalıştılar. Buradaki mevzu emeğe saygı bayatlığı değil. Biz böyle deyince hemen savunma mekanizmasını çalıştırır gibi "abi sıktı bu emeğe saygı muhabbeti" diyip aynı "para yemedim" muhabbetindeki gibi işin içinden sıyrılıveriyorsunuz. Çok savruksunuz harbidende, herşeyden sıyrılıvermek istiyor sadece paranızı kazanmaya odaklanıyorsunuz.
Öte yandan gerçekten sevdiğiniz bir oyunuda öyle bir övüyorsunuzki yani diyecek sözcük kalmıyor. O oyunu sevmemiş bir insanın, oluşacak bir ortamda bunu dile getirme hakkını baltalıyorsunuz. Ondan sonra insanlar forumlarda birbirlerine giriyor. Sırf o oyunu sevmediğini belirttiği için bir insana topluca linç girişimi, oyundan anlamamak gibi ithamlar, türlü tatsızlıklar.. bunların sebebi sizsiniz ama çoğu kişi farkında bile değil. Keşke söylediklerinize biraz daha dikkat etseniz. Yıllar geçiyor, yaşınız ilerliyor ama olgunlaşamıyorsunuz bir türlü. Çocuk gibi, olaya sadece "para kazanmak" olarak bakmaya devam ediyorsunuz...
Bütün bunlardan sonra para yemişsiniz yememişsiniz banane, yemişsiniz gibi bir gıcıklığa erişmiş oluyorsunuz zaten.
ben sana özet yaz demedim inceleme yaz dedim oglm
@@MrStrangermoon özet: çoğunun söylediklerini samimi bulmuyorum
@@majoringram76 mesela kim
video içeriği dergi yerini alamaz. koskoca game trailers 2010 yılın top hit oyun video sitesi trailerı ilk çıkaran yer şuanda youtubeda kanal açtı easy alleis adıyla aynı kadro aynı içerik ama adamlar 260bin abonede kaldı. youtube içerikleri ileriye dönük kalıcılık sağlamıyor. zaten canlı yayınlar youtube kendi tutmuyor. canlı yayın yapanlar aslında içerik üretmiyo bir nevi. ancak kitlesi gelip o anda izliyor. bir dergi öyle miydi. çok farklı. benim oyun inceleyenlerde yada 20dakikalık kısa ön inceleme yapanlarda anlmadığım şey neden oyunun tam sürümünü inceliyolar demosu yerine. sadece demoları inceleyen bir içerik olsa tutar ve gelir derdinde olmaz. level dergisinin eskiden aşırı tutmasının sebebi buydu incelenen oyunarın çoğunun demosunu da verdikleri için aslında demo incelmesini oynuyordun. dergicilği bitiren steamin kendisidir demoları kendisi dışında vermeye izin vermedi şuanda bunu geçen senelerdeki demolar geri gelsin şeyiyle kaldırdılar. chip ve level oyungezer 2015de dvd çıkarmayı bıraktıklarında kısaca kendi ayaklarına sıktılar. şuanki durum level poster veriyor tek değeri oyungezer basılı çıkmıyor chip gibi pc dergileri 3 ayda bir çıkıyor. youtubeda oyun içeri yapanlardan firmaların yada seyircinin doğru düzgün tek kale aldığı yer digital foundary kanalı onlarda teknik ilk sözü geçen yer olduğu için. onlarda dergicilikten geliyor yoksa sadece yotubue kanalı olarak o bağlantıları yapmaları zor. youtube trendi bitince bu sefer dergi çıkaracak ortam bulamazlar. herkes youtube da kendi oyun içeriğini yapması kesinlikle aynı şey olamaz. örnek veriyorum adam onlline oyun ben işim olmaz diyor battlefield 1 çıkmış türkler var çanakkale savaşı vs incelemeyi bırak bahsi yok kanalda. bu mesela dünya capında dark souls oyununda yaşandı o zamanlar 2011de youtube tam patlmaştı ama herkes skyrim falan oyunuydu youtubeda dark souls diye oyun çıktı çığır açan ancak çok sonradan bunun değerini bilip youtubeda souls kanalları çıktı. kısaca youtube incelme falan yapmıyor herkes ne oyunuyorsa populer ne ise ona doğru oyun içeriği çıkartıyor. bunların çoğuda online oyun içeriği canlı yayın.
Selamun aleyküm
Gözler Dost'u aradı...
🍌