Hasret Bu Gönül...

Поделиться
HTML-код
  • Опубликовано: 11 фев 2025
  • Cehalet ile düştüğüm kuyudan
    kurtarılan Yusuf muyum...
    Gönlümde yaktığın har"dan
    Ateşe düşmüş İbrahim miyim
    Nefsine yenilen Havva mı?
    Havvasını kaybeden Adem miyim..
    İbrahim gibi ararken Hakkı, hakikati
    Elimden tutanım..
    Dert ortagım, gönül yaram, yitik hazinem,
    kurban olduğum...
    Söylesene KARA gözlü ŞAHIM
    Bir karanlık gece idiyse sensizlik..
    Balığın karnına düşmüş Yunus muyum ...
    Deli Tay gibi hoyratça koşup,
    Yolunu şaşırmış aranırken.
    Sağa sola bakınırken..
    Seni karşıma çıkırdı Rabbimmm
    Aydınlattın yolumu
    günümü,
    gundüzümü
    Gecemi...
    Bilirim Şeyhim..
    Süleyman değilim, dil bilmem lisan bilmem..
    Ama ben seni anladım
    Bitmeyen sevgini, Engin merhametini, sonsuz şefkatini,
    Dervişini... Sevmeni, affetmeni..
    Yaraları Eyyüb misali sarışını,
    Baba gibi sarıp sarmalayışını..
    Anladım sendeki enginliği...
    dinginliği, sükutu, serveti, muhabbeti...
    Dervişin olmak....
    Mısır’a sultanlık,
    İbrahim’e ateşte su,
    Yunus’a nefes olan balık,
    Süleyman’a her dilden lisan,
    Eyüp’e ömürlük sabır,
    İdris’e gönül terziliği
    Dervişin olmak anlatılmaz ayrıcalık...

Комментарии •