^ By Sweet Kookie ^ 🔗 Jeon Jungkook 🔗 Kim Laura 🌬 Oneshot - ÖZGÜN KONU‼️ •Mafya Patronuna Sinirlenip İşten Çıkmak İstediğinde İzin vermez• Hikayeye geçelim ✍️ Lütfen Şarkıyla Dinleyinke "Bay Jeon buyrun? Beni çağırmışsınız" Bay Jungkook oturduğu tekli deri koltuğunda geriye dönmüş elinde kadehiyle camdan aşağıyı izliyordu JK : "Baya bir geç kaldın" "Kusura bakmayın. Bana bir ton gereksiz dosyayı bugüne tamamlamam için verdiniz bu yüzden geç kaldım" Önüne yani bana taraf döndüğünde kaşı yukarı kalkmış benimle alayla konuşmaya başlamıştı JK : "Laf da sokmaya başladın demek sonunda" "Hayır efendim olur mu öyle şey sadece durumu açıklamak için şey ettim bende" JK : "Neyse..neyse" dedi ve kadehi bırakıp hızlıca ayağa kalkıp elini pantolonun ön ceplerine soktu Bana doğru yaklaşırken gözleri üzerime kaydı. JK : "Üzerindeki siyah seni iyi göstermiş, yeni mi?" Ne? Kıyafetim mi? Nerden aklına gelmişti şimdi. Gözlerimi bende üzerimde gezdirdiğim de gerçekten baya yakıştığını yeniden anlamıştım "Bay Jeon bunu geçen de giymiştim aslında?" JK : "Öylemi dikkat etmemişim" ha..birde diyor utanmadan ya Gözlerimi sabırla kapayıp açtım "Ee Bay Jeon beni neden çağırdınız?" JK : "Sana verdiğim dosyaları eksik yapmışsın" P-pardon? Ben..ben ve yanlış yapmak? Bu adam benimle dalga geçiyor olmalı "Bay Jeon imkanı yok. Hepsini yaptıktan sonra en baştan kontrol ettim" JK : "Demekki ya atladın ya da dikkat etmedin" "Hayır hepsine tek tek baktım" Bunu dememle Bay Jeon bıkkın bir nefes verdi ve masaya doğru gidip diğer dosyalardan ayrı duran evrağı aldı JK : "bakabilirsin" dedi ve evrağı uzattı. Hızlıca elinden alıp incelemeye başladığımda her maddeyi incelemeye başladığımda hiç bir sorunu hala göremediğimi fark ettim "Bay Jeon..ben hala hiç bir şey göremiyorum" JK : "Pff..acaba seni işe almasa mıydım?" Kaşları mı kaldırarak anlamaz bakışlarla ona baktığımda başını sallamıştı. Sinirden dişlerimi dudağıma geçirirken o ise bu halime sırıtmaya başladı. Cidden Harika. "Bunu beni işe aldıktan iki yıl sonramı fark söylüyorsunuz ?" JK : "Malesef ki" demiş üzüntülü bir yüz ifadesi takınıp başını sallamıştı. Ben sana gösteririm Bay Jeon. Bu aralar zaten bir gariplik var bu adamda ama hadi hayırlısı JK : "Neyse katlanıp hatalarını görmezden geleyim madem" Büyük bir kibirle söylediği şeye karşın sinirle gülmüştüm. Fazla mı abartmıştı acaba şakayı? Yok yok şaka yapmıyordu Hatta gayet mutluydu belli. Normalde somurtan yüzü asık adamın yerine bugün neşeli şu dolgun dudaklarını gülmek için kullanan bir adam gelmişti "Öyle mi?" Sırıtarak masaya oturduğunda güldüm ve onun bana doğum günümde hediye ettiği not defterini masasına bıraktım. Hareketlerimi an be an izlerken Bay Jungkook'a biraz yaklaştım "Bunu alıp benden sonra gelecek olan ve benden daha iyi olan asistanınıza verirsiniz artık" Dedim ve odadan hızlıca çıktım. Canım patronum arkamdan anlamaz bakışlarla beni süzerken dediğim cümlenin anlamını zor bela anlamış arkamdan karşılıklı olan odama girmişti JK : "Pardon? O da ne demekti?" "Birazdan anlarsınız biraz bekleyin sadece" masama gittiğimde aldığım büyük kağıda *istifa ediyorum* diye yazıp altına kısa kısa cümlelerle aklımdan uydurduğum olayları yazmaya başladım Bay Jeon ise beni bekliyordu merakla. Kağıdı yazma işlemi bittiğinde kalemi masaya bıraktım ve kağıdı gidip Bay Jungkook'a uzattım Elinde merakla alıp okumaya başladığında git gide kaşları çatılıyordu. Kıkırdadım ve takmamaya çalışarak çantamı toplamaya başladım JK : "B-bana bak Laura! Napıyorsun?"
"Bay Jeon sizin gerek buradaki işiniz gerek diğer ikinci işiniz sebebiyle evraklarda yazılanlardan rahatlıkla anladığınızı düşünmüştüm fakat yanılmışım Hani ben size istifa verdim ya şuan özgürüm. Ve buradan toparlanıp gideceğim izninizle!" Sinirle önüme dönüp masadaki kalan eşyalarıda toparlarken kağıdın yırtılma sesini duymuş Bay Jeon'a bakmıştım Ş-şaka mıydı bu adam? Kağıdı resmen atomlarına varana kadar parçalıyor üzerindeki tek bir yazının bile görünmemesini sağlıyordu Ellerimi belime koyarak Bay Jeon'a yaklaştım "Siz..siz ne yapıyorsunuz şuan Bay Jeon?" JK : "Asıl sen ne yaptığını zannediyorsun? Ben sana fazla yüz vermişim iyice beni dinlemez oldun Ne bu tripler liseli aşıklar gibi? Neyse gördüğün gibi ben etrafta bir evrak göremiyorum asistan şimdi işine geri dön" "Pardon ama benden memlun olmadığınızı demin söylerken pek bir ciddiydiniz!" JK : "Laura beni delirtmeye çalışıyorsan başarmak üzeresin. Ama bence bunun üstüne çıkmaya gerek yok hadi güzelim işine" Odadan çıkmaya yeltendiğinde arkasından bağırdım çıkmadan "O evrağı yeniden yazıp getiriyorum Bay Jeon" JK : "İyi getir bakalım asistan bende seve seve kabul ederim" Dedi ve gülümseyip odadan çıktı. Seve seve kabul edersin demek kk~ ellerimi belime koydum ve sinirle güldüm. Bugün patronumun pek bir gıcıklığı üstündeydi Yeni bir kağıt aldım ve üzerine ; *İstifa Ediyorum* her birini büyük harflerle yazdım ve sonrasında odadan hızlıca çıkıp yan odaya yani Bay Jungkook'un odasına girdim İçeriye bedenim girdiğinde Bay Jungkook'un şaşkınlıkla kapıya baktığını gördüm. Normalde kapıyı , özellikle *Bay Jungkook'un* odasının kapısını kimse çalmadan giremezdi Kuralları geçtim kimse böyle bir şeye cesaret edemezdi. Ama ben şimdi nereden geldiğini bilmediğim yürek ve cesaretle yapmıştım JK : "Kapı çalma alışkanlığını ne ara kaybettin asistan? Beni gerçekten seni kovmam adına zorluyorsun" Dedi ve kıkırdayıp tabletine geri döndü. Bende sinirle derin bir nefes çektim ve masaya yaklaşıp kağıdı tabletin ekranı üzerine bıraktım Gözleri direkt olarak *İstifa ediyorum* yazısıyla buluşunca sıkıntılı gergin bir nefes çekti içine Eline kağıdı aldı ve işaretle orta parmağı arasında bana sallamaya başladı JK : "Sen ciddi misin?" "Hiç olmadığım kadar" sırıttı ve açık olan camdan elini sarkıttı. Y..yok artık? Kağıdı bunca yüksek kattan boşluğa bıraktığında şaşkınca baka kaldım ve yüksek boydan olan cama yaklaştım Dişlerim yanak içlerimi ısırırken neden şuan da bunları yaşıyorum diye sorgulamaya başlamıştım JK : "Asistan! Çok özür dilerim, elimden uçtu hadi git yenisini yaz da gel" Sakin olmalısın Laura..sakin olmalısın. Gıcıklığına yapıyordu bunu anla ve kendini tut. Ona döndüm ve yalandan gülümseyip odadan çıkmak adına kapıya doğru gittim. JK : "Bir dahakine kapıyı çal asistan" tepki vermeden kapıyı sertçe kapattım ve odama adımlayama başladım. Gerçekten bugün Bay Jungkook'un canı oyun istiyordu Ama görecek pes etmeyeceğim. Yeniden kağıda yazdım ve odasına kapıyı çalış girdim "Bay Jeon bu-" JK : "Şişt! Sessiz ol görüşme yapıyorum. Evet dinliyorum ben sizi" telefondan konuşmasına devam ederken gözlerimi sabırla kapatıp açtım odadan çıktım. Lena : "Bay Jeon'un bugün çok işi var heralde. Her dakika girip çıkıyorsun" evet..her şey bitti. Birde şirketin dedikoducusuna hesap vermem kaldı Canım patronum yetmiyordu çünkü. Şaka gibi birde cidden cevap vermemi bekliyor? "Yok canım ya beni çok özlüyormuş ondan..Tanrım ya tek tek gönder şunları bana" dedim ve sabır dileyip odama gittim. Arkamdan dediği bir iki şeyi de takmadım elbet Duvardaki asılı olan saate baktığımda birkaç dakika bekleyip gitmem gerektiğini düşündüm. Çünkü Bay Jeon telefon konuşmalarını uzatmayı sevmezdi .. "Bay Jeon evrak bu-" JK : "Laura üzgünüm şuan olmaz Jackson ile önemli bir konu hakkında konuşuyoruz" "Tamam siz konuşmaya devam edin bende masanıza bırakayım en azından" Dediğimde aniden "sakın" dedi. Kaşlarım çatılırken olduğum yerde kalakaldığımda masum, buruk bir gülümseme yüzüne vurdu JK : "Yani ortalık şuan çok karışık. Gereksizleri atarken seninkide arada gidebilir seni düşündüğümden dedim" "Beni bu denli düşünüyor olmanız gözlerimi yaşarttı" JK : "İyi bir patronum zaten sadece kıymetim bilinmiyor birileri tarafından" Tabiki son cümleyi vurgulayarak çok içten söyledi. Başımı *tamam* anlamında salladım ve odadan çıktım. Elbet bugün vereceğim ne kadar kaçabilir? .. "Bay Jeon" JK : "Bari toplantıya giderken tutuşturmaya çalışma elime Laura" dedi ve önden gitmeye başladı. Benim hareketsiz öylece olduğum yerde kaldığımı gören Bay Jungkook arkasına yani bana döndü JK : "Toplantıya normalde benden önce girmen gerektiği sözleşmede yazıyor ve sen şuan o kuralı çiğniyorsun. Ama merak etme bugünlük sesimi çıkarmayacağım" Gülümsedi ve cam kapıyı açıp içeriye girdi bende elbette arkasından .. JK : "Beni görmek istiyorsun heralde odadan çıkmadığına göre" "Burada kalıp siz boş olduğunuzda da vereceğim kağıdı" kağıdı gösterdim. Sakince bilgisayarını açtı ve oturduğu tekli deri sandalyeyi masaya yaklaştırdı JK : "Ama benim çalışırken dikkatim dağılır ve yanlışlıklar yaparım. Ee bunu hiç birimiz istemeyiz değil mi?" "Neden dikkatiniz dağılıyormuş ben burada oturunca?" masaya yaklaştığımda kravatını düzeltti ve boğazını temizleyip kapıyı gösterdi
JK : "Laura ..bak ben senden dosya istedim. Hadi nerede kaldı? Cidden seni kovacağım artık" "Benimde istediğim o ya" JK : "Büyük bir miktarla ama" he..sayıların sonunda bir sürü sıfır vardı ben bunu nasıl unuttum. Acımada yok bu adamda alır her şeyimi Tabiki saatlerdir yaptığım gibi yine çıktım odadan. Bende neden bu kadar inat ediyorsam...ama inatçı keçi olmak benim sorunum değil ya? Koltuğumda otururken vazgeçtim ve kağıdı yırtmaya başladım. Zaten neden biranda havalara girdim ki? İstesem de büyük bir meblağ ödemek zorundaydım ki.. Oda benim için baya zordu. Neyse en azından trip attım biraz da benim gibi harika bir asistanı kaybetme korkusu yaşadı böylece artık kıymetimi bilir beyefendi Kağıtları çöpe attım ve ayaklanıp Bay Jeon'un odasına gitmeye başladım. Güzeller güzeli defterim orada kaldı hemde günlük planın geri kalanını okumalıyım Kapıyı yavaşça çalıp içeriye girdiğimde ceketini çıkarmış gömleğinin kollarını kıvırmış olduğunu gördüm. Bu adam burada neden böyle şeyler yapıyor? Zaten gömleğininde üst kısımlarını düğümlememiş Aradaki *J* harfi dövmesi görünüyordu. Huh..Laura seni ne ilgilendirir işine odaklan artık, zaten sabahtan beri oturdun durdun Bay Jeon odaya girdiğimde bir şey diyecekti ki masanın üzerinde duran not defterimi almam ile dudakları geri kapandı. Son kaldığım sayfayı açtım ve masaya yaklaşıp kalemlikten güzel bir kalem aldım "Evet Bay Jeon günün geri kalanı biraz daha boş. Sadece çekimleri inceleyeceksiniz ben zaten onu size mail olarak atacağım Kısacası çok da acil değil. Bu sebeple işimiz bugün için bu kadar. Başka eklememi istediğiniz bir şey var mı?" JK : "Vazgeçtin sanırım istifadan?" "Evet. Zaten etmeyecektim istifa sadece sizin aklınız başınıza gelsin diye öyle yaptım " JK : "Neden benim aklımın başıma gelmesine ihtiyacı var asistan?" "Çünkü ne kadar harika bir asistana sahip olduğunuzu unutuyorsunuz arada. Hatırlatmak istedim bende" Sırıttı ve yavaşça ayağa kalkıp bana doğru gelmeye başladı. JK : "O halde...başarılı oldun. Çünkü sabah gerçekten o lanet kağıdı elime verirken sinirlendim güzelim" Dedi ve elini saçıma atıp önüme düşen kısmı kulağımın arkasına sakladı. "Aslında.." ona biraz daha yaklaştım ve gözlerinin derinliklerine bakmaya başladım. Evet şimdi ikimizde oyun istiyorduk "Gitme deseydiniz gitmezdim" kaşlarını 'gerçekten mi?' Dermişcesine havaya kaldırdığında başımı salladım. JK : "Tamam en azından şimdi söylememe izin ver. Gitmeni istemiyorum hep benimle kal istiyorum..her dakika seni göreyim istiyorum Kabul ediyor musun bunu?" "Neden olmasın Jeon Jungkook" göz kırptım ve ondan ayrılıp arkamı döndüm. Tam kapıdan çıkacaktım ki- JK : "Çıkışta benimlesin itiraz kabul etmiyorum" "İtiraz etmeyecektim zaten" Sırıttım ve odadan çıkıp lavaboya doğru gitmeye başladım. Her ne kadar kendimden ödün vermemeye çalışıp, dik durmaya çalışsam da yanaklarımın beni boşa çıkardığının farkındaydım *The End* Like : 280 Abone: 4.125 Yorumlarda düşüncelerinizi yazınızz💞 sizce de çiftimiz çok tatlı değil mii
çookkk güzel olmuş şimdi neden bu kadar geç yazdığımı açıklayım tam yarısındayken beni aradılar kısa kesemedim ama yine de bu şaheseri okudum ZAFER BENİMDİRR
"Bay Jeon sizin gerek buradaki işiniz gerek diğer ikinci işiniz sebebiyle evraklarda yazılanlardan rahatlıkla anladığınızı düşünmüştüm fakat yanılmışım Hani ben size istifa verdim ya şuan özgürüm. Ve buradan toparlanıp gideceğim izninizle!" Sinirle önüme dönüp masadaki kalan eşyalarıda toparlarken kağıdın yırtılma sesini duymuş Bay Jeon'a bakmıştım Ş-şaka mıydı bu adam? Kağıdı resmen atomlarına varana kadar parçalıyor üzerindeki tek bir yazının bile görünmemesini sağlıyordu Ellerimi belime koyarak Bay Jeon'a yaklaştım "Siz..siz ne yapıyorsunuz şuan Bay Jeon?" JK : "Asıl sen ne yaptığını zannediyorsun? Ben sana fazla yüz vermişim iyice beni dinlemez oldun Ne bu tripler liseli aşıklar gibi? Neyse gördüğün gibi ben etrafta bir evrak göremiyorum asistan şimdi işine geri dön" "Pardon ama benden memlun olmadığınızı demin söylerken pek bir ciddiydiniz!" JK : "Laura beni delirtmeye çalışıyorsan başarmak üzeresin. Ama bence bunun üstüne çıkmaya gerek yok hadi güzelim işine" Odadan çıkmaya yeltendiğinde arkasından bağırdım çıkmadan "O evrağı yeniden yazıp getiriyorum Bay Jeon" JK : "İyi getir bakalım asistan bende seve seve kabul ederim" Dedi ve gülümseyip odadan çıktı. Seve seve kabul edersin demek kk~ ellerimi belime koydum ve sinirle güldüm. Bugün patronumun pek bir gıcıklığı üstündeydi Yeni bir kağıt aldım ve üzerine ; *İstifa Ediyorum* her birini büyük harflerle yazdım ve sonrasında odadan hızlıca çıkıp yan odaya yani Bay Jungkook'un odasına girdim İçeriye bedenim girdiğinde Bay Jungkook'un şaşkınlıkla kapıya baktığını gördüm. Normalde kapıyı , özellikle *Bay Jungkook'un* odasının kapısını kimse çalmadan giremezdi Kuralları geçtim kimse böyle bir şeye cesaret edemezdi. Ama ben şimdi nereden geldiğini bilmediğim yürek ve cesaretle yapmıştım JK : "Kapı çalma alışkanlığını ne ara kaybettin asistan? Beni gerçekten seni kovmam adına zorluyorsun" Dedi ve kıkırdayıp tabletine geri döndü. Bende sinirle derin bir nefes çektim ve masaya yaklaşıp kağıdı tabletin ekranı üzerine bıraktım Gözleri direkt olarak *İstifa ediyorum* yazısıyla buluşunca sıkıntılı gergin bir nefes çekti içine Eline kağıdı aldı ve işaretle orta parmağı arasında bana sallamaya başladı JK : "Sen ciddi misin?" "Hiç olmadığım kadar" sırıttı ve açık olan camdan elini sarkıttı. Y..yok artık? Kağıdı bunca yüksek kattan boşluğa bıraktığında şaşkınca baka kaldım ve yüksek boydan olan cama yaklaştım Dişlerim yanak içlerimi ısırırken neden şuan da bunları yaşıyorum diye sorgulamaya başlamıştım JK : "Asistan! Çok özür dilerim, elimden uçtu hadi git yenisini yaz da gel" Sakin olmalısın Laura..sakin olmalısın. Gıcıklığına yapıyordu bunu anla ve kendini tut. Ona döndüm ve yalandan gülümseyip odadan çıkmak adına kapıya doğru gittim. JK : "Bir dahakine kapıyı çal asistan" tepki vermeden kapıyı sertçe kapattım ve odama adımlayama başladım. Gerçekten bugün Bay Jungkook'un canı oyun istiyordu Ama görecek pes etmeyeceğim. Yeniden kağıda yazdım ve odasına kapıyı çalış girdim "Bay Jeon bu-" JK : "Şişt! Sessiz ol görüşme yapıyorum. Evet dinliyorum ben sizi" telefondan konuşmasına devam ederken gözlerimi sabırla kapatıp açtım odadan çıktım. Lena : "Bay Jeon'un bugün çok işi var heralde. Her dakika girip çıkıyorsun" evet..her şey bitti. Birde şirketin dedikoducusuna hesap vermem kaldı Canım patronum yetmiyordu çünkü. Şaka gibi birde cidden cevap vermemi bekliyor? "Yok canım ya beni çok özlüyormuş ondan..Tanrım ya tek tek gönder şunları bana" dedim ve sabır dileyip odama gittim. Arkamdan dediği bir iki şeyi de takmadım elbet Duvardaki asılı olan saate baktığımda birkaç dakika bekleyip gitmem gerektiğini düşündüm. Çünkü Bay Jeon telefon konuşmalarını uzatmayı sevmezdi .. "Bay Jeon evrak bu-" JK : "Laura üzgünüm şuan olmaz Jackson ile önemli bir konu hakkında konuşuyoruz" "Tamam siz konuşmaya devam edin bende masanıza bırakayım en azından" Dediğimde aniden "sakın" dedi. Kaşlarım çatılırken olduğum yerde kalakaldığımda masum, buruk bir gülümseme yüzüne vurdu JK : "Yani ortalık şuan çok karışık. Gereksizleri atarken seninkide arada gidebilir seni düşündüğümden dedim" "Beni bu denli düşünüyor olmanız gözlerimi yaşarttı" JK : "İyi bir patronum zaten sadece kıymetim bilinmiyor birileri tarafından" Tabiki son cümleyi vurgulayarak çok içten söyledi. Başımı *tamam* anlamında salladım ve odadan çıktım. Elbet bugün vereceğim ne kadar kaçabilir? .. "Bay Jeon" JK : "Bari toplantıya giderken tutuşturmaya çalışma elime Laura" dedi ve önden gitmeye başladı. Benim hareketsiz öylece olduğum yerde kaldığımı gören Bay Jungkook arkasına yani bana döndü JK : "Toplantıya normalde benden önce girmen gerektiği sözleşmede yazıyor ve sen şuan o kuralı çiğniyorsun. Ama merak etme bugünlük sesimi çıkarmayacağım" Gülümsedi ve cam kapıyı açıp içeriye girdi bende elbette arkasından .. JK : "Beni görmek istiyorsun heralde odadan çıkmadığına göre" "Burada kalıp siz boş olduğunuzda da vereceğim kağıdı" kağıdı gösterdim. Sakince bilgisayarını açtı ve oturduğu tekli deri sandalyeyi masaya yaklaştırdı JK : "Ama benim çalışırken dikkatim dağılır ve yanlışlıklar yaparım. Ee bunu hiç birimiz istemeyiz değil mi?" "Neden dikkatiniz dağılıyormuş ben burada oturunca?" masaya yaklaştığımda kravatını düzeltti ve boğazını temizleyip kapıyı gösterdi
JK : "Laura ..bak ben senden dosya istedim. Hadi nerede kaldı? Cidden seni kovacağım artık" "Benimde istediğim o ya" JK : "Büyük bir miktarla ama" he..sayıların sonunda bir sürü sıfır vardı ben bunu nasıl unuttum. Acımada yok bu adamda alır her şeyimi Tabiki saatlerdir yaptığım gibi yine çıktım odadan. Bende neden bu kadar inat ediyorsam...ama inatçı keçi olmak benim sorunum değil ya? Koltuğumda otururken vazgeçtim ve kağıdı yırtmaya başladım. Zaten neden biranda havalara girdim ki? İstesem de büyük bir meblağ ödemek zorundaydım ki.. Oda benim için baya zordu. Neyse en azından trip attım biraz da benim gibi harika bir asistanı kaybetme korkusu yaşadı böylece artık kıymetimi bilir beyefendi Kağıtları çöpe attım ve ayaklanıp Bay Jeon'un odasına gitmeye başladım. Güzeller güzeli defterim orada kaldı hemde günlük planın geri kalanını okumalıyım Kapıyı yavaşça çalıp içeriye girdiğimde ceketini çıkarmış gömleğinin kollarını kıvırmış olduğunu gördüm. Bu adam burada neden böyle şeyler yapıyor? Zaten gömleğininde üst kısımlarını düğümlememiş Aradaki *J* harfi dövmesi görünüyordu. Huh..Laura seni ne ilgilendirir işine odaklan artık, zaten sabahtan beri oturdun durdun Bay Jeon odaya girdiğimde bir şey diyecekti ki masanın üzerinde duran not defterimi almam ile dudakları geri kapandı. Son kaldığım sayfayı açtım ve masaya yaklaşıp kalemlikten güzel bir kalem aldım "Evet Bay Jeon günün geri kalanı biraz daha boş. Sadece çekimleri inceleyeceksiniz ben zaten onu size mail olarak atacağım Kısacası çok da acil değil. Bu sebeple işimiz bugün için bu kadar. Başka eklememi istediğiniz bir şey var mı?" JK : "Vazgeçtin sanırım istifadan?" "Evet. Zaten etmeyecektim istifa sadece sizin aklınız başınıza gelsin diye öyle yaptım " JK : "Neden benim aklımın başıma gelmesine ihtiyacı var asistan?" "Çünkü ne kadar harika bir asistana sahip olduğunuzu unutuyorsunuz arada. Hatırlatmak istedim bende" Sırıttı ve yavaşça ayağa kalkıp bana doğru gelmeye başladı. JK : "O halde...başarılı oldun. Çünkü sabah gerçekten o lanet kağıdı elime verirken sinirlendim güzelim" Dedi ve elini saçıma atıp önüme düşen kısmı kulağımın arkasına sakladı. "Aslında.." ona biraz daha yaklaştım ve gözlerinin derinliklerine bakmaya başladım. Evet şimdi ikimizde oyun istiyorduk "Gitme deseydiniz gitmezdim" kaşlarını 'gerçekten mi?' Dermişcesine havaya kaldırdığında başımı salladım. JK : "Tamam en azından şimdi söylememe izin ver. Gitmeni istemiyorum hep benimle kal istiyorum..her dakika seni göreyim istiyorum Kabul ediyor musun bunu?" "Neden olmasın Jeon Jungkook" göz kırptım ve ondan ayrılıp arkamı döndüm. Tam kapıdan çıkacaktım ki- JK : "Çıkışta benimlesin itiraz kabul etmiyorum" "İtiraz etmeyecektim zaten" Sırıttım ve odadan çıkıp lavaboya doğru gitmeye başladım. Her ne kadar kendimden ödün vermemeye çalışıp, dik durmaya çalışsam da yanaklarımın beni boşa çıkardığının farkındaydım *The End* Like : 280 Abone: 4.125 Yorumlarda düşüncelerinizi yazınızz💞 sizce de çiftimiz çok tatlı değil mii
^ By Sweet Kookie ^
🔗 Jeon Jungkook
🔗 Kim Laura
🌬 Oneshot - ÖZGÜN KONU‼️
•Mafya Patronuna Sinirlenip İşten Çıkmak İstediğinde İzin vermez•
Hikayeye geçelim ✍️ Lütfen Şarkıyla Dinleyinke
"Bay Jeon buyrun? Beni çağırmışsınız"
Bay Jungkook oturduğu tekli deri koltuğunda geriye dönmüş elinde kadehiyle camdan aşağıyı izliyordu
JK : "Baya bir geç kaldın"
"Kusura bakmayın. Bana bir ton gereksiz dosyayı bugüne tamamlamam için verdiniz bu yüzden geç kaldım"
Önüne yani bana taraf döndüğünde kaşı yukarı kalkmış benimle alayla konuşmaya başlamıştı
JK : "Laf da sokmaya başladın demek sonunda"
"Hayır efendim olur mu öyle şey sadece durumu açıklamak için şey ettim bende"
JK : "Neyse..neyse" dedi ve kadehi bırakıp hızlıca ayağa kalkıp elini pantolonun ön ceplerine soktu
Bana doğru yaklaşırken gözleri üzerime kaydı.
JK : "Üzerindeki siyah seni iyi göstermiş, yeni mi?"
Ne? Kıyafetim mi? Nerden aklına gelmişti şimdi. Gözlerimi bende üzerimde gezdirdiğim de gerçekten baya yakıştığını yeniden anlamıştım
"Bay Jeon bunu geçen de giymiştim aslında?"
JK : "Öylemi dikkat etmemişim" ha..birde diyor utanmadan ya
Gözlerimi sabırla kapayıp açtım
"Ee Bay Jeon beni neden çağırdınız?"
JK : "Sana verdiğim dosyaları eksik yapmışsın"
P-pardon? Ben..ben ve yanlış yapmak? Bu adam benimle dalga geçiyor olmalı
"Bay Jeon imkanı yok. Hepsini yaptıktan sonra en baştan kontrol ettim"
JK : "Demekki ya atladın ya da dikkat etmedin"
"Hayır hepsine tek tek baktım" Bunu dememle Bay Jeon bıkkın bir nefes verdi ve masaya doğru gidip diğer dosyalardan ayrı duran evrağı aldı
JK : "bakabilirsin" dedi ve evrağı uzattı. Hızlıca elinden alıp incelemeye başladığımda her maddeyi incelemeye başladığımda hiç bir sorunu hala göremediğimi fark ettim
"Bay Jeon..ben hala hiç bir şey göremiyorum"
JK : "Pff..acaba seni işe almasa mıydım?"
Kaşları mı kaldırarak anlamaz bakışlarla ona baktığımda başını sallamıştı. Sinirden dişlerimi dudağıma geçirirken o ise bu halime sırıtmaya başladı. Cidden Harika.
"Bunu beni işe aldıktan iki yıl sonramı fark söylüyorsunuz ?"
JK : "Malesef ki" demiş üzüntülü bir yüz ifadesi takınıp başını sallamıştı. Ben sana gösteririm Bay Jeon. Bu aralar zaten bir gariplik var bu adamda ama hadi hayırlısı
JK : "Neyse katlanıp hatalarını görmezden geleyim madem"
Büyük bir kibirle söylediği şeye karşın sinirle gülmüştüm. Fazla mı abartmıştı acaba şakayı? Yok yok şaka yapmıyordu
Hatta gayet mutluydu belli. Normalde somurtan yüzü asık adamın yerine bugün neşeli şu dolgun dudaklarını gülmek için kullanan bir adam gelmişti
"Öyle mi?" Sırıtarak masaya oturduğunda güldüm ve onun bana doğum günümde hediye ettiği not defterini masasına bıraktım. Hareketlerimi an be an izlerken Bay Jungkook'a biraz yaklaştım
"Bunu alıp benden sonra gelecek olan ve benden daha iyi olan asistanınıza verirsiniz artık"
Dedim ve odadan hızlıca çıktım. Canım patronum arkamdan anlamaz bakışlarla beni süzerken dediğim cümlenin anlamını zor bela anlamış arkamdan karşılıklı olan odama girmişti
JK : "Pardon? O da ne demekti?"
"Birazdan anlarsınız biraz bekleyin sadece"
masama gittiğimde aldığım büyük kağıda *istifa ediyorum* diye yazıp altına kısa kısa cümlelerle aklımdan uydurduğum olayları yazmaya başladım
Bay Jeon ise beni bekliyordu merakla. Kağıdı yazma işlemi bittiğinde kalemi masaya bıraktım ve kağıdı gidip Bay Jungkook'a uzattım
Elinde merakla alıp okumaya başladığında git gide kaşları çatılıyordu. Kıkırdadım ve takmamaya çalışarak çantamı toplamaya başladım
JK : "B-bana bak Laura! Napıyorsun?"
"Bay Jeon sizin gerek buradaki işiniz gerek diğer ikinci işiniz sebebiyle evraklarda yazılanlardan rahatlıkla anladığınızı düşünmüştüm fakat yanılmışım
Hani ben size istifa verdim ya şuan özgürüm. Ve buradan toparlanıp gideceğim izninizle!"
Sinirle önüme dönüp masadaki kalan eşyalarıda toparlarken kağıdın yırtılma sesini duymuş Bay Jeon'a bakmıştım
Ş-şaka mıydı bu adam? Kağıdı resmen atomlarına varana kadar parçalıyor üzerindeki tek bir yazının bile görünmemesini sağlıyordu
Ellerimi belime koyarak Bay Jeon'a yaklaştım
"Siz..siz ne yapıyorsunuz şuan Bay Jeon?"
JK : "Asıl sen ne yaptığını zannediyorsun? Ben sana fazla yüz vermişim iyice beni dinlemez oldun
Ne bu tripler liseli aşıklar gibi? Neyse gördüğün gibi ben etrafta bir evrak göremiyorum asistan şimdi işine geri dön"
"Pardon ama benden memlun olmadığınızı demin söylerken pek bir ciddiydiniz!"
JK : "Laura beni delirtmeye çalışıyorsan başarmak üzeresin. Ama bence bunun üstüne çıkmaya gerek yok hadi güzelim işine"
Odadan çıkmaya yeltendiğinde arkasından bağırdım çıkmadan
"O evrağı yeniden yazıp getiriyorum Bay Jeon"
JK : "İyi getir bakalım asistan bende seve seve kabul ederim"
Dedi ve gülümseyip odadan çıktı. Seve seve kabul edersin demek kk~ ellerimi belime koydum ve sinirle güldüm. Bugün patronumun pek bir gıcıklığı üstündeydi
Yeni bir kağıt aldım ve üzerine ;
*İstifa Ediyorum* her birini büyük harflerle yazdım ve sonrasında odadan hızlıca çıkıp yan odaya yani Bay Jungkook'un odasına girdim
İçeriye bedenim girdiğinde Bay Jungkook'un şaşkınlıkla kapıya baktığını gördüm. Normalde kapıyı , özellikle *Bay Jungkook'un* odasının kapısını kimse çalmadan giremezdi
Kuralları geçtim kimse böyle bir şeye cesaret edemezdi. Ama ben şimdi nereden geldiğini bilmediğim yürek ve cesaretle yapmıştım
JK : "Kapı çalma alışkanlığını ne ara kaybettin asistan?
Beni gerçekten seni kovmam adına zorluyorsun"
Dedi ve kıkırdayıp tabletine geri döndü. Bende sinirle derin bir nefes çektim ve masaya yaklaşıp kağıdı tabletin ekranı üzerine bıraktım
Gözleri direkt olarak *İstifa ediyorum* yazısıyla buluşunca sıkıntılı gergin bir nefes çekti içine
Eline kağıdı aldı ve işaretle orta parmağı arasında bana sallamaya başladı
JK : "Sen ciddi misin?"
"Hiç olmadığım kadar" sırıttı ve açık olan camdan elini sarkıttı. Y..yok artık? Kağıdı bunca yüksek kattan boşluğa bıraktığında şaşkınca baka kaldım ve yüksek boydan olan cama yaklaştım
Dişlerim yanak içlerimi ısırırken neden şuan da bunları yaşıyorum diye sorgulamaya başlamıştım
JK : "Asistan! Çok özür dilerim, elimden uçtu hadi git yenisini yaz da gel"
Sakin olmalısın Laura..sakin olmalısın. Gıcıklığına yapıyordu bunu anla ve kendini tut. Ona döndüm ve yalandan gülümseyip odadan çıkmak adına kapıya doğru gittim.
JK : "Bir dahakine kapıyı çal asistan" tepki vermeden kapıyı sertçe kapattım ve odama adımlayama başladım. Gerçekten bugün Bay Jungkook'un canı oyun istiyordu
Ama görecek pes etmeyeceğim. Yeniden kağıda yazdım ve odasına kapıyı çalış girdim
"Bay Jeon bu-"
JK : "Şişt! Sessiz ol görüşme yapıyorum. Evet dinliyorum ben sizi" telefondan konuşmasına devam ederken gözlerimi sabırla kapatıp açtım odadan çıktım.
Lena : "Bay Jeon'un bugün çok işi var heralde. Her dakika girip çıkıyorsun" evet..her şey bitti. Birde şirketin dedikoducusuna hesap vermem kaldı
Canım patronum yetmiyordu çünkü. Şaka gibi birde cidden cevap vermemi bekliyor?
"Yok canım ya beni çok özlüyormuş ondan..Tanrım ya tek tek gönder şunları bana" dedim ve sabır dileyip odama gittim. Arkamdan dediği bir iki şeyi de takmadım elbet
Duvardaki asılı olan saate baktığımda birkaç dakika bekleyip gitmem gerektiğini düşündüm. Çünkü Bay Jeon telefon konuşmalarını uzatmayı sevmezdi
..
"Bay Jeon evrak bu-"
JK : "Laura üzgünüm şuan olmaz Jackson ile önemli bir konu hakkında konuşuyoruz"
"Tamam siz konuşmaya devam edin bende masanıza bırakayım en azından"
Dediğimde aniden "sakın" dedi. Kaşlarım çatılırken olduğum yerde kalakaldığımda masum, buruk bir gülümseme yüzüne vurdu
JK : "Yani ortalık şuan çok karışık. Gereksizleri atarken seninkide arada gidebilir seni düşündüğümden dedim"
"Beni bu denli düşünüyor olmanız gözlerimi yaşarttı"
JK : "İyi bir patronum zaten sadece kıymetim bilinmiyor birileri tarafından"
Tabiki son cümleyi vurgulayarak çok içten söyledi. Başımı *tamam* anlamında salladım ve odadan çıktım. Elbet bugün vereceğim ne kadar kaçabilir?
..
"Bay Jeon"
JK : "Bari toplantıya giderken tutuşturmaya çalışma elime Laura" dedi ve önden gitmeye başladı. Benim hareketsiz öylece olduğum yerde kaldığımı gören Bay Jungkook arkasına yani bana döndü
JK : "Toplantıya normalde benden önce girmen gerektiği sözleşmede yazıyor ve sen şuan o kuralı çiğniyorsun.
Ama merak etme bugünlük sesimi çıkarmayacağım" Gülümsedi ve cam kapıyı açıp içeriye girdi bende elbette arkasından
..
JK : "Beni görmek istiyorsun heralde odadan çıkmadığına göre"
"Burada kalıp siz boş olduğunuzda da vereceğim kağıdı" kağıdı gösterdim. Sakince bilgisayarını açtı ve oturduğu tekli deri sandalyeyi masaya yaklaştırdı
JK : "Ama benim çalışırken dikkatim dağılır ve yanlışlıklar yaparım. Ee bunu hiç birimiz istemeyiz değil mi?"
"Neden dikkatiniz dağılıyormuş ben burada oturunca?" masaya yaklaştığımda kravatını düzeltti ve boğazını temizleyip kapıyı gösterdi
JK : "Laura ..bak ben senden dosya istedim. Hadi nerede kaldı? Cidden seni kovacağım artık"
"Benimde istediğim o ya"
JK : "Büyük bir miktarla ama" he..sayıların sonunda bir sürü sıfır vardı ben bunu nasıl unuttum. Acımada yok bu adamda alır her şeyimi
Tabiki saatlerdir yaptığım gibi yine çıktım odadan. Bende neden bu kadar inat ediyorsam...ama inatçı keçi olmak benim sorunum değil ya?
Koltuğumda otururken vazgeçtim ve kağıdı yırtmaya başladım. Zaten neden biranda havalara girdim ki? İstesem de büyük bir meblağ ödemek zorundaydım ki..
Oda benim için baya zordu. Neyse en azından trip attım biraz da benim gibi harika bir asistanı kaybetme korkusu yaşadı böylece artık kıymetimi bilir beyefendi
Kağıtları çöpe attım ve ayaklanıp Bay Jeon'un odasına gitmeye başladım. Güzeller güzeli defterim orada kaldı hemde günlük planın geri kalanını okumalıyım
Kapıyı yavaşça çalıp içeriye girdiğimde ceketini çıkarmış gömleğinin kollarını kıvırmış olduğunu gördüm. Bu adam burada neden böyle şeyler yapıyor? Zaten gömleğininde üst kısımlarını düğümlememiş
Aradaki *J* harfi dövmesi görünüyordu. Huh..Laura seni ne ilgilendirir işine odaklan artık, zaten sabahtan beri oturdun durdun
Bay Jeon odaya girdiğimde bir şey diyecekti ki masanın üzerinde duran not defterimi almam ile dudakları geri kapandı. Son kaldığım sayfayı açtım ve masaya yaklaşıp kalemlikten güzel bir kalem aldım
"Evet Bay Jeon günün geri kalanı biraz daha boş. Sadece çekimleri inceleyeceksiniz ben zaten onu size mail olarak atacağım
Kısacası çok da acil değil. Bu sebeple işimiz bugün için bu kadar. Başka eklememi istediğiniz bir şey var mı?"
JK : "Vazgeçtin sanırım istifadan?"
"Evet. Zaten etmeyecektim istifa sadece sizin aklınız başınıza gelsin diye öyle yaptım "
JK : "Neden benim aklımın başıma gelmesine ihtiyacı var asistan?"
"Çünkü ne kadar harika bir asistana sahip olduğunuzu unutuyorsunuz arada. Hatırlatmak istedim bende"
Sırıttı ve yavaşça ayağa kalkıp bana doğru gelmeye başladı.
JK : "O halde...başarılı oldun. Çünkü sabah gerçekten o lanet kağıdı elime verirken sinirlendim güzelim"
Dedi ve elini saçıma atıp önüme düşen kısmı kulağımın arkasına sakladı.
"Aslında.." ona biraz daha yaklaştım ve gözlerinin derinliklerine bakmaya başladım. Evet şimdi ikimizde oyun istiyorduk
"Gitme deseydiniz gitmezdim" kaşlarını 'gerçekten mi?' Dermişcesine havaya kaldırdığında başımı salladım.
JK : "Tamam en azından şimdi söylememe izin ver. Gitmeni istemiyorum hep benimle kal istiyorum..her dakika seni göreyim istiyorum
Kabul ediyor musun bunu?"
"Neden olmasın Jeon Jungkook" göz kırptım ve ondan ayrılıp arkamı döndüm. Tam kapıdan çıkacaktım ki-
JK : "Çıkışta benimlesin itiraz kabul etmiyorum"
"İtiraz etmeyecektim zaten"
Sırıttım ve odadan çıkıp lavaboya doğru gitmeye başladım. Her ne kadar kendimden ödün vermemeye çalışıp, dik durmaya çalışsam da yanaklarımın beni boşa çıkardığının farkındaydım
*The End*
Like : 280
Abone: 4.125
Yorumlarda düşüncelerinizi yazınızz💞 sizce de çiftimiz çok tatlı değil mii
@@Sweet_Kookieeinat = ben =boğa burcu
Şarkıyla hikayenin uyumluluğu ağpaaaağğğğ❤ aşk çok güzel olmuş
@@Suweyye_tae teşekkürlerr
4-5 dk önce okumadım daha hadi hayırlısı bence gene harika bişey geldi
çookkk güzel olmuş şimdi neden bu kadar geç yazdığımı açıklayım tam yarısındayken beni aradılar kısa kesemedim ama yine de bu şaheseri okudum ZAFER BENİMDİRR
Jehshwhwhw teşekkür ederimm
Çok Tatlıydı yaaa😍Cringe değil, itici degil ..Sonunda gercekten Tatlı bir hikayeyi tam tadında yazan biri 🤩Gerçekten severek okudum🧚🏻♀️💜
Artık utanmaya başlaıyorumm🙈
Kapak fotoğrafına ölmüşüm ❤️🔥
Bu ne güzelliktir Allah'ım
Laura benim karakterimi çalmış vermezse ölcek ama sorun şu ben aşka inanmıyorem
Sevgiye inan o haldee💞
Aşka inanıyorum ama aşık olmam çok kötü bişey :)
Peki ilk gelip hikaye yerini yorumları okumak
Neye odaklanmam gerektiğini unuttum
ayayaay assırı iyii veee kiralık aşk defne-ömer vibe aldjmmmm
Teşekkürlerr
Agagagagagaga çok güzel olmuşşş bayıldımmm ellerine emeğine sağlık💋
Teşekkülerr
@@Sweet_Kookiee rica ederim bebeğim❤️🩹
Döktürmüşsün güzel yazarım..
Teşekkür ederimm💞
🙌🏻
Sadist mafya lideri hizmetçisine âşık olur'un yeni bölümü ne zaman gelir
Yazıyorum şuan gelmeye yakın haber veririm tpden
hemennn geldimmm çabuk okumam lazmm
Ayy bu çok tatlıydı 😊
Teşekkürlerr
Takıntım gelemiyorum ki çok özledim sizi ama iyiyim okuyamıyorum bile 😭
HİCRANNN
İYİSİN DİMİİ NERDEYDİN ANLAT SAĞLIK SORUNLARI DEMİŞŞSİN NOLDU HİCRANN
DAHA GİTMİCEKSİN DİMİİİ!!!
@@Sweet_Kookiee midemde yara vardı tedavi oluyorum babamfa telf biseyler göirip kızdi neyse iyiyim gelmeye çalışırım 😚
@@yalnz740jin çok sevindim iyi olmanaa da artık eskisi gibi burda olmicaksın anlamına mı geliyo bu🥺
Tebrikler güzel bayan yeni bir abone kazandınız ❤🎉❤ hikaye çok güzel olmuş bebeğim ellerine sağlık ❤
Teşekkürler aramıza hoşgeldinn💞
@@Sweet_Kookiee hoşbuldum bebeğim ❤️ bişey sorabilirmiyim?
@@Yazıyorum-u2d tabi buyur?
@@Sweet_Kookiee sadists mafya hizmetçisine aşık olur ,serisinin devamı gelicekmi
Çok güzeldiii şarkı ile uyumuda mükemmeldi.
Teşekkürlerr
P2 gelmezse kan cikar-
😓
Aşırı iyiii elerine sağlık...💜
Teşekkürlerr
Şaka mı? Çok ii
Teşekkürlerr
Aağağa geldimmmm
Hgg
Cok iyi devamini bekliyorummm
Teşekkürlerr
Çok güzel olmuuş
Teşekkürlerr
Devamı...
"Bay Jeon sizin gerek buradaki işiniz gerek diğer ikinci işiniz sebebiyle evraklarda yazılanlardan rahatlıkla anladığınızı düşünmüştüm fakat yanılmışım
Hani ben size istifa verdim ya şuan özgürüm. Ve buradan toparlanıp gideceğim izninizle!"
Sinirle önüme dönüp masadaki kalan eşyalarıda toparlarken kağıdın yırtılma sesini duymuş Bay Jeon'a bakmıştım
Ş-şaka mıydı bu adam? Kağıdı resmen atomlarına varana kadar parçalıyor üzerindeki tek bir yazının bile görünmemesini sağlıyordu
Ellerimi belime koyarak Bay Jeon'a yaklaştım
"Siz..siz ne yapıyorsunuz şuan Bay Jeon?"
JK : "Asıl sen ne yaptığını zannediyorsun? Ben sana fazla yüz vermişim iyice beni dinlemez oldun
Ne bu tripler liseli aşıklar gibi? Neyse gördüğün gibi ben etrafta bir evrak göremiyorum asistan şimdi işine geri dön"
"Pardon ama benden memlun olmadığınızı demin söylerken pek bir ciddiydiniz!"
JK : "Laura beni delirtmeye çalışıyorsan başarmak üzeresin. Ama bence bunun üstüne çıkmaya gerek yok hadi güzelim işine"
Odadan çıkmaya yeltendiğinde arkasından bağırdım çıkmadan
"O evrağı yeniden yazıp getiriyorum Bay Jeon"
JK : "İyi getir bakalım asistan bende seve seve kabul ederim"
Dedi ve gülümseyip odadan çıktı. Seve seve kabul edersin demek kk~ ellerimi belime koydum ve sinirle güldüm. Bugün patronumun pek bir gıcıklığı üstündeydi
Yeni bir kağıt aldım ve üzerine ;
*İstifa Ediyorum* her birini büyük harflerle yazdım ve sonrasında odadan hızlıca çıkıp yan odaya yani Bay Jungkook'un odasına girdim
İçeriye bedenim girdiğinde Bay Jungkook'un şaşkınlıkla kapıya baktığını gördüm. Normalde kapıyı , özellikle *Bay Jungkook'un* odasının kapısını kimse çalmadan giremezdi
Kuralları geçtim kimse böyle bir şeye cesaret edemezdi. Ama ben şimdi nereden geldiğini bilmediğim yürek ve cesaretle yapmıştım
JK : "Kapı çalma alışkanlığını ne ara kaybettin asistan?
Beni gerçekten seni kovmam adına zorluyorsun"
Dedi ve kıkırdayıp tabletine geri döndü. Bende sinirle derin bir nefes çektim ve masaya yaklaşıp kağıdı tabletin ekranı üzerine bıraktım
Gözleri direkt olarak *İstifa ediyorum* yazısıyla buluşunca sıkıntılı gergin bir nefes çekti içine
Eline kağıdı aldı ve işaretle orta parmağı arasında bana sallamaya başladı
JK : "Sen ciddi misin?"
"Hiç olmadığım kadar" sırıttı ve açık olan camdan elini sarkıttı. Y..yok artık? Kağıdı bunca yüksek kattan boşluğa bıraktığında şaşkınca baka kaldım ve yüksek boydan olan cama yaklaştım
Dişlerim yanak içlerimi ısırırken neden şuan da bunları yaşıyorum diye sorgulamaya başlamıştım
JK : "Asistan! Çok özür dilerim, elimden uçtu hadi git yenisini yaz da gel"
Sakin olmalısın Laura..sakin olmalısın. Gıcıklığına yapıyordu bunu anla ve kendini tut. Ona döndüm ve yalandan gülümseyip odadan çıkmak adına kapıya doğru gittim.
JK : "Bir dahakine kapıyı çal asistan" tepki vermeden kapıyı sertçe kapattım ve odama adımlayama başladım. Gerçekten bugün Bay Jungkook'un canı oyun istiyordu
Ama görecek pes etmeyeceğim. Yeniden kağıda yazdım ve odasına kapıyı çalış girdim
"Bay Jeon bu-"
JK : "Şişt! Sessiz ol görüşme yapıyorum. Evet dinliyorum ben sizi" telefondan konuşmasına devam ederken gözlerimi sabırla kapatıp açtım odadan çıktım.
Lena : "Bay Jeon'un bugün çok işi var heralde. Her dakika girip çıkıyorsun" evet..her şey bitti. Birde şirketin dedikoducusuna hesap vermem kaldı
Canım patronum yetmiyordu çünkü. Şaka gibi birde cidden cevap vermemi bekliyor?
"Yok canım ya beni çok özlüyormuş ondan..Tanrım ya tek tek gönder şunları bana" dedim ve sabır dileyip odama gittim. Arkamdan dediği bir iki şeyi de takmadım elbet
Duvardaki asılı olan saate baktığımda birkaç dakika bekleyip gitmem gerektiğini düşündüm. Çünkü Bay Jeon telefon konuşmalarını uzatmayı sevmezdi
..
"Bay Jeon evrak bu-"
JK : "Laura üzgünüm şuan olmaz Jackson ile önemli bir konu hakkında konuşuyoruz"
"Tamam siz konuşmaya devam edin bende masanıza bırakayım en azından"
Dediğimde aniden "sakın" dedi. Kaşlarım çatılırken olduğum yerde kalakaldığımda masum, buruk bir gülümseme yüzüne vurdu
JK : "Yani ortalık şuan çok karışık. Gereksizleri atarken seninkide arada gidebilir seni düşündüğümden dedim"
"Beni bu denli düşünüyor olmanız gözlerimi yaşarttı"
JK : "İyi bir patronum zaten sadece kıymetim bilinmiyor birileri tarafından"
Tabiki son cümleyi vurgulayarak çok içten söyledi. Başımı *tamam* anlamında salladım ve odadan çıktım. Elbet bugün vereceğim ne kadar kaçabilir?
..
"Bay Jeon"
JK : "Bari toplantıya giderken tutuşturmaya çalışma elime Laura" dedi ve önden gitmeye başladı. Benim hareketsiz öylece olduğum yerde kaldığımı gören Bay Jungkook arkasına yani bana döndü
JK : "Toplantıya normalde benden önce girmen gerektiği sözleşmede yazıyor ve sen şuan o kuralı çiğniyorsun.
Ama merak etme bugünlük sesimi çıkarmayacağım" Gülümsedi ve cam kapıyı açıp içeriye girdi bende elbette arkasından
..
JK : "Beni görmek istiyorsun heralde odadan çıkmadığına göre"
"Burada kalıp siz boş olduğunuzda da vereceğim kağıdı" kağıdı gösterdim. Sakince bilgisayarını açtı ve oturduğu tekli deri sandalyeyi masaya yaklaştırdı
JK : "Ama benim çalışırken dikkatim dağılır ve yanlışlıklar yaparım. Ee bunu hiç birimiz istemeyiz değil mi?"
"Neden dikkatiniz dağılıyormuş ben burada oturunca?" masaya yaklaştığımda kravatını düzeltti ve boğazını temizleyip kapıyı gösterdi
JK : "Laura ..bak ben senden dosya istedim. Hadi nerede kaldı? Cidden seni kovacağım artık"
"Benimde istediğim o ya"
JK : "Büyük bir miktarla ama" he..sayıların sonunda bir sürü sıfır vardı ben bunu nasıl unuttum. Acımada yok bu adamda alır her şeyimi
Tabiki saatlerdir yaptığım gibi yine çıktım odadan. Bende neden bu kadar inat ediyorsam...ama inatçı keçi olmak benim sorunum değil ya?
Koltuğumda otururken vazgeçtim ve kağıdı yırtmaya başladım. Zaten neden biranda havalara girdim ki? İstesem de büyük bir meblağ ödemek zorundaydım ki..
Oda benim için baya zordu. Neyse en azından trip attım biraz da benim gibi harika bir asistanı kaybetme korkusu yaşadı böylece artık kıymetimi bilir beyefendi
Kağıtları çöpe attım ve ayaklanıp Bay Jeon'un odasına gitmeye başladım. Güzeller güzeli defterim orada kaldı hemde günlük planın geri kalanını okumalıyım
Kapıyı yavaşça çalıp içeriye girdiğimde ceketini çıkarmış gömleğinin kollarını kıvırmış olduğunu gördüm. Bu adam burada neden böyle şeyler yapıyor? Zaten gömleğininde üst kısımlarını düğümlememiş
Aradaki *J* harfi dövmesi görünüyordu. Huh..Laura seni ne ilgilendirir işine odaklan artık, zaten sabahtan beri oturdun durdun
Bay Jeon odaya girdiğimde bir şey diyecekti ki masanın üzerinde duran not defterimi almam ile dudakları geri kapandı. Son kaldığım sayfayı açtım ve masaya yaklaşıp kalemlikten güzel bir kalem aldım
"Evet Bay Jeon günün geri kalanı biraz daha boş. Sadece çekimleri inceleyeceksiniz ben zaten onu size mail olarak atacağım
Kısacası çok da acil değil. Bu sebeple işimiz bugün için bu kadar. Başka eklememi istediğiniz bir şey var mı?"
JK : "Vazgeçtin sanırım istifadan?"
"Evet. Zaten etmeyecektim istifa sadece sizin aklınız başınıza gelsin diye öyle yaptım "
JK : "Neden benim aklımın başıma gelmesine ihtiyacı var asistan?"
"Çünkü ne kadar harika bir asistana sahip olduğunuzu unutuyorsunuz arada. Hatırlatmak istedim bende"
Sırıttı ve yavaşça ayağa kalkıp bana doğru gelmeye başladı.
JK : "O halde...başarılı oldun. Çünkü sabah gerçekten o lanet kağıdı elime verirken sinirlendim güzelim"
Dedi ve elini saçıma atıp önüme düşen kısmı kulağımın arkasına sakladı.
"Aslında.." ona biraz daha yaklaştım ve gözlerinin derinliklerine bakmaya başladım. Evet şimdi ikimizde oyun istiyorduk
"Gitme deseydiniz gitmezdim" kaşlarını 'gerçekten mi?' Dermişcesine havaya kaldırdığında başımı salladım.
JK : "Tamam en azından şimdi söylememe izin ver. Gitmeni istemiyorum hep benimle kal istiyorum..her dakika seni göreyim istiyorum
Kabul ediyor musun bunu?"
"Neden olmasın Jeon Jungkook" göz kırptım ve ondan ayrılıp arkamı döndüm. Tam kapıdan çıkacaktım ki-
JK : "Çıkışta benimlesin itiraz kabul etmiyorum"
"İtiraz etmeyecektim zaten"
Sırıttım ve odadan çıkıp lavaboya doğru gitmeye başladım. Her ne kadar kendimden ödün vermemeye çalışıp, dik durmaya çalışsam da yanaklarımın beni boşa çıkardığının farkındaydım
*The End*
Like : 280
Abone: 4.125
Yorumlarda düşüncelerinizi yazınızz💞 sizce de çiftimiz çok tatlı değil mii
@@Sweet_Kookiee yok aşkom ben part 2 den bahsettim
Hikayelerine bayılıyorum ❤❤❤❤❤
Teşekkür ederimm
@@Sweet_Kookiee rica ederim😘💕😘💕
Ee?
İlkkkk
Tebrikler🎉
Olkkkk
Tebrikss🎉
41saniye öncee
6 saniyeyle ben
son günlerde okuduğum hikayelerin en iyilerinden biri galiba
Teşekkürlerr
@@Sweet_Kookiee rica ederimm