Rezerv Yapı Alanları: Tapulara El Konulacak mı?

Поделиться
HTML-код
  • Опубликовано: 16 окт 2024
  • 09.11.2023 tarihli ve 32364 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “7471 Afet Riski
    Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun
    Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun kabul edilmesiyle birlikte
    rezerv yapı alanı kapsamının oldukça genişletildiği görülmektedir. 6306 sayılı kanunun
    tanımlar maddesinde yer alan tanıma göre rezerv yapı alanları “Bu Kanun uyarınca
    gerçekleştirilecek uygulamalarda (…)kullanılmak üzere, TOKİ’nin veya İdarenin talebine bağlı
    olarak veya resen Bakanlıkça belirlenen alanları” şeklinde tanımlanmış olup yapılan kanun
    değişikliği ile “yeni yerleşim yeri olarak” ifadesi tanımdan kaldırılmıştır. Böylece yeni veya
    var olan yerleşim alanları rezerv yapı alanı olarak belirlenebilecek olup rezerv yapı tespitiyle
    ilgili olarak neredeyse bütün kısıtlamalar ortadan kalkmıştır.
    Yine aynı kanun değişikliği kapsamında özel mülkiyetteki taşınmazların rezerv
    yapı alanı olarak tespitinin talep edilebilmesi için “arsa metrekaresinin %30 u veya değerinin
    dönüşüm projeleri özel hesabına kaydedilmek üzere Başkanlığa verilmesi” şeklinde düzenleme
    yapılmıştır. Bu düzenlemeden her ne kadar rezerv yapı tanımından “yeni yerleşim” ibaresi
    çıkarılmış olsa da amacın kentsel dönüşüm ve riskli alanlara yönelik olduğu, özel mülkiyete
    tabi alanlarda rezerv yapı tespiti talebi için arsa payının belli bir miktarının kentsel dönüşüm
    için verileceği sonucuna varılmaktadır.
    Kanun gerekçesine bakıldığında ise uygulamada mahkemelerce “rezerv yapı tespiti
    işleminin” -taşınmazların rezerv yapı olarak ilan edilebilmesi için meskûn alanlar dışında
    olması gerekliliğine dikkat çekerek - iptaline yönelik kararların verildiği belirtilmiştir. Rezerv
    yapının yerleşik alanlarda da ilan edilebileceği düşüncesiyle hareket edilerek uygulamadaki
    idari işlemin iptali davalarının önüne geçilebilmesi amacıyla bu düzenlemenin yapıldığı ifade
    edilmektedir.
    Rezerv yapı alanı ile ilgili olarak belirtmek gerekir ki; hali hazırda mevcut olan ve afet
    riski altında bulunmayan yapıların rezerv yapı ilan edilmesi halinde Anayasa ile güvence altına
    alınan mülkiyet hakkının ihlalinin gerçekleşeceği kuşkusuzdur. Her ne kadar yukarıda özel
    mülkiyete konu taşınmazların rezerv yapı tespiti için talep edilmesi gerektiği belirtilse de
    idarenin bu alanlarda resen rezerv yapı tespiti yapabileceği ihtimali bulunmaktadır.
    Kanun değişikliğinin özellikle idarenin takdir yetkisini arttırdığı, kamuoyunda da
    bilinmezliklere yol açtığı açıkça ortadır. Bu nedenle 6306 Sayılı Kanun’un uygulanması
    hakkında yeni bir yönetmeliğin hazırlanması zaruri olup buna ilişkin çalışmaların sürdüğü
    bilinmektedir.
    #rezervyapıalanı #kentseldönüşüm #avukat #gayrimenkul
    Twitter: / muratezcan
    Instagram: / avmuratezcan
    RUclips: / avmurattezcan
    Facebook: / murat.tezcan.7
    Linkedin: / muratezcan

Комментарии • 69