İçerikçi-anlatımcı okur deyince kendimi bir sorguladım da aklıma yine Proust geldi:) Biri bana sorsa Kayıp Zamanın İzinde nin ne anlattığını cevap veremem. Ama uzun uzun kelimelerin ve cümlelerin sizi ardına takıp sürüklediğini, betimlemelerin gücünü, müthiş gözlem yeteneği ile kişileri ve olayları somut hale getirdiğini, beş duyunuzu nasıl harekete geçirdiğini hatta ağzınıza madlen çikolatanın tadının geldiğini söyleyebilirim.. Raskolnikov canımız ciğerimiz, anti kahraman sevme nedenim kendisi sanırım, sonuçta ilk tanıştığım anti kahraman kendisidir:) Karakterlerle çok sık kavga ederim, iş küfre kadar gider ama sırf karakteri sevmedim diye kitabı sevmemezlik yapmam. Anlatım da benim için önemli. Sevmediğim, beğenmediğim, onaylamadığım karakterlerin ve olayların olduğu bir kitabı üslubundan dolayı sevebiliyorum. Uzun ama güzel ve faydalı bir videoydu, teşekkürler...
Öncelikle katkınız için teşekkür ediyorum. Yorumunuzdan anladığım kadarıyla içerikçi okurdan anlatımcı okura doğru bir dönüşüm mevcut. Tabii ki bu ikisinin de bir arada olduğu okurları da tanıdım zamanla. Kayıp Zamanın İzinden serisi benim için fazlasıyla zorlu ve yorucu bir okuma yolculuğu olmuştu. Bu seri için de ayrıca bir video çekmek istiyorum. İçeriği ne kadar yorucu olursa olsun sonuçta kullanılan anlatım dili ve çevirinin harikuladeliği bana geçen yıl yedi kitabı da okutturmuştu.
faydalı bir video olmuş Turhan Bey emeğinize sağlık. Bazen kitap soranlara bir şeyler anlatınca spoiler verme diye heyecana kapılıyorlar, dediğiniz gibi ikinci tarz okuyucular spoiler ile uğraşmaz ki. Nasıl anlatmış ona bakar. Yeni videolarını merakla bekliyoruz.
Çok teşekkür ederim. Harika bir içerik olmuş, ayrıca anlatım tarzınızı da çok beğendim. Çok sık yorum yazmam yılda bir kere, onu da şimdi kullanıyorum.. Ben faydalandım ağzınıza sağlık..
Güzel içerik ve yararlı bilgiler için teşekkürler. Sizin ürettiğiniz gibi nitelikli içerikler ile bilinçli okur olmak artık çok kolay, bundan 10 hatta 5 yıl önce aldığım kitapların çoğu çöp çıktı ve yolumu yeni buldum edebiyat dünyasında 😊
Hocam binbir gece masallarını inceleme konusu yapar mısınız, masal geleneği, geleneksel-modern-post modern masallar ve yetişkinler için masal önerileri gibi bir videonuz olursa harika olur bence. Teşekkür ederiz çok bilgilendirici bir yayındı.
Çok isterim de Binbir Gece Masalları YKY çevirisinde 8 kitap, Delta baskısı üç bin küsür sayfa. Ben bir eserin tam metinini okumadan kesinlikle inceleme videosu çekmiyorum. Ondandır ki daha sırası var.
Merhabalar Sena Hanım. Güzel yorumunuz için çok teşekkür ederim. "Yazım tarzları"ndan kastınız tam olarak nedir? Rica etsem biraz daha açabilir misiniz? Bilinç akışı gibi anlatım teknikleri mi, büyülü gerçekçilik ya da post-modernizm gibi edebiyatın alt türleri mi? Yoksa bunların dışında başka bir şey mi isteğiniz?
Modern edebiyatla birlikte gelişen, anlatım teknikleri açısından en zoru olan ve okurları da fazlasıyla hırpalayan "bilinç akışı" tekniğini bu pazar ki videoda sizin için anlatayım.
Turhan Bey Türk Edebiyati'nda Bekir Yıldız diye zamanında çok okunan bir ya:ar vardı. Neden kimse bahsetmiyor, görmezden geliniyor? Bence kendi üslubuyla üstünde durulması değerlendirilmesi gereken bir yazar. Siz ne düşünüyorsunuz?
Tüm sanat dallarında olduğu gibi edebiyatta da dönemsellik önemli bir konu. Toplumcu/Sosyalist Gerçekçilik bir dönem edebiyatımızın başat akımıydı. Bu akım içerisinde yazan kimi yazarlar geleceğe kaldı, kimileriyse yaşadıkları dönemdeki popülaritelerini zaman geçtikçe kaybettiler. Bekir Yıldız da bunlardan biri. Bunu her dönem görebiliyoruz. Günümüze kalıp kalmaması konusu da yazarın verdiği eserlerin kalitesinden çok kendilerini gelecek zamana taşıyacak unsurların yer alıp almamasıyla ilişkili. Örneğin yine aynı dönem ve akımdan Yaşar Kemal, Orhan Kemal, Fakir Baykurt gibi yazarların eserleri günümüze taşındı. Bu durum günümüz için de geçerli. Yazarlar olarak hepimizin eserleriyle geleceğe kalma isteği var ama acaba hangimiz kalabilecek. Bu sorunun cevabını vermek kolay değil. Yazarın Reşo Ağa kitabı kütüphanemde mevcut. Gelecekte belki bu kitaba video çekebilirim eğer yeterli seviyede görürsem.
Kitapların hafızamızdaki kalıcılığını arttırmak için neler yapılabilir Turhan bey ya da böyle bir şey gerekli midir ? Yoksa Schopenhauer’in dediği gibi okuduğumuz şeylerin zihnimizi beslemesi yeterli midir ?
Sizin gibi değerli okurlar sayesinde benim için de yeni video içeriği fikirleri doğuyor. Sorunuz için kısmet olursa yakın bir zamanda video çekip yayınlayacağım. Fakat sorunuza kısa da olsa bir yanıt vermek isterim. kitabın yazıldığı dönem, yazarın hayatı ve edebi üslubu, bu kitapta aslında ne anlatmak istediği ve nasıl anlattığı gibi konularla ilgilenmek ve mümkünse de kitap okuma gruplarıyla birlikte tartışıp değerlendirmek okuma sürecinizi zenginleştirecektir. Ve bu sayede çok daha fazla bir kazanım elde edeceksiniz.
Turhan Yıldırım Cevabınız için çok teşekkür ediyorum,çekeceğiniz videoyu da merakla bekliyorum.Kanaldaki diğer videolarınızı da zevkle izledim,başarılar diliyorum.
İçerikçi-anlatımcı okur deyince kendimi bir sorguladım da aklıma yine Proust geldi:) Biri bana sorsa Kayıp Zamanın İzinde nin ne anlattığını cevap veremem. Ama uzun uzun kelimelerin ve cümlelerin sizi ardına takıp sürüklediğini, betimlemelerin gücünü, müthiş gözlem yeteneği ile kişileri ve olayları somut hale getirdiğini, beş duyunuzu nasıl harekete geçirdiğini hatta ağzınıza madlen çikolatanın tadının geldiğini söyleyebilirim..
Raskolnikov canımız ciğerimiz, anti kahraman sevme nedenim kendisi sanırım, sonuçta ilk tanıştığım anti kahraman kendisidir:) Karakterlerle çok sık kavga ederim, iş küfre kadar gider ama sırf karakteri sevmedim diye kitabı sevmemezlik yapmam. Anlatım da benim için önemli. Sevmediğim, beğenmediğim, onaylamadığım karakterlerin ve olayların olduğu bir kitabı üslubundan dolayı sevebiliyorum. Uzun ama güzel ve faydalı bir videoydu, teşekkürler...
Öncelikle katkınız için teşekkür ediyorum. Yorumunuzdan anladığım kadarıyla içerikçi okurdan anlatımcı okura doğru bir dönüşüm mevcut. Tabii ki bu ikisinin de bir arada olduğu okurları da tanıdım zamanla. Kayıp Zamanın İzinden serisi benim için fazlasıyla zorlu ve yorucu bir okuma yolculuğu olmuştu. Bu seri için de ayrıca bir video çekmek istiyorum. İçeriği ne kadar yorucu olursa olsun sonuçta kullanılan anlatım dili ve çevirinin harikuladeliği bana geçen yıl yedi kitabı da okutturmuştu.
Madeleine de Proust çikolata değil yalnız 😀😅
7:37 'den sonra on izlemden cikip video icerigine girip "like" mi verdim. Paylasim icin tesekkurler
Videoyu izlediğiniz için ben teşekkür ederim.
faydalı bir video olmuş Turhan Bey emeğinize sağlık. Bazen kitap soranlara bir şeyler anlatınca spoiler verme diye heyecana kapılıyorlar, dediğiniz gibi ikinci tarz okuyucular spoiler ile uğraşmaz ki. Nasıl anlatmış ona bakar. Yeni videolarını merakla bekliyoruz.
Çok teşekkür ederim güzel sözlerin için. Anlatıma önem veren okur yolunda ilerlemek gerekir diye düşünüyorum aynı şekilde.
Güzel bir edebiyat kanalı. Başarıların daim olsun.saygilarimla
Çok teşekkür ederim.
Çok teşekkür ederim. Harika bir içerik olmuş, ayrıca anlatım tarzınızı da çok beğendim. Çok sık yorum yazmam yılda bir kere, onu da şimdi kullanıyorum.. Ben faydalandım ağzınıza sağlık..
Çok teşekkürler. Olabildiğince dolu içerikler üretmeye çalışıyorum. Videolarımı izlediğiniz için ben teşekkür ederim.
Güzel içerik ve yararlı bilgiler için teşekkürler. Sizin ürettiğiniz gibi nitelikli içerikler ile bilinçli okur olmak artık çok kolay, bundan 10 hatta 5 yıl önce aldığım kitapların çoğu çöp çıktı ve yolumu yeni buldum edebiyat dünyasında 😊
Ben teşekkür ederim. Birçok okurun başına geliyor bu durum. Önemli olan doğru yolu bulabilmekte.
Hocam binbir gece masallarını inceleme konusu yapar mısınız, masal geleneği, geleneksel-modern-post modern masallar ve yetişkinler için masal önerileri gibi bir videonuz olursa harika olur bence. Teşekkür ederiz çok bilgilendirici bir yayındı.
Çok isterim de Binbir Gece Masalları YKY çevirisinde 8 kitap, Delta baskısı üç bin küsür sayfa. Ben bir eserin tam metinini okumadan kesinlikle inceleme videosu çekmiyorum. Ondandır ki daha sırası var.
Merhaba,öncelikle emeğinize sağlık çok yararlı bir video olmuş. Yazım tarzları ile ilgili bir video çekmeyi düşünür müsünüz? Sevgiler ☺️
Merhabalar Sena Hanım. Güzel yorumunuz için çok teşekkür ederim. "Yazım tarzları"ndan kastınız tam olarak nedir? Rica etsem biraz daha açabilir misiniz? Bilinç akışı gibi anlatım teknikleri mi, büyülü gerçekçilik ya da post-modernizm gibi edebiyatın alt türleri mi? Yoksa bunların dışında başka bir şey mi isteğiniz?
Turhan Yıldırım Merhaba, ben teşekkür ederim. Videoda bahsettiğiniz anlatım tekniklerini kast etmiştim, anlaşılır olmamış .Kusura bakmayın ☺️
Modern edebiyatla birlikte gelişen, anlatım teknikleri açısından en zoru olan ve okurları da fazlasıyla hırpalayan "bilinç akışı" tekniğini bu pazar ki videoda sizin için anlatayım.
@@turhanyildirim Şimdiden çok teşekkür ederim, merakla bekliyor olacağım. :)
Güzel, devam
Turhan Bey Türk Edebiyati'nda Bekir Yıldız diye zamanında çok okunan bir ya:ar vardı. Neden kimse bahsetmiyor, görmezden geliniyor? Bence kendi üslubuyla üstünde durulması değerlendirilmesi gereken bir yazar. Siz ne düşünüyorsunuz?
Tüm sanat dallarında olduğu gibi edebiyatta da dönemsellik önemli bir konu. Toplumcu/Sosyalist Gerçekçilik bir dönem edebiyatımızın başat akımıydı. Bu akım içerisinde yazan kimi yazarlar geleceğe kaldı, kimileriyse yaşadıkları dönemdeki popülaritelerini zaman geçtikçe kaybettiler. Bekir Yıldız da bunlardan biri. Bunu her dönem görebiliyoruz. Günümüze kalıp kalmaması konusu da yazarın verdiği eserlerin kalitesinden çok kendilerini gelecek zamana taşıyacak unsurların yer alıp almamasıyla ilişkili. Örneğin yine aynı dönem ve akımdan Yaşar Kemal, Orhan Kemal, Fakir Baykurt gibi yazarların eserleri günümüze taşındı. Bu durum günümüz için de geçerli. Yazarlar olarak hepimizin eserleriyle geleceğe kalma isteği var ama acaba hangimiz kalabilecek. Bu sorunun cevabını vermek kolay değil. Yazarın Reşo Ağa kitabı kütüphanemde mevcut. Gelecekte belki bu kitaba video çekebilirim eğer yeterli seviyede görürsem.
Felsefe kitaplarını nasıl okumamız lazımdı yani bu video da ağlattığınız şeyleri felsefe kitaplarını okurken yapabilirmiyim
Felsefe kitaplarını tek seferde değil de bölüm bölüm, ara ara okumakta fayda var.
Kitapların hafızamızdaki kalıcılığını arttırmak için neler yapılabilir Turhan bey ya da böyle bir şey gerekli midir ? Yoksa Schopenhauer’in dediği gibi okuduğumuz şeylerin zihnimizi beslemesi yeterli midir ?
Sizin gibi değerli okurlar sayesinde benim için de yeni video içeriği fikirleri doğuyor. Sorunuz için kısmet olursa yakın bir zamanda video çekip yayınlayacağım. Fakat sorunuza kısa da olsa bir yanıt vermek isterim. kitabın yazıldığı dönem, yazarın hayatı ve edebi üslubu, bu kitapta aslında ne anlatmak istediği ve nasıl anlattığı gibi konularla ilgilenmek ve mümkünse de kitap okuma gruplarıyla birlikte tartışıp değerlendirmek okuma sürecinizi zenginleştirecektir. Ve bu sayede çok daha fazla bir kazanım elde edeceksiniz.
Turhan Yıldırım Cevabınız için çok teşekkür ediyorum,çekeceğiniz videoyu da merakla bekliyorum.Kanaldaki diğer videolarınızı da zevkle izledim,başarılar diliyorum.
Nazik yorumunuz için teşekkür ederim. Keyifli kitap okumaları diliyorum.
@@turhanyildirim tartışacak grup bulabilsek keşke.
Kitap okuma kulüpleriyle ilgili video çekmiştim. Bu konu için ona bir göz atabilirsiniz: ruclips.net/video/bqUYudJ8J-w/видео.html
Gerçekten benim gibi karaktere (arka planda yazara) kızıp kitabı bırakan varmış
Keşke öyle okumasanız.