Boş Sokak - Ajda Pekkan Ülkenin 1968 tarihli ilk klibi ‘Boş Sokak’; Kendi müzik tarihimiz kadar sinema tarihimiz, hatta sinematografik yapısıyla tüm dünya klip tarihinde önemli ve ayrıcalıklı bir yerde bulunduğu gibi öncesi ve sonrasıyla ilginç bir hikayenin de ortasında kalıyor. Klibin yönetmeni ve senaristi İlham Filmer , Lale film kurucusu Cemil Filmer ile Sabahat Filmer’in oğludur ki hikayeleri Halide Edip Adıvar’la birlikte hareket ettikleri yıllara ve Atatürk’e yaptıkları film gösterimlerine uzanıyor. Produktörü ise aynı zamanda söz yazarı ve dönemin önemli radyo dj’yi ve Ajda Pekkan’ın da plak yapımcısı Fecri Ebcioğlu dur . İlham Filmer Güzel Sanatlar Akademisi Mimarlık Bölümü mezunu, İtalya, Almanya ve İngiltere'de sinema eğitimi aldıktan sonra baba şirketi Lale Film Stüdyosu'nda yöneticilik yapıyor. Fecri Ebcioğlu ise bulunduğu Amerika’da TV ve DJ'lik kurslarına devam edip ülkeye döndükten sonra radyo DJ’liği , söz yazarlığı derken özellikle son üç yıldır müzik dünyasına kazandırdığı Ajda Pekkan’la birlikte meşhur bir müzik prodüktörüdür. Ebcioğlu aynı zamanda dönemin filmlerinin de müziklerini hazırlamaktadır. . Bu filmler arasında Metin Erksan’ın 4 önemli filminin olması çekeceği ‘Boş Sokak’ klibindeki Metin Erksan etkisini belirler. İkilinin buluşması daha önce değilse klibin çekildiği 1968 tarihinde Lale film stüdyolarında gerçekleşmiş olmalı. Metin Erksan bu tarihte ‘Kuyu’ filmini Lale film hesabına çekmektedir. Filmin müziklerini aslında daha önce çalıştığı Fecri Ebcioğlu değil; bu sefer temaya uygun müziklendirmesiyle bu filim ile birlikte bağlama virtiözü olarak ün yapacak Orhan Gencebay çalmaktadır.. Ancak Ebcioğlu’nun Metin Erksan ve camiaya yakınlığı dolayısıyla studyoyu ziyaret ettiği ve İlham Filmer ile tanışdığı düşünülebilir Pekkan 2 yıl önce ‘İki yabancı ‘ plağının kazandığı başarıyla Zeki Müren’li Maksim ile birlikte şarkıcılığını kanıtlamış artık sinemaya dönmek istememektedir. Öte yandan kitlelere ulaşmanın tek yolu hala budur. Dönem ülkede ilk televizyon yayını yapma faaliyetlerinin de başladığı bir dönemdir . Batıda çok sonraları klip olarak adlandırılacak müzik filmleri çekilmektedir. Ancak Türkiye’de yayın henüz başlamadığı için böyle bir ‘klib’in sinemalar dışında gösterilecek bir mecrası yoktur. Ebcioğlu belli ki başlayacak yayınları da hesap ederek sanatçısı Pekkan’la bu alana içerik üretmeyi ; Filmer de çektiği birkaç belgeselden sonra farklı bir işin yönetmenliğini denemek istemiş olabilirler; 1968'de çekilen klip Tv yayınlarına henüz 3 yıl olduğuna göre sadece sinemalarda filim öncesi gösterilmiş de olabilir. Ancak müzikal tarihimizde bir yer edinmemiş. ‘Film noir (kara film)’ dilinde çekilen klip belki de siyah beyaz filmciliğin sonuna denk gelindiği için de seyircinin ilgisiyle buluşamaz. Ekibin neyi hedeflediyi meçhul olsa da hep birlikte çok avangard ve tam olarak ‘unique’ bir işe imza atmışlar. Pekkan Udo Jürgens'ten adapte şarkı ile ikinci büyük çıkışını yapar ama klibin bunda etkisi kuşkulu, zira şarkı kendi gücüyle ve bu yıl Pekkan’ın son kez ‘misafir oyuncu ‘ olarak ilk kez renkli göründüğü sahnede yine bu şarkıyı seslendirmesiyle çok sevilecektir. Bu anlamda yerini bulmayan klip bir yerlerde senelerce unutulur, ortaya çıktığı birkaç yıldır da önemi anlaşılamaz. Oysaki ‘Boş Sokak’ ülkenin bağımsız olarak çekilen ilk müzik klibidir. Bu klipten daha önce sayabileceğimiz birkaç çalışma daha vardır ancak bunlar bağımsız değildirler. 1965 yılında çekilen Gönül Turgut’un seslendirdiği Mühür Gözlüm şarkısına yapılan çekimler Turkey; ‘the birge’ adlı İngilizler tarafından çekilen 19 dakikalık belgeselin sonunda yer alır. Yine dönemin müzikli sinema filmlerinde bazı sahneler klip gibi kurgulanır.. Bunlardan bu formata en uygunu yine Pekkan’ın Zeki Müren’le oynadığı ‘Düğün gecesi’ filminde birlikte düet yaptıkları ‘İki yabancı’ şarkısının yer aldığı sahnelerdir. (Klipleri yorumlara eklemiş olacağım .) Fakat ‘Boş Sokak’ bu öneminin dışında sinematografik çekim ve kurgusuyla da , müzik tarihimizle birlikte sinema tarihi için de dünyada da ayrıcalıklı bir yere sahip görünüyor. Bu dönemler Beatles başta olmak üzere batıda klipler çekiliyordur fakat ‘Boş Sokak’ bunlardan farklı olarak , bir şarkıya çekilmesine rağmen ağız senkronu olmadan , doğrudan Ajda Pekkan’ın oyunculuğu ile kotarılır; Pekkan şarkıyı söylemez , duygusunu bakışlarıyla verir ve tüm sinema kariyerinin en iyi oyunculuğunu gösterir. (Batıdaki bu dönemi bilenler konuyla ilgili katkı sağlarsa sevinirim) Klip bu yanıltıcı dilinden dolayı da ortaya çıktığı 5 yıldan bu yana Pekkan’ın çeşitli filmlerinden derleme zannedilip bir kolaj klip muamelesi görür ve önemi kavranamaz. Klibin çekim ve kurgusu; Ebcioğlu ve Filmer’in Metin Erksan hayranlığı ve tanışıklıklarıyla ondan etkilenmiş olduklarını gösteriyor. Tek tek her planın ayrı çalışıldığı , çok özenli ışığı , Ajda’nın oyunculuğu ile erksanvari bir atmosfer kurulmuş klip gerçekten başarılı. Zaman bu yöntem için henüz erkendir bir daha uzun yıllar sonra İzzet Öz 'ün çekeceği kliplere kadar tekrar edilmeyecektir. Yarım asırdan fazladır günyüzüne çıkmayı bekleyen klip belki şimdi izleyenlere hoş bir sürpriz olabilir. EDİT: TRT yayınları bu yıl 31 Ocak 1968'de başlar. Bir arkadaşım klibi seyrettiğini hatırladı. Fecri Ebcioğlu 'nun Perşembe günleri sunduğu bir canlı yayını vardır. Pekkan da sıklıkla konuk olur ve programı birlikte sunarlar. Bu klip de ilk kez orda yayınlanıyor. Sinemalarda da yayınlanıp yayınlanmadığı belli değil
@@skinnypotato4452 Anlamadığınız şu. Bu klibin 'restore' edilmeye ihtiyacı yok . Zaten yıpranmamış pırıl pırıl ilk kaynaktan aktarılmış. Çekim dili 'art noir' yani siyah beyaz filmciliğinin en usta dili. Bu dönemde renkli çekim başlamış olmasına rağmen yaratıcıları bunu özellikle siyah beyaz çekiyorlar ve kare kare ışığı için çalışmış oldukları görünüyor. Bunu izlerken fark edersiniz nasıl gölgeden gölgeye çekim yaptıkları. Sizin buna müdahele etmeniz orjinal bir tabloya badana yapmaya benzer, hasar verir, yaratıcılarına da saygısızlık etmiş olursunuz. Biraz bilgi ve sorumluluk lütfen . Başka cevap vermiycem, akıllı olan anlar.
@@oiamuzik sanırım film cekimi hakkında hicbir fikriniz yok. Bir film neredeyse 8k aktarılcak kadar detay icerirken neden 240p, bulanık bir goruntuye bakalım? zaten orjinal film coktan yok olmustur bile TRT muzik bile facebookta bulunan o klibi koymus.
60 larda dedem severmiş 70 lerde babam 80 lerde büyük abim 90 larda ben 2000 lerde çoçuklara devrettik artık soy ağacımız dinlemiş bu kadının şimdi torunlarda
1969 yılında izledim. İTÜ deneme yayınlarını izliyorduk. Karlı karlı gösterse de çok ilginçti ve bu şarkıyı çok mu çok beğenmiştim. Hala severim ve görüntüler gözümün önünde. Fecri Ebcioğlu'nun da sesi kulağımda.
Orijinalinin The Music Played olduğunu sayenizde keşfettim 😊 Bu tarz duygu yoğunluğu olan nostaljik şarkı önerileriniz var mı acaba? Ben bu şarkıyı tesadüfen keşfettim ve çok beğendim. Bu tarzda daha çok şarkı keşfetmek isterim
Cilla Black: You are my world Matt Monroe: All of a sudden Sol Rea: If we were free (kimler geldi kimler geçti 🤗) Engelbert Humperdick: Spanish Eyes.. İyi dinlemeler beyefendi, güzel günlerde..
@@ankaradabirgezgin3157 Orijinali Udo Jürgens'indir (1967), Matt Monroe (1968) degil. Alguien Canto olarak da bilinir ama (bence) Udo'nun Almanca yorumu daha dramatik, ozellikle piyanoyla. Bakin: Udo Jürgens - Was ich dir sagen will
Şarkının orijinali Avusturyalı Alman sanatçı Udo Jürgens - Was Ich Dir Sagen Will (1967) şarkısıdır. Boş Sokak ise şarkının İngilizce coverı olan Matt Monro - The Music Played (1968) ile Türkçe'ye aranje edilmiştir.
Pekkan daha sonra Fransa'daki ilk yıllarında Udo Jürgens'in başka bir şarkısı 'Der grosse Abschied'i de hem orjinal dili almanca hem de türkçe okur. Almancası Almanya'da plak olarak yayınlanır. Türkçesi 'kim derdi ki' uzun süre elde kalır sonra sadece Fransa'da 'Mediterane' plağının arka yüzünde gün yüzüne çıkar, Türkiye'de yayınlanmaz. Teşekkür ederim yorumunuz için
'Telefondayım'ı bilmiyorum. Gönül Turgut'un 'Mühür Gözlüm''ü kanalımızda seyredebilirsiniz. O bundan önce ama bir belgeselde yer alıyor. Ayrıca bu dönemlerden Semiramis Pekkan'ın vitrin mankenini oynadığı bir Erkan Özerman klibi varmış yeni öğrendiğim, kimbilir belki ortaya çıkar. .
Şarkının bu versiyonu, streaming platformlarında bulunabilen kayıtlarındakinden farklı. Bu versiyonun tam olarak hangi albümde yer aldığını bilen var mı?
Parça 45’lik plakta ve sonrasında albümde yer aldı. Fakat sanırım onlar aynı version . Bu version sadece bu klipte kullanıldı diye biliyorum. Ama emin değilim. Eve dönünce dinleyeceğim
Kim ne derse desin, Gözünaydım 45’lik versiyonları ayrıdır. Hancı, Veda Etmem, Ne varsa bende var’ın farklı versiyonları var benim bildiklerim. Muhtemelen siz de biliyorsunuzdur, burdan okuyacak olanlara söylüyorum
Boş Sokak - Ajda Pekkan
Ülkenin 1968 tarihli ilk klibi ‘Boş Sokak’;
Kendi müzik tarihimiz kadar sinema tarihimiz, hatta sinematografik yapısıyla tüm dünya klip tarihinde önemli ve ayrıcalıklı bir yerde bulunduğu gibi öncesi ve sonrasıyla ilginç bir hikayenin de ortasında kalıyor.
Klibin yönetmeni ve senaristi İlham Filmer , Lale film kurucusu Cemil Filmer ile Sabahat Filmer’in oğludur ki hikayeleri Halide Edip Adıvar’la birlikte hareket ettikleri yıllara ve Atatürk’e yaptıkları film gösterimlerine uzanıyor.
Produktörü ise aynı zamanda söz yazarı ve dönemin önemli radyo dj’yi ve Ajda Pekkan’ın da plak yapımcısı Fecri Ebcioğlu dur .
İlham Filmer Güzel Sanatlar Akademisi Mimarlık Bölümü mezunu, İtalya, Almanya ve İngiltere'de sinema eğitimi aldıktan sonra baba şirketi Lale Film Stüdyosu'nda yöneticilik yapıyor.
Fecri Ebcioğlu ise bulunduğu Amerika’da TV ve DJ'lik kurslarına devam edip ülkeye döndükten sonra radyo DJ’liği , söz yazarlığı derken özellikle son üç yıldır müzik dünyasına kazandırdığı Ajda Pekkan’la birlikte meşhur bir müzik prodüktörüdür.
Ebcioğlu aynı zamanda dönemin filmlerinin de müziklerini hazırlamaktadır. . Bu filmler arasında Metin Erksan’ın 4 önemli filminin olması çekeceği ‘Boş Sokak’ klibindeki Metin Erksan etkisini belirler.
İkilinin buluşması daha önce değilse klibin çekildiği 1968 tarihinde Lale film stüdyolarında gerçekleşmiş olmalı.
Metin Erksan bu tarihte ‘Kuyu’ filmini Lale film hesabına çekmektedir. Filmin müziklerini aslında daha önce çalıştığı Fecri Ebcioğlu değil; bu sefer temaya uygun müziklendirmesiyle bu filim ile birlikte bağlama virtiözü olarak ün yapacak Orhan Gencebay çalmaktadır..
Ancak Ebcioğlu’nun Metin Erksan ve camiaya yakınlığı dolayısıyla studyoyu ziyaret ettiği ve İlham Filmer ile tanışdığı düşünülebilir
Pekkan 2 yıl önce ‘İki yabancı ‘ plağının kazandığı başarıyla Zeki Müren’li Maksim ile birlikte şarkıcılığını kanıtlamış artık sinemaya dönmek istememektedir. Öte yandan kitlelere ulaşmanın tek yolu hala budur.
Dönem ülkede ilk televizyon yayını yapma faaliyetlerinin de başladığı bir dönemdir . Batıda çok sonraları klip olarak adlandırılacak müzik filmleri çekilmektedir. Ancak Türkiye’de yayın henüz başlamadığı için böyle bir ‘klib’in sinemalar dışında gösterilecek bir mecrası yoktur.
Ebcioğlu belli ki başlayacak yayınları da hesap ederek sanatçısı Pekkan’la bu alana içerik üretmeyi ; Filmer de çektiği birkaç belgeselden sonra farklı bir işin yönetmenliğini denemek istemiş olabilirler;
1968'de çekilen klip Tv yayınlarına henüz 3 yıl olduğuna göre sadece sinemalarda filim öncesi gösterilmiş de olabilir. Ancak müzikal tarihimizde bir yer edinmemiş.
‘Film noir (kara film)’ dilinde çekilen klip belki de siyah beyaz filmciliğin sonuna denk gelindiği için de seyircinin ilgisiyle buluşamaz.
Ekibin neyi hedeflediyi meçhul olsa da hep birlikte çok avangard ve tam olarak ‘unique’ bir işe imza atmışlar.
Pekkan Udo Jürgens'ten adapte şarkı ile ikinci büyük çıkışını yapar ama klibin bunda etkisi kuşkulu, zira şarkı kendi gücüyle ve bu yıl Pekkan’ın son kez ‘misafir oyuncu ‘ olarak ilk kez renkli göründüğü sahnede yine bu şarkıyı seslendirmesiyle çok sevilecektir.
Bu anlamda yerini bulmayan klip bir yerlerde senelerce unutulur, ortaya çıktığı birkaç yıldır da önemi anlaşılamaz.
Oysaki ‘Boş Sokak’ ülkenin bağımsız olarak çekilen ilk müzik klibidir.
Bu klipten daha önce sayabileceğimiz birkaç çalışma daha vardır ancak bunlar bağımsız değildirler.
1965 yılında çekilen Gönül Turgut’un seslendirdiği Mühür Gözlüm şarkısına yapılan çekimler Turkey; ‘the birge’ adlı İngilizler tarafından çekilen 19 dakikalık belgeselin sonunda yer alır.
Yine dönemin müzikli sinema filmlerinde bazı sahneler klip gibi kurgulanır.. Bunlardan bu formata en uygunu yine Pekkan’ın Zeki Müren’le oynadığı ‘Düğün gecesi’ filminde birlikte düet yaptıkları ‘İki yabancı’ şarkısının yer aldığı sahnelerdir. (Klipleri yorumlara eklemiş olacağım .)
Fakat ‘Boş Sokak’ bu öneminin dışında sinematografik çekim ve kurgusuyla da , müzik tarihimizle birlikte sinema tarihi için de dünyada da ayrıcalıklı bir yere sahip görünüyor.
Bu dönemler Beatles başta olmak üzere batıda klipler çekiliyordur fakat ‘Boş Sokak’ bunlardan farklı olarak , bir şarkıya çekilmesine rağmen ağız senkronu olmadan , doğrudan Ajda Pekkan’ın oyunculuğu ile kotarılır;
Pekkan şarkıyı söylemez , duygusunu bakışlarıyla verir ve tüm sinema kariyerinin en iyi oyunculuğunu gösterir.
(Batıdaki bu dönemi bilenler konuyla ilgili katkı sağlarsa sevinirim)
Klip bu yanıltıcı dilinden dolayı da ortaya çıktığı 5 yıldan bu yana Pekkan’ın çeşitli filmlerinden derleme zannedilip bir kolaj klip muamelesi görür ve önemi kavranamaz.
Klibin çekim ve kurgusu; Ebcioğlu ve Filmer’in Metin Erksan hayranlığı ve tanışıklıklarıyla ondan etkilenmiş olduklarını gösteriyor.
Tek tek her planın ayrı çalışıldığı , çok özenli ışığı , Ajda’nın oyunculuğu ile erksanvari bir atmosfer kurulmuş klip gerçekten başarılı.
Zaman bu yöntem için henüz erkendir bir daha uzun yıllar sonra İzzet Öz 'ün çekeceği kliplere kadar tekrar edilmeyecektir.
Yarım asırdan fazladır günyüzüne çıkmayı bekleyen klip belki şimdi izleyenlere hoş bir sürpriz olabilir.
EDİT: TRT yayınları bu yıl 31 Ocak 1968'de başlar.
Bir arkadaşım klibi seyrettiğini hatırladı. Fecri Ebcioğlu 'nun Perşembe günleri sunduğu bir canlı yayını vardır. Pekkan da sıklıkla konuk olur ve programı birlikte sunarlar. Bu klip de ilk kez orda yayınlanıyor. Sinemalarda da yayınlanıp yayınlanmadığı belli değil
isterseniz birkac tane daha ornek atabilirim butun klibi restore etmek icin ugrasacagim...
@@skinnypotato4452 Anlamadığınız şu. Bu klibin 'restore' edilmeye ihtiyacı yok . Zaten yıpranmamış pırıl pırıl ilk kaynaktan aktarılmış. Çekim dili 'art noir' yani siyah beyaz filmciliğinin en usta dili. Bu dönemde renkli çekim başlamış olmasına rağmen yaratıcıları bunu özellikle siyah beyaz çekiyorlar ve kare kare ışığı için çalışmış oldukları görünüyor. Bunu izlerken fark edersiniz nasıl gölgeden gölgeye çekim yaptıkları. Sizin buna müdahele etmeniz orjinal bir tabloya badana yapmaya benzer, hasar verir, yaratıcılarına da saygısızlık etmiş olursunuz. Biraz bilgi ve sorumluluk lütfen . Başka cevap vermiycem, akıllı olan anlar.
@@oiamuzik sanırım film cekimi hakkında hicbir fikriniz yok. Bir film neredeyse 8k aktarılcak kadar detay icerirken neden 240p, bulanık bir goruntuye bakalım? zaten orjinal film coktan yok olmustur bile TRT muzik bile facebookta bulunan o klibi koymus.
@@oiamuzik bari az ededbiyat yapıp gozlugunuzu takıpta konusaydınız saygilar.
Bu detaylı açıklamalarınız için çok teşekkürler. Gerçekten klibin ne kadar değerli olduğu anlaşılıyor.
"İlk" deyince sonrasında Ajda Pekkan diyeceksin. Canım Ajda'm. Her yönüyle bir star!
60 larda dedem severmiş 70 lerde babam 80 lerde büyük abim 90 larda ben 2000 lerde çoçuklara devrettik artık soy ağacımız dinlemiş bu kadının şimdi torunlarda
Aynen öyle. Çocuktum Ajda vardı. İhtiyar oldum 😂 ama o hep genç. Hiç biri onun kadar sevilmedi. Kimler geldi kimler geçti.
Daha bir ay olmadı ayyildiz da tanıştım benden genç
1969 yılında izledim. İTÜ deneme yayınlarını izliyorduk. Karlı karlı gösterse de çok ilginçti ve bu şarkıyı çok mu çok beğenmiştim. Hala severim ve görüntüler gözümün önünde. Fecri Ebcioğlu'nun da sesi kulağımda.
Ne güzel bir hatıra. Bizimle paylaştığınız için çok teşekkür ederiz
Keşke eski hali gelsin ajda pekkan eski günler 1968
Yaşlandıkça gençleşen kadın , Ajda Pekkan 🙏
Bu şarkı bu yorum, eleştirmek beğenmemek ne haddimize. Mükemmel demek yetersiz kalır, boşuna süperstar demediler ki
Bir hazine bulmuş gibiyim! İnanamıyorum. Ajda'nın o yıllara ait gerçek bir klibi. Paha biçilmez değerde! Paylaştığınız için teşekkürler!
Pazartesiyi ,düşünmeden biraz mola,,💫💫✨ Start 🎤,Boş ,Sokak ,🍷Ajda ,Pekkan💐💞
🤗🎶💕
Çok güzel eski sarkilar Ajda Pekkan gerçekten süper 💫🌟 iyiki İnternet çıkmış yoksa bu çocukluğumun sarkilarini bulamazdim 🌷🤗
Hey gidi gençlik
O boşa kalan sokağın çocuklarına selam olsun...
Teşekkürler çok güzel bir nostaljik klip paylaştığın için. Ajda her hali ile büyülüyor insanı.
Bugün hep bu şarkıyı dinleyeceğim,,, anlaşılan ,.😌çok iyi geliyor SüperSTAR☺️😅🙏🏻🪔🌟✨💫Ajda Pekkan.🖤
Yaşayan Efsane
Harikulade 🤌🏻🌑⭐🌟✨💫🤱🏻
Sözleriyle, müziğiyle dört dörtlük bir parça❤️
Matt Monroe.. The Music Played... Ajda, cansın, bir tanesin, yerin kolay kolay dolmaz. ❤️❤️❤️
Orijinalinin The Music Played olduğunu sayenizde keşfettim 😊 Bu tarz duygu yoğunluğu olan nostaljik şarkı önerileriniz var mı acaba? Ben bu şarkıyı tesadüfen keşfettim ve çok beğendim. Bu tarzda daha çok şarkı keşfetmek isterim
Cilla Black: You are my world
Matt Monroe: All of a sudden
Sol Rea: If we were free (kimler geldi kimler geçti 🤗)
Engelbert Humperdick: Spanish Eyes.. İyi dinlemeler beyefendi, güzel günlerde..
@@ankaradabirgezgin3157 Orijinali Udo Jürgens'indir (1967), Matt Monroe (1968) degil. Alguien Canto olarak da bilinir ama (bence) Udo'nun Almanca yorumu daha dramatik, ozellikle piyanoyla. Bakin: Udo Jürgens - Was ich dir sagen will
Lokman hekim olumsuzlugu. Ajdaya asilamis. Hakkiyla isini yapiyor seviyoruz...🎼🎶🎶🎶🎙
Biz yaşlandık dinlerken be 😊😊😊
Oldukça başarılı...
Dedin geldik Arame... Ekşi..
Şarkının orijinali Avusturyalı Alman sanatçı Udo Jürgens - Was Ich Dir Sagen Will (1967) şarkısıdır. Boş Sokak ise şarkının İngilizce coverı olan Matt Monro - The Music Played (1968) ile Türkçe'ye aranje edilmiştir.
Pekkan daha sonra Fransa'daki ilk yıllarında Udo Jürgens'in başka bir şarkısı 'Der grosse Abschied'i de hem orjinal dili almanca hem de türkçe okur. Almancası Almanya'da plak olarak yayınlanır. Türkçesi 'kim derdi ki' uzun süre elde kalır sonra sadece Fransa'da 'Mediterane' plağının arka yüzünde gün yüzüne çıkar, Türkiye'de yayınlanmaz. Teşekkür ederim yorumunuz için
Fakat ,Neyazık ki Sokak Boştu🕵🏻♀️
Bir de bu klip gibi Gönül turgut telefondayım yine klibi vardı kaldırmışlar :(
'Telefondayım'ı bilmiyorum. Gönül Turgut'un 'Mühür Gözlüm''ü kanalımızda seyredebilirsiniz. O bundan önce ama bir belgeselde yer alıyor. Ayrıca bu dönemlerden Semiramis Pekkan'ın vitrin mankenini oynadığı bir Erkan Özerman klibi varmış yeni öğrendiğim, kimbilir belki ortaya çıkar. .
Kesin vardı 2-3 yıl önce bununla aynı anda yüklenmişti ama sonra silmişler onu ;o da cok güzeldi umarım tekrar cıkar
🙏👍❤️
Şarkının bu versiyonu, streaming platformlarında bulunabilen kayıtlarındakinden farklı.
Bu versiyonun tam olarak hangi albümde yer aldığını bilen var mı?
Parça 45’lik plakta ve sonrasında albümde yer aldı. Fakat sanırım onlar aynı version . Bu version sadece bu klipte kullanıldı diye biliyorum. Ama emin değilim. Eve dönünce dinleyeceğim
45'lik ve LP kaydı aynı, bu parçanın erken dönem versiyonu, daha sonra plak için yeniden okumuş. dolayısı ile bu kayıt sadece bu bantta yer alıyor.
@@Denis-fy2lm Bu versiyon diğerlerine göre daha duygusaldır. Ne yazık ki bu versiyonu hiçbir zaman bir kayıtta yayınlamadılar.
@@SeruHaru Söz konusu Ajda olunca, bir nefes fark için plak alınır. Daha kim bilir ne okumaları vardır. Sürpriz şeyler çıkmaya devam ediyor bakalım.
Kim ne derse desin, Gözünaydım 45’lik versiyonları ayrıdır. Hancı, Veda Etmem, Ne varsa bende var’ın farklı versiyonları var benim bildiklerim. Muhtemelen siz de biliyorsunuzdur, burdan okuyacak olanlara söylüyorum
👏🏻👏🏻👏🏻👏🏻👏🏻la la la lalalala☺️🍷🪷
divaa
Fakat ne yazik'ki, sokak boştu.
Ah Ajda ah doğal halinde kalsaydın daha iyi olurdu.
keske biri restore etse
Pırıl pırıl zaten, nesi restore olsun
@@oiamuzik nesi piril piril sokak gorunmuyo bile
@@civciv415 yıpranmayla ilgili değil, çekimin kendisi öyle
☑️🍷🪷🖼️
oynıyan yazmışlar oynayan yazacaklarına lol
Osmanlıca'dan kalan eski yazılışı. Öyle de telafuz edilirdi. 70 'lerde bırakmış olmalıyız.
427 sk