eskiden oynadığınız Heavo Ho adlı bir oyun vardı hayatımda hiç gülmediğim kadar gülmüştüm başlıktaki fotoğrafı görünce direkt aklıma geldi çok sevindim, seviliyorsunuz
Sosyal medyada oyun reklamlarında özellikle yanlış seçeneği seçip oyunu kaybederler ve izleyene kriz geçirtirler ya, tam olarak öyle izledik, keyifliydi ama sağolun kriz geçirttiniz
53:25 bu oyun,Cehennem göz görmemiş kulak duymamış ten hissetmemiş Azaplarla dolu bir yer,dünyada ki Tüm insanların çektiği çilenin tümü toplansa Cehennemdeki birinin çektiği azabın bir saniyesi etmez.
43:39 adak kurbanını ile ilgili: Kur’ân’da değişik yerlerde; verilen sözde durulması, ahde ve akitlere bağlı kalınması (el-Mâide, 5/1; el-İsrâ, 17/34), Allah’a verilen sözün tutulması (en-Nahl, 16/91) emredilir ve yapılan adakların yerine getirilmesi istenir. Ayrıca kişinin yaptığı adağa uygun davranması iyi kulların vasıfları arasında sayılır (el-İnsân, 76/7). Hz. Peygamber (s.a.s.) de Allah’a itaat kabilinden adakların yerine getirilmesini emretmiş, Allah’a isyan veya masiyet kabilinden olan konularda adakta bulunulmamasını, şâyet bulunulmuşsa buna uyulmamasını istemiştir (Buhârî, Eymân, 28, 31 [6696, 6700]; Müslim, Nezir, 8 [1641]). Bu itibarla kişinin gerçekleşmesini istediği bir şey için kurban adağında bulunması hâlinde o şeyin gerçekleşmesine bağlı olarak adağını yerine getirmesi gerekir. Yapılan bir adaktan vazgeçilmesi adak yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz. Ancak adak maddî imkânı gerektiren türden ise kişi bu adağı maddî imkânı müsait olduğunda yerine getirir. Din İşleri Yüksek Kurulu 12.07.2017
1:31:17 Sırat köprüsü hakkında:Ebu Said el Hudrî'nin rivayetinde Peygamberimiz (asm) şöyle buyuruyor: "Mahşerde muhakeme ve muhasebe işlerinden sonra Cehennemin üzerinde bir köprü (Sırat) kurulur. Allah şefaate izin verir. (Mü'minler) 'Ya Allah selamet ver, selamet ver, diye dua eder durur.' 'Ya Rasulallah, köprü nedir?' diye sorulduğunda; 'Kaypak ve kaygan bir yoldur. Orada; kancalar, çengeller ve Necidde bilen sa'dan denilen sert dikencikler gibi dikenler vardır. Mü'minler amellerine göre kimi göz açıp kapayıncaya kadar, kimi şimşek gibi, kimi rüzgar gibi, kimi kuş gibi, kimi iyi cins yarış atları gibi, kimi deve gibi süratle geçerler. Mü'minlerden kimi sapasağlam kurtulur. Kimi de tırmalanmış (hafif yaralı) olarak salıverilir. Kimileri de cehennem ateşi içerisine dökülür.'" (Buhari, Müslim, Tirmizi'den naklen Mansur Ali Nasıf, Tâc, V, 394-395). Ebu Hureyre, Peygamberimiz (asm)'den şöyle rivayet ediyor: "Cehennemin ortasına sırat (köprüsü) kurulur. Oradan peygamberlerden ümmetleri ile beraber geçenlerin ilki ben olacağım. Peygamberlerden başka o gün kimse konuşamaz, peygamberlerin sözleri de 'Ey Allah'ım, kurtar kurtar.' olur." (Buhari ve Müslim'den naklen, Tâc, V, 377-378). Ebû Sa'id el-Hudri'nin rivayet ettiğine göre, Sırat köprüsü, kıldan ince, kılıçtan keskindir. Sırat'ın uzunluğu bin senelik yokuş, bin senelik iniş ve bin senelik de düzlüktür. Bu mesafe bazı insanlar için olacaktır. Her bir kimsenin bu mesafeyi geçmesi, amelleri ile orantılı bir zamanda olacaktır. (Mansur Ali Nasıf, Tâc, V.394; Acluni, Keşfül-Hafa, II, 31). Bazı ulemâya göre Sırat'ın kıldan ince, kılıçtan keskin olduğuna dair rivayetler, bu köprünün üzerinden geçmenin pek müşkil ve zor olduğundan kinayedir. Mü'minlerin Sırat'ın üzerinden çabuk geçip geçmemeleri, onların haramlara yönelip yönelmemelerine bağlıdır. Kalbine haram işleme düşüncesi gelip de ondan hemen yüz çevirip uzaklaşan kimseler Sırat'tan çabuk geçecektir. Sırat üzerinde her bir mü'minin yalnız kendisinin faydalanacağı bir nûru vardır. Bu nurdan başkası faydalanamayacaktır. Kimse, başka bir kimsenin nûru içerisinde gidemeyecektir. Nurunun intişarı nisbetinde her bir mü'mini Sırat geniş veya dar olacaktır. Sırat'ın genişliği hadd-i zatında bir ve aynı olduğu halde, üzerlerinden geçenlerin nurları nisbetinde kimisine ince ve sıkıcı, kimisine enli, rahat ve hoş görünecektir. Yüce Allah şöyle buyurur: "Ey iman edenler, günahlarınıza samimi bir tövbe ile Allah'a dönün! Umulur ki Rabbiniz, sizin kötülüklerinizi örter. Peygamberi ve onunla birlikte iman edenleri utandırmayacağı günde Allah sizi içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokar. Çünkü onların nurları önlerinden ve yanlarından koşar da, 'Ey Rabbimiz, nurumuzu tamamla, bizi bağışla; muhakkak sen her şeye kadirsin.' derler." (Tahrim, 66/8). Bu âyette, mü'minlerin nurlarından kastedilen, iman ve amelleriyle husûle gelen nurlardır. Özellikle bu nurları Sırat üzerinde onları yedip götürecek ve selamete çıkaracaktır. Münafıklar, karanlıkta kaldıkça mü'minler "Rabbimiz, nurumuzu söndürüp de bizi de kâfirler ve münafıklar gibi karanlıkta bırakma! Varacağımız yere kadar nurumuzu devam ettir ki, bu nurla sevinelim, karanlıkta kalıp perişan olmayalım." derler: "O gün (sıratta) münafık erkeklerle münafık kadınlar, mü'minlere, bizi bekleyin, nurunuzdan bir parça ışık alalım, derler. Onlara, dönün arkanıza da bir nur arayın, denilir. Nihayet, onların arasına, bir kapısı olan ve içinde rahmet ve dışında azab bulunan bir sur çekilir." (Hadid, 57/13). Allah Teâlâ yine şöyle buyurur: "Sizlerden hiçbir kimse yoktur ki oraya (cehenneme) uğramamış olsun. Bu, Rabbin için kesinleşmiş bir hükümdür. Sonra biz, iman edip kötülüklerden sakınanları kurtarırız. Zalimleri de diz üstü çökmüş olarak orada bırakırız." (Meryem, 19/71-72). Bir rivayete göre cennetlik mü'minlerin cehenneme uğramaları, üzerindeki sırattan geçmelerinden ibarettir. Herkes bu köprüye gelecek ve cehenneme girecek olanlar da buradan gireceklerdir. Mü'minlerin cennete yollarının cehennemden geçmesindeki hikmet; sevinçlerinin fazlalaşması ve kurtuldukları için şükürlerinin artması ve kâfirlerin üzüntülerinin çoğalmasıdır. Çünkü dünyada düşman saydıkları mü'minlerin kurtulması, kendilerinin cehenneme atılmaları, kâfirler için azab üzerine azab olacaktır. Mutezile'nin çoğu ve Kadi Abdulcebbâr el-Hemedâni (ö. 415/1025), "Üzerinden geçmek mümkün olamaz; mümkün olsa bile, sırattan geçmek müminlere eza ve cefa çektirir." diyerek sıratı inkâr etmişlerdir. Halimi (ö. 403/1012) gibi bazı âlimler de kâfirlerin sırata uğramadan doğrudan doğruya Cehennem'e atılacaklarını söylemişlerdir. Bunlar, bu görüşlerini Ebu Sa'id el-Hudrî'nin rivayet ettiği bir hadise dayandırmışlardır. Bu hadise göre, mahşerde bir münâdi, "Her ümmet dünyada nelere tapıyor idiyse, onların ardına düşsün." diye çağırır. Bunun üzerine münezzeh ve yüce olan Allah'tan başka şeylere, putlara ve heykellere tapagelen ne kadar kimse varsa, onlardan hiçbiri kalmaksızın cehenneme dökülürler. Artık ortalıkta iyi ve kötülerden yalnız Allah'a ibadet etmiş olanlar ve Ehl-i kitabın kalıntılarından başka kimseler kalmayınca, Yahudiler çağırılacak ve onlara "Siz neye ibadet ediyordunuz?" denilecek. Onlar "Allah'ın oğlu Üzeyr'e tapıyorduk." diyecekler. Bunun üzerine onlara, "Yalan söylediniz! Allah hiç bir eş ve oğul edinmedi." denilir. Bunlar susadıklarını söyleyerek Cenab-ı Allah'tan su isteyince, kendilerine serap gibi görünen ateşe götürülecekler ve birbirlerini çiğneyerek cehennem ateşinin içine yuvarlanıp döküleceklerdir. Sonra Hristiyanlar çağırılacak, "Sizler kime ibadet ediyordunuz?" denilecek. "Allah'ın oğlu Mesih'e ibadet ediyorduk." diyecekler. Onlara da "Yalan söylediniz! Allah hiç bir eş ve oğul edinmedi." denilecek. Bunlar da susadıklarını söyleyerek Allah'tan su isteyince, kendilerine, "Haydi suya gelmez misiniz?" diye işaret olunur. Serap gibi görünen cehenneme doğru toplanacaklar ve birbirlerini çiğneyerek cehenneme döküleceklerdir." Bu hadisin devamında: Geride kalanlara, tanımadıkları bir surette Allah Teâlâ'nın tecelli edeceği, sonra şiddet ve dehşetin kaldırılarak samimi olarak Allah'a ibadet edenlerin secde etmelerine izin verileceği, diğerlerinin -secde etmek istediklerinde- kafalarının üzerine düşecekleri, daha sonra Allah Teâlâ'nın bunlara ilk gördüklerinden başka bir surette (sıfatta) tecelli edeceği bildirilir. Bundan sonra da cehennemin üzerine köprü (sıratın) kurulacağı ve şefaate izin verileceği beyan edilir. (Buhari, Müslim, Tirmizi'den naklen et-Tâc, V, 393-394; metin Müslim'in Sahih'inden özetlenerek alınmıştır, bk. Müslim, Sahih, Kitabül-İman, 81/302). (Sa'deddin Taftâzani, Şerhul-Makasıd, İstanbul 1305, II, s. 223; Şerhul-Akaid İstanbul 1310; Abdusselâm b. İbrâhim el-Lakkâni, Şerh-u Cevhereti't-Tevhid, Mısır' 1955, s. 235-236; Fahreddin er-Razi, Mefâtihul-Gayb, İstanbul 1308, Kitab-ü Mecmü'atin mine't-Tefâsir, el-Matbaatül-Âmire İstanbul 1319). (Muhiddin BAĞÇECİ) Selam ve dua ile... Sorularla İslamiyet
Ekiple ARK serisi gelir mi? Çok sarar
AYYYY HARBİDEN
Uffff hayal ettim şimdi fena olur dinozorlar ejderler suatın ev yapmaları😂
Oynamicaz demişlerdi. Güzel seri olur ama
@@xaviiniesta9268 ah be neden ki acaba
Ne zamandır ark bekliyorum oynamıyorlar
Resmen zincirleme low tamlaması
asıdlkhqbjwdşkuqwhbdqwdw
@@Go7kem sjjaja
Güzel espri
Hilmi Tutmacın yokluğunu hissettirmiyor
Uzun zamandır böyle gülmemiştim çok keyif aldım. Sizinle beraber ben de gülme krizine girdim. Finale kadar devam etseniz çok iyi olur. Merak ettim.
TIRMANAMIYORUZ olsa daha doğru olur. 😅
Hilmi satmalara doyamamış hekjdeşkcğekcepcowşcıwğ
42:17 meşhur Zsuat nazarı 😃😃😃😃😃😃😃
22:20
Hilmi: düşen düşmüştür düştüğü gün bitmiştir 😂
35:10 da tam Osman abinin sözün üstüne hahahahaha
eskiden oynadığınız Heavo Ho adlı bir oyun vardı hayatımda hiç gülmediğim kadar gülmüştüm başlıktaki fotoğrafı görünce direkt aklıma geldi çok sevindim, seviliyorsunuz
Abi highest pointe basınca çıktığınız en yüksek konuma sizi isinliyor boşuna vakit kaybetmeyin bence checkpointlerle
39:04 şu dakikaya kadar izlerken benim hilmiyi tokatlayasım geldi 😀😂 çocuk gibi durmuyor yerinde
1:00:25 parmakla tarif :D
23:52 ya kafayi yiyecegim dusmeyin artik 😂😱
42:25 de suat nazar attı yine 😂
26:43 her düşüşte deneyim diyorlar ya 😅
42:15 Ya Suat nasıl nazar o öyle cidden :D
Ya Hilmiye nası sinir oldum var ya, sıfır koordinasyon yeteneği resmen ya hahahahaha😂
1:58:56 buradaki çığlık çok boşluğuma geldi😄😄😄
Suat seni ve grubunu feign'i araştırırken tanıdım. Tek kelimeyle mükemmelsiniz!!
Takımın performansı gözlerimi yaşarttı
Hilmi abinin bu oyunda hunharca güllmesi efsaneydi.Keşke devam etseydi
Sadece thumbnaile bakınca bile gülme tuttu aşırı komik bi 2 saat olduğundan o kadar eminim ki
BU OYUNU BEKLİYORDUM VALLA ÇOK KRALSİNIZ YAAA
Sosyal medyada oyun reklamlarında özellikle yanlış seçeneği seçip oyunu kaybederler ve izleyene kriz geçirtirler ya, tam olarak öyle izledik, keyifliydi ama sağolun kriz geçirttiniz
en son ne zaman bu kadar güldüm hatırlamıyorum, elinize sağlık
Çok eğlendim kahkaha atıp duruyorum gece gece
42:57 Nazara inanmıyom diyenlere gösterilebilir
Çay icerken biranda kahkaha bolup azimdaki cayi tukurdum ya😄
Kaybolan merdivende yıkıldım 😁😁🤣
Tırmanmak çok süper devamı gelsin
1:01:55 😂😂😂
21:57 kessin düştüler
58:59 Hilmi satmaya yer ayıyo yaa
38:40 ya şurda düz koşup geri lazer geldiğinde zıplamak aklınıza gelmedi mi
01:20:30 bunlar burayı daha bi 15 dk daha geçemez
53:25 bu oyun,Cehennem göz görmemiş kulak duymamış ten hissetmemiş Azaplarla dolu bir yer,dünyada ki Tüm insanların çektiği çilenin tümü toplansa Cehennemdeki birinin çektiği azabın bir saniyesi etmez.
TUTUNAMAYANLAR...
48:00 Arog un kule sahnesini hatırlattı
Ya ajshaj
33:07 kesin yine düşecekler
24:02 berkay sattı
ulan bi highesta tıklamadı daraldım burda
Günlerdir video bekilyoz hepsini bugune mi bıraktım be abim sayfayı yenilemekten bıkmıştık 😂
IPPPSSS: osman zıplıyor (zorla)
59:00 😂😂😂 1:23:26
bol eğlenceli, kahkalı (daha çok ta satmalı) 2 saat deneyimi
14:24 1:00:26 😂
Gülmekten karnıma ağrılar girdi mxksnsksns
Karınca ordusundan çıkıp geldik 💙
yav 2 saat izledim geçmeden vidyonun devamı yokmu ya bu kadarmı bi anda bitti bu devamı nerde kanalda bulamadım ya
2 saatlik slowrun videosu olmuş bu kdlcmdlmcdlcö
ahahah hiç sanmam ama hilmi bu oyunu oynarken kafası güzel gibi
hilmi tam kamil ya :D
kamil kemale ermiş kimse,dalga geçilecek bir isim değil
35:30 ne çıktı içinden? 🤣
tam izlerken ÇILDIRMALIK
ÇOKKK İYİ OYUNYA NOLLURRR DEVAMI GELSİNN
Abi siz bence düşmekten zevk alıyosunuz oyun boyu düşmek için uğraştınız :D
1:38:42 Hilmiye bak ya 😂 yaramaz çocuk gibi
Sevilen oyunların 2. Bölümleri gelebilirse iyi olur :)
Baya zevkli 😂❤
Olm şu ekiple en son oynanacak oyun olabilir ya özellikle Suat yüzünden 😂😂
Suat satar diye beklerken tüm video hilminin satması 😂
01:27:33 eveet yine geldiler
Başlığın değişmesi lazım. Ekiple zirveye tırmanamıyoruz olmalı
Osman beden ögretmenligimi okumuş yoksa antrenörlükmü?
Besyö
Oynayın artık şu oyunuuu her gece yayını bekliyomm
Abi karincalar da büyük önerim kolonini iyice büyüt abi 37 taneyle zor dayandım bida uğraşma diye seviliyorsun senden görüp indirdim ❤
Devamı gelsiiinnn 😂
Düşenin düştüm dememesi bu yüzden de kimsenin çekmeye başlamaması ahsjsgsjsgso
Cenem ağrıdı
Arkadaşın atlasa sende mi atlayacaksın'a cevap niteliğinde doğmuş bir oyun
Canı sıkılan 42.16 yı izlesin
Menüde checkpoint e dönme var düşünce o kadar yeri ısrarla doğaçlama yaparak geri çılıyorlar
43:39 adak kurbanını ile ilgili:
Kur’ân’da değişik yerlerde; verilen sözde durulması, ahde ve akitlere bağlı kalınması (el-Mâide, 5/1; el-İsrâ, 17/34), Allah’a verilen sözün tutulması (en-Nahl, 16/91) emredilir ve yapılan adakların yerine getirilmesi istenir. Ayrıca kişinin yaptığı adağa uygun davranması iyi kulların vasıfları arasında sayılır (el-İnsân, 76/7).
Hz. Peygamber (s.a.s.) de Allah’a itaat kabilinden adakların yerine getirilmesini emretmiş, Allah’a isyan veya masiyet kabilinden olan konularda adakta bulunulmamasını, şâyet bulunulmuşsa buna uyulmamasını istemiştir (Buhârî, Eymân, 28, 31 [6696, 6700]; Müslim, Nezir, 8 [1641]).
Bu itibarla kişinin gerçekleşmesini istediği bir şey için kurban adağında bulunması hâlinde o şeyin gerçekleşmesine bağlı olarak adağını yerine getirmesi gerekir. Yapılan bir adaktan vazgeçilmesi adak yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz. Ancak adak maddî imkânı gerektiren türden ise kişi bu adağı maddî imkânı müsait olduğunda yerine getirir.
Din İşleri Yüksek Kurulu 12.07.2017
1:23:07 hilmi napıyon be yardın beni hsbshshshsbs ncm
klavye ile oyanıyormu
Ekiple Ark gelsin lütfen
01:02 Osman abi beden eğitimi öğretmeni mi ?
aynen
HİLMİ SİNİRMİ BOZDU
1.5x hıza aldığım nadir videolardandır
1:31:17 Sırat köprüsü hakkında:Ebu Said el Hudrî'nin rivayetinde Peygamberimiz (asm) şöyle buyuruyor:
"Mahşerde muhakeme ve muhasebe işlerinden sonra Cehennemin üzerinde bir köprü (Sırat) kurulur. Allah şefaate izin verir. (Mü'minler) 'Ya Allah selamet ver, selamet ver, diye dua eder durur.' 'Ya Rasulallah, köprü nedir?' diye sorulduğunda; 'Kaypak ve kaygan bir yoldur. Orada; kancalar, çengeller ve Necidde bilen sa'dan denilen sert dikencikler gibi dikenler vardır. Mü'minler amellerine göre kimi göz açıp kapayıncaya kadar, kimi şimşek gibi, kimi rüzgar gibi, kimi kuş gibi, kimi iyi cins yarış atları gibi, kimi deve gibi süratle geçerler. Mü'minlerden kimi sapasağlam kurtulur. Kimi de tırmalanmış (hafif yaralı) olarak salıverilir. Kimileri de cehennem ateşi içerisine dökülür.'" (Buhari, Müslim, Tirmizi'den naklen Mansur Ali Nasıf, Tâc, V, 394-395).
Ebu Hureyre, Peygamberimiz (asm)'den şöyle rivayet ediyor:
"Cehennemin ortasına sırat (köprüsü) kurulur. Oradan peygamberlerden ümmetleri ile beraber geçenlerin ilki ben olacağım. Peygamberlerden başka o gün kimse konuşamaz, peygamberlerin sözleri de 'Ey Allah'ım, kurtar kurtar.' olur." (Buhari ve Müslim'den naklen, Tâc, V, 377-378).
Ebû Sa'id el-Hudri'nin rivayet ettiğine göre, Sırat köprüsü, kıldan ince, kılıçtan keskindir. Sırat'ın uzunluğu bin senelik yokuş, bin senelik iniş ve bin senelik de düzlüktür. Bu mesafe bazı insanlar için olacaktır. Her bir kimsenin bu mesafeyi geçmesi, amelleri ile orantılı bir zamanda olacaktır. (Mansur Ali Nasıf, Tâc, V.394; Acluni, Keşfül-Hafa, II, 31). Bazı ulemâya göre Sırat'ın kıldan ince, kılıçtan keskin olduğuna dair rivayetler, bu köprünün üzerinden geçmenin pek müşkil ve zor olduğundan kinayedir.
Mü'minlerin Sırat'ın üzerinden çabuk geçip geçmemeleri, onların haramlara yönelip yönelmemelerine bağlıdır. Kalbine haram işleme düşüncesi gelip de ondan hemen yüz çevirip uzaklaşan kimseler Sırat'tan çabuk geçecektir.
Sırat üzerinde her bir mü'minin yalnız kendisinin faydalanacağı bir nûru vardır. Bu nurdan başkası faydalanamayacaktır. Kimse, başka bir kimsenin nûru içerisinde gidemeyecektir. Nurunun intişarı nisbetinde her bir mü'mini Sırat geniş veya dar olacaktır. Sırat'ın genişliği hadd-i zatında bir ve aynı olduğu halde, üzerlerinden geçenlerin nurları nisbetinde kimisine ince ve sıkıcı, kimisine enli, rahat ve hoş görünecektir.
Yüce Allah şöyle buyurur:
"Ey iman edenler, günahlarınıza samimi bir tövbe ile Allah'a dönün! Umulur ki Rabbiniz, sizin kötülüklerinizi örter. Peygamberi ve onunla birlikte iman edenleri utandırmayacağı günde Allah sizi içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokar. Çünkü onların nurları önlerinden ve yanlarından koşar da, 'Ey Rabbimiz, nurumuzu tamamla, bizi bağışla; muhakkak sen her şeye kadirsin.' derler." (Tahrim, 66/8).
Bu âyette, mü'minlerin nurlarından kastedilen, iman ve amelleriyle husûle gelen nurlardır. Özellikle bu nurları Sırat üzerinde onları yedip götürecek ve selamete çıkaracaktır. Münafıklar, karanlıkta kaldıkça mü'minler "Rabbimiz, nurumuzu söndürüp de bizi de kâfirler ve münafıklar gibi karanlıkta bırakma! Varacağımız yere kadar nurumuzu devam ettir ki, bu nurla sevinelim, karanlıkta kalıp perişan olmayalım." derler:
"O gün (sıratta) münafık erkeklerle münafık kadınlar, mü'minlere, bizi bekleyin, nurunuzdan bir parça ışık alalım, derler. Onlara, dönün arkanıza da bir nur arayın, denilir. Nihayet, onların arasına, bir kapısı olan ve içinde rahmet ve dışında azab bulunan bir sur çekilir." (Hadid, 57/13).
Allah Teâlâ yine şöyle buyurur:
"Sizlerden hiçbir kimse yoktur ki oraya (cehenneme) uğramamış olsun. Bu, Rabbin için kesinleşmiş bir hükümdür. Sonra biz, iman edip kötülüklerden sakınanları kurtarırız. Zalimleri de diz üstü çökmüş olarak orada bırakırız." (Meryem, 19/71-72).
Bir rivayete göre cennetlik mü'minlerin cehenneme uğramaları, üzerindeki sırattan geçmelerinden ibarettir. Herkes bu köprüye gelecek ve cehenneme girecek olanlar da buradan gireceklerdir. Mü'minlerin cennete yollarının cehennemden geçmesindeki hikmet; sevinçlerinin fazlalaşması ve kurtuldukları için şükürlerinin artması ve kâfirlerin üzüntülerinin çoğalmasıdır. Çünkü dünyada düşman saydıkları mü'minlerin kurtulması, kendilerinin cehenneme atılmaları, kâfirler için azab üzerine azab olacaktır.
Mutezile'nin çoğu ve Kadi Abdulcebbâr el-Hemedâni (ö. 415/1025), "Üzerinden geçmek mümkün olamaz; mümkün olsa bile, sırattan geçmek müminlere eza ve cefa çektirir." diyerek sıratı inkâr etmişlerdir.
Halimi (ö. 403/1012) gibi bazı âlimler de kâfirlerin sırata uğramadan doğrudan doğruya Cehennem'e atılacaklarını söylemişlerdir. Bunlar, bu görüşlerini Ebu Sa'id el-Hudrî'nin rivayet ettiği bir hadise dayandırmışlardır. Bu hadise göre, mahşerde bir münâdi, "Her ümmet dünyada nelere tapıyor idiyse, onların ardına düşsün." diye çağırır. Bunun üzerine münezzeh ve yüce olan Allah'tan başka şeylere, putlara ve heykellere tapagelen ne kadar kimse varsa, onlardan hiçbiri kalmaksızın cehenneme dökülürler. Artık ortalıkta iyi ve kötülerden yalnız Allah'a ibadet etmiş olanlar ve Ehl-i kitabın kalıntılarından başka kimseler kalmayınca, Yahudiler çağırılacak ve onlara "Siz neye ibadet ediyordunuz?" denilecek. Onlar "Allah'ın oğlu Üzeyr'e tapıyorduk." diyecekler. Bunun üzerine onlara, "Yalan söylediniz! Allah hiç bir eş ve oğul edinmedi." denilir. Bunlar susadıklarını söyleyerek Cenab-ı Allah'tan su isteyince, kendilerine serap gibi görünen ateşe götürülecekler ve birbirlerini çiğneyerek cehennem ateşinin içine yuvarlanıp döküleceklerdir. Sonra Hristiyanlar çağırılacak, "Sizler kime ibadet ediyordunuz?" denilecek. "Allah'ın oğlu Mesih'e ibadet ediyorduk." diyecekler. Onlara da "Yalan söylediniz! Allah hiç bir eş ve oğul edinmedi." denilecek. Bunlar da susadıklarını söyleyerek Allah'tan su isteyince, kendilerine, "Haydi suya gelmez misiniz?" diye işaret olunur. Serap gibi görünen cehenneme doğru toplanacaklar ve birbirlerini çiğneyerek cehenneme döküleceklerdir."
Bu hadisin devamında: Geride kalanlara, tanımadıkları bir surette Allah Teâlâ'nın tecelli edeceği, sonra şiddet ve dehşetin kaldırılarak samimi olarak Allah'a ibadet edenlerin secde etmelerine izin verileceği, diğerlerinin -secde etmek istediklerinde- kafalarının üzerine düşecekleri, daha sonra Allah Teâlâ'nın bunlara ilk gördüklerinden başka bir surette (sıfatta) tecelli edeceği bildirilir. Bundan sonra da cehennemin üzerine köprü (sıratın) kurulacağı ve şefaate izin verileceği beyan edilir. (Buhari, Müslim, Tirmizi'den naklen et-Tâc, V, 393-394; metin Müslim'in Sahih'inden özetlenerek alınmıştır, bk. Müslim, Sahih, Kitabül-İman, 81/302).
(Sa'deddin Taftâzani, Şerhul-Makasıd, İstanbul 1305, II, s. 223; Şerhul-Akaid İstanbul 1310; Abdusselâm b. İbrâhim el-Lakkâni, Şerh-u Cevhereti't-Tevhid, Mısır' 1955, s. 235-236; Fahreddin er-Razi, Mefâtihul-Gayb, İstanbul 1308, Kitab-ü Mecmü'atin mine't-Tefâsir, el-Matbaatül-Âmire İstanbul 1319).
(Muhiddin BAĞÇECİ)
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
Valla hilmi sac bas yolduruyor
Zinciri kırın hilmiyi salın.
abi higlest tp atsan daha iyi olur
Tırmanış ke
Devamı yokmu???
👏👏👏
👍👍👍
Vidyoyu 2x te izlesenize😂
1:45:56 ALLAH(Celle Celalühü) Rahmet Eylesin
❤❤
3700 m
1:43:12 ALLAH(Celle Celalühü)
ve Aleykümüsselam
dört
1 17
Ark
İlk❤
1:31:50 Sırat köprüsüyle dalga mı geçti yazan? eğer öyleyse çok büyük Hadsizlik/Terbiyesizlik yapmış,Tövbe etmezse Ahirette çok pişman olur!
İlk