Psikiyatriyle ilgili bir şeyler öğreneyim derken insan olmayı, iyinin de kötün de olaylar içerisinde normal olabileceğini ve kaç yaşına gelirse gelsin annesiyle sağlıksız diyaloglar kurduğunu anlattığında bir şeyleri değiştirmek için harekete geçmem gerektiğini hissettiren sevgili Alper abi. İyi ki bu yolculukta sana denk geldik
Alper Bey kesinlikle hayatıma değer katan insanlardan birisi. Kendimi daha insan hissediyorum. Yaşadığım yeri bisikletle keşfederken kulağımda Alper Hoca olunca hem yeni yerler görüyor, hem de yeni bir anlayışa kavuşuyorum.
bir cok kisi Ilker bey ile daha iyi izleniyor. bence Ilker bey cok iyi bir showrunner. cok iyi sorular sorarak sohbeti dogru yonlendiriyor ve sohbetin ogreticilik ile ilgi cekici ve kimi zaman komik olmasi arasindaki dengeyi sagliyor.
Hıçlanmayalım çıkıp fikirlerimizi söyleyebilelim diyebileceğimiz bir ortam var mı ki ülkemizde? Konuşmak çoğu zaman cesaret değil kendini tehlikeye atmak oluyor bu coğrafyada
Bu fikirleri söyleme isteği kölelik psikolojinden geliyor. Fikirlerin herkesin düşündüğü şeyler yani söyleyip söylememen birşey değiştirmiyor sadece zinhinsel olarak seni yoruyor.
Hınç doluydum.Belki de doluyum hala.Uzun süre mobbing yedim.Kendimi anlatmaya çalıştığımda aslında herşeyi herkesin bildiğini gördüm.İce kapandım.Soyutladim kendimi.Alper beyin anlattigi zayıf ve depresyona yatkın kişilerden biriyim sanırım.Depresyona girdim.Tedavi gördüm.Ama asla eskisi gibi değilim.Bitmis hissediyorum.Fazlaca sakin olmama ragmen ara ara sinir krizi geçiriyorum.İyi bir terapiye ihtiyacım var ama maddi durumum anca kötü bir terapiye yetiyor.O da olmasa daha iyi Ama Alper beyin bu videolari bile bana kendimi normal hissettiriyor.Tum kalbimle teşekkür ediyorum
en iyi tedavi korkuların üzerine gitmek ve onlardan kurtulmak üzerine yapılandır. en büyük korku da şiddet görme ve ölme korkusudur. hayatımızda korktuğumuz, bizi içten içe bitiren şeyler aslında birer hiç ve bu hiç uğruna benliğimizi zedeliyoruz. günün sonunda en ufak bir karşı tepki göstermeye bile çekiniyoruz. bence bir insanın korkularından kurtulmasının yegane yolu bir dövüş sporuna yazılmak (boks kickbox en iyi ve en etkilisi) fiziksel gücü arttırmak, dövüşmeyi öğrenmek bu sırada doya doya dayak yemek dayak atmak (fight club'taki mantık) ve günün sonunda her durumla mücadele etmeyi öğrenen bir savaşçı olmak. "Fight club'taki dövüşlerin arkasındaki ana fikirler şunlardır: Kendini Keşfetme: Karakterler, dövüşler aracılığıyla kendi sınırlarını keşfederler ve hayatta ne kadar ileri gidebileceklerini görürler. Bu süreç, onları günlük hayatlarının monotonluğundan ve anlam eksikliğinden kurtarır. Arınma ve Katarsis: Fiziksel acı ve yaralanma, karakterlerin içsel sıkıntılarını ve bastırılmış duygularını serbest bırakmalarına olanak tanır. Bu, onlara zihinsel ve duygusal bir rahatlama hissi sağlar. Sosyokültürel Eleştiri: Dövüş kulübü, modern tüketim toplumuna ve bireylerin kimliklerinin büyük ölçüde tüketim kalıplarıyla belirlendiği bir dünyaya karşı bir isyan olarak tasvir edilir. Kulübün üyeleri, bu sistemden koparak gerçek ve özgün bir varoluş arayışına girerler. Güç ve Kontrol: Dövüşler, katılımcıların hayatlarının diğer alanlarında hissettikleri güçsüzlük ve kontrolsüzlük duygusuna bir cevap niteliğindedir. Dövüş kulübü, onlara bu duygularla başa çıkma ve kendi güçlerini hissetme fırsatı verir. "Fight Club," bu temalar üzerinden bireycilik, toplum ve kimlik üzerine derinlemesine bir eleştiri sunar."
İlker bey sizi sevmeyenlerin gerekçelerine anlam veremiyorum. Ben sizi çok seviyorum. Kanal ve güzel içerikleri için teşekkür ederim. Kolaylıklar diliyorum 🙏🙏
29 yaşındayım ve bir süredir diğer insanları aşırı az umursuyorum, kendimi özgür biri olarak görüyorum. Anlayacağınız diğer insanlar hiçte hıncımda değil. Emeğinize sağlık ❤
geri sarıp tekrar dinlemenin wow etkisi anlamadığınızdan olmuyor, sakinliğiyle öyle anlaşılır kılıyor ki cümleleri hayran kalıyorsunuz. alper hocayla tanışmama vesile olan asyciğime sevgiler :)
bu hınç konusunda güncel literatürde tam karşılığı "kurulmak" gibi. Her ne kadar mizahi ve argo görünse de iyi bir karşılık. Ve bence haksızlığa uğramak karşısında gelişen çok insani bir tavır
Yine müthiş bir video elinize,ağzınıza sağlık Hocam. Konu ve onu ele alış biçiminiz çok hoşuma gitti zihnim açıldı bu seriyi de çok seviyorum, iyi ki varsın Flutv❤
Aylardır beklediğim yeni bölüm. Niçhenin oturduğu yerden sadece okuyarak ve düşünerek bu kadar detaylı derin düşüncelere dalıp doğruyu (sanırım) bulabilmesi oldukça şaşırtıcı. Teşekkürler.
Günün en güzel sürprizi flu Tv'de büyük istek heyecanla hiç sıkılmadan izlediklerimin başında gelenler Alper Hasanoğlu, Nevzat Kaya, Aytuğ Akdoğan.......... emeğinize sağlık😍❤️🙏
Çok yeni keşfettiğim FLU TV.. Harika programlar yapılıyor.. İçerikler bence TR ortalmsını yükseltiyor... Konuklar muhteşem.. Tüm programlar bir araya geldiğinde, çok lezzetli bir açık büfe konsepti oluşuyor...İştahla tüketiyorum ben de ikramlarınızdan... Sevgiler ....
Düşünsel çağrışımlara yol açan bilgileri ve fikirleri not aldığım defterlerim Alper Hoca sayesinde doluyor. Teşekkürler Alper Hocam.
4 месяца назад+16
90'larda genç ve solcuydum. Dönemin sol müzik endüstrisi oldukça hareketliydi. Ana tema zalimin zulmünden korkmamak; gerekirse ölümü seçmek'ti. Ölüm bir tercih olarak yüceltiliyordu. Hınç açısından bakarsak, bu sanki hıncı dindiren bir şey; "sen bana karşı ne kadar nefret dolu olursan ol, ben ölmeyi kendim seçtim." Sol kültürde şöyle formülle ediliyordu: "ölümü yenenleri kimse yenemez." Soğukkanlılık getiren bir düşünce, fakat bunun da şöyle bir bedeli var: zihinde ölümü seçmek, yaşamla olan bağları da güçsüzleştiriyor. Yaşamı sevmek ve onun uğruna mücadele etmek de bir yol. O zamanlar bu yol biraz kapalı gibiydi. "düşüncelerinizi ifade edin" dediğiniz ve bana bunları ifade etme imkanı verdiğiniz için teşekkür ederim.
Bu yorumu yapmadan geçemeyeceğim Alper Hocama çok teşekkür ediyorum uzun zamandır Nietzsche ile ilgili araştırma yapıyorum Nice iyi anlatan Birçok kişiyi dinledim ama Alper Hoca kadar açık net ve anlaşılır anlatabilen ile daha önce denk gelmemiştim Alper Hocama teşekkürlerimi iletiyorum Çok iyi bir program olmuş
Of hocam mükemmel bölümdü. Bütün bölüm boyunca ülkenin farklı uluslara ve gruplara sürekli yaşattığı resentment hissinin şu an nasıl emek emek mültecilere de kazandırıldığını düşündüm. Ülke bir resentment makinesi adeta. Farklı şekillerde sürekli susturulan, hakkı yenen, dışlanan bizler bir arada delirmeden yaşamanın bir yolunu bulabiliriz umarım. Resentment propoganda için de çok işlevsel bir başlangıç noktası olabilir, bu bölüm daha önce gelse üstüne konuşurdunuz negzel,.
Bu arada ODTÜ'de okurken Ahmet İnam'dan aşkın felsefesi dersini almıştım. Nietzsche okumaları ile aşkın felsefesini çalıştık bir dönem. Aslında siz de duyguların felsefesinden bahsedeceğiniz bir bölüm ya da podcast yapsanız tadından yenmez.
Bu sohbetleri arkadaş sohbetindeymiş gibi dinliyorum ve zevk alıyorum. Yalnız bu videonun sonun duygularını “adam gibi” ifade etsinler diye bitmesine üzüldüm. Ağız alışkanlığı gitmiyor.
Şahane bir program olmuş, notlar alarak yavaş yavaş izledim, daha önce başlayıp, tam olarak anlayamadığım, bitiremediğim, Nietzsche ve Heidegger kitaplarını tekrar listeye ekleyebilirim. Hınçsız güzel günler
Çok kaliteli insanlar program yapıyor.. Söyleyecekleri tek cümleyi bile 10 kere düşünerek söylüyorlar.. Tüm Türkiye Burdaki insanlar kadar entelektüel olsa nasıl bir ülke oluruz düşünemiyorum.. Olmaz gerçi Sanayide Çalışan bi Kaportacı Felsefe okursa çok tuhaf görünür.. Yani tuhaf değil ama toplum tuhaf görür..
Videoda atıfta bulunulan ‘Böyle Buyurdu Zerdüşt’teki, deve-aslan-çocuk metaforunu dinlerken ‘Amerikan Güzeli’ filmini aklıma getirdi. Baş kahraman filmin başında ezik kocadır, sonrasında deve gibi yükleri sırtına alır sonra aslan gibi cesaret bularak savaşçı bir kimliğe bürünerek değerlerine bir bir savaş açar. Neticesinde filmin sonunda bir çocuk kadar oyunseverdir. Yönetmen de bunu poşet metaforuyla ifade etmiştir.
Ne yapsam etsem de pasif bi insan olarak görülüyorum. Hakkımı arıyorum bi karşılık alamıyorum. Eskiden çok hınç olurdu içimde şimdi hiç bi his kalmadı haksızlığa uğradığımda. Çabalamaktan da anlaşılmamaktan da yoruldum hocam. Ha yine hakkımı ariyorum ama elim boş dönüyorum.
Teşekkürler hocam, yine çok güzel ve yerinde bir konu ile gerçekleri 'anlayabilenlere' anlatmışınız. Aynı gün iki birbirinden çok farklı youtube videosu ile 'HINÇ' anlamak muhteşemdi. 'Kasaba cumhuriyetinde' yaşasakta, aydınlanmak için hala kafa yormak mutluğumuzu :) (memnuniyetimizi) artırıyor. Diğer videoda HINÇ a maruz kalma söylemleri ilginçti. ('Kardeşin Duymaz. Alesta,)
"peki, hırsızın hiç mi suçu yok?" Nasrettin hocanın en sevdiğim repliklerinden biri bu. Yuvarlak konuşup, etliye sütlüye dokunmadan danışanına sorununu kendi içinde halletmesi yönünde telkinden başka bir şey yapmayan korkak, pasif psikolog ve psikiatrlardan hep gıcık kaptım. Yahu, birisi de çıkıp ahlaki ve yasal sınırlar içinde tatlı bir intikam planı kurmaz mı hastasıyla birlikte? Satrançtaki benzer haliyle, sana sürekli şah çekiliyorsa, araya engel koymak ve kaçmak dışında yapılabilecek bir hamle daha var: seni tehdit edeni yok et, sana saldırana karşı sen de saldır!
Burada aslında ahlaki sınırlar içindeki kısım önemli. Nietzsche'nin "hastalığa" yol açabilir dediği durumlardaki hınç tepkisi (haset, garez ve imtikan) aslında hakkını savunmaktan pek farklı mıdır? Bunlar hıncın müsebbibine karşı en doğal hislerdir. En iyi savunma saldırıdır.
@@tolgayldz1898 benim söylemeye çalıştığım da bu gerçi; bizden alınandan fazlasını istemiyoruz, intikam peşinde değiliz, sadece adaleti sağlamaya çalışıyoruz. sorunlar orada dururken, örneğin geçim derdinden belin bükülürken ve bu durum çeşitli psikosomatik rahatsizliklara yol açarken, bunlarin söylediği "alınma, utanma, rahat ol, kabullen vb" oluyor. Yahu problemin kaynağı benim emeğimin çalınması, "hırsıza haddini bildir" dememek için, sadece alengirli laflar üretmekle sanki hırsızların ekmeğine yağ sürmeye devam eden tüm bu hesapta ruhbilimcileri kınıyorum. Sistemin yandaşları olmak için mi eğitildiniz yoksa oyalayip düşene bir tekme atma adına kendi çıkarınızın sürekliliğini sağlamak için mi böyle geçiştiriyorsunuz? anlamadım ki...
Amerika'da yaygın olan çocukların okulunu basması buna örnek sanırım. Maruz kaldıkları davranışlara yeterli anlık tepki veremeyip zamanla zorbalayan kişilere karşı hınçlanıyorlar ve müthiş bir intikam duygusu açığa çıkıyor.
Psikiyatriyle ilgili bir şeyler öğreneyim derken insan olmayı, iyinin de kötün de olaylar içerisinde normal olabileceğini ve kaç yaşına gelirse gelsin annesiyle sağlıksız diyaloglar kurduğunu anlattığında bir şeyleri değiştirmek için harekete geçmem gerektiğini hissettiren sevgili Alper abi. İyi ki bu yolculukta sana denk geldik
Alper Bey kesinlikle hayatıma değer katan insanlardan birisi. Kendimi daha insan hissediyorum. Yaşadığım yeri bisikletle keşfederken kulağımda Alper Hoca olunca hem yeni yerler görüyor, hem de yeni bir anlayışa kavuşuyorum.
Bu kadar uzun zaman ara vermeyin lütfen. Çok özlemişim dinlemeyi
İnsan bence kendini geliştirdikçe daha objektif bi yerden konuları inceleyebiliyor. Ben değerli buluyorum sakinliği..
Alper bey en iyi İlker bey ile izleniyor…her ikinize teşekkürler.👏👍🏻👏👍🏻
bir cok kisi Ilker bey ile daha iyi izleniyor. bence Ilker bey cok iyi bir showrunner. cok iyi sorular sorarak sohbeti dogru yonlendiriyor ve sohbetin ogreticilik ile ilgi cekici ve kimi zaman komik olmasi arasindaki dengeyi sagliyor.
Çok mutlu oldum yaaa iyi ki geldi
@@rasputinf normalde kendisini sevmem ama asiri hakli bi yorum olmuş
Bu kadar aradan sonra bu video en az 4 saat olmalıydı.
Hıçlanmayalım çıkıp fikirlerimizi söyleyebilelim diyebileceğimiz bir ortam var mı ki ülkemizde? Konuşmak çoğu zaman cesaret değil kendini tehlikeye atmak oluyor bu coğrafyada
Bu fikirleri söyleme isteği kölelik psikolojinden geliyor. Fikirlerin herkesin düşündüğü şeyler yani söyleyip söylememen birşey değiştirmiyor sadece zinhinsel olarak seni yoruyor.
Hınç doluydum.Belki de doluyum hala.Uzun süre mobbing yedim.Kendimi anlatmaya çalıştığımda aslında herşeyi herkesin bildiğini gördüm.İce kapandım.Soyutladim kendimi.Alper beyin anlattigi zayıf ve depresyona yatkın kişilerden biriyim sanırım.Depresyona girdim.Tedavi gördüm.Ama asla eskisi gibi değilim.Bitmis hissediyorum.Fazlaca sakin olmama ragmen ara ara sinir krizi geçiriyorum.İyi bir terapiye ihtiyacım var ama maddi durumum anca kötü bir terapiye yetiyor.O da olmasa daha iyi Ama Alper beyin bu videolari bile bana kendimi normal hissettiriyor.Tum kalbimle teşekkür ediyorum
Boyle insanlar olarak , arkadaslik kurmaktan bile kaciniyorum cnku kalbim kirik.
en iyi tedavi korkuların üzerine gitmek ve onlardan kurtulmak üzerine yapılandır. en büyük korku da şiddet görme ve ölme korkusudur. hayatımızda korktuğumuz, bizi içten içe bitiren şeyler aslında birer hiç ve bu hiç uğruna benliğimizi zedeliyoruz. günün sonunda en ufak bir karşı tepki göstermeye bile çekiniyoruz. bence bir insanın korkularından kurtulmasının yegane yolu bir dövüş sporuna yazılmak (boks kickbox en iyi ve en etkilisi) fiziksel gücü arttırmak, dövüşmeyi öğrenmek bu sırada doya doya dayak yemek dayak atmak (fight club'taki mantık) ve günün sonunda her durumla mücadele etmeyi öğrenen bir savaşçı olmak.
"Fight club'taki dövüşlerin arkasındaki ana fikirler şunlardır:
Kendini Keşfetme: Karakterler, dövüşler aracılığıyla kendi sınırlarını keşfederler ve hayatta ne kadar ileri gidebileceklerini görürler. Bu süreç, onları günlük hayatlarının monotonluğundan ve anlam eksikliğinden kurtarır.
Arınma ve Katarsis: Fiziksel acı ve yaralanma, karakterlerin içsel sıkıntılarını ve bastırılmış duygularını serbest bırakmalarına olanak tanır. Bu, onlara zihinsel ve duygusal bir rahatlama hissi sağlar.
Sosyokültürel Eleştiri: Dövüş kulübü, modern tüketim toplumuna ve bireylerin kimliklerinin büyük ölçüde tüketim kalıplarıyla belirlendiği bir dünyaya karşı bir isyan olarak tasvir edilir. Kulübün üyeleri, bu sistemden koparak gerçek ve özgün bir varoluş arayışına girerler.
Güç ve Kontrol: Dövüşler, katılımcıların hayatlarının diğer alanlarında hissettikleri güçsüzlük ve kontrolsüzlük duygusuna bir cevap niteliğindedir. Dövüş kulübü, onlara bu duygularla başa çıkma ve kendi güçlerini hissetme fırsatı verir.
"Fight Club," bu temalar üzerinden bireycilik, toplum ve kimlik üzerine derinlemesine bir eleştiri sunar."
Terapi seansı için ne kadar ödüyorsunuz sakıncası yoksa
Alper Hasanoglu ile yaptığınız programlara bayılıyorum. Cok şey öğreniyorum sayesinde.Tesekkur ediyorum ❤️📚
Felsefe ve Psikiyatrinin muazzam birleşiminin Alper hocada vücut bulması...Emeğinize sağlık çok güzeldi💐💐💐
Alper hoca... Çok mutlu oldum anlatamam... İyi ki geldiniz iyi ki!
Öyle bir adam ki cidden ömer hocayla beraber ikisini de sabahlara kadar dinlerim valla
İlker bey sizi sevmeyenlerin gerekçelerine anlam veremiyorum. Ben sizi çok seviyorum. Kanal ve güzel içerikleri için teşekkür ederim.
Kolaylıklar diliyorum 🙏🙏
29 yaşındayım ve bir süredir diğer insanları aşırı az umursuyorum, kendimi özgür biri olarak görüyorum. Anlayacağınız diğer insanlar hiçte hıncımda değil.
Emeğinize sağlık ❤
geri sarıp tekrar dinlemenin wow etkisi anlamadığınızdan olmuyor, sakinliğiyle öyle anlaşılır kılıyor ki cümleleri hayran kalıyorsunuz. alper hocayla tanışmama vesile olan asyciğime sevgiler :)
Keyifle ve dikkatle dinledim.🙏. Daha iyi kavrayabilmem için bir daha , bir daha dinleyeceğim.Emeğimize sağlık👏👏
FLUTV iyi ki varsın...
Müthiş ufuk açıcı bir sohbet çok teşekkür ederiz ♥️
bu hınç konusunda güncel literatürde tam karşılığı "kurulmak" gibi. Her ne kadar mizahi ve argo görünse de iyi bir karşılık. Ve bence haksızlığa uğramak karşısında gelişen çok insani bir tavır
Alper hocayı özlemiştik.çok etkileyici ve düşündürücü bir konuydu.
Yine müthiş bir video elinize,ağzınıza sağlık Hocam. Konu ve onu ele alış biçiminiz çok hoşuma gitti zihnim açıldı bu seriyi de çok seviyorum, iyi ki varsın Flutv❤
Vahit gibi bir dimağı böyle her programa çıkarmanız sevindiriyor bu aralar
Dimağ ne ya kaçıncı yıldasın?
@@chaosrange Sanane kardeşim, insanlar kullandığı kelimeler için senden onay mı alacak
Aylardır beklediğim yeni bölüm. Niçhenin oturduğu yerden sadece okuyarak ve düşünerek bu kadar detaylı derin düşüncelere dalıp doğruyu (sanırım) bulabilmesi oldukça şaşırtıcı. Teşekkürler.
Günün en güzel sürprizi flu Tv'de büyük istek heyecanla hiç sıkılmadan izlediklerimin başında gelenler Alper Hasanoğlu, Nevzat Kaya, Aytuğ Akdoğan.......... emeğinize sağlık😍❤️🙏
Hakan Hocayı da unutmayalım 😊
Şu programı dinleyipte bir şey öğrenmemek mümkün değil. Teşekkürler FLU tv
Çok yeni keşfettiğim FLU TV..
Harika programlar yapılıyor..
İçerikler bence TR ortalmsını yükseltiyor... Konuklar muhteşem.. Tüm programlar bir araya geldiğinde, çok lezzetli bir açık büfe konsepti oluşuyor...İştahla tüketiyorum ben de ikramlarınızdan... Sevgiler ....
Düşünsel çağrışımlara yol açan bilgileri ve fikirleri not aldığım defterlerim Alper Hoca sayesinde doluyor. Teşekkürler Alper Hocam.
90'larda genç ve solcuydum. Dönemin sol müzik endüstrisi oldukça hareketliydi. Ana tema zalimin zulmünden korkmamak; gerekirse ölümü seçmek'ti. Ölüm bir tercih olarak yüceltiliyordu. Hınç açısından bakarsak, bu sanki hıncı dindiren bir şey; "sen bana karşı ne kadar nefret dolu olursan ol, ben ölmeyi kendim seçtim." Sol kültürde şöyle formülle ediliyordu: "ölümü yenenleri kimse yenemez." Soğukkanlılık getiren bir düşünce, fakat bunun da şöyle bir bedeli var: zihinde ölümü seçmek, yaşamla olan bağları da güçsüzleştiriyor. Yaşamı sevmek ve onun uğruna mücadele etmek de bir yol. O zamanlar bu yol biraz kapalı gibiydi.
"düşüncelerinizi ifade edin" dediğiniz ve bana bunları ifade etme imkanı verdiğiniz için teşekkür ederim.
Ne kadar güzel yazmışsınız. Sizin yazdıklarınız da benim kendi içimdeki bazı düşüncelerin kilidini açtı, teşekkürler.
efsane bölüm olmuş ufkum açıldı kafam yerine geldi internete verdiğim paranın bugünde hakkını veren bi video izledim SAOLUN...
Alper hocam özlemiştik. Teşekkürler bu değerli sohpet için 🌸
Özlemiştim hocam. Ağzınıza sağlık yine çok keyifliydi. Gecenin bu saatti ekranda gördüğümde çok mutlu oldum❤
Agziniza saglik. Hep daha cok dinlemek istiyoruz.
Alper hocadan muhteşem nietzche okumaları. FLU TV işte bu yüzden varlığını sürdürmeli.
Hocam sizi tekrar gördüğümüz için çok mutluyuz
aradaki boşlukları kesecem diye, muhabbeti bu kadar tatlı bi adamı robota dönüştürmüşsünüz.
Bu kadar bilgiyi bizimle bedavaya paykastigin icin tesekkurler Alper Hocam !:)
Vallahi harikasınız. Dinlemeye doyamıyorum. Cidden okul gibi.. turkiye inanilmaz hincli insanlarla dolu .
Çok güzel bir video, çok teşekkürler Alper beye de İlker beye de 🙏🏻
Alper hocam ruhumuzu doyurdunuz. Teşekkür ederim
Alper bey mükemmel bir anlatıcı, teşekkür ederiz.
Alper hocayı daha sık görmek isteriz Flu TV ekibii 🙏
Alper Hojam bi kez daha soyliyim sizi çok seviyorum iyi ki varsınız ❤❤❤
Çok üst düzey bir bölümdü 👏🏻
Süper bir seans olmuş hocam, çok teşekkürler ❤🙏🏻
Bu İlker hoca kesinlikle konukların sesi ile oynuyor bence her konuğun ( nerdeyse) mükemmel bir ses tonu var ❤
Bu yorumu yapmadan geçemeyeceğim Alper Hocama çok teşekkür ediyorum uzun zamandır Nietzsche ile ilgili araştırma yapıyorum Nice iyi anlatan Birçok kişiyi dinledim ama Alper Hoca kadar açık net ve anlaşılır anlatabilen ile daha önce denk gelmemiştim Alper Hocama teşekkürlerimi iletiyorum Çok iyi bir program olmuş
Of hocam mükemmel bölümdü. Bütün bölüm boyunca ülkenin farklı uluslara ve gruplara sürekli yaşattığı resentment hissinin şu an nasıl emek emek mültecilere de kazandırıldığını düşündüm.
Ülke bir resentment makinesi adeta. Farklı şekillerde sürekli susturulan, hakkı yenen, dışlanan bizler bir arada delirmeden yaşamanın bir yolunu bulabiliriz umarım.
Resentment propoganda için de çok işlevsel bir başlangıç noktası olabilir, bu bölüm daha önce gelse üstüne konuşurdunuz negzel,.
Bu arada ODTÜ'de okurken Ahmet İnam'dan aşkın felsefesi dersini almıştım. Nietzsche okumaları ile aşkın felsefesini çalıştık bir dönem. Aslında siz de duyguların felsefesinden bahsedeceğiniz bir bölüm ya da podcast yapsanız tadından yenmez.
Teşekkürler
Bu kadar iyi olacağını tahmin edemezdim 👏👏👏
Bu sohbetleri arkadaş sohbetindeymiş gibi dinliyorum ve zevk alıyorum.
Yalnız bu videonun sonun duygularını “adam gibi” ifade etsinler diye bitmesine üzüldüm. Ağız alışkanlığı gitmiyor.
Çok çok iyiydi. Ellere sağlık, saygılar.
Şahane bir program olmuş, notlar alarak yavaş yavaş izledim, daha önce başlayıp, tam olarak anlayamadığım, bitiremediğim, Nietzsche ve Heidegger kitaplarını tekrar listeye ekleyebilirim. Hınçsız güzel günler
Özlemişiz, hoş geldiniz❤
resentment: küsme, alınganlık, gücenme, dargınlık, zoruna gitme...
yoğunlaşır ve yükselişe geçerse hınç ve öç almaya dönüşebilir.
4. Kez dinliyorum şuan
Hayatımın videolarından biri oldu
Çok iyi içerikli bir bölüm daha Alper Hoca ile.
Alper hocam.. Tekrar hoşgeldiniz.. Birkaç program stoklasanız bizim için çok seviniriz.. ❤️🥰
Alper hocam, hoş geldiniz 💚💚
Harika sohbet,faydalandık yine.
Daha cok, daha sık, daha yavas akan lütfen❤ iyi ki denk geldim size Alper Hasanoğlu
Hocaaağm gözümüz yollarda kaldı hocağğm
ağızına sağlık alper hocam.
sizin ürettiğiniz en iyi içeriklerdendi. elinize sağlık.
Kısa ve öz: İyi ki varsınız Alper bey ve İlker bey...
Flu tv çok ciddi bir entelektüel okula dönüştü düzeltiyorum : bu kanal daha çok eğitim yeri ve yaşam ayarlayici fonksiyona sahip
Eskiden daha iyiydi..
Çok kaliteli insanlar program yapıyor..
Söyleyecekleri tek cümleyi bile 10 kere düşünerek söylüyorlar..
Tüm Türkiye Burdaki insanlar kadar entelektüel olsa nasıl bir ülke oluruz düşünemiyorum..
Olmaz gerçi Sanayide Çalışan bi Kaportacı Felsefe okursa çok tuhaf görünür..
Yani tuhaf değil ama toplum tuhaf görür..
Videoda atıfta bulunulan ‘Böyle Buyurdu Zerdüşt’teki, deve-aslan-çocuk metaforunu dinlerken ‘Amerikan Güzeli’ filmini aklıma getirdi. Baş kahraman filmin başında ezik kocadır, sonrasında deve gibi yükleri sırtına alır sonra aslan gibi cesaret bularak savaşçı bir kimliğe bürünerek değerlerine bir bir savaş açar. Neticesinde filmin sonunda bir çocuk kadar oyunseverdir. Yönetmen de bunu poşet metaforuyla ifade etmiştir.
Hocam öncelikle hayırlı olsun. Çok güzel bir konuya değinmişsiniz, lütfen bu seri son bulmasın ❤
Müthiş bir öğretmen, sonsuz teşekkürler ederim.
Alper hocam siz hep konuşun lütfen
Ne yapsam etsem de pasif bi insan olarak görülüyorum. Hakkımı arıyorum bi karşılık alamıyorum. Eskiden çok hınç olurdu içimde şimdi hiç bi his kalmadı haksızlığa uğradığımda. Çabalamaktan da anlaşılmamaktan da yoruldum hocam. Ha yine hakkımı ariyorum ama elim boş dönüyorum.
Sevgili Flu TV öncelikle çok teşekkür. Alper hoca candır.Kislilik bozukluğu ile hınç arasındaki bağlantıyı irdelemenizi rica ediyorum.
Yəni RUclips-də izlədiyim ən keyfiyyətli, qəşəng video bu ola bilər.
Hepsi erkek olunca gelin kaynana fenomeni hiç akıllarından geçmemiş hınç en saf hali bence
Çok güzel bir sohbet dinledim. Alper Bey'in "siyaset bilimcisi değilim" demesi benim için çok güzeldi.
Çok öğretici bi yayındı.Teşekkür ederiz.
👏👏👏 Gurur duyulacak bir içerik, emeğinize sağlık, teşekkür ederim. 🖖❤️
Alper beeeeey❤❤❤❤
Çok faydalı, teşekkür ediyorum
Harika bir programdı
O kadar özlemiştim ki sizi! 🎉
Teşekkürler hocam, yine çok güzel ve yerinde bir konu ile gerçekleri 'anlayabilenlere' anlatmışınız. Aynı gün iki birbirinden çok farklı youtube videosu ile 'HINÇ' anlamak muhteşemdi. 'Kasaba cumhuriyetinde' yaşasakta, aydınlanmak için hala kafa yormak mutluğumuzu :) (memnuniyetimizi) artırıyor. Diğer videoda HINÇ a maruz kalma söylemleri ilginçti. ('Kardeşin Duymaz. Alesta,)
Alper Hoca'yı daha sık görebilsek keşke🙏🙏
Hoşgeldin Alper hocam 🎉
Kutlarım. Harika bir sunum olmuş.
10 numara kanal elinize sağlık
En sevdiğim seriiii 🎉💛
Alper beyi özlemiştik iyi geldi ❤
RUclips nin en muhteşem serisi
yine muazzam bir video
ÇOK MUTLUYUMMMMM ALPER HOCA GERİ DÖNDÜÜÜÜ🥳🥳🥳🥳🤩🤩😍❤❤
Keşke aşağılık kompleksi ile kesişimini ve ayrıştığı yerleri biraz daha konuşsaymışsınız ama hocam ağzınıza ilminize sağlık, iyi geliyor.
Güzel bir video olmuş.
Muhteşem bir bölüm olmuş.
Alper hocaaaam! Günüm güzelleşti bu ne güzel sürpriz.
Çok özlemişiz😍
Özlemişim. Çöldeki deveden, toplumdaki çocuğa gelmek inanılmazdı bence.
"peki, hırsızın hiç mi suçu yok?"
Nasrettin hocanın en sevdiğim repliklerinden biri bu.
Yuvarlak konuşup, etliye sütlüye dokunmadan danışanına sorununu kendi içinde halletmesi yönünde telkinden başka bir şey yapmayan korkak, pasif psikolog ve psikiatrlardan hep gıcık kaptım. Yahu, birisi de çıkıp ahlaki ve yasal sınırlar içinde tatlı bir intikam planı kurmaz mı hastasıyla birlikte? Satrançtaki benzer haliyle, sana sürekli şah çekiliyorsa, araya engel koymak ve kaçmak dışında yapılabilecek bir hamle daha var: seni tehdit edeni yok et, sana saldırana karşı sen de saldır!
Burada aslında ahlaki sınırlar içindeki kısım önemli. Nietzsche'nin "hastalığa" yol açabilir dediği durumlardaki hınç tepkisi (haset, garez ve imtikan) aslında hakkını savunmaktan pek farklı mıdır? Bunlar hıncın müsebbibine karşı en doğal hislerdir. En iyi savunma saldırıdır.
@@tolgayldz1898
benim söylemeye çalıştığım da bu gerçi; bizden alınandan fazlasını istemiyoruz, intikam peşinde değiliz, sadece adaleti sağlamaya çalışıyoruz.
sorunlar orada dururken, örneğin geçim derdinden belin bükülürken ve bu durum çeşitli psikosomatik rahatsizliklara yol açarken, bunlarin söylediği "alınma, utanma, rahat ol, kabullen vb" oluyor. Yahu problemin kaynağı benim emeğimin çalınması, "hırsıza haddini bildir" dememek için, sadece alengirli laflar üretmekle sanki hırsızların ekmeğine yağ sürmeye devam eden tüm bu hesapta ruhbilimcileri kınıyorum. Sistemin yandaşları olmak için mi eğitildiniz yoksa oyalayip düşene bir tekme atma adına kendi çıkarınızın sürekliliğini sağlamak için mi böyle geçiştiriyorsunuz? anlamadım ki...
Amerika'da yaygın olan çocukların okulunu basması buna örnek sanırım. Maruz kaldıkları davranışlara yeterli anlık tepki veremeyip zamanla zorbalayan kişilere karşı hınçlanıyorlar ve müthiş bir intikam duygusu açığa çıkıyor.
Ozlendiniz hocammm❤
Flu tv nin abone sayısının azalması beni hınçlandırıyor. Bu hınçlada elimden bir şey gelmediğini bilmek beni üzüyor
Kostuk geldik, begendik. cok ara vermeyin lutfen🙋🏻♀️
Ama nasıl özlemişizz ❤ dinlemedim daha kallpp kalpp