HER ŞEYİ BIRAKIP YURT DIŞINA YERLEŞMEK! | Göç Etmek Mantıklı mı?
HTML-код
- Опубликовано: 25 ноя 2024
- #akademiklink #yurtdisindayasam #yurtdisi
Son yılların en merak edilen konularından... "Her şeyi bırakıp yurt dışına yerleşmek mantıklı mı?" Yurt dışına göç etmek kimler için mantıklı, gitmek için hangi özelliklere sahip olmanız gerekiyor, hangi konularda zorlanabilirsiniz? Merak ettiğiniz ve edebileceğiniz tüüm konuları bu videoda aktartıyoruz! ✨
📌Formu doldurup, hemen Open English’le İngilizce’nizi geliştirmek için➡️ www.openenglis...
📌Katıl butonu ile hem ekibimize hem de Babişko Asumanlar ile savaşımıza destek olmak için: / @akademiklink
🔸 Podcastlerimizi dinlediniz mi? Aaaa muazzam içeriklerimiz var, eğlenmeyene para iade :P bekleriz: open.spotify.c...
📌 Peki Ya Web sitemizi ziyaret ettiniz mi? Orada da birçok farklı anket ve blog yazıları ile karşınızdayız: akademiklink.net
🔸 Instagram ve Twitterda da farklı içeriklerimiz ile sizleri bekliyoruz:
Instagram: / akademiklink
Twitter: / istatistikvean1
📌 Discordumuz da 7/24 hep aktif fevkaladenin fevkinde bir ortam var: / discord
🔸 Tüm sosyal medya hesaplarımız: campsite.bio/a...
Ben de yurt dışında yaşıyorum, çocuklarımın eğitimi için verdim bu kararı. İyi de yapmışım şu anda ikisi de Türkçe dahil 4 dil konuşuyor. Ülkenin hiç bir yere varmayan kavgalarından uzak yaşamak da ayrı bir huzur kaynağı. İmkanı olana tavsiye ediyorum
Nasıl gittiğinizden birazcık bahseder misiniz Hocam?
@@agabmemesyasalar5235ben iş buldum eşim doktora öğrencisi
@@veraladinben iş buldum eşim doktora öğrencisi
@@ayseaydn3390 hangi ülke?
Yalnız bir anne olarak yurt dışında yaşamanın zorlukları neler olabilir neleri göze almalıyım
Hocam keşke burda kazandığımız bize yetse. Yurt dışına calismaya degil de gezip görmeye gitsek ailemizden kopmadan.😢
Keşke hocam
@@AkademikLink hocam Nobel alicak olsam orda kalır çalışırdım dediniz ya ben sey sorucam bizde de herşey otursa akıl bilim feksefeye yonelsek yani burda da çalışabilir mi bilim adamlarımız hedefimiz beyinleri elde tutmak olmalı ya
@@Joker-ce3ro Beyinleri elde tutmak , kimin hedefi ?
Onu da maddi anlamda güçlü ve akademik anlamda başarıya sahip insanlar yapıyor ülke iyice bit pazarına dönüyor off hocam halimiz ne olacak
Ben yaptim ailemde çok fakirdi. Türkiye de insanlar çalişmayi bilmiyor dünyaya odaklanmiyor. Aci çekmek istemiyor. Başari öyle kolay birşey değil. Ha gel gelelim gitmeme değdi mi ?
Artilari var eksileri:
Eksileri
0- Dil, Ana dilin , o öyle büyük birseyki insanin ana dilinde kadar kendini mutlu edecek baska birsey yok.Kendini anadilin olmayan bir dilde ifade etmek.
1- Devamli yabancisin 2. Sinifsin
2- Herseye yeniden basliyorsun
3- Genelde yalnizsin çünkü gelismis ülkelerdeki sanayi öyle gelismiski insanlar Türkiye deki gibi kolobratif yasamiyor daha bireysel yasam var
4-Kültür olarakta yanlizsin.
5-Bir yerliye göre 3 kat daha çok çalismalisin, ve herseyde 3 kat daha iyi olmalisin dilde okulda , yabanci olarak bir dili ancak 15 20 yilda oranin yerlisi gibi kullabilirsin.Gitmek istedigin ülklere herkes gitmek istiyor turkiye de sen kendi akranlarin ile yarisirken avrupa da hem avrupali ile hemde senin gibi orada yasamak isteyen egitimli insanlarla yarismalisin.
Artillari
0- Avrupa ya gidersen türkiye ye göre hukuk var ve insanlar hukuka baglilar adalete güveniyorsun, trafik kurallarina uyuyor insanlar, geneli daha kibar ve saygililar. Alim gücü yüksek.
Hepsini üst üste koydugunda Artillari daha agir basabilir ama bu artilarina sahip olmak icin aci çekeceksin ha bu aciyi türkiye dede çekersen zaten çok çok kaliteli bir yaşamin olur.
Türkiyedeki egitim sistemi ve kültür, rasyonel düşünen bireyler yetistirmiyor herkes zannediyorki yurtdisina kapagi attik tamam. Yok öyle bir dünya
@@paulrossi8709 nereye gittin
@@paulrossi8709peki ne işe başladınız yurt dışında ilk olarak, maaşınız ile geçim sıkıntıniz arasındaki oran nedir?
Hepiniz o kadar güzel konuşmuşsunuz ki teşekkür ederim aytden çıktım yurdumun o güzide sınavı iyi bir girdi. ben yurt dışını oturup ciddi ciddi dûşünüyüm
@@nolmuskine1 EA misin sayisal mi
Evet arkadaşlar ben de yurt dışından bildiriyim, Almanya'dan. Yakınlık kurduğum(dil kursu,günlük hayat vs.) her göçmene çaktırmadan sorup, geniş örneklemli yaptığım gözleme göre Ukraynalı,Gürcü,Irak,Faslı,İranlı vs vs ne biliyim daha işte bir çoğu burada mutlular.Bu 1-2 kişi de değil onlarca, geleli 1 sene olmuş adam buralı gibiyim bura çok güzel diyor.Bunların içinde her ekonomik seviyeden insan var, Ukrayna'da doktor olup dolar bazında iyi kazanan,son model arabasıyla Almanya'ya sığınan adam söylüyor bunu. Ah şu savaş bitse de memleket burnumda tütüyor geri dönsem demiyor ya😂Hatta ülkesine tatile gidip,dönününce hiç özlememişim diyen var.Hakikaten dedikleri gibi Türk olmak dünyanın en zor mesleği,1 sene geçti ben burada çok da sevilecek bir şey bulamadım açıkcası.Tabii ki yetenekli,çalışkan insanlar burada başarıdan başarıya koşabilirler ama bence onun da sonu koskoca bir boşluk olabilir.Her ne kadar şikayet de etsek, bizim ülkemize,kültürümüze olan aidiyet hissimiz bir çok milletten daha fazla gibi.
42 yaşındayım. Hayatımın yarısı yurt dışında geçti. Çoğunlukla Rusya'daydım. 1 sene, 8 ay, 2 sene gibi sürelerle kaldım döndüm. Amerika'ya 2 kez yerleşmeye gittim, döndüm. En son Amerika'dan dönüşümde toprağı öpecektim neredeyse. Kaldı ki çocukluğumdan beri yurtdışında yaşamış, farklı dil ve kültürlere kolay adapte olan biri olmama rağmen, hatta buradan hiç memnun olmayan biri olmama rağmen Amerika tam bir hezimetti benim için. Buradan iş davetiyesiyle gitmiş olmama rağmen yazıyorum. Evim vardı işim vardı. Hiçbir şey göründüğü gibi değil. Artık bu yaşımda buradan gitmek isteyen arkadaşlara şunu diyorum: 1) İlle yurt dışına gideceksen, ta dünyanın bir ucuna gitmene gerek yok. Edirne'den çıktığın anda zaten yurt dışındasın. 2) Kendi kültürüne yakın bir ülke tercih edersen daha mutlu olabilirsin (bkz. akdeniz ülkeleri ya da her ne kadar kimse bilmese de Ruslar gerçekten bize benziyor) 3) Yıllarca televizyonların bize dayattığı Amerika rüyası diye birşey yok. 3) Amerika'da rahat yaşamak istiyorsanız, Amerika'da zengin bir aileye doğmuş olmanız gerekiyor. Orta sınıf olmadığı için ya zenginsiniz ya da fakir. 4) İnsanı bir yere ait hissettiren şey kurduğu bağdır. Aile ve yakın arkadaşlardır. Yaşam süresini uzatan şey de yine bu bağdır. Gitmek kolay, fakat bağ kurmak zor olan. Aile bağını gittiğiniz hiçbir yerde kuramazsınız zira insanın bir tane annesi bir tane babası olur ve bunu dışarıdan sağlamanız mümkün değildir. 5) son olarak, nereye giderseniz gidin, acil bir durumda dönecek mesafede olun bence. Babasının cenazesine yetişemeyen arkadaşlarım oldu ve hayatları boyunca bu üzüntüyle yaşıyorlar. Diyeceklerim bu kadar.
çok ama çok açıklayıcı ... yorum için teşekkürler .
👏🏻👏🏻👏🏻👏🏻
Mesele zaten kendi kültürümüzden uzak bir yere gitmek. Ne yapayım bu kadar her konuda kendine istisna isteyen, kuralsız, düzensiz, her konuda feodal ilişkilerle işleri yürüten ülkeleri...
@ en yakın kültür dediğimiz Azerbaycan bile bizden oldukça farklı. Emin olun bize benzerini zaten bulamazsınız. Benim demek istediğim, atasözlerinde benzerlik, konuşma hararetinde benzerlik ya da ne bileyim en basiti iklimde benzerlik olursa kişinin gittiği yere adaptasyonu ve kendini ifade edişi daha rahat olacaktır. Zira, nereye giderseniz gidin, istediğiniz kadar buradan, bu kültürden tek tek ya da topyekün nefret edin, içinizdeki Türk'ü atamazsınız. Burada doğup büyüdüyseniz, bir Türk anne tarafından yetiştirildiyseniz, farkında bile olmadan buraya dair arayacağınız, özleyeceğiniz şeyler olacaktır. Bunu demek istemiştim. Yoksa zaten emin olun buraya benzer hiçbir yer yok. Her ülke ve her kültür biricik ve özgündür.
@işte hanımefendinin bahsettiği kültür yakınlığı diğer insanlar için değil sizin kendinizi rahat etmeniz için gerekiyor. Keza sizde bu beğenmediğiniz kültürle yetiştiniz. Yani burada bahsedilen kültürümüzde olan kötü şeyler değil.
Hayat mücadele üzerinden mutluluk yaratabildiğin bir şey...
Bu sözü aklıma, kalbime kazıdım sayın hocam, çok önemli ve çarpıcı bir ifade bu tebrik ederim ve teşekkür ederim. 😊
Mutluluk ,hayat mücadelesi üzerinden yaratabildiğin bir şey… gibi birşey olması lazım sanki ))
Yurt dışından yazıyorum. Cevap: duruma göre değişir. Bir dönem gitmek mantıklı olabilir ekonomik, eğitim ve dil öğrenme amacıyla. Ama sonra geri dönmek gerekiyor. 20-25 yaşından sonra adapte olmak zor. Adapte olsan bile mutlu olmak için çocukluğun, gençliğin geçtiği ortamı ve insanları özlüyorsun. Kişiye gore de değişir ve bence mutlaka yurt dışına bir hedef ile çıkılması gerekir diye düşünüyorum. Behçet hocamızı dinleyelim bakalım o neler diyecek ☺
Valla aynısını dedim :)
@@AkademikLink izlemeye gerek kalmadı 😅
Yurt dışında kalıcı bir şekilde nasıl kalabiliriz? Eğitim için gitsem eğitimden sonra "Hadi sg ülkene" denebilir. Erasmusla gitsem 6 ay kalacam sadece. Yani nasıl kalıcı olarak orada kalabilirim söyler misiniz?
Mecburiyetten ne yapıcaksın.Bide bekar isen.
Çocukluğumun geçtiği mahalle komple yıkılıp yerine site yapıldı. Anılar fotolarda kaldı. O da heryere gidiyor. Mahalleyi de Ukrayna ve Ruslar bastı. Zaten yurtdışı gibi. bkz. : Suryapı antalya
Ben de yurt dışından yazıyorum. Diğer yurt dışından yazan arkadaşlar çok güzel anlatmışlar. Anlatılanların tamamına yakınına ben de katılıyorum. Bir nokta da ben eklemek istiyorum. Yurt dışına giderseniz elinizden geldiğince eşyalı yerlerde yaşamaya çalışın, yeni eşyalar almamaya çalışın. Dönüşünüzü de düşünün. Türkiye'ye dönmek zorunda kalacak olursanız eşyaları satsanız çok zarar ediyorsunuz, Türkiye'ye getirmeye/götürmeye kalksanız çok masraflı oluyor. Alternatiflerden birisi; eşyaları ikinci el spotçu diye tabir ettiğimiz yerlerden ya da direkt ikinci el eşyasını satan kişilerden olabilecek en ucuz fiyata almanız. Çok ucuza aldığınız eşyaları satarken edeceğiniz zarar da çok az oluyor, hiç satamayıp komple bırakıp gelseniz de o kadar zararda olmuyorsunuz.
Zaten geri dönmeyeceğim, yıllarca burada yaşayacağım, almışken fiyatı da ucuz zaten kalitelisini alayım demeyin. Yarının neler getireceği tamamen belirsiz. Yarınlar sürprizlerle dolu. Bunlar hep acı tecrübe oldu bize, siz dikkat edin size olmasın :)
evlenip gidin esyali eviniz olsun. bkz : ben xD
@@blackpearl844 mustafa çok mantıklı birşey söylüyor ama siz bi erkeğe 1, 2 milyon tl kitleyip hazır eve yerleşmeyi, evlenmeyi söylüyorsunuz galiba onu biz erkolar yapamıyoruz maalesef xD
Hocam güzel videolarınız ve bu platformu sağladığınız için size minnettarım. Ben bir üniversitenin doktora programında yaşadığım sorunlardan dolayı 45 yaşında yurt dışına çıktım. Doktora yaptığım bölümde yayın atıfları ve akademik kitaplar bakımından onca profesör ve öğretim üyesinin bulunduğu herkesi geride bırakmıştım fakat savunma aşamasında beş sene bekletilen tezi savunamadan doktoradan atıldım. Aradan sekiz yıl geçtikten sonra geçen ay nihayet Bölge İdare Mahkemesi beni doktoraya geri iade etti!..
Nereye giderseniz gidin işini iyi yapıp fark yaratan kendini geliştiren donanıma yatırım yapan her yer de kazanır
Türkiyede kazanamazsın, Türkiyede çalışıp da emeğinin karşılığını alabilmen için bile ayrı bi emek vermen gerekiyor. Senin emeğinin karşılığını alman herkesin aldığı anlamına gelmiyor.
Lan sonunda bunu farkeden birisini buldum :D
ne kazanır mesela ? diğer insanların kaybettiklerini mi ? Şu köprüyü istiyorsanız köyün yarısını bana verin gibi ticari faaliyetlerden kazanç mı sağlayabiliriz mesela ? İnsanoğlu mal olduğu sürece tabi neden olmasın...
@@futurexjam2 sizin kafanız bayağı karışık galiba evet bence de İran karpuzu bu sene çok pahalıydı (siz alakasız bir şey yazdınız ya cevaba yabancılık çekmeyin dedim
@@erhanozpinar9410 size göre zaten her şey iran karpuzu... matrix'i sorgulamadan çok çalışın çok kasın şu olun bu olun fark yaratın demek kolay diyorum, monopol sistem kurgusu var diyorum da kime diyorum...
Emekli Fizik öğretmeniyim ve eşim İngilizce öğretmeni (Emekli değil, uzaktan çalışıyor) Yillarca, pandemi ilanina kadar)firsat buldukca Avrupa ve Amerika'yi gezmistik. Geçen yıl bu zamanlarda da temelli gitmeye karar verip tüm hazırlıklarımızı yapıp Aralık'ta Brezilya'ya geldik. Hemen araba alıp yola çıktık. Güneyden kuzeye sahil şeridinde eyaletleri gezip (3500km) Kuzeydoğuda João Pessoa şehrine yerleştik. Turkiye'de evimiz yoktu, arabamız vardı. Burada ise araba aldık, gezdik ve ev aldık. Mevcut gelirimizle Türkiye'de yaşama şansımız da yokmuş zaten. Herkes tam zamanında gittiğimizi söylüyor ama keşke çok daha önce düşünebilseydik... Bu kadar da kötüye gideceğini tahmin etmemiştik.
Herkes için hayırlısı olsun. Selamlar 🙋🙋♀️
@@emekligezginveesi yeni hayatınızda mutluluklar dilerim
2 Şubat'ta geldik Kanada'ya, St John's şehrine. 250.000 kişi bu şehrin ve etrafında ki küçük şehirlerin nüfusu. Şimdilik keyfimiz yerinde. Çocuğumuz 4. Dilini öğreniyor okulda.
Yurtdışına gitme olayı kişiden kişiye göre değişir. Burada yaşamakta olduğu yaşam standartlarından tutun da, hedeflerine, hayallerine, maddi durumuna, alışkanlıklarına, konfor alanına vs vs bir çok husus var. Yani bir nevi meslek gibi. Mesleğinden memnun olan bir insan o mesleği överken; memnun olmayan da lanet ediyor. Şimdi bu meslek iyi mi kötü mü? Kişiden kişiye göre değişir. Bu durum da benzer. Buna videolar izleyerek değil deneyimleyerek kişinin tamamen kendisinin karar vermesi gerekiyor. Bunun yanında gittiğin ülkeye göre de değişir, kişiye göre de değişir, gittiğin döneme göre de değişir. Yani bilinmeyenin bilinmeyeninin de bilinmeyeni mevzu bahis. En mantıklısı bir şekilde gidip, yaşayarak deneyimlemek.
Çok basit ve güzel bir örnekle açıkladınız👌👌
En optimal yorum bu olsa gerek👏
Aynen
En doğru ve objektif yorum kesinlikle 👏🏻
Bravo. Yorumunuz çok doğru gerçekten
Benim yurt dışına gitmemek istememin en büyük sebeplerinden birisi de insanların bireysel olması. İnsanların birbirlerini umursamaması. Eskiden olduğum gibi topluma ve aileme sevgi besleyemiyorum, beni her daim aşağı gören, her dayim çelme takıp küçümseyen ailem ve toplum oldu. Her geçen günde insanlardan nefret eder hale geldim. Şu hayattaki en iyi dostlarım hayvanlar, en azından beni yargılamıyorlar ve onlara nasıl davranırsam aynı şekilde karşılık alıyorum. Artık öyle bir raddeye geldim ki gerçekten ihtiyacı olan yetişkin bir insana yardım etmektense sokaktaki hayvanlara yardım etmeyi tercih ederim. Eskiden boş oldumda çarşı günleri dolaşır yorgun ve yaşlı bireylere yardım ederdim, ama şimdi vicdanım bile sızlamıyor. Bunu dediğim için linç yiyeceğim ama, deprem zamanı üzüldüğüm tek kesim çocuklardı. (Seçimlerle ve siyaset ile ilgisi yok)
Yazdıklarının çoğunu ben yazmış olabilirdim. Ben de insanlardan o kadar çok büyük kazıklar yedim ki ... hem de senelerce insan hakları üzerinde derneklerde çalışırken. Yani insana saygı duyması gerekenlerden saygı duymayınca - al sana kocaman ömürlük bir tokat. Benim de hayatım hayvanlarla dolu. Onlar olduğu için burdayım. İnsanlarla sosyalleşmek mi, yoksa tek başıma bir yürüyüş ve parkta kedilerle köpeklerle oturmak mı? Yanıtı belli. Böyle insanlardan bıkmış tek ben olmadığımı düşünerek dünyaya Türkiye'deki hayvanları göstermek amacıyla RUclips kanalı bile başlattım. Hayvanlarla dolu güzel günler dilerim.
deprem konusunda ben de benzer düşünüyorum, o garibim bebekler çocuklar dışında reşit sayılan kimseye acımıyorum, çünkü onlar ne kendilerine ne de bu millete acımadılar... esas acımasız vicdansız zübük yığını onlar, kuru kemiğe boyun eğen dilsiz şeytan çoğu...
Kesinlikle beni de bu hayata bağlayan şeyler hayvanlar. Özellikle 17 yaşımdayken başımdan geçen bir olay beni hayvanlara daha da çok bağladı. O yaşlarda hamile bir köpekle karşılaşmıştım, diğer köpekler tarafından ezilen ve zayıf kalmış bir köpekti. Elimden geldiğince yardım edip sağlığı ve açlık durumuyla ilgilendim. 2 ay sonra 4-5 kepek bana saldırdı ve etrafımı sarmaya çalıştı. Kafedeki insanlar camdan bana baktı, bütün insanlar. Sadece izlemekle ve birbirlerine bakmakla yetindi. Ama sonrada 5. Bir köpek daha havlayarak geldi ve 4 köpeğin arasına dalarak beni korumaya çalıştı. Ve o köpek benim ilgilendiğim köpekti. Ve bu hareketi yaparkende daha doğumunun üstünden 1 hafta geçmişti, yani hâlâ daha diğer köpeklerden zayıftı. (Köpek iyi bu arada sayımız 2 ye çıktığı için diğer köpekler kaçtı 😂 )
Bende ayni tek kiyamadigim varliklar hayvanlar çocuklar kadinlar dinazorlaşmiş zalim mermatsiz bir toplumda yasiyoruz.
Ben de depremden sonra aynı duyguları beslemeye başladim. ( ben de depremzedeyim ve evim yıkıldı )
Hocam Türkiyede iyi bir konumda işim vardı.memur gibi çalışıyordum.Amerika’ya geleli 6 ay oldu. En ayak işlerini yapıyorum gidip ev temizliği yapıyorum günlük.Ama bir gün bile Türkiye’ye dönmeyi düşünmedim hatta geri dönme düşüncesi anksiyete yaratıyor bende😅yani anlatacağım belkide burda hayat kurma motivasyonu beni ayakta tutuyor.ancak dediğim gibi bende çok iyi şartlarda çalışıyorken geldim hiç aramıyorum orayı. Ama şu da bir gerçek burada hayatı Amerikan vatandaşları yaşıyor bizim gibi göçmenlerin onların bulunduğu yere gelmesi çok zor.burada ev temizliği çocuk bakıcılıpı gibi işleri bizim gibi Meksikalılar ordan burdan gelenler yapıyor. Amerikalı da Amerika’nın tadını çıkarıyor:)) 28 yaşındayım keşle daha erken gelmiş olsaydım diyorum hep çünkü belli bir yaştan sonra artık mücadele etme güdü de azalıyor özellikle bir seviyeden gelip burda burgerda çalışmak zor geliyor.hep ne zaman düzenimi kurucam düşüncesi oluyor. Ama yine de dönmeeyi düşünmüyorum en büyük sebebi de ülkedeki mevcut siyası durum. Yani gençlere tavsiyem gelmek isteyen gelsin ama wow bir hayat yok.ayrıca çalışma izni olmadan da artık çoğu yer çalıştırmıyor.ne kadar erken gelirseniz o kadar iyi çünkü ayak işlerini yapmak genç yaşta çok zor gelmiyor. Ve en önemli Amerika’ya İngilizce öğrenmek için sıfır gelmeyin çok büyük hata.kesinlikle İngilizceyi Türkiyede öğrenip buraya öyle gelin.bu imkansız değil buraya gelince anladım ki bunu ben türkiyede de yapabilirmişim.
Helalll olsun çok dogru yazmışsın. Hızır yardımcın olsun
Sadece 6 olmus gideli. Yabanci bir ulkede yasamanin asamalari var. Siz su anda balayi asamasindasiniz. Umarim bosanma asamasi hic olmaz.
@@hacerelmac6693 ilk 6 ay her zaman zordur bende ger günümü eğlenerek geçirmiyorum zorluklar oluyor. İlk bir ay hep neden geldiğimi ne yapacağımı sorguladım. Özlem tabili oluyor ama kimsenin hayatını bilmediğiniz için böyle bir genelleme yapmanız mantıklı değil. Belki türkitede gidecek bir evim yerim yok o yüzden buraya tutunuyorum. Ya da bambaşka bir şey. Yani bayılıyorum şu Türkiye’deki dram edebiyatına. Niye illaki sonu hep kötü bitsin ki? Niye hep böyle düşünülüyor anlam veremiyorum
Merhaba nasıl gittiniz, yardımcı olabilir misiniz
Abi ingilizce kursu olmuş 20.b. TL (Economic Moment) en iyisi orada öğrenmek
Çoluk çocuk Kanada’ya geldik 4 ay oldu 33 yaşındayım dil biliyor olmama ve çocuklarım yanımda olmasına rağmen çok zor ama başka seçeneğim kalmadı Türkiye’de ekonomi yüzünden buraya göç ettim.
Fotoğraf, video işleri ile uğraşıyorum. 2017 yılında turist vizesi ile New York'a gelip, sonrasında evlenip vatandaş oldum. Evet ilk geldiğimde çok zorlanmıştım ama şu anda hayatımdan gayet memnunum. Rahatlıkla, iyi ki gelmişim diyebiliyorum.
Kiralar bahsettiğiniz gibi 6000 dolar falan da değil. Evet Manhatta'nın göbeğinde gökdelende ya da çok lüks bir semtte yaşarsanız iki odalı eve 6000 dolar ödersiniz ama o mantıkla baktığın zaman, Istanbul Bebek, Etiler, Nişantaşında da kiralar yüksek. Manhattan merkeze tren ile 25-30 dakika mesafede Brooklyn ve Queens'de $1200-$1800 civarına tek odalı, $1600-$2400 civarı da gayet güvenli semtlerde iki odalı evler bulmak mümkün. Bence olayı abartmışsınız.
İngilizce bilen, para edecek belirli bir meslekte bilgi ve tecrubesi olan biri yurtdışında biraz çaba harcayarak, Türkiye'den çok daha iyi bir hayatı yurt dışında kurabilir. Kaldı ki burada kimler kimler İngilizce bir kelime ve mesleki bilgisi bile olmadan gelip çok yüksek noktalara geldiler. Ama tabi ki çok daha fazla çaba harcayarak.
Evet yurtdışında hiç kimse hiç kimseyi beklemiyor, doğru ama Türkiye'de de kimse kimseyi beklemiyor zaten. Ne yaparsan kendi başına yapıyorsun.
Yeter ki iste, pes etme, sabırlı ve azimli ol.....
kaç senede aldınız vatandaşlığı
Cevap, kişiden kişiye göre değişir. Ben mesela 1.5 yıldır yurt dışındayım ama ailemi görebilme imkanım eskiye göre arttı. 6 sene Eskişehir'de okudum, ailem Gaziantep'te olduğu için gidip gelmek hem kolay olmuyordu hem de ucuz olmuyordu, o nedenle de öğrencilik yıllarımda senede sadece 2 defa gidip gelebiliyordum. Daha sonra İstanbul'da işbaşı yaptım, 2.5 yıl çalıştım ve o süre zarfında ailemi görmeye sadece 1 defa gidebildim çünkü izin günlerimi istediğim gibi kullandırtmıyorlardı, maddi nedenlerden ötürü de spontane olarak gidemiyordum. Bunları bırakıp 30 yaşımda yurt dışına çıktım ve şu anda ailemi senede 2 defa görmeye gidebiliyorum, maddi olarak da sarsmıyor. Süre olarak da Eskişehir-Gaziantep ile Frankfurt-Gaziantep arasında çok bir fark olmuyor. İnsan kendine, 5 sene sonra kendimi nerede görüyorum diye sormalı. Sorunun cevabı, "doğduğum şehir" ve "sıklıkla ailemin yanında" şeklindeyse, o kişi yurt dışında çok zorlanır. Ama benim durumumdaki insanlar için İstanbul'da yaşamak daha sıkıntılı bir durum. Sektörümün %80'i de orada olduğu için ben bu rotayı uygun bulup tercih ettim. Uzun lafın kısası, bu yola çıkarken iyice araştırıp kendi muhasebenizi yapın. Sosyal medyada yazılanları boşverin, blog'lara da temkinli yaklaşın ve kendi araştırmanızı yapın. Biraz uğraşacaksınız ama yanılma payınız düşecektir. Böylece yurt dışına çıktığınız zaman kültür şoku falan yaşama ihtimaliniz epey düşecektir. Hem bu sayede şu gazetelere haber olan Amsterdam'daki gariban(!) yazılımcı arkadaşın durumuna düşmezsiniz. Herkese hayatta başarılar...
Hocam nasıl çıktınız keşke onu da anlatsaydınız bi fikir olurdu en azından
@@bektasgoksen6772 Doktora yoluyla çıkmış bulunmaktayım.
Gazetelere haber olan Amsterdamki gariban arkadaşların durumu nedir? Ben hiç duymadım, ben de Amsterdamdayım da. Merak ettim.
Hemşerim Hollanda’ya giden yazılımcılara ne olmuş merak ettim..Yazdıklarınıza katılıyorum.
Hocam avrupa batıyor mu ? Ben bir fakir olarak haftada evime 1 kilo et bile alamazken avrupalının ekmeğe muhtaç olduğunu duymak psikolojime çok iyi gelecek. Ne olur kandırın beni. 😭😭😭
Ben gideceğim geride dönmeyi düşünmüyorum. Bir laf var insan doğduğu yerde değil doyduğu yerde mutlu olur. Benim nerede işim varsa rahatsam yaşarken çok düşünmüyorsam herşeyi orda mutlu olurum zaten.
Artik Almanya eskisi gibi değil.Ben ailemle geri donuyorum.Okullarda irkçilik artti.
Sizin gibi insanların varlığı bu topraklara hizmet etmek adına bizlere umut veriyor hocam iyi ki varsınız
Dil öğrenip doğru meslek için eğitim yaparsan zengin gelişmiş bir ülkeye gidip yaşamak her zaman için daha avantajlı. Bunu elin ayağın tuttuğu sürece yapabilirsin. Tek bir hayat yaşıyoruz. İnsanın hayatını değiştirebilmesi çok değerli bir şey. Ben yurtdışına göçe olumlu bakıyorum. Doğru adımlar atılırsa olumsuz bir tarafı yok. Tek olumsuz tarafı anne babadan ayrı olmak, onlar vefat ettiyse, oda olumsuz bir durum olmaktan çıkıyor
5 yildir yurtdisindayim, turkiyeyi ozlemiyorum, ozleyecek bir sey kalmadi, bi tek sevdigim insanlar kaldi onlarla da telefon gorusmesiyle idare ediyorum artik. Oyle amerikada almanyada da degilim rusyadayim hizli alistim hizli adapte oldum artilar eksiler var ama artilar agir basiyor, mesela araplastirmaya calismayan siyasetiyle seni bogmayan, vergisiyle canina kastetmeyen daha stabil ekonomiye sahip bir ulkede yasamak huzur verici. Herkesin deneyimi farkli olur tabiki burda yazilanlar kimseye cok da fayda etmez, yurtdisindaki ilk adiminizda unutursunuz herkesin beklentileri ve gecmisi farkli.
Imkaniniz varsa cesaret edin ve bir deneyin, bu hayata bir kere geldiniz bu sartlarda yasatilmayi haketmiyorsunuz.
Faydaniza dokunabilicek diyebilicegim tek sey kacak gocek gitmemeniz, perisan olursunuz onu denemeyin bile. Dogru yollar iyice pahalilasti ama dil kursu sonra egitim ile veya is teklifi ile baslarsaniz temeliniz saglam olur hizli ayak uydurursunuz.
bazı ruslar ordaki siyasi ortamdan türkiyeye kaçıyor dediklerinde eksikler var sanki
Hocam rusya ile alakalı soracak sorularım var mümkünse instagramınızı rica edebilirmiyim
Hocama tamamen katılıyorum. "Bir şekilde kapağı atayım da ondan sonrası kolay" düşüncesini kesinlikle unutun. İşiniz vs garantiyse olacaksa yurt dışında onu tabi deneyebilirsiniz. Kolay değil. "Hadi çıkın çıkıon gelin" tarzındaki RUclipsr'lara da asla inanmayın!
Şu anda Türkiye’nin en kötü üniversitelerinden birinde bitiremediğim doktora tezimi Avrupa’nın en iyi üniversitelerinden birinde bitirmenin öyküsünü yaşamaya ve yazmaya çalışıyorum. Bu öyküyü tamamlamak için iki seneye daha ihtiyacım var. Azmin elinden ne kurtulmuş! Her türlü zorluğun üstesinden azimle (günde 12-15 saat ortalama ile) çalışarak gelebiliyorsanız Türkiye’den hemen çıkın. Eğer azim ve çalışma hususlarında iyi değilseniz yurtdışında Türkiye’den daha kötü durumlara düşme ihtimaliniz yüksek.
Hocam,öykünüzün bu hali de cok etkileyici.Umarim bu öykünüzü bir an önce tamamlarsiniz.
Hangi üniversite
Viyana
Türkiyede kötü diye bahsettiğiniz üniversiteyi sormuştum ben aslında.
Sevgili Umut, onun yanıtını şu kitapta bulabilirsin: "Vay Tezimin Başına Gelenler: Akademik Dünyadan İbretlik Manzaralar"
Yurtdışına bir süreliğine gelmiştim. Amaç deneyim kazanmak,öğrenip ülkeye dönmekti. Arkadaşlarımın arasında sürekli "bu ülke için çalışmamız lazım" diyen kişiydim. Buraya geldikten sonra planlar değişti. Burada daha mutluyum ve bir gelecek hayali kurabiliyorum,21 olacağım bu yaz sonunda. Ne dışlandım ne de ırkçılık gördüm. Eninde sonunda döneceğim yer Türkiye gözüküyor ama dönmek istemiyorum. Hepinize gelin diyemem çünkü herkes için doğru bir karar olmaz ama gelip bir süre yaşayın ona göre karar verin bence.
Nerede yaşıyorsun
@@uptheirons2188 Macaristan,hocam. Küçük çaplı ülke değiştirme planları da yok değil ama,bakalım
@@ademkaratas8396 nasıl gittin hangi vizeyi aldın ?
bence Türkler avrupalı olarak yaşamaya alıştı bünye arapcılığı kabul etmiyor macaristanda parasal olarak çok sıkışmıştım ama yinede güzeldi
Hayırlı günler kardes bir sorum olacaktı.
Ùlkeye giderken ne kadar miktar goturmustun sormasi ayip
Bayılıyorum bu kanala! Gerçeklerin konuşulduğu, hem de eğlendiğin tek kanal! 🤩
bende şuan rusya dayım. dil kursuna geldim. amacım rus dilini öğrenip çalışmaktı. sadece şunu söyleyeyim yurtdışında yaşamak gerçekten zormuş. rusların damak zevkiyle bizimkisi çok farklı. burda simit, döner, kuru fasulye, baklava, salça, lokum, cezerye... daha sıralayabileceğim birçok şeyi bulamıyorsunuz. yaşam standartları da bizim ülkemizle aynı. yaşlıların köşe başlarında çiçek, çorap vb. gibi birşeyler satarak geçimlerini sağlamalarına çok üzülüyorum. yanlarından geçerken yüzlerine bakmaya utanıyorum. çünkü maddi durumları kötü ve sana birşeyler alman için yalvarırcasına bakıyorlar. benim bu hayattan anladığım ya zenginsin iyi yaşıyorsundur yada fakirsindir kötü yaşıyorsundur.
olay budur.
kötü bir ekonomiden göçüp daha kötü bir ekonomiye gitmek ve ekonomiden şikayet etmekte ne bileyim yani. Yurtdışına vizyonsuzlarda gidiyormuş onu anladım.
@@yapayzekali bende kara cahillerin olduğunu anladım.
@@yapayzekali yani rusya gidecegime abdye veya avrupaya giderim hem rusca zor bir dil
Uzun yillar yurtdisinda yasamis ve halen de belirli araliklarla yurtdisina gidip gelen bir akademisyen olarak tavsiyem, kendinizi gerceklestirmek istiyorsaniz mutlaka yurtdisina gidin. Bunu tecrube edin. Buna sizin de, ulkemizin de ihtiyaci var. Ben gidip de basarili olamamis kimse gormedim. Turkiye'de bu sartlarda yasayabilen herkes yurtdisinda rahatlikla yasayabilir. En buyuk ozlem aile ve yemekler oluyor. Bunun disinda hicbir sey umrunuzda olmaz. Yasadisi yollardan olmadigi surece gidip kendinizi gerceklestirin. Pisman olmayacaginiza eminim.
Hocam bisiklet yolundan yürümeseydiniz yurt dışına gitmeyecektim ama artık kesin gideceğim. :) Teşekkürler AkademikLink
Estonya'dan selamlar. En başta anlattığınız kalifiye çalışanlar grubuna giriyorum (kırmızı dipli mumla davet ettiler 😋). İstanbul'da çalıştığım firmada zam talebime "yaşıyor musunuz yaşıyorsunuz, ne zammı" yanıtını alıp istifa ettim. 2 ay sonra şu anda çalıştığım işe girdim. İnsan gibi muamele görüyorum. 5 yıllık oturum izni aldım. Arada İstanbul'a gidip simit de yiyoruz tabii. Simitin yeri ayrı.
İşi nasıl buldunuz orda acaba
@@denizdilmen8531 LinkedIn'den başvurdum
Meslek ne ?
@celalergun merhaba mesleğiniz nedir?
Abi meslek ne?
Sizlere Almanya'dan yazıyorum. 5 yıldır burada yaşıyorum. Türkiye kökenli ortalama 3 milyon insan var. Bu biraz daha fazla da olabilir, Almanya'da doğup büyüyen ve yalnız Alman pasaportuna sahip kişiler ebeveynlerinin kökenlerine dahil edilmeyebilir.
İlk kuşak zaten yaşlı, bir çoğu vefat etmiş. İkinci kuşak benim yaş ortalamamdan büyük. 3. kuşak düşünce ye yaşam biçimi ile artık Alman gibi...
Elbette bu hepsi için geçerli değil ancak arkadaşlık, iletişim pek de kolay değil.
Öte yandan mezhep ve etnik olarak bölünme var. Örneğin Sünnilerin farklı camileri var. Milli Görüş, Diyanet, Süleymancı, MHP-BBP çizgisindeki kişilerin camileri var. Alevilerde bölünmüşlük var. Bazı yerlerde birer sokak yada bir kaç blok ile camileri yada apartmandan bozma mescitleri var. Pek çok camii mimari olarak ne Almanya'ya ne Avrupa'ya ne de Türkiye'ye asla uyumlu değil. Açıkçası gecekondu gibi görünüyor.
Sol kesimde çok fazla dağınık, birbirlerine küs, rakip vesaire. Öte yandan pek çoğu 70'li yılları yaşıyor hâlâ kafalarında. Kültürel, etnik gettolar var. Her birinin kendi Berlin duvarı var. Dul erkek sayısı fazla, ithal damat diyorlar onlara.
İşçi göçü ile gelenler ve onların çocukları ile son 5 yılda gelenler genel manada anlaşamıyor.
Yeni gelenler, ilk gelenlere yanaşıyor ancak bir zaman sonra mantalite farkı ortaya çıkıyor. Soğukluk oluşuyor. Eskiler ise ellerindeki olanak, kazanım yada statüyü kaybetmek gibi anlamsız bir tedirginlik yaşıyor.
Gurbetçilerin getirdikleri çikolatalar indirim marketlerindeki en ucuz çikolalarmış.
Bencillik hat safhada. İspiyonculuk, dedikodu, kıskançlık, başa kakma ve gösteriş büyük bir sorun.
Almanların villa tipi konutlarının bahçesinin çevresine örülü yüksek duvarları yok. Lüks araçları kapı önünde. Ancak genel olarak çoğunluk lüks tüketim yanlısı değil. Tutumlu insanlar, zaten yeni bir araç sahibi olmak atla deve değil.
Almanlar paylaşımcı. Ebay Kleinanzeige adlı uygulama üzerinden pek çok yaşam malzemesini ücretsiz veriyorlar, eşya giysi ve benzerlerini. Bazı Türkler onları toplayıp pazarda satıyor. Oysa Alman ihtiyaç sahibi gelsin alsın diye veriyor. Öte yandan kimisi çok uygun fiyatlara da satıyor. İkinci el ile kaliteli eşyaların olduğu bir ev kurmak asla zor değil.
Almanların Türkler algısı Türkiye'ye gidince olumlu bir hâle geliyor.
Burada doğup büyüyen kişiler siyasi olarak ailelerinin içinde bulundukları topluluğun düşüncelerini seslendiriyor. Bu seçimlerde oy kullananlara sordum, "neden ... partiye oy veriyorsun" diye gençlerin hiç biri mantıklı yada ideolojik yanıt bile veremedi.
Gurbetçiler, hem Almanya'yı hem de Türkiye'yi kalkındırdıklarını iddia ediyor. Onlara göre Türkiye'ye tatile gelmeseler yada kendilerine konut, arazi vb almasalar Türkiye batar! Diğer ülkelerdeki gurbetçiler de böyle bir algı yok yada çok daha az.
Almanya, Avrupa penceresinden bakarak ülkemdeki sorunları tespit ederek, acaba ülkemin fark edemediği çözüm yollarını sunarak halkın mutluluğu için neler sunabilirim diye düşünen ile karşılaşmadım.
Almanya'da PKK çok etkin. Buradaki Kürt nüfusun içindeki Türkiye kökenlilerde bile Türklere karşı sorunlu bir dil var. Çocuklarına Türkçe bile öğretmiyorlar. Türkiye'de asla böyle bir nefret yok.
Teknoloji ile eğitim sevisi düşmeye başladı. Tablet, internet telefon hazır bilgi kopyala yapıştırı arttırdı, Almanya ve pek çok Avrupa ülkesi bu konuda endişeli, geleneksel eğitim ve kağıt kalemin önemi daha da öne çıktı.
Dönerler hileli, yaprak döner bulmak zor, tavuk döner deri dolu, et döner sakatat, un, baharat dolu...
Anlayan anlamayan lokanta açmış kimisi Türk mutfağından yemekler yapıyor hesap ucuz bile olsa ödediğiniz tutara acıyorsunuz.
Buna rağmen Manheim, Stuttgart, Köln, Berlin, Hamburg gibi kalabalık şehirlerde rekabet kaynaklı daha kaliteli hizmet ile lezzetli yiyeceklere erişmek mümkün.
Helal et pek de yok gibi, pek çok Müslüman firma zaten fason üretim yaptırıyor halbuki aynı tezgahtan kısa bir süre önce 🐷 geçmiş olabiliyor. Buna rağmen Polonya ve Hollanda daha iyi Almanya'ya göre.
Irkçılığı sorguluyorum, halkımızda ırkçılık, farklılıklara ön yargı var. Bu Türkiye için bir sorun, burada fark ettim.
Türkiye haberlerini düzenli okuyorum, göçmenler ve yabancılar hakkındaki sözleri burada söyleseler Türkler ayağa kalkar. Hobi bahçelerinde çeşitli bayraklar dalgalanıyor. Türkler burada 'Yayla şenlikleri' yaptı alan girişine 5 metrelik dev Türk bayrağı astılar, Türkiye'de olsa böylesi bir bayrağı indirecek, oradaki kişilere saldıracak on binlerce hoşgörüsüz ortalığı savaş alanına çevirirdi.
Almanya'da Türkler devlet okullarında Türkçe öğrenebiliyor, bunun bir hak olduğunu iddia ediyorlar ama ülkelerindeki aynı soruna kayıtsız kalıyorlar!
Bizi bilgilendirdiğiniz için teşekkür ederim.
istatislik olarak ülkelerine hiç yardım yapmayan tek millet Türkler ve kürtlerin Türklerin başına bela olduğu gibi ileride avrupalılarında başına bela olacağına eminim. ve Türkiye terör bölgesi almanya dünyanın 3. ülkesi yani dil konusunda kayıtsız kalmaları normal neden teröristlerin dilini desteklesinler sen söyledin Türkler sayesinde almanyadalar ama Türklerden nefret ediyorlar bu neden yüzyıllardır tarihsiz ve kimliksiz asimile bir toplum olduklarını açıklıyor.
Neden Göçmen ve Sığınmacı arasındaki farkı yapamıyorsunuz? İkisi farklı kavramlar. Davetli misafir ve davetsiz misafir aynı mı mesela sizin için?
Bilgilendirme için teşekkürler 💐
Süper yazmışsın 👏🏻👏🏻👏🏻👏🏻👏🏻ancak son kısmına katılmam,bizdekiler mülteci,sığınmacı. Almanyadakiler misafir işçiydi,kalıcı oldular.yine de Türk bayrakları açmamalılar.kimseyi kışkırtmasınlar tabiki..ne gerek var
Hemşirelik 2.sınıf öğrencisiyim, şu an dil öğrenmeye çalışıyorum. Mezun olur olmaz yurt dışına gitmek için elimden geleni yapıcam zaten aileme çok bağlı bir insan değilim şehir dışında okuyorum tatilden tatile gidiyorum eve. Oraya gidince ekonomik olarak rahatlarım ve en önemlisi de siyasal islamdan uzaklaşacam bunlar tek başına bile benim için mutluluk kaynağı
git gor anyayi konyayı. orada da seni ellerinbde çiçekle karsılayacaklar. 2. sınıf vatandas olmanın tadını cıkarırsın. denemek lazım..
@@Arnica2424 dayı bu yorumu yurt dışından mı yazıyorsun
Aynı yollardayız yardımın dokunabilir çok sevinirim
@@DevrimAcar-eo9ckyardımım dokunur mu bilmem ama sosyal medya hesabınız varsa oradan konuşabiliriz
Hangi üniversitede okuyorsunuz? Sağlık bölümü okuyup okumamak konusunda kararsızım. Mezuna kalmayı düşünüyorum bu yüzden. Bir de yurt dışında sağlıkçıların ne gibi olanakları var? Cevaplarsanız çok seviniriim
Hocam öncelikle selamlar , sevgiler
Bir bisikletçi olarak bisiklet yolundan yürüdüğünüz için sizi esefle kınıyorum :)))
videolarınızı büyük bir keyifle izliyorum, ancak bizim için büyük bir sorun olduğundan bu eleştirimi dile getirmek istedim :))
Seviliyorsunuz, kendinize iyi bakın ...
İtalya da biz de bilmeden bisiklet yolunda yürüdük. Bisiklet sürücüleri çok kızdı. Sonra çok utandım neden dikkat etmedim diye.
👏🏻👏🏻👏🏻
Çok alakasız bir bilgi ama Hazal hocam geri geri yürüyor ya video çekerken , selülite çok iyi geliyormuş😂 Öğrenciyken Teksas’da work and travel yapmış ve İtalya’da erasmusla mimarlık okumuş biri olarak söylüyorum ki, normal yollarla gidin. Tecrübe kazanın, kendinize yatırım yapın. Sonra yaşamak için de gidersiniz ama önce bir deneyimleyin. Altın bileziğinizi alın kolunuza, mesleğinizle gidin🙏 İmkanı olan varsa direk orada okusun, sonra gitmeniz kolaylaşır hatta okuduktan sonra çalışma ve oturum elde edersiniz🌸
1 ay önce Berlin’den Türkiye’ye kesin dönüş yapmış biriyim ben de. Açıkçası alım gücünün harikalığını, sosyal yaşamın rahatlığını, iş hayatındaki değeri Türkiye’de belki bulamam ama biz kendimizi hep yalnız hissettik. Hiç aidiyet kuramadım. Bir bayram, seyran olunca insan o geçmişini arıyor gibi oluyordu. O yüzden aile
bağlarınız vs sizin için önemliyse bence değmez. Nitekim değmeyeceğini düşündüğümüz için biz de donduk. Su an çok mutluyuz .
Berlinden bir sermayeyle geldiysen eger en guzelini yapmissin.
ben mi hep benzer içeriklere denk geliyorum bilmiyorum. Bahsettiklerinizin çoğu daha önce duymadığım şeyler. Gerçekten fark yaratıyorsunuz ve seviliyorsunuz.
Hayatımda yaptığım en iyi şeydi o çukurdan çıkıp Almanya'ya gelmek. Artık tapusunu verseler dönmem.
Valla gidenlerim hepsi öyle dıyor nedense
Her yurt disina gidende kultur farkindan yakiniyor hangi kultur var turkiyede ?arbayla trafikte ustune surenler kirmizi isikta durmayanlar vs vs saymakla bitmez
Eskişehirimizi bu kadar güzel gösterme,sonra herkes buraya gelecek😆çok ülke gezme şansı olmuş biri olarak tespitlerinize katılıyorum.gidenlerin hali kalanlardan pek farklı değil bence .
Bence kişinin duygusal durumuyla da çok alakalı bir durum bu. Herkes ailesini, arkadaşlarını sever ve özler ama önceliğim benim hayatımsa ve ben burda dışsal etkenlerden dolayı mutlu, huzurlu ve rahat değilsem, yurtdışında ailemden uzak yaşamak beni bu durumdan daha mutsuz edemez diye düşünüyorum. Burada üniversite okumak zor, bitirmek zor, iş bulmaktan bahsetmiyorum bile. Yaşıtlarımın tatillerini ve hayatlarını görmek, sahip olmak istediklerime burada sahip olamayacağımı bilmekte cabası. Evet her şey maddiyat değil tabii ki ama zaten zor topraklarda büyümüş biri olarak insan rahat ve özgür bir yaşamın hayalini kuruyor. Dediğim gibi burada ailemin yanında kalıp, hayallerime uzaktan bakıp ortalamanın altında bir hayat yaşarsam bence bu ailemi de etkiler, en azından yurtdışında emeğim karşılığını alarak ve kendime hayat kurarak hem kendimi hem de onları mutlu edebilirim. İllaki günün birinde yollarımız ayrılacak nasıl olsa, eminim ki onlar da bizim mutlu olmamızı isterler.
6 senedir California’da yaşıyorum. Sıfırdan eğitim alıp yeni bir hayat kurdum kendime burada. Söylediklerinde haklı, çok zor bir süreç. Özel bir yeteneğiniz yoksa, bir davet alıp gelmiyorsanız falan tırnaklarınızla kazımanız lazım burada. Pandemiden önce daha mutluydum ben. Özellikle bu yıl nedendir bilmem hiç keyfim kalmadı 😢 Öyle çok zengin falanda değilim ortalama bir hayat yaşıyorum burada.
Ne iş yapiyorsunuz
Hocam nasil gittiniz 6 yıl önce ?
2 sene Kıbrısta yaşadım. TL kazanıp GBP harcamak çok koydu ancak gördüm ki gerçekten çok kültürlü, dinamik ve çalışkan biriyim ve her yerde yaşamımı sürdürebilirim. Ülkem maalesef beni haketmiyor. Bu yüzfen şansım olursa ömür boyu Kanadada yaşayabilir, sanatımı o insanlara icra edebilirim. Umarım dileğim gerçek olur.
4 yildir yurt disindayim, benim icin ilk 2 yil cooook zordu birde korona zamani baya bir dönem ailemi göremedim. Ayrica Almanya filan gibi cok turk yok yasadigim yerde. Egitim sistemi cok iyi sosyal bir devlet iyi bir dil egitimi aldim. Ama genede aile özlemi hep agir basiyor , iyi kazanmak veya iyi hayat sartlari bir yerden sonra mutlu etmiyor.. özlem hep agir basiyor. Ama cocuklarim asla geri dönmeyi dusunmuyor.. okulda baya basarili oldular. Ergenlik caginda olan kizim Turkiye'deki ögretmenlerin davranislarinin asla tesvik edici bulmuyor, ayrica bunaltici bir ödev -sinav sistemi var. Önumuzdeki yillarda da duzelecek gibi durmuyor. Oglum ise burada daha cok dil ögrenme imkani var diye geri dönmuyor. Kisaca ben bunalsam, özlesemde sadece tatillerde artik Turkiyedeyiz.
Hangi şehir desiniz tamamen yerleştiniz mi ev kurmak vs nasıldı
@@mehmetcankazmaoglu1651 Helsinki, ev kurmak ise koralli ev bulanilmenize bağlı. Bazi yerlerde ev sorunsali var. Ve evler gerçekten küçük.
Yorumlar ne kadar saçma. Sohbet tarzında olan bu videolarınızı çok seviyorum teşekkür ederim hocam ve ekip🖤🙏🏻
Almancam cok iyi. Almanya da daha önce 3 yil jir bankada calismistim. Akrabalarim var .Kilik kiyafet, kültür ve zihniyet olarak Avrupa degerlerine sahip biriyim. Mavi Kartla Almanya ya gittim. Uyumla ilgili, dil ile ilgili hic bir problemim yoktu pek tabii ki. Fakat saglik sistemi berbat, dijitallsme Tas Devrini yasiyor, E Devlet fslan yok. irkcilik her gecen gün ürkütücü derecede artiyor. Bir ameliyatbolmam gerekti. Kabustu. Koşarak ülkeme geri döndüm. Hayalbettiginizin cok cok disinda gerceklerle karsilasiyorsunuz. Bir düzenimiz varsa bozupbgitmeye hic degmez, ama maddi, politik sebeplerle bir fügen kuramiyorsaniz, hic bir imkan ve umudunuz kalmamissa ancak böyle bir durumda gidilebilir.
Cevap : Mantıklı
Sonuç : Paran yok fakirsin
Hocam, çok beğenerek izliyorum. Hekim olarak "yurtdışına gitmek de "cazip geliyor. Öğrencilerimden biliyorum. Ancak hayat heryerde 2023'te zor. Her yerde enflasyon, her yerde kalabalık, her yerde buhran. Saygı ve sevgilerimle...
Benide götür hocam
Zengin çocukları olarak biz de sizi izliyoruz hocam ezmeyin bizi😢 Şaka bi yana haklısınız, insan meşgul olmayınca kendiyle savaşıyo
ben 28 yaşındayım ve bir 3 aylığına almanya ya gelmiştim. yazılımcıyım aynı zamanda. gelmişken burda da iş bulsam mı diye düşündüm ve şunu fark ettim, global çapda bir işde çalışınca çok maaş fark etmiyormuş zaten. ordaki kiralar filan çıkınca elimde daha az para kalıyordu buraya göre. daha sonra genel ülkeye bakayım dedim hangisi daha mantıklı olur dedim maddiyat dışında ve şunu fark ettim, aşırı kuralcı, soğuk, sakin ve mutsuz insanlar var. yani markette, parkda avm de herkes bir tık daha soğuk etraf sessiz. akşam dışarı çıkmak istediğimde bir çok yer kapalı olmuş oluyordu. saat 7-8 den sonra neredeyse her yer kapalı. bu baya beni bunaltmıştı. Sonra türkiye ye bakıncada siyaset, çevredekilerin ekonomik sıkıntısı, belirsizlik ve daha sinirli agresif insanlar. Bu da buranın kötü yanları. ama en sonunda dönmeye karar verdim sebebi de tamda hocamın bahsettiği olaydan dolayı. Arkadaşlarım ailem ve anılarım hepsi burda. orada yalnızdım ve ruhumu yaşlandırıyordu
global çapta bir işe tıp doktorluğu da dahil mi
40 yaşındayım, öğretmenim. Kafam rahat değil, insan olarak kendimi değerli hissetmiyorum, başımıza her an her şey gelebilir. Sığınacağımız bir adalet sistemi yok, ekonomi zaten berbat.. Tüm malı mülkü satıp yurt dışına gitmeyi düşünüyorum. Biliyorum bu yaştan sonra alışamam ama çocuklarım için fedakarlık yapmak istiyorum. Onların hayatı mahvolsun istemiyorum. Bilemiyorum Altan bilemiyorum, ülkeden umudumu kestim artık😢
Karakterinize göre karar verin. Nasıl bir kişiliğiniz var? Ailenize ve arkadaşlarınıza, yaşadığınız yere düşkün müsünüz, çok mu bağlısınız? Günlük hayatınızdan ne kadar şikayet ediyorsunuz? Trafik, kalabalık, ekonomik durumlar vs. Bağımsız bir birey misiniz, daha önce ailenizden uzakta yaşadınız mı? Tek başınıza kalmakla ilgili bir probleminiz var mı? vsvs. Sorular sorarak kendinizi iyi tanımanız ve ne istediğinizi bilmeniz çok önemli.
Bu soruları kendime sorduğumda ne kadar erken gidersem o kadar mentalime faydalı olacağı sonucuna vardım. Top 5 üni'den mezun olup çok iyi bir şirkette ortalamanın üstünde bir maaşla işe başlamıştım. İşimden, iş arkadaşlarımdan çok memnundum, sevgilimle beraber yaşıyordum ve bütün sosyal çevrem Istanbul'da idi. Sırf mentalim ve geleceğim için her şeyimi ama her şeyimi geride bırakıp 0'dan yurt dışına taşındım. 2 sene iş tecrübesinden ve senior title'ından sonra tekrar öğrenci ve intern oldum.
Geleli 1 yıl olmadı ve neticede burada daha mutluyum, daha pozitifim, daha huzurluyum. Kendimi tanıyordum ve ne istediğimi biliyordum. Bunları bildikten sonra gerçekleştirmenin hazzını yaşıyorum.
Özlüyor muyum? Tabii ki arada özlüyorum ama öğrenci maaşımla dahi 2-3 ayda bir rahat rahat dönüp, ailemi arkadaşlarımı görüp, özlem giderip geri gelebiliyorum. + Yaz tatili cabası.
Değişiklik iyidir, hocamın dediği gibi mücadele iyidir. Bir noktaya ulaşmak değil, o süreçte savaşmak ve gelişmek beni tatmin ediyor.
Selamlar oncelikle hangı uni diye sorabilir miyim özel değilse.
Cunku tıtle olayına cok takınyılı biri olarak okulu bırakmayı bastan hazırlanmayı dusunuyorum yks ıcın. okulumun imkanları da cok guzel ozel uni oldugu ıcın, bahcesehır uni. Ama takıntılıyım işte.
Sonrasında da, amator bir soru olacsk ama daha once dil seviye sınavına gırmemiş tahmini b1 olarsk kendını labellayan hiç turtdısı tecrubesı olmamıs ve henuz baska bir yabancı dili olmayan bir üni öğrencisi, overwhelmed hıssediyorum yaaaaa yeter falan tribine girip yurt dısına çıkmak isterse hangi yolları deneyebilir ve kesin cözüm bulabilir. Yurtdısı tecrube etmiş biri oldugunuz için soruyorum. Meslek odaklı gitmek istemiyorum çünkü daha meslek netliğim yok okuduğum bölümü sevip sevmediğimden emin değilim, gap year tarzı bir şey benim için daha sağlıklı.
Tesekkurler cevaplarsanız cok memnun olurumm.
@@Xxxxxxxxxx-i7i Vay be, yorumu yazalı 5 ay olmuş ^^ okul itü bu arada.
tavsiye gibi olmasın ama şu anki kafam olsa gerçekten istediğim bölümü, herhangi bir okulda altını çizerek söylüyorum sadece erasmus anlaşmaları kuvvetli olması kaydıyla herhangi bir okulda okur, erasmusla istediğim ülkeye / okula gider tadını çıkarırım. Hatta daha önce erasmusla gidip kaydını oraya aldırmış öğrencileri araştırır, aynısını ben de yapardım.
@@apoc7697 yani takıntı çok da lazım değil mi diyorsunuz, çünkü bahcesehirin erasmus imkanları hep konuşulur oo çok var falan falan diye. Ama bölümüm benimle alakasız onu da yatay geçişi kolay bauda diyorlar zaten. Ne yapmalıyım hala kararsızım. Ki o meslegi- bolumu okurken de ya keske kolay bölüm okusaydım disarida kendimi gelistirirdim tüh falan derim diye de endiselendim ne yapsam aklım diğerinde kalacak tahmin ediyorum. Gap yeartarzi bir seye ihtiyacım var ama nereden nasil yapabilirim bu yıl gidebilirim bilmiyorum he ayrica çoktan vizeler geldi kararsiz oldugym için elimdeki bölüm de yanmasın diye vizeleri verdim iyi gecti hatta su anda da calisiyorum hahsha. Keske biri cekip kurtarsa gel bu yonerge tablon dese yazanları adım adım uygula çok pardon koyun gibi dese, kararsızlıktan iyidir cidden ya.
Avrupa, Amerika hayranıyım. Ölmeden gidip yerleşeceğim.
Hocam böyle yeşillikler içinde yürüyerek çektiğiniz videolar çok güzel oluyor, sizi ilk keşfettğim video da amerika videosuydu.
Elbette bu hayattaki beklentilerinize göre değişir ama türkiyedeki genç kitlenin ortalamasının hayattan olan beklentisini avrupa ülkeleri fazlasıyla karşılıyor özellikle almanya belçika hollanda ve iskandinav ülkelerinde yaşamak türkiyeye göre daha mantıklı heleki gençseniz zaten belli süre sonra oranın kültürüne alışıyorsunuz ailenizden uzak olmak sizi rahatsız etse de en temel gıda fiyatları nı bile alamamaktan iyidir ayrıca türkiyede şehirden şehire bile insanlar gidemiyorken saydığım ülkeler de dünyadaki çoğu ülkeye bütcenizi zorlamadan tatil yapmak da sizi mutlu edicektir aynı zaman da almanya da çalıßma saati ortalama 34 saat Türkiye de 48 saat çok fazla çalısıp emeğinin karşılığını alamamak bile aynı zamanda işsiz kaldığın da yardım alamadığın herhangi bir durumda devletin sana bir faydasını dokunmaması bütün bunlar bile türkiyedeki çoğu insanın ortak sıkıntısı yani gitmek muhtemelen mantıklı
türkiyedeki ortalama genç a2 seviyesinde ingilizce biliyor ve dünyanın ile kalanı ile bağı çevirisi yapılmış yabancı reels videosu izlemekten ibaret
Bahsettiklerinizin hemen hemen tamamina katiliyorum hocam. Ben mezun olduktan sonra Turkiye'de savunma sanayi denince ilk akla gelen 3 sirketin 2'sinde toplamda yaklasik 2 yil sureyle calistim - ortak projede yer aldim. Ardindan bi cesaretle Amerika'ya doktoraya geldim, bu kararimdan cok memnunum. Ilk 2-3 ay belli bir alisma surecini atlattiktan sonra hem yaptigim isten hem de hayattan cok keyif almaya basladim. Ogrenmeye ac genc arkadaslara yurtdisinda akademik kariyeri siddetle tavsiye ediyorum. Turkiye'de calisirken onca yil ogrendigim bilgileri kullanmamaktan her gecen gun paslanma hissiyatina kapildigim icin cok huzursuz ve mutsuzdum, Amerika'da ogrenmenin ucu bucagi yok. Ayrica yasam dinamikleri insanin kendisini entelektuel ve kulturel anlamda gelistirebilmesine cok buyuk olanak sagliyor. Okulda okurken son sinifta cok sevdigim bir hocam derste "Turkiye'deki iyi bir muhendislik gorencisi sonu 'SAN'la biten hicbir sirkette mutlu olamaz" derdi, tamamen katiliyorum. Bu konuda tereddut eden genc arkadaslara siddetle tereddutlerini yenmelerini tavsiye ediyorum :)
Arkadaslar yurt disina niye gideceginizi iyi dusunmeniz lazim. Herkesin hayattan istedigi farkli. Sosyal ve ekonomik durumuda farkli.
eger yurt disinda gecerli bir meslek, tecrubeniz ve lisaniniz varsa basarirsiniz. Yoksa zor turist, kacak az parayla gitmek maalesef zor ve tehlikeli.
44 yildir yurt disinda yasayan bir agbiniz olarak tavsiyelerim bunlar.
Ben ted ankara kollejinden sonra 71 yilinda ingilterede bilgisayar okudum. Turkiyeye donup askerlik ve calistiktan sonra 79 da buraya geldim. Permanent resident vizesiyle. 40 yildirda burada vatandasim.
Anladiginiz kadar mali durumu iyi bir aileden geldim turkiyede gayet rahat yasiyabilirdim. Ama ingilterede gordugum sosyal hayat ve demokratik ortam beni cok cekti. Ayricana kafasi kapali, kara carsafli kadinlarla, cember sakalli patlak gozlu insanlarla, hicbir esitligin ve demokrasinin olmadigi bir ortamda yasayamazdim. Ne zaman bir sey ciksa babamdan torpil veya tanidik bulmasini istemek cok zoruma gidiyordu. Bunun maddiyatla ilgisi yok. Ben bu ulkeye cebimde 500 dolarla geldim. Size garip gelecek ama o zaman daha fazla parayla cikamiyordunuz. Ilk 3 haftada 3 is teklifi aldim. Deliler gibi calisip kendimi ilerlettim. Buradada hayat kolay degil cok zahmet vermek gerekiyor. Ama abd gibi manyak bir toplum degiliz. Medeni bir yerde yasiyorum. Su anda milletler arasi bir yazilim sirketim var. 27 yildir bunu yapiyorum. Iyi bir hayat kurdum. Bir dakika bile buralara geldigime pisman degilim.
Genclere tavsiyem sartlarimiz musaitse cikin. Hayatinini kurtarin. Insanca bir ortamda yasayin. Abd felaket gitmeyin oraya. Herkeze iyi sanslar dilerim.
Yorumlardaki bu nefreti anlayamadım gerçekten. Yaşadıklarımız ortada tamam da ülkeden nefret etmenin alemi ne yani... Dilerim bir an önce gidersiniz biz arkada kalanlar olarak mücadeleye devam edeceğiz.
gidiyoruz sonra senin paranı 40 a katlayıp hayatında görmeyeceğin tatilleri ülkende yaşamaya geliyoruz sende bön bön izliyosun bizim köleliğimizi yaparken
Hocalarım ve yorum yazan diğer izleyiciler yazacak pek az şey bırakmışlar.
Daha önce eğitim amaçlı Amerika ve Almanya'da yaşadım, bir yıldır da eşimle birlikte Birleşik Arap Emirlikleri'ndeyim. Ailemle çok yakın oturuyoruz, her gün en az bir öğünü birlikte yiyoruz düzeyinde kök salmış değilseniz BAE veya Almanya gibi pek de uzak olmayan ve her gün onlarca uçak seferi olan yerlerde yaşamak o kadar da gözde büyütülecek şeyler değil.
Türklerin yoğun yaşadığı bölgelerde en iyi örnekler sunulmasa da Türk mutfağı seçenekleri nefsinizi körleyecek kadar var. :)
Fakat özlediğinizde Türkiye'yi ziyaret edebilmek olsun, kötü koşullarda yaşamaktan sakınmak için olsun hocamın ve yorum yazan diğer izleyicilerin çoğunun belirttiği gibi "kaçak maçak bir gidelim de" yaklaşımının sonu çok belirsiz ve büyük olasılıkla da lezzetsiz. Özellikle ABD Gandalf'ın Moria madenlerinden kaçındığı gibi kaçındığım bir yer şahsen.
iklim nasıl orada alışabildiniz mi
Hayatınızı yaşamak isterseniz yurt dışında yaşamanız daha iyi bir seçenek tabi bunun için uygun bir seviyeniz olmalı asgari ücretle çalışmanız yurt dışında size harika bir hayat sunmaz fakat bir mesleğiniz varsa ve ortalamaysanız o bölgenin dilini iyi bir şekilde biliyorsanız gidin derim çünkü doğu ülkelerinde yaşam maliyetinizi karşılamak için kredi kullanıyorsunuz almanya da kredi alıp dünya seyahatine çıkan birçok insan var tanıdığım geri ödemede zorlanmıyorsun çalışma disiplin birçok konuda öndeler işsizlik çok düşük vel hasıl kelam hayalleriniz eğer ki dünyayı değiştirmek değilse hepimiz sıradan insanlarız ve hepimize sunulan tek bir hayat var bunu en güzel değerlendireceğinizi düşündüğünüz yerde ve insanlarla olun
Bence gidin 'olmazsa döneriz' (Cansu ve Ali'nin youtube kanalının ismi) denemedim olmasın bir hayat yaşama şansınız var.
Bol şans dilerim 🍀
Kesinlikle verdiğiniz bilgiler doğru. Gayri resmi olarak 3 ay önce yurt dışına çıktım halen çok büyük sıkıntılar çekiyorum pişman olduğum günler oldu. İş bulmak dert iş bulsanda kiralar çok pahalı ve para biriktirmek hayal.
Meslek ne?
para biriktirmek hayal diyorsan iş bulmak dert diyorsan, eğitiminde mesleğinde sıkıntı vardır kardeş
HOCAM ORASI BİSİKLET YOLU 01:00 - 05:12
her ne kadar mesleğimi pek sevmesem de hemşire olarak İngiltere'ye gitmek için çabalıyorum çünkü bu ülkede sevmediğim şeyler gün geçtikçe artıyor hele de seçimden sonra... keşke bu ikilemde kalmasaydım, ülkeyi terk etmek daha iyi bir seçenek olmasaydı.
@@DevrimAcar-eo9ck yurtdışı hedefin kesinse ve yapacak gücü kendinde buluyorsan hemşirelik okumanı öneririm eğer türkiyede kalacaksan sağlık okumamanı öneririm
@@ddeniz83 teşekkür ederim
@@ddeniz83Derslerim çok çok iyi değil ve çok çok iyi bir siralama ile okumuyorsaniz mimarlik mühendisliğin bir faydası yok 11. Sinifim hemşirelik düşünüyorum Türkiye de kalsam dahi üni bitirip bim kasiyeri olmaktan iyidir gibi ama pek çok pişman insan görüyorum adakin biri universte bitmediyse birakin sakin secmeyin soyle mobing su bu ne sevim ben sağlık okumanı öneririm derken neyi kastettin bide son olarak hemşirelik pişmanlikmidir sen ne düşünüyorsun
@@ddeniz83Derslerim çok çok iyi değil ve çok çok iyi bir siralama ile okumuyorsaniz mimarlik mühendisliğin bir faydası yok 11. Sinifim hemşirelik düşünüyorum Türkiye de kalsam dahi üni bitirip bim kasiyeri olmaktan iyidir gibi ama pek çok pişman insan görüyorum adakin biri universte bitmediyse birakin sakin secmeyin soyle mobing su bu ne sevim ben sağlık okumanı öneririm derken neyi kastettin bide son olarak hemşirelik pişmanlikmidir sen ne düşünüyorsun
Videonun yer seçimi çok güzel olmuş hem seyir zevki hem dinleme keyfi tesekkur ederiz hocam 😍
video icin tesekkurler hocalarimiz. osman hocam zaten hizli-heyecanli konusuyorsunuz, bir simitle 0.80 hizda zor anlayabildik😁
Herkesin fikrinin döndüğü, kırıldığı bir an vardır.
Yeteri kadar hayal kırıklığına uğradığınızda (ki, bu sınır herkes için farklıdır) artık konuşmadan, dır dır yapmadan gidersiniz.
Kimse büyük konuşmasın.
Greencardlıyım bazen USA de bazen TR de yazılımcı olarak çalışıyorum...Kard 35 yaşımda çıktı...Bana artıları vücut yaptım Miamide plaj vücudu yapayım derken bi baktım kaslı 8 yaş gençleşen biri oldum...Ama yazılımcı olarak şu bi gerçek USA de 3 fully remote işte birden çalışıp 2 yılda köşeyi dönebilirsin...Ama son zamanlarda iş bulmak zorlaştı.ChatGPT yapay zeka bizi yakacak :)...ayatımın geçtiği yer Hİstanbulu her zaman özlüyorum...New York ta yaşarken biraz olsun İstanbul havası veriyor...Kapitalizm kültürü ve bireysellik bazen çekilmiyor....Ama para Amerikada :)
sektör doyuma ulaşıyor mu dersiniz?
Hocam video çok bilgilendirici olmuş teşekkürler.
Şu an Londra'daki en iyi okullardan birinde post doc yapan ve oradan full time teklif almış Türkiye'de doc. olan ve prof.lugu bekleyen biri olarak söyleyebilirim ki kesinlikle Türkiye!! Türkiye'de çok zor hersey, akademi çok daha zor, liyakatsizlik had safhada...orada çok büyük sorun olan şeyler burada bir saniyede cozumlenebiliyor. Ama aile yapısı kuvvetli olanlar ve millet sevgisi olanlar için ülkemiz bambaşka bir güzel,huzur...gençken hersey güzel ama yaşlanınca da ülkemde olmak istiyorum. Herkes salak misin dese de birkaç ay sonra Türkiye'deki pozisyonuma dönüp mutlu mutsuzluğumla cebelleşeceğim yine haksızlıklara uğrayacağim.... ama yine de ülkemde yaşayıp, orada öleceğim
Son söz...ümmetçilik anlayışıyla elin arabını ülkeye dolduran,parsel parsel topraklarımızı vatandaşlık karşılığında para için satanların da Allah bin türlü belasını versin!!
hocam peki benim gibi yeniyetme bir akademisyen adayına yurt dısındamı yuksek lisans yapmayı önerirsiniz yoksa yurt içinde mi ?
not : maddi zorluk çekmiyecegim ...
Vallahi karşımda olsanız sizi yanaklarınızdan öperdim 😃 ne güzel yazdınız
Proflugu bekleyene bak ne guzel beddua ediyor😅
Benim hayalim akademisyen olmak rica etsem bana tavsiye verebilir misiniz ?
Telefona %50, TV ve PC bileşenlerine %20 vergi vermek yerine buhran yaşamak iyi olabilir. (Avrupa için mantıklı ama diğer ülkeleri bilemiyorum.) Son çektiğiniz videodan bu yana çok şey değişti. Evimize sahip çıkamadık yine göçebeliğe devam. :(
Not: Hocam S23 ultra mı aldınız? :)
Çarpıcı konulara değiniyorsunuz, yolunuz açık olsun.
35 yaş altindaki genclere çok mantikli..ben 40yasindayim ben bile 15 yil sigortami yakip gidicem..belli bi sene sonra SGk Ya dilekce verip biriken parami iade alip yeni bir yasam a merhabaaaaaa..
Hatta cok iyi bi yasanti bulursam vatandasliktan dahi çikarim..tr vatandasligi her zaman başa beladir..
Hocam çekim boyunca bisiklet yolundan çıkmamışsınız. 2 tane bisiklet zorla geçti ama farketmediniz. Isin ilginci sizi gecen yayalar da bisiklet yolundan yürüyor.
ufkum açılsın diye başladım videoya ama bisiklet yolunda yürümeye başlayınca kapattım. ön yargılı davranmış olabilirim yine de.
Yurtdışında yaşayınca Dünyaya iş pazarlamak ve çevre edinmek çok daha kolay oluyor. Ben analitik insanım pek duygusal yoğunluğum yoktur nostalji ve ambiyans gibi daha sanatsal estetik duygulara sahibim. Yine de bunlar beni pek alıkoymaz. Kültürel ve ailevi bağların insanın başarımları üzerindeki tutucu etkilerine inanmıyorum. Her şeyi birey kendi başına dizayn edebilir ve etmek istiyorsa bütün korkularından arınmalıdır. İstiyorsa tabi. Herkes istemek zorunda değil. Fakat isteniyor ise basit şeylere takılmamak ve adımlar atmak lazım. Pes etmemek ve fırsatlardan kaçmamak hayatı nasıl hayal ediyorsak ona göre tasarlamak iç huzur açısından önemli. Bunu girişkenlik ve öz disiplini sağlam insanlar başarır. Eğer öz disiplin yok ise her şey hayalde kalıyor aşırı ama aşırı şanslı olmadığınız sürece.
Zenginseniz gitmeye gerek yok ama ücretli olacaksaniz yurtdışında haklariniz ve degeriniz daha yüksek olacaktir.
Zenginler koku almıyormu ?
Öğretmenim ve öğretmenlik dışında alt kademe işlerde çalışmak istemediğim için yurt dışına gitmedim. Gideceğiniz ülkenin dilini b2 seviyesinde öğrendiğinizde orada öğretmenlik yapma şansınız var ancak o süre zarfında idare edecek maddi imkanınız yoksa birkaç yıl çekilecek sefalete katlanacak gücüm yok. Sefalet hakkımı doğu görevi yaparken kullanmıştım 😅 ancak yeni mezunsanız ve Türkiye'de işiniz için çok fazla emek vermediyseniz henüz yolun başında olanlar için denenebilir. En az 3-4 yıl Avrupa'da çalışmak isterdim eminim farklı bir vizyon katacaktır.
Yükselmek için alçalmak lazım hocam.
@@warframeonlineyouoffline 🤣🤣 ben hakkımı doğu görevinde kullanıp dibi gördüm çok şükür, yetti o bana 😅
@@sibelcover :D
Ben de hakkımı Doğu görevinde kullandım sanırım hocam. :)
@@seymabuyuksakalli9811 doğu görevinden sonra bir tükenmişlik geliyor di mi hocam 😅
Yurt dışı konulu videoyu Eskişehir'de çekmeniz çok anlamli❤
Belli bir yaş sonrası yalnız gitmek ve uyum sağlamak zor belki ailecek gidenlerin uyum sağlama şansı daha yüksek olabilir. Birçok insan gibi bende çok düşündüm ama ait olamama hissi ve ikinci sınıf vatandaş olma durumu beni değersiz ve mutsuz edeceği aklıma geldiğinden daha önce çeşitli fırsatları değerlendirmedim.
Bunları kendi öz vatanımızda da yaşıyoruz artık, maalesef..
Aidiyet duygusu önemli bir yer kapsıyor alışmak ve adapte olmak konusunda. Bu sadece aile dışında şehir, kültür, kurallar bütünü de buna dahil. Örnek vermek gerekirse hocam bu videodaki gibi bisiklet yolunda Hollanda'da yürürse hem etrafındakiler kızar hem de ceza öder bütün sponsor gelirini belediye alır elinden
Hocanın yaptığını yapma .
👏🏻👏🏻👏🏻
Ne güzel bir video olmuş , teşekkürler 💖🌼 Almanya'ya kızımla damadımı ziyarete giderken taş fırın simidi istediler 😀
Ya Türkiye'de de ne mücadele yapılıyor, değil mi? :) Sokağa çıkıp protesto edemiyoruz, tutuklanırız diye. İnternette bir yorum yaparken bile defalarca düşünüyoruz. Ben de yurtdışında yaşadım, farklı yerlerde 1 buçuk yıl ve ben de zorluklar çektim ama Türkiye iyice düzeltilemez durumlara doğru gidiyor. Evet aidiyet boşluğu oluyor zaman zaman ama Türkiye'ye tatile gelerek atlatılabilir bence. Ve evet mentalite çok farklı ve herkese göre değil.
Teşekkürler hocam. İyi bayramlar.
Yurt dışında belirli bir süre yaşarsanız, en azından bisiklet yolunda yürümemeyi öğrenebilirsiniz :)
En iyisi yurt dışına ürün ve hizmet satip, Türkiye'de yaşamak...
Dolar kazanip, tl harcamin degeri paha biçilmez 😍
Uzaktan çalışma olanakları çok iyi bu noktada
Ama nasil ?
Hocam üniversite öğrencisi için ticaret taktiği verir misin?
Hocam anlattın dinledik, saol. Kalmama sebebine de havalı cevap verdin heee belkide cesaret edemedin bilmem ama ne olursa olsun iyi ki varsın, iyi ki varsınız.
Hocam mükemmel bir muhabbetiniz var kafayı yicem
hocam sınavdan çıktım sizi izliyorum, hayatımı değiştiren yegane insalardansınız. Akademide görevime başlamak bir gün nasip olursa söz her zaman liyakat için çalışacağım emekleriniz asla boşa gitmiyor. Her şey için teşekkürler
Kessinlikle mantıklı hocam hiç birşey olmadı insan gibi yaşamayı iliklerinize kadar hissetmenin tarifi mumkunati yok
Videoyu ben istemiştim ❤
Teşekkürler hocam ❤
Beyin göçü hayalleriyle yaşıyordum taki yks çıkışı beynim olmadığını fark edene kadar
Aga be
32 yaşındayım ve şu an iş başvuruları yapıyorum. Dil öğrenmeye çalışıyorum. Çok fazla engel var ama içimde bir ses ille de git diyo, ki Avrupayı gezdim gördüm ama gel gör ki ben bu ülkede çok mutsuzum ve ait hissedemiyorum. Amacım binlerce eurolar kazanmak değil başka bir arayış, belki daha düzenli bir hayat daha keyifli daha sakin be yeşil, çok yoruldum ben.
hocam yine çok ama çok haklısınız emekleriniz için teşekkür ederiz...
Birkaç cümle de ben yazayım içimi dökeyim istedim. Açıkçası yurtdışı meselesi biraz karışık arkadaşlar. Biz Dünya'nın belki de kafası en karışık toplumuyuz. Neden ? Bir taraftan Akdenize bakıyoruz, bir taraftan doğu kültürüne sahibiz başka bir taraftan ise Batılılar gibi yaşamaya çalışıyoruz. Bakın dünyanın neresinde olursa olsun insanlar başka ülkelere taşınabilir, orada yaşayabilir. Ama bizim toplumdaki insanlar için biraz dirayet ve sabır gerekiyor. Neden ?? Çünkü bizim toplum aslında kuralsız ve başıboş bir toplumdur. Size açıklayayım
1- Bizdeki aile bağları çok sıkıdır, hatta komşuluklar bazen aileden de daha sağlam temellere oturtulur. Bu temel olarak çok iyi görünse de aslında insanların kişisel hayatını bazen ihlal edebilir. Düşünsene ev hanımısın ve 2 çocuğun var. O gün çok fazla ev işi yapmışsın bir bakmışsın çat kapı misafir gelmiş. ve çocuklarla birlikte ev yine kirlenmiş ya da akşama başka plan vardı bozulmuş. Ya da bir erkek olarak o gün çok yoğun çalıştın çok yorgunsun ve eve misafir gelmiş. Şimdi bu iyi bir şey mi bunu tartışmak lazım. Bir çok Türk bunu çok severken aslında bunu sevmeyenlerin de sayısı çok fazla. Buradaki güçlü olan bağ, kötü günde telefonda arayabilecek birilerinin olduğunu bilmendir. Ailedense hemen koşar, akrabaysa hemen koşabilir, hatta komşun bile koşabilir yardımına bu kıymetli bir şeydir. Ama suistimale açıktır.
2- Sağlık sistemimiz dışarıdan bakıldığında çok iyi görünür. Hastalanırsın ve sigortan varsa en yakın devlet hastanesine başvurabilirsin. Acilde sıra beklersin evet ama anında tedavi olup ilacını alıp evine gidebilirsin. Eğer beyaz yakalıysan ve özel sağlık sigortan varsa özel hastaneye gidersin ve yarım saatte muayeneni olur ilaçlarını alırsın da. Şimdi bu iyi birşey mi ? Biz insanlara verilen bu vücut çok harika bir organizma olsa da bakımsızlıktan bozulabilir, arıza verebilir. Nasıl mı ? 35 yaşından sonra kaslar erimeye başlar. Ondan sonra fazla et tüketimi kolestrolü tavan yapar, fazla şeker tüketiğiminde insülin salınımı azalır fazla karbonhidrat yağ yapar ve fazla antibiyotik, vücudu hantallaştırır. Şimdi sorarım size, en küçük bir gribal enfeksiyonda acile gidip antibiyotik yazdırmak mı daha güzel yoksa yediğimize içtiğimize dikkat edip, sporumuzu yapıp daha sağlıklı beslenerek daha sağlıklı yaşamak mı ? Bu da bir tercih meselesidir.
3- Gurbetçilerden duyduğumuz şeyler var mesela hep "Türkiye özgür ülkedir" derler. Ben de en başta kızardım ama onların söylemi siyasi değil aslında yaşama standartları. Yani biz yaşama standartları olarak gerçekten özgür bir ülkeyiz. Bu özgürlüğümüzü tanımlarken başkalarının özgürlüğünü de kısıtlıyor olabilir miyiz ? Yani gece acıktık diyelim ve evde birşeyler hazırlamak istemiyor ve saat 22:00 gibi açık bir restorantta yemek yiyoruz. Ne kadar özgürce bir hareket değil mi ? Ama bunu yaparken gece o restorantta çalışan emekçileri düşünüyor muyuz ? Onların da birer ailesi olduğunu, onların da birer hayatı olduğunu hiç düşünüyor muyuz ? Ya da evimize yürüyerek 5 dakikalık mesafedeki pizzacıya gitmek yerine telefonda sipariş verdiğimizde o çalışanın bize yemek getirirken kaza geçirmesi bizi vicdanen rahatsız yapar mı ? Üzülür müyüz ????? Evet Türkiye bu açıdan özgür bir ülke ve kapital sistemin içinde çırpınan bir ülke. Getir, Yemeksepeti kuryeleri günde 12 saat çalışıyorlar. Yılda defalarca kazalara, trafik kavgalarına karışıyorlar. Hiç onları düşünüyor muyuz ?
4- Arabamızı Türkiye içinde belli kuralların dışında istediğimiz yere park edebiliyoruz değil mi ? Hem de ücretsiz. Müthiş bir hareket bu aslında, eğer boş yer varsa park et ve gideceğin yere saniyeler içinde ulaş. Peki bunu yaparken kendi yaşadığımız şehri kaotik bir hale getirip getirmediğimizi düşünüyor muyuz ? Yani o arabaların çıkardığı eksoz gazları, insanların yer bulurken yaşadığı stres, mahalle aralarında yüzlerce araba, hatta engellilerin park yerini işgal ettiğimizde gerçekten bir engellinin park yeri bulaması ve mağdur olması bizim umrumuzda mı ?
5- Evlerimize aldığımız çok sayıda eşyalar mesela, kıyafetler ya da. Her yıl aldığımız yeni gömlekler, tşörtler, ayakkabılar... Gerçekten bunlara ihtiyacımız var mı ? 2 yıl önce aldığımız gömleği, yırtılmamasına rağmen, renk atmamasına rağmen neden değiştiriyor ve giymiyoruz ? Neden aldığımız marka ayakkabıları 1 sene geçikten sonra dolaba kaldırıp hemen yenisini alıyoruz ? 1 ayakkabıya verilecek para ile neden bir eğitim seti satın alıp kendimizi geliştirmiyor ya da bir kursa kayıt olup yeni yetenekler edinmiyoruz ? Kullandığımız cep telefonlarını bozulmadığı sürece 2 yılda bir değiştirmemiz için ne gibi sebeplerimiz var ? Ya da 3-5 sene önce aldığımız yemek takımlarımızı, koltuk takımlarımızı sapasağlam olmalarına rağmen neden çöpe atıyoruz, satıyoruz ya da birilerine veriyoruz ? Üstünde sadece yemek yediğimiz Yemek takımlarımız, ya da oturduğumuz sandalyelerimiz kırımadığı takdirde değiştirilmeyi hakedecek ne yaptılar ?
Yukarıda saydığım örnekler çoğaltılabilir beyler ve bayanlar. Bu saydıklarım bizim özgür ama bir o kadar da aciz bir ülke olduğumuzu gösteriyor maalesef.
Yaşadığımız ve biz insanlara ev sahipliği yapan dünyamıza maalesef saygı göstermiyoruz. Soframızda her kahvaltımızda yediğimiz domatesi, biberi bize sunan topraklarımıza saygımızı ve sevgimizi göstermiyoruz. Taşıdığımız vücutlarımıza gereksiz ve fazladan tonlarca besin aldığımız, 10 dakikalık yürüyüşü çok gördüğümüz vücutlarımıza saygımızı göstermiyoruz. Kitap okumayarak, müzik dinlemeyerek, bize verilen nimetlere şükretmeyerek, dünyamıza, ağaçlarımıza, çiçeklerimize gereken ilgiyi göstermeyerek insanlığımıza saygısızlık ediyoruz sevgili dostlar.
Bu sebeple, yukarıda bahsettiğim hususlarda hassas olmayanlar ve düşüncesiz olanlar için Türkiye dışında yaşamak biz Türklere göre özgürlük değil adeta bir zulümdür. Kararlarınızı ve seçimlerinizi yaparken yukarıda bahsettiğim şeyleri mutlaka düşünün.
Tezine ben se bir anti tez getireyim.
1- Aile bağları sıkı değildir, zorla evlendirilip hayata tutundurulmaya çalışıldığı için aile kavramını ekonomik sebeplerden dolayı yüceleştirie. Komuşluk ilişkilerine bakarsak da belirli seviyenin üstündeki insanlarda komuşuluk yüceltilmez, kimse kimseyi umursamaz çünkü tek başına olmanın ve yalnız kalmanın kahrını çektiği için kazandıklarını da paylaşmaz, sürü kafası yoktur o insanlarda
2- sağlık sistemimiz berbattır. Yapılan hastanelerden sıra almak zordur, gidincr doğru dürüst tedavi etmezler, aldığın ilaca vergi payı da eklenip katlayarak ödersin. Hala ameliyatların, yatılı kalmanın çok yüksek miktarda bedelleri vardır, toplum bazında düşünecek olursak sosyo kültürel yapımız ve kurumların olgusal ilişkilerini düşünürsek spor ve sağlıklı yaşam için, düzenli beslenme için, hijyen oluşturmak için iyi bir ortam yoktur. Jeopolitik olarak sıkışık ve eğimli bölgeler bulunmasi, yoğun trafik ve metrekare başına düşen insan, şehirlerde merkezlerin uzaklığı, eğitimin ve büroların belirli yerlerde toplanması, fakir ve gelişmemiş ülke olması bunların en başta gelen etkilerindir ve ayrıca psikolojik olarak da çok sağlıksız bir toplum olduğundan bununla paralele olarak sigara kullanımı çok yüksektir.
3- Gurbetçi diye tanımladığımız insanlar burada sadece bir kaç ay kalıp gittiği için özgür zannederler fakat düzenli olarak burada yaşamanın özgürlükleri elinden aldığını farketmez. Avrupa ve amerikada zorunluluklar gerçekten özgürlük getirir. Gece restoranlarda çalışan insanlar özgürlügün değil kazanacağı paranın derdindedir. Aynı şekilde kuryeler de hakeza, müşteri tarafından bakacak olursak o saatlerde yemek yemesinin işten dönme, geç saatlere kadar çalışma, ev iş arasının uzak mesafe olması, kendi bulunduğu yerde sosyalleşme fırsatı bulamaması gibi bir çok faktör vardır.
4- Türkiyedeki araç sahibi olma istatistiklerine bakarsan nüfusa oranla çok az araba vardır, düşük nufuslu ve ekonomik döngünün fazla olmadığı yerlede bu sıkıntı olmasa bile yanlış kentelşme, dikey mimari, merkezileşme, sosyokültürel etkenler neticesinde park yeri sorunu da ortaya çıkar. Ki bir çok araba kullanımının sebebi toplu taşımaların yetersiz, hijyensiz, sıcak ve mesafelerin çok uzak olmasıdır.
5- Insanların bu kadar fazla ev eşyası almasının sebebi sürekli olarak göç edemeyecek şartta olması, güven ve kültürel problemler, içe vurmuş olduğu aşşağılık kompleksini bununla kapatıryor olması gibi bir çok sebep vardir. Kıyafet konusuna gelince bu ülkede üretilen bir çom marka diye satılan şeyler kalitesiz maddelerden yapılan en düşük değere sahip olan malzemelerdir. İster bershka olsun ister adidas olsun ister levis olsun burada satılanların bir çoğu düşük kalitede üretilen malzemeden oluşur o yüzden yıpranma, solma, deforme olma gibi özelkikler sıkça yaşanacağı gibi günlük dışarıda bulunma süresi, kullanım sıklığı, hava şartları, yıkama kurutma gibi etkenler bunu etikelemktedir. Evet, marka zannettiğimiz kalitesiz ürünlere bir kaç bin tl veriyoruz ama aynısından 80 tane olup 3 ay da bir devirdaim yapmıyoruz, aynı şeyi aylarca giymej zorunda kalıyoruz. Burada maalesef dini ve kültürel ilişkiler soncu oluşan düşünceler arka planında modern düyan ile uyum sağlayamamış toplum yatar.
Son olarak ülkedeki bir çok insan yetersiz beslenme ile karşı karşıya, topraklara maddi getiri getiremediğinden ve yanlış poliitk sebeplerden dolayı saygı duyamıyoruz. Müzik, sanat, kitap gibi konular belirli düzeyi aşmış toplumların ilerlemesini lineer hale getirip yaratıcılık sağlayan şeylerdır aslında bizim gibi fakir ve gelişmemiş toplunların daha büyük öncelikleri vardır...
Bunlarla alakalı olarak ; P. WATSON' ın 'fikirler tarihi ateşden freud'a ve Weber'in ' protestanlım ahlakı üzerine kapitalızm' kitabını okumalısın, arkadaki felsefi, sosylojik, kültürel ve teolojik sebepleri kavrayabilirsin...
Gerçekten de kurallar konusunda çok özgür bir ülkeyiz. Kuralsızlık diz boyu. İsraf da çok fazla...
Hocam on numără 5 yıldız adamsın.teşekkürler değerli bilgiler için.
Ne guzel video hazirlamissiniz hocam emeginize sağlık gitmek mi zor kalmak mi bir de cennet yok hicbiryerde turist olarak gidince lay lay lom ama is ciddiyete dökülünce gidene de kalana da zor ailevi acidan bakınca
Emeğinize sağlık hocam 🌹😊
Hocam kapağınız ve siz çok havalısınız 😅
Kızımızın tatlı gülüşü hiç eksik olmasın.
Bu videonun çekim kalitesi çok iyi olmuş.