Gitgide alışıyorum sana.... Hiçbir alışkanlık bu kadar güzel olamaz... Ellerin ellerimden uzaksa nasıl güçsüzüm bilemezsin... Yanımda olduğun zamanlar; sigara dumanı gibi ciğerlerime doluyor alkol gibi damarlarıma yayılıyorsun... Durmadan başım dönüyor verdiğin hazdan... Alışkanlıklar daima korkutur beni... Düşün ki ben yaşamaya bile alışkın değilim... Kendimi kendime alıştıramadım yıllardır... Fakat şimdi sana alışıyorum... Alıştıkça özlemim artıyor daha yoğunlaşıyor. Yalnız içimde garip bir korku var. Sana alışmaktan değil seni kendime alıştırmaktan korkuyorum... Bir gün sana şimdi verdiklerimden daha güzelini daha değerlisini verememekten korkuyorum... Bir gün ansızın ölmekten ve seni bana olan alışkanlığınla yapayalnız bırakmaktan korkuyorum... Oysaki her zaman ve günün her saatinde yanında olmalıyım senin... Bana alışmış olmaktan pişmanlık duyacağın bir dakikan bile olmamalı... Bütün zamanlarını zamanlarımla karıştırıp emsalsiz bir zaman bileşiminde yaşatmalıyım seni... Uykularda bile aynı rüyayı görmeliyiz. Her şeyin ve her zevkin yarısı senin olmalı yarısı benim... "Bana alış" demeyeceğim... Nasıl olsa alışacaksın bir gün... Şimdi çirkinliğimde güzellikler bulan gözlerin o zaman en güzeli görecek bende! Alışkanlığınla sevginle yepyeni bir "ben" yaratacaksın benden! İlk defa sevilmenin ürpertileri içindeyim inan. Sevgimle mukayese edebileceğim tek şeyi beni sevmende buldum... Ömrümde kimse bana sevmenin gerekliliğini öğretmedi. Kimseden sevgisini istemedim verdiler almadım. Bencildim bir zamanlar sevmek benim hakkım diyordum. Oysaki şimdi bir zamanlar hiç sevmemiş olduğumu kendi kendime biraz da utanarak itiraf ediyorum. Asıl büyük sevgiyi seni sevmekte buldum ve sevgim senin sevginle değerleniyor ayrı bir anlam kazanıyor... Sevgin olmasaydı değersiz bir cam parçasıydım. Sevginle bir aynayım şimdi. Bana bakanlar baştanbaşa seni görecekler içimde... Bir zincirin iki halkasıyız seninle anlıyor musun? Aynı kadehte karışmış iki içkiyiz. İki kelimeyiz seninle birbirini tamamlayan. Her yerde iki olduğumuz için bir bütün haline geliyoruz durmadan... Alışkanlığım devamlı sana çekiyor beni... Durup durup dudaklarını öpmek geliyor içimden... Saçlarını okşamak geliyor ellerini tutmak geliyor... Kokunun tenime sindiğini hissediyorum geceleri... Teninin dudaklarımda eridiğini hissediyorum... Boynunun en güzel yerini benden başkası bilemez artık... Seni kimse benim kadar benimle bir bütün olduğuna inandıramaz.... Gitgide bu alışkanlığın içinde kaybolduğumu hissediyorum... Beni yaşadığım zamanın dışına çıkarıyorsun. Bir gün tarih öncesinde yaşıyoruz bir gün bulutların üstünde... Uzun süren bir baygınlık sonrasının o anlatılmaz baş dönmesi içindeyim... Bütün merdivenler birbirine eklendiği zaman seninle vardığım yüksekliğe erişemez... Açılmış bütün kuyuların derinliği içimde seni bulduğum yer kadar derin değil... Alışkanlık kozasını ören bir ipekböceği gibi gitgide tamamlıyor bizi. Emsalsiz bir oluşun içinde yuvarlanıyoruz. Korkunç bir yangın başladı yüreklerimizde. Özlem kıskançlık arzu ne varsa içimizde hepsi birdenbire tutuştu. Alev almayan bir yerimiz kalmadı. Alevlerimiz muhteşem bir kızıllığın içinde yıldızlara kadar uzanıyor. Hiç bir su bu ateşi söndüremez artık. Nehirle denizler boşalsa üstümüze hiç sönmeyeceğimizi biliyorum. Bu yangın biz birer kor haline gelinceye kadar sürecek. Önce bakışlarımız alıştı birbirine sonra parmak uçlarımız... Bu oluş tamamlandığı anda yeryüzünde bizden güçlüsü olmayacak! En mutlu olduğumuz yerde en güçlü de olacağız seninle... Bu bir sonun değil bir varoluşun başlangıcıdır. Geçmişteki tüm alışkanlıkların bana alışmanı önleyemez artık.
Bugün 7 Aralık 2019. Dinlenmiyor sanırım şu sıralar. Olsun be bu şiiri duyan birkaç şanslı insandan biri oldum ben de. Sözlere gelince,yutkunamıyorum...
Ne alışkanlık oldun Hayat hastalığına dair bağışıklık sistemim oldun.. Oldun oldunda sonrsında hayata karşı en ağır yolculuğumun sonu oldun Oldunda bir kere düşündüğüm en acı acımda oldun istemediğim oldu... Şimdi hayattan bahsedilince anaannemin ördüğü kazakları giyiyorum, üşüyorum. Sonrasında bir yudum su için bile yürümüyorum... Oldun oldunda...
24.318 kişi dinlemiş iki tane yorum var enterasan demekki herkez kendinden korkar olmuş başkalarına alışmak kolay ya bize ya bize alışmak kolay değilmi !!!
KADROLU YALNIZLAR İÇİN unuttuklarınızı soruyorum hiç hatırlamak istemediklerinizi teninize iz bırakanları ve izinizi taşıyan tenleri görmeseniz de sezdikleriniz var mı sizin unutmasanız da unutur gibi yaptıklarınız dualarınız var mı ya duvarlarınız gidenleriniz çekip gidenleriniz oldu mu sizin hiç beklemeden bir şey söylemeden elinizde kalan gidişleri soruyorum yüreğinizde ki bitişleri kimin hayali kaldı gözlerinizde o kalp o yarayı kimden aldı aşkı en son kime hapsettiniz ya da kime terk ettiniz aşkı siz siz birinin sonu oldunuz mu hiç ya da bir şiire konu oldunuz mu yoksa siz hep terk mi edildiniz unutmayı kim öğretti size söyleyin ihaneti kim ezberletti artık sevmeseniz de hala rüyalarınızda gördükleriniz var mı sizin söyleyin bilmem hangi sokakta ve banklar üstünde kimin ismini yana yana karaladınız bir kenara ya da unutulduğunuz o caddede ve yine yağmur altında kimi buruşturup attınız bir tarafa söyleyin yıllar sonra döndükleriniz oldu mu sizin yollar aldıklarını geri verdi mi peki değer miydi bir hiç için söyleyin yalnızlığı size kilitlediklerinden beri artık geceler hiç bitmiyor değil mi şimdi her sabah uyandığınızda yanınızda olmayan o kişiden artık nefret ediyorsunuz değil mi biteceğini bile bile başladığınız aşkları soruyorum ben demiştim dediğiniz o anları hep yanındayım diyenlerin yokluğunda ve yüzlerce ölü varken yüzünüzde ne yapacağınızı bilmeden dolaştınız mı sokaklarda söyleyin iyi ki yapmışım dediğiniz hatalarınız var mı bu hayatta onu hatırlarım diye dinlemediğiniz şarkılar yine ağlarım diye izleyemediğiniz filmler kafanızın karıştığı durumları soruyorum okuyup okuyup anlamadığınız kitapları gözlerinizin boşluğa daldığı anları uzaklara hani çok uzaklara başınızı bir omuza yaslamayalı çok oldu değil mi ya da kalkıp gitmeyeli birinden bir kalp yangınından arta kalan duygularınızla siz gitmek istediniz mi hiç iyi niyetinizi kaybettiğiniz anları soruyorum kara kaplıya kaydettiklerinizi sizi kandırdığını zannedenlere inanmış gibi yapıp belki bir gün düzelir diye sabrettiniz mi hiç ama bazılarının büyüdüklerini hiç göremediniz değil mi hatıralar baş ucunuzda nöbet tuttu hep çünkü o sizi hep unuttu unuttu değil mi hani bazen bir sigara yakıp bir şarkı açarsın ve susarsın hani o şarkı senin söylemek istediklerini söyler ya hani işte anlaşılmak tam da böyle bir şey değil mi bilirim hala kokladığınız elbiseler vardır elbet ya da unutabilmek için hiç gitmediğiniz yerler söyleyin birine kendine iyi bak dediniz mi hiç hoşça kal diyebildiniz mi kendine iyi bakabildi mi peki hoşça kalabildi mi her yeni aşkta hep aynı ezberi yaşıyorsunuz değil mi söyleyin en başa dönüp te yeniden yaşanmak isteyen hayat mıdır peki yaşadıklarını inkar eden adam mıdır adam mıdır söyleyin içinizde öldürdükleriniz oldu mu sizin tarihe gömdükleriniz inkar etmeyin kalbiniz mezarlık gibi değil mi ve bu mezarlıkta artık bir ölü için dahi boş yer yok değil mi lafı ağzınızdan alan şarkılarınız mı sizin hayallerinizi erteleyip masadan kalktıklarınız yalan duymamak için soru sormadığınız kişileri soruyorum hani burada öpmüştü sizi hani şurada çiçek vermişti şimdi aynı kişi binlerce kez çoğaltıp hüzünleri size milyon kere öldürüyor değil mi göğsünüzün daraldığı anları soruyorum kalbinizin sıkıştığı söyleyin firar etti mi aklınız hiç peşin uçup gitti mi lanet olası usulca yaklaşan uğursuzluk size de uğradı mı hiç ya gözleriniz kimi görmezden geldi geçenlerde ya o denildiği zaman aklınıza kim geldi en önemlisi siz beklediniz mi hiç hiç gelmeyeceğini bile bile gözlerinizi tavana çakıp onun yattığı tarafı boş bırakıp ve resimlere bakıp bakıp kahretsin beklediniz mi hiç uyku tutmayan anlarınızı kime anlattınız en çok ve kim gerçekten anladı sizi söyleyin suç benim dediniz mi hiç kendinize suç benim kırılgan mektuplar yazardınız ya hani hani katiyen gönderememek için adresi yoktu ve kokusu ve teni sizi sizden habersizce alıp götüren o kişiden artık nefret ediyorsunuz değil mi yüreğinizin sızladığı anları soruyorum göz bebeğinizin titrediği ne varsa birden bire koyar ya hani yıkar geçer ya her şey yıllar geçmiş olsa da üstünden ardından hala garip garip el salladıklarınız var mı sizin gitme kal dediğiniz oldu mu bu hayatta ya kimin imzası var gülücüklerinizin altında hıçkıra hıçkıra ağladığınız anları soruyorum artık uyku uyutulduğunuzu anladığınızdan beri hiç hiç değil mi hiç sevmemiş gibi yaptınız ya hani hani kaybetmemek için ne oldu peki söyleyin (ben söyleyeyim) yine o şarkıyla gözleriniz doldu aptal aptal yani böyle her gece konuştuğunuz insanla konuşamayıp çektiğiniz resimleri ona gönderememek garip oluyor değil mi uyanamam diye uyumadığınız geceleriniz var mı sizin hani gözleriniz yine o imkansız resme bakarken mezarlıklara bıraktığınız duvakları soruyorum durup da inmediğiniz durakları hayalini kurduğunuz dudakları yani tuzakları yani elini her gün biraz daha bıraktıklarınızı soruyorum hesaplarken gidişlerle bitişleri artık durulur gibi değil değil mi yani siz zorundayım zorundasın derken bir yolun sonuna geldiniz mi hiç İnsanlık bende kalsın dediğinizde İnsanlık sizde kaldı mı hiç söyleyin hani gözlerine bakardınız ya en çok hani derin bir uçuruma bakar gibi ben gitmem diye hep söz veren o insandan artık nefret ediyorsunuz değil mi siz dinleyerek eskittiğiniz ve hep yarım kalan hayallerinizin üstüne yemin etmediniz mi bir daha sevmeyeceğim bir daha sevmeyeceğim bir daha sevmeyeceğim diye hani o sahile gitmeyecektiniz bir daha hani o yolda bir daha yürümeyecektiniz oysa siz dua ederken hep ondan önce ölmeyi dilerdiniz avuç içinizin hiç kapanmadığı anlarınız oldu mu bu hayatta aşkı temiz tutmak isterken kirlendiğinizi hissettiniz mi acaba şimdi ne yapıyor dediklerinizden nefret ettiniz mi hiç söyleyin son pişmanlığın işe yaradığını gören var mı aramızda ve hiç af etmeyeceğiniz insanlar var mı benim var Turgut Sakin
en alıştığım sıra derin derin kesikler atıp gitti 2 ay sonra bir başkasını aldı hayatına kısa süre sonrasında ondan da ayrıldı ve bazen arkadaşımın profilinden girip paylaştıklarına bakıyorumda aşk sözleri paylaşıp duruyor bir umut üstüme alınıyorum bir umut üzerlerine alınıyorlar insanın sevdiğini bir başkalarıyla paylaşmak zorunda kalması çok acı
Gitgide alışıyorum sana....
Hiçbir alışkanlık bu kadar güzel olamaz...
Ellerin ellerimden uzaksa nasıl güçsüzüm bilemezsin...
Yanımda olduğun zamanlar;
sigara dumanı gibi ciğerlerime doluyor
alkol gibi damarlarıma yayılıyorsun...
Durmadan başım dönüyor verdiğin hazdan...
Alışkanlıklar daima korkutur beni...
Düşün ki ben yaşamaya bile alışkın değilim...
Kendimi kendime alıştıramadım yıllardır...
Fakat şimdi sana alışıyorum...
Alıştıkça özlemim artıyor daha yoğunlaşıyor.
Yalnız içimde garip bir korku var.
Sana alışmaktan değil seni kendime alıştırmaktan korkuyorum...
Bir gün sana şimdi verdiklerimden daha güzelini
daha değerlisini verememekten korkuyorum...
Bir gün ansızın ölmekten ve seni bana olan alışkanlığınla
yapayalnız bırakmaktan korkuyorum...
Oysaki her zaman ve günün her saatinde
yanında olmalıyım senin... Bana alışmış olmaktan
pişmanlık duyacağın bir dakikan bile olmamalı...
Bütün zamanlarını zamanlarımla karıştırıp
emsalsiz bir zaman bileşiminde yaşatmalıyım seni...
Uykularda bile aynı rüyayı görmeliyiz.
Her şeyin ve her zevkin yarısı senin olmalı yarısı benim...
"Bana alış" demeyeceğim... Nasıl olsa alışacaksın bir gün...
Şimdi çirkinliğimde güzellikler bulan gözlerin
o zaman en güzeli görecek bende! Alışkanlığınla
sevginle yepyeni bir "ben" yaratacaksın benden!
İlk defa sevilmenin ürpertileri içindeyim inan. Sevgimle
mukayese edebileceğim tek şeyi beni sevmende buldum...
Ömrümde kimse bana sevmenin gerekliliğini öğretmedi.
Kimseden sevgisini istemedim verdiler almadım.
Bencildim bir zamanlar sevmek benim hakkım diyordum.
Oysaki şimdi bir zamanlar hiç sevmemiş olduğumu
kendi kendime biraz da utanarak itiraf ediyorum.
Asıl büyük sevgiyi seni sevmekte buldum ve sevgim
senin sevginle değerleniyor ayrı bir anlam kazanıyor...
Sevgin olmasaydı değersiz bir cam parçasıydım.
Sevginle bir aynayım şimdi. Bana bakanlar baştanbaşa
seni görecekler içimde...
Bir zincirin iki halkasıyız seninle anlıyor musun?
Aynı kadehte karışmış iki içkiyiz.
İki kelimeyiz seninle birbirini tamamlayan.
Her yerde iki olduğumuz için
bir bütün haline geliyoruz durmadan...
Alışkanlığım devamlı sana çekiyor beni...
Durup durup dudaklarını öpmek geliyor içimden...
Saçlarını okşamak geliyor ellerini tutmak geliyor...
Kokunun tenime sindiğini hissediyorum geceleri...
Teninin dudaklarımda eridiğini hissediyorum...
Boynunun en güzel yerini benden başkası bilemez artık...
Seni kimse benim kadar benimle bir bütün olduğuna inandıramaz....
Gitgide bu alışkanlığın içinde kaybolduğumu hissediyorum...
Beni yaşadığım zamanın dışına çıkarıyorsun.
Bir gün tarih öncesinde yaşıyoruz bir gün bulutların üstünde...
Uzun süren bir baygınlık sonrasının
o anlatılmaz baş dönmesi içindeyim...
Bütün merdivenler birbirine eklendiği zaman
seninle vardığım yüksekliğe erişemez...
Açılmış bütün kuyuların derinliği
içimde seni bulduğum yer kadar derin değil...
Alışkanlık kozasını ören bir ipekböceği gibi gitgide tamamlıyor bizi.
Emsalsiz bir oluşun içinde yuvarlanıyoruz.
Korkunç bir yangın başladı yüreklerimizde.
Özlem kıskançlık arzu ne varsa içimizde hepsi birdenbire tutuştu.
Alev almayan bir yerimiz kalmadı.
Alevlerimiz muhteşem bir kızıllığın içinde yıldızlara kadar uzanıyor.
Hiç bir su bu ateşi söndüremez artık.
Nehirle denizler boşalsa üstümüze hiç sönmeyeceğimizi biliyorum.
Bu yangın biz birer kor haline gelinceye kadar sürecek.
Önce bakışlarımız alıştı birbirine sonra parmak uçlarımız...
Bu oluş tamamlandığı anda yeryüzünde
bizden güçlüsü olmayacak!
En mutlu olduğumuz yerde en güçlü de olacağız seninle...
Bu bir sonun değil bir varoluşun başlangıcıdır.
Geçmişteki tüm alışkanlıkların bana alışmanı önleyemez artık.
Bugün 7 Aralık 2019. Dinlenmiyor sanırım şu sıralar. Olsun be bu şiiri duyan birkaç şanslı insandan biri oldum ben de. Sözlere gelince,yutkunamıyorum...
Seni yanlız bırakmıyorum reis, rakımı aldım geldim ✋
Eyvallah dostum
Bende dinliyorum kahvemi alıp geldim 😊
Best fm e çok ziyaretine gittim ne güzel zamanlardı ne güzel sevdalar vardı..
Ulen o kıytırık şeyler milyonlarca dinlenirken bu şiiirler bu kadar dinlenirse yazıklar olsun bize
Şiir çok iyi de Ceyhun'un sesi ile ayrı bir güzelleşiyor!
Ne alışkanlık oldun
Hayat hastalığına dair bağışıklık sistemim oldun..
Oldun oldunda sonrsında hayata karşı en ağır yolculuğumun sonu oldun
Oldunda bir kere düşündüğüm en acı acımda oldun istemediğim oldu...
Şimdi hayattan bahsedilince anaannemin ördüğü kazakları giyiyorum, üşüyorum.
Sonrasında bir yudum su için bile yürümüyorum...
Oldun oldunda...
Alışkanlık bu kadar özel anlatılamazdı
24.318 kişi dinlemiş iki tane yorum var enterasan demekki herkez kendinden korkar olmuş başkalarına alışmak kolay ya bize ya bize alışmak kolay değilmi !!!
KADROLU YALNIZLAR İÇİN
unuttuklarınızı soruyorum
hiç hatırlamak istemediklerinizi
teninize iz bırakanları
ve izinizi taşıyan tenleri
görmeseniz de sezdikleriniz var mı sizin
unutmasanız da unutur gibi yaptıklarınız
dualarınız var mı
ya duvarlarınız
gidenleriniz
çekip gidenleriniz oldu mu sizin
hiç beklemeden
bir şey söylemeden
elinizde kalan gidişleri soruyorum
yüreğinizde ki bitişleri
kimin hayali kaldı gözlerinizde
o kalp o yarayı kimden aldı
aşkı en son kime hapsettiniz
ya da kime terk ettiniz aşkı
siz
siz birinin sonu oldunuz mu hiç
ya da bir şiire konu oldunuz mu
yoksa siz hep terk mi edildiniz
unutmayı kim öğretti size söyleyin
ihaneti kim ezberletti
artık sevmeseniz de
hala rüyalarınızda gördükleriniz var mı sizin
söyleyin
bilmem hangi sokakta ve banklar üstünde
kimin ismini yana yana karaladınız bir kenara
ya da unutulduğunuz o caddede ve yine yağmur altında
kimi buruşturup attınız bir tarafa
söyleyin
yıllar sonra döndükleriniz oldu mu sizin
yollar aldıklarını geri verdi mi
peki değer miydi bir hiç için
söyleyin
yalnızlığı size kilitlediklerinden beri
artık geceler hiç bitmiyor değil mi
şimdi
her sabah uyandığınızda
yanınızda olmayan o kişiden
artık nefret ediyorsunuz değil mi
biteceğini bile bile başladığınız aşkları soruyorum
ben demiştim dediğiniz o anları
hep yanındayım diyenlerin yokluğunda
ve yüzlerce ölü varken yüzünüzde
ne yapacağınızı bilmeden dolaştınız mı sokaklarda
söyleyin
iyi ki yapmışım dediğiniz hatalarınız var mı bu hayatta
onu hatırlarım diye dinlemediğiniz şarkılar
yine ağlarım diye izleyemediğiniz filmler
kafanızın karıştığı durumları soruyorum
okuyup okuyup anlamadığınız kitapları
gözlerinizin boşluğa daldığı anları
uzaklara
hani çok uzaklara
başınızı bir omuza yaslamayalı çok oldu değil mi
ya da kalkıp gitmeyeli birinden
bir kalp yangınından arta kalan duygularınızla
siz
gitmek istediniz mi hiç
iyi niyetinizi kaybettiğiniz anları soruyorum
kara kaplıya kaydettiklerinizi
sizi kandırdığını zannedenlere inanmış gibi yapıp
belki bir gün düzelir diye sabrettiniz mi hiç
ama bazılarının büyüdüklerini hiç göremediniz değil mi
hatıralar baş ucunuzda nöbet tuttu hep
çünkü o sizi hep unuttu
unuttu değil mi
hani bazen bir sigara yakıp bir şarkı açarsın ve susarsın
hani o şarkı senin söylemek istediklerini söyler ya hani
işte anlaşılmak tam da böyle bir şey değil mi
bilirim
hala kokladığınız elbiseler vardır elbet
ya da unutabilmek için hiç gitmediğiniz yerler
söyleyin
birine kendine iyi bak dediniz mi hiç
hoşça kal diyebildiniz mi
kendine iyi bakabildi mi peki
hoşça kalabildi mi
her yeni aşkta hep aynı ezberi yaşıyorsunuz değil mi
söyleyin
en başa dönüp te yeniden yaşanmak isteyen hayat mıdır
peki yaşadıklarını inkar eden adam mıdır
adam mıdır söyleyin
içinizde öldürdükleriniz oldu mu sizin
tarihe gömdükleriniz
inkar etmeyin
kalbiniz mezarlık gibi değil mi
ve bu mezarlıkta artık bir ölü için dahi boş yer yok değil mi
lafı ağzınızdan alan şarkılarınız mı sizin
hayallerinizi erteleyip masadan kalktıklarınız
yalan duymamak için soru sormadığınız kişileri soruyorum
hani burada öpmüştü sizi
hani şurada çiçek vermişti
şimdi
aynı kişi
binlerce kez çoğaltıp hüzünleri
size milyon kere öldürüyor değil mi
göğsünüzün daraldığı anları soruyorum
kalbinizin sıkıştığı
söyleyin
firar etti mi aklınız hiç
peşin uçup gitti mi
lanet olası usulca yaklaşan uğursuzluk size de uğradı mı hiç
ya gözleriniz
kimi görmezden geldi geçenlerde
ya o denildiği zaman aklınıza kim geldi
en önemlisi siz
beklediniz mi hiç
hiç gelmeyeceğini bile bile
gözlerinizi tavana çakıp
onun yattığı tarafı boş bırakıp
ve resimlere bakıp bakıp
kahretsin
beklediniz mi hiç
uyku tutmayan anlarınızı kime anlattınız en çok
ve kim gerçekten anladı sizi söyleyin
suç benim dediniz mi hiç kendinize
suç benim
kırılgan mektuplar yazardınız ya hani
hani katiyen gönderememek için
adresi yoktu
ve kokusu
ve teni
sizi sizden
habersizce alıp götüren
o kişiden
artık nefret ediyorsunuz değil mi
yüreğinizin sızladığı anları soruyorum
göz bebeğinizin titrediği
ne varsa birden bire koyar ya hani
yıkar geçer ya her şey
yıllar geçmiş olsa da üstünden
ardından hala garip garip
el salladıklarınız var mı sizin
gitme kal dediğiniz oldu mu bu hayatta
ya kimin imzası var gülücüklerinizin altında
hıçkıra hıçkıra ağladığınız anları soruyorum
artık uyku
uyutulduğunuzu anladığınızdan beri hiç
hiç değil mi
hiç sevmemiş gibi yaptınız ya hani
hani kaybetmemek için
ne oldu peki söyleyin
(ben söyleyeyim)
yine o şarkıyla gözleriniz doldu aptal aptal
yani böyle her gece konuştuğunuz insanla konuşamayıp
çektiğiniz resimleri ona gönderememek
garip oluyor değil mi
uyanamam diye uyumadığınız geceleriniz var mı sizin
hani gözleriniz yine o imkansız resme bakarken
mezarlıklara bıraktığınız duvakları soruyorum
durup da inmediğiniz durakları
hayalini kurduğunuz dudakları
yani tuzakları
yani elini her gün biraz daha bıraktıklarınızı soruyorum
hesaplarken gidişlerle bitişleri
artık durulur gibi değil değil mi
yani siz
zorundayım zorundasın derken
bir yolun sonuna geldiniz mi hiç
İnsanlık bende kalsın dediğinizde
İnsanlık sizde kaldı mı hiç
söyleyin
hani gözlerine bakardınız ya en çok
hani derin bir uçuruma bakar gibi
ben gitmem diye hep söz veren o insandan
artık nefret ediyorsunuz değil mi
siz
dinleyerek eskittiğiniz
ve hep yarım kalan hayallerinizin üstüne yemin etmediniz mi
bir daha sevmeyeceğim
bir daha sevmeyeceğim
bir daha sevmeyeceğim diye
hani o sahile gitmeyecektiniz bir daha
hani o yolda bir daha yürümeyecektiniz
oysa siz dua ederken
hep ondan önce ölmeyi dilerdiniz
avuç içinizin hiç kapanmadığı anlarınız oldu mu bu hayatta
aşkı temiz tutmak isterken
kirlendiğinizi hissettiniz mi
acaba şimdi ne yapıyor dediklerinizden nefret ettiniz mi hiç
söyleyin
son pişmanlığın işe yaradığını gören var mı aramızda
ve hiç af etmeyeceğiniz insanlar var mı
benim var
Turgut Sakin
Cey cey bıkmadan sonsuza kadar..
en alıştığım sıra derin derin kesikler atıp gitti 2 ay sonra bir başkasını aldı hayatına kısa süre sonrasında ondan da ayrıldı ve bazen arkadaşımın profilinden girip paylaştıklarına bakıyorumda aşk sözleri paylaşıp duruyor bir umut üstüme alınıyorum bir umut üzerlerine alınıyorlar insanın sevdiğini bir başkalarıyla paylaşmak zorunda kalması çok acı
Metalliron k. Üstüne alınma;maalesef üstüne alınma...
yüreğine sağlık doktorrrr
Bu yorumu görecek olursan eger en güzel yıllarım senle geçti daha güzellerinide dört göze bekliyeceğim iyiki varsın güzelimmm
Her zaman siir...
Aşkım Tuğba'm seni çok seviyorum tüm sözler seni anlatıyor!!!
Tuğba ve sen devam mı? Noldu o iş?
@@ilkertopkara3959 bence artık beraber değiller :)
2022 Ağustos. buralardayım hâlâ..
Hoşgeldin (:
Hoşbuldum sevdiğim :)
Bilmiyorum şiirin bu versiyonunu dinler misin ama umarım dinler ve ulaşırsın
şimdi çirkinliğimdr güzellikler bulan gözlerin. söze bak arkadaşım ya. gelde maf olma
Seni seviyorum en sevdiğim alıştığım ❤️🍯
☘️
dinle ve gülümse sadece
ha sana bu arada sadece sana küçük domuzcugum
25.02.2021 23:29😊
2 ay sonra bakalim bu duygu da bu hayatlarla olabilecekmiyiz😊
Herşeyin hayırlısı 2 ay sonra yine burda görüşmek dileğiyle😊
reis son durum nedir
@@BaronPars hic birseye degmezmis kral
🥺
Seviyorum Tuğba be :)
Zor zor...