sorgulayan erkek de hiç makbul değil düğün dönemi rastlayabilirsiniz, neden düğünün maddi sorumluluğu erkek de, neden sürekli erkek kız ve ailesinin kaprislerini çekip bunları da normalleştirmeli, evlilik erkeğe lütuf kadına ceza mı da sürekli erkekten maddi manevi fedakarlık bekleniyor gibi sorgulamalar yaparsanız yalnızlığa mahkum olursunuz? kızın ve ailesinin isteklerini yerine getirirseniz kız ve ailesi tarafından yapılmış testi geçersiniz
Dostoyevski okuyan kız evde oturup görücü beklemez diyebiliriz. Dostoyevski okuyacak alternatifi verdiyse hayat, kendi hikayemizi yazacak gücü de vermiş demektir.
Çok okuyan biri - kadın/ erkek farketmeksizin - özellikle kaliteli bir okuyucuysa hayatını birleştireceği kişiye karşı ortalamadan biraz daha fazla seçici oluyor. Bunun sonucunda görücüleri baştan kabul etmeme durumu da olabiliyor. Bir de çok okuyan kız iyi ev hanımı olamaz algısından da söz etmek mümkün. Okurlar okurlarla buluşsun, okumayanlar kitaplara kavuşsun inşaallah :)
Ya her şey iyi güzel de, görücüyü daha görmeden reddetmek çok saçma. Üniversitedeyken çok sevdiğim bir kız da, görüşmek için haber yolladığımda kendisine, ailesi ve kendisinin çok önceden beri aldıkları ortak bir karar olarak; üniversiteden olan herkesi, kendi çevrelerinden olmayan herkesi direk reddedeceklermiş. Kız beni direk reddettiği için çok kötü olmuştum, ama sonradan, yukarıda bahsettiğim durumunu öğrenince, üzerine düşündüm ve düşündükçe şükrettim. Ben böyle birisiyle, böyle aileyle, bu kadar önyargılı ve içine kapanık insanlarla yapamazdım, dedim. Ve Tanrı'ya tekrar tekrar şükrettim kaderimi o kızla birlikte yazmadığı için.
@@rabiaalioglu ben de öyle düşünüyorum. Eğer okuyup da gerçekten "öğrenen" birisi gerçek bir anne de, ola bilir aile de ola bilir. Yani okuyan insandan söz ediyoruz sonuçda😎
@@sofiyaqambayeva2707 Yeni yeni aydınlananlar da var, artık kitap okutmaya çalışıyorlar :D Ailem kardeşime kitap okutmaya çalıştı onca yıl, çocuk lisede ablasını örnek alarak kendiliğinden okumaya başladı😂 Üstünde adımın yazdığı kitaplar onu motive ediyormuş🥺😆
Çok kitap okuyanlar evleneyim gideyim mantığıyla değil beni geliştirebilecek mi? Birlikte mi gelişeceğiz yoksa beni geri mi çekecek, ben gelişmek isterken o saçma sapan şeylere mi vakit ayıracak, benim gelişme isteğimle dalga mı geçecek, bana ayak uydurabilecek mi, beni iyiye öğrenmeye teşvik edecek mi diye düşünüp böyle birini arıyor. Haliyle daha seçici oluyor. Bu tür insanlar azınlıkta olduğu için de genelde evde kalıyor:)
Alakası yok, önce kadın kendini tanımalıdır, emin ol milyon kadından dahada çok kadınları tanırım, hiçbir işleri ayarlı değil ,kimse kadını göl gibi hapseder, rutin ederim sanmasın, deniz gibidir fırtınasına katlanamayacağın deryaya girilmez Saygılarımla...
Çok kitap okuyan kızlar (eğer romantik ya da suni duygular veren kitaplar okumuyorlarsa) evlenmek gibi büyük bir kararı kılı kırk yararak onaylarlar. Belki bu sebepten defolu görücüler kaçarak uzaklaşırlar..
Evliliğe olan görüşüm her zaman fazla bulundu ancak hala şu "ya olunca oluyor, siz evlenin devamı gelir, çocuk yapın parası gelir, biraz serseri ama evlenince düzelir, ay bir evlen bak göreceksin, ay bir yüzüğü tak bak dünyan değişecek vs." kafasını neresinden bakarsam bakayım mantıklı bulamıyorum. Çevremdeki birçok insan bu kafada olduğundan ben çok ince düşünen bir psikopat gibi algılanıyorum ama oysa sadece... düşünüyorum. Yüzeysel düşündüğümde bile geriliyorum. İnsanlar çok fazla şeyi görmezden geliyor o beyaz gelinlik ve aile için. O altınları kola takmak için. Ben görmezden gelemem. Ne hikayeler duydum, kendi çevremde neler gördüm.
Hocam, ben yıllardır özenle sakladığım, ödünç bile veremediğim Dostoyevski kitaplarımı bir torbaya koyup atsam, gece uyuyamam bir daha 😊 En sonda sorduğunuz soruyla ilgili; çok okuyan kızlar belki (tabiri caizse) evde kalmıyor ama, çok da mutlu olamıyorlar. Çünkü okuyan insanın düşünce yapısı da, kelime haznesi de gelişir, derinleşir. Yüzeysel yaşayan insanların çok çoğaldığı günümüzde, aynı derinlikte insanlarla karşılaşmaları zorlaşır... Bu da yalnızlık ve mutsuzluğu beraberinde getirebilir, maalesef.
Doğru. Daha bu yaşımda etrafımda bir sürü insan var ama ben yalnizim elimden geldiğince okuduğum kitapları anlama kabiliyeti olanlara veriyorum okusun ki ilerde yalan mutluluktansa bilginin mutluluğunu yaşasinlar. Düşünsenize çok kitao okuyup bir şeyler bilen bir insankn yaninda kitabin kapağını bile açmamış bir insan o kişinin bilgisi karşısında ezilse daha mı iyi ben mutsuz olmayı ezilmeye tercih ederim
@@semilepervane1921 size yazarı gelen bir eser önereyim ,edeble varış lutufla dönüş, isimli eseri her okumaya oturduğunuzda, yazarın ruhuna 1 fatiha 3 ihlas okuyun, emin olun kesinlikle sıkılmadan okur, içindeki huzuru bulursunuz, eğer samimi iseniz, dilara yayınları Saygılarımla...
Bugüne kadar kiminle yakınlık kursam bana üstünlük taslamaya çalıştı. Aslında ne onlar benden daha üstündü ne de ben onlardan alçakta. Sadece bazı yerlerde önde olmamı istemediler. Bu ülkede kadının ön planda olmasını hazmedemiyorlar ne yazık ki
Hemcinslerimiz de öyle, bir şeyler başarsak istedigimizi giysek, arkadaslarinizla gezsek sorun cunku onlar yapamadilar ve biz yapınca bu kadınlara batıyor.
Ünlü Türk büyüğü Tarkan'ın dediği gibi; ''Başkası olma, kendin ol. Böyle çok daha güzelsin''. Sorgulamaktan vazgeçmek şöyle dursun, sorgulamayı arttırdım bu hayatta. Görücülere takmayın kafayı. Hiç uğramasalar rahat edersiniz. Vitrin mankeni değilsiniz nihayetinde. Beğenilmek için uğraşıp ruhsuz olmayın. Değmez.
"Gösterişin, torpilin, kibrin ve sayamadığım binlerce putun kol gezdiği bu çağda; Bir bakışın, bir duruşun, bir hayatın sadeliğine inanıyorum..." Fyodor Mihayloviç Dostoyevski
İnsanlar toplumsal normları o kadar içselleştirmişler ve o kadar çabuk kabul etmişler ki karşılarında sorgulayan, araştıran, öğrenmeye açık insanlar onları afallatıyor, karşı geliyor. Hiçbiri kendisine karşı gelinmesini istemiyor. Herkes kendi düşüncelerini başkalarına dikte etmek istiyor. Halbuki okumaya, öğrenmeye bu kadar kapalı olunmasa, herkes olmasa da çoğu insan kendisini olmadığı ve olamayacağı bir kalıba koymaya gerek duymaz. En güzel yaşlarımızda kimlik bunalımına düşmeyiz :)
Hocam, sorguluyorum sorguluyorum sorguluyorum. Ama işin içinden bir türlü çıkamıyorum, sorguladıkça sorgulayacağım şeyler artıyor. Bazen kafamı duvara vurup içindeki beyinden kurtulmak istiyorum... :))
Merhaba ruh ikizim. Hadi birlikte kafamızı duvarlara vurup parçalayalım😂😂😂. Bir süre düşünmemek için kendini bir şeylerle oyala. Dizi falan izle mesela geçiyor ama sonra yine geliyor o zaman da müzik dinleyip kafa dağıtmaya çalışıyorum
Hocam geçen gün ablama görücü gelmişti, hemen Dostoyoveski okudu görücüler kapıdan geri döndü. Teşekkür ederiz ablamın hayatını kurtardınız sağ olun. Ablam evlenirse ben kimin dolabından giyinicem..
Dostoyevskini , Tolstoyu ,Çehovu orijinalde okudum . Hatta Dikkensi , Oskar Valdi orijinalini okudum . Rus okulunu bitirdim , tercüman oldum. 4 dil biliyorum . Ama görücü usulüyle evlendim 😏😏😏🙈🙈🙈. Eski eşim de benim gibi eğitimli, çok kültürlü birisi . İkimiz için de ailelerimiz çok endişe ediyordu ki , evde kalicaz. Beğendik biri birimizi . Evlendik . Olmadi ayrıldık. Ama terviye ve saygı cerçivesinde ayrıldık. Kızımız çok sakin ,huzurlu , sevgi ve saygı dolu ortamda büyütüyoruz . Sonuç olaraq , belki de Dostoyevskini okuyan kız görücü usulü ile evlene bilir . Ama kitaptan aldıkları her zaman aklında kalır.
Çok nasiplisiniz o zaman.Şükredin.Benim eşim üniversitede hoca olduğu halde kitapla arası yok.Evimize ilk defa gelenler eşinizin ne çok kitabı var,çok okuyor herhalde diyorlar.Onlar eşimin değil,benim deyince şaşırıyorlar.Maalesef etiketi var dşye eşimin o yüce insan muamelesi görüyor.Olsun.Ben benş biliyorum ya.
Dostoyevski okuyan hiçbir kızın evlilik meraklısı koca avcılarından olduğunu düşünmüyorum zaten. Dostoyevski okuyorum, okumaya da devam edeceğim. Görücü beklediğimiz yok bizim zaten✊
"Uzunca süre maske takarsan, altındaki kişiliği de unutursun." V for Vendetta (2006).Hocam, peki ya içinde yaşadığımız toplum ,çevre... vb baskıyla bireyi maske takmaya zorluyorsa..?
Benim durum biraz değişik. Ailem fantastik türünde romanlar okuduğum için bir dönem beni ağlatacak derecede üzerime gelmişti. Bunların boş, beyin yıkayan kitaplar olduğunu söyleyip bana kendimi aptal gibi hissettirmişlerdi. Fantastik türünün en bilgi dolu tür olduğunu iddia etmiyorum ama bana kitap okumayı sevdiren türdü. Ailem bunların beynimi yıkadığını düşünürken bu kitaplar kendi romanımı yazmam konusunda bana ilham vermenin yanı sıra daha açık görüşlü bir insan olmayı öğretti. Hikaye nerede geçersen geçsin, ne olursa olsun çıkarılacak bir ders oluyor - eğer kaliteli bir kurgu ise. Şimdi klasiklerden hoşuma giden olursa okuyorum. Mesela George Orwell okurum çünkü yazım tarzı da yazdığı şeyler de bana hitap ediyor. Olmak istediğim yazar modeli, öyle bir kurgu yazıyor ki gerçek gibi ya da gerçek olacakmış gibi geliyor. Ki öyle de, değil mi? Kitap okumanın yargılanmasını geçtim bir de ne okuduğunla yargılanıyorsun. O zaman oturup ya iyi bir şey yapmıyor muyum? Bu insanlar neden benimle alay ediyor demiştim. Hiç yoktan Türkçem gelişti, hiç yoktan yarışma kazanan bir kurgu yazdım, hiç yoktan bir gün belki onu bastırırım ama kimin umurumda? Ailemi seviyorum, birçok aileyle karşılaştırınca çok iyiler ama şu konularda cahil dindar modelinden çıkamıyorlar. Ne zaman elime kitap alsam annem bakar ve "Kuran oku onun yerine" der. Allahla arama, hobilerimle arama, her şeyle arama girer. Öyle canım sıkılır ki... Yaptığım her şey günah sanki. Onlar kadar dindar olmadığım için çocuklarını kötü etkilediğimi düşünen akrabalarımı bilirim oysa gençken ne haltlar yemişlerdir, ben hep temizdim, hep alnımın akıyla çıktım. Yazıklar olsun hepsine. Beni ne Dostoyevski, ne de okuduğum diğer yazarlar üzüyor; beni üzen bu leş kokulu cehalet.
Hocam bilmenin çok büyük bir sanrısı var. Bildikçe artık mutsuz ve huzursuz bir insan oluyoruz. Etrafımızdaki yanlışlardan rahatsız olup sesimizi yükseltiyoruz. Ama bu çok daha güzel. Çünkü bilmeyen cahil insan sadece gününü bitirir. Bilgili insan ise değer üretir.
Ben DOSTOYEVSKİ hayranıyım Aynı zamanda hemen hemen tüm eserlerini okudum diyebilirim... samimi anlamda çevremde çok insan yok. Harika bir anlatımdı. Teşekkür ederim.
Ben de 17 yasindayim ve hayatimda kimseyle kurmadigim bagi kitaplarla yazarlarla kurdum.Ozellikle de Dostoyevski ile. Okumaya basladigim anda aklimdakilerin kagida dokuldugunu sanki kafamin icindekileri cikarip yazdigini hissediyorum. Kitap okumayi sevebilmek,dunyami bunun uzerine kurmak hayatta beni heyecanlandiran mutlu hissettiren biricik sey.
Hocam izlediğim videolarınızda aklımda ki çoğu sorunun cevabını buldum.Çok başarılı bir hitabet şekliniz var.Bizleri aydınlattığınız için çok teşekkür ederim.
"dünyaya katlanamadığım zamanlar bir kitap alıp battaniyenin altına kıvrılırım. beni her şeyden uzaklaştıran küçük bir uzay gemisi gibidir." susan sontag videoda bahsedilen kız kim bilmiyorum ama onda kendimi gördüm. fakat büyük bir farkımız var,, ben okumamı değil annemi sorguluyorum. belki gerçekten de o kız bu videoyu izler ve bu yoruma denk gelir,, hiç kimse bir uzay gemisi etmez güzelim. ikimiz de bunu unutmayalım.
Dostoyevski okuyan kızla evlenmek Allahım nasip et , kitapları felsefesi hakında konuşmak bir ömür yetmez ,böyle biriyle evlensen hiç sıkılmazsın ( şahsi fikrim )
Bu dünyaya bilmem kaç kere daha gelsem yine kendim olarak gelmek isterdim. Temel dayanağım şu, önce kendimi inşaa ettim seçimlerimle ve kabullendim başıma ne gelirse gelsin. Kendimi tanıyorum ve seviyorum. Kendini tanımadan, kendine dokunmadan ötekileri razı etmek için ömür heder etmiş insanlarla sarılı etrafım. Bu halin ne kadar büyük bir nimet olduğunu bilerek yaşıyorum. Bir takım kaynakları okuduğumda uyma ve uyum gibi kavramlar arasında ki farkı anladığımda, bu kavramların insanlarda genel olarak ne şekilde tezahür ettiğini tatbik ettiğimde, yaşadığım kendim olma hâline yatıyor kalkıyor seviniyorum. Herşey istediğim gibi gitmese de günün sonunda kendim olmak çok güzel sevgili hocam ve arkadaşlar 🙂.
Sevgili hocam. Ne güzel bir diliniz var 👏👏👏bende okumayı çok severim. Çok oldu okumayan, sorgulamayan, insanlar gibi olmak daha kolay geldiği zamanlarım çok oldu... Dediğiniz gibi olamadım. Bir kaç gün sonra aynı ben oluyorum. 😍İyisiyle kötüsüyle beni seviyorum.
Ben, yıllarca "ben kalabilmek için" büyük bedeller ödedim. Geçen gün bir arkadaşım telefonda sordu; "ne yapıyorsun, yalnız mısın" diye. "Hayır" dedim, "kiminlesin?", "yalnız değilim, ben benimleyim ve balkonda bir şeyler içiyoruz".
Ben matematik öğretmeniyim ve bunu duyunca biri sen zekisindir benim oğluma olmaz dedi tabiki iyi ki de olmamış Hala da yalnızım ve gerçekten cahillik mutlulukmus
Kendimizi bizim gibi ya da bizden daha hatalı birilerine beğendirmeye çalışmak yerine Allah ile olmak daha mantıklı ve kârlı... 'faniyim fani olanı istemem'
Dostoyevski'nin kitapları ile ilk defa tanışan kimse, kendisiyle de ilk defa yüz yüze gelip, kendini, iç dünyasını ve başkalarını da anlamaya ve tanımaya ilk adımı atmıştır.
Bu video hem kendimi depresyonda olmama rağmen iyi hissettirdi, hem edebiyat ödevim için hikaye konusu bulmamda yardımcı oldu hemde dostoyevski kitaplarını sıkılarak(3 kitabını okudum 3ünğ de yarıda bıraktım) okumama rağmen içimde bir his oluşturdu ve evet elimdeki kştap biter bitmez ona başlıyacam
Eğer sıkılarak yarım bıraktıysan daha uygun bir zamanı beklemelisin bence. Önemli olan tek şey doğru kitabı okumak değil, doğru zamanı da beklemek gerekiyor. Ayrıca bazı eserlerin dili de diğerlerine kıyasla daha ağır, kısa klasiklerden başlarsan daha verimli olabilir (Okurlar da kendi arasında seviyelere ayrılıyor.). RUclips’ta okuma sırasına dair çokça faydalı video var, umarım severek okumana faydası olur.🙌🏻❤️
Kitap okumayıp yalan mutluluk yaşamaktansa okuyupta bilginin mutluluğunu yaşarım. Kitap okuyan birinin bilgisi karşısında okumadığım için cahil kalıp o kişi karşısında ezilmektense okuyup mutsuz olmayı tercih ederim.
Dostoyevski ile tesadüfen tanışmıştım. Kitaplarını okudukça onun gibi hissetmeye başladım. Anladım ki tek ben öyle değilmişim. Ama dostoyevski ve diğer iyi yazarları okuduktan sonra herkesle muhabbet edemiyorum. Farkında olmak bazen kötü olabiliyor etrafta onlarca insan olunca bu düşünceye kapılıyor inssn
Hayat çok güzel zamanda çıkardı bu videoyu karşıma. Ve ben yıllarca başkasına dönüşmek zorunda olduğum hissini okuduğum kitaplarla aşabildim.Okudukça kendimi sadece kendime yakıştırdım, başkasının kalıplarına girmeyi hiç istemedim. Görücüleri hep baştan reddettim , yakışıklı teriminin önemi benim gözümde epey geri sıralara doğru yol aldı. Hayatın okuyan sorgulayan anlayan ve anlaşılan, merhameti gözlerinden okunan kişiyi karşıma çıkartmasını bekliyorum. Ayrıca kitapligimdaki dostoyevskiler, victor hugolar, bir kaç jose saramago, 5,6 zülfü livaneli, bir iki halikarnas balıkçısı, daha adını sayamadığım nice kitap göz kırpıyor. Ve ben onlara bakıp saatlerce gülümsüyorum :) yanımdaki insanında oturup bu gülümsemeye eşlik etmesini isterim .Her şeyin hayırlısı 💛
Tüm huzursuzluğuma ve dünyaya baktığımda ruhumda oluşan sızıya rağmen, bilgim ve farkındalığımdan ötürü müteşekkirim. Ömrümün sonuna dek mutsuz olacağımı bilsem de iki gram huzur uğruna 'varlığımdan' ödün vermem. Dünyaya bir perdenin ardından görmeyen gözlerle bakmaktansa tüm acılara şahit olmayı yeğlerim. Aldous Huxley bu konuya ışık tutan müthiş bir roman yazmış onlarca yıl önce; "Cesur Yeni Dünya" okumanızı da tavsiye ederim arkadaşlar...
Çok doğru Ben çok gençliğinde güzel bir kızdım ve çok kitap okuduğum için kafa yapımın anlayışın çok farklı edilmesi de bana hayatım boyunca hiç görücü gelmedi benim hiç kimse istemeye gelmedi Hatta ben 48 yaşında evlendim eşim benimle aynı standartta çok düzgün bir beyefendi Çok Görgülü kültürlü Ben de zaten hiç evlenmek istemedim anlaşamayacağız birisiyle sırf aşk içinde bir evlilik yapmak istemedim beklentilerim çok farklı dünyayı gezdim Bu arada Güney Amerika'ya gittim yurt dışına çıktığım Türkiye'yi dolaştım Kafkas halk dansları yapıyordum dans etmeyi çok severim çok iyi bir müzik kulağım var çok güzel dostluklarımı oldu...
Biz kendimizi olduğumuz gibi kabul ederken, değişime ve gelişime de açık olmalıyız.Kendimizi etiketleyip bir kalıba sıkıştırmamalıyız bence. Mesela kitap okumayı sevmeyen biri kitap okumayı sevebilir belki ileride. Kendimizi etiketlerle ne kadar çok şeyden mahrum bırakıyoruz belki de… Bu konuya bu pencereden bakarak sizin düşüncenizi de merak ediyorum açıkçası.
Kitap okuyana görücü gelmez olayının yaygın olabileceğini düşünmüyorum çünkü okumayan kişiler karşısındakinin okuyup okumamasına dikkat bile etmiyor bence, kaldı ki okuyor diye evlenme gibi bir karardan vazgeçsin. Fark etmiyorlar bile, ya da önemsemiyorlar.
Ben buraya ait değilim mutlu değilim. Ben Müslüman değilim lütfen bana dini baskı yapmayı kesin kalbim kabul etmiyor bu inancı. Ben sevgi üzerine yaratilan bir evrene inanıyorum sadece. Kurallar ayristirmalar herşeye ayıp günah demeler bunlar bana göre değil. Ben dedikodu ve giyimlerin eleştirilmesini sevmiyorum bunu da ifade ediyorum bu yüzden dislanmaktan bıktım. Benim yanım da insanların hayatını kıyafetini eleştirmeyi kesin diye çığlık atmak istiyorum olmadigim biri gibi davranmak istemiyorum. Inançlı biri değilim diye bana kötü muamelesi yapan cahil insanların içinde yaşamak istemiyorum.
İnsanin gözü açık olacak... Neyi istediğini bilecek ki ona göre tercih yapıp yaşayacak. Ne istiyorsunuz? Kimse kimseye zulmetmememeli. Çünkü olduğumuz dışında başka kişilere dönüşünce ve feci bir mutsuzlukla kenidmize ve çevremize zulmediyoruz.
@@soledad5110 Bu coğrafyada hiçbir şey okumayan tek zihniyet sizsiniz. Sizin gibilere rast geldiğimde aynı cehalet ve aynı tavırlarlarla karşılaşıyorum hep. Aranızdan beni şaşırtanınız çıkmadı henüz.
Hocamın dediği gibi keşkelerle yaşayan biriyim. Hassas olmak herşeye üzülmek duyarsız kalamamak baskasinin başına gelene bile kendi başıma gelmiş gibi üzülmek bunlar yoruyor beni. O kadar çok sorguladım ki o kadar çok isyan ettim ki yaşadığım bölgenin zihniyetine hala da ediyorum. Boş şeyler konuşmayı insanların giyimini yaşayış şeklini eleştirmeyi sevmeyen biriyim bu da toplum gözünde beni sıkıcı biri yapıyor. Aptalca gelen konuşmalara gulmediğim için de bu beni farklı yapıyor yalnızlığa itiyor. Farklılıklari kabullendigim ve geniş bir bakış acısına sahip olduğum için de dışlanıyorum. Bu coğrafya cahil dedikoducu tipler istiyor sorgulayan insanlar fazla onlara.
Ağlaladigimda yada kafam alak bulak olduğunda kitap okuyorum ve bunu yapınca başka dünyaya gidiyorum ve bu dünyadan uzaklaşıyorum rahatlatıcı bence deneyin
İnsanlar basit düşünüyor bize göre. Kadınlar maddi ve piskolojik olarak baskin güçlü erkek istiyorlar, erkekler ise çok güzel, yemek yapan,ev islerini halleden kadınlari tercih ediyor. Biz ise bunlardan daha temel noktalara odaklaniyoruz. Halbuki var oluşumuz bizim hayvan olduğumuzu ve durtulerimize göre yaşamamızı dikte ediyor. biz ise bunun tam tersini zorluyoruz. Her şey bir tarafa bu özelliğimiz yüzünden dışlanıp ezikleniyoruz ya o insana koyuyor arkadaş. Kız arkadaşından ezik lafını duymak kadar kırıcı birşey yoktur bir erkek için. Kadin içinde geçerli bu. insan insandir empati kurmak kadar güzel birşey yok bence. Neyse biz büyük resme bakıyoruz ve bizi olduğumuz gibi kabul etmeyene diyecek söz yoktur yalnızlığında güzel taraflari var.
İstemeseler istemesinler insan başkası onu isteyecek diye kendinden yana gurbete düşmemeli kendi benliğinden bir başkası için vazgeçerse işte o zaman çoraklaşır işte o zaman yalnız kalır kendi yoktur onu en iyi anlayabilecek dostunu kendini kaybetmiştir.
Ömer Hocam hayranınızım. Türkçe cümleleri eksiksiz kullanıyorsunuz. Eksiksiz. Ne fazla ne eksik. En kısa zamanda İstanbulda sizinle tanışmak benim için bir onur olacaktır. Selam ve hürmetlerimle. Allaha emanet olunuz. 🤲🤝
Dostoevski okuyan acaba görücü bekler mi?)
Evet beklediğim soru bu idi, kutlarım!
guzel yorum
İstemiyor ve beklemiyor ama etrafindakiler onun bu kendilerinden farkli yapisini beceriksizlik gibi yorumluyor😔
yox təbii ki))
Hayatta beklemez, kendimden biliyorum ☺️😁
Çok okuyan çok bilen çok sorgulayan insanı istemezler, bu kişi kadınsa daha çok korkarlar bu coğrafyada :)
👏👏👏
👍👍👍
O kadar doğru ki!
sorgulayan erkek de hiç makbul değil düğün dönemi rastlayabilirsiniz, neden düğünün maddi sorumluluğu erkek de, neden sürekli erkek kız ve ailesinin kaprislerini çekip bunları da normalleştirmeli, evlilik erkeğe lütuf kadına ceza mı da sürekli erkekten maddi manevi fedakarlık bekleniyor gibi sorgulamalar yaparsanız yalnızlığa mahkum olursunuz? kızın ve ailesinin isteklerini yerine getirirseniz kız ve ailesi tarafından yapılmış testi geçersiniz
Yo ben severim sorgulayan ve anlamaya çalışan insanları yargılamak yerine sorgulamak ve anlamak zorundayız
"Fazla bilinçli olmak bir hastalıktır".
...f.m.dostoyevksi...
Hangi kitap?
@@simplexsimplicissima3793 yeraltindan notlar
@@simplexsimplicissima3793 öğrenirsen banada söyler misin
@@simplexsimplicissima3793 yeraltından notlar kitabından alıntıymış
"Her şeyi fazlasıyla anlamak bir hastalıktır; hem de tam anlamıyla, gerçek bir hastalık."
Dostoyevski okuyan kız evde oturup görücü beklemez diyebiliriz. Dostoyevski okuyacak alternatifi verdiyse hayat, kendi hikayemizi yazacak gücü de vermiş demektir.
Katılıyorum👏
Dostoyevski okuyan genç kız kendini "seçtirtmez"; "kendisi seçer".
Ben yazmak istiyorum. İlk adımlarımı attım çok şükür. Şimdi daha da ileriye inş ❤️❤️
😎değilmi
Evlenmek kendi hikayeni yazmaya niye engel olsun ki🤔
dünyadaki en iğrenç duygudur kendini ait hissetmediğin yerde bulunmak zorunda olmak
Aynen!!!!
Evett!
Öyle...
Raskolnikov :)
😭😭maalesef şartlar bunu gerektiriyor
"Dostoyevski bana bütün bilim adamlarından daha çok şey vermiştir"
-Albert Einstein
Bilim insanlarından*
Çok okuyan biri - kadın/ erkek farketmeksizin - özellikle kaliteli bir okuyucuysa hayatını birleştireceği kişiye karşı ortalamadan biraz daha fazla seçici oluyor. Bunun sonucunda görücüleri baştan kabul etmeme durumu da olabiliyor. Bir de çok okuyan kız iyi ev hanımı olamaz algısından da söz etmek mümkün. Okurlar okurlarla buluşsun, okumayanlar kitaplara kavuşsun inşaallah :)
👌👏👏👏🙏
Ya her şey iyi güzel de, görücüyü daha görmeden reddetmek çok saçma. Üniversitedeyken çok sevdiğim bir kız da, görüşmek için haber yolladığımda kendisine, ailesi ve kendisinin çok önceden beri aldıkları ortak bir karar olarak; üniversiteden olan herkesi, kendi çevrelerinden olmayan herkesi direk reddedeceklermiş. Kız beni direk reddettiği için çok kötü olmuştum, ama sonradan, yukarıda bahsettiğim durumunu öğrenince, üzerine düşündüm ve düşündükçe şükrettim. Ben böyle birisiyle, böyle aileyle, bu kadar önyargılı ve içine kapanık insanlarla yapamazdım, dedim. Ve Tanrı'ya tekrar tekrar şükrettim kaderimi o kızla birlikte yazmadığı için.
Allahu ekber
Cok okuyan kizdan cok guzel anne olur :)
@@rabiaalioglu ben de öyle düşünüyorum. Eğer okuyup da gerçekten "öğrenen" birisi gerçek bir anne de, ola bilir aile de ola bilir. Yani okuyan insandan söz ediyoruz sonuçda😎
Kitaplar 'da çeyizden sayılsın...😍
Hayır kitablar çeyizden daha değerlidir
Kitaba o kadar deger veren yok maalesef kitap okumak suçmuş gibi davraniyorlar
@@Alexa-hk4vh hemde çook
@@sofiyaqambayeva2707 Yeni yeni aydınlananlar da var, artık kitap okutmaya çalışıyorlar :D
Ailem kardeşime kitap okutmaya çalıştı onca yıl, çocuk lisede ablasını örnek alarak kendiliğinden okumaya başladı😂
Üstünde adımın yazdığı kitaplar onu motive ediyormuş🥺😆
ben evlendiyimde ilk once ceyiz olarak kitaplarim gitmisdi.iki cocugum var calisan kadinim yinede kitaplardan ayrilmiyorum 1 ayda 7 kitap bitiriyorum
Dostoyesvki benim en sevdiğim yazardır. Yani evde kalacaksam da Dostoyevski yüzünden kalayım.
ŞÖMSSJSKDKLABAMDHSKSHDKNSHDJSHXKAMXN
Knk hakkını helal et de çok güldüm hahshshahahjas
Aslında Dostoyevskinin kumar borçlarının artım sebebiyle mecbur kalıp kitap yazmaya başlaması gerçeyi
Çok kitap okuyanlar evleneyim gideyim mantığıyla değil beni geliştirebilecek mi? Birlikte mi gelişeceğiz yoksa beni geri mi çekecek, ben gelişmek isterken o saçma sapan şeylere mi vakit ayıracak, benim gelişme isteğimle dalga mı geçecek, bana ayak uydurabilecek mi, beni iyiye öğrenmeye teşvik edecek mi diye düşünüp böyle birini arıyor. Haliyle daha seçici oluyor. Bu tür insanlar azınlıkta olduğu için de genelde evde kalıyor:)
Alakası yok, önce kadın kendini tanımalıdır, emin ol milyon kadından dahada çok kadınları tanırım, hiçbir işleri ayarlı değil ,kimse kadını göl gibi hapseder, rutin ederim sanmasın, deniz gibidir fırtınasına katlanamayacağın deryaya girilmez
Saygılarımla...
@@kelami8633 cahil
Inanamiyorum.. Bu dusuncelerin hepsini surekli karsi tarafa soylerim,hep bunu dusunurum.Sozleriniz benim dusuncelerimle bire bir ayni
@Azra Bahsettiğiniz şeyin ikileminde boğulmak üzereyim neredeyse..
Ben okumayı seçtim, sordum öğrendim evet yalnızım, kendim olmaktan mutluyum. yemişim toplumun bakışını
Çok kitap okuyan kızlar (eğer romantik ya da suni duygular veren kitaplar okumuyorlarsa) evlenmek gibi büyük bir kararı kılı kırk yararak onaylarlar. Belki bu sebepten defolu görücüler kaçarak uzaklaşırlar..
Kitap okumasa bile bilinçliyse evlenme meraklısı olmaz zaten
Evliliğe olan görüşüm her zaman fazla bulundu ancak hala şu "ya olunca oluyor, siz evlenin devamı gelir, çocuk yapın parası gelir, biraz serseri ama evlenince düzelir, ay bir evlen bak göreceksin, ay bir yüzüğü tak bak dünyan değişecek vs." kafasını neresinden bakarsam bakayım mantıklı bulamıyorum. Çevremdeki birçok insan bu kafada olduğundan ben çok ince düşünen bir psikopat gibi algılanıyorum ama oysa sadece... düşünüyorum. Yüzeysel düşündüğümde bile geriliyorum. İnsanlar çok fazla şeyi görmezden geliyor o beyaz gelinlik ve aile için. O altınları kola takmak için. Ben görmezden gelemem. Ne hikayeler duydum, kendi çevremde neler gördüm.
@@zml8025 o çevrendekiler asık psikopat olanlar
Hocam, ben yıllardır özenle sakladığım, ödünç bile veremediğim Dostoyevski kitaplarımı bir torbaya koyup atsam, gece uyuyamam bir daha 😊 En sonda sorduğunuz soruyla ilgili; çok okuyan kızlar belki (tabiri caizse) evde kalmıyor ama, çok da mutlu olamıyorlar. Çünkü okuyan insanın düşünce yapısı da, kelime haznesi de gelişir, derinleşir. Yüzeysel yaşayan insanların çok çoğaldığı günümüzde, aynı derinlikte insanlarla karşılaşmaları zorlaşır... Bu da yalnızlık ve mutsuzluğu beraberinde getirebilir, maalesef.
Haklisiniz.Ben de o durumdayım.Kırk beş yaşındayım,yirmi yıllık evliyim.Kalabalıklar içinde yalnızım.Iki evlâdım var.
Aynı ben.
Doğru. Daha bu yaşımda etrafımda bir sürü insan var ama ben yalnizim elimden geldiğince okuduğum kitapları anlama kabiliyeti olanlara veriyorum okusun ki ilerde yalan mutluluktansa bilginin mutluluğunu yaşasinlar. Düşünsenize çok kitao okuyup bir şeyler bilen bir insankn yaninda kitabin kapağını bile açmamış bir insan o kişinin bilgisi karşısında ezilse daha mı iyi ben mutsuz olmayı ezilmeye tercih ederim
Ben kitapin kilina zarar gelse diken üstünde oluyorum torbaya koyup atmak ne sinir krizi geçirir yada depresyona girerim
@@semilepervane1921 size yazarı gelen bir eser önereyim ,edeble varış lutufla dönüş, isimli eseri her okumaya oturduğunuzda, yazarın ruhuna 1 fatiha 3 ihlas okuyun, emin olun kesinlikle sıkılmadan okur, içindeki huzuru bulursunuz, eğer samimi iseniz, dilara yayınları
Saygılarımla...
Bugüne kadar kiminle yakınlık kursam bana üstünlük taslamaya çalıştı. Aslında ne onlar benden daha üstündü ne de ben onlardan alçakta. Sadece bazı yerlerde önde olmamı istemediler. Bu ülkede kadının ön planda olmasını hazmedemiyorlar ne yazık ki
Hemcinslerimiz de öyle, bir şeyler başarsak istedigimizi giysek, arkadaslarinizla gezsek sorun cunku onlar yapamadilar ve biz yapınca bu kadınlara batıyor.
@@kevsertanrover1887
ruclips.net/video/7wQ93t7q8ss/видео.html aslında sadece bu ülkede sayılmaz ama yinede diğerkileri oranla daha fazla
Ben kitap okumayınca depresyona giriyorum, boşluğa düşünüyorum. Varsın görücü gelmesin, evlenenleri de görüyorum. Ben böyle mutluyum.
Kullanıcı adından da belli iyi,sanatsever, ruhu güzel biri oldugun😆
Ayy inşallah kitap okumayı seven biriyle evlenirsün. Çocukların olumcada kitap kurdu olurlar💘
Kesinlikle doğru ben de tam olarak böyle düşünüyorum
@@melekk3626 biz kitaplarla mutluyuz❤️😁
Yaşını merak ettim şimdi
Ünlü Türk büyüğü Tarkan'ın dediği gibi; ''Başkası olma, kendin ol. Böyle çok daha güzelsin''.
Sorgulamaktan vazgeçmek şöyle dursun, sorgulamayı arttırdım bu hayatta. Görücülere takmayın kafayı. Hiç uğramasalar rahat edersiniz. Vitrin mankeni değilsiniz nihayetinde. Beğenilmek için uğraşıp ruhsuz olmayın. Değmez.
Aynn 👍
Tarkan Türk büyüğü mü? Ciddi misiniz?
ivan biletinden, biz çeyizimizden vazgeçeli çok oldu.
"Gösterişin, torpilin, kibrin ve sayamadığım binlerce putun kol gezdiği bu çağda; Bir bakışın, bir duruşun, bir hayatın sadeliğine inanıyorum..."
Fyodor Mihayloviç Dostoyevski
İnsanlar toplumsal normları o kadar içselleştirmişler ve o kadar çabuk kabul etmişler ki karşılarında sorgulayan, araştıran, öğrenmeye açık insanlar onları afallatıyor, karşı geliyor. Hiçbiri kendisine karşı gelinmesini istemiyor. Herkes kendi düşüncelerini başkalarına dikte etmek istiyor. Halbuki okumaya, öğrenmeye bu kadar kapalı olunmasa, herkes olmasa da çoğu insan kendisini olmadığı ve olamayacağı bir kalıba koymaya gerek duymaz. En güzel yaşlarımızda kimlik bunalımına düşmeyiz :)
Hocam, sorguluyorum sorguluyorum sorguluyorum. Ama işin içinden bir türlü çıkamıyorum, sorguladıkça sorgulayacağım şeyler artıyor. Bazen kafamı duvara vurup içindeki beyinden kurtulmak istiyorum... :))
Bende gün içinde beynimi posetin icindr tasimak istiyorum🙄
Ben çok şanslıyım benim sorularım oluşmadan cevapların içinde buldum kendimi..
Merhaba ruh ikizim. Hadi birlikte kafamızı duvarlara vurup parçalayalım😂😂😂. Bir süre düşünmemek için kendini bir şeylerle oyala. Dizi falan izle mesela geçiyor ama sonra yine geliyor o zaman da müzik dinleyip kafa dağıtmaya çalışıyorum
@@derinmavi4539 soru yoksa neyin cevabını buluyon, gardaş?😂
Hocam geçen gün ablama görücü gelmişti, hemen Dostoyoveski okudu görücüler kapıdan geri döndü. Teşekkür ederiz ablamın hayatını kurtardınız sağ olun. Ablam evlenirse ben kimin dolabından giyinicem..
Dimii
Dostoyevskini , Tolstoyu ,Çehovu orijinalde okudum . Hatta Dikkensi , Oskar Valdi orijinalini okudum . Rus okulunu bitirdim , tercüman oldum. 4 dil biliyorum . Ama görücü usulüyle evlendim 😏😏😏🙈🙈🙈. Eski eşim de benim gibi eğitimli, çok kültürlü birisi . İkimiz için de ailelerimiz çok endişe ediyordu ki , evde kalicaz. Beğendik biri birimizi . Evlendik . Olmadi ayrıldık. Ama terviye ve saygı cerçivesinde ayrıldık. Kızımız çok sakin ,huzurlu , sevgi ve saygı dolu ortamda büyütüyoruz . Sonuç olaraq , belki de Dostoyevskini okuyan kız görücü usulü ile evlene bilir . Ama kitaptan aldıkları her zaman aklında kalır.
Nezrin azerbaycannansan canim 4 dili bilirsen ,bizde gorucu usulu ile coxumuz evlendirildk,...
Sabaha kadar konuşsanız dinlerim. Sizi dinlemek çok rahatlatıcı, mutlu oluyorum. Şeffafsınız..
Dostoyevski okuyanların daha çok çekici olduğunu düşünüyorum.😊😊 başka kim ruhuna bu kadar yaklaşabilir ki?
Çok severim
Dostoyevskinin 5 kitabını okudum başdan sona, onun bana kattıklarını babam bile katmamistir..
Dostoyevski hayatın acı gerçeklerini insanın yüzüne aynı baba toktı gibi merhametle çarpan çok nadir Yazarlardandır
Merhametle çarpmaz Dostoyevski,gerçekleri yüzüne vura vura çarpar.
Bir ışığınız var ise vardır bunu hiç kimsenin yok edemeyeceğini düşünüyorum , insan ne ise o' dur kendin olmak gibiside yoktur zaten ....
En sevdiği kitap "Budala" olan bir kadın olarak kitap okumayı seven bir adamla evlendim.
Sizin adınıza ne mutlu
Çok nasiplisiniz o zaman.Şükredin.Benim eşim üniversitede hoca olduğu halde kitapla arası yok.Evimize ilk defa gelenler eşinizin ne çok kitabı var,çok okuyor herhalde diyorlar.Onlar eşimin değil,benim deyince şaşırıyorlar.Maalesef etiketi var dşye eşimin o yüce insan muamelesi görüyor.Olsun.Ben benş biliyorum ya.
@@semilepervane1921 Bir insanın gelişmişlik seviyesini ne kadar yanlış şeylere göre nitelendiriyorlar oysa ki...
Çok üzücü.
Dostoyevski okuyan hiçbir kızın evlilik meraklısı koca avcılarından olduğunu düşünmüyorum zaten. Dostoyevski okuyorum, okumaya da devam edeceğim. Görücü beklediğimiz yok bizim zaten✊
"Uzunca süre maske takarsan, altındaki kişiliği de unutursun." V for Vendetta (2006).Hocam, peki ya içinde yaşadığımız toplum ,çevre... vb baskıyla bireyi maske takmaya zorluyorsa..?
Benim durum biraz değişik. Ailem fantastik türünde romanlar okuduğum için bir dönem beni ağlatacak derecede üzerime gelmişti. Bunların boş, beyin yıkayan kitaplar olduğunu söyleyip bana kendimi aptal gibi hissettirmişlerdi. Fantastik türünün en bilgi dolu tür olduğunu iddia etmiyorum ama bana kitap okumayı sevdiren türdü. Ailem bunların beynimi yıkadığını düşünürken bu kitaplar kendi romanımı yazmam konusunda bana ilham vermenin yanı sıra daha açık görüşlü bir insan olmayı öğretti. Hikaye nerede geçersen geçsin, ne olursa olsun çıkarılacak bir ders oluyor - eğer kaliteli bir kurgu ise. Şimdi klasiklerden hoşuma giden olursa okuyorum. Mesela George Orwell okurum çünkü yazım tarzı da yazdığı şeyler de bana hitap ediyor. Olmak istediğim yazar modeli, öyle bir kurgu yazıyor ki gerçek gibi ya da gerçek olacakmış gibi geliyor. Ki öyle de, değil mi? Kitap okumanın yargılanmasını geçtim bir de ne okuduğunla yargılanıyorsun. O zaman oturup ya iyi bir şey yapmıyor muyum? Bu insanlar neden benimle alay ediyor demiştim. Hiç yoktan Türkçem gelişti, hiç yoktan yarışma kazanan bir kurgu yazdım, hiç yoktan bir gün belki onu bastırırım ama kimin umurumda? Ailemi seviyorum, birçok aileyle karşılaştırınca çok iyiler ama şu konularda cahil dindar modelinden çıkamıyorlar. Ne zaman elime kitap alsam annem bakar ve "Kuran oku onun yerine" der. Allahla arama, hobilerimle arama, her şeyle arama girer. Öyle canım sıkılır ki... Yaptığım her şey günah sanki. Onlar kadar dindar olmadığım için çocuklarını kötü etkilediğimi düşünen akrabalarımı bilirim oysa gençken ne haltlar yemişlerdir, ben hep temizdim, hep alnımın akıyla çıktım. Yazıklar olsun hepsine. Beni ne Dostoyevski, ne de okuduğum diğer yazarlar üzüyor; beni üzen bu leş kokulu cehalet.
Hocam bilmenin çok büyük bir sanrısı var. Bildikçe artık mutsuz ve huzursuz bir insan oluyoruz. Etrafımızdaki yanlışlardan rahatsız olup sesimizi yükseltiyoruz. Ama bu çok daha güzel. Çünkü bilmeyen cahil insan sadece gününü bitirir. Bilgili insan ise değer üretir.
Ben DOSTOYEVSKİ hayranıyım Aynı zamanda hemen hemen tüm eserlerini okudum diyebilirim... samimi anlamda çevremde çok insan yok. Harika bir anlatımdı. Teşekkür ederim.
Özellikle Suç ve Ceza sence de aşırı etkileyici değil miydi?
Çok okuyan bir kadın görücü usulüyle, tanımadığı etmediği bir insanla evlenmez çünkü. Dostoevski okuyan kız görücü beklemez
Çok özlemişim kitap okumayı. Bu video sayesinde farkettim. Teşekkür ederim.
Ben de 17 yasindayim ve hayatimda kimseyle kurmadigim bagi kitaplarla yazarlarla kurdum.Ozellikle de Dostoyevski ile. Okumaya basladigim anda aklimdakilerin kagida dokuldugunu sanki kafamin icindekileri cikarip yazdigini hissediyorum. Kitap okumayi sevebilmek,dunyami bunun uzerine kurmak hayatta beni heyecanlandiran mutlu hissettiren biricik sey.
Hocam izlediğim videolarınızda aklımda ki çoğu sorunun cevabını buldum.Çok başarılı bir hitabet şekliniz var.Bizleri aydınlattığınız için çok teşekkür ederim.
merhaba çok kitap okuyan biriydim ama sınav dolayısıyla okumuyordum şey dedim görücü gelmesin hadi kalk kitaplara sarıl motive etti teşekkürler
"dünyaya katlanamadığım zamanlar bir kitap alıp battaniyenin altına kıvrılırım. beni her şeyden uzaklaştıran küçük bir uzay gemisi gibidir."
susan sontag
videoda bahsedilen kız kim bilmiyorum ama onda kendimi gördüm. fakat büyük bir farkımız var,, ben okumamı değil annemi sorguluyorum. belki gerçekten de o kız bu videoyu izler ve bu yoruma denk gelir,, hiç kimse bir uzay gemisi etmez güzelim. ikimiz de bunu unutmayalım.
2 saat önce arkadaşıma koli gönderdim. İki çocuğuna da kitap gönderdim. Biz de ailece kitap okumayı seviyoruz 🥰
Bana da gönderiiiiin
Arkadaşınız ne kadar da şanslı bir insan, arkadaşlığınız hic bitmesin🦋
Dostoyevski okuyan kızla evlenmek Allahım nasip et , kitapları felsefesi hakında konuşmak bir ömür yetmez ,böyle biriyle evlensen hiç sıkılmazsın ( şahsi fikrim )
TOPRAK KOKUSU 😍KITAP KOKUSU 🍪GAZETE KOKUSU💸ÇAY KOKUSU ☕HİÇ BIRŞEYÉ DEGİŞMEM🍯👌🌮🥚🥗💸
HOCAM ÇOK KİTAP OKUYAN ZATEN MUTLULUĞU HAZZI YAKALAMIŞ OLUYOR
BU SEBEPLE GÖRÜCÜ BEKLEMEZ
SEVGİLER SAYGILAR
Bana nerelisin diye sorduklarında:
Kitaplarım neredeyse, ben de oralıyım diyorum...
Hocam 5 Dakikalı Sohbeti 17 Dakikaya Yaydınız, Lüzum Yoktu Ama Canınız Sağolsun :)
Bu dünyaya bilmem kaç kere daha gelsem yine kendim olarak gelmek isterdim. Temel dayanağım şu, önce kendimi inşaa ettim seçimlerimle ve kabullendim başıma ne gelirse gelsin. Kendimi tanıyorum ve seviyorum. Kendini tanımadan, kendine dokunmadan ötekileri razı etmek için ömür heder etmiş insanlarla sarılı etrafım. Bu halin ne kadar büyük bir nimet olduğunu bilerek yaşıyorum. Bir takım kaynakları okuduğumda uyma ve uyum gibi kavramlar arasında ki farkı anladığımda, bu kavramların insanlarda genel olarak ne şekilde tezahür ettiğini tatbik ettiğimde, yaşadığım kendim olma hâline yatıyor kalkıyor seviniyorum. Herşey istediğim gibi gitmese de günün sonunda kendim olmak çok güzel sevgili hocam ve arkadaşlar 🙂.
Sevgili hocam. Ne güzel bir diliniz var 👏👏👏bende okumayı çok severim. Çok oldu okumayan, sorgulamayan, insanlar gibi olmak daha kolay geldiği zamanlarım çok oldu... Dediğiniz gibi olamadım. Bir kaç gün sonra aynı ben oluyorum. 😍İyisiyle kötüsüyle beni seviyorum.
Hiç kimsenin yerinde olmak istemezdim hocam/saygılar sevgiler/teşekkürler/ yine tebessüm ettirdiniz.
Aynen ben de öyle kendim olmak istiyorum sadece
Ben, yıllarca "ben kalabilmek için" büyük bedeller ödedim. Geçen gün bir arkadaşım telefonda sordu; "ne yapıyorsun, yalnız mısın" diye. "Hayır" dedim, "kiminlesin?", "yalnız değilim, ben benimleyim ve balkonda bir şeyler içiyoruz".
Videonun sonundaki sorduğunuz o soru çok samimi geldi. Ben hiç kitap okumuyorum hiç de görücü gelmiyor. Umarım okuyana geliyordur 😂😂😂 saygılar
Aşkolsun sana çocuk aşkolsun. 60 yaşındaki beni bile değiştirip, geliştiriyorsun ya. Yolun ve yolumuz açık olsun.🌺💖
Ben matematik öğretmeniyim ve bunu duyunca biri sen zekisindir benim oğluma olmaz dedi tabiki iyi ki de olmamış
Hala da yalnızım ve gerçekten cahillik mutlulukmus
Kendimizi bizim gibi ya da bizden daha hatalı birilerine beğendirmeye çalışmak yerine Allah ile olmak daha mantıklı ve kârlı...
'faniyim fani olanı istemem'
Abi nasıl bir coğrafyada yaşıyorsam Dostoyevski bile beni görücülerden kurtaramadı😂😂😂
Dostoyevski'nin kitapları ile ilk defa tanışan kimse, kendisiyle de ilk defa yüz yüze gelip, kendini, iç dünyasını ve başkalarını da anlamaya ve tanımaya ilk adımı atmıştır.
Saygıdeğer hocam,
Keyifle dinledim, çok teşekkür ediyorum size. Sevgiler...
Bu video hem kendimi depresyonda olmama rağmen iyi hissettirdi, hem edebiyat ödevim için hikaye konusu bulmamda yardımcı oldu hemde dostoyevski kitaplarını sıkılarak(3 kitabını okudum 3ünğ de yarıda bıraktım) okumama rağmen içimde bir his oluşturdu ve evet elimdeki kştap biter bitmez ona başlıyacam
Eğer sıkılarak yarım bıraktıysan daha uygun bir zamanı beklemelisin bence. Önemli olan tek şey doğru kitabı okumak değil, doğru zamanı da beklemek gerekiyor. Ayrıca bazı eserlerin dili de diğerlerine kıyasla daha ağır, kısa klasiklerden başlarsan daha verimli olabilir (Okurlar da kendi arasında seviyelere ayrılıyor.). RUclips’ta okuma sırasına dair çokça faydalı video var, umarım severek okumana faydası olur.🙌🏻❤️
Elimde Dostoyevski’nin kitabı varken bu videoya denk gelmek 🤣🤣🤣
videolarınız çok iyi hocam, seviyoruz sizi
Kitap okumayıp yalan mutluluk yaşamaktansa okuyupta bilginin mutluluğunu yaşarım. Kitap okuyan birinin bilgisi karşısında okumadığım için cahil kalıp o kişi karşısında ezilmektense okuyup mutsuz olmayı tercih ederim.
Hala ve hala okuyoruz inş. Özel bir insansınız.Varlığınız bize gönderilmiş bir hediyedir.
Dostoyevski ile tesadüfen tanışmıştım. Kitaplarını okudukça onun gibi hissetmeye başladım. Anladım ki tek ben öyle değilmişim. Ama dostoyevski ve diğer iyi yazarları okuduktan sonra herkesle muhabbet edemiyorum. Farkında olmak bazen kötü olabiliyor etrafta onlarca insan olunca bu düşünceye kapılıyor inssn
Ömer bey çok tehlikeli bir konuya değişmişsiniz sizi dinlemek yine ilginçti .Emeğinize sağlık :)
Çok güzel anlattınız içim huzur buldu artık kendimi olduğum gibi kabul etmeye daha bir istekliyim 😊
Hayat çok güzel zamanda çıkardı bu videoyu karşıma. Ve ben yıllarca başkasına dönüşmek zorunda olduğum hissini okuduğum kitaplarla aşabildim.Okudukça kendimi sadece kendime yakıştırdım, başkasının kalıplarına girmeyi hiç istemedim. Görücüleri hep baştan reddettim , yakışıklı teriminin önemi benim gözümde epey geri sıralara doğru yol aldı. Hayatın okuyan sorgulayan anlayan ve anlaşılan, merhameti gözlerinden okunan kişiyi karşıma çıkartmasını bekliyorum. Ayrıca kitapligimdaki dostoyevskiler, victor hugolar, bir kaç jose saramago, 5,6 zülfü livaneli, bir iki halikarnas balıkçısı, daha adını sayamadığım nice kitap göz kırpıyor. Ve ben onlara bakıp saatlerce gülümsüyorum :) yanımdaki insanında oturup bu gülümsemeye eşlik etmesini isterim .Her şeyin hayırlısı 💛
Tüm huzursuzluğuma ve dünyaya baktığımda ruhumda oluşan sızıya rağmen, bilgim ve farkındalığımdan ötürü müteşekkirim. Ömrümün sonuna dek mutsuz olacağımı bilsem de iki gram huzur uğruna 'varlığımdan' ödün vermem. Dünyaya bir perdenin ardından görmeyen gözlerle bakmaktansa tüm acılara şahit olmayı yeğlerim. Aldous Huxley bu konuya ışık tutan müthiş bir roman yazmış onlarca yıl önce; "Cesur Yeni Dünya" okumanızı da tavsiye ederim arkadaşlar...
Tane tane muhteşem anlatıyorsunuz, videolarınız çok verici, emeğinize sağlık hocam 🙏
Hocam seninle ve güzel anlatımlarınla bu videoyla tanıştım, umarım bu tarz içerikler hazırlamaya devam edersiniz ağzınıza sağlık. :)
Çok doğru Ben çok gençliğinde güzel bir kızdım ve çok kitap okuduğum için kafa yapımın anlayışın çok farklı edilmesi de bana hayatım boyunca hiç görücü gelmedi benim hiç kimse istemeye gelmedi Hatta ben 48 yaşında evlendim eşim benimle aynı standartta çok düzgün bir beyefendi Çok Görgülü kültürlü Ben de zaten hiç evlenmek istemedim anlaşamayacağız birisiyle sırf aşk içinde bir evlilik yapmak istemedim beklentilerim çok farklı dünyayı gezdim Bu arada Güney Amerika'ya gittim yurt dışına çıktığım Türkiye'yi dolaştım Kafkas halk dansları yapıyordum dans etmeyi çok severim çok iyi bir müzik kulağım var çok güzel dostluklarımı oldu...
Biz kendimizi olduğumuz gibi kabul ederken, değişime ve gelişime de açık olmalıyız.Kendimizi etiketleyip bir kalıba sıkıştırmamalıyız bence. Mesela kitap okumayı sevmeyen biri kitap okumayı sevebilir belki ileride. Kendimizi etiketlerle ne kadar çok şeyden mahrum bırakıyoruz belki de… Bu konuya bu pencereden bakarak sizin düşüncenizi de merak ediyorum açıkçası.
Dostoyevski okuyan biri görücüyü bu kadar umursuyor mudur:")
Hiç bir erkek kendinden akıllı kadını çekemez...
Ne güzel diksiyon, ne güzel akıcı bir konuşma. Ağzınıza sağlık, imkanım olsa videoyu ikinci kez beğeniyordum yanlışlıkla.
Cehalet mutluluktur derlermiş inanmazdım.Bu yaşa gelince anladım…
Hocam helal olsun yine çok iyi aydınlattınız bizi
Iyi Aksamlar Hocam
Kitap okumak hobbylerim arasinda.
Kitaplardan cok bilgiler edindim.
Hiçbir yere ait hissetmeyenler sahtekârlık dışında başka ne yapabilir ki?
Cevap bulursan haber ver
Hayatta en tehlikeli kelime "keşke" kelimesini kullanmak hep beni mutsuz etmiştir.
Kitap okuyana görücü gelmez olayının yaygın olabileceğini düşünmüyorum çünkü okumayan kişiler karşısındakinin okuyup okumamasına dikkat bile etmiyor bence, kaldı ki okuyor diye evlenme gibi bir karardan vazgeçsin. Fark etmiyorlar bile, ya da önemsemiyorlar.
Vidyonun tam da şu sırada Dostoyoveski okudugum vee bu adama taaktıpım sırada karşıma çıkması bi kitabını okuyunca diğerlerini de merak ediyorsun
Ben buraya ait değilim mutlu değilim. Ben Müslüman değilim lütfen bana dini baskı yapmayı kesin kalbim kabul etmiyor bu inancı. Ben sevgi üzerine yaratilan bir evrene inanıyorum sadece. Kurallar ayristirmalar herşeye ayıp günah demeler bunlar bana göre değil. Ben dedikodu ve giyimlerin eleştirilmesini sevmiyorum bunu da ifade ediyorum bu yüzden dislanmaktan bıktım. Benim yanım da insanların hayatını kıyafetini eleştirmeyi kesin diye çığlık atmak istiyorum olmadigim biri gibi davranmak istemiyorum. Inançlı biri değilim diye bana kötü muamelesi yapan cahil insanların içinde yaşamak istemiyorum.
Çok okuyan erkekte evlenmez. En azından ben öyleyim.
yine başarılı bir video ve etkileyici anlatımınız
İnşallah hepimiz yaşamımızda unutamayacagımız güzel hikayeler yazarız.
İnsanin gözü açık olacak...
Neyi istediğini bilecek ki ona göre tercih yapıp yaşayacak.
Ne istiyorsunuz?
Kimse kimseye zulmetmememeli. Çünkü olduğumuz dışında başka kişilere dönüşünce ve feci bir mutsuzlukla kenidmize ve çevremize zulmediyoruz.
Okumanın cezalandırıldığı bir coğrafya..
@@soledad5110 ne alakası var bununla
@@soledad5110 Bence de alakasız
@@soledad5110 onun da Türkçesini değil Arapçasını
@@soledad5110 ya nalaka nalakaaa
@@soledad5110 Bu coğrafyada hiçbir şey okumayan tek zihniyet sizsiniz. Sizin gibilere rast geldiğimde aynı cehalet ve aynı tavırlarlarla karşılaşıyorum hep. Aranızdan beni şaşırtanınız çıkmadı henüz.
Hocamın dediği gibi keşkelerle yaşayan biriyim. Hassas olmak herşeye üzülmek duyarsız kalamamak baskasinin başına gelene bile kendi başıma gelmiş gibi üzülmek bunlar yoruyor beni. O kadar çok sorguladım ki o kadar çok isyan ettim ki yaşadığım bölgenin zihniyetine hala da ediyorum. Boş şeyler konuşmayı insanların giyimini yaşayış şeklini eleştirmeyi sevmeyen biriyim bu da toplum gözünde beni sıkıcı biri yapıyor. Aptalca gelen konuşmalara gulmediğim için de bu beni farklı yapıyor yalnızlığa itiyor. Farklılıklari kabullendigim ve geniş bir bakış acısına sahip olduğum için de dışlanıyorum. Bu coğrafya cahil dedikoducu tipler istiyor sorgulayan insanlar fazla onlara.
Hakikat okumayan insanı hikaye romanlarla kandırırlar...
Sadece kitap okumak bundan 100 sene önce insanı bilgili vizyonlu yapardı. Artık kitap devri bitti. Sadece kitap okuyan asla yeterince gelişemez.
Kitap okuyan birisi bilir ki kitap bilgeliğiyle sokak bilgeliği birbirinden farklı şeylerdir😉
sus knk
Bu düşünceni dayandırdığin temeli açıklar mısın
Elon Muskun hayatını araştır
Kesinlikle
Kitaplar mutluluk verir 🥰 kitap gördüğüm zaman okuma isteği geliyor .
Ağlaladigimda yada kafam alak bulak olduğunda kitap okuyorum ve bunu yapınca başka dünyaya gidiyorum ve bu dünyadan uzaklaşıyorum rahatlatıcı bence deneyin
OOO BİZİM EV EDEBIYAT KITAPLARIYLA DOLU 👍👍👍ONDANMİ EVDE KALDIM ÖNEMLI DEGIL 😎CAHILLE ARKADAŞ OLACAGIMA KITAPLA ARKADAŞ OL DEMIŞLER🤓🤓🤓
Şu anlatış şeklinizi çok seviyorum güle güle izliyorum😂
İnsanlar basit düşünüyor bize göre. Kadınlar maddi ve piskolojik olarak baskin güçlü erkek istiyorlar, erkekler ise çok güzel, yemek yapan,ev islerini halleden kadınlari tercih ediyor. Biz ise bunlardan daha temel noktalara odaklaniyoruz. Halbuki var oluşumuz bizim hayvan olduğumuzu ve durtulerimize göre yaşamamızı dikte ediyor. biz ise bunun tam tersini zorluyoruz. Her şey bir tarafa bu özelliğimiz yüzünden dışlanıp ezikleniyoruz ya o insana koyuyor arkadaş. Kız arkadaşından ezik lafını duymak kadar kırıcı birşey yoktur bir erkek için. Kadin içinde geçerli bu. insan insandir empati kurmak kadar güzel birşey yok bence. Neyse biz büyük resme bakıyoruz ve bizi olduğumuz gibi kabul etmeyene diyecek söz yoktur yalnızlığında güzel taraflari var.
Dostoyevski okuyan kızlar eklesin
Kaac ay once sizi deli gibi dinlerdim simdi yine buradayim. Sizi dinlemek guzel
Dostoyevskiden vazgeçemem ki.
Karadelik gibi okuttukça okutuyor.
Son görücü bükücü Sir Dostoyevski
Veyahut yapıtlarıyla ruhumu rahatsız eden adam gibi adam
Dostoyevski okuyun okutun❗
Hocam emeğinize sağlık.
İstemeseler istemesinler insan başkası onu isteyecek diye kendinden yana gurbete düşmemeli kendi benliğinden bir başkası için vazgeçerse işte o zaman çoraklaşır işte o zaman yalnız kalır kendi yoktur onu en iyi anlayabilecek dostunu kendini kaybetmiştir.
Dostoyevski okuyan kıza, Dostoyevski okuyan koca gelir. Merak buyurmayın.
Ömer Hocam hayranınızım. Türkçe cümleleri eksiksiz kullanıyorsunuz. Eksiksiz. Ne fazla ne eksik. En kısa zamanda İstanbulda sizinle tanışmak benim için bir onur olacaktır.
Selam ve hürmetlerimle.
Allaha emanet olunuz. 🤲🤝