Videonuz bende Tarkovski’nin insanın yalnız kalmayı başarıp içinde bir dünya kurabilmesi ile ilgili bir videosunu çağrıştırdı. Gerçekten de ne acı ki içimizde bile yalnız kalamıyoruz. İnsanlar sürekli bir beğenilme ve onaylanma peşinde. Bunun bir yere kadar gerekli olduğunu biliyorum. Ama içimizde bir dünya var edebildiğimiz takdirde dışarda kaybolmadan yol alabiliriz.
"Dünyada hiçkimse kalmamışken yazmak, dünyada bir insanın ortaya çıkması isteğinin ta kendisidir." Bir yandan başka bir şeyle uğraşırken videonuzu dinliyordum ve bu cümleyi söylediğinizde hayranlıkla olduğum yerde kalakaldım. Yaratma isteğinin aslında "iletişim kurma" ihtiyacıyla ne kadar bağlantılı olduğunu hiç böylesine fark etmemiştim. Bu konuda söylenebilecek en güzel ifadelerden biri bence.
İçimizde kimsenin zarar veremeyeceği şey, dediniz ya, evet, ne olursa olsun, ne yaşarsam yaşayayım, insanligimi kabullenerek dimdik onurumla yasamami sağlayan şey, rabbimle olan iletisimim, o güzelse gerisi olduğu kadar..
Nihan hanım öncelikle sizi pek çok kitabınızı okumuş biri olarak cok sevdiğimi söylemek istiyorum☺️ size sorum şu olacak nasıl aklınızda bu kadar çok alıntıyı tutabiliyorsunuz? ben kitap okumayı çok seven biriyim fakat cok sistemli okuduğumu söyleyemem(belli bir konuda değil de her ilgimi çekeni okuyorum o anki moduma göre), bir dönem oluyor aylarca elime alamıyorum bir dönem oluyor elimden bırakamıyorum, fakat geriye dönüp baktığımda aslında baya baya okumuşum, buna rağmen konuşmalarıma etkisini göremiyorum, bir konuda düşüncemi aktarmak istediğimde çok yetersiz hissediyorum oysa onca kitap okudum diyorum, fakat hiçbir şey aklıma gelmiyor o an, yani mevzuları hatırlıyorum anlatmak istiyorum ama aktarabileceğim kadarını hatırlayamıyorum, siz nasıl alıntıları aklınızda tutup yeri geldiğinde böylesine akıcı aktarabiliyorsunuz, acaba bir tavsiyeniz olur mu bu konuda? geliştirilebilecek bir şey midir yoksa bir becerimidir bu? boşuna kendimden beklemeyim mi? okuyup öğrendiklerimi paylaşmayı seven biriyim, yazılı paylaşabiliyorum düşünmeye ve hatırlayamadıklarıma bakabildiğim için, fakat konuşma akıcı bir şey ve hemen olması gerekiyor bu noktada kendimi kısıtlanmış hissediyorum, anlatmak istiyorum ama yapamıyorum gibi🙂
kulağımda hep bir ses var küçüklüğümden gelen “yaratmak Allah a mahsus”.yaratmak kelimesini kullandığımız an “haşa” kelimesi gelirdi arkasından.böyle böyle mi uzaklaştik acaba yaratıcılıktan,üretebilmekten .
yasam döngulerden ve korkulardan oluşuyor.....kazanınca başarınca mutlusun kaybedince başarısız ve mutsuzsun...iyide hic birşey sana ait değil ki....kaybedecegin yada kazanacagin herşey o an da...sonrası diye bisey yok...
Yani iç merkez otoritenin içte olması, dış merkezse otoritenin dışarıda olması anlamına geliyor değil mi? İç-dış merkez kavramlarını kavramak istiyorum.
Nihan hanım size küçük bir hatırlatma yapmak istiyorum. Videolarınız yoğun bilgi içerikli ve bilgilendirme kaygısı içerisinde ilerliyor. Bilgilendirmeden çok anı paylaşırken aralara bilgiler serpiştirirseniz bence çok verimli hale gelecektir.
Özümüze dönmek içimizi merkeze almak salt kendimiz olma durumu yaratıcılığın ta kendisidir. Ve bu kendi mize ait olan durum bizim hazinemizdir.Anahtarı da bizdedir. Hiç kimsenin el süremeyeceği engelleyemeyeceği şekilde içimizde yaşar.
Peki acaba yazdıktan sonra yazdıklarını imha eden veya öldükten sonra yazdıklarının arkadaşları tarafından imha edilmesini isteyen yazarlar hakkında da bir yorum yapar mısınız?
Dışarıya kapalı olmamız gerektiği konusunda size katılıyorum fakat film konusunda dışarıdan gelecek fikirlerin önemsenmesi lazım. Topluma dönük bir şey ortaya koyuluyorsa toplumun fikri ve tepkisi önemlidir.
obsesif biri nasıl olur’a eşsiz bir örnek resmen. 1.alice miller, 2. joseph chilton pearce, 3. clarissa pinkola estes; temcit pilavı gibi her mecrada bu üçünün bahsi. bkz. azra kohen’in diplomalısı. (şimdi trolleri doluşur bu yorumun altına)
obsesif biri nasıl olur’a eşsiz bir örnek resmen. 1.alice miller, 2. joseph chilton pearce, 3. clarissa pinkola estes; temcit pilavı gibi her mecrada bu üçünün bahsi. bkz. azra kohen’in diplomalısı. (şimdi trolleri doluşur bu yorumun altına)
“Yanlızlığı doğru kurmak” çok derin ve süper bir ifade.
“Yalnızlık” *
YaLnızlık
Iyi ki varsınız iyi ki...yazmaya ve konuşmaya devam edin lütfen💜💜başımıza gelen en iyi şeylerdensiniz...
Videonuz bende Tarkovski’nin insanın yalnız kalmayı başarıp içinde bir dünya kurabilmesi ile ilgili bir videosunu çağrıştırdı. Gerçekten de ne acı ki içimizde bile yalnız kalamıyoruz. İnsanlar sürekli bir beğenilme ve onaylanma peşinde. Bunun bir yere kadar gerekli olduğunu biliyorum. Ama içimizde bir dünya var edebildiğimiz takdirde dışarda kaybolmadan yol alabiliriz.
Hayatımızdan giden kişilere üzülmemiz örneği çok doğru. Teşekkür ederim. Bilgilerinizi bizimle paylaşmaya devam edin lütfen🙏🏻
Iyi ki bildiklerinizi bu kadar içten bir şekilde paylaşıyorsunuz,emeğiniz için binlerce tesekkürler.
"Dünyada hiçkimse kalmamışken yazmak, dünyada bir insanın ortaya çıkması isteğinin ta kendisidir."
Bir yandan başka bir şeyle uğraşırken videonuzu dinliyordum ve bu cümleyi söylediğinizde hayranlıkla olduğum yerde kalakaldım.
Yaratma isteğinin aslında "iletişim kurma" ihtiyacıyla ne kadar bağlantılı olduğunu hiç böylesine fark etmemiştim. Bu konuda söylenebilecek en güzel ifadelerden biri bence.
İyiki karşıma çıktınız hocam. 🙏🏻🙏🏻🙏🏻🙏🏻🙏🏻
İçimizde kimsenin zarar veremeyeceği şey, dediniz ya, evet, ne olursa olsun, ne yaşarsam yaşayayım, insanligimi kabullenerek dimdik onurumla yasamami sağlayan şey, rabbimle olan iletisimim, o güzelse gerisi olduğu kadar..
Minnettarım bu bilgiler için. 🧡
Kar ve Inci'de buna benzer bir bölüm vardı çok etkilenmiştim. Teşekkür ediyorum bu paylaşım icin de!
Teşekkürler
Süper, bayildim. 🥰
Aslında mutluluğun kaynağının ne olduğu burada ortaya çıkıyor. Teşekkürler videolarınız çok faydalı...
Son iki videodur harika bir enerji geçiyor tarafınızdan bana. Umarım bana yansıdığı kadar iyi hissediyorsunuzdur siz de kendinizi 😊 sevgiler...
Bunlari dinleyebildigim , ulasabildigim icin cok sansliyim 🙏
RUclips kanalınıza bayıldım. En yakın zamanda İyi Aile Yoktur kitabınızı okuyacağım 💙
Çok keyifli bir video olmuş. Teşekkürler :)
her kelimenizi emmek istiyorum. 🌿
Süt mü ki o kelimeler?
Nihan hanım öncelikle sizi pek çok kitabınızı okumuş biri olarak cok sevdiğimi söylemek istiyorum☺️ size sorum şu olacak nasıl aklınızda bu kadar çok alıntıyı tutabiliyorsunuz? ben kitap okumayı çok seven biriyim fakat cok sistemli okuduğumu söyleyemem(belli bir konuda değil de her ilgimi çekeni okuyorum o anki moduma göre), bir dönem oluyor aylarca elime alamıyorum bir dönem oluyor elimden bırakamıyorum, fakat geriye dönüp baktığımda aslında baya baya okumuşum, buna rağmen konuşmalarıma etkisini göremiyorum, bir konuda düşüncemi aktarmak istediğimde çok yetersiz hissediyorum oysa onca kitap okudum diyorum, fakat hiçbir şey aklıma gelmiyor o an, yani mevzuları hatırlıyorum anlatmak istiyorum ama aktarabileceğim kadarını hatırlayamıyorum, siz nasıl alıntıları aklınızda tutup yeri geldiğinde böylesine akıcı aktarabiliyorsunuz, acaba bir tavsiyeniz olur mu bu konuda? geliştirilebilecek bir şey midir yoksa bir becerimidir bu? boşuna kendimden beklemeyim mi? okuyup öğrendiklerimi paylaşmayı seven biriyim, yazılı paylaşabiliyorum düşünmeye ve hatırlayamadıklarıma bakabildiğim için, fakat konuşma akıcı bir şey ve hemen olması gerekiyor bu noktada kendimi kısıtlanmış hissediyorum, anlatmak istiyorum ama yapamıyorum gibi🙂
kulağımda hep bir ses var küçüklüğümden gelen “yaratmak Allah a mahsus”.yaratmak kelimesini kullandığımız an “haşa” kelimesi gelirdi arkasından.böyle böyle mi uzaklaştik acaba yaratıcılıktan,üretebilmekten .
Olabilir. Kelimeler çok yönlendiriyor bizi
Yaa kısa kesmeye çalışmayın lütfenn
yasam döngulerden ve korkulardan oluşuyor.....kazanınca başarınca mutlusun kaybedince başarısız ve mutsuzsun...iyide hic birşey sana ait değil ki....kaybedecegin yada kazanacagin herşey o an da...sonrası diye bisey yok...
Yine harika
Yani iç merkez otoritenin içte olması, dış merkezse otoritenin dışarıda olması anlamına geliyor değil mi? İç-dış merkez kavramlarını kavramak istiyorum.
Ödül törenine gitmeyen Eminem geldi aklıma nedense. Gerçi onun sebebi başkaydı ama. Olsun
Nihan hanım size küçük bir hatırlatma yapmak istiyorum. Videolarınız yoğun bilgi içerikli ve bilgilendirme kaygısı içerisinde ilerliyor. Bilgilendirmeden çok anı paylaşırken aralara bilgiler serpiştirirseniz bence çok verimli hale gelecektir.
🤍🌱..... 🙌
👍
Özümüze dönmek içimizi merkeze almak salt kendimiz olma durumu yaratıcılığın ta kendisidir. Ve bu kendi mize ait olan durum bizim hazinemizdir.Anahtarı da bizdedir. Hiç kimsenin el süremeyeceği engelleyemeyeceği şekilde içimizde yaşar.
Merkezin içerde yada dışarda olması merkez -taşra ayrımına da benziyor mu
Peki acaba yazdıktan sonra yazdıklarını imha eden veya öldükten sonra yazdıklarının arkadaşları tarafından imha edilmesini isteyen yazarlar hakkında da bir yorum yapar mısınız?
Dışarıya kapalı olmamız gerektiği konusunda size katılıyorum fakat film konusunda dışarıdan gelecek fikirlerin önemsenmesi lazım. Topluma dönük bir şey ortaya koyuluyorsa toplumun fikri ve tepkisi önemlidir.
Sanat toplum için midir sanat için mi? Bu soru yıllardır cevap arıyor. Sanırım cevabı da sanatı icra eden kişiye göre değişir.
Tivit yazmakta az çok bu katagoride değerlendirilebilir sanırım
Ya siz eşinizden ayrilirsaniz Nihan Hanım?
Ben ötekinde kurulur
obsesif biri nasıl olur’a eşsiz bir örnek resmen. 1.alice miller, 2. joseph chilton pearce, 3. clarissa pinkola estes; temcit pilavı gibi her mecrada bu üçünün bahsi. bkz. azra kohen’in diplomalısı. (şimdi trolleri doluşur bu yorumun altına)
obsesif biri nasıl olur’a eşsiz bir örnek resmen. 1.alice miller, 2. joseph chilton pearce, 3. clarissa pinkola estes; temcit pilavı gibi her mecrada bu üçünün bahsi. bkz. azra kohen’in diplomalısı. (şimdi trolleri doluşur bu yorumun altına)