2. Depremde binaya gelen yatay yük peryottan dolayı 1. depreminkinden daha az olabilir,buna tamam... ama mafsallaşmalardan dolayı binanın kesit tesir diyagramlarının tamamen farklı bir şekle girdiğini unutmayalım.Neticede binaya hasar veren şey deprem kuvveti değil bu yükün oluşturduğu kesit tesirleridir.Belki 400 kg yük yani daha az bir kuvvet gelebilir ama sistem tamamen farklılaştığı için bu yükün oluşturduğu kesit tesirlerini görmek gerekir.
Ahmet Hocam, bu değerli bilgileri bizimle paylaştığınız için çok teşekkür ederim. Depremde yıkılan binalarla ilgili analiz videosu hazırlarsanız çok öğretici ve ders verici olur. İnşaat mühendisleri olarak depremden etkilenen binaları detaylı bir şekilde analiz etmemiz gerektiğini düşünüyorum.
@@insaatmuhendisiahmetcelikk141 Hocam heyecanla bekliyoruz. Geleceğin inşaat mühendisleri olarak aynı hataları yapmamak için, ders çıkarmak için, öğrenmek için hazırız.
Bir konu hakkinda bilgi verreyim. Ulkemizde fay hstlari boyunca yuzlerce ivme olcer var. 500 km uzunlugunda bir fay hatyina her 20 km de bir ivme olcer yerledtirdiginizi dusunurseniz 25 ivme olcer eder. Ayni depremde her ivme olcer farkli deger gosterir. Yani ayni depremde 25 farkli ivme degerini gorursunuz. Ivme olcer tam konuldugu yerdeki ivmeyi olcer. Mesela bu depremde pazarcikta orta sert bir zemindeki ivme olcer 0.60 g yi gosterirken ayni depremde hatayda amip ovasindski ivme cer 1.3g yi gosterebilir. Cunku ivmeolcerlerin konuldugu zeminlerin deprem aninda hizlari farklidir. Bunu fikkate alin. Bir depremin bir yer ivmedi olmaz. Sonduz yer ivmesi olur.
Hocam harika video, çok teşekkürler. Tek söyleyebileceğim, ilk depremin f kuvveti çok fazla idiyse tüm kirişler mafsallaşmış ve ardından kolonlar da mafsallaşmaya başlayarak göçme gerçekleşmiş olabilir diye düşünüyorum. Kağıt gibi yok olmuş kolonlar değil de kolonların göründüğü göçükler bunlara örnek olabilir belki? Yani ilk 2 g lik depremin kirişleri ve sonrasında kolonları (dd2 ye göre 2 kat fazla olmasına rağmen) mafsallaştırmayacağına nasıl emin olabiliyoruz? Bu soruya kısmen cevap, ayakta kalan binalar olabilir tabi
Evet, bu ivmeyi atlatan yapilar var.. ilk deprem kuvvetine gore basit bir cercevede ben birkac kiris ucunun donmesini hesapladim ve donme kapasitesinin tukenmedigini gordum. Dolayisiyla mafsallasmalarda genelde sorun yok. Ancak defiginiz gibi nispeten tadiyici sistemi duzgun olmayan iyi projelendirmeyen yapikarda bazi kiris uclari donme kaoasitesini asmis olabilir. Sma her halukarda bu yikim normal degil, genrle yayilmamaliydi. Sizde basit bir cercevede yukleme yapip sonra ivmeyi buradaki gibi artirip bir kirus ucunun donmedini rahatlikla hesaplayabilirsiniz. Biliyorsunuz egrili kiris ucunda epsilon s / c. Buldugunuz bu deger birim fonme. Sonra bfugunux bu degeri plastik boyla yani kirus yuksrkliginin yaridi ile carparsaniz h/2 ile yani gerceklesen donmeyi bulurdunuz. Bunuda tbdy2018 5.bolumden yararlanarak kiyaslayabilirsiniz. Ayrica o bolumde donatidaki max uzanada veriliyor onunlads kiyaslayabilirsiniz.
Hocam videolarınız ve yorumlarınız çok güzel. Teşekkürler emeğiniz için. Ancak kayıt kamerası, açısı, mikrofon kalitesini artırabilir misiniz. Ses az geliyor. kamera odaklaması sürekli değişiyor.
Ahmet hocam Kahramanmaraşta depremi. Yaşamış biri olarak söylüyorum binaların çoğunluğu zayıf kolon dan gitti kirişleri katlar üst üste tost oldu. Enkaz çalışmalarına katıldığım binalarda kirişleri sapasağlam demir donatıları sapasağlam ama kolon kiriş birleşimlerinden gitti, donatı akması yaşayıp kopan o kadar çok döşemede vardı.
Hocam tesekkur ederiz cok guzel acikladiniz. Peki ilk tasarimda periyot ta ve tb arasinda degilse daha yuksekse periyotu yine ayni durum mu gozlenir yada hic mafsallasma olmaz mi
Hocam mimar olarak anlatımınızı anladım çok anlaşılır olmuş teşekkürler. Merak ettiğim şuan 2 depremdende hasarsız yada az hasarlı çıkan yapıların bir sonraki büyük depremde durumunun ne olacağı eğerki yıkılırsa mimar mühendisler olarak bu durumdan sonra ne yapmamız gerektiği
Hocam, bir de şöyle bir durum yok mu ; ilk deprem sonunda dediğiniz gibi yapının rijitliği düşecek ve periyot artıp deprem kuvveti azalacak fakat aynı zamanda bina çok fazla deplasman yapacağı için ikinci depremde ikincil mertebe etkileri , eğilme gerilmeleri vs. de çok artacak. Ayrıca zemini kötü olan (ZD - ZE) bölgelerdeki binalar ilk depremde rezonans bölgesinde olmasa da ikinci depremde rezonansa girmiş olabilirler.
Hocam Teşekkür ederiz. Bildiğiniz gibi Tünel kalıp sistemlerde kolon ve kiriş yok, ama perde ve döşeme var, Peki bu tünel kalıp sistemi yapılarda (perde ve döşemeler'de) bina nasıl bir davranış gösterecek? ve doğru tasarımı nasıl olmalı?
Hocam yönetmenliğe göre 1. Depremde bina ağır hasarlı 2. Depremde ise artık göçme olması bekleniyor bu ivme değerlerine göre . Fakat ayakta kalan ve az hasar alarak atlatan binalar da var . Bunu nasıl açıklayabiliriz ? Zemin farklılığı desek bitişik nizam binalar var biri göçmüş öteki ayakta kalmış.
Asıl mevzu AFAD ivme değerleri (DD-2) ile gerçekleşen ivme değerleri arasında hemen hemen 2 kat fark var. DD-1 değerleri kurtarıyor ama kim hangi projeyi zorunluluk olmadan DD-1 çözmüştür. TBDY 2018 kesinlikle sınıfta kalmıştır. O zaman kaldırsınlar bütün düzeyleri DD-1 çözelim kafamız rahat etsin böyle saçmalık mı olur
Dogru soyluyorsunuz. F=m x a. Ancak yonetmelikte m x Sd diye gectiginden ve spektrumlarda S ibaresi yer aldigindan, muhendislerin baglanti kurmasi anlaminda bende bazen Sd ibaredini kullaniyorum. Aslina bakarsaniz indis onemli degil Kuvvet=kutle x ivme...
Hocam çok güzel anlatım. Çok teşekkürler. Yapıların büyük oranda kuvvetli kolon-zayıf kiriş olarak tasarlanmasına rağmen, önce kolonlarda mafsallaşmanın olmasının sebebi sizce nedir? Uygulamada, kolonların üretiminden sonra, kiriş ve döşemenin yekpare dökülmesi daha rijit kiriş geometrilerinin oluşmasına mı yol açıyor? Ve bu üretimde özellikle düğüm noktasında yeterli sargı donatısının olmaması ve kirişlerin kolana yeterli akrajı gereken gönye kısımlarının üretimde yapılmaması gibi nedenlerden mi kaynaklıdır?
Guclu kolon kontrolu yaparak projenizi tasarlayabilirsiniz. Ancak unutmayin sunrklik ve bahsettigimiz mafsallasma(kirislerde once) egilme momentiyle ilgilidir. Yani yapi egilme kaynakli hasarda bu videodaki mekanizma gerceklesir. Ancak bu durumun gerceklesmesi icin yani donatinin ak aya ulasabilmesi icin(mafsallas.asi icin) kirisiniz kolonuzun daha once KESME KUVVETINDEN YADA NORMSL KUVVETTEN ZARAR GORMEMESI GERRKIR. Yoksa cok once ani gocmeler olur. Mesela etriyeyi eksik atmaniz fazkadan donati koymaniz(fazla kelimesine dikkat efiniz), beton dokerken etriyelerin kaymasi, beton numunedini mixer arkasindan almaniz, yapiya ise sulanditip beton dokmeniz ani gocmeye sebep olur. Binanizin bu videodaki gibi hasar almasini istiyorsaniz momente calisan duz donatilariniz haric hicbiri akmayacak, eksik olmayacak...
Hocam merhaba, anlamadığım nokta şu: videodaki anlattığınıza göre tasarım direkt cm2'de 4200 kg dayanıma göre yapılıyor. Mühendis tasarımı yaparken benim demirim cm2'de 1400 kg taşıyabilir diye bir varsayım yapıp tasarımı onar göre yapsa ne kaybı olur? Ben neden demirin taşıma kapasitesini dibine kadar kullanıyorum ki? Demir ivmeyi yesin, yay gibi esneyip geri dönsün. Adam vinç yapıyor, taşıma kapasitesinin 10'da 1'ini kullanıyor. Geri kalanda nolur nolmaz diye emniyete alıyor. Bina yaparken neden hata payı bırakılmıyor? Saygılarımla.
@Onur Türk Hocam katıldıklarım var katılmadıklarım var. Çelik ile betonun poisson oranları yakındır, bu yüzden de beraber çalışırlar. Yani yük altında uzama kısalma esnasında birbirinden ayrılmazlar, ayrılmamalılar. "İlk depremde çelik uzuyor. Kuvvet aştığı için ayrışma başlıyor." şeklinde bi ifadeniz var. Sorun da bu zaten, çelik uzasın ama akma sınırına gelmesin, kuvveti aşmasın. Emniyet katsayısı 1.5 değil 3-5 olsun, tasarım daha emniyetli olsun, malzeme plastik bölgeden uzak çalışsın. Ek olarak taşıyıcı maliyetinin bina maliyetine katkısı literatürde %5-10'u geçmez. Diğer bir itirazım binanın 16 milyon olmasının sebebi taşıyıcı değil ki hocam içine konulan tefrişat. Taşıyıcıdan kısmasınlar ordan kıssınlar. Depremin dalga yönü statikçinin işi, bu konuda ben mühendislerimize güveniyorum, yeter ki mühendisin işine karışılmasın. İzolatör konusunda da tam aksi görüşteyim, bence boşa masraf konutta izolatör. Sıvılaşan zemin için de bakanlıklar belediyelere sağlam basarsa sıvılaşma falan da olmaz. Saygılarımla.
Hocam İnşaat mühendisliği jeoloji mühendisliği mesleği çok eski yıllara dayanıyor o yıllarda belki de eğitim daha bile iyi olabilir bu eski yapı stokları nasıl oluştu belediye vs hiç inşaat önünden bile geçmedi mi beton kalitesi hakkında hiç bilgi verilmedi mi bu deniz kumu neticesinde korozyon vs bilinmiyor muydu buralara nasıl gelindi? Sizin yorumunuzu çok merak ediyorum.
Dunyanin en iyi yapi yonetmeliklerinden birine sahibiz. Bahsettiklerinizin tamami biniyir. Ancak makamlar/mevkiler işin ehlinde degil ve malesef messlek etigimiz eksik. Denetimlerimiz hem proje bazinda hem uygulama bazinda eksik. Parasi olan ulkede muteahhitlik yapabiliyor. Kusur durumunda da cezasizlik mevcut. Ayrica belkide en onemli konulardan biri imar affi/barışı denen akıl tutulmasi uygulamalar. Bunlari ust uste koyun, sonuc bu....
Biz kendi yönetmeliğimizi yazmaktan bile aciziz. Elin yönetmeliklerini çevirip çevirip "en modern, en yeni yönetmeliğe sahibiz" diye hava atarız. Yönetmeliğe köle edilen mühendislerden ardışık iki büyük depremi atlatan binalar isteriz. Sıkıştığımızda yardımımıza günah keçileri gelir (müteahhitler ve imar barışı) ve onları kurban ederek işin üstünden sıyrılırız; ta ki bir sonraki felakete dek...
merhaba hocam insanlarda genel bir yargı oluştu düşük katlı binaların depreme dayanıklı olduğudur ancak kötü zemine düşük katlı sağlam zemine çok katlı yapı yapılmalı diyebilir miyiz?
Düşük katli yapi guvenli, yuksek katli guvensiz diye bir yargi dogru degildir. Fen/sanat/yonetmelik sartlarina uygun yapilan her yapi ayni guvenlik seviyesindedir.Yillar once iran in kum kentinde bir deprem olmustu ve yapilarin cogu tek katliydi ve yuzlerce ölü ortaya cikmisti. Her zemine her buyuklukte yapi yapilabilir ama secme imkaniniz varsa, ekonomiyide dusunerek yuksek katli yapiyi sert zeminde yaptirmak uygundur.
@@insaatmuhendisiahmetcelikk141 hocam kiymetli bilgileriniz icin tesekkurler.. Zemin periyodu 0.40 olan bir bolgede 4 katli bir yapi(yapi periyodu yaklasik 0.40) yapmak yerine, 7 katli yapi yapmak(yapi periyodu 0.70) ne kadar dogru..zemin ve bina periyotlari cakismayip uzaklasinca, Sd deprem ivmesi yari yariya düşecek diye yorumluyorum..yaniliyor muyum?
Değerli bilgileriniz için teşekkür ederiz hocam. Benim sorum az hasarlı veya hasarsız binalar da mevcut bu iki büyük deprem sonrasında. Bu durumu nasıl açıklayabiliriz? Şimdiden teşekkürler
Iyi projelendirilen, iyi denetlenen, belki yonetmelik ustu projelendirilen ve deprem dalgalariyla farkli yonde konumlandirilan, guclu kolon prensibine uyulan birledim bolgelerine tituzlikle uyulan, periyodu zemin periyodundan cok farkli olan yapilar hasar gormeyebilir/az hasar gorebilir.
Videoyu izledim anladığımi anlatayım, perde kolonlu TOKİ binaları hariç yönetmeliğe uygun yapılan binaların hepsi birinci büyük depremde hasar alır ikinci depremde yıkılabilir, bu gayet normaldir, ilk depremde yıkılmayan ve ve hasar alan bina bosaltilmali ve bir daha kullanılmamalıdır, bu gayet normaldir, yönetmelik de bundan daha fazlasını istemiyor, binada çökmeden dolayı can kaybı yoksa bina başarılıdır ve görevini yapmıştır, kafama takılan ise, yönetmelik belli oranda perde kolon mecburi olsa ve tüm binalarda perde kolon olsa acaba ilk depremde yine mafsallasma olurmuydu, zannetmiyorum, her iki yönde de perde kolon olan bina birkaç büyük deprem atlarsa bile, yıkılacağını zannetmiyorum, sanki inşaat endüstrisi bunu istemiyor gibi geldi bana...
Ahmet bey radye temel üzerine kuracağım 3 katlı 120 metrekare binada tüm kolonlar 30*50 perde yok kirişler 30*35 ve tüm kolonlar şaşırtmalı kolon arası mesafeler farklı farklı ama en geniş 4.5 metre depremde bina nasıl hareket eder burkulma eğilme göçme vesaire olurmu
Merhaba Ahmet hocam, anlatım için teşekkürler. Anlayamadığım bir nokta var dilatasyon yapılmasını, deprem yuklerine göre avantaj ya da dezavantaj diye siniflandirabilir miyiz. Yani olması mı olmaması mı daha avantajlı?
Ne kadar cok dugum noktasi varsa o kadar fazka dugum noktalari arasinda yardimlasma olur. Dugum noktasi kapasiteye ulasinca donerrk komsu noktalara kuvvet aktarimi yapar ve yarfimlasma ortaya cikar. 5000 dugum noktali bir yapiyi yikmak 3000 dugum noktali bir yapiyi yikmaktan daha zordur. Bu baglamda mumkun mertebe fazla dugum nojtali sistem avantajlidir. Eger zeminde farklilik yoksa bina geometrisi duzgunse dilatasyondan kacinmak fugum noktalarini artirmak avantajdir.
Ahmet Bey çok açıklayıcı bir paylaşım olmuş. Emeğinize sağlık. Teşekkürler.
2. Depremde binaya gelen yatay yük peryottan dolayı 1. depreminkinden daha az olabilir,buna tamam... ama mafsallaşmalardan dolayı binanın kesit tesir diyagramlarının tamamen farklı bir şekle girdiğini unutmayalım.Neticede binaya hasar veren şey deprem kuvveti değil bu yükün oluşturduğu kesit tesirleridir.Belki 400 kg yük yani daha az bir kuvvet gelebilir ama sistem tamamen farklılaştığı için bu yükün oluşturduğu kesit tesirlerini görmek gerekir.
Ahmet Hocam, bu değerli bilgileri bizimle paylaştığınız için çok teşekkür ederim. Depremde yıkılan binalarla ilgili analiz videosu hazırlarsanız çok öğretici ve ders verici olur. İnşaat mühendisleri olarak depremden etkilenen binaları detaylı bir şekilde analiz etmemiz gerektiğini düşünüyorum.
Bir binayi ele alip degerlendirelim, ileri tarihte. Ancak mekanizmsyi bilmeniz cok onemli. Mekanizmayi bilelim ki tasarimda dikkate alalim...
Elinize emeginize saglik, gayet guzel aciklayici oldu.
Epeydir deprem bolgesindeyim, an itibariyla Adiyamandayim. Hatalar, yikim nedenleri, yapi stokkari istatiksel bilgiler giibi bir analizi deprem bolgesinden donunce yayimlayacagim, yazacagim.
@@insaatmuhendisiahmetcelikk141 Hocam heyecanla bekliyoruz. Geleceğin inşaat mühendisleri olarak aynı hataları yapmamak için, ders çıkarmak için, öğrenmek için hazırız.
@@insaatmuhendisiahmetcelikk141 Rönesans rezidansi ele alırsanız pek çok soru işareti giderilir hocam
Bir konu hakkinda bilgi verreyim. Ulkemizde fay hstlari boyunca yuzlerce ivme olcer var. 500 km uzunlugunda bir fay hatyina her 20 km de bir ivme olcer yerledtirdiginizi dusunurseniz 25 ivme olcer eder. Ayni depremde her ivme olcer farkli deger gosterir. Yani ayni depremde 25 farkli ivme degerini gorursunuz. Ivme olcer tam konuldugu yerdeki ivmeyi olcer. Mesela bu depremde pazarcikta orta sert bir zemindeki ivme olcer 0.60 g yi gosterirken ayni depremde hatayda amip ovasindski ivme cer 1.3g yi gosterebilir. Cunku ivmeolcerlerin konuldugu zeminlerin deprem aninda hizlari farklidir. Bunu fikkate alin. Bir depremin bir yer ivmedi olmaz. Sonduz yer ivmesi olur.
Diger kiyadkama videosunda Özgur Özturk e verdigim cevabi okuyun lutfen.
Hocam harika video, çok teşekkürler. Tek söyleyebileceğim, ilk depremin f kuvveti çok fazla idiyse tüm kirişler mafsallaşmış ve ardından kolonlar da mafsallaşmaya başlayarak göçme gerçekleşmiş olabilir diye düşünüyorum. Kağıt gibi yok olmuş kolonlar değil de kolonların göründüğü göçükler bunlara örnek olabilir belki? Yani ilk 2 g lik depremin kirişleri ve sonrasında kolonları (dd2 ye göre 2 kat fazla olmasına rağmen) mafsallaştırmayacağına nasıl emin olabiliyoruz? Bu soruya kısmen cevap, ayakta kalan binalar olabilir tabi
Evet, bu ivmeyi atlatan yapilar var.. ilk deprem kuvvetine gore basit bir cercevede ben birkac kiris ucunun donmesini hesapladim ve donme kapasitesinin tukenmedigini gordum. Dolayisiyla mafsallasmalarda genelde sorun yok. Ancak defiginiz gibi nispeten tadiyici sistemi duzgun olmayan iyi projelendirmeyen yapikarda bazi kiris uclari donme kaoasitesini asmis olabilir. Sma her halukarda bu yikim normal degil, genrle yayilmamaliydi. Sizde basit bir cercevede yukleme yapip sonra ivmeyi buradaki gibi artirip bir kirus ucunun donmedini rahatlikla hesaplayabilirsiniz. Biliyorsunuz egrili kiris ucunda epsilon s / c. Buldugunuz bu deger birim fonme. Sonra bfugunux bu degeri plastik boyla yani kirus yuksrkliginin yaridi ile carparsaniz h/2 ile yani gerceklesen donmeyi bulurdunuz. Bunuda tbdy2018 5.bolumden yararlanarak kiyaslayabilirsiniz. Ayrica o bolumde donatidaki max uzanada veriliyor onunlads kiyaslayabilirsiniz.
Hocam videolarınız ve yorumlarınız çok güzel. Teşekkürler emeğiniz için. Ancak kayıt kamerası, açısı, mikrofon kalitesini artırabilir misiniz. Ses az geliyor. kamera odaklaması sürekli değişiyor.
Ahmet hocam Kahramanmaraşta depremi. Yaşamış biri olarak söylüyorum binaların çoğunluğu zayıf kolon dan gitti kirişleri katlar üst üste tost oldu. Enkaz çalışmalarına katıldığım binalarda kirişleri sapasağlam demir donatıları sapasağlam ama kolon kiriş birleşimlerinden gitti, donatı akması yaşayıp kopan o kadar çok döşemede vardı.
ÇOK TEŞEKKÜRLER
Hocam tesekkur ederiz cok guzel acikladiniz. Peki ilk tasarimda periyot ta ve tb arasinda degilse daha yuksekse periyotu yine ayni durum mu gozlenir yada hic mafsallasma olmaz mi
Hocam mimar olarak anlatımınızı anladım çok anlaşılır olmuş teşekkürler. Merak ettiğim şuan 2 depremdende hasarsız yada az hasarlı çıkan yapıların bir sonraki büyük depremde durumunun ne olacağı eğerki yıkılırsa mimar mühendisler olarak bu durumdan sonra ne yapmamız gerektiği
Hocam, bir de şöyle bir durum yok mu ; ilk deprem sonunda dediğiniz gibi yapının rijitliği düşecek ve periyot artıp deprem kuvveti azalacak fakat aynı zamanda bina çok fazla deplasman yapacağı için ikinci depremde ikincil mertebe etkileri , eğilme gerilmeleri vs. de çok artacak. Ayrıca zemini kötü olan (ZD - ZE) bölgelerdeki binalar ilk depremde rezonans bölgesinde olmasa da ikinci depremde rezonansa girmiş olabilirler.
Bahsettiginiz gibi ilk depremden sonra zaten ikici mertebe etkiler buyur. Tabiki gocmede bunlarin etkisi var...
Uzun yıllardır izlerim üniversitede hocamı bilmiyorum ama ç8k net bilgi veriyor.
Hocam Teşekkür ederiz. Bildiğiniz gibi Tünel kalıp sistemlerde kolon ve kiriş yok, ama perde ve döşeme var, Peki bu tünel kalıp sistemi yapılarda (perde ve döşemeler'de) bina nasıl bir davranış gösterecek? ve doğru tasarımı nasıl olmalı?
Ahmet hocam teşekkürler açıklama için
Hocam yönetmenliğe göre 1. Depremde bina ağır hasarlı 2. Depremde ise artık göçme olması bekleniyor bu ivme değerlerine göre . Fakat ayakta kalan ve az hasar alarak atlatan binalar da var . Bunu nasıl açıklayabiliriz ? Zemin farklılığı desek bitişik nizam binalar var biri göçmüş öteki ayakta kalmış.
binanın doğal periyodu deprem periyodu örtüşmediğinden bunu da binanızı tasarlarken uygun projelendirme ile yapabilirsiniz
Asıl mevzu AFAD ivme değerleri (DD-2) ile gerçekleşen ivme değerleri arasında hemen hemen 2 kat fark var. DD-1 değerleri kurtarıyor ama kim hangi projeyi zorunluluk olmadan DD-1 çözmüştür. TBDY 2018 kesinlikle sınıfta kalmıştır. O zaman kaldırsınlar bütün düzeyleri DD-1 çözelim kafamız rahat etsin böyle saçmalık mı olur
cok ogretici videolarini var, tesekkurler
hocam butum fizik kitaplarinda F=ma yaziyor neden insaatcilar bunu F=ms seklinde kullaniyor acaba?
Dogru soyluyorsunuz. F=m x a. Ancak yonetmelikte m x Sd diye gectiginden ve spektrumlarda S ibaresi yer aldigindan, muhendislerin baglanti kurmasi anlaminda bende bazen Sd ibaredini kullaniyorum. Aslina bakarsaniz indis onemli degil Kuvvet=kutle x ivme...
@@insaatmuhendisiahmetcelikk141 Tesekkurler
Hocam kitabiniza nasil ulasabilirim
Hocam çok güzel anlatım. Çok teşekkürler. Yapıların büyük oranda kuvvetli kolon-zayıf kiriş olarak tasarlanmasına rağmen, önce kolonlarda mafsallaşmanın olmasının sebebi sizce nedir? Uygulamada, kolonların üretiminden sonra, kiriş ve döşemenin yekpare dökülmesi daha rijit kiriş geometrilerinin oluşmasına mı yol açıyor? Ve bu üretimde özellikle düğüm noktasında yeterli sargı donatısının olmaması ve kirişlerin kolana yeterli akrajı gereken gönye kısımlarının üretimde yapılmaması gibi nedenlerden mi kaynaklıdır?
Guclu kolon kontrolu yaparak projenizi tasarlayabilirsiniz. Ancak unutmayin sunrklik ve bahsettigimiz mafsallasma(kirislerde once) egilme momentiyle ilgilidir. Yani yapi egilme kaynakli hasarda bu videodaki mekanizma gerceklesir. Ancak bu durumun gerceklesmesi icin yani donatinin ak aya ulasabilmesi icin(mafsallas.asi icin) kirisiniz kolonuzun daha once KESME KUVVETINDEN YADA NORMSL KUVVETTEN ZARAR GORMEMESI GERRKIR. Yoksa cok once ani gocmeler olur. Mesela etriyeyi eksik atmaniz fazkadan donati koymaniz(fazla kelimesine dikkat efiniz), beton dokerken etriyelerin kaymasi, beton numunedini mixer arkasindan almaniz, yapiya ise sulanditip beton dokmeniz ani gocmeye sebep olur. Binanizin bu videodaki gibi hasar almasini istiyorsaniz momente calisan duz donatilariniz haric hicbiri akmayacak, eksik olmayacak...
Hocam merhaba, anlamadığım nokta şu: videodaki anlattığınıza göre tasarım direkt cm2'de 4200 kg dayanıma göre yapılıyor. Mühendis tasarımı yaparken benim demirim cm2'de 1400 kg taşıyabilir diye bir varsayım yapıp tasarımı onar göre yapsa ne kaybı olur? Ben neden demirin taşıma kapasitesini dibine kadar kullanıyorum ki? Demir ivmeyi yesin, yay gibi esneyip geri dönsün. Adam vinç yapıyor, taşıma kapasitesinin 10'da 1'ini kullanıyor. Geri kalanda nolur nolmaz diye emniyete alıyor. Bina yaparken neden hata payı bırakılmıyor? Saygılarımla.
@Onur Türk Hocam katıldıklarım var katılmadıklarım var. Çelik ile betonun poisson oranları yakındır, bu yüzden de beraber çalışırlar. Yani yük altında uzama kısalma esnasında birbirinden ayrılmazlar, ayrılmamalılar. "İlk depremde çelik uzuyor. Kuvvet aştığı için ayrışma başlıyor." şeklinde bi ifadeniz var. Sorun da bu zaten, çelik uzasın ama akma sınırına gelmesin, kuvveti aşmasın. Emniyet katsayısı 1.5 değil 3-5 olsun, tasarım daha emniyetli olsun, malzeme plastik bölgeden uzak çalışsın. Ek olarak taşıyıcı maliyetinin bina maliyetine katkısı literatürde %5-10'u geçmez. Diğer bir itirazım binanın 16 milyon olmasının sebebi taşıyıcı değil ki hocam içine konulan tefrişat. Taşıyıcıdan kısmasınlar ordan kıssınlar. Depremin dalga yönü statikçinin işi, bu konuda ben mühendislerimize güveniyorum, yeter ki mühendisin işine karışılmasın. İzolatör konusunda da tam aksi görüşteyim, bence boşa masraf konutta izolatör. Sıvılaşan zemin için de bakanlıklar belediyelere sağlam basarsa sıvılaşma falan da olmaz.
Saygılarımla.
Hocam burdan betonarme binalarda mafsallı tasarım yapmak daha güvenli gibi bir sonuç çıkarmı
Mafsal demek buyuk oteleme demek, Sonucu siz cikarin.
Hocam İnşaat mühendisliği jeoloji mühendisliği mesleği çok eski yıllara dayanıyor o yıllarda belki de eğitim daha bile iyi olabilir bu eski yapı stokları nasıl oluştu belediye vs hiç inşaat önünden bile geçmedi mi beton kalitesi hakkında hiç bilgi verilmedi mi bu deniz kumu neticesinde korozyon vs bilinmiyor muydu buralara nasıl gelindi? Sizin yorumunuzu çok merak ediyorum.
Dunyanin en iyi yapi yonetmeliklerinden birine sahibiz. Bahsettiklerinizin tamami biniyir. Ancak makamlar/mevkiler işin ehlinde degil ve malesef messlek etigimiz eksik. Denetimlerimiz hem proje bazinda hem uygulama bazinda eksik. Parasi olan ulkede muteahhitlik yapabiliyor. Kusur durumunda da cezasizlik mevcut. Ayrica belkide en onemli konulardan biri imar affi/barışı denen akıl tutulmasi uygulamalar. Bunlari ust uste koyun, sonuc bu....
Biz kendi yönetmeliğimizi yazmaktan bile aciziz. Elin yönetmeliklerini çevirip çevirip "en modern, en yeni yönetmeliğe sahibiz" diye hava atarız. Yönetmeliğe köle edilen mühendislerden ardışık iki büyük depremi atlatan binalar isteriz. Sıkıştığımızda yardımımıza günah keçileri gelir (müteahhitler ve imar barışı) ve onları kurban ederek işin üstünden sıyrılırız; ta ki bir sonraki felakete dek...
@@BLADE31620707 yönetmenliğe köle edilen mühendis ne demek.. ?
Yönetmelik Mühendisin Anayasasidir. Nokta!
Hocam deprem bölgesindeki binaları incelemek isterseniz size eşlik etmek isteriz
Tesekkurler insallah. Bir organizasyon zenleniyor.
merhaba hocam insanlarda genel bir yargı oluştu düşük katlı binaların depreme dayanıklı olduğudur ancak kötü zemine düşük katlı sağlam zemine çok katlı yapı yapılmalı diyebilir miyiz?
Düşük katli yapi guvenli, yuksek katli guvensiz diye bir yargi dogru degildir. Fen/sanat/yonetmelik sartlarina uygun yapilan her yapi ayni guvenlik seviyesindedir.Yillar once iran in kum kentinde bir deprem olmustu ve yapilarin cogu tek katliydi ve yuzlerce ölü ortaya cikmisti. Her zemine her buyuklukte yapi yapilabilir ama secme imkaniniz varsa, ekonomiyide dusunerek yuksek katli yapiyi sert zeminde yaptirmak uygundur.
@@insaatmuhendisiahmetcelikk141 hocam kiymetli bilgileriniz icin tesekkurler.. Zemin periyodu 0.40 olan bir bolgede 4 katli bir yapi(yapi periyodu yaklasik 0.40) yapmak yerine, 7 katli yapi yapmak(yapi periyodu 0.70) ne kadar dogru..zemin ve bina periyotlari cakismayip uzaklasinca, Sd deprem ivmesi yari yariya düşecek diye yorumluyorum..yaniliyor muyum?
Değerli bilgileriniz için teşekkür ederiz hocam. Benim sorum az hasarlı veya hasarsız binalar da mevcut bu iki büyük deprem sonrasında. Bu durumu nasıl açıklayabiliriz? Şimdiden teşekkürler
Iyi projelendirilen, iyi denetlenen, belki yonetmelik ustu projelendirilen ve deprem dalgalariyla farkli yonde konumlandirilan, guclu kolon prensibine uyulan birledim bolgelerine tituzlikle uyulan, periyodu zemin periyodundan cok farkli olan yapilar hasar gormeyebilir/az hasar gorebilir.
@@insaatmuhendisiahmetcelikk141 Çok teşekkür ederim hocam 🙏
Hocam yeni tasarımda kullandığımız AFAD verilerinin güncelleneceğini düşünüyormusunuz eski verilere göre tasarımı yapılan binalar ne denli güvenli
Deprem yonetmeligi guncelleme komisyonu durekli toplaniyor. Gecen eskisehirdede toplandi. Ozellikle 15 ve 26.bolumlerde degisiklikler olacak. Afad tdth larindada bazi degerler ileriki tarihlerde yapilabilir. Ozellikle daf uzerinde
Videoyu izledim anladığımi anlatayım, perde kolonlu TOKİ binaları hariç yönetmeliğe uygun yapılan binaların hepsi birinci büyük depremde hasar alır ikinci depremde yıkılabilir, bu gayet normaldir, ilk depremde yıkılmayan ve ve hasar alan bina bosaltilmali ve bir daha kullanılmamalıdır, bu gayet normaldir, yönetmelik de bundan daha fazlasını istemiyor, binada çökmeden dolayı can kaybı yoksa bina başarılıdır ve görevini yapmıştır, kafama takılan ise, yönetmelik belli oranda perde kolon mecburi olsa ve tüm binalarda perde kolon olsa acaba ilk depremde yine mafsallasma olurmuydu, zannetmiyorum, her iki yönde de perde kolon olan bina birkaç büyük deprem atlarsa bile, yıkılacağını zannetmiyorum, sanki inşaat endüstrisi bunu istemiyor gibi geldi bana...
Ahmet bey radye temel üzerine kuracağım 3 katlı 120 metrekare binada tüm kolonlar 30*50 perde yok kirişler 30*35 ve tüm kolonlar şaşırtmalı kolon arası mesafeler farklı farklı ama en geniş 4.5 metre depremde bina nasıl hareket eder burkulma eğilme göçme vesaire olurmu
Merhaba Ahmet hocam, anlatım için teşekkürler. Anlayamadığım bir nokta var dilatasyon yapılmasını, deprem yuklerine göre avantaj ya da dezavantaj diye siniflandirabilir miyiz. Yani olması mı olmaması mı daha avantajlı?
Ne kadar cok dugum noktasi varsa o kadar fazka dugum noktalari arasinda yardimlasma olur. Dugum noktasi kapasiteye ulasinca donerrk komsu noktalara kuvvet aktarimi yapar ve yarfimlasma ortaya cikar. 5000 dugum noktali bir yapiyi yikmak 3000 dugum noktali bir yapiyi yikmaktan daha zordur. Bu baglamda mumkun mertebe fazla dugum nojtali sistem avantajlidir. Eger zeminde farklilik yoksa bina geometrisi duzgunse dilatasyondan kacinmak fugum noktalarini artirmak avantajdir.
@@insaatmuhendisiahmetcelikk141 teşekkürler hocam