Bir kitap: Daron Acemoğlu ve Simon Johnson, İktidar ve Teknoloji: Bin Yıllık Mücadele

Поделиться
HTML-код
  • Опубликовано: 24 ноя 2024

Комментарии • 13

  • @avniozyurt2207
    @avniozyurt2207 11 месяцев назад +4

    Merhaba.
    Seçiciler veya karar vericilerin vasıfları önemli. Bir üst kurul olsa, seçim kararlarını tarafsızca regüle etse. Teknokrat atamaları da bu kurulun görevlerinden olur.
    Kanımca Cumhuriyet tabii ki . Ancak demokrasi elit bir kurul olmadan çoğu zaman ayakları baş yapıyor.

  • @merttt7
    @merttt7 11 месяцев назад +3

    İçerik için teşekkürler hocam, bu seri uzun süre devam eder umarım

  • @KeremPARLAKGUMUS-uc4xb
    @KeremPARLAKGUMUS-uc4xb 9 месяцев назад +1

    çok değerli bi paylaşımdı, teşekkür ederim

  •  11 месяцев назад +1

    Çalışmanızı görünce kanalınıza abone oldum. Teşekkür ederim. Sevgiler

  • @slymnyvz
    @slymnyvz 10 месяцев назад +1

    Hocam teşekkür ederim. Varolun.

  • @sanatinbuyukevreni
    @sanatinbuyukevreni 11 месяцев назад +1

    Çok yararlanıyorum içeriklerinizden teşekkürler kendi payıma,var olun😊

  • @hectorous5456
    @hectorous5456 11 месяцев назад +1

    İyiki varsınız hocam 🙏

  • @turankubus
    @turankubus 11 месяцев назад +1

    Dar Koridor elimde henüz okumadım, onu okuduktan sonra buna geçmek istiyorum

  • @fatihcelik6122
    @fatihcelik6122 11 месяцев назад

    Kitabı ben de okudum ve sizin yorumlarınızla okuduğumu daha çok anlam kazandı kendimce çok değerli bir paylaşım teşekkürler

  • @cemkara5700
    @cemkara5700 9 месяцев назад

    22:30 Seçenekler arasından seçim yapmak çok önemli bir konu. Bu konu tam da demokrasinin hem en üstün hem de en zayıf noktası. Seçim yapacak insanların neyi, neye göre seçecekleri çok önemli ama seçim yapan insanların nitelikleri de bir o kadar önemli. Maalesef dünyayı herkes eşit derecede algılayamıyor. Bazılarının zekası, bazılarının trajik geçmişleri, bazılarının genetik yapıları, bazılarının psikolojik sorunları yaşanan gerçekliği çarpıtıyor. Yani aynı olayı 100 kişi yaşıyor ve 100 de farklı algılıyor. Farklı algılama ile başlayan bu süreç algılanan şeyin beyne ulaşması ile devam ediyor. Zaten çarpık şekilde algılanmış olan olay beyinde az önce bahsettiği dezavantajlar sebebi ile farklı şekilde yorumlanıyor. Algılarken yaşanan sıkıntı bilgiyi yorumlarken de devreye giriyor kısacası. Karar verme anı geldiğinde aslında "A" olan gerçekli kişi tarafından gerçekten "A" olarak değerlendirilemiyor.
    Uzun lafın kısası. Demokrasiler insanlara seçme imkanı sunuyor ama bu imkanı kullanacak kişilerin kim olduğu o kadar önemli ki. 100 kişilik bir ortamda 90 kişi psikopatsa ve bu gruba bir konu hakkında karar verme imkanı sunarsan çıkan karar ne olur? 100 kişilik grubun 70'i kara cahilse bu grubun kararı ne olur? 100 kişilik grubun 70'inin beyni yıkanmışsa karar ne olur? Demokrasi belki diktatörlüklerden, krallıklardan daha iyi ama kesinlikle en iyisi değil. Sadece daha iyisi olmadığı için yola onunla devam etmek gerekiyor.

  • @cemkara5700
    @cemkara5700 9 месяцев назад

    29:30 Halkın görüşüne başvurma ile ilgili olarak tek tek her bir bireyin görüşünün alınması hem gerçekci değil hem de uygulanabilir değil. Karar almayı sadece teknokratlara bırakmak yerine sivil toplum kuruluşları, üniversiteler de devreye sokularak kararların eğrisi doğrusu, artısı eksisi tartışılabilir. Belki birey olarak her konuyu bilemeyebiliriz ama bu konunun uzmanlarının da görüşleri alınarak kararlar verildiği sürece sorun yok. Sıradan insana kararı bırakırsanız alınacak kararın vasat olması kaçınılmaz. Bizim gibi cehaletin pirim yaptığı ülkelerde eğer halka aşırı bir özgüven pompalarsan uzmana saygı duymak yerine uzmanı dövebilme gücünden sarhoş hale gelebiliyorlar. Yani az önceki yorumuma destek olarak kararı halka bırakmak için ortalamanın oldukça yüksek olması gerekiyor. Bizim gibi geri kalmış ülkelerrin geri kalmalarının arkasında normal dağılımın (çan eğrisinin) ortalamasının çok düşük olması.

  • @cemkara5700
    @cemkara5700 9 месяцев назад

    38:10 Cengiz Bey çok kritik bir nokta bu. Yani bir konu hakkında fikir beyan etmek için kesinlikle bir alt yapı olmak zorunda. Bir jeolog eğer felsefe hakkında konuşurken hata yapıyorsa bunu konunun uzmanı tenkit eder. Eğer aynı kişi sürekli olarak hata yapıyorsa o zaman tenkit yetersiz kalır. Bunun en can alıcı örneğini Canan Karatay yaşatıyor. Kendi uzmanlığının dışında o kadar çok ve saçma laflar söylüyor ki bir noktadan sonra tenkit işe yaramaz hale geliyor. Üstündeki uzman gömleğini kullanarak aslında uzman olmadığı konularda ahkam kesmek gerçek uzmanların güvenilirliğini de ortadan kaldırıyor. Televizyonlarda rating almak için çıkarılan "güya" uzmanlar çok tehlikeli. Televizyonlarda sanki müspet bir bilimmiş gibi astroloji, falcılık vb hakkında saatlerce program yapmak çok tehlikeli. Zaten insanların kafası mitler, masallar, efsanelerle çöpe döndürülmüş durumda bir de sahte uzmanların sahte bilgileri ile ortam iyice çamura dönüştürülüyor.