Madem O Var Her şey Var I İman ve Tevekkül I Fatih Dilaver

Tevekkül sözlükte “güvenmek, dayanmak, işi başkasına havale etmek” anlamlarına gelir.
Terim olarak ise “hedefe ulaşmak için gerekli olan maddi ve manevi sebeplerin hepsine başvurduktan sonra Allah’a dayanıp güvenmek ve işin sonrasını Allah’ın takdirine bırakmak” demektir.
“…Allah bize yeter, O ne güzel vekildir!” (Âl-i İmrân Suresi - 173. Ayet)
"Kim Allah'a tevekkül ederse, O, ona yeter." (Talak Suresi 3.Ayet)
“Çalışmak âdetim, tevekkül hâlimdir.”(Hadis-i şerif)
Bediüzzaman Hazretleri de tevekkülü şöyle ifade etmektedir: “Tevekkül, sebepleri bütün bütün reddetmek değildir. Belki sebepleri, dest-i kudretin perdesi bilip riayet ederek, sebeplere teşebbüs ise bir nevi fiilî dua kabul ederek, neticeyi yalnız Cenab-ı Hak’tan istemek ve neticeleri O’ndan bilmek ve O’na minnettar olmaktan ibarettir.”
Meselâ bir çiftçi önce zamanında tarlasını sürüp ekine hazırlayacak, tohumunu atacak, sulayacak; mahsulünü zararlı bitkilerden arındırıp ilâcını atacak, gerekirse gübresini de verecek, ondan sonra iyi ürün vermesi için Allah’a güvenip sonucu O’ndan bekleyecektir. Bunların hiç birisini yapmadan “kader ne ise o olur” tarzında bir anlayış tembellikten başka bir şey değildir ve İslâm’ın tevekkül anlayışıyla bağdaşmaz.

[@matuzman6127]

Allah razı olsun hocam