Bamteli | Ahlaki Çöküntü ve Yenilenme Cehdi | M. Fethullah Gülen | (2015/01/05)
HTML-код
- Опубликовано: 5 фев 2025
- Hocaefendi, 7-8 saat önce (videoda sehven 2014 yazdığımız için özür dileriz, inşallah birkaç saate düzelteceğiz) sona eren sohbetinde şu konuları anlattı:
“Yalan râyic, hıyânet mültezem her yerde, hak meçhul!”
*Hazreti Pir’in de dediği gibi enâniyet asrı bu asır. Herkesin enâniyeti, benliği bir buz parçası adeta. Onu eritebilmek için de imanın, iz’anın, ihsanın, belki ihlasın derin enginliklerine ihtiyaç var. Yoksa o aysberg gibi şeyleri başka basit göller, hatta denizler bile eritemez. Sımsıcak bir iman atmosferine, İslam atmosferine, ihsan atmosferine, ihlas atmosferine, iştiyak atmosferine ihtiyaç var ki o aysberg gibi şeyler erisin.
*Bir de manevî hastalıkların görenekle bir kesimden başka bir kesime sirayet etmesi gibi ayrı bir tehlike var. Birileri o kadar rahat yalan söylüyor, iftirada bulunuyor; komplolar, hileler, ayak oyunları arkasından koşuyor ki, bunlar işlene işlene toplumda bir ahlak haline geliyor.
*O bakımdan dinin temel disiplinleri adına çok sıkı durmak icap ediyor. Zerre kadarının bulaşmasına meydan vermemek lazım. Enâniyetin başını alıp gittiği, onu besleyecek şöhret, müşarün bilbenan olmak ve o istikamette kullanılan argümanlar gibi; mübalağalar, yalanlar, iftiralar, başkalarını karamalar, kendini masum, masun göstermeler ve hatta nübüvvet payesi sayılan sıfatlarla serfiraz görünmeler gibi faktörlerin çoğalıp yaygınlaştığı zamanımızda gördüğünüz gibi başkaları da o korkunç hataları hiç utanmadan, yüzleri kızarmadan telaffuz edebiliyorlar.
Kurtuluşumuzun Anahtarı Yenilenme Cehdi
Soru: “Şayet maruz kaldığımız musibetlerin sebebi bizim partallaşmamız ise, kurtuluşumuzun anahtarı yenilenme cehdidir.” mülahazası zaviyesinden, yenilenme denince neler anlamalıyız? Bu yenilenme hangi esaslarla mümkün olabilir?
*İmanımızı bir kere daha gözden geçirme en önemli faktör, çünkü çağımızda bu mesele çok önemli. Hazreti Bediüzzaman diyor ki: “Bu çağın derdi imansızlıktır.” Öyleyse bu çağın derdine çare de reçete de imandır. İman esasları üzerinde durmak lazım.
*“Ee.. biz inanıyoruz!” denebilir. Ekseriyet itibarıyla, kültür müslümanlığı bu. Neşet ettiğimiz kültür ortamı itibarıyla inandığımız şeyler var. İlmihali de hafife almıyorum ama Mızraklı İlmihali müslümanlığı müslümanlığımız. Camideki vaizlerin, imamların, hatiplerin müslümanlık adına ortaya attıkları dinamikler nelerse onlara da can kurban, hafife almıyorum o müslümanlıkla çağımızın dertlerine derman olunamaz. Onlar çağımızın dertlerinin reçetesi sayılamaz.
*Bir kere daha şu kitabullah-ı azam Kur’an-ı Kerim’i ve kitab-ı kebir-i kainatı mütalaa edip tefekkür, tezekkür ve tedebbür ikliminde iman, marifet ve muhabbet adına sürekli beslenmeli. Allah’a, meleklere, kitaplara, peygamberlere, ahirete ve kadere inanmak gibi imanın bütün şubelerine yakîn hasıl etmeye çalışmalı.
Kur’an’a Dönüş Yılları
*Dr. İkbal bir edip, bir şair, bir düşünür olmakla beraber, aynı zamanda bir zahid bir âbiddir. Londra’da 15-18 sene kadar kalmış, bir gece teheccüdünü kaçırmamış. Dolayısıyla Kur’an-ı Kerim’e karşı da ciddi bir alakası var. Diyor ki: “Ben hep Kur’an okuyordum da babam bana diyordu ki, ‘Oğlum Kur’an oku!’ Bir gün babama cevap mahiyetinde ‘Baba, dedim, ben her zaman Kur’an okuyorum.’ ‘Oğlum, Hazreti Muhammed (aleyhissalatu vesselam)’a inmiş Kur’an’ı, O’na inmiş gibi değil, şu anda Allah sana indiriyor gibi oku!’ dedi.”
*Hazreti Pir-i Muğan hiç olmazsa iki rekat teheccüd kılınması gerektiğini söylüyor, berzah hayatını aydınlatacak projektör gibi gösteriyor onu. Kabir sonrası hayatınızın aydınlanması o teheccüd namazına vabeste, diyor.
*Kur’an’ı Kerim’i sana iniyor gibi ve her ayetin, başta seninle bir münasebeti olduğu mülahazası ile okuyacaksın. Hatta kafirlerle, münafıklarla alakalı şeyleri okurken bile “Galiba bende de bir kafir sıfatı var!..” düşüncesinden uzak kalınmamalı.
*Kültür müslümanlığı olarak, yetiştiğimiz kültür ortamından aldığımız şeyleri yeterli gördüğümüz için, bugün sadece Türkiye değil, bütün âlem-i İslam böyle yarım yamalak, nazarî müslümanlığın derbederliği içinde bocalayıp duruyor -hafizanallah-.
Yenilenme ve Canlı Kalma Hususunda Birbirimize Destek Olmalıyız
*Buraya kadar söylenenler, bir bakıma, yenilenmenin nazarî yanıydı. Fakat zannediyorum, insanlar, Hazreti Pir’in ifadesiyle “kubbedeki taşlar gibi birbiriyle baş başa vermezlerse dökülürler.” Öyle baş başa vermeye ihtiyacımız var.
*Birbirimizin devrilmesine meydan vermememiz için oturduğumuz, kalktığımız, gezdiğimiz, tozduğumuz yerleri mutlaka sohbet-i Canan hesabına değerlendirmeliyiz.
Allah Hocaefendi'ye hayırla lebaleb dolu sağlıklı ve bereketli uzun ömür lutfeylesin
ALLAH RAZI OLSUN. RABBİM KENDİSİNE SAĞLIK SIHHAT BİZE DE ONU ANLAMAYI NASİP ETSİN
fethullah gülen hoca efendiden Allah razı olsun yine engin fikirleri ile bizlere rehberlik yapmış
Hocamizdan Allah razi olsun.o hep anlatiyor ve yasiyor.Biz ne durumdayiz ona bakalim.Rabbim Hocamiza saglikli uzun omurler versin
ne muthis bir iman dersi. Allah hepimize imanimizi boyle duymayi nasip etsin. 29. ile 32 dakikalar arasi muthis.
Allah razı olsun.
BİLMEDİĞİMİZ VE UNUTTUKLARIMIZI TEKRAR HATIRLATIYOR.ALLAH RAZI OLSUN.
Bendeniz de katılıyorum bu görüşlere şimdi en acil mesele, çöken ahlakın yeniden ihyası
Rabbim iradelerimize fer ver.
Hocam Allah Sizden razı olsun
Allah başımızdan eksik etmesin.
“Yalan râyic, hıyânet mültezem her yerde, hak meçhul!”
peygamberimizin sav uslubu; hatalari onlari zirvede temsil edenlerin uygulamalari ile hedefe koyup, sahislarla degil o gunahlarla mucadele.
GÜNÜMÜZ İNSANLIĞININ ASIL SIKINTISI TAKLİDİ İMAN MALESEF