Beynimizin işitsel çağrılara yönelik çok fazla veriyi deneyimlediği bir bilgi işlem dönemindeyiz. Algıda seçicilik denilen, beynin gerçek orijinal algısının geri plana çekilmemesi için işitselliğimizin çağrışımlı yoğunluğunu ön planda tutmalıyız. Çağrışımlı işitim arttıkça algıda seçicilik artış gösterir. Algıdaki seçicilik, zihinde elverişli olan orijinal bir çağrışım etkisi yaratarak cazip görünen elverişli algıları ön plana çıkartır. Ön plana çağrışımla çıkartılmış her algı, müteal bir olguyu da ön plana taşır.
Çağrışımlı işitmek zihnin gıdasıdır.
Çağrışımlar cazip olan elverişli işitimler olarak zihni rehabilite eder.