Видео

Taehyung'um yapmaz😂 (Bu arada hikaye müq)

Hikaye çok güzel ama şarkı daha fazla güzel kulaklıklarınızı takıp aynı hikayedeki gibi huzur verici bir yere gidin benden size tavsiye;)

Beden derkenn?? Arkadaşı yaşıyomu😮? Hikaye❤

ÜZGÜNÜM TAEHYUNG AMA COK SÖVDÜM SANA ALCMSKŞCSOLCSPLF

Bir yıl oldu hala gelmedi

Neden bukadar mükemmel bir hikayeyi geç farkettim bilmiyorum ama tek amojiyle🤌

aşkım muq olmuş ellerine sağlık yeni abonen kutlu olsun aşırı güzel olmuş daha çok Jimin ile hikayeler yapar mısın o benim biasım da 💜💜💜💜💜💜💜💜💞💞

Ve bu da mükemmel

Şarkının Azerbaycan şarkısı olduğuna bayıldım yani bizim şarkımız amma Raşid Behbudov daha güzel okuyor tavsiye ederim aşko

♡♡♡😍

Tae sen yn yi bırak bana gel 2 tane futbol takımı kurarsın dkdsksljshsalg bu arada çok güzel olmuş

O kız seni kanalında paylaşmıştı şu güzelliğini kaldıramadıgı için kalbi hastalanan güzellik için yazmışsın onun hayatımış senin gibi melekler çok azz❤❤❤❤

aşkm 700.abonen hayırlı olsunn❤

Selamlar! Bende ilk defa bir hayal et hikayesi yazdım. Göz atarsanız çok sevinirim. <3

Hamilelik testide güzel bir şaka yapmak istemiştir belki

Hikayenin güzelliğine mi düşeyim Hirai Zerdüş'un sesine mi bilemedim. Her zamanki gibi yine çok güzel yazıp döktürmüşsün bebeğim❤ Ellerine sağlık Anısı olan şarkımla vurdun beni 🥺💖

Bu.... Çok güzel😢 çok teşekkür ederim. Beni çok mutlu ettin. Sayende kalbim şuan çok rahat. Ama içinde hiç, bilmediğim bir his var... sanki ölecekmişim gibi. Okulda ki hiç kimse bilmiyor. Çünkü okuldaki zeki ve ezik kız olarak bilinirim. Ama bu... bana güç verdi. Çok teşekkür ederim ameliyat olmadan önce bu hikayeyi okuyacağım. Eğer ölürsem bu hikaye hep zayıf ve küçük kalbimde atacak... seni çok seviyorum adımı diğer insanlar gibi kirli ye çıkarmadığı ın için...

Aşk smut yazmamaya devam edersin inşallah çünkü ben bir hayal et kanalından hayal et okuduğum zaman smut yazmıyormusun diye ilk soruyorum ondan sonra abone olup beğeniyorum eee seninde kanalına göz attımda hiç smut yazmadığını gördüm çok şükür 🤲 istek isteyebiliyormuşuz acep bu arada hikaye mükko olmuş ellerine sağlık 🎉❤😮

Nasıl tak diye burdayım saniyedee 🤠

🍡ʝκσσκƨтαя | ʚɞβʋκɛт❦ 🧁 Sevgilinden Senden Ayrılmasını İstersin 🍨 Kim Taehyung 🍄 Narin 🍥 Buket'in Sayfasından Bölüm🕊 Genç kız, kalp çarpıntısı yüzünden yüzünü buruşturarak koltukta dik bir şekilde oturdu. Gün geçtikçe bu çarpıntılar daha da artıyordu sanki. Ailesinden gelen bir hastalığı vardı, bu hastalık ilerlemeye başlamıştı. Telefonu çalan genç kız, elini yanındaki boşluğa atarak çalan telefonu açtı. Arayan sevgilisi Taehyung'dan başkası değildi. Telefonu kulağına doğru götürdüğünde birden nefesi kesilmişti. "Alo güzelim, nasılsın?" Gözlerini bir kaç kez kırpıp açtı, kendini iyi hissettiği anda konuşmaya başladı. "İyiyim sevgilim sen nasılsın?" Bir yandan yavaş yavaş nefes alıp veriyor, bir yandan da hiçbir şeyi belli etmemeye çalışıyordu. "Bende iyiyim güzelim, şimdi okuldan çıktım. Evde bir eksik var mı?" "Yok sevgilim" Telefonu kapatan genç kız yavaşça koltuğa uzandı. Çarpıntısı yavaş yavaş geçmeye başlamıştı. O sırada genç adam taksiye binerek annesini aradı. Uzun zamandır ailesi ile konuşmasına mesafe getirmişti. Onun sevdiği kızı, Narin'ini kabul etmemişlerdi. Hayat çok kısa, neden insanlar birbirini kırp dökmeye çalışıyorlardı ki? "Oğlum'' Genç adam annesinin sesi ile kendine geldi. "Anne nasılsın?" Yaşlı kadın oğlunun yorgun sesi ile yüzünü buruşturdu. "İyiyim oğlum, senin sesin bir garip geliyor. Bir şey olmadı umarım." Adam annesi göremese bile başını olumsuzca salladı. "Ben iyiyim anne, hiçbir şey olmadı. Okuldan çıktım dersler yoğundu bugün." Yaşlı kadın ile genç adam bir süre daha konuştuktan sonra telefonu kapattılar. O sırada genç kız uykuya dalmıştı bile. Eve gelen Taehyung anahtarı ile kapıyı açarak içeriye girdi. "Güzelim?" Montunu vestiyere asarak, anahtarı vestiyerin üzerine koydu. "Güzelim evde misin?" Yavaş adımlar ile oturma odasına ilerledi. Gördüğü manzara ile yüzüne bir gülümseme takarak, etrafta gözlerini gezdirdi. Hemen gözüne tekli koltuktaki ince örtü takıldı. Kadının üzerini örtü ile örttükten sonra sessizce televizyonu açmaya çalışmıştı. Kumandanın pili bitmişti ki açılmamıştı televizyon. Sessiz adımlar eşliğinde televizyonun altındaki kapağı açarak iki tane pil aldı. O sırada gözüne bir doktor reçetesi çarpmıştı. Kağıdı eline alarak inceledi, Narin'e ağitti. Üzerinde kan değerleri ve yapılmış bir kaç tahlil vardı. Eline başka bir kağıt aldığında ise üzerinde kalp hastalığına dağir bir şeyler yazıyordu. Önce kaşlarını çattı, sonrasında ise İnternet üzerinden bir kaç araştırma yaptı. Narin'in bir süredir kalp çarpıntısı bu yüzden miydi? Başını Narin'e çevirdiğinde Narin gözlerini yeni açmaya başlamıştı. Hıza kağıtları yerine koyarak görmemiş gibi davranmaya başladı. Narin Taehyung'dan neden böyle bir şeyi gizlemişti? "Sevgilim sen ne zaman geldin?" Taehyung tekli koltuğa oturdu. "Biraz önce geldim." Narin tedirgince Taehyung'a baktı, çünkü orada hastalığına dair bir kaç bilgi vardı. Adamın öğrenmesini istemiyordu. Bir yıl önce öğrenmişti hasta olduğunu, geçmesi için günler sayarken hastalığı hızla ilerlemişti. "Güzelim bana söylemek istediğin bir şey var mı?" Taehyung bakışlarını Narinin üzerine çektiğinde kadın olumsuzca başını salladı. "Hayır sevgilim, bir şey mi söylemem gerekiyordu?" "Bilmiyorum, sanki bir şey söylemek istiyor ama söylemiyormuşsun gibi duruyorsun bir kaç gündür." Kadının bakışları ellerine kaydı. Söylemek istediği çok fazla şey vardı oysaki. "Yarın pikniğe mi gitsek?" Kadın konuyu değiştirme çabasına girdiğinde adam onu onayladı. Yarın belki de son güzel günleriydi. ▪︎Ertesi Gün▪︎ "Güzelim araba işini hallettim." Kadın elindeki sepeti adama uzattı. "Hoseok'dan mi aldın?" Adam önce gülümsedi, sepeti eline alarak evden çıktı. "Cevap verme gereği duymuyor beyefendi." Kadın da evden çıkarak kapıyı kitledi. Omzundaki çantasını arabanın arka koltuğuna atarak, öne oturdu. "Han nehrine mi gidiyoruz." "Aaaa biz nerede piknik yapacağımızı konuşmadık." Adam kadının tepkisini gülerek arabayı çalıştırdı. "Artık aklın neredeyse en önemli yeri unuttun." Kadın sahte gülümsemesini sunarak yola odaklandı. İki saat içinde han nehrine gelmişlerdi. Boş bir bank'a oturarak sepetinde ki malzemeleri çıkarttı. Herşey çok nefis görünüyordu. Adam elini hızla poğaçaya attı. "Çok lezzetli duruyor." "Ben yaptım çünkü." Kadın kendini beğenmiş bir tavırla konuştuğunda adam göz devirdi. "Bende yardım ettim." Bu sefer göz devirme sırası kadındaydı. "Poğaçaların üzerine yumurta sürmek çok büyük bir yardım gerçekten." Adam omuz silkerek ağzındaki lokmasını bitirdi. "Ben kağıtları gördüm Narin." Adamın üstüne bir rahatlama gelmişti. Dünden beri aklına takılmıştı. "N-ne kağıdı?" Kadın gözlerini kaçırdı. "Hastalığına dair olan kağıt." Arada bir kaç saniye sessizlik oluştu. "Neden benden sakladın?" "Üzülmeni istemedim, hastalığın geçeceğini düşündüm ve hemen sana söylemek istemedim. İşler ters gitmeye başladı birden. Benim yüzümden ailen ile aranda bir mesafe var ve aile sorunları ile ilgilenirken bir de bu konuyu dert edinmeni istemedim." Adam elini kadının elinin üzerine koydu. "Güzelim her ne olursa olsun ben her zaman senin yanındayım. Düşüncelerini anlıyorum ama" Kadın hızla elini çekti. "Taehyung beni bırak, ayrılalım. İkimiz de bu ilişkide acı çekeceğiz. Şimdi bırakmak en doğrusu. Seninle bu konuşmayı yapmak için doğru zamanı bekliyordum. Sanırım o gün bu gün." "Şuan saçmalıyorsun Narin! Bende senin durumunda olabilirdim." Kadın kararlıydı, ayrılmak istiyordu. "Bak güzelim, bu durumu birlikte atlatabiliriz. " "Sende, bende çok yıpranacağız Taehyung. Birimiz sağlam çıkalım." "Güzelim gerekirse yıpranalım ama birlikte olalım." Kadın umut dolu bakan sevgilisine baktı. Onu bu yolda üzgün görmek istemiyordu ama o olmazsa Narin tek başına bu yolu yürüyemezdi. Onun varlığı Nain'e güç veriyordu. "Taehyung benimle olmak istediğine emin misin?" Adam kadının yanına oturarak sarıldı. "Güzelim asıl sen benimle baş etmeye hazır mısın?" Kadında sevgilisine sarılarak bir kez daha sevgisinden emin oldu. O günden sonra herşey yolunda gitmişti. Taehyung kısacık dünyanın değerini anlayıp annesi ile arasını düzeltmiş, Narin ise tüm korkularını Taehyung sayesinde rafa kaldırmıştı. Bazen beklenmedik umutlar var olabiliyordu. Bizim bu umutlara tutunmamız gerekiyor galiba? Hiç bir zaman, ne koşulda olursanız olun umutlarınızı kaybetmeyin. Ha kaybettiyseniz de eğer, o umutlar bir gün gelir ve sizi bulur. Bu hikaye hiç içime sinmedi, hesap boyunca yazdığım en kötü hikaye olmuş olabilir. Kusura bakmayın ama bunu yayınlamam gerekiyor. 🫡🤍🫶🕊 Her zaman her daim iyi ol, korkma. Her şey çok güzel olacak. Yeni hayatın seni bekliyor, eminim🫶🤍 Sevgiler...🥺🕊

Çooooooook güzel 😽

Taehyung kimin qazına geçdide böyle 4 çocuk istiyo anlamış deyilim. Yazık kıza ya

Ç-çok güzel ama benim ölmem ne acı😳

Abe böyle şeyler okurken neden sebepsizce gülüom? Kafayı yedi bu army kesin ~thy PUQOEJRJMRRKRKKRKFKTKT

O başlıkta ki emojiye öldüm PUHAQAŞSJDFJFNFJJ -thy

Yaaa çok tatlı olmuş o değilde bulamasaydı yn sıçış

Çok güzel olmuş

Pt 2 gelir mi şu sıralar

Part 2 olmalı bence

Ya keşke yn komada kalsaydı junkook onun başında konuşsaydı daha iyi olurdu

Ağlıyorum...

🍡ʝκσσκƨтαя | ʚɞβʋκɛт❦ 🧁 Hasta Olduğunu Öğrendiğin İçin Sevgilinden Ayrılmak İstersin 🍨 Kim Taehyung 🍄 Alina 🍥 Buket'in Sayfasından BÖLÜM🕊 Kadın başını tutarak düştüğü yerden yavaşça kalktı. Bu aralar sık sık başı dönmeye başlamıştı. Aklına kötü durumları getirmemek için elinden geleni yapsada bunu başaramıyordu. Elleri ile başını ovalayarak oturma odasına geçti. Yavaşça ikili koltuğa oturarak masanın üzerindeki telefonunu eline aldı. Telefonundaki uygulamaya girerek hastaneden yarın için bir sıra aldı. Bir an önce kafasındaki düşüncelere son vermek istiyordu. Baş dönmesi hala devam ederken gözlerini açık tutmak için zorlanıyordu. Vücudunda bir aydır geçmeyen bir yorgunluk vardı. Bu yorgunluğu iş yorgunluğu olarak adlandırıyordu. Belli bir süredir de süren iştahsızlığı vardı. En yakınındaki insanlar da artık kadındaki farklılıkları rahatça gözlemliyordu. Kadını bir anda öksürük tutmaya başlayınca yavaşça mutfağa ilerleyerek bir bardak su içti. O sırada oturma odasından gelen telefon sesi ile birlikte hızlı adımlar eşliğinde oturma odasına geçti. Arayan kişi sevgilisi Taehyung'du. Aramayı yanıtlayarak koltuğa uzandı. "Alo güzelim, nasılsın?" Kadın adamın sesini duyunca gülümsedi. "İyiyim sevgilim, sen nasılsın?" "Bende iyiyim, sana güzel bir haberim var." Kadın merakla sordu "Neymiş o güzel haber?" Şuanda o güzel habere ihtiyacı vardı. Halbuki o güzel haber hayatına bomba gibi düşecekti. "Senin o yurtdışına gitme hayalin bir hafta sonra gerçek oluyor." Kadın heyecanlı bir şekilde konuştu. "Yurtdışındaki iş teklifini kabul mü ettin?" Adam kadının heyecanlı sesini duyunca güldü. "Evet güzelim. Bir, iki yıl boyunca istediğimiz gibi zaman geçirebiliriz." Adama geçen günlerde yurtdışından bir proje teklifi gelmişti. Kadın ve adam onlar için iyi bir teklif olduğunu düşünüyorlardı. Oysaki onlar için iyi bir teklif olacağı biraz meçhuldu. Onlar için iyi bir teklif değil, onların hayatlarını ayıracak bir teklifdi. Tabi onlar şuanlık sevinçlerini yaşayabilirlerdi. Kadın ve adam telefonda biraz zaman geçirdikten sonra ikili telefonu kapatarak hayatlarına devam ettiler. Ertesi güne güzel bir şekilde başlayan ikili gün sonunu güzel bir şekilde kapatamayacaktı. Kadın evde az bir zaman geçirerek hızla hazırlandı. Hazır olduğunda evden çıkarak hastaneye gitmek için taksiye bindi. Kısa bir süre içinde hastaneye ulaşan kadın sıra numarası gelince doktor odasına girdi. Öncelikle şikayetlerini bildiren kadın doktorun isteği doğrultusunda bir kaç test yaptırdı. Belli bir sürede sonuçları çıkan kadın sonuçları çıktığında tekrar doktor odasına girdi. Stresli bir şekilde odadaki sandalyeye oturdu. Bir kaç dakika boyunca olacaklara hazırlık yaparak doktora odaklandı. Onu yıkacak sadece bir cümle, sadece bir cümle doktorun azından bir anda çıkıverdi. "Üzgünüm ama kansersiniz" Kadın anlamsızca bakışlarını etrafta gezdirerek gözyaşlarına hakim olamadı. "Emin misiniz doktor hanım? Belki sonuçlarda bir yanlışlık vardır." Doktor umutsuz bakışlar eşliğinde başını olumsuzca salladı. "Maalesef sonuçlarda bir yanlışlık yok Alina hanım." Kadın burnunu çekerek konuştu. "Ölecek miyim?" Doktor anında başını olumsuzca salladı. "Öyle bir şey söz konusu bile değil Alina hanım. Şuan kanserin başlarında olduğunuz için iyileşme oranınız yüksek. Ama kesin ve net bir şey söylemem doğru olmaz." "Hızlı bir çözümü yok mu? Kesin bir şey söyleyemez misiniz?" Doktor umutsuz bakışları ile kadına odaklandı. "Maalesef dediğim gibi size net bir şey söyleyemem. Gereken müdahaleleri tabiki yapacağız ama müdahaleler ne kadar etkili olur orasını bilemiyorum." Kadın tekrar bir randevu alıp hastaneden hızla çıktı. Elindeki sonuç kağıdına her baktığında gözleri olabildiğince daha fazla akıyordu. Biraz sakinleşmek için sahile gitti. Gün içinde çok fazla çağrı almıştı. En sonunda telefonu sessize alarak arkasında onun için korkan bir topluluk bıraktı. Gece saatlerinde yavaş ve ruhsuz adımlar ile birlikte eve gittiğinde onu sokakta endişe ile bekleyen arkadaşlarını gördü. O an içi burkuldu. Onları üzmeye hakkı yoktu. Onu gören arkadaşları hızla yanına ulaştığında adam kadına sarıldı. "Bunca saattir neredesin güzelim?" Kadının konuşmaya gücü kalmamıştı artık. Adam kadından ayrılarak bakışlarını kadının yüzünde gezdirdi. "Bir sorun mu var güzelim? Neden ağladın?" Kadın zorla gülümsedi. "Bir sorun yok, bugün biraz fazla bilgisayar ile işim vardı sadece. Telefonum da sessizde kalmış." Bu söylediğine kendi bile inanmamıştı, arkadaşlarının inandığını da pek sanmıyordu. Kadınının kötü olduğunu fark eden topluluk kadına inanmış gibi yaparak ona sarıldılar. "Alina senin için çok korktuk, bir daha lütfen sessize alma telefonunu." Kadın başını olumluca salladı. "Peki Kelly" "Eve girelim üşümüşsünüzdür." Kadın arkadaşlarını evine çağırarak çantasından anahtarını çıkardı. "Bir şeyler ister misiniz?" Kadın anahtarı ile kapıyı açtığında içeri girerek konuştu. "Asıl sen bir şeyler ister misin Alina?" Jin hızla kadına cevap verdiğinde kadın içeri giren arkadaşlarına bakarak gülümsedi. "Hayır teşekkür ederim." Kadın kapıyı kapatarak içeri giren arkadaşlarının peşinden oturma odasına geçti. Kadın ikili koltuğun birine oturmuş olan sevgilisinin yanına oturdu. "Bence biz artık kalkalım, yarın yanına uğrarız." Kelly ayağa kalkarak Jin'e kaş göz hareketi yaparak onu da oturduğu yerden kaldırdı. ''Biraz daha otursaydınız, yeni geldiniz." Hızla Jin ona cevap verdi. "Saat geç oldu malum yarın iş var. Sadece seni görmek için geldik. Yarın tekrar uğrarız, bu sefer biraz daha kalacağız haberin olsun." Kadın gülerek onu onayladı. "Peki, nasıl isterseniz." Kadında ayağa kalkarak onları geçirdi. Ardından odaya tekrar gelerek adamın yanına oturarak ona sarıldı. Son defa...

hemen gelsssiiiiiiin

ilkkkkkkkk

İlkkk

*Bölümün devamı "Taehyung ile hayal et | Aldatıldığını Öğrendiğin Gün Gerçek Aşkı Bulursun" isimli hikayede devam ediyor.*

Birşey sorabilir miyim? Hikayeyi daha okumadım ama bu bir önceki videonun devamı fln mı? Ne bileyim isim aynı eun elina fln Videoların gerçekten çok ama çok güzel ama merak ettiğim birşey var neredeyse çoğu videon aldatma konseptli bi nedeni var mı? Merak ettim de

Nefret ederim aldatanlardan.. bu kim olursa olsun.. çekmeleri lazım ama.. çok iğrenç bir şey.. benim başıma gelse neler yapardım acaba.. ama güçlü durması çok hoşuma gitti.. işte kimseye güven olmaz :) üzücü ama gerçek .. arkadaşın olsa suç olmasa ..

abla devam gelicekmii nolurr gelsin

Çok üzüldüm lan inşallah yeni bölüm hemen gelir ve ellerine saglık

Yine çok güzel yazmışsındır❤️

🍡ʝκσσκƨтαя | ʚɞβʋκɛт❦ 🧁 Aldatıldığını Sevgilin Sarhoşken Öğrenirsin 🍨 Jeon Jungkook 🍄 Elina 🍥 Buket'in Sayfasından BÖLÜM 🕊 Kadın çalan telefonunu eline alarak aramayı cevapladı. "Efendim Eun." Karşıdan gelecek konuşmayı bekledi. "Elina, nasılsın tatlım? Müsait misin?" Kadın arkadaşının görmeyeceğini bilsede başını olumluca salladı. "Müsaitim Eun, bana mı geliyorsun?" Anında sorusuna cevap verdi. "Hayır, sadece seni biri ile tanıştırmak istiyorum." "Hayırdır Eun, sevgili mi yaptın yoksa?" Eun duyduğu soru ile güldü. "Ben ve sevgili yapmak?" Neden olmasın dı ki? "Neden öyle düşünüyorsun Eun. Bir gün illaha ki sevgilin olacak." ''Bence söylediğin şeyleri sende düşünmelisin." Kadın göz devirdi. "Eun sence düşünmesem sana söyleyebilir miyim?" Karşıdan onu onaylayan cevap geldi. "Doğru" "Eee kim ile karşılaştıracaksın beni?" Eun hmm'layarak konuşmaya başladı. "Buda sürpriz olsun canım." "Peki öyle olsun bakalım." Kadın koltuğun önündeki orta sehpanın üzerinde duran şu dolu bardağı eline alarak bir yudum aldı. "Bu gün saat üç buçukta herzaman ki kafede buluşmaya ne dersin?" "Olur, buluşalım." Konuşmalarından sonra geçen dört saat ile birlikte kadın bu kış günü sıkıca giyindi. Üzerine giydiği kalın diz kapağının üzerinde biten beyaz kazağı, kadının açık tenine renk katmıştı. Altına giydiği kalın tayt ise güzel bir görünüme sahipti. Tabi sade, hafif bir makyaj yaparak saçını salık bırakarak, uzun montunu üzerine geçirdi. Kapıdan çıkarken omzuna taktığı beyaz çantanın içine telefonunu koydu. Yağmur yağmasına karşılık uzun beyaz botlarını giyerek siyah şemsiyesini de yanına aldı. İlerleyen saatlerde 'İyi ki şemsiyemi yanıma aldım' diyeceğine bu hikayeyi yazan kişi olarak emindim. Kadın artık evinden çıktığında yavaş adımlarla yolda tam olarak on beş dakika yürüdüğünde o bahsettikleri hoş, sıcak kafeye ulaştı. Tam o sırada yağmur yağmaya gök gürüldemeye başlamıştı. Sizlere demiştim... Bu şemsiye kadına şimdi değil asıl ileriki zamanda yardımcı olacaktı. Kadın kendi gözyaşları ile ıslanacaktı, bir şemsiye tutacak birini bulacaktı oysaki. Sadece bir süre ıslanmak zorunda kalacaktı. Kafenin kapısını hızlıca açarak içeri girdi. O an gözüne çarpan şey bir çift gülümsemekten gözleri kısılan adam olmuştu. Bir süre bakışları ile adamı esir etmişti. Bir anda adamın üzerinde ki bakışlarını çekerek gözlerini etrafta gezdirdi. Ona seslenen sesi bulmaya çalışırken gözleri tekrar o adamda takılı kaldı. Arkadaşı o adamın yanındaydı. Onların yanına doğru ilerledi. "Hoşgeldin Elina" Kadın başını salladı. "Hoşbuldum Eun" Kadın arkadaşınım yanındaki boş sandalyeye oturdu. "Merhaba, ben Jungkook." Adam elini kadına uzatarak gülümsedi. "Merhaba, bende Elina." Kadında adama karşılık vererek gülümsedi ve elini sıkıca tuttu. Adamın gözleri kadının gülümsemesine takıldı o an. Kadın yavaşça geri çektiğinde adamın bakışları ile rahatsızca kıpırdandı. "Elina Jungkook benim üniversiteden arkadaşım. Senin de onla tanışmanı istedim." Boğazını temizleyerek Eun konuşmasına devam etti. "Jungkook Elina ise benim eski mahallemden bir arkadaşım yaklaşık beş senedir arkadaşız.'' Kadın ve adamın bakışları o anda birbirine kesişti. O gün hep birlikte eğlenceli zamanlar geçirerek gülüp oynadılar. İleriki zamanlarda bozulacak olan ilişkilerinin temelleri şimdiden atılmaya başlamıştı bile. Bu ilişkiyi bitirecek en önemli iki unsur vardı. Eun'un saflaşmış, arkadaşlığını gözden çıkaracak aşk'ı... Ve Adamın bir anlık gelişen duygu değişimi... İkiside hayatlarındaki en güzel kalpli kişiyi kaybedecekti... Aradan geçen bir buçuk ay sonra adam ve kadın birbirlerine karşı oluşturdukları hisler açığa çıkmaya başlamıştı. İkiside birbirine aşık olmuştu. Bir buçuk ay önceki ilk tanışmalarında ikisi de birbirinin telefon numaralarını birbirine kaydetmişti. O günden sonra her gün birbirleri ile iletişime geçmişlerdi. Birlikte bovlinge, restorana gitmişlerdi. Zaman geçirmek için ve hislerini anlamak için... Gerçi ortada his mis kalmayacaktı... Bir buçuk ayın sonunda adam birlikte gittikleri bir gezi de hislerini kadına açmıştı. O hislerin karşılığı da kadında olduğu için kadın teklifi kabul etmişti. Tabi bu teklifi duyan Eun ise o gün hislerini belli etmeyerek içten içe kıskançlık duygusunu yavaş yavaş ortaya çıkarmıştı. Sadece o güzel çıkma teklifinden bir yıl sonra o olay kapıya dayandı. Bu bir yıl onlar için güzel bir yıldı. Yine yağmurlu bir kış günü kadın restorana gitmek için şık kırmızı bir elbise giydi. Restorana giderken biraz üşüyecekti ama bu gün onlar için özel bir gündü. İlk karşılaştıkları günün anısı için restorana gideceklerdi nede olsa. Kadın güzel sade bir makyaj yaparak saçlarını dalgalı yaptı. Minik bir küpe takarak eline beyaz çantasını aldı. Üzerine giydiği beyaz uzun montunu üzerine geçirdi. Dışarıdan gelen korna sesi ile ayağına şeffaf bantlı beyaz topuklu ayakkabısını giyerek evden çıktı. Tabi tekrar ona lazım olacak siyah şemsiyesini de yanına aldı. Adam arabadan inmiş arabaya yaslanarak sevgilisini bekliyordu. Kadın adamın yanına yaklaştığında adam güzel sevgilisinin dudağına bir buse kondurdu. Kadın gülümseyerek arka kapıyı açarak şemsiyesini arka koltuğa bırakarak kapıyı kapattı. "Bir an arka koltuğa oturacaksın sandım." Kadın o güzel gülümsemesini sunarak ön koltuğa geçti. "Ön koltukta oturmak daha güzel sevgilim." Adam arabaya binerek arabayı çalıştırdı. Yarım saat sonrasında restorana ulaşmışlardı. Deniz manzarası olan bir masaya geçerek oturdular. Önce kendilerine güzel bir yemek söylediler. Tabi adam yemeğinin yanında ise içki sipariş etmişti. Kadın içki sevmediği için içmemekten yanaydı. Yemekler bitince tatlılar sipariş edilmişti. O süreç içinde adam sarhoş olacak düzeyde içkilerini içmişti. "Sevgilim çok içmedin mi?" Adam onu onaylamadı. "Güzelim ben sarhoş olmam." Adam yarım yamalak konuştuğunda kadın ona gülerek ayağa kalktı. "Lavoboya gidip geliyorum. " ''Güzelim hızlı gel, daha buradan sonra çoook işim var." Kadın onu onayladı. "Sevgilim en azından bu gün şu şirket işlerine ara ver." Adam güldü. "Şirket işim olduğunu kim söyledi." "Ben öyle umdum diyelim." Adam içkisinden bir yudum daha aldı. "Ah hayır güzelim Eun'a gideceğim. " Kadın kaşlarını çattı. "Eun bizi mi çağırdı?" "Hayır güzelim, sadece beni çağırdı. Sadece beni." Adam iyice sarhoş olmuştu ki dili dönüyordu. Kadın onu anlamak için zorlanıyordu. "Neden seni çağırdı, bir şey mi olmuş?" "Hayır hayır güzel endişe etme. Sadece Eun ile birlikte işlerimiz var diyelim." Kadın yerine oturdu. "Ne işi?'' Adam sevgilisine dikkatlice baktı. "Hmm biraz öpüşme, biraz güzel zaman geçireme, biraz yemek yeme. Daha saymamı ister misin?" Kadın çatılan kaşlarını düzelterek ayağa tekrar kalktı. "Jungkook sen ne dediğinin farkında mısın?" Adam eşini onayladı. "Güzelim sen uyuyor musun?" Kadın masadaki içki dolu bardağı alarak adamın kafasına bardağı boşalttı. "Tanrı belanı versin senin, sizin!" Kadın masadaki beyaz çantasını alarak omzuna taktı. "Siz ne kadar iğrenç insanlarsınız." Kadın akmaya başlayan gözyaşlarını silerek konuşmasına devam etti. "Bir daha karşıma çıkmayın. Umarım bu ilişkiyi batırman için gayet yeterli sebebin vardır. Şimdi sebebini sorsam iğrenç bir cevap vereceksin." Adam kaşlarını çattı. "Seni ve o pisliği hayatıma aldığım için çok pişmanım. Sizin kadar aşağılık insanlar ile tanıştığım için kendimi kötü hissediyorum." Kadın burnunu çekti. "İğreniyorum sizden." Çantasını adamın kafasına geçirerek oradan uzaklaşarak dışarı çıktı. Yağmur hızla yağmaya başlamıştı. Kadın hızlı adımlar ile oradan uzaklaştı. Adam o sarhoşluk ile kadının arkasından çıksada ona ulaşamamıştı. Kadın o yağmurda oturacak bir bank bularak orada ıslanmaya devam etti. Aradan geçen dakikalar ile birlikte yağmur sadece kadının oturduğu yerde son buldu. Yağmurun yere vuran sesleri eşliğinde Kadın bir çift el ile ıslanmaktan kurtulmuştu... 🤍Şimdilik Son🕊 •Bölümün devamı bundan sonraki hikayemde devam edecektir• ♡Düşüncelerinizi yorumlarda bekliyorum♡

Aslında seri yapsaydım çok daha güzel olurdu zaten konusu çok güzel

Aşırı güzel olmuş ama lütfen özel bölümde olsun 🙏🙏❤️❤️

Çok güzel olmuş bayıldım ellerine sağlık tatlım 🖤🖤🖤